Katalog

13EYIUL1996CUUA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Grup Yorum'a suçlaması • İstaıoul Haber Ser»isi - Türkü v? şarkıkrıvla -f^rotest nüziğintannnş jsimlerinden bır haline jzeler. Goıp Yorun'Ln . ^üyeleri. :>ugun İitanbU 3 ." No'lu DGM'de Devnnci Halk KLTIUIUŞ -Partisi Cephesi ıDHKF/C) *iyesi olcukları iidıası>la •yargıianmava ı J?aşlayacaklar. TCK'nir - —örgüt üy eliği" "iilinı ..•idüzenleven 168 2. . arıaddesi uyannca r->'argılantcak grtp üye'eri !foakkınd£ 15 yıla kadar hapıs cezası istenıyor. -İstanbul DGM'de bugûı i jîörülecek. duruşmaya tutuksuzyaraılanan grtç iîyeleri İışad Aycın ile Özcan Ştnver'in \anı *ıra -çok sayıcla Yorun dinlevicısinin de katılmısı beklenivor. Halen Sakarya C'ezaev ı'nde tutuklu bulunan arkadaşlan Kemal Sahır Gürel ile Lfuk -Lüker'e DGM bahçesırüe şsöylevecekleri türkülerle -öestek olacaklamı -belirten Grup Yorum /«yelerı. bövlelikle İstanbııl'dakı 7 yıllık konser yasağım da deleceklennı belırttıler. Sabah, Yılmaz'a 950 milyon pdeyecek • ANKARA -fCumhuri\et Bürosu)- 5\nkara 2. Aslıye Hukuk eMahkemesi. çeşitli -tanhlerdeyayımlanan 3 ayrı haberde ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'a hakaret edildiği gerekçesiv le. Sabah çazetesini 950 mıKon lıra -tazminat ödemeye .«lahkûm etti. Mahkeme. -Sabah gazetesini. 24 Aralık seçimleri öııcesinde aynı ay içinde yayımlanan -"Şeriatçılarla işbirligi \yapan. aptessiz namaz îJcılan Yılmaz" başlıklı -haber ıçın 250 milyon. "Mesut Yılmaz yalan söylüvor" başlıklı haber için 400 milyon ve "Yılmaz'a mason .suçlaması" başlıklı haber içın de 300 milyon lira jjazmiııat ödemeye -rnahkûtn etti. Parsadan hakkında suç duyurusu <• AN K.ARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dolandıncılıkla suçlanan Celalettin Selçuk Parsadan hakkında. yargılandığı mahkemenin 'heyetine hakaret ettiği t^erekçesiyle suç -duyurusunda bulunuldu. Önceki gün Ankara 9. Ağır .Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmada sanık ^Parsadan, salon düzenıni "bozdufiu gerekçesivle mahkeme başkanı tarafından salon dışına çıkanlırken mahkeme heyetinı "satılmış" olmakla suçlamıştı. Duruşmanın sonunda. mahkeme heyeti. Tcelse tutanaklannın Ankara 'Cumhuriyet Başsavcılığfna aönderilmesini Cararlaştırdı. Özpolartan Kazan'a suçlama • İstanbul Haber Servisi - CHP İstanbul İl Başkanı Mehmet Ali Özpolat. RP'li "Adalet Bakanı Şevket Kazan'ın çağdaş hukuku .değil. şeriat hukukunu .bildiğini öne sürdü. REFAHYOL'un yarattığı tahribatın her geçen gün -b.iraz daha derinleştiğini aöyleyen Özpolat. vYapılması gereken. bu son gaflarla birlikte hükümetin çarpık zihniyetini bütünüv le teşhir etmek ve "tîim demokrasi güçlerini birlikte hareket etmeye v-öneltmektedir" dedi. RP, polisi savundu J | ANK.AR.A (Cumhurhet Bürosu)-DSP İzmir jydillervekilı Hakan -Tartan'ın Türkiye -GazetecilerCemiyeti'ne 15 temmuzda yapılan polis •baskınıyla ilgili verdiği "soru önergesine Başbakan -Necmettin Erbakan adına Vanıt veren Devlet Bakanı Lütfü Esengün. Cemiyetin "basılmadığını iddia etti. "Esengün. görev sirasında ya da görev dışında suç işle>en görev liler hakkında