Katalog

Cumhuriyet tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordinatörü Hikmet Çetinkaya 0 Yazıışlerı Müdurlen. Ibrabim Yıldız, Dinç Tayanç (Sorumlu) # Haber Merkezı Müduru Hakan Kara • Görsel Yönetmen. Fikret Eser Dış Haberler Ergun Balcı # lstıhbarat Cenciz Vıldırım • Ekoncmı Bâlent Kızanlık # Kultür. Handan Şenköken # Şp° r Abdülkadir Yücelman • Makaleler Sami Karaören # Duzeltme Abdullah Ytzıcı • Fotoârai Erdoğan Köseoğlu # Bılgı-Belge Edibe Buğra # Yurt Haberlen Mehmet Faraç YayınKunılu. İBıan SdçnkfB&jkan). Orhan Erinç, OkU) Kurtböke, Hikroet (, etinkaya. Şükran Soner, Ergun Bala, Dinç Ttyanç, İbrahkn Yıldız, Orhan Burulı, Mastafı Balbay, Hakan Kar». Ankara Temsılcısı. Mustafa Balbay 9 Haber Müduru Doğan Akm Atatürk Bulvan No 125, Kat 4, Bakanlıklar- AnkaraTel 4195020 (7 hat), Faks. 4195027 • Izmır Temsılcısı Scrdar Kızık, H Zıya Blv 1352 S. 273 Tel: 441122O.Faks:4419117«AdanaTcmsücısı Çrtin Yîğenoğlu, inönüCd. 119 S. No.l Kat: 1,Tel: 3522550, Faks. 3522570 Müessese MudûriL Erol Erkut 0 Kootdsnaîor Ahmet Koruban • Muhasebe. Bölent Yener • Idare- UüseyinGûrer9 Işletme. Onder Çdik»Bılgı-lşIem Vail lnal • Bılgısayar Sıstem MürüvetÇiler MEDYAC:«Yönctım K.urulu Başkanı-Genel Mudür Golbin Erduran # Koordınatör Reha Işrtman • Gcncl Müdür Yaıdımcısı MineAkdag MEDYA G : • Yönetım Kurulu Başkanı - Genel Müdür Clıtin Akmen #Murahhas uye B o n Gdnenç YayımlayaB \e Basaa: Yenı Gün Haber Ajans!. Basın ve Yayıncılık A.Ş TürkocağıCad39 41Cağaloğlu34334İst PK 246 Istanbul Tel (0/712) 512 05 05 (20 hat) Faks-(0/212) 513 85 95 22MART 1996 Imsak: 4.32 Güneş: 5.57 Öğle: 12.18 İkindi: 15.42 Akşam 18.25 Yatsı: 19.45 MEDYACTel 51407 53 - 513 95 80-513 »460-61,Faks 5118466 Polonya'da 'bahar günü' kutlandı • Haber Merkezi- Polonya'nın başkenti Varşova, 'bahar günü'nü kar altında karşıladı. Çocuklann genellıkle okuldan kaçtıklan ve her yıl 21 martta yapılan bugünde okullu bir kız ve arkadaşı da bayramı öpüşerek kutladı. Giydiği yeşil giysinin bahan simgelediğmi belirten kız, kışın Polonya'da uzun süntıesi nedeniyle beyaz elbise giymesinin de yanlış olmadığını söyledi. Âşık Veysel anıkh • İstanbul Haber Servisi - Ünlü halk ozanı Âşık Veysel Şatıroğlu, ölümünûn 23. yılında Gülhane Parkı'ndaki heykeli önünde törenle anıldı. Anma törenine Âşık VeyseFin akrabalan ile gazeteciler ve ozanlar katıldı. Toplantıda konuşan gazeteci Ahmet Özdemir, Veysel'in cumhuriyetçi bir halk aşığı olduğunu söyledi. Ozan Adil Ali Atalay da "O yaşıyor, ölseydi kimse buraya gelmezdi" dedi. Şair Yüksel Yazıcı da Âşık Veysel'i "Ozan Ata" olarak değerlendirerek Tûrk halk edebiyatının onunla birlikte büyük bir ırmak gibi aktığmı belirtti. Promosyon uyarısı • Ekonomi Servisi - İstanbul Ticaret Odası, basında promosyon olarak aynı sektörûn ûrünleri dışında hediye verilmemesini istedi. istanbul Ticaret