Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 9TEMMUZ1996SALI
Açıklama
l - Cumhuriyet
gazetesınin l Temmuz
1996 tarihlî nüshasında
yayımJanan sayın Evin
Göktaş'ın "Katliam
Davası Karan Temyizde"
başlıklı haberinde. 2
Temmuz 1993 tarihinde
meydana gelen Sıvas
olaylan nedeniyle Ankara
DGM'nde açılan davanın
geçirdiği aşamalar
anlatılırken, aynen
"DGM'nin birçok
mahkûmiyet karanna
karşı oylanyla tanınan üye
Hâkim Albay Ertan
Urunga, bağlı bulunduğu
Milli Savunma Bakanlığı
tarafindan Diyarbakır'a
sürüldü" şeklinde bir
ibareye de yer verilmiştir.
Oysa, benim Diyarbakır'a
atanmam Sıvas
olaylannın meydana
geldiği tarihten önceki 17
Haziran 1993 tarihli
Resmi Gazete'de
yayınlanan kararname
uyarınca yapıldığı için, bu
atamanın anılan dava ile
hiçbir ilgisinin
bulunmadığına kuşku
yoktur.
Ancak haberde yer alan
ve bir art niyet
taşımadığına inandığım
bu yanılgının düzeltirek,
kamuoyunun doğru
bilgilendirilmesi
amacıyla. 2 Temmuz
1996 günü sabah
saatlerinde telefonla
görüştüğüm Sayın Evin
Göktas/a gerekli
açıklamada bulunduktan
sonra, gerek Sıvas davası
ve gerekse çeşitli yargısal
konulara ilişkın
sohbetimiz sırasındaki
sözlerimin, kimi
polemiklere neden
olmaması için
yayınlanmasını
istemediğimi; gerekli
gördüğüm açıklamanın
tarafımdan yapılacağına
da basınımızda saygın bir
yeri olan Cumhuriyet'in
muhabiri olmasından
duyduğum güven içinde
kendisine anlattıktan
sonra görüşmemiz sona
ermiştir.
2- Ne var ki, Sayın Evin
Göktaş'ın yine
Cumhuriyet gazetesinin 3
Temmuz 1996 tarihli
nüshasının birinci
sayfasında. "Sıvas
davasına bakan askeri
yargıçtan itiraf: BASKI
ALTINDAYDIK"
başlığını taşıyan ve adının
saklı tutulmasını isteyen
bir askeri yargıca izafe
edilen, oysa bir gün
önceki sohbetimiz
sırasında tarafımdan
söylenen kimi sözlerimin.
kendisinin tarzı ve
anlayışına göre
değiştirilip anlam ve
amacı da saptırılarak
kalenıe alındığı, hatta
tarafımdan söylenmeyen
kimi ibareler de eklenmek
suretiyle flaş haber olarak
kanıuoyuna sunulduğunu
büyük bir şaşkınlık ve
üzüntüyle öğrenmiş
bulunuyorum.
Burada önemle belirtmek
isterim ki. Sıvas davası
gibi kamuoyunun son
derece duyarlı olduğu bir
dava hakkında, yargı
organlarının doğru ve adil
bir karar verebilmeleri
için herkesın yardımcı
olması gerekirken,
telefonla yapılan bir
sohbet sırasında söylenen
sözlerin adalete gölge
düşürecek biçimde ve
üstelik buna en çok önem
verdiği bilinen bizim de
okuru olduğumuz bir
basın organı tarafindan
haber yapılmasının;
üzüntümüzü daha çok
arttırmış olması bir yana.
bunun basın-ahlak
ilkelerine uygun
düştüğünü söyleyebilmek
de olası değildir.
Kjsaca açıklamaya
çalıştığımız bu durum
karşısında, böyle bir
haberin ne derecede
doğru ve güvenilir
olacağını kamuoyunun
takdirine sunarken.
söylediği sözler nedeniyle
kimliğini gizli tutarak
başkalannı töhmet altında
bırakmayı onursuzluk
sayan, her zaman açıklık,
dürüstlük ve haktan yana
bir yargıç olarak adımın -
haberde belirtildiği gibi-
saklı tutulmasını istemiş
olmadığımı da
açıklamakla yetiniyorum.
