Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 14 MART 1996 PERŞEMBE
8 DIŞ HABERLER
Ortak bildiri:
Terörie
çokyöntü
savaş
ŞARM EI-ŞEYH- Mısır'ın
Şarm El-Şeyh kentinde dün
sona eren terörie mücadele
zirvesi sonunda zirveye
katılan tûm ülkeler, terörie
mücadele konusunda 3 ana
görüşte birleştiler. Bunlar,
terörie mücadelenin
arttınlması, güvenliğin
geliştirilmesi ve terörle fîili
mücadele olarak sıralandı.
Zirve sonunda yapılan ortak
bildiride de 6 madde yer
aldı. Maddeler şöyle
sıralandı:
# tsrail ile Filistin
arasındaki anlaşmalan
desteklemek ve banş
görüşmelerinin devamının
sağlanması. Fiistinlilerin
ekonomik ihtyaçlan da
gözönüne alınarak banşa
ekonomik ve siyasi destegin
artınlması
# Bölgede tam bir
yerleşimi sağlamak için
banş görüşmelerinin
sürmesi için gereken
desteğın verilmesi
3- Bölgede
güvenlik ve dengeyi
sağiamak için ortak
çalışarak, etkili ve pratık
yöntemlerin geliştirilmesi
# Bölgesel, ikili ve
uluslararası çalışmalarla
terörörü kışkırtanlann
yakalanması. Zirveye
katılan ülkelerin topraklannı
terörist gayelerle
kullanılmasının önlenmesi.
Bu ülkelerde terörist
gruplara yapılacak para
yardımlannı sağlayan
kurumlann engellenmesi.
# Terör gruplannı fmanse
eden kurumlann ortaya
çıkanlması ve
çalışmalannın engellenmesi
için en üst dûzeyde
çalışmalann yapılması ve
bu çalışmalar için
gerekecek teknik malzeme
ve eğitim yardımlannın
sağlanması.
# Zirve ülkeleri arasında
ortak bir gnıbun kurulması
ve kararnamedeki
maddelerin uygulanması
için en uygun yolun
seçilmesi konusunda,
üyelerin vecekleri yanıtlann
30 gün içinde rapor
edilmesi.
Kısa.Kısa
• VVASHINGTON
(Cumhuriyet)-ABD
yönetimi Kafkasya
politikasını gözden
geçirmeye hazırlanıyor. Bu
amaçla ABD Dışişleri
Bakan Yardımcısı Strobe
Talbott'un bu hafta Rusya,
Türkiye, Ermenistan ve
Azerbaycan'a gideceği
açıklandı Dışişlen
Bakanlıgı Sözcü Vekili Glyn
Davies, ziyaretlerin amacını
"Bölgedekı banşa yönelik
çabalara ilişkin bilgi almak
ve Hazar enerji sonınlannı
görüşmek" şeklinde
özetledi.
• WASHINGTON
(Cumhuriyet>-ABD
Federal Araşbrma Bürosu
(FBI)Başkanı Louıs Freeh,
HAMAS ve diğer radikalm
terör gruplarmın ABD' de
yasal yollardan para
topladıklannı açıkladı.
Freeh, "Para insani amaçlar
için toplanıyor. Hastaneler,
yetimhaoeler ve okullar için
topiamian yardını
paraiannın bir kjsmı teröre
aynlıyor" dedL
• TAIPEH(AA)-Çin
ordusu, Tayvan açıklannda
gerçek cephanenin
kullanıldığı hava ve deniz
tatbikatlanrun bir yenisini
daha gerçekleştiriyor.
Tayvan Savunma
Bakanlığı'ndan yapılan
açıkJamada, tatbikata çeşitli
tiplerde 30 uçağın katıldığı
belirtildi.
• NEWYORK(AA)-
Irak'uı silahsıziandınlmasrvia
görevli özd BM Komisyonu,
denetimler konusunda
Bağdat yönetimryie BM
arasında veni pürüzier
cıkabilecefine dikkat çekti.
• ATtNA (AA) -Yunanistan
Dışişleri Bakanı Teodoros
Pangalos, Türk-Yunan
ilişkilennde, Ege'de tkizce
krizinden önceki duruma
dönülmesi şartıyla yeni
Tûrk Hükümeti ile temas
kurabileceklerini söyledi.
