Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 EYLÜL1996 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
'iRrof. Dr. Zafer Lskül
"Budevteti
istemiyorunr
• GAZİANTEP (\NKA)
- C H P nin 7
3 kuruluş
yıldönimü kutlama
programı ıçinde yer alan
b i r panele katılan
Eskişeitir Anadolu
Onıvenıtesi Hukuk
FakûJtesi Anayasa Hukuku
Profeserü Zafer Üskül,
- Türkiye'de demokrasınin
. olmadıgını söyledi.
E>ev leti eleştıren Üskül,
_"Bu devlet. halkınıezen
. d e \ lettir. Bu dev let, kendi
• ülkesın n ıçındeki siiren
,bir savaşı bitiremeyen bir
d e v lettir. Bu dev let. hâlâ
sivil bircumhunyet
, olamamış bır de\ lettir.
Hayır bu de\leti
. istemıyorurr. Zaten bu
..devleti vönetenlerden
birisi de çıktı 'Bu devlet
. çöktü' dedı. Bu devletı
. çökerttık demek istedı
aslında. dünûn başbakanı
bugünün başbakan
Jyardımcısı" dedi. Üskül,
. çökmiiş olan bu devleti
t kurmanın sosyal
.'demokratlann görevi
olduğunu belirtti.
Çefîk
kadrolaşmak
istiyor'
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Aakara Serbest
Muhasebecı Mali
Müşavirler Odası
(ASMMMO) Başkanı
Mehmet Çelık. Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı
Necati Çelik'ın Sos>al
Sigortalar Kurumu'nda
(SSK)kadrolaşmayı
amaçladığını söyledi.
Çalışma Bakanı"nın SSK
Genel Müdürü Kemal
Kılıçdaroğlu'nu görevden
alma çabalanna tepki
gösteren Çelik. SSK"nin
özerk yapısım korudugu
için Kılıçdaroğlu'nun
REFAHYOL tarafından
"boy hedefi" haline
getirildigini savundu.
Çelik. -'Siyasiier. SSK'nin
özerkliğini ortadan
kaldırarak kaynaklann
kullanımında tasarruf
hakkının kendılerine
geçmesini istıyorlar" dedi.
Menderes'e
karşılama
_ A.NKARA
(Cumhuriyet Biirosu) - RP
Genel Başkanı ve
Başbakan Necmettin
Erbakan. geçirdiği trafık
kazası sonrasında tedavi
için gittiği ABD'den 12
eylülde dönecek olan
• Jstanbul Milletvekili Aydın
JlMenderes için görkemli
bir karşılama töreni
hazırlattı. Erbakan'ın. taşra
örgütlerine konuyla ilgili
olarak bir genelge
gönderdiği ögrenıldi.
Türkiye'nin çeşıtli
yörelerinden gelen
partililerin. 12 eylülde saat
12.00'de Menderes'i
karşılamak için Ankara
Esenboga Havalımanı'nda
bulunmalan ıstendi.
Diyanet'ten
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Diyanet Işlen Başkanlığı.
Türk Silahlı Kuvvetleri
Mehmetçık Vakfı'na 440
bin 948 mark bağışta
bulundu. DiyaneT Işleri
-Başkanı Mehmet Nuri
Yılmaz. bağış çekini dün
Genel kurmay
Karargâhı'nda düzenlenen
törenle Genelkurmay
Ikinci Başkanı OrgeneraJ
Çevik Bir'e verdi. Törende
'konuşan Yılmaz. Türk
Silahlı Kuvvetleri'nin
PKK'ye yönelik geçen yıl
'gerçekleştirdiği Kuzey
Irak operasyonunun
ardından düzenlenen
kampanyaya katıldıklannı
ve topianan 135 milyar
lirayı \akfa
bağışladıklannı anımsattı.
Kampanyanın devamı
olarak 26 milyar Türk
Lirası değerinde 440 bin
948 mark daha
gönderildığıni belirten
Yılmaz'a daha sonra
Orgeneral Bir. TSK.
Mehmetçik Vakfı'nın altın
madalvasını \erdi.
Demirel, REFAHYOL'un kadrolaşmasını sağlayan yasayı Anayasa Mahkemesi'ne gönderdi
Yetki yasası yürürKikteANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
REFAHYOL'a kadrolaşma olanağı
sağlayan yetki yasast. dün Resmi
Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe
girerken Cumhurbaşkan SüJeyman
Demirel yasanın iptali için Anayasa
Mahkemesi"ne başvurdu.
