Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22MART1996CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Prof. Dr. Kutsal Tülbentçi, Türkiye'nin hava kirliliğine karşı çözüm aramakta geç kaldığını söyledi
'Enerji tüketoni İJİliııçli yapılmah'Istanbul Haber Servisi - Gelişmiş toplumlann
uygulamaya koyduklan etkin önlemler ile hava
kirlıliği sorununu çözmüş olmalanna karşın,
Türkiye'de bu konuda çözüm aranmakta geç
kalındığıı bildirildi.
Istanbul Teknik Üniversitesi Kimya-Metalurji
Fakültesi öğretım üyelerinden Prof. Dr. Kutsal
Tülbentçi, ülkemizde kentsel anlamda hava
kirliliğine neden olan en şiddetli etkenin "ısınma
için bilinçsiz bir şekilde rükerilen enerji"
olduğunu belirttı. Prof. Dr. Kutsal Tülbentçi,
"hava kirliliginin azaltılmasında ısı yautunının
önemi" konusunda yaptığı araştırmasında, her
geçen yıl dünya atmosferindeki karbondioksit
miktannın 19 milyon ton arttığını bildirdi.
Tülbentçi, "Son yıilarda dünyanın çeşitli
yörelerinde görüien iklim düzensidikleri, seller,
firtınaJar, tayfunlann esas nedeni, armosferde
• Istanbul Teknik Üniversitesi Kimya-Metalurji Fakültesi öğretim üyelerinden
Prof. Dr. Kutsal Tülbentçi, "Son yıllarda dünyanm çeşitli yörelerinde görülen
iklim düzensizlikleri, seller, fırtınalar ve tayfunlann esas nedeni atmosferde
oluşan kirlilik ve atmosfere sahnan muazzam enerjidir" dedi.
oluşan bu kirlilik ve atmosfere salınan muazzam
enerjidir'' dedi. Türkiye'deki kentsel hava
kirliliğinin en büyük nedeni olan enerji ^
tüketiminin, Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanlıği'nın 1994 verilerine göre dağılımı ise
şöyle:
"Konutlar yüzde 37, endüsfri yüzde 33, ulaştu*ma
22, tarım yüzde 5 ve diğerleri yüzde 3."
Prof. Tülbentçi, Türkiye'de hava kirlilıği için
kalıcı bir çözüm olan vapılara ısı yalıtımı
uygulaması yerine daha pahalı ve süreklilıği
belirsiz olan yakıt kalitesini yükseltmenin tercih
edildiğini belirtti. Bu konuda yapılması gereken
en etkin yöntemın ısı yalıtımına gereken önemi
vermek olduğunu kaydeden Tülbentçi, şu
görüşlere yer verdi:
"Avrupa Topiuluğu'na kabul edilebilmek için pek
çok konuda büyük fedakâriıklar gösteren
yöneticilerimiz nedense yalıtun ve enerji
ekonomisi konusunda AT ülkelerinin duyarükğuıı
göstermemektedirler."
Tülbentçi'nin, gereksiz ve aşın yakıt tüketimini
kısarak kentsel hava kirliliğinı azaltmak için
yaptıgı öneriler ı>>e şöyle:
"- Kaçak yapılaşma hı/la durdurulmalı, özellikle
kamu ara/isi ü/erinde yapılanlar için af
kanunlan çıkanlmamalıdır.
- L'ygulanması mecburi olan ısı yalıtımı
uygulamaları sıkı bir biçimde takip edilmeli.
- Isı yalıtımı özelliğine sahip olan yapı
malzemelerinden alınan KDV'yi ve diğer
vergileri asgari hadde indirecek yasal
düzenlemeler yapılmalıdır.
- Binasına ısı yalıtımı yaptırmak, penceresini
çift cam veya ısı cama dönüştürmek
isteyenlere düşük faizli orta vadeli krediler
hazırlanmalıdır.
- Medyada, özeilikle devlet televizyon ve
radyolarında ısı yalıtımı ve kentsel hava
kirlıliği ilişkisini vurgulayan, bu konudaki
önlem ve önerileri içeren programlar ile
kamuoyu bilinçlendirilmeli."
