Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 29 TEMMUZ 1996 PAZARTESİ
4 HABERLER
Shell, BP ve
Mobil'e denetim
• ANKARA (AA)-
Çahşma ve Sosyal
Gü\eniik Bakanlığı. Shell,
Mobil ve BP işyerlerinde
" sendikasızlaştırma"
ıddialanna karşı harekete
geçti. Bakanlık,
görev lendirdiği iş
müfettişierince, üç şirkete
ait tüm işyerlerinde
denetim yapacak. Çalışma
ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı'ndan konuya
ilişkin yapılan yazılı
açıklamada. denetimin en
seri şekilde
gerçekleştirileceği
vurgulanarak.
sendikasızlaştırma ve
me\ zuata aykm tüm
uygulamalar karşısında
derhal kanuni işlemlerin
yapılacağı da bildirildi.
Yılda Sertel
Gazetecilik Vakfı
• ANKARA (ANKA)-
Gazeteci-yazar Zekenya
Sertel'in kızı Yıldız Sertel,
babası ve annesinin
adlannı yaşatmak ve
savaşımlannı sürdürmek
için gazetecilik vakfı
kurdu. tstanbul'da kurulan
"Sertel Gazetecilik
Vakff'nın malvarlığı nakit
40 bin Fransız Frangf ndan
(yaklaşık 660 milyon lira)
oluştu. Yıldız Sertel, vakfın
Türkiye'de demokrasinin
gerçekleşmesi \e
güçlenmesi için
çalışacağını söyledi.
Ömer Lütfü Topal
olduruldu
• İstanbul Haber Servisi -
•'Kumarhaneciler kralı"
olarak bilinen Ömer Lütfi
Topal, Yeniköy'de uğradığı
silahlı saldında öldürüldü.
Diin saat 24.00 sıralannda
meydana gelen olayda. 34
BTG 96 plakalı özel
otosuyla Yeniköy'e doğru
giden Topal. Taze Ceviz
Sokağı girişinde kimlikleri
belirlenemeyen silahlı iki
kişinin saldırısına uğradı.
Saldın sonrası Topal olay
yerinde yaşamını yitirirken
saldırganlar kaçmayı
başardı. Polis olay yerinde
iki adet Kaleşnikof marka
tüfek bulurken,
saldırganlann yakalanması
için çevrede operasyona
.başladı.
Öncelik kırsal
kesime
• ANKARA (ANKA)-
RP-DYP koalısyon
hükümeti, "şantiyeleri
köylere kuıma projesi"
kapsamında öncelikli
olarak kırsal kesimin
altyapı sorunlannı çözmeyi
planlıyor. Hükümet, bu
projede çalışacaklan yöre
halkından seçerek hem
işsizliği azaltıp hem de
göçü önleyerek bir taşla iki
kuş vurmayı hedefliyor.
Hükümet, "şantiyeleri
köylere kurnıa" ismini
verdiği bır proje üsründe
çalışmaya başladı. Bu proje
kapsamında altyapı
sorunlannın çözümünde
öncelik kırsal kesime
verilecek. Köy Hizmetleri
Genel Müdürlüğü aktif
olarak kullanılarak kırsal
kesimin yol, su gibi altyapı
sorunlan çözülecek. Bu
arada köylere cami
yapılması projeleri de
ihmal edilmeyecek.
ASKİ'de anlaşma
sağlanamadı
• ANKARA (AA)-
ASKİ'de, yaklaşık 7 bın
işçiyi kapsayan toplu iş
sözleşmesi görüşmelerinde.
60 günlük yasal sürenin
sona ermesine karşın henüz
bir anlaşma saglanamadığı
bildirildi.
İGC 50 yaşında
• İZMİR(AA)-lzmir
Gazeteciler Cemiyeti
Başkanı Ismail Si\ri.
mesleğin yükselmesi için
çaba gösteren gazeteciler
cemiyetlerinin. her
dönemde. basın
özgürlüğünün ve
demokrasinin gelişmesi
için de çalıştığını belirtti.
tzmır Gazeteciler
Cemiyeti'nin 50. kuruluş
yıldönümü dolayısıyla
düzenlenen ve yıl boyunca
devam edecek olan
etkinlikkr. Cumhuriyet
Meydanı"daki Atatiirk
Anıtı'na çelenk
konulmasıyla başladı. Daha
sonra Izmir Gazeteciler
Cemiyeti "nde basın
toplantısı düzenleyen
Başkan tsmail Sivri,
çalışanlarla çalıştıranlann
ortaklaşa kurduklan
cemiyetlerin mesleği temsil
ettiğini ve toplum içinde
gazeteciliğin değerini
arttırmaya çalıştığını
söyledi.