Ertan Urunga
Hâkim Albav
HABERLER
Cüvenoylaması sağda iki partiyi karşı karşıya getirdi
BBP-MHP gergmMANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
ANAP'la seçim ittifakı yaparak TBMM'ye
giren Büyük Birlik Partisi'nin (BBP) RE-
FAHYOL'a destek karan \ermesi. bu parti
ile ANAP \e MHP arasında sert tartışma
ve tehditlere yol açtı. BBP Genel Yönetim
Kurulu üyesi Ankara Milletvekıli Mehmet
Ekici. parîisinin yaklaşık 5 trilyon lira kar-
şilığında REFAHYOL'a destek verdiği sav-
larını gündeme getiren MHP Genel Sekre-
teri Koray Aydın'a sert tepki gösterdi. Ay-
dın'a, "Cami duvanna işenmez" diyen Ekı-
ci. MHP Genel Baskanı Alparslan türkeş'i
ANAYOL hiikümetine "postacılık" yap-
makla suçladı. Ekici. bir televizyon prog-
ramında •'Parti olarak satıldılar" diyen
ANAP Genel Başkan Yardımcısı Eyüp
Aşık'a da "Siyasi hayatı genel haşkan med-
dahlığıvla geçmiş, siyasi parazit" sözleriy-
le çatarken kendilerine hak.sız suçlamalar-
da bulunan ANAP \e MHP'lilerle mahke-
melerde hesaplaşacaklarını söyledi.
Kanal D'de önceki gece yayımlanan "Te-
keTek" programında ANAP Genel Başka-
nı MesutYılmaz ile Genel Başkan Yardım-
cısı Eyüp Aşık ve İstanbul Milletvekili Gü-
neşTaner, BBP Genel Başkanı Muhsin Ya-
zıcıoğlu'na sert suçlamalaryönelttiler. Ya-
zıcıoğlu'nun kendilerini hayal kınklığına uğ-
rattığını belirten GüneşTaner. BBP">i Mec-
lis'e taşıdıkları için çok pişman oldukları-
nı söyiedi.
BBP'ye seçim rüşveti
Eyüp Aşık da milletvekilı transferlerini
eleştiren Yazıcıoğlu'na. "BBPtoptan,par-
ti olarak satıldı. Millet size bundan sonra na-
sıl güvenecek. kim sizinle ittifak yapacak"
dedi. Aşık. RP'nın güvenoyu vernıesine
karşılık BBP'ye seçimlerde ittifak ve 14
milletvekilliği ile Çevre Bakanlığı'nı vaat
ettiğini ileri sürdü.
ANAP lideri Mesut Yılmaz ise Yazıcıoğ-
lu'nun aldığı bu kararla lıenı kendisinin
hem de partisinin geleceğini zor duruma sok-
tuğunu belirterek "Sayın Yazıcıoğlu'na si-
yasi hayatında başarılar dilcrim" dedi.
BBP Ankara Millenekili Mehmet Eki-
ci. dün parlamentoda düzenlediği basın top-
lantisinda. "TekeTek" programında parti-
sınesaygısızlıkyapıldığını savundu. Ekici.
"Tepkileriniz çok sert, gergin bir ortam mı
yaratmak istiyorsunuz" sorusuna. "Siya-
sette haddini bilmeyenlere ufuk vermek için
konuşuyoruz~kaı>ılığını verdi. Ekici. "Asıl-
sız ithamlarda bulunanlar bunlan ispat et-
mivorlarsa. dünyamn en şerefsiz. alçak. na-
mussuzmüfterileridir"dedi, Ekici. partıle-
rine ilişkin MHP kavnaklı savlarla ilgili
olarak da su görüşleri dıle getirdi:
"BBP'nin para akJığı iddialan var diye söy-
lentiler çıkaranın MHP'li Koray Aydın ol-
duğunu biliyoruz. Şerefli, haysiyetli insan-
larsa ispat ederler. Çok küçük bir belge ve
ima bile bi/im Meclis'i bırakmamı/a yeter.
Bir sözvardır.Afedersini/,'Cami duvanna
ışenıııc/.' Bunu ivi hilsinler. bu kadar ucuz
değil sivaset. onlarm kirli pazaıiıklan gibi
binbir oyunla dolap çeviremeyiz, oyun oy-
nayamayız."
ÂNAP'lı Taner'in "BBP müsteşariık al-
dı" sav ına. "Bize başbakan yardımcılıkla-
n, bakanlıklar önerdiler, alsak alırdık" kar-
şılığını veren Ekici. "No, no, may be tişört-
leriyle maruf liboş Taner'in Türk milletine
vereceği hiçbir erdemi yoktur. Taner nasıl
namuslu sivasetçi roiii oy nar, anlamıyoruz"
dedi.