Pangalos, Selanik'te
düzenlenen "Yunanistan ve
Balkanlar - lşlerme
Işbirliği" konulu toplantıda
yaptığı konuşmada "Türk
hükümeti ile temasa
geçebiiiriz."dedi.
• STOCKHOLM (AA) -
Isveç Başbakam Ingvar
Carlsson "ülke
yönetimindeki yerini yeni
bir sosval demokrat kuşağa
bfrakmak" amacıyia bu
hafta sonu siyaset
sahnesinden tamamen
çeküiyor.
Iiderler terörekarşıMrleştiMısır zirvesinde, terör örgütlerine karşı uluslararası ortak bir komisyon kurulması konusunda karar alındı
Dış Haberler Servisi - Mı-
sır'ın Kızıldeniz kıyısındaki
Şarm el-Şeyh kentinde bir araya
gelen dünya liderleri, terorizmi
kınayarak Iran'ı terör eylemleri-
ne destek vermekle suçladılar.
Aralannda Cumhurbaşkanı Sü-
leyman Demirei'in de bulunduğu
29 liderin katılımıyla gerçekleş-
tirilen terörle mücadele zirvesi-
ni Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü
Mübarek ile ortaklaşa başkanlı-
ğını yapan ABD Başkanı Bill
Clinton. zirveyi "çok başanh"
olarak nitelendirdi.
Clinton, zirvenin ardından
Mübarek'le gerçekleştirdikleri
ortak basın toplanfısında "terör"
gruplanna sağlanan desteği kes-
mek için uluslararası birgirişim
başlatılacagını ve terörle müca-
dele çabalannı denetleyecek bir
komisyon oluşturulacağını söy-
ledi. ABD Başkanı, iki hafta
içinde terörle mücadelede alına-
cak önlemlerin görüşüleceği bir
toplantı düzenleneceğini bildir-
di.
'Banş galip gelecek'
ABD Başkanı, zirvede yaptı-
ğı konuşmada "Dünyanm dört
bir yanından tek bir mesaj getir-
dik. Banş galip gelecek" dedi.
Zirvede dikkate alınması gere-
ken noktalara da değinen Clin-
ton, kapsamlı banş için sürdürü-
len arayışın güçlendirilmesi ve
teröristlere etkin bir şekilde kar-
şı konulması gerektığıni ifade et-
ti. Bill Clinton, zirvede, Hınsti-
yan, Müslüman ve Yahudi, 29
dünya liderinin bir araya geldiği-
ni belirterek "Birkaç yıl önce
böyle bir şeyin olacağı söylensey-
di kimseinanmazdı" dıye konuş-
tu. Uluslararası terör zirvesine
ev sahipliği yapan Mısır Cum-
HAMAS'tan zirve bildirisi:
Eyleme devam
Dış Haberler Servisi- Islami Direniş Hareketi
(HAMAS). Israil'e karşı düzenlenen saldınlan
"meşru savunu" olarak niteleyerek dünya
liderlerini Israil'i işgal ettiği topraklardan
çekilmesi ve Filistin sınırlannı açması için ikna
ehneye çağırdı.
AFP Haber Ajansı'ndan alınan bilgiye göre
HAMAS zirveye katılan dünya Iiderlerine hitaben
yazdığı altı sayfalık bildiride "Füistinli mücahitler
(Özgfirlük savaşçılan), uluslararası örgütlerin hraii
terörüne son verememesi halinde saldınlanna
devam etmektekarari)dır''dedı. HAMAS'ın
eylemlennin yalnızca Israil'in işgaline karşı
olduğu belırtilen bıldinde " İsrail'in işgal ettiği
topraklardan çekilmesi durumunda HAMAS da
sakünlannı durduracakür" denildigi ifade edildi.
HAMAS sivilleri hedeflemediğini, ancak sivil
ölümlerini engellemenin de imkânsız olduğunun
belirtildiği bildinde ayncaHAMAS'ın İsrail'e
karşı yürürtüğü mücadeledeki stratejinin
detaylannın bulunduğu ve daha önce Israil
hükümetine yaptığı ve Israil tarafından reddedılen
ateşkes önerisini yinelediği kaydedildi. Israil
Devleti'nin varlığını kabul etmeyen HAMAS,
Israil'in tümü Batı Şena ve Gazze Şeridi'nin
Filistin topraklannın birparçası olduğunu iddia
ediyor.