ANAP, kilit partiÇekiç Güç ve OHAL oylaması yann yapılacak. Refah Partisi, hep karşı
çıktığı iki uygulamanm da uzatılmasmı nasıl içine sindireceğini tartışıyor
AYŞE SAYLN
ANKARA - Hükümetın, yann TBMM'ye
getirmesi beklenen Çekiç Güç ve
olağanübtü halin (OHAL) görev
süresinin uzatılmasına ilişkin Başbakanlık
tezkerelerinin oylanmasında ANAP, kilit
parti konumuna geldi. ANAP destek
vermek için bazı koşullar öne sürerken;
RP'de de ba|layıcı grup kararı alınması
durumunda. bazı milletvekillerinin
oylamaya katılmaması olasılığı Çekiç
Güç'ün süresini uzatma oylaması
hesaplarını tehlıkeye soktu.
Çekiç Güç konusunda ANAP'ın koşul öne
sürmesi, ret cephesinin güçlenmesi
olasılığını doğurdu. ANAYOL azınlık
hükümeti döneminde kilit parti
konumunda olan DSP, "kırmızı o>•"
vereceğinı açıklayarak ret cephesinde yer
alırken, bu kez ANAP kilit parti
konumuna geldi. DSP'nin yanı sıra CHP
ve BBP de ret oyu kullanma konusunda
tavrını netleştirirken. RP içinde de süre
uzatvmına karşı çıkan milletvekillerinin,
oylamayı hükümet açısından tehlikeye
sokacağına dikkat çekildi. RP'nin, süre
uzatımını garantiye almak için "baglayıcı
grup karan" alması beklenirken. ANAP.
hükümetin önerisini gördükten sonra
tavrını netleştirecek. ANAP Genel Başkan
Yardımcısı MehmetÇebi, partisinin
hükümefte olduğu dönemde Çekiç Güç'ün
süresinin 1 aylığına *son kez" kaydıyla
uzatıldıgına dikkat çekerek şunlan
söyledi: "Biz henüz hükümetin önerisini
bilmiyoruz, bize bir şey söylemediler. Önee
bunu görmemiz lazım. Baa şartlanmız
var. Bu şartlar olmadan destek vermeyiz.
Daha önce Genel Başkanımız da açıkladı.
bir kez artık Çekiç Güç'ün yerine yeni bir
düzenleme yapılmalı. Artık bu son olmalı.
Askeri Koordinasvon Merkezi Süopi'ye
taşınmalı, Atruş Kampı'nda, Peşmergelere
verilen evlerin PKK'liler tarafindan
kullanıldığına ilişkin bilgiler var, burası
PKK'den anndınlmalı. Çekiç Güç ile
PKK arasında Uişkiler olduğu sö\İeni>or.
Bu konudaki istihbaratlarla ilgili TBMM
bilgilendirilmeli. Çekiç Güç.'e şartsH "e\ et'
diyemeyiz." Hükümet. şu anda ANAP'ın
istemlerinin hiçbirını yerine getirmiş
değil. ANAP'ın. koşullarında ısrarlı
olması durumunda, REFAHYOL
hükümeti Çekiç Güç'ü Meclis'ten
geçirmede zorlanacak. RP'de ise çok
sayıda milletvekilinin süre uzatımına karşı
ve rahatsız olduğu biliniyor. Ancak
Başbakan Necmettin Erbakan'ın oylamavı
garantiye almak ıçın oylama öncesinde
grupta bağlayıcı karar alması bekleniyor.
Bu durumda bazı RP'li milletvekillerinin
oylamaya katılmayabileceği. bunun da
Çekiç Güç hesaplarını altüst edebileceği
bildirildi. Çekiç Güç'e karşı olduğu
bilinen CHP ise süre uzatımına destek
verecekleri bildirilen Samsun Milletvekili
Murat Karavalçın \e Gaziantep
Millet\ekili Hikmet Çetin'in önünü
kesmek için bağlayıcı grup karan alacak.
