Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 MART 1996 CUMA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
ANAP-DYP koalisyon hükümeti, yüklü bir borç ödeme takvitniyle karşı karşıya...
Yeni hükümete 'borçhı9
ekonomi1993,1994 VE 1995 YILI TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ
Büyüme
Enftasyon
ToptanEşva
Tüketici Maltan
IcBorc
DışBorç
Uretim Arhsı
Yatınm Arüşj
Ihracat
Hhaiat
Dış Ticaret Açtğı
(Ocak-Kasım)
BütçeAçığı
1993 Yıh
yûzde7.6
-
yüzde 60.3
yüzde 71.3
356.5 trilyonTL
67.3 mityar dolar
yüzde 14,4
yüzde 4.9
15.3 milyar doiar
29.7 milyar doiar
-
133.8 trUyonTL
1994 Yfc
(-) yüzde 6.1
-
yüzde 149.6
yüzde 125.5
799trilyonTL
65.6 milyar doiar
(-) yüzde 11.5
(-) yüzde 38.8
18.1 milyar dolar
22.6 milyar dolar
4.7 milyar dolar
145.9 trilyonTL
1995 Yıh
yüzde7
-
yüzde 64.9
yüzde 78.9
1.5katr0yon
73 mityar dolar
yüzde 14.2
-
19.2 milyar dolar
31.3 milyar doiar
12 milyar dolar
316.4 trilyonTL
ANAP-DYP azınlık hükümeti, ilk 4 ayda
l katrilyon liraya ulaşan miktarda iç borç
ana para ve faiz ödemesi yapacak.
Yeni hükümet, aynca 1996 sonuna kadar
kamunun 4 milyar dolarlık dış borç ana para ve
faiz geri ödeme yükümlülüğünü karşılayacak.
ANKARA (Çumhuriyet
Bürosu)- ANAP-DYP
koalisyonu ile kurulan 53.
hükümeti, yüklü bir borç ödeme
takvimi bekliyor. Yeni hükümet,
yıllık yüzde 80 oranlanna
ulaşan enfîasyon, 1.5 katrilyon
liraya ulaşan iç. 73 milyar dolan
aşan dış borç stoku, 958 milyon
dolar açık veren can işlemler
dengesi, 12 milyar dolarlık dış
ticaret açığı ve önceki yıl yüzde
6.1 küçülmenin ardından geçen
yıl dalgalanarak yüzde 7
düzeyinde büyüyen zorlu bir
ekonomik tablo içinde görev
yapacak.
DYP-CHP hükümetmin 24
aralık seçimleri öncesinde kamu
kaynaklannı da seçım yatınmı
olarak dağıtması nedeniyle
özellikle ekim, kasım ve aralık
aylannda kısa vade ve yüksek
faizle yüklü miktarda iç
borçlanmaya giden Hazine'nin
ödeme takvimi yeni hükümete
kaldı. ANAP-DYP azınlık
hükümeti, ilk 4 aylık dönemde
1 katrilyon liraya ulaşan
miktarda iç borç ana para ve
faiz ödemesi yapacak.
Yeni hükümet aynca 1996
sonuna kadar kamunun 4 milyar
dolarlık dış borç ana para ve
faiz geri ödeme yükümlülüğünü
karşılayacak.
Hazine'nin mart. nısan. mayıs
ve haziran aylannda yapacağı ıç
borç ana para ve faiz ödemelen
şöyle:
Mart: 209 trilyon iç borç gen
ödemesi.
Nisan: 400 trilyon iç borç geri
ödemesi.
Mayıs: 256 trilyon lira.
Haziran: 210 tnhon lira.
Ekonomide zor tablo
Yeni hükümetin önündeki
ekonomik tablo. Devlet
Istatistik Enstitüsü, Hazine
Müsteşarlığı ve Devlet
Planlama Teşkilati verilerine
göre şöyle:
Enflasyon
Toptan eşya fiyatlannda 1994
yıh sonunda yüzde 149.6
oranında yaşanan artış. geçen
yıl sonu itibanyla yüzde 64.9
düzeyiyle yine yüksek
oranlarda gerçekleşti. Toptan
Yaman Törüner, Ayfer Yılmaz ve Ufiık Söylemez, artık bakan koltuğunda
'Ekonomi bozgunu'niın
bürokradarı kabinede
Ufiık Sövlemez.