Cumhurbaşkanı Demirel'in daha önce
veto ettiği yetki yasası, TBMM'nin
olağanüstü toplantısında aynen
geçirilmiştı. Demirel, ikinci kez veto
etme yetkısi olmadığından yasayı
onayladı.
Resmi Gazetede dün yayımlanarak
yürürlüğe gıren yasa, Bakanlar
Kurulu'na, "Kamu kurunı ve
kunıluşlannda görevli personelin
çabşmalannda etkinliği arttırmak, kamu
hizmetlerinin düzenli, süratli ve verimli
bir şekilde yüriitülmesini, maaş
unsuriannın azaltılarak. sadeleştirilesini
sağlamak iizere. bunlann mali, sosyal ve
diğer hakları üe istihdam esas ve
usullerinde daha adaletli düzenlemeler ve
değişiklikler yapmak" arnacıyla 6 ay
süreyle bırden fazla kanun hükmünde
kararname (KHK) çıkarma yetkisi
veriyor.
Yasay ı ikinci kez veto etme yetkisi
bulunmayan Cumhurbaşkanı Süle>man
Demirel, yasanın iptali için Anayasa
Mahkemesi'ne başvurdu.
Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezı'nden
yapılan açıklamada. yasanın daha önce
veto edildiğine dikkat çekılerek "Kamu
personeli ile emeklilerin mali ve sosyal
durumlarnın iyileştirilmesi gereğine Sayuı
Cumhurbaşkanı da katılmaktadır.
Ancak, bu dUzenlemelerin anayasa gereği
kararname ile değil, kanunla yapılması
icap ettiğine kanidir" dendi. Açıklamada.
aynı konuda çıkanlan 6 yetki
kanunundan. iptali için başvurulan
4'ünün Anayasa Mahkamesi'nce iptal
edildiği anımsatılarak şu göriişlere yer
verildi-
"Yüksek Mahkeme. söz konusu iptal
kararlannda; anayasanın 91. maddesi
uvarınea, TBMM'nin Bakanlar
Kurulu'na, ancak belli konularda ve
zaruri, istisnai, öncelikli ve ivedi hallere
münhasır olarak KHK çıkarma yetkisi
verebileceğini açıkiamıştır. Anayasanın
153. maddesi ise Anavasa Mahkemesi
karariarmm herkesi bağlayıcı ve uyulması
zorunlu okjuğu, yasama, yürütme veyargı
organlannı. idare makamalannu gerçek
ve tüzel kişileri bağlayacağı hükmünii
koymuştur. Anayasanın 104. maddesi
Cumhurbaşkam'na, 'Anayasanın
uygulanmasını, devlet organlannın
düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetme'
görevi vermektedir. Binaenaleyh, bir
hukuk ve kurallar devleti olan Türkiye
Cumhuriyeti'nde devlet organlannın
birbirinin görev ve yetkilerine müdahale
etmelerinin önlenmesi,
Cumhurbaşkanı'nın en önde gelen
görevidir."
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in
başvurusunda. yürürlüğü durdurma
ısteminin de yeraldığı öğrenildi.
Adalet Bakanı'na protesto
Şevket Kazan'a
hukukçu
tepkisi sürüyor
• Adalet Bakanı Şevket Kazan. TBB
Başkanı Eralp Özgen hakkında suç
duyurusunda bulunacağını yineledi. Özgen,
"Ben 30 yıllık ceza hukukçusuyum. Neyin
suç olup olmadığını iyi bilirim. Sayın Bakan
suç duyurusunda bulunsun bakahm. Adalet
inceler, gereği ne ise yapar" diye konuştu.
ANKARA / İZMİR
(Cumhuriyet)-Adalet Ba-
kanı Şevket Kazan, adli yı-
lın açılış törenınde yaptığı
konuşmadan dolayı Türki-
ye Barolar Birligi (TBB)
Başkanı Prof. Dr Eralp Öz-
gen hakkında suç duyuru-
sunda bulunacağını yinele-
di. Kazan. "Suçduyurusu-
nu, chmizdeki işk'ri tamam-
ladıktan sonra yapacagım"
dedi. TBB Başkanı Özgen
ise "Ben 30 yılük ceza hu-
kukçusuyum. Neyin suç
olup olmadığını iyi bilirim.