Karayalçın ile Çetin'in oylamaya
katılmamalan bekleniyor. DYP Genel
Başkan Yardımcısı Mehtnet Gölhan da.
dün düzenlediği basın toplantısında
Türkiye'nin ulusal menfaatlenni riske
atmamak için Çekiç Güç'ün görev
süresinin uzatılması gerektiğini söyledi.
Gölhan. uzatılmaması durumunda. PKK
ile mücadelenin olumsuz yönde
etkileneceğini savundu.
Erbakan, Doğulu milletvekillerini operasyonların selameti açısından iknaya çalışıyor
OHAL için Ağar devredeERGÜN AKSOY
ANKARA- Başbakan Necmet-
tin Erbakan'ın. Milli Güvenlik
Kurulu(MGK)toplantısından ön-
ce görüştüğü bazı Kürt kökenli
milletvekillerine. "olağanüstü hal
uygulamasının 4-5 ilk sınırlandı-
rümasr formülüne sıcak baktığı
mesajını vermesine karşın. bir gün
sonra uvgulamanın sürdürülece-
ğini açıklaması RP'de rahatsızlık
yarartı.
Erbakan' ın. Kürt kökenli millet-
vekillerini ikna için Devlct Baka-
nı Fehim Adak'ı görev lendirdiği ve
DYP'li Içişleri Bakanı Mehmet
Ağar'ı da devreye sokruğu öğre-
Ağar'd3t1 m e d e t Erbakan, Kürt kökenli rnilletvekillerini ikna için Devlet
Bakanı Fehim Adak'ı görevlendirdi ve DYP'li İçişleri Bakanı Mehmet Ağar'ı da
devreye soktu. RP'li bazı milletvekilleri ile görüşen Ağar'ın, "Başlatılan
operasyonlan yanm bırakamayız. OHAL'in uzaması şart" dediği bildirildi.
nildi. RP'li bazı milletvekilleri ile
görüşen Ağar'ın," Başlatılan ope-
rasyonlan yanm bırakamay ız. Bu
nedenle OHAL'in devammda ya-
rar vardır" dediği bildirildi.
MGK'nin. olağanüstü hal uy-
gulamasının 4 ay daha uzatılması
yönündeki tavsiye kararı RP'yi
kanştırdı. MGK toplantısı öncesi
Başbakan Erbakan'la görüşen RP'li
bazı milletvekillerinin kaygılannı
dile aetirmeleri üzerine. Erba-
kan'ın. OHAL'in 4-5 ille sınırlan-
dınlacağı sözünü verdiği bildiril-
di. Erbakan'ın isteği üzerine aynı
toplantıya katılan DYP'li İçişleri
Bakanı Ağar'ın ise OHAL'in de-
vamından yana tavır koyduğu ög-
renildi. Alınan bilgiye göre Ağar.
"Ağııstosayı operasyon a>idır.Ope-
rasyonlar başladı \e kesemeyiz. Hiç
olmazsa bu dönem operasyonla-
nn yürütülnıesi gerekir. OHAL'in
devamında şimdilik yarar \ ardır"
dedi. Erbakan'ın MGK'den sonra,
partisinin grup toplantısında ola-
ğanüstü hal uygulamasının süre-
ceğini açıklaması, Kürt kökenli
milletvekillerindeşaşkınhkyarat-
tı. Erbakan'ın. rahatsız olan mil-
letvekillerini ikna için Devlet Ba-
kanı ve Mardin Milletvekili Fe-
him Adak'ı devreye sokruğu bil-
dirildi. Adak'ın. milletvekillerini
tek tek arayarak sorun çıkarma-
malarını istedigi kulislerde dile
irak Bityükelçisi Tîkriti, Cekiç Güç'ü yorumladı
'Türk-Irak ilisküeri bozuhır'ANKARA (AA) - lrak'ın Anka-
ra Büyükelçısı Rafı Daham Mijvel
El-Tikriti, Çekiç Güç'ün görev sü-
resinin uzatılması halinde. son gün-
lerde olumlu seyir izieyen Türkiye-
Irak ilişkilerinin bundan etkilene-
bileceğini belirterek. "Amabunun
olmamasını diliyoruz" dedi.
Büyükelçi El-Tikntı. AA muha-
birinin sorulannı yanıtlarken. Çe-
kiç Güç'ün bölgedeki varlığının.
bölgenin güvenlik ve istikrarına
olumsuz etkide bulunduğunu kay-
dederek. güvenliğin olmamasının.
ilişkilerin seyrini etkileyebileceğj gö-
rüşünü savundu.