Türk-İs
'Sosyal hukuk
devletini
savunacağız'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Türk-lş,
yenı hükümetın kurulmasının ardından yapı-
lan zamlann, çahşanlann yükünü daha da art-
tırdığını belirterek ekonomik bunalımın yü-
künü çalışanlann sırtına yıkmayı hedefleyen
yeni istikrar programlannın gündemde oldu-
ğunu ve sosyal devleti yok etmek isteyenle-
rin, başansızlıklann'n sorumluluğunu taşı-
dıklan SSK'yi tasfiye etme çabası içinde ol-
duklannı bildirdi. Türk-Iş. "demokratikleşme
sürecinin hıziandınlınası, devleti küçuifmeça-
balanna karşı çıkılarak. anayasada öngörü-
len demokratik ve laik sosyal hukuk devleti an-
bytpnın yaşama geçirümesinin" önceiıkli is-
temlen arasında yer aldığını açıkladı.
Türk-lş'e üye sendıkalann eğitim ve teşki-
latlandırma sekreterlerinin katılımıyla yapı-
lan toplantıda alınan kararlar bir bildirgeyle
açıklandı. Türk-lş'in. başta sosyai güvenlik
olmak üzere, tüm alaniarda kazanılmış hak-
lan koruyacağı kaydedilen bildirgede, toplu-
sözleşmeyle sınırlı sendıkacılık anlayışının
aşıiması ve çözümü siyasi alana kaymış temel
sorunlar için etkili biçimde mücadele edil-
mesi gerektiği belirtildi. Bildirgede, sendi-
kalann televizyon ve radyo kurmasının önün-
deki engellerin kaldınlması istendi. 1996 yı-
lının sorunlarla başladığı belirtilen bildirge-
de, hükümetin kurulmasının ardından "sağ-
nak gibi yağan zamlann ve artan issiztiğuT.
tüm çalışanlann, emeklilerin ve işsizlerin
omuzlarındaki yükü daha da tas,ınmaz hale
getirdiği savunularak şöyle denildi: "Tam
üyeük güv encesi alınmadan Avrupa Biriigi ile
girilen gümrük birligl bu sorunlanmizı daha
da artüracaktır. Bunalımın yükünü çaiışanla-
nn sırtına yıkmayı hedefleyen yeni istikrar
programlan gündemdedir. Sosyal devleti yok
etmek isteyenler, SSK'y i tasfiye etme niyet ve
çabası içindedir. Başta işçi suııfi olmak üzere
tüm çahşanlann, işsizlerin ve emeklilerin acil
çözüm bekleyen sorunlan hükümet progra-
mında yer büe almamısür."
İHD'de basın açıklaması yapan kavıp aileJeri, bu tür olaylann takipcisi olacaklannı sövlediler. (UĞUR GÜN YÜZ)
Ocak'ın kaybımn birindyıhİstanbul Haber Servisi - Kayıp
yakınlan, cesedi kimsesizler
mezarlığında bulunan Hasan
Ocak'ın kayboluşunun birinci
yıldönümünde, tnsan Haklan
Derneği'nde basın açıklaması yaptı.
Kenan Bilgin. Hüseyin MorsümbüL
İsmail Şahin, Hasan Ocak, Rıdvan '
Karakoçun aileleri ı\i HakkârTde '
kaybolan köylülerin yakınlannın
katıldığı toplantıda bu tür kayıp
olaylannın Türkiye'de 'olağan' hale
gelmesinden yakınıldı. Muhalif
insanlann gözaltma almdığını ve
kaybedildiğini belirten kayıp
yakınlan, "Bu acı son bulsun. Artık
başka anne babalar çocukian için
ağlamasın" dediler.
Sırasıyla söz alarak yakınlannın
nasıl kaybolduğunu anlatan aileler.
'nıuhalir kimliğe sahip insanlann bu
türuygulamalarlafcafs.ıla$tığını *
belirttiler.
Bu 'kirli listenin' uzamamasını
isteyen aileler, "Başka anne-
babalann yüreği yanmasın.
Susmayalım ve bu olaylaruı takipçisi
olahm" diye konuştular. lnsan
Haklan Derneği Kayıplara Karşı
Komisyon üyeleri ise Hasan
Ocak'ın, kayıplann ilki olmadığına
dikkat çektiler. Hasan Ocak
-ölaymdan sonra da Batman, Silvan,
"İstanbul ve Dargeçit'te yüzlerce
"kişinin kaybolduğunu belirten İ
yetkilüeri, "Devlet, uluslararası
sözleşmelere imza abyor ama iç
hukukunda bunlan yok sayıyor"
diye konuşrular.
