Katalog

2 MART 1996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER RTUK uyan • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Radyo ve Teleyizyon Üst Kurulu *RTÜK), HBB, Flash TV, Kanal 7, Show TV, Trabzon Ekim TV ile Bursa Üçay Radyo adlı yayın kuruluşlanna uyan cezası verdi. RTÜK'ten dûn yapılan yazılı açıklamada, HBB TV'nin 3984 sayılı Özel Radyo ve Televizyon Yasası'nın "Haber ve olaylann çabuk ve doğru bir şekilde sunulması"na ilişkin maddeyi, Flash TV'nin de "Tûrk milli eğitiminin genel amaçlanna, temel ilkelerine ye milli kültûrûn geliştirilmesi" ilkeşini ihlal ettikleri belirtildi. Üst kunıl, Show TV, Kanal 7 ve Üçay Radyo'nun da yayınlannda, ilgili yasanm "Kişi ya da kuruluşlan eleştiri sınırlan ötesinde kûçûk dûşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliği taşıyan yayın yasaklanna aykın olmama" hükmünü çiğnedikleri kaydedildi. Işçiter, Baykal'ı arıyor • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Kadro fazlahğı gerekçesiyle 41 işçinin iş akdini fesheden CHP, onlan partiye bagh bakanlıklara geçici işçi statüsünde yerleştirme fonmülûnü gûndeme getirdi. İşten çıkanlanlara CHP yöneticileri tarafindan verilen "partiye bağlı bakanhklarda işe yerleştirme" sözünün, özel kalem müdürlûklerine "telefonla talimat vermekten" öteye geçmediği savlandı. Başbakanlık tasamıf genelgesinden dolayı, kamu kurumlanna "memur" kadrosuyla açıktan atama yapılmasmın yasal olarak mûmkün olmadığı, ancak •'geçici işçi" statüsünde alım yapılabileceği belirtildi. Habur'da canlılık vaadi • Dh ARBAKIR (AA) - Şırnak Valisi Kamil Acun, Irak Dinan'nın Türk Lirası karşısında eski değerine çekilmesinin beklendiğini ve önümüzdeki günlerde Habur Sınır Kapısı'ndan giriş çıkışlarda. canlıhğın yeniden yaşanacağını söyledi. ABD Dolan'nın yükselmesiyle birlikte Kuzey Irak Dinan'nın da Türk Lirası karşısında yüzde 100 oramnda değer kazanması üzerine Türk şofSrlerince başlatılan "Kuzey Irak'a mal götürmeme" eylemi bir ayını doldurdu. Habur'da oluşturduklan uzun araç kuyruğuyla, uzun bir süre dinann Türk Lirası karşısında eski değerine düşürülmesini bekleyen eylemci şoforler, beklentilerinin gerçekleşmemesi üzerine araçlanyla evlerine döndüler. İhaleyle cenaze • ANKARA (ANKA)- Jandarma Genel Komutanlığı, Ankara'dan Türkiye geneline gönderilecek cenazelerin taşınma işini ihaleye çıkardı. Jandarma Genel Komutanhğı, Ankara Jandarma Ikmal Merkezi'nden yapılan duyuruda cenaze ve taşıma işinin 100 ölüyü kapsadığı belirtildi. Toplam 38 bin kilometrelik yol katedilecek cenazelerin taşmması için komutanhk 684 milyon lira ödeyecek. TÜSES genel kurulu • Haber Merkezi - Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfi (TÜSES) 7. Olağan Genel Kurulu bugün yapılıyor. Istanbul Kabataş'taki vakıf merkezinde düzenlenecek genel kurulun açılış konuşmasını TÜSES Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Taner Berksoy yapacak. 