Yabancı güçlerin varlığının, Tür-
kıye ve Irak'ta bölücüleri güçlen-
dirdiğini anlatan El-Tikriti, şunla-
n söyledi: "Bugörüşlerimizduygu-
sal değil. objektiftir. Çekiç Güç'ün
bölgeye konuşlandığı sırada söyle-
dikkrimiz,zamanladoğruçtkü. Çe-
kiç Güç. kuzey Irak'ta Irak'ı böl-
mek isteyenlerie işbirliği içinde. Ku-
zey Irak'takibölücülerde,Türkiye'yi
bölmek isteyenleri destekliyor. Do-
layısıyla Çekiç Güç, bölücü PKK
için de bir destek oluşturuyor."
Halk ne kazandı?
Irak Büyiikelçısi, ABD'nin, Çe-
kiç Güç'ün Kuzey Irak'taki Kürt
halkını koruması için bölgeye gön-
derildiğini iddia ettiğini. ancak bu
iddianın yalan olduğunu söyleyerek.
"Onlar'bizim halkımız. Biz onlar-
la 1970'teûnzal^nan özerklikanlaş-
ması çerçevesinde ve lrak'ın ege-
menliği ile demokratik kurallar ışı-
ğında diyalog kurmak istiyoruz"
diye konuştu.
Çekiç Güç'ü "işgaici" olarak nı-
teleyen Büyükelçi El-Tikriti. bu gü-
cün 6 yıllık varlığının, bölgeye kar-
gaşa. otorite boşluğu. çatışmalar.
açlık ve yoksulluktan başka bır şey
lrak'ın Ankara Büyükelçisi El -Tikriti, DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit ile bir görüşme öncesinde.
getirmediğini ve bölgedeki bütün
kurumlan atıl bıraktığını ifade etti
ve "Bundan halk ne kazandı?*'di-
>e sordu.
El-Tikriti. Türkiye'deki siyasi
parti liderleriyle sürekli temas ha-
linde bulunduğunu belirterek. ken-
dilerine ülkesinin Çekiç Güç ko-
nusundaki görüşlerini anlattığını
söyledi. Çekiç Güç'ün. Türkiye'nin
önemli bir sorunu haline geldiğini
ve herkesın olası tehlıkelen sezdı-
ğini kaydeden büyükelçi. bütün par-
tılerin bu gücün görev süresinin so-
na erdirilmesi yönünde oy kullan-
masını dilediklerini bildirdi. Irak
büyükelçisi. "Ancak biz partiler-
den bizetaahhütte bulunmalannı is-
temedik, konuTürkiye'yi ilgilendi-
riyor.
Biz Türkiye'nin güvenliğini her-
kesten çok düşünüyoruz ve sadece
olası tehlikelere karşı Türkiye'deki
kardeşJerimin uyanyonız" diye ko-
nuştu.
'Gerçeği anlatmadılar'
Irak'ın Ankara Büyükelçisi El-
Tikriti. TBMM Dışişleri Komisyo-
nu'nun. ABD, Ingiltere ve Fransa bü-
yükelçilerini davet ederek. Çekiç
Güç konusunda görüşlerini dinledi-
ğını hatırlattı ve "Ben davet edilme-
dim. Bizi de ilgilendiren bu konuda-
ki görüşlerimizi anlatmak için, ben
de davet edilmek isterdim" dedi.
ABD. Ingiltere ve Fransa büyükel-
çilerinin gerçeği anlatmadıklannı
iddia eden El-Tikriti, "Onlar sade-
ce kendi ülkelerinin çıkarlannı gö-
zetiyorlar. Türkiye'nin çıkarlan on-
lan ilgilendirmiyor" diye konuştu.
Büyükelçi. lrak'ın. gıda karşılığı
petrol ihracıyla ilgili hazırlıklannın
son aşamaya geldiğini belirterek.
Kerkük-Yumurtalık petrol boru hat-
tından petrol pompalanmasına ya-
kında başlanacağını bildirdi.
getirildi. Erbakan'ın. Adak'ın ya-
nı sıra DYP'li İçişleri Bakanı Ağar'ı
da RP'li bazı milletvekillerini ik-
na etmesi için görevlendirdiği kay-
dedildi. RP'li Kürt kökenli millet-
vekillerinin, bugün Erbakan'la tek-
rar görüşme talebinde bulunacak-
ları belirtildi.