Sayın Bakan bulunsun ba-
kahm. Adalet inceler, gere-
ği ne iseyapar" diye konuş-
tu. Bu arada, sıyasal partı,
sivil toplurn örgütleri ve ba-
rolardan Özgen'e destek
açıklamalan yapıldı.
Adalet Bakanı fCazan'ın
6 eylülde düzenledıği ba-
sın toplantısında, TBB Baş-
kanı Eralp Özgen'in adli yıl
açılış törenindekı laıklık
vurgulu konuşmasına tepkı
göstermesi ve suç duyuru-
su tehdidınde bulunmasına
tepkiler büyuyor. Özgen'in
konuşması nedeniyle yur-
dun çeşitli ıllerindeki kişi ve
kuruluşlardan çok sayıda
destek mesajının geldiği öğ-
renildi.TBMM Başkanı Öz-
gen, Kazan'ın kendisine yö-
nelik suçlama ve tehditleri-
ne yanıt verdi Özgen, Ka-
zan'ın TBB'deki seçimler-
de nispi temsil sistemini na-
sıl getireceğini anlamadı-
ğını belirtirken. "Sayın Ka-
zan'ın bu konuya biraz da-
ha açıklık gerirmesi gerekir
kL nasıl böyle bir sistemi uy-
gulay acağını anlayalım "de-
di. Özgen. barolarda şu an-
da bireysel seçim sistemı-
nin uygulandığını ammsa-
tarak. şu andaki koşullarda
nispi temsil sisteminin uy-
gulanmasının imkânsız ol-
duğunu kaydetti.
CHP Genel Sekreteri Ad-
nan Keskin. dün partisinın
genel merkezınde düzenle-
diği basın toplantısında.
Adalet Bakanı Kazan'ın
kuvvetler aynlığı ilkesinin
farkında olmadığını vurgu-
ladı. Kazan'ın eski İran di-
ni lıderi Humeynitarzıyla
Özgen'ı tehdıt etmesini kı-
nadıklannı belirten Keskin,
Kazan'ın tavırlannın Türki-
ye adına utanç venci oldu-
ğunu söyledi.
Çev re Mühendisleri Oda-
sı 2. Başkanı Ethem Tonı-
noğlu dün yaptığı açıkla-
mada, Kazan'ı "kabinenin
soruniu bakanı"olarak ni-
teledi.
ÇHD Genel Başkanı Şe-
nal Sanhan, Özgen'in söz-
lerinin hepsine katıldıklan-
nı belirterek, en kısa za-
manda TBB Başkam'na
destek ziyaretinde buluna-
caklannı bıldirdı.
Anadolu 'dan
Özgen'e destek
Eralp Özgen'e adli yılın
açılış törenindekı konuş-
ması nedeniyle yurdun çe-
şitli ıllerindeki kişi ve ku-
ruluşlardan çok sayıda des-
tek mesajının geldıgı öğre-
nildi. tzmir'de topianan Iz-
mir Barosu Ba§kan Vekili
Avukat Cafer Ozkan. An-
talya Barosu Başkanı Avu-
kat Osman Giiven, Aydın
Barosu Başkanı Avukat
Hürrem Şahinci. Çanakka-
le Barosu Başkanı Avukat
CengjzTuğral, Denizlı Ba-
rosu Başkanı Avukat Tun-
cer Yümaz. Kütahya Baro-
su Başkanvekili Avukat
Türkan Üstünel, Manisa
Barosu Başkanı Avukat Hü-
seyin Erkenci, Muğla Ba-
rosu Başkanı Av ukat A.Bir-
dal Ertugrul ve Uşak Baro-
su Başkanı Avukat Abdur-
rahman Yıimaz, Özgen'in
fıkirlerine katıldıklannı be-
lirterek Kazan "ı kınadıkla-
nnı açıkladılar.
Halkın yüzde 80'inin red-
dettiği bır zihnıyeti savu-
nan Kazan'ın, kendi düşün-
celenni egemen kılmaya ça-
lışırken suçüstü yakalan-
marun telaşı ıçınde, baronun
nasıl ışledığinı bilmeden
uluorta konuştuğunu söy-
leyen avukatlar, bu kişinin
Bakanlar Kurulu'nda bu-
lunmasını büyük bir talih-
sizlik olarak değerlendir-
diler.