'Kenan Evren Vakfr kuruUu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, kendi adını taşıyan valaf kurdu. Vakfin kuruluş ilanı Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlandı. Vakfin kuruculan arasında Kenan Evren dışında 10 kişi daha bulunuyor. Mesut Yılmaz ile temel ilkelerde anlaşan Çiller, 1997'de üçüncü ortak peşinde ANAYOL, sohı bekfyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz ile DYP liden Tansu Çffler ANAYOL hükümetinin çansı ve protokol flkele- ri üzerinde kesin uzlaşmaya yaklaş- nklarını açıkladılar. Çiller ile anlaş- nklan hükümet şeklinin "ikili koalis- yon'' olduğunu açıklayan Yılmaz, "Koalisyonun dışandan destekk gü- venoyu alacağını düşünüyoruz" dedi. Çiller" ın, başbakanlık sırası kendisi- ne geldiğinde DSP'nin dışandan des- teği sürdünnek konusunda güvence vermemesinin önemli bir sorun oldu- ğu konusundaki ısran üzerine, DYP liderliğinde 1997 başında kurulacak hükümete üçüncü bir ortak aluıması formülü gündeme geldi. Yılmaz'dan daha ihtiyatlı olduğu dikkat çeken Çil- ler' in, kurmaylanna pürüzlerden ya- kındığı bildirildi. Hükümete girmeyi zorlayan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "ANAYOL üderterinin azuı- hk bükümeti yerine koalisyon kıırul- ması gereğini görmemeterini" eleştır- di. Liderlenn yann yapacaklan zırve- nin aniından pazartesı günü ANAP, sa- lı günü de DYP Meclis gruplannın toplanacagı, kabine listesimn de haf- ta ortasmda Çankaya'ya sunulabile- ceği kaydedildi. Yılmaz, 15 marta ka- dar bütçeyı Meclis'e sunmayı hedef- lediklerini söyledi. ANAP ve DYP liderleri ANAREFAH gö- rüşmelerinin kesilmesinin ardından Başba- kanlık'ta dün ıkinci kez bir araya geldiler. Sa- at 14.05'te başlayan görüşmenın başlangıcı- na DYP'den NahitMenteşe, MehmetGöUıan, NecmettinCevheıtNevzatErcan; ANAP'tan ÜlküGüney.HusnüDogan.CemilÇKek.Meh- met Kececfler, Bûlent Akarcalı ve Rüşdü Sa- racoğlu katıldı. tkı lıder daha sonra baş başa 3 saat 15 dakika görüşürken kurrnaylar da Devlet Bakanı Cevheri'nin Başbakanlık'taki makamında protokol çalışmalannı sürdürdü- ler. Liderler, toplantıda, küçük detaylar dışın- daki tüm konularda anlaşnklannı bıldirdiler. Başbakan Çiller, koalisyon çalışmalannın çok olumlu bir biçimde devam ettiğini ve çok önemli aşama katedildiğini vurgulayarak hü- kümetın çatısı, bakanlıklann dağılımı ve dö- nüşümlü başbakanlık konulannın "büyük çapta"çözüldüğünü kaydetti.Çiller, yann ya- pacaklan görüşmede koalisyonun ana hatlâ- n ve çatısını açıklayabilecek duruma gele- ceklerini belırterek "Bütün meselelerdehem- fîkir kaldık. Bazı pürüzler üzerinde biraz da- ha çalışma gündeme gdmişür. Lmudumuz her iki çahşmanın, hem çandan, hem temei- den pazar gününe yetiştirilmesidir*' dedı. Li- derlenn kesin anlaş.maya varmalan durumun- da, koalisyon protokolünün birkaç gün ıçin- de parti gruplan ve yetkili kurullarda onay- lanma aşamasına geleceğini, hafta