Olağanüstü hal uygulamasının
uzatılmasmı engellemek için ortak
hareket eden Kürt kökenli millet-
vekillerinin yann yapılacak grup
toplantısından sonra bir araya ge-
lerek kesin kararlannı belirleye-
cekleri bildirildi. OHAL'in tama-
men kaldınlmaması durumunda,
en az 4-5 ille sınırlandınlmasında
ısrarlı olduklannı belirten RP'li
bazı milletvekilleri, Cumhu-
riyet e şunlan söylediler:
"Sayin Erbakan.OHAL'in
4-5 ille sınırlandınlacağı izle-
nimi vermişti. Ancak MGK
toplantısından sonra bu ka-
rar değişti. OHAL'in aynen
kalması yönünde karar alın-
dı.OHALdevamettirilirsese-
çun bölgeleriınize gidemeyiz,
halkın yüzüne bakamayız.
Yıllardır.iktidarageldiğimiz
zaman OHAL'i kaldıracağı-
mızı söylüyorduk. Şimdi uza-
tılması için 'evet' oyu \erir-
sek bunu giiğüsleyemeyiz. Böt-
geyıllardırolağanüstü birre-
jimle yönetiliyor. Buna son
vermek gerekir.
OHAL'i uzatırsak, diğer
partilerden farkımız kahnaz.
Muhalefette ayn, iktidar da
ayn te/leri savunan insanlar
konumuna düşeriz. Sayın
Başbakan'ın bunlan dikka-
tealması gerekirdL Bötge mil-
letvekilleri olarak ortak ka-
rar alacağu."
OHAUe karşı olanlar
OH.AL'in uzatılmasına kar-
şı olduklannı her toplantıda
dile getiren büyük bölümü
Doğu \ e Güneydoğu köken-
li milletvekillerinin adları
şöyle.
Ahmet Çelik, Ahmet Do-
ğan, Mehmet Sıddık Altay,
Celal Esin, Alaattin Sever Ay-
dın. Musa Okçu, Kâzım Ata-
oğlu. Hüsamettin Korkutata,
Mahmut Sönmez. Z*ki Erge-
zen, Abdulhaluk Mutlu, Fe-
rit Bora. Seyit Haşim Haşimi.
Ömer Vehbi Hatipoğlu. \a-
kup Hatipoğlu. Abdulillah
Fırat, Mehmet Fuat Fırat,
Nurettin Aktaş, Bahri Zengin,
Hüseyin Yıldız. Nedim Ilçi,
Sabahattin Yıknz, AhmetNu-
rettin Avdın, Mehmet Emin
Aydın, İbrahim Halil Çelik,
Zülfikar İzol. .\hmet Kara-
>ar, Maliki Ejder Arvas, Fe-
tullah Erbaş.
IRMIKI AYDIN ENGİN e-mail: engin@planet.com.tr
Peki, rahat bir soluk alalım.
Ama rahatlığımız bir soluk bo-
yundan uızun sürmesin. İki ayı aş-
kın ölümcül bir gerginlik, son
haftasındabirtoplumsal deprem
boyutuna tırmandı ve bitti.
Sakın ola ki dilimiz sürçüp "iyi
bitti" demeyelim. On iki gence-
cik yurttaşımızı aramızdan çe-
kip götüren hiçbir şey "iyi bit-
miş" olamaz.
Bitti, doğru. Ama çok acı bit-
ti. Şimdi düşünme ve hesap-
laşma zamanı. Aydınlar kendi-
leriyle hesaplaşmak zorunda.
Siyasi partiler kendileriyle he-
saplaşmak zorunda. Biz, siya-
si partilerle acımasızca hesap-
laşmak zorundayız. Medyaken-
diyle hesaplaşmak zorunda. Ba-
rolar, yargıçlar, yargının etkili ve
yetkilileri, hukukfakülteleri ken-
dileriyle hesaplaşmak zorunda.
Bunu ertelemeden, toplumsal
duyarlık sönümlenmeden, anı-
lar (acılar anlayınız) diriliğini yi-
tirmeden yapmak gerek.
Sorularını herkes kendi üret-
Bitti, Ama Çok Acı
sin, herkes ürettiği sorusu ile
hesaplaşsın. Hemen şimdi. He-
men bugünden başlayarak.