Türkeş'in, eski il başkamnı hedef göstermesinden sonra İzmir Ülkü Ck'ağı hnisilciliyindc önceki gün silahlar patla-
mış. 7 kişi gözalhna alınmıştı. Gözaltına alınanlar tutuksuz yargılannıak iizere serbest bırakıldı. (NECATİ AYGIN)
MHP'de halnliksuçlamalan
1IRMIKI AYDIN ENGÎN
İZMİR (Cumhurivet
Ege Bürosu) -
MHP'ye yönelik
mafya
suçlamalannın
ardından Ülkü
Ocaklaa'nda öncekj gua^ıiaikfm
patladıgı iç hesaplaşmada gözaJima
alınan 7 kişı, dün 'tutuksuz. ,
yargılanmak üzere' salı verildi.
MHP'nin İzmir eski il başkanlarından
Naşit Birgüvi'nın
partıye yönelik mafy a
eleştirilen ve Genel
Başkan Alparslan
Türkeş'in geçen pazar
günkü kongrede
Birgüvı'yı hedef
göstermesınin
ardından İzmir de
gergin günler yaşandı.
Onceki gün Üİkü
Ocaklan izmir İl
Temsilcilıği'nde
silahlı çatışma
olmustu. Partinin
mafyalaştığını
söyleyen Bırgüvı'nın
\akinlari. gazetelerı
arayarak Birgiv ü ve iki
arkadaşının
kaçırıldığını. Ülkü
Ocaklan 'nda rehin
tutularak
sorgulandıklannı
bildırmışlerdı. Önceki
gün Çankaya'daki
Ulkü Ocağı tzmir
Temsilciliği'nde
silahlann patlamasıyla
bırlikte olay yerine
gelen güvenlik güçleri. Nıhat Birgü\ı
\e arkadaşları eski MHP İl Başkan
Yardımcısı tsa Ambarcı, eski Balçova
İlçe Başkanı Nurettin Özdemir ile
karşı gruptan Ülkü Ocaklan Izmır
Başkanı Abidin Bilgin ve Mahmut
Keskin Özuğurtu, Onder Gerboğa'v ı
gozaltma almıştı. Gece emnıyette
ifadeleri alınan 7 kişi. dün serbest
bırakıldı. Naşit Bırgüvi. gazetecilere
yaptığı açıklamada, silahlı çatışma
olayının. MHP Genel Başkanı
Turkeş'in il kongresınde yaptığı
konuşmadan sonra meydâna geldiğıne
dikkat çektı. Türkeş'in konuşmasından
tahnk olan bazı gençlerin kendilerını
suçlamaya başladıklannı vurgulayan
Bırgüvi şunları söyledi: "Genel
başkanın kongredeki sözlerinden sonra
bunlar bizim arkamızdan konuşmaya
başladüar. Büe saldmlar MHP
kongresinden sonra yoğunlaşb. Biz
CHP Cenel Sekreteri Adnan Keskin
'REFAHYOL oportünist'
ANKAR.A
(Cumhuriyet
Bürosu)-CHP
Genel Seketeri
Adnan Keskin,
REFAHYOL hükümetinin
ikiyüzlülüğün ve
oportünizmın sımgesi
oldugunu, toplumsal gerilimi
arttırdığını söyledi. Keskin,
Başbakan Necmettin
Erbakan ı "aiyet kusu".
Başbakan Yardımcısı ve
Dışişleri Bakanı Tansu Çilfer'ı
de
u
V9İsuzhıkta bronz madaiya
almaya aday. büyük bir
yalancı" olarak nıtelendirdi.
Keskin, hükümeti eleştiri
yağmuruna tuttu. REFAHYOL
koalisyonunun harama ve
yalana dayanan büyük bir
sonımsuzluk örneği oldugunu
kaydeden Keskin, ANAP'ın da
ikırcikli yakJaşımiarla üzerine
düşen görevleri yerine
getirmekîen uzak oldugunu
söyledi. Keskin.
U
CHP, bu
partilerin ikircikli yaldaşımian
karşısında j aşamsal bir
sorumluluk üstleniyor" dedi.
Kuzey Irak'tasıcak
çatışmalann yaşandığı bir
sırada Bakanlar Kurulu'nun
hâlâ toplanamamasını
eleştiren Keskin. Başbakan
Erbakan'ın bu sorunlar
karşısında "niyet kuşu" gibi
davrandığını söyledi. CHP
Genel Sekreteri Adnan
Keskin, "Haftada bir müjde
veren Başbakan nedense şimdi
suskunluğu yeğiiyor.