içinde de hükümetın kunılmuş olacağını söyleyen Çil- ler, "Bu yapıcı tutumu karşıhkh olarak mu- hafaza etme düşüncesindeyiz" dedi. Çiller'den sonra söz alan ANAP lıden Yıl- maz, gazetecılere, "Çok bekletip az şey söy- Yılmaz ve DYP Bderi Çiller, detaylar dışında bütün konularda anlaşbklannı söylediler. (Fotoğraf: AA) lediğiıniziıı farkmdayTz" dıyerek görüşmele- rinın "fevkabae" olumlu gectığmi söyledi. Yıl- maz'ın, Çiller'in "ufak pürüzler'' olarak nı- teledığı noktalan, "aynnnlar" olarak düzelt- mesi dikkat çekti. ANAYOL hükümetine, protokolü beğenme- sı durumunda güvenoyu vererek, beğenme- mesı durumunda da "celdmser" kalarak des- tek olacağını açıklayan DSP Genel Başkanı Bülent Ecevh'le, Yılmaz'la buluşmadan ön- ce göriişen Çiller'in, sol destek konusunda CHP'den yana ağırlığını koyduğu öğrenildi. DSP'nin hükümete dışandan destek vermek- le yetınmesi durumunda, ANAYOL'un karşı- sında özellıkle özelleştirme konusunda güç- lü bir muhalefet bulunacağına dikkat çeken DYP tarafinın, CHP'yı koalisyonun içıne çek- mek içın temaslan sürdüreceği belirtildi. Çiller'in, görüşmede, Yılmaz'ın başbakan olacağı ilk 10 ayın ardından sıra kendısine gel- diğinde DSP'nin dışandan desteğı sürdürme konusunda güvence vermemesinı önemli bir sorun olarak dıle getırdigı öğrenildi. Çiller'in güvence arayışı üzerine, ANAP liderinin, 1997'de Çiller başbakanlığında kurulacak hü- kümete üçüncü ortak alınması formülüne sı- cak baktığı bıldinldi. Üzerinde durulan for- mülde, ılk aşamada Yılmaz başkanlığında azınlık hükümetı kurulması, Çiller'in 1997'de kuracağı 2 yıl süreli hükümete de büyük bir olasılıkla CHP'nin üçüncü ortak olarak gir- mesi öngörüldü. Bu konuda kesin açıklama yapmadan ön- ce DSP Parti Meclisi'nin son karannı alaca- ğı bugünkü toplantısının da beklenmesi üze- nnde anlaşma sağlandı. Çiller'in, "ANAP'ın daha önce önerdiği DYP'den 3. bir ismin başbakanlık vapmasr formülünü dile getirdiği, ancak Yılmaz'ın, koşullann değıştiğini ve RP'nın de kendi baş- bakanlığını kabul ettiğini belirterek bu tekli- fe karşı çıktığı bildirildi. Ancak DYP kur- maylan, Çiller'in böyle bir önende bulundu- ğu söylentisinin doğru olmadığmı öne sürdü- ler. ANAP lideri Yılmaz, dün akşam da Bos- na-Hersek Ulusal Günü nedeniyle düzenlenen resepsiyonda gazetecilerin sonısunu yanıt- larken her konuda uzlaştıklannı söyledi. Yıl- maz, sol destek konusunda sorun bulunduğu yorumlannın anımsatılması üzenne "Ondada uzLaşma var. Pazargünü koalisyon protokolü bitirilmiş olacak. Hükümetve çatısı konusun- da aramizda tam olarak anlaşük" dedi. Yılmaz, Çiller'in bazı pürüzler olduğu yo- lundaki sözleri konusunda, "Karşılıklı olarak bir iki aynnrıyla ilgili olarak birbirimize op- sivnn verdik. Vanna (bugüne) kadar düşünc- ceğiz. Yann (bugün) ya mutabık kahnan şe- kilde, ya opsivonlaranızla protokolü kesinleş- tireceğiz'' dedı. Yılmaz, hükümetin yapısına ilişkin