Buyrun, size birkaç soru:
Şevket Kazan'ın. ölüm oruç-
ları tırmanmaya başladığında
ortayaattığı, "Hepsiyiyecekler,
şekertibesinlerstoklamışlar. Kim
kendini bile bile öldürür ki"ya-
lanını ortaya attığında. bu söz-
lerin gerçeği yansıtıp yansıtma-
dığını araştırdık mı yoksa içi-
mizde bir yerlerde bu yalanı gö-
nüllü olarak yutma eğilimleri az
da olsa kabarıverdi mi?
Kazan, yalanlarını sürdürüp
tutuklulann taleplerini akıldişı is-
teklere dönüştürüp TV kanalla-
rında tüm ülkeye yaydığında,
bunların yalan olabileceginden
ne kadar kuşkulandık? Yoksa
"Aaaaa, bu tutuklularda enda-
zeyi şaşırmış, ölçüyü kaçırmış.
iyi bari, bir de derhal serbestbı-
rakılmalarını isteselerdi" kolay-
cılığına kapılır gibi mi olduk?
Gerçeği yansıtmak ve halkın
haber alma özgürlüğünü sağla-
maklayükümlü kitte itetişim araç-
ları (medya), ölümler başlama-
dan konuyu gündeme taşıdı mı?
Tutuklulann gerçek taleplerini
yayımlayıp kamuoyunu doğru
bilgilendirme işlevini yerine ge-
tirdi mi?
Tutuklu aileleri için görüş gün-
lerinin işkence ile özdeşleştiği,
tutuklular için mahkemeye ge-
tirilip götürülmenin bedense!
tahribatlaranlamınageldiği, tu-
tukluları uzak cezaevlerine sü-
rerek kitap, kalem, kâğıt istek-
leri karşılanmayarak savunma
haklannın, kısıtlandığı, en azın-
dan konunun ve sorunun için-
de olan yargı organlarının üye-
leri, yargıçlar, savcılar, barolar, hu-
kuk fakülteleri için bilinmeyen bir
gerçek miydi? Tutuklunun suç-
landığı eylem ne olursa olsun
bir hukuk devletinde buna göz
yumulmaması için ille de 12 ki-
şinin ölmesi mi gerekiyordu?
Hukuk alanında mesleki etkin-
lik sürdürenler seslerini zamanın-
dayükseltselerdi, 12 yurttaşımız
kurtarılamaz mıydı?
Sosyal demokratlar toplum-
da niçin "yok" olduklannı artık
kavradılar mı? Haydi Bülent
Ecevit safını seçti. Peki ya De-
niz Baykal? Ölüm oruçlannın
bittiği gün "Kurultaydan bugü-
ne dek, bir tek hata yapmadım"
diye demeç verdi. Mümkün.
Yapman gerekeni yapmazsan
hata dayapmamış olursun. Ama
"Sosyal demokrasinin cenaze
namazına imamlık etmek suçu "
neolacak. "Keşkehatayapsay-
dınız'" deseler haksız mı ola-
caklar?
Bir yana uzun görüşmelerden
sonra Yaşar Kemaî ve arka-
daşlarının yorucu çabalarıyla
kabul edilen haklan koyun, öte
yana 12 gencecik insanı. Bir ül-
kede, ancak 12 can pahasına ka-
bul edilen hak\ar"Tutuklularyar-
gılandıkları kentin hapishane-
lerine konacak, sevk sırasında
dayak atılmayacak, tutuklu ya-
kınlanna işkence yapılmayacak,
tutuklulann savunma hakkı kısıt-
lanmayacak"Xau ibaretse, her-
kes takkesini önüne koyup dü-
şünmek zorunda değil mi?
Önümüze sürülen bakkalın
kasa fişi, meyhanenin hesap
pusulası, araba tamircisinin fa-
turası değil, 12 gencecik yurt-
taşımızın defin ruhsatnamesi.
Ödeyemeyiz.
Uğrunda ölümün bile göze
alınabileceği değerler olduğu
uzun, çok uzun süredir unutul-
duydu Türkiye'de.
Anımsanması için ille de on bir
delikanlı, bir genç kız canını mı
vermeliydi?
BİZ BİZE
ERDAL ATABEK
Rus Ruleti Oynar mısınız?..