Susarak, zaman kazaıuvor"
dedi.
partive ve ülkücü harekete hiçbir
zaman gölge düşürmedik. Şerefimizle
mücadelemizi verdik. Olay günü de
eski Ülkü Ocaklan tzmir Başkanı
Orhan Akman'ı. işyerinden 15 kişilik
bir grubun, zorla Ülkü Ocaklan
fzmir Temsilciliği'ne götürdüklerini
ögrendim. Arkadaşımızı neden
götürdükierini ögrenmek için
dernek binasına Isa Ambarcı.
Vurettin Özdamar'la birlikte gittik.
İçeri girdiğimizde Abidin Bilgin ile
bir grup partili, derneğin kapılarını
kapatarak üzerimize vürüdüler. Ben
de üzerimde bulunan ruhsatlı
silahımla korkutmak amacıyla ateş
etmek zorunda kaldım. Burada bize
hcsap soracaklarını sövlediler.
Tartışma sürerken polis derneğe
gelerek bizi çıkardı. Bizi hainlikle
suçladılar. Biz hain falan değiliz. Biz
dernek basmadık. Bu tür laflar
tamamen
karalamadır."
Abidin Bılgın ise
kımseyı
kaçıımadıklannı,
kaçırdıklan öne
sürülen Orhan
Akman'ı da
görmediklerinı
belirterek şunlan
söyledi: "Bunlar
ûlkücülere hainlik
yaptılar. Dernek
binamızı basarak
yaptıkJan hainh'ği
ispatlanıış oldular.
.Naşit Birgüvı ve
arkadaşlannın amacL
L'lkü Ocaklan
Derneği'ni ve MHP'yi
kamuoyu önünde köhl
göstermektir. Naşit ve
beraberindeki 3 kişi
demeğimizi bastılar,
bizi tehdit ettiler. Bizi
kamuoyuna mafya
olarak tanıtıp gözden
düşürmcve çahşanJara
şunusöylemek
isri\orum: ülkücüden
mafya, mafyadan üİkücü olmaz. Biz
Türk vatandaşı ve Müslümanız, Türk
vatandaşı gibi dav ranıyoruz. Ülkücü
gürüşe saldıranlar düşmandır."
Soruşturmayı yuruten savcı,
evrak üzerinde yaptığı inceleme
sonucunda gözaltına alınanlan
serbest bıraktı. Daha sonra adlıye
binası önünde topianan ülkücüler
tekbır getirerek sloganlar
attılar.
E-mail: engin@Planet.com.TR
Kuzey Irak'ta olup bitenler hangi ana
eksen üstünde yürüyorsa Kıbns'ta da öy-
le yürü'yor: Ortadoğu'nun güvenliği'...
Yani 'pefro/'ün güvenliği. Yani Ortado-
ğu'nun zengin petrol kaynaklannın ileri
sanayi ülkelerine (ABD'ye, Batı Avru-
pa'ya, Japonya'ya, Sıngapur'a, Tay-
van'a) düzenli vesürekli akışının güven-
liği...
O yüzden Kıbrıs'a "Batmayan uçak
gemısi" de denir. Kıbns'ta onca olay
patlar. Halklar birbirine kanh bıçaklı olur.
Insanlarölür. Bebeklerölür. Güzelim ada
bir kan gölüne döner. Ama adadaki in-
giliz askerı üssüne hiçbir şey olmaz.
Gündeme gelmez, tartışma konusu bi-
le edilmez.
Ne zaman Kıbrıs'ta iki halk arasında
bir yakınlaşma süreci başlasa "bihleri"
devreye girer. Karanlık pusularda tetik-
lerçekilir, bombalar patlar, filizlenen kar-
deşlik umutları kurutulur.
50'li yıllarda Kıbnslı Türk ve Rum emek-
çilerin birliğine yönelen süıeçlere ivme
kazandıran Türk ve Rum sendikacılann
bugüne dek açıklanamayan bir saldırı-
da, bir otomobilin içinde topluca katle-
dilmeleri aynı karanlık oyunun halkala-
rından biridir.
Kıbns'ta Rum milliyetçiliğinin simge-
lerinden EOKA'cı Grivas'ın cinayetfen saft
Batmayan Uçak Gemisi
ada Türklerine değil, Kıbrıslı ilerici Rum-
lara da yönelmiştir. Aşırı Türk milliyetçi-
liğinin vurucu gücü TMT örgütü, kendi-
ni Rum milliyetçilerinin saldırılarını yanıt-
lamak kadar Kıbrıs Türklerı arasında ye-
şeren ilerici hareketleri boğmak misyo-
nuyla da donatılmış sayar.