âdli ve idari işlemlerin \apıldığını belirterek ^Gazetecilere ya da dığer vatandaşlanmıza kötü muamele yapılması söz konusu deaildir" dedi. Genel Başkan Yardımcısı Ulucak, 'Tellioğlu 20 kez seçim kazansa yine başkan olamaz' dedi RP'de göstermelik kongreHAZAL ATEŞ ANKARA -RP genel merkez vöneticıleri- nin baskılan sonucu iptal edilen ve 24 eylül- de \eniden vapılacak olan Ankara il kongre- sinın göstermelik olduğu ortaya çıktı. RP Ge- nel Başkanı ve Başbakan Necmettin Erba- kan'ın adavı olarak bilinen. seçimi ka> betme- sine karşın partinın Merkez Karar Yüriitme Kurulu (MKYK) tarafından Ankara il başkan- lığına atanan Zeki Çelik. göreve başlamak için dünürii olan Enerji ve Tabıi KajTiaklar Ba- kanı Recai Kutan'dan >ardım ıstedi. RP Ge- nel Başkan Yardımcısı Rıza Llucak'ın ise par- tililerie sohbet ederken *Tellioğlu, >irmi kez seçim kazansa > ine başkan olamaz" şekhnde konuşması yeniden yapılacak ıl kongresinin sadece bir "formalite1 " oldueunu orta>a kov- du. RP'li bazı millervekilleri, genel merkez yö- neticileri tarafından. "Hoca'yaitaatetmedik- leri" gerekçesivle muhalif kanadın kazandı- ğı il kongrelerinin iptali konusunu Cumhu- riyefedeğerlendirdiler. RP Bitlis Mıllehekı- lı Abdulhaluk Mutlu. genel merkezin muha- lıflerin kazandığı il kongrelerıni iptal etme- sinindoğruolmadığını belırtirken.demokra- tık kuraîlar içınde seçimi kazananlann gö- revdekalmasıgerektiğini sövledi. RPiktidar partisi olduktan sonra sorunların ortava çık- tığını belirten Mutlu. şunlan sövledi: "Bu sorunlann kaynağı ideolojik değil ki- şiseldir. RP'de son sözün Hoca'nın olduğunu herkes bilivor. Bazı arkadaşlann parti ile prob- lemleri olabilir. Bugün iktidar partisi olduğu- nıu/ için ister istemez kişisel çatışmalar orta- va çıkabilivor." RP Ankara Millenekilı Ersönmez Yartm da. genei merkez vönetıeılerı tarafından gö- revden alınan Tellıoğlu'nun partiden ıhraç edılemeveceğini vurgulayarak. "İhraç baş- larsa parti küçülür. Sorun divalog eksikliğidir. Bu sorun da birkaç günde aşılataktır" dedi. Tellioğlu'nun görevden alınmasına karşı çı- kan Yarbav'ın. önceki gün bu konuya ilibkin olarak Erbakan'lagörüşmegırışımlerı sonuç- suz kaldı. RP Ankara Milletvekili Hüse>inCevlan ıse parti içindeki sıkıntının çözümlendiğini öne sürerek. "Tellioğlu. teşkilat başkanımızın eli- niöpmüştür\e MK\ K karannasa\«ılıoldu- ğunu açıklamıştir. 24 evlülde vapılatak kong- re\e birlik ve beraberlik içinde girilecektir" di- >e konuştu. RP İstanbul Milletvekili AvdınMenderes'i karşılama törenine katılan Enerji \e Tabiı Kavnaklar Bakanı Recai Kutan'ın. MKYK kararı ile Ankara tl Başkanlığf na atanan dü- nürü Zeki Çelik'le kol kola gezdiğı görüldü. Çelik'ın. Kutan'dan göreve başlaması konu- sunda yardım istediği öğrenıldı. Çehk'ın. "Bu adamlar bu işi mahkemeve taşıdı. İçinden çı- kılmaz bir hal aldı. Bu koşullarda<nasıl baş- kanlık vapanm" sözlerinın ardından. Ku- tan'ın (İa RP Genel Başkan Yardımcısı Ah- metTekdal'ın konuya ılışkin olarak çalışma- larını sürdürdüğünü söylediğı kaydediidi. RP Genel Başkan Yardımcısı Ulucak da, Menderes'ı karşılama töreninde partililerle yaptığı sohbet sırasında. "Tellioğlu, 20 kez se- çim kazansa yine başkan olamaz" dediği öğ- renildi. Ulucak. 