Odası Başkanı Mehmet Yıldınm, yaptıgı yazılı açıklamada, Avrupa'daki uygulamalar paralelinde, gazete ile birlikte promosyon ürûnü verilmesi uygulamasının her yıl enflasyon kadar arttınlacak bir parasal limitle veya yüzde 4 gibi belirlenecek bir oranla sınırlandınlması gerektiğini bildiıdi. Haüç'te onarım • İstanbul Haber Servisi - Karayollan 17. Bölge Müdürlüğü tarafindan yapılan Haliç Köprüsü'nün onanmı ve genişletilmesi çalışmalan devam ediyor. Bölge müdürü Yaman Kök, yaptığı yazılı açıklamada, 23-24-25 mart tarihlerinde, Halıcıoğlu sahil yolu ûzerine isabet eden tabliyelerin montajının yapılacağını bildirdi. Kök, çalışmalar sırasında Halıcıoğlu sahil yolunun 150 metrelik kesiminin bir bölümûnün trafiğe kapatılacağını belirtti. Tüketici sonunları • tstanbul Haber Servisi - Kadıkö> Belediyesi'nden yapılan açıklamaya göre, yurttaşlann zarar görmesini engellemeyi amaçlayan "Tüketici Sorunlan Bürosu" kuruldu. Yurttaşlar, şikâyetlerini 0- 216-414 38 00No'lu telefona bildirebilecek. Proje tamamlamyor • ANKARA (ANKA)- Sağlık Bakanlığı tarafindan Tıbbi Acil Yardımprojesi kapsammda büyükşehirlerde 112 acil yardım ve kurtarma hizmeti sunulan merkezler kuruldu. Tabii afetlerle ilgili olarak 6 ilde de özel müdahale ekipleri ohışturulması çalışmalanna hız verildi. Proje kapsamında Ankara, lzmir, istanbul, Samsun, Adana ve İzmir illeri pilot olarak seçildi. Nüfus artışı, kentleşme, sulu tanmın yaygınlaşması ve endüstrileşme, ülkeleri susuzluğa karşı çeşitli önlemler almaya yöneltti Gelecek yiizydın korkusu: Su krizi•Birleşmiş Milletler (BM) 1992 yılında aldığı bir kararla her yıl 22 martın "Dünya Su Günü" olarak kutlanmasını kabul etti. Dünya Su Günü'nün bu yıl için seçilen konusu "Susuz Şehirler îçin Su" olarak belirlendi. •Bir ülkenin zengin sayılabilmesi için kişi başına tüketilen su miktannın yılda 10 bin metreküpten daha fazla olması gerekiyor. Bu rakam Türkiye'de 1700 metreküp. CENGİZYILDIRIM Tüm canlılar için yaşamsal bir madde olan su, 21. yüzyılın başlanndan itibaren "en strate- jik madde" olarak gündcme gelecek. Hızlı nüfus artışı, kentleşme, sulu tanmın yay- gınlaşması ve endustnleşme, dünya genelınde kor- kulan "su krizi"nin yaşanmaması için ülkeleri ve uluslararası kuruluşlan su kaynaklannın ko- runması ve geliştirilmesi için çeşitli politikalar üretmeye yöneltti. Bu kapsamda ABD, Kalifomiya'da "su ban- kası" kunılması yönünde çalışmalar başlattı. Uluslararası normlara göre, bir ülkenin su zen- gini sayılabilmesi için kişi başına kullanılabilır su miktannın yılda 10 bin metreküpten daha faz- la olması gerekiyor. Türkiye'nin su zenginı bir ülke olmadığı ve kişi başına düsen suyun 1700 metreküp düzeyinde olduğu saptandı. Birleşmiş Milletler (BM) 1992 yılında aldığı bir kararla her yıl 22 martın "Dünya Su Günü" olarak kutlanmasını kabul etti. Her yıl ayn bir