Toplu tabancanın beş mermi yuvasından birine tek
mermi koyarak oynanan bir ölüm oyunudur Rus ru-
leti. Mermi topu hızla çevrilerek sonuç belirsizliğe bı-
rakılır. Namlu hizasına gelen mermi yuvasının boş
mu. dolu mu olduğu belli değildir. Parmağın tetikte
oynadığı an ölüm kalım anıdır. Çıt sesi hayat, güm se-
si ölüm demektir. Sonra tabancayı karşınızdaki a\\f.
O da mermi topunu hızla çevirerek şansını deneye-
cektir. Namluyu şakağına dayar ve tetiği çeker mi?
Yoksa yüzünü buruşturarak, "Bırakalım bu saçmalı-
ğı, biz ne yapıyoruz?" der mi? O zaman siz ne ya-
parsınız? Oyunu oynamış ve hayatta kalmış birinin
üstünlüğüyle, "Seni korkak seni, sızlanmayı bırak da
tetiği çek, cesaretini görelim" mi dersiniz? Yoksa, "Biz
bu saçmalığa nasıl geldik" mi dersiniz?
Tam da bunu düşünmek noktasındayız.
•
Rus ruletini bir oyun gibi de oynayabilirsiniz. Taban-
canın beş mermi yuvasından hiçbirine mermi koymaz-
sınız. İki kişi karşılıklı oturur, oyuna başlarsınız. Taban-
cayı şakağınıza dayadığınız zaman sadece "çıt" se^
sini duyacağınıza güvenebilirsiniz. Ama iş hiç de dü-
şündüğünüz gibi olmaz. Namluyu şakağınıza götü-
rürken içinize bir kuşku düşer. "Ya şeytan oraya bir
mermi koymuşsa?" Şimdi ne yaparsınız? "Vazgeçe-
lim bu işten, silahla oyun olmaz"rn\ dersiniz? Yoksa
silahı karşınızdakine verip, "Sen dene bakalım, na-
sılsa boş" mu dersiniz? Ya da silahın boş olduğunu
bilmenin güveniyle hızla şakağınıza dayayıp "ç/f" se-
sini duyup rahatlar mısınız?
Rus ruletini boş silahla oynamak bile geriye korku
bırakır.
Arkadan denemiş ve yenilmemiş olmanın sinsi ce-
sareti gelecektir. Ama bu cesaret sinsidir ve silahı eliy-
le itme cesaretinin yanmda yılışık bir korkuya bulaş-
mıştır.
Rus ruleti cesaretin değil, korkunun oyunudur.
•
Rus ruletini bir cinayet gibi de oynayabilirsiniz.
Beş mermi yuvasından beşine de mermi koyar ve
karşınızdakine verirsiniz. Karşınızda oturan hiç kur-
tuluş olmadığını bilmektedir. O anda yaşamakla öl-
mek arasında hiçbir fark kalmadığını düşünür. Artık
ortada oynanan bir oyun kalmamıştır. Eli silaha uzan-
dığı anda siz ne düşünürsünüz?
"Tetiği çeksin ve ölsün" mü dersiniz?
"Bu yapılır bır iş değil, yanlış oldu" mu dersiniz?
"Dur dur, bunu yapmanı istememlştim" mi dersi'
niz? !
Yoksa susup bekler misiniz? • -4
• <
Cezaevlerinde ölüm orucunda artık ölümler yaşa-
nıyor.
Onlann düşüncelerini paylaşmıyorsunuz. '•
Onlann eylemlerini onaylamıyorsunuz.
Ölüm orucu kararlannı da yanlış buluyorsunuz.
Ama buraya nasıl gelindiğini bilmek zorundasınız.
Buraya adım adım nasıl gelindi?
İnsanlar bu denli umutsuzluğa nasıl sürüklendi?
"Onlar istediler" diyemezsiniz.
"Bu kararı oniar verdi" diyemezsiniz.
"Onlara teslim olmayacağız" yanlışına düşemez-
sink.
Siz serinkanlı olmak zorundasınız.
Siz, "Görüşmek ödün vermektir" dememek zo-
rundasınız.
Isteklerdeki haklılık payını görmek, kabul etmek
zorundasınız.
Çünkü yetkili ve sorumlusunuz.
•
Eğer bir anne "çocuğum kayboldu" diyemiyorsa,
Dediği için gözaltına alınıyorsa,
İnsanlar ağızlarını açamıyorsa,
Korku her şeye egemen olmuşsa,
Yaşamakla ölmek arasında fark kalmamışsa,
Sizin çok, ama çok düşünmeniz gerekiyor.