Ekici. ANAP'lı Aşık'ın "Güvenoyu Ya-
zıcıoğlu'nun boynunda çıngırak gibi asılı
duraeak" sözlerine de "Şimdi Aşıkdiyebir
adanı türedi. Bütün siyasi hayatı genel baş-
kan meddahlığıyla geçmiş. Bu siyasi para-
zit ANAP'ın enönemlitıkacıengelidir** kar-
şılığını verdi. ANAYOL oluşumuna "pos-
tacılık" vaparak katılanlar bulunduğunu
söylerken NİHP lideri Türkeş'i imaeden Eki-
ci. "Bu saydığım şerefsizlik abidelerini hiç-
bir zamanunurmayacağız""dedi. Ekici. RP-
D\'P dışındaki hükümet formüllerinın pratik
olmadığını. vatandaş iradesine de uygun
bulunmadıöını sövledi.
MHP Genel Sekreteri Koray Aydın'dansuçlama: Kerhen destek kamuflaj
'BEP'yepam iddialanamşturdsın'• Büyük Birlik Partisi'nin REFAHYOL'a güvenoyu
vermesi, milliyetçi sağın iki kanadını karşı karşıya getirdi.
MHP Genel Sekreteri Koray Aydın, "Güvenoyu karşılığı
kadro iddialannı takip edeceğiz" dedi.
• REFAHYOL'a "kerhen destek" vereceği yolundaki
açıklamanın samimi olmadığını ileri süren Aydın, şunları söyiedi:
"Kamuoyunun anımsayacağını sanıyorum; BBP'lilerin MHP'den
ayrılma nedenleri Çiller hükümetine güvenoyu verilmesiydi.
DYP'de 10 'retçi' istifa yolunda
Ciller'den itiraf
'Hüküınet
konjonktürü
ABD'den
geldi'
ANK.4R.A (Cumhuri>«t Bürosu)-
DYP Genel Başkanı veDışişleri Ba-
kanı Tansu Çiller. dünva liderleny le
yaptıgıgörüşmelersonucundahükü-
nıete hiç olmazsa bir zaman verecek
"konjonktür** sağlandığını belirte-
rek "Bu, Amerika'dangelmiştir" de-
di. 1996 yılına kadar CHP. daha son-
ra ANAP'la ortak icraat yapan Çil-
ler. ekonoınide geçmiş dönemlere
yönelik olarak enkaz tablosu çizdi.
Çiller. RP-DYP hükümetinin gü-
venoyu almasının ardından yaptığı
açıklamada. son 2 aydır tüm devlet
başkanlany la konuşmalaryaptıgını ve
dünyakonjonktüründebelirlı biryu-
muşama sağlandıgını bildirerek RP'li
hükümete kar^ı tepkilen en aza indir-
diği ızlenimi verdi. Çiller. "Buhükü-
mete hiç olnıa/sa bir zaman terecek
bir konjonktürsağlanmışnr. Bu, Anıe-
rika'dan gelmiştir. Şimdi ekonomi-
siylc. dış politikasıy la. Türkiye yeni-
d*n ele alınacak ve çok hızlı bir çalış-
may la bu tahribati çok kısa bir zaman-
da önlemeye çalışacağız" dedi.
Çiller. 8(X) trilyon lıralık bütçe açı-
ğının 1.2 katrilyon liray açıkanldığı-
nadıkkatçekerek "Bu, ülkedckidcn-
genin çok büyük oranda aksamasın-
dan kaynaklanmıştır. Şimdi yapılacak
şe>, dengeleri bulnıaknr" dıve ko-
nuştu. Çiller. gümrüklerden sorum-
lu Devlet Bakanlığf nın DYP'de bu-
lunmasına kar^ın. geçmiş döneme
eleştıride bulunurken dış ticaret ra-
kamlannın uzun süredir alınamadı-
ğını. gümrüklerin işlemediğini. ıtha-
!at ve ihracat arasındaki farkın da bi-
linir durumda olmadığını anlattı. Tür-
kiye"ye yabancı sermaye akışını sağ-
lamak için dış ülkelerin Ankara bü-
yükelçilerini ziyaretedeceğini bildi-
ren Çiller. "Bmümenin htzlandınt-
ması için yabancı sermaye işlerliğini
yeniden açmak gerekiyor" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP'de,
REFAHYOL koalisyonuna "evet" oyu verilme-
si yönünde alınan bağlay ıcı karara uymayan 10
milletvekili istifa yolunda. "Refoyu kullan-
malarının ardından saldınya da uğrayaıı mil-
letvekillerinin, DYP yönetiminin ihraç karan
almasını beklemeden partiden ayrılacakları
bildirildi. Bugün karar alması beklenen nııl-
letvekillerinden Ordu Milletvekili Refaiddin
Şahin."10arkadaşistifa edeceğiz" derken DYP
yönetimi, oylamaya katılmayan 4 milletveki-
liyle birlikte sayılan 14"e ulaşan muhaliflerin
tamamını temmuz kongresi öncesi ihraç et-
memek için çözüm arayışına girdi.