bir so- nı üzerine, anlaşılan hükümet şeklinin "ikili koalisyon" olduğunu belırterek, "Koalisyo- nun dışardan destekJegüvenoyu alafagım dü- şünüyoruz" dedi. ANAP lideri, hafta içinde hükümetı kurup, 15 marta kadarbütçeyi Mec- lis'e sunmayı hedeflediklerini söyledi. ANAP grubunun pazartesi günü olağanüs- tü, DYP grubunun da salı günü yapacağı ola- ğan toplantılann ardından, sürpriz bir geliş- me olmazsa, kabine listesinin hafta ortasm- da Cumhurbaşkanlığı'na sunulacağı kaydedil- di. CHP lideri Deniz Baykal, dün konuya iliş- kin sorulan yanıtlarken hükümet modelinin, "azınhk''tan kurtanlması gerektığını belirte- rek şunlan söyledi: "Ama bunu ANAYOL liderierinin gördü- ğünü zannetmiyonım. ANAYOL liderleri ha- yatlanndan memnun gözüküyorlar. Onlar, iki siyasal partinin anlaşmasının,Tü rkhe'nin so- runlannuı çözülmesine yeteıii olduğunu dü- şünüyoriar. Bu bir yanılgı olarak ortaya çıka- cakür. Azınlık hükümetinin. Türkiye'nin so- runlannı çözemeyeceği anlaşılacakur. Bu ko- alisyon ihtiy^cını kavradıklan zaman, bizden önce gjtmekri gereken başka parti \ardir. Ya- pılması £ereken se>, bir koalurvon ortağı ara- maktıı:Onceüdi koalisyon ortağıolarakda DSP dunıyor." DYP ve ANAP heyetleri, dün sabah 04.30'a kadar sürdürdükleri çalışmalarda, hükümet protokolü taslağım oluşturdular. Protokol tas- lağında, 5 yıl süreyle devlet kadrolannın don- durulması hükme bağlandı. llköğretimin 8 yıla çıkanlması ilke olarak benımsenirken sosyal güvenlik kuruluşlanmn tek çatı altın- da toplanması kararlaştınldı. Olağanüstü halin kademeli olarak kaldınl- masının öngörüldüğü çalışmalarda, geçici köy koruculuğu sisteminin gözden geçiril- mesi benimsendi. Protokolde, eğitim reformu ile ilgili bölümde, öğretmenlerin atama ve terfileriyle ilgili ıl özel idarelennın yetkili kı- lınması benimsenirken Miili Eğitim Bakan- lığı'nın önenleri ya da mahallınden gelecek istemler doğrultusunda, "bölgelere özel seçme- li dersler" konulabileceği belirtildi. Bu yön- temle Kürtçe eğitime de olanak tanınabılece- ği yorumlan yapıldı. DSP yetkili kurullannda, hükümete dolaylı destek verme eğilimi ağır bastı Ecevit karannı bugün verecekANKARA (Cumhııriyet Bürosu)-Başbakan Tansu ÇflJer, dün sabah DSP Ge- nel Başkanı Bülent Ece- vit'i arayarak azınlık hü- kümetinin güçlükleri ola- cağı gerekçesiyle koalis- yona ortak olmalan öneri- sinde bulundu. Ecevit, Çil- ler'e hükümete girmeme eğilimini aktanrken görüş- meden sonra toplanan DSP Meclis Grubu'nda da, ku- rulması planlanan koalis- yon için yapılacak güve- noylamasında çekimser ka- larak dolaylı destek veril- mesi eğilimi agırbasn. Ece- vit, kesin karann, bugün toplanacak parti meclisin- de (PM) verileceğini bildir- di. PM'nin, DSP Meclis Grubu'nun karanna uyma- sının beklendiği kaydedil- di. DSP Başkanhk Divanı ile Grup Yönetim Kurulu ve Meclis Grubu dün peş peşe toplanarak ANAYOL hükümetine verilecek