24 eylül seçiminde üçüncü bir adayın isminin geçmediğini söyledi. Ankara il kongresinin, Çankava ve Mamak ılçe kong- relerinin tamamlanmadığı gerekçesivle. eski delegelerin katılımıvla yapılacağını söy ledi. RPgenel merkez yöneticilerinin bütün bas- kılanna karşın Tellioğlu'nun il binasını boşalt- madığı görüldü. Tellioğlu'nun. 24 ev lül kong- resine katılmakta kararlı olduâu bıldırıldı. DEV-GENÇ'TEN YALANLAMA 'Erbaş hiç üyemiz olmadı' ANK.\R\ (Cumhuri\«t Bürosu) - Kuzey Irak'a PKK'nın elındeki rehın askerien almak içın gidip. örgüt bavraklan altında fotoğraflan yav ınlanınca. "günün adamı" olan ve eski solcu olduğunu açıklayan RP Van Millenekilı Fethullah Erbaş'a Dev-Genç'den >anıt geidi. Eski Dev- Genç genel başkanlanndan Atilla Sarp. öğrencilik yıllarında. "namaanda nivazında" bır Dev-Genç'lı olduğunu söyleyen Erbaş'ın, hıçbır zaman örgüt üvesı olmadığını belirterek. "Erbaş hiçbir zaman üyemiz de. sempatizanımız da olmadı. Bizden böyle adam çıkma/" dıye valanladı. Atilla Sarp. Erbaş'ın, Dev-Genç'lı olamavacağını söyledi. Sarp. "Ben. De\-Genç'lileri tanınm. Bırakın üye olmav ı. sempatizanı bile olmamıştır. N'ereden çıkarüıyor" dedi. Erbaş'ın. Kuzey Irak'a da Başbakan Necmettin Erbakan ın talimatıyla gittiğini sav unan Sarp. "Arkadaşlar rahatsız oluyor. Bizden böyle adam çıkmaz'görüşünü dıle getırdı. Fethullah Erbaş ıse Cumhuriyet'ın sorulannı yanıtlarken. "İslamı tanımasayduyine soku kalabileceğini"so>ledı Erbaş'ın . "siyasi" çızgısı şöyle gelıştı: llkokulu bıtırdığınde. Kuran-ı Kerim'ı de hatmettı. Ortaokul ve lıse boyunca hiç namazını bırakmadı. o kadar kı, okulda olduğu saatlerde bıle sıralann üzennde de olsa namazını kıidı. İstanbul Hukuk Fakültesı'nı kazanıp Istanbul'un yolunu tuttuğunda da yaşama bakışında önemlı değişıklıkler oldu. Istanbul'a ındiğınde. ınsanlann ve arabaların kalabaiığından başı dönünce. Galata Köprüsü üzennde. bır süre oturmak zorunda kaldı. Yeşılçam filmlennın "taşradan gelmiş delikanlısı" olarak ünıversıtenın yolunu bılmediği ıçın. volda gördüğü bır Vanlf nın peşıne takılıp, öğrenci vurdunda soluğu aldı. Ne olduysa o dönemde oldu. Solcular ona sahip çıktı. Namazı. abdestı hiç bırakmadı, ama sıkı bır Dev-Genç'li oldu. Süleyman Demirel \e .Necmettin Krbakan'ın av lık olağan göriişmesinde Kuzev Irak. Kıbns ve ekonomik sorunlar görüşüldü. Erbakan: Vetolar hühümetiengellemez ANKAR4 (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Necmettin Erbakan. bazı va- saların Cumhurbaşkanı Süley man De- mirel tarafından v eto edılmesınin hü- kümet çalışmalarını engellemeyece- ğini belirterek. *Sa>ın Cumhurbaşka- nı, bu vasalarla ilgili tekliflerini bize sun- muştur"dedi. Başbakan Necmettin Erbakan. dün Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile aylık olagan görüşmesini yaptı Erbakan. 