Ayfer Yılmaz.
Yaman Törüner
ANKARA (Çumhuriyet
Bürosu) - Çumhuriyet tarihinde
yüzde 149.6 oranında
enflasyon. yüzde 6.1 düzeyinde
küçülme ve 1.5 katrilyon liraya
ulaşan iç borç stokuyla rekor
"bozgun" rakamlannın
yaşandığı dönemde Hazine
Müsteşarlığı, Merkez Bankası
Başkanlığı, Özelleştirme
Idaresi Başkanlığı görevlerini
yürüten bürokratlar, ANAP-
DYP koalisyonuyla kurulan 53.
hükümette ekonomiden
sorumlu bakanlar olarak görev
aldılar.
Eski Özelleştirme Idaresi
Başkanı DYP Izmir Milletvekili
llfuk Söylemez, Devlet
Bakanlığı görevini DYP Isparta
Milletvekili Aykon Doğan'dan
dcvralırken, özelleştirmenin
hızlandınlacağını söyledi.
Özelleştirme için 2000 yılına
kadar reform dönemi
yaşanacağını söyleyen
Söylemez, "Özelleştirme için
sûre kısıtiaması urilemez.
Ancak. bir hedef prognım ve
süre de bclirlcnnıeli" dedi.
Söylemez, Anayasa
Mahkemesi'nin PTT'nin
T'sinin özelleştirilmesine
ilişkın yasanın Özelleştirme
Yüksek Kurulu ve Özelleştirme
Idaresi Başkanlığı'na yetki
devTeden hükümlerini iptal
ettiğınin anımsatılması üzerine
de, "Anayasa Mahkemesi'nin
gerekçcli karan yayunlamr
yay unlanmaz T'nin
Ö7elleştirilmesi için yasayı
çıkaracağız. Mahkemenin yetki
de\rine ilişkin hükümlerine
göre bir yasa çıkaracağız" dedi.
Söylemez, geçen yıl nisan
ayından, 24 aralık seçimlerinde
aday olmak üzere istifa ettiği
kasım ayı sonuna kadar geçen 8
aylık dönemde Özelleştirme
Idaresi Başkanı oldu.
Söylemez'in görev yaptığı
dönemde, daha çok küçük ve
Çumhuriyet
tarihinin en
yüksek
enflasyon, iç borç ve
küçülme rakamlannın
yaşandığı dönemde
ekonomi yönetimini
üstlenen bürokratlar.
53. hükümette
ekonomiden sorumlu
bakan kimliğine
kavuştular.
orta boy kamu ışletmelen salışa
çıkanldı. Söylemez, PTT'nin
T'sinin satılması çalışmalanna
ağırlık venrken. Türk
Telecom'un satışında
danışmanlık yapacak firmanın
seçimi için açılan ihale bile bu
8 aylık dönemde
tamamlanamadı.
Söylemez'in döneminde,
kasımda Pendik, Alaybey,
Camialtı ve Haliç tersanelerinin
kurumda çalışan işçilerin
örgütlü olduğu Dok Gemi-lş
Sendikası'nın kurduğu
GESTAŞ şirketine satılması
karan alındı. Sendikalı işçileri
ayağa kaldıran karar 1 ay sonra
şirketin yükümlülükleri yerine
getirememesi nedeniyle iptal
edildi.
Gümrük Müsteşarlığı,
Eximbank ve Dış Ticaret
Müsteşarlığı'ndan sorumlu
olacak olan DYP Afyon
Milletvekili, Devlet Bakanı
Yaman Törüner, yüzde 140
oranında devalüasyon ve yüzde
toptan eşyada 149.6 oranında
enflasyonla kapanan 1994
yılının şubatından kasım
1995'e kadar Merkez Bankası
Başkanlığı görevini yürüttü.