güncel konu seçilerek kutlanan Dünya Su Gü- nü'nün 1996 yılı için seçilen konusu ise "Susuz Şehirler Içiıı Su" olarak belirlendi. Dünya Su Günü'yle ilgili Cumhuriyet'e de- ğerlendirme yapan ITÜ tnşaat Fakültesi Hidro- lik Anabilım Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. tlhan Yerkuredeki su kaynakları Denizler Buzullar Yeraltı suyu Göller, akarsular Atmosfer Toplam HactmiO milyar km3 1348 27.82 8.062 0.225 0.0133 1348.12 % 97.39 2.01 0.58 0.02 0.001 100 Yerkurede tatlı suyun dagılımı Buzullar Yüzeye yakın yeraltı suyu Derin yeraltı suyu Zemın nemi Göller Akarsular Canlılar Atmosfer % 77.23 9.86 12.35 0.17 0.35 0.003 0.003 0.04 AVCL 21. yüzyıl başlanndan itibaren dünyada önemli bir "su krizmin" yaşanacağına dikkat çekerek bu endişenin; tüm bilimsel kurum ve ku- ruluşlar tarafindan paylaşıldığını söyledi. Prof. Avcı şöyle devam etti: Su talebi artacak "Bugün dünya genelindekj nüfus arüs, hızının böyle de>am etmesi halinde örneğin 2050 yılın- da nüfus ikhe katlanarak H)ü miryar oiacak ve su talebi de bu oranda artacaktır. Bu nüfusun yak- laşık yüzde 87'sinin de su kajnaklan açısından hiç de ivi ounayan Afrika ülkeleri ile Hindistan ve Çin gibi ülkelerde olacağı düşünülürse orta>a çıkacak sorunun bov utu daha iyi anlaşılacakbr." Dünyadaki su talep ve tüketiminin ağırlık nok- tasının, tanrn ve endüstn olduğunu kaydeden Prof. Avcı, 1960'lı yıllara kadar dünya genelin- deki su tüketiminin yüzde 80'lik bölümûnün ta- nmsal amaçlı iken daha sonraki yıllarda endüst- rideki hızlı gelişmenin endüstriyel su talebinı ön plana çıkardığmı anlattı. Kalifomiya'da 'su bankası' Dünya genelinde korkulan su krizinin yaşan- maması ıçın ülkeler ve uluslararası kuruluşlann, "su kaynaklanmn korunması, geliştirilmesi ve akılcı kaynak kullanım ve yönetim poütikala- n"geliştirilmesi yönünde önemli çaba içine gir- diklenne dikkat çeken İTÜ Hidrolik Anabiîim Dalı öğretim üyesi Prof. llhan Avcı, bunun en ti- pik örneği olarak ABD'nin en kurak eyaleti olan Kalifomiya'da "su bankası" kurulması çalışma- lannı gösterdi. Prof Avcı, "su bankası"nın stoklama alanla- n belirleyerek kent, bölge, ülke ve uluslararası hizmet vermeye yönelik ciddi çalışmalar başlat- tığını vurguladı. Ttirkiye'de dunım Türkiye'nin yüzeysel ve yeraltı su kaynakla- n bakımından ekonomik olarak kullanabıleceği su miktan, yıllık ortalama olarak 110 milyar metreküp düzeyinde bulunuyor. Bu değer bugün- kü 60 milyon nüfusa oranlandığmda kişi başına düşen su miktannın 1700 metreküp düzeyinde olduğu ve mevcut nüfus artışına göre 2020 yıl- lannda bu değenn 980 metreküp düzeyine ine- ceğı görülüyor. Günümüzde uluslararası normlara göre, bir ülkenin su zengini sayılabilmesi için kişi başına kullanılabilir su miktannın 10 bin metreküpten daha fazla olması gerekiyor. Bu ölçü esas alın- dığında, Türkiye'nin hiç de