2 saat süren görüşme son- rasında yaptığı açıklamada. hükümet çalışmaları. Kuzey Irak ve Kıbns'ta- ki gelişmeler ile ülke ekonomisinin gözden geçirildiğini söyledi. Demirel'eekonomideattıklan adım- larkonusunda bilgi sunduklarını kav- deden Erbakah. kaynak sorununun çözümlenebilmesi için birinci paketı açıkladıklarını. ikinci paketin de Ba- kanlar Kurulu'nda karara bağlandı- gını ve önümüzdeki hafta duyurula- cağinı anlattı. Bakanlar Kurulu'nda görev dağılı- mının vapıldiğmı ve Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun toplandığını anım- satan Erbakan. 1 ekimde açılacak TBMM'nin avnı hızla çalışmalarını sürdürecegini kaydetti. Yeni yasama döneminde hangi yasaların öncelikli olarak çıkarılacağı konusunda Bakan- lar Kurulu'nda karar alınaeağını an- latan Erbakan, Demirel ile çok yarar- lı bır görüşme yaptıklarını kaydetti. Erbakan. bır gazetecinin "Çok önemli gördiiğünüz bazı yasalar Köşk'te veto edildi. Bu durum. hükü- met çalışmalanm engeller mi" soru- suna. "Bunlann hepsinigörüştük. Bir- kaç yasanın geri dönmesi konusunda sayın Cumhurbaşkanı'nın bazı teklif- leri olmuştur. \etolar. hiçbir şekilde hükümet çalışmalannı engellemez" yanıtını verdi. İhracı istenenler, savûnmalannı genel merkeze göndeıffieye başladı DSP'de kurultay kavgası bitmiyor.4NKARA (Cumhurhet Bürosu)- DSP'de olağanüstü kurultay kavgası tırmanırken: muhalifleryeterliimzayıtopladıklannı. ge- nel merkezin hukuk kurallannı ihlal ettıği- nı söylediler. DSP Genel Başkanı BülentEce- \it tarafından ihraç istemiyledisiplinkuru- luna verilen ve savunması için tanınan sü- re bugün dolacak olan Edirne Milletvekili ErdaT Kesebir. "Siyasetle adalet birbirine karıştırılı- yor"dedı. Disiplin kurulu- na verilenlerden Tekirdağ delegesi Mehmet Karadu- man da. disiplin kuruluna başvurulann genel merkez örgüt kurulu tarafından v a- pılması gerektiğini, kendi- leri hakkındaki başvuruyu Ecev it'in yapmasının par- ti tüzüğüne aykın olduğu- nu sö> ledi. DSP lideri Bülent Ece- vit, olağanüstü kurultay için imza toplayan Erdal Kesebir ile 8 delege hakkın- da ihraç istemiyle disiplin kuruluna başv ururken. mu- halifler olağanüstü kurul- tay için ımza toplamaya devam ediyorlar. Muhaiif- ler genel merkezin delege sayısı konusun- da hukuk kurullannı ihlal ettigını sövledi- ler. Kesebir. "Biz olağanüstü kurultay için yeterli imzavı topladık. Esas olan, 1994 ku- rultav ındaki delege sayısıdır. Siyasetle ada- leti birbirine kanştımoriar. l?ü imza top- ladık. Bu konuda hukuk tartışması açılma- h" dedi. Sav unmasını göndermesı için bu- günün son gün olduğuna dikkat çeken Ke- sebir. "l'zun bir savunma \apmam" dive konuştu. İhracı istenenlerden Tekirdağ delegesi Mehmet Karaduman da merkez disiplin ku- ruluna yolladığı savunmasında. "sade bir parti üyesi olarak. ancak Tekirdağ merkez ilçe vönetim kurulunun başv urusu ileTekir- Kozakçıoğlu: Basını tehdit etmiyoruz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- DYP Genel Başkan Yardımcısı Hayri Kozakçjoğhı, kendilennin aklından ke- sinlikle basını tehditgeçmediğini söy- ledi. Kozakçıof lu, partisinin, Belediye Yasası'nda yapılacak değişikliklerden önce, belediye başkanlan ve il genel meclisi üyeleriyle toplantılar düzenle- yecegini bildirdi. DYP Başkanlık Divanı dün Genel Başkan Tansu Çiller'in başkanlığtnda toplandı. Yaklaşık 