Süleyman Demirel, özel üniversitelerin, rektörler toplantısında görüşüleceğini söyledi
'Korsan üniversiteler yasaya uygıın değiP
• Cumhurbaşkanı, özel okullar konusunda belli
zorlamalarla karşı karşıya bulunulduğunu belirterek
"Ama ben şahsen yine de bu üniversitelerin devletin
denetimi altında bulunması taraftanyım" dedi.
A1VKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel, kamuoyunda "korsan
ünrversite" olarak adlandınlan
özel üniversitelerin sertifika ver-
me hevesi içinde bulunduğunu,
ancak bunun yasalara uygun ol-
madığını söyledi. Demirel, konu-
nun bugün yapılacak rektörler
toplantısında tartışılacağını bil-
dirdi. Demirel, kamuoyunda
"korsan üniversite'' olarak adlan-
dınlan üniversiteler arasında sa-
yılan ve Avustralya New England
Üniversitesi'nin Ankara'da şube-
sıni açan Atılım Öğrenci Konse-
yi Başkanı Emin Bostancıer ve
beraberindeki öğrencıleri kabul
etti. Konsey Başkanı Bostancıer,
kendilerinin kamuoyunda "kor-
san öğrenci" olarak tanımlandık-
lannı ve bu statüden kurtulmak
ıçın özel üniversiteler konusunda
devletten yardım istediklerini be-
lirterek YÖK Yasası'ndaki deği-
şiklığin bir an önce gerçekleştiril-
mesini istedi.
Demirel, Türkiye'de devlet ve
vakıf üniversitelerinin bulundu-
ğunu, özel üniversite ve yükse-
kokulun anayasa gereği yasal bir
statü kazanmadığını ifade ederek
bir süredir özel okullar konusun-
da belirli zorlamalarla karşı kar-
şı>a bulunulduğunu bildirdi. Özel
üniversitelerin sertifika verme
hevesi içinde bulunduğunu, an-
cak bunun yasalara uygun olma-
dığını vurgulayan Demirel, üni-
versiteye giremeyen öğrencilerin
yurtdışında girdikleri özel okul-
îardan Türkiye'ye gelerek "denk-
lik belgesi'' istediklerini söyledi.
Demirel, ülkede okumak isteyen
hiçbirgence devletin sırtını çevi-
remeyeceğini, o nedenle yeni üni-
versitelerin kurulduğunu ifade
ederek şöyle konuştu: "Üniversi-
te kurmak kolay bir şey değil.
Şimdi bize "Bırakın özel üniver-
siteler kurulsun. Niçin endişeedi-
yorsunuz?' deniliyor. Bunun bir-
çok sakıncalan olabilir. \ncak bu
konulan yapacağınıız rektörler
toplantısında ele alacağız. Ama
ben şahsen yine de bu üniversite-
lerin devletin denetimi ahında bu-
lunması taraftanyım. Ama şunu
biün,ben 'Bu ülkenin herçocuğu
mutlaka okumalT diyen bir insa-
nını. Onun için size de yardımcı
olacajun."
YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal
Gürüz tarafından hazırlanarak
Demirel'e sunulan YÖK yasata-
sansı taslağında, Türkiye'de ya-
bancı üniversitelerin şubelerinin
açılmast öngörülüyor.
Aziz Nesin'in anısına düzenlenen yanşmada, Giordano Bruno adlı yapıt ödüle layık görüldü
ÇYDD'nin tiyatro yanşması sonuçları açıklandı
Istanbul Haber Servisi - Çağdaş Yaşam
Destekleme Derneği'nin yazar Aziz
Nesin'in anısına tiyatro dâhnda
düzenlediği yanşmada, Erhan
Gökgücü'nün yazıp yönettiği Giordano
Bruno adlı yapıt ödüle layık görüldü.
Seçici kurul aynca Prof. Dr.
Özdemir Nutku'nun
Uyarlayıp sahnelediği
Aristofanes'ın "Eşek
Arüan" adlı çalışması ile
Ankara Üniversitesi Dil ve
Tarih Coğrafya Fakültesi
Tiyatro Kürsüsü'nün Reşat
Nuri Güntekin'in "Bir
Yağmur Gecesi" adlı
yapıtına özendirme ödülü
verdi.