Para piyasalannda büyük
bunalım yaşanan dönemde
görev yapan, 5 Nisan
Kararlan'nın mimarlanndan da
biri olan Törüner İMKB
Başkanlığı yaptığı dönemde.
kurumun paralarını piyasaya
göre düşük faizle yatırarak,
bazı bankalara haksız kazanç
sağladığı yönünde iddalara
hedef oldu. SPK'ce doğrulanan
iddialar hakkında bir inceleme
yapılmadı. Törüner son olarak
da temmuzda kurulan ve altın
ithal etme yetkisini üzerinde
toplayan Altın Borsası'na haber
vermeden, altın ithal ederek
piyasaya sürdüğü yönünde
suçlamalara hedef oldu.
Devlet Bakanlığı görevini CHP
Ankara Milletvekili Ali
Dinçer'den devralan DYP Içel
Milletvekili Ayfer Yılmaz da iç
borç stokunun 800 trilyon
liradan 1.5 katrilyon liraya
yükseldiği 1995 yılında Hazine
Müsteşarlığı görevini yürüttü.
Yılmaz'ın görev yaptığı
dönemde, iç borçlanmada vade
50 güne kadar düşerken faiz
oranlan ortalama yüzde 120
oranlanna kadar yükseldi.
ANAP'ın iktidarda olduğu 1989
yılından. Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel'in başbakan
olarak görev yaptığı 49.
hükümet döneminin sonuna
kadar Merkez Bankası
Başkanlığı görevini yapan ve
DYP Genel Başkanı Tansu
Çiller'le ters düştüğü için 50.
hükümetin kurulmasının
ardından Ekim 1993'te istifa
eden ANAP İzmır Milletvekili
Rüşdü Saracoglu, dün Devlet
Bakanlığı görevini devraldı.
Saracoğlu, DYP-ANAP
koalisyonunda 1997 yılında
başbakan olarak görev yapacak
olan Çiller'in yanı sıra geçen yıl
Merkez Bankası Başkanlığı
yaptığı dönemde hakkında
alınan ibra kararlannı da
kaldırtarak kendisi hakkında
dava açan Törüner'le de aynı
kabinede çalışacak.
BAŞBAKAN MESUT YILMATIN EKONOMtYE BAKIŞI
'Devlet küçülmezse
ayakta kalamaz'ANKARA (Çumhuriyet Bürosu) - Başbakan
Mesut Yılmaz. dev letin "küçük yerel yönetimle-
re bölünerek*' yenıden oluşturulacak bir yapıyla
yönetılmesı gerektiğini belirtti. Yılmaz, "Devlet,
küçük yerel yönetimler biçiminde yeniden oluş-
turulan yeni biryaptlanmay a gitmezse ayakta ka-
lamaz" dedi.
Yılmaz. Maliye Bakanlıgı'ncayayımlanan Yak-
laşım Dergisı'njn şubat ayı sayısındayayımianan
Maliye Bakanlığı'nın dergjsine konuşan Başbakan Mesut Yılmaz,
küçük devlet yapısının gerekliliğinin altını çizdi.
"Devletin ekonomi anlayışı nasıl olmalı?" başlık-
lı yazısmda, devletin piyasa ekonomisi düzenı ıçin-
de yapısal değişikliklere müdahale etmemesı ge-
rektiğını belirtti.
Yılmaz, devletin küçük yerel yönetimler biçi-
minde yeniden oluşturulan bir yapıya gitmeme-
si durumunda ayakta kalamayacagınt da sa\ una-
rak, "Devletin içinde bulunduğu hantal yapısının
parçalanmasL,gücünü ve karar alma yetkisini ye-
rel yönetimlere kısmen
devrederek gerçekleştire-
cektir"dedi.
Dev lette "kuramsal
serbestJeşme" \e "yöne-
timdeserbestieşme^ye gı-
dılmesi gerektiğini belir-
ten Yılmaz, yazısmda
özetle şu görüşlen dile
getırdı:
"Kurumsal serbestleş-
tirnıe, özelleştinne poJiti-
kalannın can damannı
oluşturmaktadır. KİTIe-
rin mülkiyeti elde tutula-
rak, yönetimin özel sek-
töre de\redilmesi,KİTIe-
rin kiralanmasL, özel sek-
töredevredilmesi, bazı mal
ve hizmetlerin ihale yo-
lu> ta özel sektöre yaptıni-
nıası gibi öıelieştirme an-
layışryla devlet küçültüle-
mez. Ancak özeüeştirme-
yi geciktinen unsurtarola-
rak kahrlar." Yönetımde
serbestleşmenin de mer-
kezin görev ve yetkılen-
nin sınırlandıniması, ye-
rel yönetimlerin güçlen-
dırilmesi olduğunu belir-
ten Yılmaz, "Çoğulcaka-
blımcı demokrasinin en
iyi biçimde işleriik kazan-
dığı üniteler yerel yöne-
timlerdir. Halkın iradesi-
nin en iyi biçimde değer-
lendirilmcsi yerel yöne-
timlerle mümkün obnak-
tadır" dedi.