des- teğin biçimini tartıştı. Çil- ler'in, dün sabah DSP yet- kili kurullan toplanmadan önce Ecevit'i aradığı öğ- renildi. Alınan bilgiye göre Çiller, "Azınlık hükümeti ile icraat yap- mak çok zor. Ben hükümete üçün- cü bir ortağuı girmesinden, çoğun- luk hükümeti kurmaktan yanayun. Scrink" ya da CHP ile. Biz Savın Yıl- maz iletemel noktalarda henüz tam bir mutabakata varmadık. Siz üçün- cü ortak olmayı arzu ederseniz. bu- nu yeniden ele atanz" dedi. Ecevit'in ise muhalefette kalma eğilimini aktardığı ve son karann bu- gün yapılacak PM'de verileceğini bildirdiği öğrenildi. Ecevit, Çüler'in "Başbakanlık sırası bana gelince, ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART bu destek sürecek mi?" sorusuna da şu karşıhğı verdi: "Sayın Yılmaz bana bu isteğinizi aktardı. Yanmmı da ilettim. Aynca bu konuda bir basın toplantısı da düzenleyerek görüşlerimi aktardım. Biryıl sonrası için bugünden bir şey söylemek olanaksızdır. Bizim bir başbakan veya sıra önerimiz olma- dı. Bunu siz tespit edhorsunuz. Yıl- maz ile başuyor drye dolaylı bir des- tek veriyor değiliz. Sizinle başlasay- dı da aynı tavır içinde olabilirdik." DSP grup toplantısmda söz alan 22 milletvekilinden 17'si hüküme- te girmemek ve çekimser oy kul- lanmaktan yana tavır koydu. Hiknıet Sami Türk, Ali Rahmi BeyrelL Fev- zi Aytekin, MehmetAydın ve Hasan Gemici'nin ise "hükümeteginneye peşin olarak 'Hayır' dememek ge- reldr''görüşünü dıle getirdikleri öğ- renildi. Türk'ün "Biz halktan iktidar için yetld istedik. İktidar uzlaşarak olur. ilkelerimize ve programımıza uygtın bir hükümet için uzlaşma arayabi- lirdik. Çekimser o> vermemiz duru- munda, bu hükümet başansız olur- sa halk bizi sorumlu tutacak" görü- şünü dile gerirdiği toplantıda, 2 mil- letvekilinin de güvenoyu verme- mekten yana olduklannı açıkladık- lan öğrenildi. Ecevit, milletvekillerini dinledik- ten sonra, "Uzlaşma önemlidir. An- cak uzlaşma sadece hükümete gire- rek olmaz. Mcclis'te de uzlaşma olur. Hükümete girme yönünde görüş bil- diren arkadaşlarünızm haklı gerek- çeteri var. Ancak PM'den değişik bir karar çıkarsa, bu arkadaşlanmızm üzülmemelerini diliyorum. Muhalefettedeiyi hizmet verebiuriz" dedi. 1ıırkeş, teror ıçın lsraü le ışbırJigı onerdı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP Genel Başkanı Alparslan Türkes, "üd banşçı devlet" Türki- ye ve Israil'in. "terörist devletler Suriye, Yunanistan ve Kıbns Rum yönetimine karşı aralannda savun- ma ıttifak] yapmalanmn" Ortado- ğu banşmm korunması için gerek- li olduğunu söyledi. MHP Genel Başkanı Türkeş, Tur- kish Daily News gazetesinin dış po- litikaya ilişkin sorulannı yanıtladı. MHP'den, Türkeş'in yanıtlannın özetine ilişkin yapılan yazılı açık- lamaya göre, Türkeş, Israil'in "bir Ortadoğu gerçeği'' olduğunu belirt- tı. Filistin'in Israil'i tanıyarak anlaş- ma yapması dikkate ahndığında, Türkiye'nin de Israil'le ilişkileri- nin