kamuoyunda zaman zamangündeme getirildiği gibi su zengini bir ül- ke olmadığı anlaşılıyor. Bugün var gibi görünen su fazlası ise henüz tüm su kaynaklannı tam ola- rak geliştirip, ihtiyacı ölçüsünde kullanamamak- ta olmasmdan kaynaklanıyor. Konunun uzmanlan, bugün sulanabilir top- raklann yansı sulanamaz, ülke nüfusunun çok büyük bir bölümü ihtiyacı olan suyun çeyreği ile yetinirken, Türkiye genelinde bir su fazlasının olduğundan sözetmenin inandıncı olamayacağını belirtiyorlar. CUMHURBAŞKANI DEMÎREL 6 Her yıl bir milyon dönüm orman arazisi yok oluyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kuzey yanmkü- resinde ilkbahann, güney yanmküresinde sonbahann başlangıcı olarak kabul edi- len Dünya Ormancılık Gü- nü, Nevruz Bayramı ile ay- nı gün kutlandı. Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel, Dünya Or- mancılık Günü nedeniyle yayımladığı mesajda, "W- kemizde her yıl yaklaşık bir miyon dönüm arazi orman- sızlaşnnlmaktadır. Fakat gösterilen gsyretier, yapılan çalışmalar henüz yetersiz- oir" dedi. Başbakan Mesut Ydmaz da yayımladığı mesajda, sa- nayileşme, nüfus artışı ve şehırleşmenın dünyanın do- gal dengesini bozduğunu vurgulayarak "Doğa da in- san vaşamuu ohımsuz eöd- leyerek bu dengesizlere tep- kbini vermektedir" görü- şünü dile getirdi. DünyaOrmancılık Günü için düzenlen törenler Or- man Bakanı Nevzat Ercan ve beraberindeki heyetin Anıtkabir'e çelenk koyma- sıyla basladı. Milli Kütüp- hane Konferans Salonu'nda düzenlenen toplantının açı- hş konuşmasını yapan Or- man Bakanı Nevzat Ercan, ormanlann korunmasında diğer kamu kuruluşlan ve tüzelkişilere de büyük gö- revler düştüğünü söyledi. Türkiye'de 8.5 milyon hek- tar orman alanının hâlâ ka- dastrosunun yapılamadığı- nı vurgulayan Ercan, "Bun- dan dolayı adliyede 4 bini aşkm dava var. Vatandaşla de\1eti karşı karşıya getirme- mt'IL tusun hahne getirme- Byiz" görüsünü dıle getirdi. Ercan, Anadolu'nun yüzde 75'inın erozyona açık ol- duğunu belırtirken 500 mil- yon metreküp toprağın da akarsu, göl ve barajlara ta- şındığını bildirdi. Erozyon tarafindan taşınan toprağın barajlann ömrünü azalttı- ğına işaret eden Ercan, Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrol Seferberliği Yasa- sı'nın yaşama geçmesi ge- rektiğini söyledi. DYP Genel Başkanı Tan- su Çiüer de yaptığı konuş- mada, çevTeye ve yeşile gö- nül vermiş herkesin bayra- mını kutladığını kaydetti. 21 Mart'ın bahann ilk gü- nü anlamına geldiğini belir- ten Çiller, "Türkiye hem OrmancıhkBayTamı'nıhem de Nevruz Bayramı'nı aynı gfinde kuüamanın sevinci- ni yaşıyor" diye konuştu. Diyanet Işlen Başkanı Meh- met Nuri Ydmaz da ekolo- jik dengedeki bozulmanın insan dengesinin bozulma- sı anlamına geldiğini vurgu- layarak "Ağaç yapraklan Allah'ı tanıtan bir kitapör. Ormanlara,faydacıbiryak- laşunla değiL ilahi güzeDi- ğin bir parçası