ÇYDD'nin geçen yıl
kaybettiğimiz yazar Aziz
Nesin'in anısına
düzenlediği "Çağdaş
Yaşam Büyük Ödülü"
sahibıni buldu. Prof. Dr.
Sevda Şener, Prof. Dr.
Zehra ıpşiroğhı, Doç. Dr.
Hülya Nutku. oyun yazan
Tuneer Cücenoğlu ve
avukat İhsan Biçki'den
oluşan seçici kurul, 1995-
1996 tiyatro sezonunda
yurt düzeyinde
sahnelenmeye başlanan
Türk tiyatro yazarlannın
oyunlanndan, "Atatürkçü
düşünceyi savunan ya da
laik, demokratik Türkiyc
C umlıuriveli müoadelesi ve
ideaüne kâtkı sağlayan"
yapıtlan değerlendirdi. Seçici kurul
sözcüsü Tuneer Cücenoğlu'nun yaptıgı
yazılı açıklamada, 1600yılında
düşüncelerinden dolayı engizisyon
tarafından yaktınlan Giordano Bruno adlı
bilim adamının bedensel yok edilişinden.
günümüzde yakıldığı yerde heykelinin
dikilmesine varan evrenscl çizgisinin
anlatıldığı yapıtın, gerek metin gerekse
sergileniş olarak olgun bir düzeyde
bulunduğuna dikkat çekti. Aynca Dokuz
Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar
Pamukkale Motel bir yıllığına yeniden kiralandı
Koruma projesine darbe vuruldu
ÖMERYUKTSEVEN
DENİZLİ - Pamukkale'yi
Koruma Projesi çerçevesinde
yıkımı öngörülen ve Külrür
Bakanhgı'nca tahliyesi istenen
Denizli Ozel Idare Müdürlüğü'ne
ait Pamukkale Motel, II Genel
Meclisi'nin olağanüstü
toplantısında bir yılhğına yeniden
kiraya verildi. Özel ldare'ye yılda
24 milyar kira geliri getirdiği için
"altın yurourtiayan tavuk" gözüyle
bakılan motel için alınan karar
çevreciler arasında tepkiyle
karşılandı. UNESCO'nun "Dönya
Külrür Mirasa" listesine aldığı
Pamukkale'de bilim adamlannm
da katılımıyla yapılan uluslararası
toplantıda yıkılması karariaştınlan
5 motelden biri olan Pamukkale
Motel için alınan karar, diğer
motellerin sahibi olan özel sektöre
de cesaret verdi. Özel motellenn.
bu karardan sonra tesislerini
tahliye etmek yerine yeni sezon
için rezervasyonlara yöneleceği
öğrenildi. Böylelikle
Pamukkale'yi Koruma Projesi'nin
en önemli halkalanndan bni olan
motellenn yıkımı yine
sürüncemede kaldı..
Pamukkale Motel'in 15 martta
sona eren kira süresinin bir y»l
daha uzatılması îl Genel
Meclisi'nde sert tartışmalara *
neden oldu. Üç saat süren
tartışmaiardan sonra DYP grubu
kira süresinin uzatılması yönünde
oy kuHanırken ANAP grubu
çekımser kaldı. CHP grubu ise ret
oyu kullandı. DYP'lı üyeler,
motelden ayda 2 milyar gelir
sağlandığını belirterek, "devletin
zarara uğramaması için diğer
moteller tahliye edildikten sonra
burası Kültür Bakanuğı'na
dcv redilmeli'" gorüşunü savundu.
CHP'li üyeler ise devletin
uyguladığı bir projeye yine
devletin darbe vurduğunu
savunarak. "Parraıkkale'yi altın
yTimurtlayan tavuk gibi görmekten,
tarih adına. gelecek nesiller adma
vazgeçmek zorundajTz" diye
konuştular. Toplantıya başkanlık
eden Vali Vekili CelaJettin Eran'ın
da ret oyu kullandığı oylamadan
sonra kiranın yüzde 60 pranında
arttınlması kararlaştınldı.