dostluğa dayalı ve samimi biçim- de gerçekleşmesinde yarar bulun- duğunu vurgulayan Türkeş, şunla- n söyledi: "Suriye De Yunanistan ve Kıbns Rum yönetiminin açıktan açığa te- rör örgütü PKK'yi destekleyip hi- maye ederek Türldye'ye karşı savaş hazırhğma giriştikleri bilinmekte- dir. Aralannda askeri anlaşmalar yapmışlardır. Suriye, Yunan Hava Kuvvetleri'ne kendi topraklarında üs kurma hakkı vermiştir."" Türkeş, Türkiye kıyüanndaki ada- lann, Lozan ve Paris anlaşmalan- na aykın olarak silahlandınldığını. Kıbns Rum yönetiminin Yunanis- tan ile Türkiye'ye karşı askeri itti- fak yaptığını ve her gün 2 milyon dolarlık bir kaynağı silahlanmaya harcadığını kaydetti. Bütün bunla- ra karşı Türkiye'nin banşçı ve kom- şulanna karşı iyi niyetli olduğunu kaydeden MHP Genel Başkanı Tür- keş, "tsrail devleti de banşçı bir si- yaset takip etmektedir. İki banşçı devletin, yani Türkiye ve İsrail'in terörist devletler olan Suriye, Yuna- nistan ve Kıbns Rum yönetimine karşı bir savunma ittifakı yapmala- n, Ortadoğu banşmm korunmasıiçin çokgereklidir" görüşünü dile getir- di. Kabine Bakanlık kulisleri yoğunlaştı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Baş- kanı Mesut Yılmaz ile DYP liden Tansu Çiller'in anlaştık- lan sol desteklı ANAYOL hü- kümetinin, Bakanlar Kurulu da şekıllenmeye başladı. Me- sut Yılmaz'ın başbakanlığın- da kurulacak olan 53. hükü- mette DYP liden Tansu Çiller görev almayacak.CHP'nin ko- alisyona üçüncü ortak olarak girmesı durumunda bakanlık dağılımı değişecek. DYP'de kalması ve Emre Gönensay- tarafından yürütülmesı plan- lanan Dışışleri Bakanlığı'nın, koalısyona gırmesı durumun- da CHP lideri Deniz Baykal" a bırakılacağı bildirildi. CHP'ye aynca 3 devlet bakanlığının verilebileceğı de kaydedildi. CHP'nin kabineye gırmeme- si durumunda ise bakanlıkla- nn dağılunının eşit olacağı be- lirtildi. DYP liden Tansu Çiller'in, kabinede parti ve koalisyon içi dengeleri gözeterek hareket edeceği bildirildi. DYP'den. özellikle "A Takımı" olarak adlandınlan grupta bakanlık için büyük beklenti oluşurken. bakanlıklar ve görevlendıril- me olasılığı yüksek isimlerku- lislerde şöyle sıralanıyor: Başbakan Yardımcısı: Nec- mettin Cevheri veva Yalım Erez. Dışışleri Bakanı: Emre Gö- nensay Milli Eğitim Bakanı: Tur- han Tayan ya da Mehmet Sağlam Sağlık Bakanı Meral Ak- şener Adalet Bakanı: 1 urhan Gü- vcn, Köksal Toptan yada Na- hit Menteşe. Ulaştırma Bakanı: Ufuk Söylemez. Turizm Bakanı: Ba- hattin Yücel ya da İlhan Akü- züm Onnan Bakanı: Hasan Ekinci Sanayi ve Tıcaret Bakanı. Bahattin Şeker ya da Yalım Erez (Erez'in ismi devlet ba- kanlığı için de geçiyor) Tanm Bakanı: Ahmet Se- zal Özbek ya da Ayvaz Gök- demir. Devlet bakanlıklan: Yıldı- rım Aktuna, Ayfer Yılmaz, Cihan Paçacı, Rıza Akçalı, Sedat Aloğlu, Salim Ensari- oğlu, Aykon Doğan, Tayyar Altıkulaç (Dıyanet Işleri Baş- kanlığı'nın DYP'de kalması durumunda), Abdulbaki Ataç ile Mehmet Ağar ya da Bekir Aksoy. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Öğrenci Eylemleri... Kasketli, anoraklı bir genç, iki elini havaya kaldır- mış, zafer işareti yapıyor... Burası istanbul Üniversitesi Merkez Kampusu... Aynı saatlerdeTBMM'nin dinleyici localanndan bir grup genç, slogan atıyor: "Okuma hakkımız engellenemez..." DSP'Iİ Başkanvekili Uluç Gürkan oturumu kapat- mak üzereyken gerçekleşiyor TBMM'deki bu göste- ri... llktepki, eski Istanbul Emniyet Müdürü DYP Istan- bul Milietvekili Necdet Menzir'den geliyor: "Kim sokuyor bu teröhstleri buraya?" Kurban derilerinin 'şeriatçı vakıflara' verilmesini te- levizyon ekranlarından savunan eski Olağanüstü Hal Bölge (OHAL) Valisi DYP Konya Milietvekili Necati Çe- tinkaya da Necdet Menzir gibi öfkeli. Diyor ki: "Utandıncı birolayla karşı karşıya kaldık... Bunlan kim sokmuş araştınlsın..." Gazi ve Hacettepe üniversitelerinde okuyan 11 öğ- renci, TBMM dinleyici locasına nasıl girmişler dersi- niz? Necdet Menzir'e göre dinleyici locasından slogan atan ve pankart açmak isteyenler 'terörist' olduğu- na göre oraya nasıl sızmışlar? Necdet Bey ve Necati Bey nasıl sızdıklannın araş- tınlmasını ısterierken biz onlara bir ipucu verelim. Ne de olsa ikisi de 'çiçeği burnunda' milletvekilidir; TBMM'ye nasıl girilir bilmezler, onun için açıklayalım: TBMM'nin genel kurulunu izlemek isteyenler Dik- men Kapısı'ndan girerler. Kimliklerini bıraktıktan (bu arada bir milietvekili ve bürokrat adı verebilirler) son- ra ise TBMM dinleyici locasına yakalannatakılan kart- laria rahatlıkla girebilirler. Dinleyici locasına girmek zor değildir. Şimdi burada bir başka konu daha var. O da şu: Necdet Bey, eski bir polis müdürii olarak yürüyü- şe katılan, slogan atan, TBMM locasına girip sesini duyuran herkesi 'terörist' sanıyor. Acaba Necdet Menzir, telsizlerden amirlerine küf- reden, Orhan Taşanlar'ı Moskova'ya yollayan polis- ler rjakkında ne düşünüyor? • • • Istanbul Üniversitesi'ni işgal eden öğrencilerdiyor- larki: "Yeni bir 68 kuşağı geliyor..." Kimi öğrencilerle konuştuk. Onlara dikkatli olma- lannı, saldırganlığın yarar değil zarar getireceğini söy- ledik. Bir öğrenci dedi ki: "Aramıza provokatörier sızıyor, kınp döküyor, son- ra kaçıyor..." Gençlerin çoğu 18-20 yaşlanndaydı. Bu çocuklar 12 Eylül 1980'de 2-4 yaş grubundaydılar. Dedik ki: "Cam çerçeve kırmakla, sıraları parçalamakla, TBMM locasında gösteri yapmakla sonınlannız çö- zümlenmez..." Gençlerkızdılar... Dediler ki: "Sesimizi başka türiü duyuramıyonız..." Bu ülkeyi yönetenler 1968'de de öğrenci gençliğin sorunlarına eğilmemişlerdi, bugün de eğilmiyoriar..; Türkiye'de her şey tersine işliyor... Bir örnek verelim: YÖK verilerine göre öğretim üc- reti 180 milyon lira olan Ankara Bilkent Üniversitesi'ne 1995'te 350 milyar ödenek verilirken 20 devlet üni- versitesine verilen ödenek bunu çok altında