2 saat süren toplan- tının ardından açıklama yapan Genel Başkan Yardımcısı Hayri Kozaçıoğiu, partideki yeni çahşma düzeninin göz- den geçirildiğini belirterek, bundan sonra partide her gün Başkanlık Diva- nı 'nın bir üyesinin nöbetçi olarak bu- lunacağını bildirdi. Kozakçıoğlu. amaçlarının. basını, parti çalışmaları ve yapılması gereken açıklamalar konusunda bilgilendirmek olduğunu söyledi. Halka ilişkiler konu- sunda da yeni düzenlemelere gidecek- lerini kaydeden Kozakçıoğlu, vatan- daşlara daha çağdaş hizmet ve yardım için bu birimde sürekli görevli bulun- durulacağmı ifade etti. 3 Kasım'dayapılacak yerel ara seçim- lere ilişkin hazırhklann da gözden ge- çirildiğini belirten Kozakçıoğlu, bu se- çimlerde, Genel tdare Kurulu üyeleri. milfervekrlleri ve mahalli yöneticile- rin, düzenlenecek prograrnîar doğrul- tusunda birlikte çalışacağını söyledi. Toplantıya katılan DYP'li bakanla- rın, Başkanlık Divanı'na, çalışmaları hakkında bilgi verdiklerini de kayde- den Hayri Kozakçıoğlu, bakanlarla fî- kir ahşverişinde bulunduklannı anlat- tı. Partisinin, Belediye Yasası'nda ya- pılması düşünülen değişikliklerden ön- ce, belediye başkanlanna yönelik ola- rak bölge toplantılan düzenleyeceğini anlatan Kozakçıoğlu, ilki Izmir'de ya- pılacak bu topiantılarda, sorunlan ve çö- züm önefileri dinleyeceklerini bildirdi. Kozakçıoğlu, daha sonra il genel mec- lisi üyeleriyle de toplantı düzenleye- ceklerini belirtti. dağ il disiplin kurulunda yargılanabileceği- ni" sövledi. Karaduman, ihraç başvurusunun bizzat Ecevit tarafından yapılmasının parti tüzü- ğüne a> kırı olduğunu belirtırken. şu görüş- leridilegetirdi: "Sa>ıngenel başkanımızın başvurusunda 'bölücü' harekettebulundu- ğum ileri sürülmektedir. Bölücü hareket olarak da olağanüstü kurul- tavın toplantıya çağnlması gösterilmektedir. Olağanüs- tü kurultayın toplanması bö- lücülük değildir. Olağanüstü kurultav. parti tüzüğünde ka- bul edilmiş ve nasıl toplana- cağı da, tüzüğün 20. madde- sinde açıklanmıştir. Genel başkanımızın tüzük- te olmavan bir \etkiyi kulla- narakdoğrudan kendi imza- sıv İa hakkımda MDK've baş- v urması. doğrudan imza top- lama girişimi ile ilgilidir ve imza veren v a da vermev i dü- şünen kurultav delegeleri üze- nnde manevi baskı kurnıav a yöneliktir. Kaldı ki. tedbirli olarak MDK'ye se'ikimizin amacı da doğrudan imza sa- yısını düşürmektir." IRMIKIAYDIN ENGİN E-mail: [email protected] POLİTİKA GUNLÜGÜ HİKMET ÇETİIVKAYA Özal Kardeşler... Korkut Özal ve Yusuf Bozkurt Özal... Mertıum Turgut Özal'ın kardeşi olan Korkut ve Yu- suf Bey, zaman zaman ilginç görüşler ortaya atıp 'si- yaset gündemi'nde adlarından söz ettiriyorlar... Korkut Bey ANAP istanbul Milletvekili, Yusuf Bey ise Yeni Parti Genel Başkanı. Her ikısinin detuzu ku- ru. Biri ANAP'ta 'vitrin adam' olmak için çıkış yaptı başanlı olamadı, diğeri ise bir süredir 'amansızhas- talığa' yakalandığı için adı unutulup gitti. Ancak ABD'den dönünce, Cumhurbaşkanı Süleyman De- mirel'e çatıp, 'siyaset vitrini'ne yerleşmek istedi. Korkut Bey ile Yusuf Bey'i televizyon ekranlarında izlerken gözlerinde 'ihtiras' ışığını