AKEL'in (Emekçi Halkın ilerici Partisi)
olası bir seçim zaferi önlenemez hale
geldiğinde Amerikan 6. Filosu'nun ada
açıklarında manevraya başlaması. uçak
gemilerinin seçmen üzerinde caydıncı et-
ki yaratmak üzere devriye gezmeye baş-
ladığı unutulmadı.
Makarios un 1970'li yıllarda bağım-
sız Kıbns devletini, Üçüncü Dünya Bloku
içinde aktif politik görevler üstlenen bir
ülkeye dönüştürme çabalan ürün verme-
ye baş/ayınca Samson'un faşizan dar-
besiyfe yıkılması aynı uğursuz oyunun hal-
kalarından biridir.
Adadaki Türklerin can güvenliğini sağ-
lamak üzere gerçekleştınlen Ecevit'in
1974 müdahalesi de kendi iç mantığını
ve gerekçesinı aşarak, KKTC gibi, Tür-
kiye'den başka kımsenin tanımadığı bır
tuhaf devletçik üretınce Kıbns'ta kalıcı
bir barışın ve bağımsız bır Kıbrıs devle-
tinin yolunu tıkayan etkenlerden birine
dönüştü.
Türk düşmanlığını bir paranoya dü-
zeyine yükselten, her sabah uyanınca
pencereden "TCırkler saldırdı mı acaba"
diye bakmayı bir siyasal yaşam alışkan-
lığınadönüştüren Yunan şovenizmi, Kıb-
ns'ta halklar arasındaki düşmanlık tohum-
larını sürekli besleyerek banş umutlan-
nı yok edenler arasında kendine seçkin
bir yer edindı ve buna süreklilik kazan-
dırdı.
• • •
Kıbrıs Türk kesıminde, adada iki hal-
kın kardeşçeyaşamasının önündeki en-
gellerin yok edilmesini kendine başlıca
siyasal hedef olarak seçen Cumhuriyet-
çi Türk Partisi'nin (CTP), en büyük siya-
sal parti konumuna yükseldiği zaman
bile Ankara tarafından bir üvey evlat,
hatta "Engellenmesi gereken tehlikeli
bir siyasal güç" olarak değerlendirilme-
si sıradan bir politik hata değil; bilinçli bir
tercih.
Kıbrıs ufkunda ne zaman banşçtl bir
çözümün olanakları belirse Ege'nin iki ya-
kasındanyükselen "Kıbns Türktür, Türk
kalacaktır"ve "Kıbrıs Rumdur, Rum ka-
lacaktır" seslerinin birbirine karışması
hiç de rastlantı değil.
Bugün de öyle.
Bugün Kıbns'ta, ağzında sigarası ile
bayrak direğine tırmanıp Türk bayrağı-
nı indirmeye kalkışan budala Rum mil-
liyetçisinin kanının hesabını sormaya
kalkanlar, önce, Yunanistan'dan Kıbns'a
yığışıp, motosikletlerle sınır delme eyle-
mine kalkışan faşist sürülerini yönelten,
yöneten, kışkırtan vedestekleyen Yunan
gericiliğinin elebaşlanna yönelselerdoğ-
ru iz üstünde olurlar.
Keza, nöbet tuttuğu yerde silahla ta-
ranıp öldürülen gencecik Türk askerinin
kanının hesabını sormak isteyenler, mo-
tosikletlerine binip Kıbrıs'a gitme izni
alamayınca, motosikletsiz olarak adaya
geçip Rum türdeşlerine cevap verme-
ye soyunan ülkücü tosunlan yönetenle-
re, yönlendirenlere, göz yuman ve des-
tekleyenlere yönelseler doğru iz üstün-
de olurlar.
Adaya banş ne Amerika'dan, ne An-
kara'dan, ne Atina'dan gelecek. Kıbns'ı
bir banş adasına çevirecek tek güç Kıb-
rıs halkı. Türklerden ve Rumlardan olu-
şan Kıbns halkı... Bu kavranmadıkça ve
bu benimsenmedikçe adada banş olma-
yacak. Bu ise Ortadoğu'daki petrol ya-
taklan yüzünden oldukça güç. Çok güç...