Kira sözleşmesi sona ereceği için
valiliğe ihtar çeken Kültür
Bakanhğı'nın yazısmda ise şu
görüşlere yer verildi: "Mülldyeti
Hazine'ye ait olup bakanhğımıza
tahsisi olan 9K3 nolu parsel
üzerinde bulunan Pamukkale
Motel'in kira sözieşmesiııin
yeniknmemesi ve feshedilmesi,
nıotelin bakanbğunıza tesümi
hıısusunda bilgilermid ve gereğini
riea ederinı."
Fakültesi Tiyatro Kürsüsü'nün
hazırladığı, Prof. Dr. Özdemir Nutku'nun
uyarlayıp sahnelediği Aristofanes'in
"Eşek Anlan" adlı çalışması ile Ankara
Üniversitesi Dil \e Tarih Coğrafya
Fakültesi Tiyatro Kürsüsü'nün hazırladığı
Reşat Nuri Güntekin'in
"Bir Yağmur Gecesi" adlı
çalışması özendirme
ödülüne layık görüldü.
Seçici kurul aynca
Istanbul ve îzmir Devlet
Tiyatrolan tarafından
sergilenmckte olan
J.Lawrance-RXee'nin
yazdıklan 'Maymun
Davası' adlı oyunu da
izlenmesi gereken
özenli bir çalışma
olarak nitelendirdi.
Mayıs ayında
düzenlenecek ödül
töreninde kazananlara
birer başan belgesi, Saim
Bu^y'ın yaptıgı Aziz
Nesin heykelcikleri,
büyük ödülü kazanan
oyuna ise para ödülü
verilecek.
De\ let Tiyatrolan'na da
laik cumhuriyeti
sa\ unduğu. ülkemizdeki
demokratikleşme
çabalanna katkıda
bulunduğu için Çağdaş
Yaşamı Destekleme
Derneği Bakırköy Şubesi
taidfından teşekkür
belgesı venlecek.
Protesto
Oğrenciler
yine Ankara
yolunda
İstanbul Haber Servisi-
Üniversite öğrencileri yann
Ankara K'zılay Meyda-
nı'nda öğrenim harçlarını
ve eğitimin özelleştirilmesi
için yapılan girişimleri bir
protesto göstcrisi düzenle-
yerek protesto etmeye hazır-
lanıyorlar. Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirelin rek-
törlerle aynı gün yapacağı
toplantıda hiçbir öğrencinin
bulunmamasını eleştircn
oğrenciler, "23 mart günü
(yann) Kı/ılay Meyda-
nı'nda son 15 yılın en büyük
eylemini gerçekleştireceğiz"
dediler.
Konuyla ilgili olarak
Çumhuriyet'e bilgi veren
Üniversiteli Oğrenciler
Platformu üyesi bir grup öğ-
renci, bu gece saat 22.00'de
Haydarpaşa Gan'ndan ha-
reket edeceklerini ve yann
saat 13.00'te gösteriyi ger-
çekleştireceklerini belirte-
rek "Bütün duyaıiı insan-
lardan destek bekliyoruz. Ev
kadınlan, işçiler, memurlar,
herkes o gün Kızılay Mey-
dam'nda bizi desteklesin.
Çünkü bu sadece öğrencile-
rin sorunu değil. Bizim veli-
lerimiz olan sizlerin de soru-
nu" diye konuştular.
'Eylemlerimizde
karariiMz'1
. Oğrenciler, eylemlerine
sonuna kadar devam ede-
ceklerini, gözaltılann ve tu-
tuklamalann kendilerini yıl-
dıramayacağını vurguladı-
lar. Özeilikle harçlann kal-
dırılmasını isteyen oğrenci-
ler şunlan söyledi:
"Biz eylemlerimizde ka-
rariıyız ve sonuna kadar de-
vam edeceğiz. Arkadaşlan-
mızın cezaev ine anlması hiç-
bir şey değil. Biz vanz. Bi-
zim ve onlann talebini sonu-
na kadar savunacağtz. Ayak
seslerimkin duy ulmasını is-
thoruz."
HAFTAY4BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Sıvas Gerçeği...Yıl 1977.
Ecevit'in ünlü Niksar, Şiran, Erzıncan gezısindeydik.
Her yerde kurşunlarkonuşmuştu.CHP'nınseçımoto-
büsü delik deşik olmuştu. Çok korkulu anlar yaşamış-
tık.
Polisin tutumu genelde olumsuzdu. Birçok tehlike-
yi jandarmalar önlemişti.