Yılmaz, yazısının so-
nuç bölümünde "Devlet
yapönmcı değfl,>önlendi-
rid özeflik alacak ve bir bö-
gi gücü olarak ortaya
çıkacaktır" dedi.
eşya Fıyatlan şubat sonu
itibanyla bir önceki aya göre
yüzde 5.4 düzeyinde arttı.
1994 yıl sonunda yüzde 125.5
oranında yükselen tüketici
fiyatlan, geçen yılsonu
itibanyla yüzde 78.9 düzeyinde
drttı. Tüketici fiyatlannda şubat
ayında, 1 önceki aya göre
gerçekleşen artış yüzde 4.5
düzeyine ulaştı.
Büyüme:
1994 yılında yüzde 6.1 ile son
50 yılın en yüksek oranlı
küçülmesini yaşayan ekonomi,
geçen yılın ilk 6 aylık
döneminde tehlıkeiı oranda
sıçrayarak yüzde 12.4
düzeyinde büyüdü. Büyüme
1995 sonu itibanyla yine
yüksek bir oranda yüzde
7.1 düzeyinde tutulabildi.
İç borç:
1994 sonunda 799 tnlyon
lira olan ıç borç stoku,
geçen yıl boyunca
sürdüriilen yüksek faizli-
kısa vadeli borçlanma
politikası sonucunda 1995
sonunda 1 katnlyon 445
trilyon liraya yükseldi.
Dış borç stoku:
DYP-CHP hükümetinin
geçen yıl döviz
kurlanndakı artışı baskı
altına alması, buna
karşılık Türk Lirası'na
verilen faiz öranlannın iç
borçlanma doğrultusunda
yüksek düzeyde
gerçekleşmesı kısa vadeli
dış borçlanmayı arttırdı.
1994 sonunda 67 milyar
dolar olan dış borç stoku,
I995'ıni!k6aylık
döneminde 73 milyar
dolara çıktı.
Bütçe:
1994 yılında 145 trilyon
lira olarak gerçekleşen
bütçe açığı, hükümetin
özellikle 24 aralık
seçımlen öncesinde tüm
harcamalan açmasıyla
1995 sonu itibanyla 316
tnlyon liraya yükseldi.
1994 yılında 899 trilyon
lira olan bütçe
harcamalan. 1995 yılında
1 katrilyon 720 milyar
liraya ulaşırken, bu yıl için
2 katrilyon 780 trilyon
liralık harcama hedefi
öngörüldü.
Dış ticaret:
1994 yılı ocak-kasım
dönemi sonunda 18.1
milyar dolar olan ıhracat
miktan, geçen yıl aynı
dönemde 19.2 milyar
dolar düzeyinde
gerçekJeşti. 1994'ün aynı
dönemlerinde 22.6 milyar
dolar ithalat miktan da
geçen yıl aynı dönemler
itibanyla 31.3 milyar
dolara ulaştı. I994'te4.2
milyar dolar düzeyinde
gerçekleşen dış ticaret
açığı geçen yıl 12.3 milyar
dolara ulaştı. 1994 yılında
2 milyar dolar fazla veren
can işlemler dengesi,
geçen yılın iîk 11 aylık
döneminde 958 milyar
dolar açık verdi.