POLİTÎKA GLONLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Suç ortakbğı...
Irak Kürdistan Yurtseverler Bırliği (IKYB) lideri Ce-
lal Talabani ne diyor:
"Türkiye Cumhuriyet Başbakanı Necmettin Erba-
kan ile Irak lideri Saddam Hüseyin 'suç ortaklığı'nda
bulunuyor..."
Talabani'nin iddiası doğru mu?
IKYB lideri Celal Talabani'yi dinleyelim:
"Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Necmettin Erba-
kan, bu iş için iki bakanını Irak Devlet Başkanı Sad-
dam Hüseyin 'e gönderdi. Irak, Türkiye Cumhuriye-
ti'nin izni olmadan Erbil'e saldıramaz. Irak, Anka-
ra 'nın hiç itirazı olmayacağı konusunda garanti almış-
tır. Burada, Kürtlere karşı bırkomplo var. Türkiye'nin
Irak'agirmesineızJnveriyoriar. ÇünküABD, Türkiye'nin
Irak'a girmesini önleyecek durumda değildir. Türki-
ye'nin KuzeyIrakpolitikası, eski Cumhurbaşkanı Tur-
gut Özal 'ın ölümünden sonra 180 derece değişmiş-
tir. Bölgedeki Kürtlerin trajedisı gözardı ediliyor."
Türkiye Irak'la işbirliğı yaptı mı?
Bu konuda değişik yorumlar yapılıyor...
Deniyor ki:
"Türkiye, PKK'nin faaliyetlerını kesmek için, Bar-
zani'nin ihanet etmesini teşvik etti ve bunu Bağdat'ın
onayı ile yaptı..."
Kafalar bu konuda hayli kanşık...
Talabani'nin iddiası ise hayli düşündürücü:
"Kürdistan bundan sonra Iranyanlısı Kürdistan, Irak
yanlısı Kürdistan diye ikiye ayrılacak..."
Bu savlar karşısında Türkiye ne yapacak, nasıl bir
dış politika izleyecek?
Orası bilinmıyor...
• • •
Kuzey Irak'ta Mesud Barzani lideriiğindeki Irak
Kürdistan Demokrat Partisi'nin (IKDP) başlattığı sal-
dın karşısındaTalabani kaçmaya başladı. Saddam des-
tekli Barzani güçleri Süleymaniye'yi ele geçirdi.
Görülen o ki K.lrak'ta durum oldukça kritik...
Türkiye, tüm bu gelişmeler olurken K.lrak'ta 15-20
kilometre derinliğinde 'güvenlik kuşağı' kurma girişi-
mini gerçekleştirebilecek mi?
Işte bu soru bugün tartışılıyor...
Elbet Türkiye, PKK'nin sınırdan içeriye girip eylem
yapmasını kırmak için böyle bir 'güvenlikkuşağı' kur-
masında yarargörebılir. Bunun nedeni de gayet açık-
tır: 'IKDP lideri Mesud Barzani, PKK ile tek başına
mücadele edemez. Aynca Talabani ile savaştığı için
de PKK'yi karşısına alamaz...'
Şimdi bir soru:
"Güvenlik kuşağı ile Türkiye, PKK'nin kanh eylem-
lerini durdurabilir mı ? "
HayırL
Güvenlik kuşağı formülüne şu anda ABD ve ingil-
tere dışında hiçbir Avrupa ülkesi sıcak bakmıyor, bu
bir. K.lrak'ta güvenlik kuşağı kurulsa bıle PKK'nin Su-
riye ve Iran'dan sızacağı unutulmamalıdır, bu iki.
Zaten Suriye ve İran da baştan beri 'güvenlik ku-
şağı'na karşı çıkıyoriar...
Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Tek-
dal her ne kadar "Güvenlik kuşağı kalıcı değil" dese
bile Ortadoğu ülkeleri tepkilerini Ankara'ya iletmeye
başladılar...
• • •
PKK sorununun her zaman belirttiğimız gibi 'tekba-
şına' salt askeri çözüm yoluyla aşılamayacağı bir ger-
çektir. Şeyh, şıh, ağa baskısında olan, sosyal ve eko-
nomik olarak kalkınamayan Güneydoğu'da demok-
ratik atılımlar da gerçekleştirilmelidir.
Bugün Türkiye'de 'ciddibırhükümetbunal/mı'var-
dır.