Şarm ei-Şeyh kentinde yapılan Terörie Mücadele Zirvesi sonunda Iiderler el ele resûn çektirerek görüş biriikteiiğini vurguladılar.
Demirel: Teröriikoruyanlara hoşgörü varANKARA (Cumnuriyet) -Cumhur-
başkanı Süleyman Demirel. Mısır'da ya-
pılan terörle mücadele zirvesinde Türki-
ye'nin. teröre destek \eren komşulannı
üstü kapalı olarak uyardı. Bazı ülkelenn,
terör konusunda kendi gerçeklerine gö-
re farklı ölçüler kullandığını. politik çı-
karlar için terorizme açık ve kapalı des-
tek verildiğini bildıren Demirel, PKK'ye
yaklaşımına karşın Yunanıstan'ın Ba-
tı'dan anlayış görmesını ıma ederek "Te-
rörist mihrakJaradestek \eren,eğitim im-
kânlan sunan bazı ülkelere gösterilen
hoşgörü de mücadeleyi güçfeştirmekte-
dir" dedi.
Demirel. terörle mücadele zirvesine
katılmak üzere dün Jsrail'den Mısır'ın
Kızıldeniz kıyısındaki sayfiye kentı
Şarm El-Şeyh'e gittı. Demirel, zirvede
yaptığı konuşmada, 2000'li yıllara doğ-
ru insani değerlerin giderek önem kazan-
dığını, refah ve mutluluğun globalleştı-
ği bir şekilde gidilebilmesi için en çok
gereksinim duyulan şeyin banş olduğu-
nu vurguladı. Terörün, artık seçilmiş ba-
zı ülkelerin sorunu olmaktan çıktığını,
vahşi ve ilkel yöntemleryanında gelişen
teknolojik olanaklann da kullanıld?^}
kaydeden Demirel, terörle mücadele ko-
nusunda gerçekleştirilen uluslararası iş-
birliğınin, terörist organizasyonlann ka-
tettikleri aşama karşısında çok geride
kaldığına dikkat çektı. Demirel, bazı ül-
kelerin teröre yaklaşımlannda kendileri-
ne özgü gerçeklerle farklı ölçütler kullan-
maianmn, mücadeleyi zorlaştırdığını be-
lirterek şunlan söyledi: "Oysa,hiçbiray-
run yapmaksızın sivukre saldıran ve in-
sanın en temel hakkı olan yaşama hakkı-
nı ortadan kaldıran terörie gerektiği gibi
savaşabümenin temel koşulu akıkı ve et-
kffi ufoslararası ölçülerin stirarJe saptan-
ması ve bu ölçüler temetinde ortak mü-
cadelenin ciddiyetle yüriitülmesidir. Ne-
reden gelirse geisin, hangi amaçla yapar-
sa yapsın, terörü oiuşturan tek şey terö-
rün kendisidir. Teröristin ilan ettiği amaç-
lar, terörü meşnı gösteremez."
Londra'dan PKK yanlısı yayın yapan
MED TV'yı kastederek terönstlere rek-
lam yapma olanağı sağlayan ıstasyonla-
ra izin verilmemesi gerektiğini kaydeden
Demirel, "Verilen izinlcrin iptali, terörü
destekleyen şer odaklan \e cephe örgüt-
lerryle mücadelenin önemli bir parçası-
<fcr" görüşûnü dile^etirdi. Terörist grup- '
lar, çalışma yöntemlen ve finans kay-
naklan konusunda bılgi toplayacak bir
merkez kurulmasını öneren Demirel, te-
rörle mücadele eden ülkelere her türlü
desteğın venlmesinı ve tüm teknik ci-
hazlann bu ülkelenn kullanımına sunul-
masını ıstedı. "Terörle mücadelenin en
etkin yöntemlerinden biri de, terör ey-
lemlerini gerçekleşrJrenlerin mutlaka 90-
li ülkeye iade edilmeieridir" görüşünün
altını çizen Demirel, ülkelerin, daha ön-
ce imzaladıklan uluslararası anlaşmala-
ra uymalarutın. bu alanda sonuç almak
için yefterli öîacağını söyledi.
hurbaşkanı Hüsnü Mübarek, Is-
railliler ile Filistinlilere banş yo-
lunda kararlı olmalan çağnsında
bulundu. Mübarek, "Filistin hal-
kına sesJeniyorum: Umutsuz ol-
maym, doğru görüş açınızı kay-
betmeyin. Banşa doğru ilerleyiş
başlamıştır. Filistin davasına des-
tek, uluslararası kamuo>unun
geri dönülmez bir yükümlülüğü
oünuştur" dedi.