Sanayiciler, ANAYOL'a tedbirle ve umutla yaklaşıyorlar
dünyası icraat bekliyor
Çll
l
'I'Çl D O S T U / SADULLAH USUMİ
Hükümetten 'umutsuz' beklentiler
Ekonomi Servisi - tş dünyası,
salı günü güven oylaması
yapılacak olan ANAYOL
hükümetinden hızlı icraat
istiyor. Felsefeleri aynı iki sağ
partinin bir araya gelmesinı
sevindırici bir gelişme olarak
değerlendıren Sabancı Holding
Yönetım Kurulu Başkanı
Sakıp Sabancı, hükümetin
kurulabılmesi için liderler ve
parti mensuplannın özveri
göstermesini ıse memnuniyetle
karşıladığını ifade etti. "Ancak
sırf boşluk doldunnak için
hükümet kurulmaz" diyen
Sabancı, koalısyonun icraat
hükümeti olmasınm önemine
dikkat çekti. Hükümetlerin
uzun süreli ve verimli çalışmak
için kurulması gerektiğini
kaydeden Sabancı,
açıklamasında şunlan ifade
etti. "tcraatm esas sorumlusu
en başta yer alan Başbakan'dır.
Parti başkanlan da büiikte
çahşacaklan insanlan kendileri
seçme hakkına sahiptirier. Yeni
kurulan hükümette çok değerli
politikacılann olduğunu
görüyoruz. ANAYOL
hükümetinin ve kişilerin
basanlannı icraatlan
gösterecektir. l'nutmayahm ki
iş yapamayacak hükümet
zaman \e kaynak kaybınayol
»çar, meseleleri de büyüterek
ertelemeye sebebiyet verir.
Kabine üyelerini kutiuyor
ölkemize hayıriı olmasını
diliyorum."
Eczacıbaşı Holding Yönetim
iCurulu Başkanı Bülent
Eczacıbaşı da hızlı ıcraatın
'S
Sabana: Sorumlu başbakandır.
önemli olduğunu belirterek,
"Yeni hükümetimizin tüm
sorunlann altında yatan siyasi
istikrarsLzJık sorununa kahcı
bir çözümün ilk adımı olmasını
diliyoruz. Siyasi istikrar temeli
üzerinde ekonomik istikrar
ortanıının oluşturulması için
önlemlerin öncelikle ahnacağuu
umuyoruz'' diye konuştu.
Yabancı sermaye girişinin
ancak yeni hükümetin orta
vadede istikran sağlayabileceği
yolunda güven vermesi halinde
hızlanabileceğini vurgulayan
Yabancı Sermaye Derneği
Başkanı Yavuz Canevi ise
koalısyonun 1999'adönük
kamunun küçültülmesi,
özelleştirmede mesafe ahnması
ve enflasyonun aşağı çekilmesi
gibi hedefleri tespit etmesi
gerektiğini kaydetti. Canevi,
TOBB'un aylık yayın
organında yer alan söyleşisinde
ırf boşluk
doldurmak için
1
hükümet
kurulmaz" diyen Sakıp
Sabancı, koalısyonun
icraat hükümeti
olmasınm önemine
dikkat çekerken Bülent
Eczacıbaşı da "Siyasi
istikrar temeli üzerinde
ekonomik istikrar
ortamınm oluşturulması
için önlemlerin öncelikle
alınacağını umuyoruz"
diye konuştu.
yabancı sermaye girişinin
bundan sonra da olacağını.
ancak bunun için orta vadeli
bir istikrar programının
yaşama geçirilmesi gerektiğini
söyledi. Gümrük birliğinin ise
yabancı sermayenin ilgi
göstermesi için tek başına
yeterli olmayacağını da iddia
eden Canevi, şunlan söyledi:
"Sadece gümrükleri srfira
indirip yine eski tas eski
hamam devam edecekse,
örneğin merkez bankası para
basmaya devam edecekse,
enflasyon yine yüzde 80'lere
doğru gidecekse yabancı
sermayenin yaklaşımı farklı
obnayacaktır. Gümrük biriiği
bizim için de yabancılar içinde
bir ticaret anlaşmasının
ötesinde anlam ifade ediyor.
Yabancılar bundan emin olmak
istiyor. Test edecekier. Emin
olduklannda 'Tamam burası
Eczacıbaşı: Hızlı icraat gerekli.
bizim aradığımız atlama
noktası' diyecekler."
Ankara Ticaret Odası'ndan
(ATO) ise yeni hükümete uyan
geldi. ATO BaşkanıAhmet
Çavuşoğlu. ANAYOL
hükümetinin geçmiş
dönemdeki hatalan
tekrarlamamasını isteyerek,
"Yembir5Nisan'ı
kakhramayız'' uyansında
bulundu.