Güvenoylaması öncesinde toplanan ve RE-
FAHYOL koalisyonuna karşı çıkan yaklaşık 25
muhalifmilletvekilininkatılmadıgı D\Pgru-
bu. yine bölünme sinyali verdi. Mületvekille-
rine hitap eden DYP Genel Başkanı Tansu Çil-
ler,yolsuzluk soruşturmalannı kapatmak ama-
cıyla aldıgı ifade edilen RP ile koalisyon ka-
rannı. "Yaistikranyadaistikrarsızlığıseçecek-
rik. Demokrasinin tıkanmasına göz y umamaz-
dık. Anlay ış de\ rinıi gerçekleştirerek çok zor,
ama doğru olanı seçtik
t
\sözleriyle haklı kıl-
maya çalıştı.
4'lü koalisyon önerilerinin kabul edilme-
mesinin ardından RP'sizbirseçenek şansı kal-
madığını savunanÇiller. 199fdekı DYP-CHP
koalisyonunııörnekgöstererek. "Onunadıuz-
laşma oluyor da. bunun adı neden şaibe oluv or"
dive konu^tu. Çiller. REFAHYOL koalisyo-
nuna güvenoyu verilnıesi konusunda bağlay ı-
cı karar alınan toplantıda. muhaliflere. "Söy-
lenecek her şey söylenmiştir.Karar hepimiz için
bağlayıcıdır" u\arı;.ında bulundu.
Muhalifler dinlemedi
Bağlayıcı karar alııımasına karşın. aldıkla-
n karardan geri adım atmayan milletvekillerı.
Cavit Çağlar, Refaiddin Şahin. RıfatSerdaroğ-
lu. Mehmet Köstepen. Ayseli Göksoy, Gencay
Gürün, EmreGönensay, Köksal Toptan, İsmet
Sezgin ve Mehmet Batallı REEAHYOLa gü-
vensizlik oyu verdıler. Doğan Güreş, Tekin
Enerem, Hayri Kozakçıoğlu ve Demir Berbe-
roğlu'nun ise katılmadıkları oylamada. İstan-
bul Milletvekili Jefi Kamhi. "çekimser" kal-
dı.
Partiliarkadaşlannınsözlüveyumruklusal-
dırısına uğrayan muhalif milletvekilleri. hükü-
metin güvenoyu aldıgı oylamadan sonra bir
araya sjelerek istifa konusunu değerlendirdiler.
Ordu Millenekili DYP GİK üye.si Refaiddin
Şahın. retçi 10 milletvekili olarak hafta için-
de biraraya gelerek istifa edeceklerini bildir-
di. İhraç edilmeyi beklemeyeceklerini ^.öyle-
yen Şahin. istifa ettikten sonra TBMM'de grup
kurmaya çalışacaklannı kaydetti. Bolu Mil-
Çiller.ANAP'ınbiitünleşmeçağnsınınsami-
mi olmadığını sav unaıak. "Bizyapmasaydık
24 saat içinde RP koalisyon kurardı" dediğj
ANAP'a da biitünleşıııe çağnsı yaptı.
letvekili NecmiHoşvıprtarafindan "ret"oyuver-
digi için tartaklanan izmir Milletvekili Meh-
met Köstepen de bugün istifayı değerlendire-
ceklerini belirterek "Bu basit bir olay değil.
Bize yakışanı yapacağız. Büyük bir oluşum
noktasında gerekçeterimizi kanıuoy una açık-
layacağız" dedi.
10 milletvekılinin. ANAP'a geçen, Yaşar
Dedelek, Te»fik Diker, İrfan Demiralp ve Şi-
nasiAltınerile birlikte nıerkez sağın birleşme-
sine yönelik yeni bir parti çalı^masına yöne-
lecekleri bildirildi. Doğan Güreş \e bazı mil-
letvekillerini "mazeretli" sayarak ihraç etme-
yeceğı bildirilen DYP yönetiminin ise ihraç yo-
lundaki milletvekıllennm sayısının çokolma-
M nedeniyle. partiden büyük kopmaları önle-
mek için disıplin islenıini temmuz kongresi son-
rasına bırakmayı planladığı belırtildi.