Şeyhlerden ve şıhlardan medet uman, Tahran ve
Şam'ın hersöylediğine inanan, ABD'nin heryanlış po-
litikasına 'alkış tutar' yöntemlerden Türkiye kaçınma-
lıdır.
Ergun Balcı nın da değindiği gibi dış politika iç po-
litikanın uzantısıdır...
Ne yazık ki bugün Türkiye'nin elle tutulur ne bir iç
politikası ne de dış politikası vardır.
REFAHYOL hükümeti ülkeyi bir çıkmaz sokağa
doğru sürüklüyor. Başbakanlık Sosyal Yardımlaşma
ve Dayanışma Vakfı, 200 bin öğrenciye her ay 50 do-
lar karşılıksız burs verdiğini açıklıyor...
Bu 200 bin öğrenci hangi ölçülere göre seçildi bi-
len var mı?
işte Türkiye'nin bugünkü durumu...
Düzeltme: Dünkü yazımda RP Genel Başkan Yar-
dımcısı Ahmet Tekdal'ın adı yanlışlıkla Recaı Kutan
olarak geçmiştir. Düzeltir, okurlardan özür dilerim.
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetınkaya (a Planet.com. TR
TÜSES arastırması
Dincîliğe gerekçe
sosyal düzen arayışı
İstanbul Haber Servisi-
Türkiyede "şeriat isteyenle-
rin büyük bölümünün. şeri-
atı. müslüman olmanın ge-
reği olarak değil. daha iyi
sosyal ve ekonomik bir dü-
zen aray ışlanndan dolayı
tercih ettikleri"belirlendı
Şenatyanlılan, ilkokulu bi-
tirmemişlerarasındaen yük-
sek, yükekokul mezunlan
arasında ise en düşük ora-
na sahip bulunuyor.
Türkiye Sosyal Ekono-
mik Siyasal Araştırmalar
Vakfı'nın (TÜSES), Verı
Araştırma AŞ ile ortaklaşa
yaptığı araştırmada. Türki-
ye"de seçmenlerin nitelik-
lerini ve eğilimlerini sapta-
dı. 15 ^fa^t-7Nisan 1996
tarihleri arasında, 15 il mer-
kezinde ve bu illere bağîı
seçilmiş yerleşim birimlerin-
de toplam 2 bin 396 denek-
le yüz yüze yapılan görüş-
melerde deneklere şeriat ile
ilgili tutumlan soruldu. Bu
soruyu yanıtlayan seçmen-
lerin yüzde 26.7'si şeriat is-
tediğini söylüyor.
Ancak, bu grubun sade-
ceyüzde49.8'ı "ŞeriatDü-
zeni'ni müslümanlığın bir
gereği olarak" istedıklerinı
beürtiyor. Şeriat isteyen gru-
bun yüzde 38.4'ü ise istem-
lerini "sosyal, politik, eko-
nomik açılardan daha iyi
bir düzene ulaşacaklanna.
ahiak ve düriistf üğü egemen
kılacağma inanmaları ola-
rak" gösterıyor.
Bu soruya deneklerin
yüzde 8.3'ü yanıt vermez-
ken, yüzde 3.6'sı farklı ge-
rekçeler gösteriyor.
Araştırmada. "müslü-
manlık gereği" şeriat iste-
yenlerin oranı. istemeyenler-
le karşılaştınldığında bu ora-
nın yüzde. 13.3'e düştügü
görülüyor.
Şeriat isteyenJer
eğitimsiz
TÜSES'ın araştırma so-
nuçlarında eğitim düzeyi
yükseldikçe, şeriat düzeni
isteyenlerin oranının düzen-
li şekilde düşüş gösterdıği ve
bu sonucun Ven Araştırma
A.Ş tarafından bu konuda
yapılmış dığer araştırmalar-
da da ortak bulgu olarak gö-
rüldüğüne dikkat çekilıyor.
Şeriat düzeni isteyenle-
rin yüzde 32.9'unun ilko-
kul eğitimi almamış veya
tamamlamamış eğitim gru-
bunun içinde bulunduğuna
ışaret edilen araştırmada,
bu oranın, ılkokul mezunla-
n arasında yüzde 26.4, or-
taokul mezunlan arasında
yüzde 26.5, lise mezunlan
arasında yüzde 18.4. yükse-
kokul mezunlan arasında
ise 16.3 olduğu ifade edili-
yor.