Çavuşoğlu, yeni hükümetin
kamu açıklannı geçici ve suni
tedbirlerle değil, kamu
harcamalan ve gelirleriyle
ilgili yapısal önlemlerle
kapatması gerektiğini belirtti.
Türkiye Orta Anadolu
Ihracatçı Birliklen Başkanı
Emir Adıgüzel ıse 53.
hükümetin protokolünde Dış
Ticaret Bakanlığı'na yer
verilmemesini eleştirdı
H
ükümet ışi artık tamam. Mu-
cize sayılacak bir aksilik ol-
mazsa güvenoyu da garanti-
de. Hükümetsız kalmaktan ve-
ya Refah iktidanndan korkanlar sakınleş-
ti... Hele Tansu Çiller sevinçten dört kö-
şe... Neredeyse zıl takıp gobek atacak...
Doğrusu, Mesut Yılmaz da Çiller i dize
getırmenin kıvancını yaşıyor!..
Ankara'da tam bir balayı havası var. An-
cak, halkjmızın büyük birçogunluğu ses-
siz... Sonuçta bir hükümete kavuştuğu-
muz için memnun olanlar bile gelecek k o
nusunda kuşkulu... Önceki akşam bırte-
levızyon programında yapılan ankete ka-
tılanlann yuzde sekseninden fazlası olum-
suz yanıt verdi... Seçımlerden yeni çıktı-
ğımız halde, halkımız neden bu kadar is-
teksız, neden daha yeni seçtiği siyasal
kadrolardan bu kadar çabuk soğudu?
Türk halkının demokrasiyı ve çok par-
tili sistemi istemediğini söyleyemeyiz. Zi-
ra, hepımiz çok iyi bıliyoruz kı, halkımız
demokrasiye yürekten bağlıdır. Birkaç
çıkaranın dışında 60 milyon insanımız,
köylüsu ve kentlısiyle başka bir rejime as-
la razı olmaz... Hele, 1980 yılından son-
ra askeri yönetimlerin Türkiye'yi sürük-
ledikleri ekonomik ve siyasal bunalımla-
n yaşayanlar, demokrasiye daha da sıkı
sıkıya bağlanmışlardır.
Halkımız bedel ödememeli
Ama, halkımız, demokrasiye olan bağ-
lılığı için bir bedel ödememelidir. 60 mil-
yon insanımızın bektentisi, Bab modeli kat-
kısız bir demokrasidir. Hukuk devletinin
kanatlan altında kjmseye kul-köle olma-
dan yaşamaktır. Ülkenin nimetlerini hol-
dingleretaşıyan, geniş halk kitlelerini na-
sihatla ıdare etmeye kalkan hükümetler-
den usanmıştır. Yaptıklan servete baka-
rak, kendilenni ülkenin en bilgiç insanı gi-
bi gören holding patronlarından da bık-
mıştır... Türk halkı, gerek askeri yöne-
timler sırasında, gerekse ANAP ve DYP
dönemlerinde ıstemediği birçok olayı ya-
şamı§tır. Açlık, 1980 yılından sonra Tur-
gut Ozal ve Tansu Çiller dönemlerinde
gündeme gelmiştir. Şu sıralarda memur,
işçı, emekli, küçük esnaf, çiftçilerimiz pe-
rîşan haldedir. Buna karşılık, bir de 10 se-
neden beri holdinglerin, bankalann ilan
ettikleri "kâr"\ara bakınız.. Trilyonlar, tril-
yonlar, trilyonlar!..
Tanm kesıminde çalışan 30 milyona
yakın insanımız borç-harç içinde kıvra-
nırken, yüz binlerce, mılyonlarca dar ge-
lirli bın lira fark vermemek için gün boyu
ucuz ekmek kuyruklarında beklerken,
gene yüz binlerce küçük ve orta boy iş-
letmeler kepenklerıni indirirken...