sezebiliyorsunuz. Korkut Bey yumuşak, Yusuf Bey ise sert. Ama ikisi- nin de söylemleri aynı: "Biz doğruyu yaparız, hata yapmayız. Biz ne der- sekdoğrudur..." Yusuf Bey, Demirel'e takmış, onu Çankaya'dan indirmek için kolları sıvamış... Diyor ki: "Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in görev sü- resi kasım ayında doluyor. Cumhurbaşkanı o maka- mı o tarihte boşaltmalıdır, eğer boşaltmazsa, Mec- lis onu derdest etmelidır..." Bayram değil seyran değil, eniştem beni niye öp- tü? Yusuf Bozkurt Özal bir yandan 'amansız hastalık- la' savaşırken neden Demirel'i Çankaya'dan indirmek istiyor 1996 Kasımı'nda? • • • Belirli çevreler Cumhurbaşkanı Süleyman Demi- rel'e ateş püskürüyor, onu sık sık televizyon ekran- larında görmekteri rahatsız olduklarını söylüyorlar... Deniyor ki: "Süleyman Bey Çankaya'da olmasa REFAHYOL daha rahat çalışacak..." Soruyoruz: "Nasıl yani?" Yanıt: "Cumhurbaşkanı önüne gelen yasayı ya veto edi- yor ya da Anayasa Mahkemesı 'ne gönderiyor. Du- rum böyle olunca REFAHYOL'un önü tıkanıyor..." Diyoruz ki: "Aynı uygulamayı daha önce merhum Turgut özal yapmadı mı?" Yanıt: "Yaptı elbet. Ama bugün durum farklı. Çünkü be- lirli çevreler 'şeriat geliyor' yaygarasında. Cumhur- başkanı da kendisini kurtancı gibigörüyor Birde he- sabı var Cumhurbaşkanı'nın. Hesap şu: REFAH- YOL'a adım attırmamak." Soru: "Ne kazanacak ki bundan ?" Yanıt: "REFAHYOL başanlı olamayacak ve gidecek. Me- sut Yılmaz 'ın ya da bir başkasınm başbakanlığmda hükümet kurulacak..." Aslında burada bir oyun oynanıyor. Oyun şu: RP içindeki ANAP kökenlilerle 'yenilikçiler'm hareketi. RP'deki 'radikaller'\ dışlayıp, eski ANAP modelini Refah'a monte etmşk. Korkut Özal'ı da, bu partinın başına getirmek. Bu nasıl gerçekleşecek? Erbakan Hoca'yı Cumhurbaşkanı secerek... Bu oyun tutar mı? Tutup tutmayacağını RP'li Melih Gökçek, Meh- met Altmsoy, Ertan Yülek (eski ANAP'lı) ile ANAP'lı Cemil Çjçek, Ali Coşkun, Abdülkadir Aksu ve Korkut Özal a sormalı... Sahi. RP Ankara İl Kongresi'ni Mehmet Tellioğlu karşısında kaybeden Zeki Çelik kimlerin adayıydı? Tellioğlu neden Ahmet Tekdal tarafından görevden alındı? • • • Yusuf Bozkurt Özal niçin Süleyman Demirel'in iki ay sonra Çankaya'dan inmesini, inmezse indirilme- sini istiyor? Işte bu sorunun yanıtı oldukça zor... 197O'lı yıllarda olduğu gibi bir cumhurbaşkanı so- runu yaratmak için mi? Yoksa, ABD bağlantılı bir se- naryo yaratılmak için mi? Bugün Türkiye'nin ne iç politikası var ne de dış po- litikası... Kuzey Irak'ta hızla değişen olaylar karşısında bu- gün Türkiye ne yapacağını bilmiyor... ABD Barzani'ye kızgın, Iran'a sığınan Talabani'ye ise güvensiz... ABD, Iran'ı yakalasa bir kaşık suda boğacak, Bağ- dat'ı ise yerle bir edecek... Türkiye ise olup bitenleri sadece izliyor, hacı Er- bakan ile bacı Tansu halkımızı oyalıyor... Yusuf Bey ve Korkut Bey... Onlar da televizyon ekranlarında ahkâm kesiyor. Ikisinin de gözlerinden 'ihtiras' okunuyor... Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (cı Planet.com. TR Bu Almanya'da üçüncü gün. Artık üç günlük kısa kahve soh- betlerini, tren istasyonlarında ayaküstü soruşturmalan, yakın çevredeki üç beş kullanılmış oto satıcısından derlenen bilgileri kullanarak ihtiyatlı da olsa bir genelleme yapmak mümkün: Almanya'da yaşayan Türkle- rin belli bir kesimi vurguna ha- zırtanıyor ve fakat Dimyat'a pi- rince giderken evdeki bulgur- dan olma korkusunu da birtür- lü aşamıyor. Konu, tahmin edebileceğiniz gibi 4 yaşına kadar kullanılmış otomobillerin ve 10 yaşına ka- dar iş makinelerinin Türkiye'ye bedelsiz ithaline olanak veren Er- bakan-Çiller Ekonomik Pake- ti. Sanıldığı gibi konuyla yakın- dan ilgilenen ve vurgunun koku- sunu aldıklarından ağızlarının suyu şimdiden akanlar. salt Re- fah ın Almanya'daki yandaşları değil. Cemaat ilişkilerinin var ol- duğu her kesimde konuşulan bu. Ama Refahlı. ama hemşeh- rilik bağı ile cemaatleşmiş (Sı- vaslılar, Bingöllüler. Erzurumlu- lar, Sinoplular vb.), ama aynı fabrikadaçalışmaktan kaynak- Gündem: Avanta!lanan bir yakınlaşma sağlamış (Ford işçileri, Opel işçileri. Bra- un işçileri vb.) ne kadar grup ve çevre varsa, bu bedelsiz oto ve iş makinesi ithalinden ne kadar vurgun vurabileceklerini hesap- lıyorlar. Kimi bölgelerde cami yaptırma dernekleri de sağla- nacak gelirin camiye kalması için hazıriıklara girişmiş. Kısacası Almanya havaların- da vurgun kokuyor. Aldığı parayla güç bela geçi- nen çulsuz ise "Benim adıma he- sap açıp, otomobil ithal etmek isteyen olursa, benim bundan avantam kaç mark olacak" di- ye sorup soruştuımaya başla- mış. Bu işin bir yüzü. Bir de öteki yüzü var ki, ken- di kulaklarımla dinlediklerimi sözcüğü sözcüğüne aktarsam, devletin manevi şahsiyetini ya- yın yoluyla tahkir suçundan ken- dimi basın savcısının karşısın- da bulurum ve öz deneyimlerim- le biliyorum ki, böyle bir dava- dan beraat etmem, hemen he- men olanaksız olur. Sorun şu: Bedelsiz otomobil ithalatından vurgun isteyenler Ziraat Bankası'na bir yıl sürey- le çekmemek koşuluyla araç başına 50 bin mark yatırmak zorundalar. Bu paraya da yüz- de 10 faiz alacaklar. Yani 50 bin mark yatıran, hem otomobil it- hal edip, onu satıp bir kâr ede- cek, hem de yıl sonunda para- sını 55 bin mark olarak geri ala- cak. işte bu noktada söylenenle- rin en naziği, en edeplisi şöyle: "Nahalacak!.." Köln'de Ford işçilerinin yo- ğun olarak gittiği kahvelerde. birinci kuşaktan deneyimli işçi- lergençlere, geçmiş yıllarda iş- çilerin açtırdığı DÇM (dövize çevrilebilir mevduat) hesapları- nın başına gelenleri anlatıyor- lar. Ikna olmayanlara işçi şirket- leri diye anılan kuruluşlann ba- şına gelenleri ekliyorlar. Sohbetlerden çıkan sonuç: "50 bin mark yatıracağız ta- mam, ama bir yıl sonra bu 50 bin markların değil faizleriniana parasını bile kurtaımak mümkün olmaz." Ancak gözünü vurgun hırsı bürüyenler için çare tükenmi- yor. Gözleyebildiğim kadarıyla çok daha ilginç bir hesap yapı- lıyor. Anlamadığım için bana bir örnekle anlattılar. Aynı örneği size aktarayım, siz de anlayın: - Bak şimdi bey diyelim oto- mobil ithal edılecek. Öyle Opel'di, Volkswagen'di, Maz- da 'ydı yüz vermiyeceksin. Hat- ta Audi'lerde bile düşünecek- sin. Otomobil ise ya BMW ola- cak ya da Mercedes. lyisi mi sen, Mercedes 'ten şaşma. Me- sela beyim. 