olarak bak- mahyız" görüşüne yer ver- di. Toplantıda "mflli park- lar" ve "erozyon" konulu bir sinevizyon gösterisi yapıldı. m- Dünya Su Konseyi toplanıyor Sınır aşan sular gündemde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Ulus- lararası su soruhlannın çözümü için ku- rulan "Dünya Su Konseyi" ilk toplantısı- nı, daha önce "Dünya Su Günü"olarak ilan edilen 22 martta (bugün) Fransa'nın Marsirya kentinde yapıyor. Dünya Su Kon- seyi, Türkiye-Suriye-Irak arasındaki su sorunlanna benzer durumlarda, çözüm sürecine katkıda bulunmak amacıyla dev- reye girecek. Pekin'de yapılan BM Ulus- lararası Su Konferansı'nda ise dünyanın "su krizi" konusunda "uyanık olması ge- rektiği"bildirildi. Başbakanlık Güneydoğu Anadolu Pro- jesi (GAP) Bölge Kalkınma tdaresi'nden yapılan yazılı açıklamada, Dünya Su Kon- seyi'nin 28 kişilik "yöneticiler heyeti"nin oluşturulduğu; heyette GAP Idaresi Baş- kanı Dr. Ofcay Ünver'in de yer aldığı bil- dirildi. Doğal kaynaklar arasında en kritik ola- nının su olduğunun belirtildiğı açıklama- da, Dünya Su Konseyi'nin misyonu şöy- le özetlendr "En üst düzeyde karar alma düzeyi ve genel kamuoyuna dahil bütün düzeylerde suvla ilgili kritik konularda bilinç ve du- yaıiıhğı gelistirmek; gtobal su kaynakJan- nın, icerdigi bütün bo>utlar gözetilerek ve yeryüzünde >aşa\an bütün canlılann ya- ranna oiacak biçimde etkin korunmasuıı, getiştirilmesini, planlanmasuu,yönetihne- sini ve kullanılmasını güvenceye almak." Açıklamada, Dünya Su Konseyi'nm amaçlan ve faalıyet alanlan da şöyle sı- ralandı: - Su ile ilgili, yereL, böigesel ve gktbai ö)- çeklerdeki kritik konulan. su kaynaklan- nın durumunu bütün bovutianyla birlik- te ele alan ve hakn sürmekte oûn değer- lendirmeler temelinde belirlemek. - Dünyanın değişik bölgelerinde, su ile ilgili kritik konulardaki bilinç ve duyarlı- lığı, genel kamu dahil olmak üzere bütün karar alma düzeylerinde arttıracak uygun mekanizmalan gelistirmek. - Su kaynaklannın kapsamlı ve entegre biçimde planlanması ve yönetiunesiyle il- gili politikalan ve stratejileri geliştirme amacına yönelik programlann ve gnişim- lerin sponsorluğiınu üstlenmek ve nehir havzalanyla akiferier dahil olmak üzere, snırikesi suiarta ilgili konuiann çözümebağ- lanmasına katkıda bulunmak. - Uygun nitelikteki suyun yoksul ve de- zavantajlı konumdaki nüfus kesimlerine ulaşmasına, suyun kullanımında gerek toplumsal, gerekse iki cins arasındaki eşit- lığin sağlanmasına yardımcı olmak. - Su kaynaklannın tüm dünyada sür- dürülebilir biçimde yönetilmesi için gerek- li girişimlere zemin teşkil edecek ortak bir stratejik >izyona \e platforma ulaşılmasn nı sağlayacak bir forum oluşturmak. - Kamu dahil olmak üzere karar merci- lerine, sınırötesi sulan ve akiferleri de kap- sayan su kaynaklannın planlanması, ge- liştirihnesi ve yönetihtıesi konulannda sü- rekli