ALPER BALLI
ANKARA- DYP ile RP'nin. yolsuzluk
soruşturmalannın askıya alınması
anlaşmasına dayalı olarak kurduklan
REFAHYOL koalisyonuna destek
tartışmasında. milliyetçi sagın iki
kanadı da karşı karşıya geldi. MHP.
tarikatların baskısını da dikkate alarak
"şaibeli"" olduğunu açıklamasına
karşın hükümete "kerhen-iğrenerek-
istemeyerek" destek verdığini
açıklayan BBP yönetimıne tepkı
gösterdi. BBP'nin sert tepkilenne
hedefolan MHP Genel Sekreteri
Koray Aydın. BBP'nin REFAHYOL'a
destek verme karşılıgında kadro
kontenjanı sağladıgı yolundaki
iddialan ciddiye aldıklannı ve
ızleyeceklerini söyiedi. Aydın. BBP
Genel Başkanı Muhsin Yazıctoğlu'nun
REFAHYOL'u "kerhen"
destekledikleri açıklamasının gerçek
anlaşmayı örten "kamuflaj" olduğunu.
destek karşılığı para alındığı
ıddialannın araştırılması gerektiğinı
vurguladı. Aşın milliyetçi sagın
tarikatlarla yakın ilişkisi bulunan
partisi BBP'"nın. RP-DYP hükümetine
"kerhen de olsa" güv enoyu vereceginı
açıklaması. ANA\OL'u canlandırmaya
çalışan MHP'de sert tepkiyle
karşılandı. BBP'nin içinden koptuğu
MHP'nin Genel Sekreteri Koray
Aydın. Cumhuriyet e yaptığı
açıklamada. tarikatların BBP'ye
"güvenoyu ver" baskısı yaptığı
haberlerinin yanlış olduğunu
sav unarak "BBP'nin aldıgı toplam oy
zaten 300 bin dolay ında. Tarikadann
çok somut bir katkısı yok ki" dedi.
BBP lıderı Yazıcıoğlu'nun.
REFAH^OL•a "kerhendestek"
vereceği yolundaki açıklamasının
samimı olmadığını ileri süren Aydın.
şunları söyiedi: "Kamuoyunun
anımsayacağını sanıyorum; BBP'lilerin
MHP'den aynlma nedenleri Çiller
hükümetine güvenoyu verilmesiydi.
Şimdi sormazlar mı adama. madem
Çiller'in düriist olmadığma
inanıyorsun ve şaibeler bulunduğunu
savunuyorsun. niyegüvenoyu
veriyorsun? Hükümeti desteklenıek
için para aldıkları iddialan Ankara
kulislerinde yoğun biçimde dile
getiriliyor. ispatlanması çok zor. ancak
araştınlması gerekiyor."
BBP'nin hükümete desteğinın altında
"erken seçimden kay naklanan korku"
bulunabileceğı olasilığına dikkat
çeken Aydın, bu partiye güvenoyu
karşılıgında "beÜrli sayıda kadro
verildiği" iddialannı ciddiye
aldıklannı ve bugünden ıtibaren
yapılacak atamalan dikkatle
izleveceklerini bildirdi.
GUNDUZ GOZUYLE
MELİH CEYDET ANDAY
Vatan Hizmeti
6 temmuz cumartesi günü TBMM'de yeni hüküme-
te ilişkin olarak gerçekleştirilen oturumu TV'den izle-
dim. Muhalefet partilerinin başkanları yalnızca hükü-
met programını eleştirmekle kalmadılar, özellikle RP-
DYP koalisyonunun kuruluş biçimi üzerinde uzun
uzun durdular ve bu ortaklığın dayandırılmak isten-
diği siyasal temellerin çürüklüğünü gözlerönüne ser-
diler. Bundan kıvanç duydum.
Özellikle Sayın Ecevit'in doyurucu ve inandıncı ko-
nuşması bende iyimserlik duygusu yarattı.
Ne o? Hükümet bunahmı çıktı diye karamsariığa mı
kapılmıştım?
Elbette hayır; hükümet bunalımları demokrasiler-
de sıradan olaylardır.
Ama bizdeki bunalımı aşma çabalan sürerken or-
taya çıkan görünüm birkaç bakımdan umut kırıcı idi.
Bunların başında kimi partilerin kimlik değiştirmiş
gibi görünmeleri geliyordu; öyle ki, bunalımın neden
çıktığı unutuldu.
Başka bir deyişle, kimi partinin varlığından kuşku-
lanacak olduk. Bunlar var gibi görünüyorlardı, ama
biz onları tanıyamıyorduk.