Peres İran'ı suçladı
Israil Başbakam Şimon Peres,
Iran'ı teronzmı desteklemek ve
teşvık etmekle suçlayarak teronz-
me karşı uluslararası önlemler
alınmasını jstedı. Peres, "Tero-
rizm isimsiz değildir. Bir adı, bir
adresi vardır. Bankada besaplan,
altyapısı ve yardım örgürierinde
gizli ağlan vardır. Bir ülke tarafın-
dan. Iran tarafından >önetilivor"
dedi. Iran rejıminı "Şiddeti ve fo-
natizmi başlatmak, teş>ik etmek
ve ihraç etmekle'' suçlayan Israil
Başbakam, "Tanran, terörün baş-
keoti oldu" dedi. Peres, zirveye ka-
tılanlan, bir strateji ve kalıcı ittifak
oluşturmaya çağırdı ve zirvede
önemli ve pratik karariar alınma-
sını ıstedı. Teronzmın sınır tanı-
madığını söyleyen Peres. "Bu ne-
denle sınııiar, terörle mücadeleyle
suuriandınlmamab'' dıye konuştu.
Filistin yönetımınden aşın dinci
unsurlann saldınlannı engellemek
için önlem almasını ısteyen Peres,
Fılistinlilerle tanhı bir uzlaşma
sağladıklannı ve özerklik anlaş-
maiannı tam olarak uygulamak is-
tedıklennı belırttı.
Filistin Devlet Başkanı Yaser
Arafat, yönetımleri alttndakı top-
raklarda terörü kökünden yok ede-
ceklerini söyledi. Arafat, Israjl'i
de ıntıhar saldınlannın ardından
Batı Şeria ile Gazze sınırlannı ka-
patmast nedeniyle eieştirdi. Yaser
Arafat, dünya liderlennın bir ara-
ya geldiğı zirvede yaptığı konuş-
mada, terörle mücadele edecekle-
rinı ve kökünden yok edecekleri-
ni belirterek aşın dıncı HAMAS
örgütünün düzenlediğı mtıharsal-
dınlannda hayatlannı kaybeden-
ler için başsağlıği dileklenni dile
getırdı.
Rusya Devlet Başkanı Boris
Yeltsin, Ortadoğu banş sürecinin
devam ettirilmesı gerektiğini söy-
ledi. Yeltsin, dünyanın her yerin-
de görülen terörle mücadele etmek
ıçın gösterilen çabalarda şbli
yapılması çagosında buhıadu.
Dicle ve Fırat sulannın dörtte biri Anadolu'ya
YILUK SIKINTI
Hafiz Esat'ın demokrası ve özgürlükten uzak, otoriter ve ken-
dıne özgü yönetimi 26 yjIdır ayakta. Rejim, hem kamuoyuna hem
de dış dünyaya kapalı. Önemli konularda pek nadir açıklama ya-
pılıyor. Sağda Müslüman Kardeşler solda komünisaer sıkı de-
netim altında. Dış polıtıkada aşın Arap mılliyçtçıliği egemen,
BAAS Partisı'nin bu mıllıyetçılığınde Yunanıstan'ın "Megafi
Idea"sı gıbı çok eskılere. Emevıler dönemıne kadar uzanan Bü-
yük Surije hayali var. Kuzeyde Türk sıran ötesinde bu emeller
Toroslara kadar uzanıyor. Bunun gerçekleşebileceğine inanan
yok. Ama Ortaçağda parlak bir tarihi olan ve ondan 1300 yıldır
kopmuş bulunan bir ülkede yeni bir ulus yaratmanın tılsımlann-
dan belkı bın de bu ımış gıbı görünüyor yöneticilere.