ve düzenli tavsiyelerde bulunmak. - Çeşitli faalhetierin global çerçeveler- de eşgüdümünü geUştirmek amacıyla ulus- lararası, bölgesel veulusal kuruluşlann ça- lışmalanna katüma ve hükümetlerin, hü- kümetlerarası örgütlerin ve uluslararası kuruluşlann dikkatlerini kritik konulara ve gerekli müdahalelere çekmek. Anthony Hopkins, önceleri roiü kabul edip etmemek konusunda tereddüt etmiştL Amerikan aksamyla konuşmamn güçlüğü bir yana, Ni- xon gibi bir karakteri canlandırmak ürkütmüştü onu. Ama sonunda rohl kabul etti. ABD'de 15 martta gösterime giren film, bugün Türk seyircisiyle buluşuyor Stone'ıın Nixon9 ı beyazperdede Kultür Servisl-Siyah Ray- Ban gözlükler, si- yah takım elbise ve sımsıkı bağlanmış bir kra- vat. Amerika'nın 37. başkanı Rkhard M- Ni- son, Beyaz Saray'ın merdıvenlerinden iniyor... Yönetmen Oliver Stone'un, JFK'den sonra Amerikan tarihinin en ilginç siyasi kişilikle- rinden biri olan Nixon'ı konu alan filrni, ABD ve İngiltere'de 15 martta gösterime girdi. Tür- kiye'de ise bugünden itibaren sinemaseverlerin karşısına çıkacak. Savaş sonrası Amerikasrnm ölümler, Vietnam'ın yarattığı toplu cinnetle- riyle dolu karanlık geçmişıne yolculuk yapma- yı seviyor Oliver Stone. İşte bu yüzden de bor- sacılar (Wall Street), savaş kurbanlan (Müfre- ze ve Doğum Günü 4 Temmuz), rock idolleri (The Doors) ve Amerikan halkının sevgili baş- kanı Kennedy'den sonra şimdi Nixon dosyası- nı gündeme getiriyor. Nixon'ı, deneyimli oyuncu Anthony Hop- kins canlandınyor. Stone, 'İngütereiçinChurc- hill ne ise ABD için de Nixon odur' düşüncesin- den hareketle çektiği fılmı için hayli iddialı ko- nusuyor: "Nbıon'ı ilginç yapan, pek çok kişi aksini dü- şünse de insancıl özellikleridir. Onun için ne ka- dar olumsuz düşünsek de gerçek böyle_ O bir Hitler ya da Stalın değil, bir insandı. Bu filmde, işte bunu göstermeye, farklı bir >ixon portresi çizmeye çalıştun." Gençlik yıllanndan beri ateşli bir Nixon hay- ranı olan Stone, 1960'taki seçimlerde oyunu Cumhuriyetçi safta kullananlardan. Ancak Vi- etnam Savaşı, Nixon hakkındaki olumlu dü- şüncelerinin değişmesine neden olmuş. "Met- nam'dan döndüğümde, babamla aranuzda Ni- son üzerine çok hararetii tartışmalar geçerdL O günlerde Başkan'ın tam bir cani olduğunu dü- şünüyordum." • Nixon'ı, Anthony Hopkins canlandınyor. | Stone, 'îngiltere için Churchill ne ise ABD için de Nixon odur' düşüncesinden hareketle çektiği fîlmi için hayli iddialı konuşuyor "Nixon'ı ilginç yapan, pek çok kişi aksini düşünse de insancıl özellikleridir. Onun için olumsuz düşünsek de gerçek böyle." Bir zamanlar Nixon'a hayran olduğunu söy- leyen Stone, şimdi sadece 'sempati' duyuyor. 