Ama gezinin son dufağı olan Sıvas il sınırlanna gi-
rildiği andan başlayarak, havanın bırden değiştiğini
fark ettik. Polisin yaklaşımı sevecen ve candandı. Her
an bir olay çıkacakmış izlenımi kaybolmuş, yerini g i *
ven ve coşku almıştı.
Nedenıni merak edip araştırdık.
Meğer "solcu" polislenn sürgun yeriymiş Sıvas. Za-
ten 1950'lerden beri hep CHP'ye oy vermiş bir ildi.
"Kemalizmin kalesi"nöen, MC hükumetınin de umu-
dunu kestığı anlaşılıyordu.
• • •
Nereden nereye?
O günlerden, 37 insanımızın -düşüncelerinden do-
layı, inançlanndan dolayı- çıra yapıldığı günlere geldi
Sıvas... RP'lıbirbeledıyeyemahkûmedildi Adı "Cum-
huriyet" olan üniversitesi, RP'ye eleman ve milletve-
kili yetiştiren bir araca dönüştürüldü. Alevi yurttaşlar -
can kaygısı ile- göçe zoriandı.
"Karşı devrim", Atatürk'ün Sıvas Kongresi'nden
"rövanş"i almak için, elinden geleni yapıyor. Ama her
şey henüz bitmedı... Sindirılmeye çalışılan kesımler
kol kola vermeye başladılar. Çeşitli sıvıl toplum örgüt-
lennde bir araya geliyorlar. Örgütlendıkçe de guçlen-
nin bilincine vaımaya başlıyorlar.
Sorun bir kez daha devlette. Devleti yonetenlerin ka-
falannda.
Savaşımı elbette ki aydınlıktan yana olanlar kazana-
cak... Kısa sürede mi, uzun surede mi? Acılı mı acısız
mı?.. Bu devlete bağlı... Devletin gerıcı guçlere verdı-
ği desteği çekip çekmemesıne bağlı!
• • •
Onümde iyı hazırlanmış bir Sıvas dosyası duruyor.
Ve bu dosya, DSP'nin "Sıvas raporu"nun tamamen
gerçekleri yansırtığını gösterıyor.
il merkezinde, RP, esnaf kesımi üzerinde mutlak bir
egemenlik kurmuş durumda. Iki yerel TV'den SRT bu
partinin, SİPAS da Büyük Birlik Partisi'nin sözcüsü.
Cumhunyet Üniversitesi, son iki yılda "şenatçı" bir
kadrolaşma içinde. iki yılda tam 43 öğretim üye ve yar-
dımcısı üniversiteden aynlmak zorunda kalmış. Bu
ünıversitede olup bitenler, tüm belgeleri i!e şu anda
YÖK'ün yeni başkanının önunde
Kırsal kesımdeki olaylar 1993 yılından beri sürüyor.
Sıvas köyleri, en az Doğu ve Güneydoğu köyleri ka-
dar yoksul. Devlet içindeki bazı "fanatik" öğelerin, Ate-
vilere "potansiyel suçlu" gözü ile bakmaları, sorunu
daha da ağırlaştırıyor.
Ama yurtiçı ve dışındakı yüzün üstündekı Alevi der-
neğinin olaya yaklaşımı da çok soğukkanlı değil... So-
runun sadece "Alevi karşıtlığ: "ndan kaynaklandığını
sanmak ve buna göre tutum takınmak kimin ışine ya-
nyor?
2 Temmuz alevlerinde kimin işine yaradı ise onun!..
Onlann!
• • •
Aleviler, laik-demokratik Cumhunyete sahip çıktık-
lan için hedefler. Ama asıl hedef Atatürk'ün Cumhuri-'
yeti!.. Asıl hedef Sıvas'taki Aleviler değil, Sıvas'taki
tüm demokratlar, tüm Kemalistler!
Soaınu "mezhep çatışması" sınırları içinde görmek
ya da göstermak, Gumhuriyet düşmanlarının oyunuj
na gelmektır. '
Sıvas'ta hazır8h ayında beledıye başkanı seçılecek}
Bir ay sonra da, üniversitesinin rektörü belli olacak.j
Tüm ilerici güçler, bu iki olaya gereken önemı vermek
zorundadır.