Hafiz Esat Haskiye doğumlu bir Alevi. Zeki, pragmatikliği-
nin ötesinde fırsatlan bekleyip tam zamanında yakalayan bir
oportünist. Birkulağı kınşte, ıyı ızleyıcı, gösterişi sevmeyen, kar-
şısındakini dınleyen, hemen gönişünü açıkJamayan, açıkladıgı
görüşlen de elastiki olan, adamlannı iyi tutan, zamanı gelince
acımasız bir devlet adamı. Hafiz Esat'tan önce ve bizzat Esat za-
manında Sunye devlet adamlannın ortak özelliklen yakm kom-
şuianyla sağlam dostluklar kurmamalandır. Öteden beri kuzey-
de Halep. Humus ve Deyinzor bölgesi ileri gelenlen Irak ile bir-
lik yanhsıdır.
Denerler, ama gerçekleştiremezler. Irak'da Saddam Hüseyın
döneminde ilişkıler büsbütün bozulur. Diplomatik ilişkjler ke-
silmiş durumdadır. Aslında bir rekabet, bir çekişme ıçın ortada
yeterince objektif neden yoktur. Aynı şey Crdün için de söyle-
nebilir. Mısır ile 1958-61 bırliği Abdülnasır'ın üsfünlük komp-
lekslenyleyıkılır. Mısır'ın tsrail ile 1978 Camp Davıd Anlaşma-
sı'nı yapması Suriye'yi büsbütün sınırlendirir. îsraıl'e gelince.
1948'den beri lsrail'm Sunye'nın baş düşmanı olduğu kanısı
yaygındır. Banş anlaşması yapılsa da Suriyelıler bu güney kom-
şulanna kuşku ile bakacaklardır. Lübnan'ın yüzde altmışı içsa-
vaş sonrası Sunye'nın ışgalı altına düşer.
Esat, Türkiye ile 1971 -73 yıllannda smırlı ölçüde de olsa ıyı
ilişkiler kurmaya çalışır. 1967 savaşının Sunyelilerde yarattıgı
moral çöküntüsü yalnız Sowetlenn desteğiyle doldurulur gıbı
değildir. 1973 savaşında Sovyet desteği de azalacaktır. Sunye tep-
kisini açıklamaktan çekınmeyecektır. Batı ile Doğu arasındaki
siyasal yumuşamagelişmektedir. Moskovagergınlik polıtıkasın-
dan vazgeçmek üzeredır. 1975 Helsınki Deklerasyonu doğrul-
tusunda bir süreç başlamıştır. Esat'ın Türkiye'ye karşı yumuşa-
ma politıkasında ışte bu yeni gelişmeenn etkili olması mümkün-
dü. Üstelik Türkiye 1973 Arap-lsraıl savaşında yıne Araplan des-
teklemıştı. Şam memnundu. Ama Türkıye'nm 1974'de Kıbns'a
müdahalesi üzerine Sunye açıkça Kıbns Rumlan'nı ve Yunanis-
tan'ı rutacak ve yalnız Rum KıbnsCumhuriyeti'ni tanıyacaktı.
Gösterdığı gerekçe Kıbns'm taksim ya da birdevlete bağlanma-
sı sonucu NATO bölgesi olması tehlikesidır. Ama bu ınandıncı
değıldi. Bölgede koca Türkiye NATO üyesiydı. Kıbns'da Ingı-
lız üsleri ve Doğu Akdenız'de ABD 6. Fılosu vardı. Kaldı ki Ma-
karios'un asıl amacı ENOSlS'di.
1980'li yıllarda Türkiye-Suriye ilişkileri yeniden bozulmaya
başlıyordu. 1984'de PK.K. kurulmuştu. Çok geçmeden Suriye'nin
işgalindeki Lübnan'ın Bekaa vadisınde PKK'nin eğitımine izın
verilmesi ve hderlen Abdullah Öcalan'ın (Apo) Şam'a yerleş-
mesı Ankara ile ilışkıleri sarsacaktı. Konu taraflann ıçişlen ba-
kanlannın karşılıklı zıyaretlerinde (1985 martında Akbulut ve
Gabbas) ele lınmış. ama somut bir sonuç elde edılememıştı.