1993 yılında aklına, Nixon hakİanda bir fılm yapma düşüncesi yerleşmiş Stone'un. Ancak bu projenin yaşama geçirilmesini o günlerde Ni- xon'ın hâlâ yaşıyor oluşu engellemiş. "Bu ffl- mi Nixon hayattayken yapmış olsaydım, büyük bir olasıhkla dflediğim kadar özgür oiamayacak- üm. Çünkü Nixon, kendisi üzerine yazılmış her öyküv ü, senaryoyu kontrol etmek isterdi Gör- düğü'm en dküşken insanlardan biriydi. \Vater- gate skandahndan sonra kamuoyunda kendisi hakkında oluşan olumsuz ûnajı yok edebilmek için sayısız kitap yazmıştL" JFK'nın çekimleri sırasında Nixon ile uzaktan karşılaşma firsatı bulan yönetmen, limuzini içerisinde film eki- binin yanından hızla geçip giden Nixon'ın bir ara arabayı durdurup el sallamasını hiç unutma- mış. Nixon'un 1994 yılı nisan ayında ölümü, pro- jenin yaşama geçirilmesini hızlandırmış. An- cak bu defa başka sorunlarla boğuşmak zorun- da kalmış Stone. Warner Bros, senaryoyu be- ğenmemışti. 'Natural Born Killers'dan (Katil Doğanlar) sonra Nixon'ın filmini yapmak hiç de uygun bulunmamıştı. Tepkiler şöyleydi: "Al- lah kahretsin! Katil Doğanlar gibi bir fılmin üs- tüne Nixon mu yapıhr. Bundan sonra sırada Batman mi var yoksa?" Zorlu bir pazarlık so- nucunda Stone, fılmi Warner Bros'Ia yapmak- tan vazgeçerek yıllardır birlikte çalışüğı ya- pımcı Arnon Mikhan ile birlikte Disney'in ka- pısını çaldı. İşin en zorbölümü bundan sonra başlıyordu. Nixon'ı kim canlandıracaktı?.. İngiliz oyuncu Anthony Hopkins'e rolü kabul ettirebümek için ilk uçakla Londra'daalmıştı soluğu Oliver Sto- ne. Hopkins önceleri, rolü kabul edip etmemek arasında tereddütlü davranmıştı. Amerikan ak- samyla konuşmamn güçlüğü bir yana, Nixon gibi bir karakteri canlandırmak ürkütmüştü onu. Ve sonunda rolü kabul etti. "İyi ki de kabul et- mi$m" diyordu ünlü oyuncu. Bir aktör olarak Nixon'ın yalnızlığı, toplumdan yalıtılmışlığı- nı ilginç bulduğunu söylüyordu Hopkins. Siyah renkli lensleri, takma dişleri ve hafif kambur duruşuyla gerçek bir Nixon'dı o artık. Film daha gösterime girmeden, çeşitli tepki- ler almaya başladı bile. Kimilerine göre Stone kolayı seçiyor. Artık yaşamadıklan için kendi- lerini savunma şansından yoksun olan karak- terleri ele almasıyla eleştiriliyor Stone. Film yapmayı bir çeşit psikanaliz yolu olarak değer- lendiren Stone'u Nixon'a yakmlaştıran önem- li bir nokta da ona babasını hatırlatıyor oluşu. "Nixon da öpkı babam gibi, kınlmaz önyanp- lan olan, iletişim kurulması güç bir kuşağuı temsilcisrvdL Bu, babamı anlayabihnenin bir yolu." ODTU'den ıılıısal ıııateıııatik yanşması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -ODTÜMatematik Topluluğu, 7 yıl- dır Ankara'daki liseler arasında dü- zenlenen matematik yanşmasını, bu yıl ülke genelinde yapma kara- n aldı. Yanşma9 ilde 3 aşamalı ola- rak gerçekleştirilecek. 