Örneğin Refah Partisi Başkanı ve Başbakan ada-
yı Necmertin Erbakan, Büyük Millet Meclisi'nde ye-
ni hükümetın programını okurken "laik" olduklannı söy-
iedi. Korktum.
Bunu söylediği gibi, bizi şaşırtacak her sözü söy-
leyebilir.
Köprüyü geçinceye kadar.
Hükümette onun ortağı olmayı üstlenmiş durum-
daki DYP Başkanı ise Refah Partisi'ni gözaîtında tu-
tacağını sanıyor.
Bu düşüncede olan kimi politikacı ve yazar ise
efendim deneyelim bakalım diyorlar.
Devlet işınde deneme, bilimsel denemeye benze-
mez, çok zamana mal olur.
Son görünümün karamsarlık verici olması, bunun-
la da bitmiyor.
Tam böyle günlerde, bakıyorsunuz, milletvekille-
rinde bir parti değiştirme hevesidir başlamış. Şaşıyor-
sunuz, ne oluyor bunlara diye.
Ama biraz düşününce kurtuluyorsunuz şaşkınlık-
tan. Çünkü, onlara göre, bütün partiler vatan için ça-
lışıyor. "Ben ha o partide olmuşum, ha bu partide!"
Islam devrimini denemeye kalkarsak partiler arası
alışveriş tümden son bulacaktır. Sayın Erbakan gö>
boyamayı bir yana bırakıp da içten konuşsa, bize di-
yecektir ki,
- Islam ile demokrasi bağdaşamaz. Allahın kelâmı
dururken her kafadan bir ses çıkmasına ne gerek
vardır!
Bugün pazar. Bu yazım çıktığında yeni hükümetin
güvenoyu alıp almadığını öğrenmiş bulunacağız.
Sağduyu diyor ki, bu hükümet güvenoyu
alamayacak.
Ama sağduyu nerde!
Beşikçi'ye
yine cezaANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Sosy olog-y azar
İsmail Beşikçi.
"İşlevsizleşen Yasaklar;
Düşünce Yasaklan-
Dolandırıcılık \asaklan"
adlı kıtabında bölüeülük
yaptığı sav ıvla hakkında
açılan davada. 1 yıl hapis.
145 milyon lira ağır para
cezasına çarptınldı.
Davada. kitabı
yayımlayan Yurt
Yayınevi'nin sahibi sanık
ÜnsalÖztürkise26
milyon 800 bın lira ağır
para cezasına çarptınldı.
Ankara 2 No'lu DGM'de
görülen davanın dünkü
oturumuna. ba^ka bir
suçtan dolay ı hükümlü
sanık İsmail Beşikçi.
Üıısal Öztürk ile
avukatları Levent Kanat
katıldı. Duruşnıada son
sözleri sorulan
sanıklardan İsmail
Beşikçi. düşünce
davalannda
mahkûmiyetin ya da
beraatin çok önemlı
olmadığını. bu tür
davalarla hiç
karşılaşmamayı istediğini
anlattı. Kitabın yayımcısı
Ünsal Öztürk de
Türkiye "de düşüncenin
D U Z YAZI /ORHAN BİRGİT
Büyük Millet Meclisi'nin dünkü ka-
farı ile Türk demokrasisi yeni bir dö-
neme adım attı.
Refah Partisi'nin lokomotifliğinde-
ki yeni hükümetin nasıl oluştuğunu. bir
kez daha anımsamakta fayda var:
Refah Partisi. Tansu Çiller'in baş-
bakanlığı sırasındaki yolsuzluklarla il-
gili iddialan, soruşturma isteği ile
TBMM'ye getirerek. toplumda bir tür
"temız eller operasyonu" başlatma-
nın öncülüğüne soyundu.
Bu atılımın çeşitli çevrelerde yarat-
tığı olumlu tepkiler sürerken, aynı par-
ti "hukuk devleti kavramına sadık"o\-
manın gereğini yerine getirmek için,
ANAYOL iktidarının güvenoylamasın-
da parlamento içtüzüğüne aykın ha-
reket edildiği kampanyasını açtı ve
Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.
Bu başvurunun olumlu sonuçlanma-
sı ile yeni bir iktidar arayışı başlarken,
RP lideri Erbakan, kendileri ile hükü-
met kuracak partinin sütten çıkmış
ak kaşık olacağı duyumunu yaptı ve
Yüce Divan korkusu ile uykuları ka-
çan Çiller'e sadece bu sözleriyle gü-
vence vermekle kalmadı; DYP lideri-
ne soruşturma komisyonunun kapı-
sını kapatarak. kendisine yıllardırdüş-
ledıği başbakanlık makamını açacak
işbirliğine de girdi.