Çünkü yetkili ve sorumlusunuz.
:
Zaluûlü Türk
sııbayı artürüacak
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- ABD'nin. Türki-
ye'nin Çekiç Güç'ün süre-
sinin 31 aralık gününe ka-
dar uzatılması yönünde ka-
rar alması durumunda. Za-
ho'da bulunan Çekiç
Güç'ün Askeri Koordinas-
yon Merkezi' ndeki (MÇÇ)
Türk subay sayısının 4'ten
12'ye çıkarılmasını kabul
edeceği kaydedildi. Ameri-
kan kaynakları. Çekiç
Güç'ün Türkiye'ye yılda
3.6 trilyon liralık gelir bırak-
tığını da bildirdiler.
Milli Güvenlik K.uru-
lu'nun (MGK) Çekiç
Güç'ün süresine ilişkin ola-
rak şimdiye değin hüküme-
te genelde "süre uzatılma-
suıı tavsiye" ettiği, ancak bu
kez "31 aralıka kadar" söz-
leri ile "belirli bir süre"
önerdiğine dikkat çekildi.
Ilgililer. Türkiye'nin bu ko-
nuda şu üç noktayı göze ala-
rak aralıkta yeni bir durum
değerlendirmesi yapacağı-
nı öne sürdüler:
- Eylül ayında başlayacak
Irak petrol boru hattından
petrol akışıile ilgili gelişme-
ler B\I karannda öngörü-
len üç ayük süreye göre de-
ğerlendirilecektir.
- Çekiç Güç'ün çalışma
vöntemleri ile ilgili olarak
alınacak ek önlemlerdeki
uygulamalar gözden geçi-
rilecektir.
-Türkiye ile ABD arasın-
da eylül ayında başlayacak
Savunma ve Ekonomik İş-
biriiği Anlaşması (SETA)
görüşmelerinde sağlanacak
getişmeier dikkate alınacak-
tır.
Zaho'da bulanan Çekiç
Güç'ün "AskeriKoordinas-
yon MerkezJ'nin (MCC)~
Türkiye'nin isteğine karşın
Silopi'ye çekilmeyeeeği.
buna karşılık. ek bir önlem
olarak. 4" ü Türk subayı ol-
mak üzere 21 Amerikan.
İngiliz ve Fransız subayın'
dan oluşan MCG'nin çalış-
malannı "içeriden denetle-
mek" amacıyla Türk subay
sayısının 12'ye kadar çıka-
nlacağı bildirildi.
Büyükelçi Grossman'ın.
ABD hükümetinin, sınırge-
çış güv enligini sağlamak ve
yönetmek için Türkiye'ye
çok kısa bir süre içinde
"elektronikgözetieme araç-
lannT vereceğini Türk Ge-
nel Kurmay'ına resmen bil-
dirdiği öğTenildi.
Diplomatın
değerlendirmesi
Görüşmelere katılan üç
ülkenin yüksek düzey dip-
lomatlanndan biri Zaho ve
Silopi arasındaki stratejik
önemi özel olarak şöyle de-
ğerlendirdi: '
"Bir kere. Zaho Kuzey
Irak'ta oiduğundan Türki-
ye'nin sınırian içindeki Si-
lopi'den daha etkin bir rol oy-
namaktadır. Kuzey Irak'ta-
ki insanlann Saddam rejinıi-
ne karşı (karada) güvendik-
lerien önemli B!\I asker gü-
cüdür. Kuzey Irak'taki in-
sanlann Silopi'ye ulaşma-
lan teknik olarak olanak-
sızdır. tkincisL MCC Silo-
pi'yetaşındığıtakdirde, Tür-
kiye belki önceleri birtakım
bürokratik nedenlerle sınt-
nn kapabotduğunu söyleye-
rek. Çekiç Güç yetküileri-
nin zaman zaman Kuzey
Irak'a geçmelerini önleye1
bilecektir. Çekiç Güç yeti*
lileri önceleri geçici, sonr*-
lan temelli bir engellemey-
le karşılaşabüecektir. Oysa',
elde edilmiş böyle bir ola-
nağui kay bı gözealınamaz."
Diplomat. Türkiye'nin
Kuzey Irak'ta bir bölük gü1
-
cündeki askeri varlığının,
üç bölüğe çıkarılması ile
MGC'nin Zaho'da kalma-
sına olanak sağlayabilecegi--
ni de sözlerine ekledi.