2 yaşında bir Mer- cedes 300 S 7 burada kaça alır- sın? Diyelim 35-40 bin mark. Gene kullanılmış araba pazar- lanndan, hurdalıklardan ekst- ralar toplayacaksın. Ne bileyim, işte klima, elektrikle ısıtılan di- kiz aynası, çok güçlü stereo mü- zikdüzenı, CDçalıcısı, derikol- tuk kaplaması, müzik çalan ha- valı korna, far camı silicisi falan filan... Böylece arabanın değe- rini arttıracaksın beyim. Şimdi- ii Türkiye'de buna müşteri arar- ken bankaya yatırdığın 50 bin markı da hesaba katıp, bir fiyat isteyeceksın. Artık fiyata bakrna- dan parayı bastıracak mafya ba- bası mı olur, zengin çocuğu mu olur, haram süt emmiş vatan evladı mı olur, bu parayı vere- ne satacaksın. Zararı yok az kâr et. Taş atıp kolun yorulmuyor. Günü geldikte Türkiye Cumhu- riyeti devleti, '50 bin markı ve- remiyorum. Yerine sana hisse senedi vereyım, Türk parası ve- reyim' diye çamura yatarsa, za- rar etmeyeceksin. Yok eğrisi doğrusuna gelir de devlet pa- rayı öderse, iyi kâr edeceksin. Anladın mı beyim? Ben anladım. Her halde siz de anlamışınızdır. Türkiye'den kazık yiye yiye kaşarianmış Ford işçisi, lafı açıkça "Bu devlet bi- zi dolandınr. Ama biz de o ka- dar avanak değiliz" demeye ge- tiriyor... Ne ayıp değil mi?.. Hiç iyi bir yurttaş devletinin dolandırıcı ola- bileceğini düşünür mü? Böyle düşünenleri çok kına- dım. Çoooook!.. DYP'den yerel yönetimler atağı • DYP Genel Başkan Yardımcısı Akçalı, yerel yönetimleri güçlendırmenın. demokratikleşmede önemli bir adım olacağını söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Doğru Yol Partı- sfnin. beledıyeleri daha et- kin, başanlı ve üretken hale getirmek ıçinçalışmalarbaş- ratmak üzere. 15-16eylül ta- rihlerinde İzmır Prenses Ote- li'nde. Ege Bölgesi DYP'lı belediye başkanîarının katı- lımıyla bir toplantı düzenle- yeceği oıldirildi. DYP Ge- nel Başkan Yardımcısı v e Ye- rel Yönetimler Başkanı Rı- za Akçalı'nın başkanlık ede- ceği toplantıva, genel baş- kan Tansu Çİller. bakanlar. yöre milletvekilleri. il baş- kanları ve DYP'li il, ilçe ve belde belediye başkanlan ka- tılacak. Akçalı, yaptığı açıklama- da, yerel yönetimleri güç- lendirmenin demokratikleş- mede önemli bir adım olaca- ğını belirterek. şu görüşlerı dile getırdi: "Birlikten kuv- vet doğar temel ilkesinden hareketle. beledivelerimizi bölge vt havza bazında bir- likler halinde bir araya geti- rerek. pozitifetkioluşturmak hedeflenmektedir. Tüm dün- yada beledi>e sorunlan için btnzer vaklaşımlarla çözünı aranmışvebeledivebirlikle- n kunılması en uygun alter- natifolarak kabul görmüştür. Toplantılarımızda. belediye başkanlanmızı motive ede- rek, ortak bir heyecan ver- mek. belediye birlikleri fık- rini ortak fikir haline getir- mek. beledhelere ka>nak bui- mak konusunda çözümler üretmek, beledivecilik ala- nında bilgi birikinıini sağla- mak ve ü) elere aktarmak ve belediyeler arasında bilgi ve deneyim auş\erişinde bulun- mak hedeflenmektedir." Akçalı, bu toplantılann tz- mir'den sonra Eskişehir, Er- zurum. Gümüşhane. Adana. Vlardin. Yalova ve Antal- va'da da düzenleneceğini bil- dirdi.