Ne York Times. Erbakan'ı, "69 ya-
şında yakaladığı başba-
kanlığı yitirmesine yol aça-
cak radikal bir davranış-
tan kaçınacak bir ruh ha-
leti içinde" görüyor. Şükrü Elekdağ
da. ellidördüncü hükümetin başkanı-
nın, 2500 yıl önce yaşamış bir strate-
ji ustası olan Çinli General Sun Tzu'nun
"başarılı strateji uygulamalannda ger-
çeği saklamak ve sahteyi göstermek
esastır" ilkesini benımsemiş bir tak-
tisyen olduğunu söylüyor.
Gerçi aralarında bilinçli safların da
bulunduğu belirli bir kesim, Erbakan
iktidarını, Amerikan gazetesindeki gi-
bi değerlendiriyor; ama bu iktidarın
gerçekleşmesi için Refah dışında özel
bir çaba sarfeden çevreler, başarılı bir
diplomasi yaşamı geçirmiş olan Şük-
rü Elekdağ'ı doğrulayacak bir tutum
içine girerek. Türkiye'nin geleceğinde
dünkü TBMM kararını, adeta tarihi bir
dönüm noktası olarak değerlendir-
diklerini gösteriyorlar.
Bunların başında siyasi güç olarak,
Büyük Birlik Partisi var. Ben, bu par-
tinin görüşmelerin başından masaya
eşit ortak olarak çağrılmayışını ve ade-
ta istiskal edilişini de dikkate almış ve
üstelik Refah iktidarının başansızlığı ha-
linde, benzer birseçmen tabanına hi-
tap edeceği için, Yazıcıoğlu ile arka-
daşlarının güvenoyu sırasında en azın-
Yeni Bir Dönem...
dan çekinser kalacaklannı düşünmüş-
tüm. Yanılmışım. Yanılgımda, kendi-
sini katil ilan edenlere karşı Ökkeş
Şemdinler'in haysiyet anlayışının da
etkin olacağı elbette ağııiıktaşıyordu.
Ne bileyim ki. bir Menzir şeyhi,
2000'li yıllarda politika saptamak is-
teyenlere, üstelik "siviltoplum örgüt-
leri" kılıfi ile ağırlığını koyacak.
Türkiye ve TGRTnn sahibi olduğu
"Ihlas Holding, Zaman" ve "Saman-
yolu"nun ünlü Fethullah Hocası da,
"Müslümanları iktidara taşıma yarı-
şında Nakşibendileri bırakmama" in-
celiğini göstermediler mi?
Doğrusu. Tansu Çiller; Refah Par-
tisi ile bir koalisyon için. DYP ilk ham-
leyi yapmış olmasa, Anavatan Parti-
si'ni bu iş için gönüllü isteklisi oiarak
göstermekte haksız da değildir.
Oylamadan bir gün önce, Kanal
D'de yayımlanan "Teke Tek" progra-
mında, Anavatan Partisi Genel Baş-
kan Yardımcısı Eyüp Aşık, Yazıcıoğ-
lu'na, neredeyse "Yarın bu hüküme-
te kırmızı oy verın. Sızin öteden beri
savunduğunuz RP - ANAP hüküme-
tini kurarız" dememek için kendisini
zor zaptetmedi mi?
Çiller'in, bu işi kendi-
sini Yüce Divan'dan kur-
tarmak ve Mesut Yıl-
maz'dan öç almak için
yaptığı ne kadar açık bir gerçek ise,
Yılmaz'ı kendi hegemonyalarında tu-
tan Anavatan kurmaylannın da, kaçan
kuşu kafese sokmak için fırsat kolla-
dıkları son iki hafta bu kamuoyunun
gözleri önünde geçen olaylarla su yü-
züne çıkmıştır.
Erbakan'ın Anavatan Partisi'ni de,
tabii kendi başbakanlığındadörtlü bir
koalisyon için çağırması ve kapıyı açık
tutması boşuna değildir. Refah Parti-
si Genel Başkanı, belki bir süre Çiller
ile sürdüreceği iktidar oyununu, ani bir
soruşturma komisyonu darbesi ile ye-
ni bir aşamaya geçirecektir. Böylece,
kendi seçmenlerinde yitirdiği söyleni-
len "temiz eller" görüntüsüne tekrar
kavuşurken, 21 Aralık seçimlerinde
ateyhinde söylemedik söz bırakmayan
DYP Başkanı'nı, kullanılmış bir diş
macunu gibi bir yana atacak. elini
Anavatan'a uzatmak isteyecektir. Re-
fah çevrelerinde bir süredir yinelenen
1946 ruhu da yeniden gündeme ge-
tirilerek, genel seçimlere bir büyük
koalisyon halinde gidilmenin yolları
denenecektir.