kaldı. Diyanet Işleri Başkanlığı'na 21 trilyon lira ödenek aynlan laik demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nde dev- let üniversitelerine ayrılan ödenek devede kulaktır. Öyle olunca ne oluyor? Öğrenciler 'harçlanprotesto' için sokağa dökülüp üniversiteleri işgal ediyor... Son olaylara bakıp düşünmenin zamanıdır... • • • Manisa'da yaşanan işkence olayını yazıp kimi bel- geleri ortaya koyacaktık. Cumhuriyet, olayın başın- dan beri 'güvenilir gazeteciliğin' örneğini vedi. Pek çok gazete ve televizyon, Cumhuriyet'in haberierin- den yola çıkarak Manisa'daki işkence olayını işledi. İşkence konusunu önümüzdeki günler yeniden ya- zacağız... _ Bakın Türkiye Insan Haklan Vakfı Başkanı Yavuz Önen ne diyor: "Türkiye son yıllarda işkence cehennemine dö- nüştü..." Sinan Demirbaş Elazığ'da polis işkencestyle öl- dü. Onu öldüren polisler şu anda yargılanıyor ama gö- revlerinin başında.. Polis mezar taşlarını bile gözaltına alıyor.. Suçlu mezar taşlan DGM'de yargılanırlarsa hiç şaş- mayın... Ya Metin Göktepe'nin katilleri nerede? Niçin yar- gının önüne çıkanlmıyorlar? Istanbul Üniversitesi'nde işgal sürüyor... Kurulu düzenin kuralı şu: Paran varsa okursun, pa- ran yoksa okuyamazsın. Eski polis müdürü Necdet Menzir, her gösterictyi 'terörist' sanıyor... Eh bu arada ANAYOL da kuruluyor... Sahi, Show TV spikeri Gülgûn Feyman 100 mil- yar TL'ye Star TV'ye transfer olmuştu, onu az kalsın unutuyordum... Sizin haberiniz var mı? YDH büyük kongresi toplanıyor Cem Boyner: ANAYOL 8İlalı zoruyla kuruluyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yeni Demokrasi Hareketi'nin (YDH) genel seçimlerde yüzde 10'luk Türkiye barajını aşamayarak parlamentoya girememesi, parti içinde çözülmelere ne- den olurken seçim yenilgi- sinin sorgulanacağı ve yeni yönetiminbelirleneceği ola- ğanüstü büyük kongre bu- gün toplanıyor YDH lide- ri Cem Boyner, ANAYOL'u "silah zoruyla kurulan bir Çankaya hükümeti" diye nitelendirerek "Mesut Yıl- maz'ın can düşmanı olarak gördüğü ve 'Yüce Divan'a göndereceğim" dediği Tan- su ÇillerTekoalisyon kurma- sını içime sindiremiyorum" dedi. Olağanüstü büyük kong- re öncesinde yapılan YDH Genel Yönetim Kurulu top- lantısı, çeşitli kentlerden ge- len üyelerin katılırruyla dün parti genel merkezinde ya- pıldı. Toplantının açıhşın- da konuşan YDH Genel Başkanı Boyner, 24 Aralık seçimlerinden yenik çıktık- lannı belirterek bugün top- lanacak kongrede partiyi "şahlandıracak" kararlann alınacağını söyledi. ANAYOL hükümetinin "silah zorujia" kurulduğu- nu öne süren Boyner, "Sflah zoru varmı? Eğergectiğimiz S gün içinde başında yeralan bazı yorumlar doğru ise bu hükümet. silah zoruyla ku- rulan bir Çankaya hüküme- tidir. Bu haberieri ne Genei- kurmay ne de ANAYOL'un liderleri yalanlamadı. Hü- kümet kuruluşunda 'asker fırçası', 'esasduruşadavet' gibi davranışlan görmek, bizi umutsuzluğa düşürü- yor" diye konuştu.