Anadolu'ya aydınlığı götürmeyen, karanlığa alet olan
bir üniversite, Cumhuriyete ihanet demektir... Sıvas'ı
din devleti heveslilerine terk eden bir devlet ise, top-
lumuna ihanet etmiş demektir.
Tarih haınleri affetmez!
DÜZELTME: "Kardeş ve Biz" başlıklıyazıda, Veni-
zelos'un Atatürk'ü"NobelBanşÖdülu"neadaygös-
feren mektubunu, Dr. Süreyya Sofuoğlu 'nun ortaya
çıkardığını yazmıştım. Oysa bu konuyu her yonüyle
açıklığa kavuşturan ılk kışinın, Özgen Acar olduğu
anlaşılıyor. Sayın Acar, bu nedenle, Atatürk'ün doğu-
munun 100. yılında "Abdi ipekçı Barış Odulü"nun de
sahibi olmuştu. Hem de istanbul ve Atına komiteleri,
ilk kez aynı kişiyi ödüllendirmışlerdı. Yanlışlığı düzel-
tip, özür dihyorum.
K r a l 1 \ n i ı ı o d ü i l o r e n i ^ ^ ' l 9 9 5
V * ? y . , ^
dun gece Svvıssotel de duzenlenen gala
gecesiy le sahiplerini buldu. Halkoylaması sonucu seçilen sanatçılar. 8(M)'ü n-jkın davet-
linin alkışlanyla ödüllerini aldı. Sanat ve iş dünyasının tanınmış simalannın kabldığı
gece, tüm dünvaya INTERNET aracılığıyla naklen yayımlandı. Pop müzik, Türk sa-
nat mü/iği, Türk halk müziği, fantezi/arabesk müzik. en iyi grup, *°5'in en yenisi ka-
tegorilerinde en başanlı kadın ve erkek sanatçılara 18 dalda ödül verildi. Yekta Okur
Özel Ödülü, bir süre önce geçirdiği uçak kazası sonucu ölen Onno Tunç'a verildi. Ge-
cedc davetliler. araJannda Arif Sağ, Ahmet Kaya ve Sezen Aksu gibi sanatçıların bu-
lunduğu ödül sahiplerini dinleme keyfini yaşadı. (Fotoğraf: ALPIÎR TURGÜT)
Serbest pazar prensiplerine aykırı'
ABD'li kadınlardan HABITAT'a tepki
FLîAT KOZLLKLL
VVASHINGTON - Dünya konut ve çevre
sorunlanna çözümler bularak Üçüncü
Dünya ülkelerine 'daha iyi yaşam'
koşullan sağlamayı amaçlayan Birleşmiş
Milletler(BM) HABlTAT 11
Konferansı'na katılacak 'Amerika için
Kadınlar Orgütü' (Concerned ^'omen
For America-CWA), global işbiriiğinin
tehlikeli olduğunu iddia etti.
Yaklaşık 60 bın üyesi bulunan CWA'nın
başkanı Dr Beverly l.ahayes, 'ABD'de
okullarda öğrenciiere dünya
yurttaşlığının, gezegenimize baglılığımı/ı
göstermedc tek bir ülke yurttaşı olmaktan
daha etkili olacağının' öğrctildığinı
belirterek "hu yolla ulusal bağımsı/lıklann
tehlikeye [»irdiğini' ıleri sürdü ve üyeleri
uyardı.
BilKlinton yönetımınin 'glonalleşme'
polıtikasını eleştircn Lahayes.
açıklamasında. "Bu konferansın ;
amacı yaşamı sürdürnıeve yetevek
düzeyde tüketim kavranıını dünya
ölçeğinde uygulamaya çalışmak.
Kav ram ekonomik v e çev resel nçıdan
radikal bir politika sunuyor" dodı.
Bununla gıda. enerji ve diğer
kaynaklannı bir ülkenin yurtta^larının
tüketcbileceğı lımitte tutmanın
hedeflendığin: ^:ı\unan Lahayes. >u
görii^kn dıle "Liırdr
"Bu felsefe yaşamı devam ettirecek
düzeyde tüketim öneriyor. Kaynaklann bu
türden dagıtımu ütopik Marksist
düşünceye benziyor. Bu felsefe \merikan
serbfst pa/ar p'renMplerinin fam karşıtıdın
l'lusal bağunsı/lığıni!/ hu yolla tehlikeye
güıyor."