Cumhuriyetçi basını susturulmuş,
polis ve askerler için özel ücret ska-
lası saptanmış, kadrolaşılmış, seçim
ekonomisinin bütün gerekleri esnaf
ve asgari ücretliler için uygulanmış bir
seçim, gündem yaratmayı unutmuş ve
birbiriyle uğraşan sol partiler karşı-
sında, "lslamcılar"\ bir cephe halinde
toplamayı amaçlamaz mı? Bunu ger-
çekleştirecek ve ilk bakışta istikrar is-
teyenlerin de yadsımayacağı bir se-
çim sistemi yasalaştırılmaz mı?
Sanırım Sayın Elekdağ'ın dünkü
Milliyet'te yer alan yazısındaki şu pa-
ragrafı bütün Atatürk Gumhuriyetçi-
leri, özellikle bu göreve soyunmuş
olan polıtikacılarımız okumalı ve sak-
lamalıdırlar:
"... Refah, sistemi benimsedi ve
düzene ayak uyduruyor demek, ken-
dimizi aldatmaktır. Erbakan, son de-
recede yetenekli bir komutan gibi.
temel hedefleri ile ara taktik hedefle-
rini isabetle planlamıştır. Nihaistrate-
ji k hedefi, Türkiye'de devlet ve top-
lum düzenini Islami temele oturtmak,
bir Islam cumhuriyeti kurmaktr. Bu açı-
dan ilk stratejik hedef, Refah 'ın tek ba-
şına iktidara gelmesidir..."
• • •
Cumhuriyetçiler. Hiç değilse bugün-
den başlayarak sorumluluğun bilincin-
de olmalılar.
Tel: 0212 - 655 98 71, Faks: 0212-
655 68 10
serbest olmasını
istediklerini belirterek
"Artık düşünce suçlusu
olarak yarjjılanmayı
istemiyoruz" dedi.
Kararı açıklayan
Mahkeme Başkanı. 3713
sayılı Terörle Mücadele
Yasası'nın 8. maddesine
göre sanıklann daha önce
yargılandıklarını ve
aldıklan cezanın Yargıtay
tarafindan onaylandıgını
hatırlatarak. 4126 sayılı
yasa ile 8. maddede
yapılan değişiklik üzerine
sanıklann tekrar
yargılandıklannı söyiedi.
Mahkeme Başkanı,
yasada yapılan yeni
düzenlemeyi de dikkate
alarak sanıklardan ismail
Beşikçi'yi I yıl hapis. 145
milyon lira ağır para
cezasına. diğer sanık
yayıncı Ünsal Öztürk'ü
ise 6 ay hapis 25 milyon
lira para cezasına
mahkûm etti. DGM,
yayıncı Öztürk'ün aldıgı
hapis cezasını da paraya
çev irerek sanığı topiam
26 milyon 800 lira ağır
para cezasına çarptırdı.
Sosyolog-Yazar İsmail
Beşikçi ve Yurt Yayınevi
sahibi Ünsal Öztürk, 3713
sayılı Terörle Mücadele
Yasası'nın 8. maddesinin
4126 sayılı yasa ile
değişikliğinden önce de
yargılanmışlardı. Ankara
2 Nö'lu DGM. ilk
yargılamada Beşikçi'yi 2
y ıl hapis. 550 milyon lira
para cezasına
çarptınrken. Ünsal
Öztürk ise 6 ay hapis. 75
milyon lira para cezasına
mahkûm olmuştu.
Sanıklann aldıklan bu
cezalar Yargıtay
tarafindan onanmıştı.
3713 sayılı Terörle
Mücadele Yasası'nın
"bölüeülük
propagandası" fıilini
düzenleyen 8-1. maddesi,
2 y ıldan 5 yıla kadar ağır
hapis. 50 milyon liradan
100 milyon liraya kadar
ağır para cezasını
öngörüyordu. 4126 sayılı
yasa ile değiştırildikten
sonra. 8. madde. 1 yıldan
3 yıla kadar ağır hapis,
1Ö0 milyon liradan 300
milyon liraya kadar ağır
para cezasını düzenliyor.
Yasa değişikliğinden
sonra. Terörle Mücadele
Yasası'nın 8 maddesiyle
ilgili daha önce görülen
davalar. DGM'lerde
yeniden görüşülmeye
başlanmıştı.