Güneydoğu Anadolu'nun kalkınması için GAP çerçevesinde
Ankara, güney komşulanyla ıyı niyetle işbirlıği öneriieri hazır-
larken Keban ve Karakaya barajlanndan sonra büyük Atatürk ba-
rajı Fırat sulanyla doldurulurken Sunye hükümeti kaygılanmış-
n. Bu kaygısına gerek yoktu. Türkiye Suriye'ye yeterince su bı-
rakacaktı. Ama Şam gene de PKJC'yi eline bir koz olarak mtma-
yı yeğlemışti.
Başbakan Turgut Özal Suriye'de
Türkiye her ne kadar ıki konu arasında bir bağ kurulmasını
rcddediyorsa da ilişkilerbiraz düzelirgibi olunca Başbakan Tur-
gut Özal, iki ülkenin komşuluk ilişkilerini bir iyi niyet atmosfe-
n içinde gözden geçırmek üzere Sunye'ye gıtmişti. Şam'da Ha-
fiz Esat ile konuşmuş ve Başbakan Dr. El-Kassem ile ıkı ayn pro-
tokol imzalamıştı. Bunlann biri "Ekonomik İşbirligi Protoko-
hl"dür ki, sular konusu üzennde şu maddeler yer almaktadır:
6. madde "Atatürk Barajı rezervuannın doldurulması sırasın-
da veFırat sulannın üç ülke arasında nihai (ahsisine kadar Türk
tarafi, Türkiye-Suriyt' sınınndan >ıUık ortalama olarak 500
mÖ/snidenfazb su bırakma>ıyükümlenir. A>hkakışın 500 mÖ/sn
aibna düştüğü durumiarda farkın ertesi a> kapatılnıasmı kabul
eder" denılmektedir. Burada "tahsis"' tngılızce "aUocatjon" kar-
şılığıdır kı, paylaşım (sharing) kavrammdan farklıdır ve suyun
geldiği ülkenin iradesinin esas olduğunu gösterir.
Fırat'ın Suriye'ye geçecek yıllık debisi 28.5 milyarmÖ/sn ol-
duğuna göre Sunye'ye bırakılan sanıyede 500 mÖ/su yılda
15.768 mih/ar mÖ yanı Fırat'ın topladığı suyun % 56'sını oluş-
turur. Başka deyişle, Fırat'dan Türkiye'ye ancak%44su kalmak-
tadır. Ozal, bırakılacak su için Suriyelilere yeterince anlayışlı dav-
ranmıştır. Türkiye bu yükümlülüğe Atatürk Barajı dolarken de
sadık kalmıştır. Ama Sunyehler gene de memnun değildir. En
azından bırakılacak su için daha kesın bir anlaşma beklemekte-
dir.
7. madde "Irak, Suriye ile yapnğı anlaşma gereğince Fırat su-
lanndan varartandığı için tahsis konusundaki konuşmalara ka-
öbbilecekür.-Cerçekten Suriye Fıratsulannın %58'ini Irak'a bı-
rakmayı yüklenmıştir ve bırakmaktadır.
8. 9. 10. maddelerie ortaya konulan hükümler de yapıcı ve
olumludur. Bunlar içinde Suriye'nin, Fırat ve Dıcle üzerinde or-
tak projelere katılmayı ve Seyhan-Ceyhan sulannın (Banş Su-
yu) Ortadoğu'ya geçmesi projesini incelemeyi kabul etmesı
olumlu bir tutum sergilemektedir.Protokol imzagünü yürürlüğe
girmiş olup taraftarlarca ona son verilmediğine göre bugün de
yürürlüktedir. Ekonomik İşbirlıği Protokolü'nün öbür kesimle-
ri petrol ve gaz. elektrik, ticaıet, bankacıhk, ulaştırma ve haber-
Ieşme ve canlı hayvanlann transiti. Akdeniz oyunlan için otobüs
tahsisi konulannı kapsamaktadır.
Güventik Sorunlannda Işbiriiği Protokolü
Güwnlik Sorunlannda lşbirliği Protolü'ne gelince: Gıriş kıs-
mında "İyi Komşuluk ve Dostiuk" arzusundan. "karşAkb saygı
ve çtkar^dan, "içişlerine kanşmama ilkesi"nden söz edilmesi,
Türk-Suriye ilişkilennde ılk ve yepyeni yükümlülüklerdir. 1., 2.,
3., 4. maddeler sının gızlıce gecenJer vb. ile ilgılidır. 5. madde
ıse Türkiye açısından PKK konusunu kapsayan bir nıtelik taşı-
maktadır
Madde 5. "Heriki taraf. kendi topraklannda karşı tarann gü-
venlik ve istikranna zarar verici tüm faaüyetieri önk'mev i. avn-
ca kendi topnüdanndaki örgüt, grup vekişiJerin bu ceşit faaüyet-
ieri konusunda. bilgi alışvçrişi dahil otanak üzere her türlü işbir-
liğinde bulunmayı yükümlenir."