Türkiye, ekonomik sıkıntlar içinde inim
inim inlerken "Aman öaf/yoruz*diye dev-
let kapılarını aşındıran holding veya bü-
yük şirketler bu trilyonlan nasıl ve nere-
de kazanıyor? işte... 1980 ihtilali, ardın-
dan gelen Özal'lar, Yılmaz'lar, Çiller'ler,
bu çarpık gelir dengesinın baş sorumlu-
landır. Çiller ve Yılmaz, ayn parti iktidar-
larında bu tabloyu yaratabilmişlerdir. Iki-
si bir araya gelince ne değişecektir? Bir-
leşme veya yakınlaşma olsa olsa daha
güçlü bir iktidar oluşturacak ve gelir den-
gesinin daha da bozulmasını kolaylaştı-
racaktır.
Halkımız biraz daha fakirleşecektir...
Ekmeği ekmeğe katk yapan insanlanmız,
belki de ekmeği, ekmeksiz yemek zorun-
da kalacaklardır...
Bu hükümet belki yol yapar, su getirir,
havaalanlan açar, gemi seferierini arttı-
nr... Buna benzer çok şeyler de yapabi-
lir... Ama,kestnlikleyapamayacağıbirşey
vardır... Çiftçinın, memunjn, işçinin, emek-
linin, dar gelirlinin, küçük esnafın sömü-
rülmesıne asla engel olamaz...
Atalanmız "Umut fakirin ekmeği" de-
mişler... Bu atasözüne uygun olarak ta-
nm kesiminin de bu hükümetten her şe-
ye rağmen bazı beklentileri var...
Bu konuda ziraat odası başkanlannın
görüşlerini şöyle özetleyebılirız:
Süleyman Girmen (Adana): Çıftçıas-
lında Çiller'siz bir hükümet istiyordu.
Çünkû onun zamanında en kötü günle-
rini yaşadı. Gerçi yeni hükümette Çil-
ler'in cismı yok ama, fikııieri temsil edi-
liyor. Bu bakımdan hükümetin çiftçinın
beklentilerineyanıt vermesi mümkün de-
ğildir. Bu konuda çok umutsuzum. ..An-
cak, buna rağmen çiftçinin yaranna ola-
cak hizmetleri istemekte ısrarla devam
edeceğiz. Örneğin, ziraat odaları yasa-
sı bir an önce çıkanlmalı ve çiftçinin ör-
gütlenmesi sağlanmalıdır. Tanm kesimi
ile ilgili karariar, çiftçi kuruluşlanna danı-
şılarak alınmalıdır..."
Hikmet Karabayır (Adapazan): "Çift-
çi ciddi bir örgüte kavuşturulmalı ve da-
ğınıklıktan kurtarılmalıdır. Tanm şûrası
acilen toplanmalı ve sonınlar tespit edil-
melidir. Aynca, tanrn konusunda tekba-
kanlık yetkili olmalıdır. Çiftçi tanımlan-
malı ve "sus payı gibi taban ve tayan fi-
yat vermekten vazgeçilmelidir. Hükümet
ilk iş olarak 3 aydan beh biriken süt des-
tekleme bedellerini acilen ödemelidir..."
Nuri Sorman (Manisa): "Tanm satış
kooperatifleri birlikleri devletin güdü-
münden çıkanlmalı. Borçlanndan da kur-
tanlmalıdır. Aynca, kooperatıfçilik yay-
gınlaştınlmalı ve desteklenmelidir. Zira-
at Odalan Birliği'nin yasası Meclis'ten
biran öncegeçirilmelidir. Hükümetter, çift-
çiyipeşkeş çekmekten vazgeçmelidir..."
Rıza Şen (Denizli): "Çiftçiyıllardan be-
riüvey evlat muamelesi görüyor. Ürün fi-
yatlannda denge kurulamıyor. Açıklama-
larda çiftçiye yönelik hiçbirşeyyok.. Sa-
nayi Bakanlığı ile Tanm Bakanlığı ayn tel-
lerden çalıyorlar... Ikisi arasındaki farklı
görüşler, çiftçiyi etkiliyor... Tanm satış
kooperatifleri birlikleri borçsuz olarak
çiftçinin yönetimine devredilmelidir..."
Kemal Çetin (Aydın): "Bizdeki koope-
ratiflerin adı var. Avrupa'daki koopera-
tifler gibi ışlevlerini tam olarak yapamı-
yor. Bundan da çiftçi büyük zarar görü-
yor. Birlikler güçlendirilmeli ve yönetim-
leri çiftçiye verilmelidir." •