7 yıldır Ankara'daki liseler arasın- da yapılan matematik yanşmasının, bu yıl ülke geneline yayılacagı vur- gulanan açıklamada, yanşmanın üç aşamalı olarak her liseden üç kişi- lik bir takımın katılımı ile gerçek- leştirileceği belirtildi. Açıklamada verilen bilgiye göre yanşmanın ilk aşaması 21 nisan günü Adana, An- talya, Ankara, Bursa, Erzurum, İs- tanbul, lzmir ve Samsun'daki 9 mer- kezde belirlenen üniversitelerde ya- pılacak. Eleme smavında başanh olan takımlar 26-28 mayıs günleri arasında Ankara'da yapılacak fına- le katılacak. Yanşmaya katılmak is- teyen öğrenciler, 29 mart gününe kadar "(312) 2103623" numaralı te- lefon ve "(312) 210 12 82 - 210 12 23" numaralı faks aracılığıyla baş- vurulannı yapabilecekler. Teknik bilgiler Ordudan su brifingi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Genelkurmay Baş- kanlığı'nın özellikle bazı Or- tadoğu ülkeleri askerlerin- den gelen talep üzerine Fırat ve Dicle sulan konusunda Ankara'da 33 askeri ataşeye önceki gün su brifingi verdi- ği öğrenildi. Brifıngde, Ge- nelkurmay yetkililerinin, Arap Birliği'nin kısa süre ön- ce aldığı ve Türkiye'yi GAP'ı durdurmaya çağıran karan gibi su konusunun siyasi bo- yutuna değinmediği belirtil- di. Genelkurmay Başkanlığı yetkililerinin, askeri ataşele- re Fu^t ve Dicle sulan konu- sunda tamamen teknik bilgi verdiği kaydedildi. Anka- ra'daki büyükelçiliklerde gö- revli askeri ataseler, düzenli olarak ilgilendikleri konular- da Genelkurmay Başkanlı- ğı'ndan brifıng talebinde bu- lunuyorlar. Askeri ataşelerin aralannda oluşturduğu yü- rütme komitesinin, Suriye ve Irak'ın Fırat sulan konusunu Arap Birliği gündemine ye- niden getirmesi üzerine, bir süre önce bu konuda Genel- kurmay Başkanlığı'ndan ken- dilerine bilgi verilmesi tale- binde bulunduklan bildırildi. Arap Birliği, geçen hafta Mısır'ın başkenti Kahire'de yaptığı toplantıda, Türkiye açısından ekonomik olduğu kadar stratejik öneme de sa- hip GAP'ın durdurulması ve Türkiye'nin Suriye ve Irak ile görüşrnesi çağnsındabu- lunmuştu. Brifingde, yüzde 80'e yakını Türkiye'den bes- lenen Fırat ve Dicle sulary- la ilgili olarak Suriye ve Irak'ın bu sulan paylaşımı tezinin aksine, hakkaniyet il- kesi çerçevesinde su sorumı- na çözüm bulunması yolun- daki Ankara'nın görüşü ytne- lendi. Diplomatik kaynaklar, Su- riye'nin Fırat sulan konusun- daki atağınm, gerçekte Or- tadoğu banş sürecinde Şam'a yönelik artan baskılan azalt- mak için dikkati başka yöne çekme amacı taşıdığını belir- terek Fırat'm sulannın Arap Birliği'ni ilgilendirmediğini kaydettiler. Dışişleri Bakanlığı da kı- sa bir süre önce Batıh ve Arap ülkelerinin Ankara'daki bü- yükelçilerine verdiği iki ay- n brifıngde, Türkiye'nin su konusundaki tutumu hakkın- da bilgi vermişti. Arap Bir- liği'nin geçen hafta yaptığı toplantıdan sonra GAP'ın durdurulması isteminin ar- dından Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirel, Mısır'a yap- tığı bir günlük ziyarette de Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek'e Türkiye'nin tutumunu yeniden dile getir- mişti.