3 ay sonra, yani 17 Eylül 1987'de yürürlüğe konulmuş olan
bu ikınci protokol iki yıl için yapılmışsa da iki yıl geçtikten son-
ra taraflardan biri ona son vermedığıne göre bugün de yürürlük-
tedir. 5. maddeye "Taraflann kendisuurlaniçindebu hüküm ge-
ceıü otacakür" gıbi bir hüküm konulmamış ya da kabul ettınl-
memış olması önemli bireksiklıktır. Eğerkonulmuş olsaydı Lüb-
nan'ın Bekaa gıbi 1981 'denben Suriye işgalindeki bıryenn PKK
tarafindan kullanılması önlenebıhrdi. 1lerde protokolde bir de-
ğışiklik ya da daha geniş kapsamlı bir anlaşma yapılırsa böyle
bir hüküm yararlı olacaktır Dıcle ırmağı ile Sunye'nin doğru-
dan bir ılgisı yoktur Bu ırmağın Irak içinde oluşan yıllık kapa-
sitesi 48.5 milyarmÖ'eçıkmaktadır. Bunun % 51 'ı Türkiye'den,
% 39'u Irak'dan ve % 10'u da Iran'dan gelir. Türkıye'de Dicle
havzasında sulama sorunu olmadığından su, elektrik üreten ba-
rajlar ıçın kullanılamaktadır. Suyun yaklaşık % 95'ı Irak'a bıra-
kılır. O nedenle Irak nüfusuna göre su kaynaklan oldukça zen-
gindir. Kişi başına yılda 2110 mÖ'dür. Oysa bu, Suriye'de 1420,
Türkıye'de ise 1830 mÖ'dür. Yalnız Irak ve Suriye'de havanın faz-
la sıcaklığı nedeniyle buharlaşmanın fazla olduğu doğrudur. An-
cak buna karşı yetennce önlem alınmamakta ve genellıkle sular
bilinçsızce kullanılmaktadır. Sunye ıçın bir de şu çare akla gel-
mektedır:
Dicle Tüıkiye'den Irak'a geçer geçmez 60 km uzaktaki Suri-
ye'nin Haburçayma belirlı ölçüde su vererek bu ülkenin kuzey-
doğu bölgesine sulama olanağı sağlayamaz mı? Teknik taraını
bilmiyorum. Ama hakgözetırlik (equıty) bunu gerektırir. Aynca
böyle bir şey Suriye'nin Fırat içinde Türkiye'den aşın ıstemleri-
nı de hafıfletebılir. Türkiye'nin bu konuda ne denli haksever ol-
duğunu şu bilgiler gösterir Fırat ve Dıcle ırmaklannın Türki-
ye'deki bir yıllık ortalama su kapasitesi 28.5+25= 53.5 milyar
mÖ'dür. Fırat'dan en az 15.7 milyar mÖ (% 58)'i Suriye'ye, Dic-
le'denenaz 23.75 milyar mÖ(%95'ı) Irak'a bırakıldığına göre
bu iki ınmaktan Türkiye'ye kalan su miktan Fırat'dan % 42'si ya-
ni 12.8 milyar mÖ, Dicle'den Türkiye'ye kalan ise % 5 yanı 1
milyar 250 milyar mÖ'dür. Başka bir deyişle, Türkıye'de oluşan
Fırat ve Dıcle ırmaklannın toplam suyunun (53.5 milyar mÖ)
sadece yaklaşık % 26 'sı (14 milyar mÖ) Anadolu'da kalmakta,
% 74'ü (39.5 milyar MÖ) Suriye ve Irak'a bırakılmaktadır.
YARIN: TÜRKİYE-SURİYE JLİŞKİLERJNİN
BUCUNU VE YARINI
I
cıı flMAYAN
•İSE1 •Ü?E 2