25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 ŞUBAT 1996 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER DSP ilçe - başkamna saldın: 3 yaralı • İstanbul Haber Servisi - DSPŞışlıllçeBaşkanı Yüksel Kasımoğlu ile iki ! arkadaşı, Şişli'deki bir " bürodakimliği * belirlenemeyen bir kişinin silahlı saldınsı sonucu ~' yaralandı. Kasımoğlu ve "arkadaşlanııın sağlık " durumlannın iyi olduğu bildirildi. Sabah'a tazminat cezası • ANKARA , (Cumhuriyet Biirosu) - Sabah gazetesi köşe yazan t Necati Dogru gazetesinde - yayımlanan bir köşe yazısında ANAP lideri -i Mesut Yılmaz'a hakaret \-ettiği gerekçesiyle 300 milyon lira tazminat -•ödemesine karar verildi. Ankara ] 6. Asliye Hukuk -> Mahkemesi'nde görülen £ davanın dünkü karar -.duruşmasında. Sabah u gazetesınin ve Doğru'nun 30 Temmuz I995 tanhlı -»gazetede yer alan yazıda, Yılmaz'a "Pıs '« dedikoducu" denildiği gerekçesiyle, yasal faizi ile - - birlikte 300 milyon lira -: tazminat ödemesine karar verildi. GünepÜmit beraatetti • İstanbul Haber Servisi - Interstar'da geçen yıl _. yayımlanan 'Süper Turnike" programında "Alevilere hakaret" ettiği için hakkında 2 yıla kadar . hapis cezası istemiyle yargılanan sunucu Güner Ümit beraat etti. Küçükçekmece 2. . Asliye Ceza Mahkemesi'nde dün . yapılan ve sanık Güner Ümit'in katılmadığı duruşmada. eylemin suç - boyutuna varmadığına ilişkin bilirkişi raporu .; okundu. Dunışma savcısı, - bilirkişi raporuna dayanarak açıkiadığı esas hakkındaki görüşünde TCK'nin 175'3-4. maddelerine göre suçun oluşması için. sanığın -ttakareti dogrudan doğruya Allah. peygamber ve " kitaba yöneltmesi gerektiğıni ifade etti. GrupYopum'un davası I B İSTANBUL (AA)- " CHP İstanbul II Merkezi'ni işgal ederek içerideki 3 görevlilen zorla alıkoyan ve binaya pankart asan - "Grup Yorur 1 " müzik z topJuluğunun 8 üvesinin - yargılanmasına başlandı. F Beyoğlu 2. AgırCeza Mahkemesi'nde görülen - duruşma, tanıklann dinlenmesi amacıyla ileri birtarihe bırakıldı. Ağır - ceza mahkemesinde bugün yargılanmalanna başlanan sanıklann "İşgal. alıkoyma ve pankart asma" suçlanndan toplam 1 ile 8 t yı! arasında ağır hapis cezasına çarptınlması " isteniyor. Sarah'ya yuntdışı yasağı • LONDRA (Cumhuriyet) - Türk genci Musa Kömeağaç ile evlendikten sonra yaşının küçük olması nedeniyle önceki gün Ingiliz yasalan E gereğince ülkesıne geri C dönmek zorunda kalan 13 yaşındaki Sarah Cook, dün îngiliz basınının yoğun ilgisiyle karşılaştı. Sarah Cook'un îngiliz yasalan ,geregi 16 yaşına kadar Jülkesini terk etmesine izin verilmeyeceği bildirildi. ?KOME'ıtn6Vısh 4 Co,,' INGILIZCE • Genel • Master, doktora, doçentlik •ÖYS • Turizm- Otelcilik RUSÇA \% adamlarına, ithalatçılara BİLGİSAYAR (Şirketlere) • Satış Uzmanlığı • Teknrsyenfik' • VVindovvs, Word, Excel • Bilgisayarlı Muhasebe • Her öğrenctye bir bilgisayar • TV-Video-Kasetçalar • Slide I Episkop ve yüzlerce maleryal • 10 öğrencilik gruplar Adres: Halaskargazi Cad. No: 245/251 Osmanbey/Ist. Tel: 224 04 04- 224 09 09 DSP-CHP koalisyonunu reddeden Ecevit,'Ya anlaşacaklar ya anlaşacaklar' dedi Ecevit 'Çillerce' konuştuANKARA (Cumhuriyet Bii- rosu) - DSP Ge- nel Başkanı Bü- lent Ecevit, ANAP lideri Me- sut Ydmaz'ınuz- laşma konusunda daha esnek bir tavır izledigine dikkat çekerek "Ay- nı esnekliği Sayın Çiller'in göster- mesinidiliyorum, bir \atandaş o)a- rak istiyorum. Çiller'in çok beğen- diği üslupla; ya anlaşacaklar, ya anlaşacaklar** dedi. Ecevit, DYP ile ANAP'ın ken- di başbakanlığı altında hükümet kurması konusunun gündemden çıktığını belirtirken Tansu Çil- ler'in DSP-CHP koalisyonu öne- risini de "ciddiye almadığuu, bu- nun solu harcama projesi olduğu- nu" söyledi. Ecevit, RP-ANAP koalisyonu olasılığının giderek azaldığını savunurken, Yılmaz'ın • DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, 'Çiller'in solu harcama projesi'ni ciddiye almayacağını söyledi. ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın seçim ittifakı için zemin yokladığını ileri süren Ecevit, Çiller ve Yılmaz'a kendi başbakanlığında bir hükümeti kabul etmeyeceği mesajmı verdi. • Ecevit, "Çiller, benim başbakanhğımda ANAYOL olamayacağını söyledi. Doğrudur, zaten ANAYOL'dan umut kesildiği için bizim başbakanlığımız gündeme geldi. Bunu kabul etmek, çeşitli zorluklan ve sorumlulukları gündeme getirecekti" dedi. HADEP ve MHP lıderleriyle gö- rüşmesini "seçim ittifakJarı için zemin yoklama" olarak değerlen- dirdi. Çilier ile ANAP liden Me- sut Yılmaz'ın önceki akşam 32. Gün programındaki açıklamala- nndan sonra, gözler DSP ve CHP'li senaryolaradöndü. CHP lideri De- niz Baykal,"Ecevit başbakanlığın- da ANAYOLT formülünü günde- me getirirken, CHP tarafı DSP- CHP koalisyonuna da sıcak yak- laştı. Ecevit isedün partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, -kendi başbakanlığı ve DSP-CHP" senaryolanna kapılan kapattı. Çil- ler'in son açıklamalannın. kendi başbakanlığı konusunu gündem- den çıkarttığını vurgulayan Ecevit, bu konuda şu görüşleri dile getir- di: *Öylebirbeklennmolsaydı,üst Üste çözünı önerileri gündeme ge- tirmezdim. Eğer sıra bizegelsin gi- bi bir beklentimiz olsa>dı. bizim dısutıızda kurulacak hükümet için böyle çırpınmazdık. Çiller, benim başbakanlığunda ANAYOL ola- Hükümet cozumu üretemeyen partiler, erken seçim senaryolanna umut bağladı Yılmaz ittifak arayışında • ANAP lideri Mesut Yılmaz, RP ile koalisyon olasılıgının zayıflamaya başlaması üzerine erken seçimi değerlendirmeye başladı ve bu çerçevede, Meclis'e giremeyen MHP ve HADEP liderlerinı ziyaret ederek bu konudaki düşünceJerini aldı. ANKA- RA (Cum- huriyet Bürosu)- Hükümet kurmakla görevlendirilen ANAP li- deri Mesut Yılmaz, ANA- YOL şansının tükenme aşa- masına gelmesi, RP ile ko- alisyon olasılıgının zayıf- laması üzerine, erken seçi- mi de gündemine aldı ve Meclis dışında kalan MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş ile HADEP Genel Başkanı Murat Boz- lak'ı ziyaret etti. Yılmaz'ın, Türkeş'e olası seçimlerde ittifak önerdiği kulislerde dile ge- tirilirken, Bozlak da erken seçim istedi. Yılmaz, DYP lideri Tansu Çiller'in, Ecevit başbakanlığında DSP-CHP koalisyonu öneri- si ile ilgili olarak, "ÇUler üsttine vazife obna- yan öneriler yapıyor" dedi. Bazı DSP'lilerin de başbakanlık konusun- da kısa bir süre için Çiller'in önceliğinin ka- bul edilmesini önerdiği, ancak Yılmaz'ın bu tav- n grubuna anlatamayacağını söylediği öğrenil- di. Seçimlerden hemen sonra ANAP'a zeytin dalı uzatan ve çok yumuşak bir üslup kullanan RP lideri Necmettin Erbakan'ın, son günler- de sert mesajlar vererek pazarlik gücünü art- tırmaya çalışması Mesut Yılmaz'ı yeni arayış- lara yöneltti. Hükümet kurma çalışmalan çerçevesinde son görüşmeyi Erbakan'layapacakolan Yılmaz'ın, seçime hazır olduğunu açık bir dille ortaya ko- yacağı bildirildi. ANAP lideri Yılmaz, dün hükümet kurma çahşmalan hakkında bilgi vermek ve olası bir ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, MHP lideri Alparslan Türkeş'le yapüğı görüşmede, olası bir erken seçimdeyapılabilecek ittifakın zeminini yokladı. (Fotoğraf: TARIK T1NAZAY) erken seçim konusunda görüşlerini almak üze- re MHP ve HADEP liderlerinı ziyaret etti. Yıl- maz, MHP Genel Merkezi 'nde ziyaret ettiği Al- parslan Türkeş ile yaklaşık yanm saat baş ba- şa görüştü. Göriişmeden sonra iki lider ortak açıklama yaptılar. Yılmaz, 30 yıldır Türk si- yasetine katkıda bulunan devlet adamı olarak nitelendirdiği Türkeş'in, "öniinü açacak, volu- nu ayduılatacak" önenlerde bulunduğunu söy- ledi. MHP Genel Başkanı Türkeş de Yılmaz'ın hükümet kurmak için özverili çalışmalarda bu- lunduğunu belirterek bu konuda kendisine ba- şanlardilediğini söyledi. Türkeş, bir soru üzerine RP'nin meşru bir parti olduğunu ve herhangı bir önyargı taşıma- dığını söyledi. Türkeş, tüm hükümet fbrmül- lerinin değerlendirildiği görüşmede, erken se- çimin ele alınmadığını söyledi. Yılmaz-Türkeş görüşmesinden sonra. ANAP kulislerinde, RP ile bir koalisyon olasılığını zayıf gören Yılmaz'ın, MHP liderine seçimler- de ittifak yapmayı önerdiği ve olumlu yanıt al- dığı dile getirildi. Yılmaz, HADEP Genel Başkanı Bozlak'la da yaklaşık yanm saat süren bir görüşme yap- tı. Yılmaz, görüşgeden sonra Bozlak'la birlik- te düzenlediği basın toplantısında, 24 Aralık seçimlerinde başanlı bir sonuç elde etmesine karşın HADEP'in Meclis'e giremediğine dik- kat çekti. Yılmaz, görüşmede demokratik bir çözüme kavuşması gerektiğine inandığı Güney- doğu sorununun da ele alındığını bildirdi. Türk Konut tarafından Sheraton Oteli'nde ve- rilen yemeğe katılan ANAP lideri Yılmaz, DYP grubunun Tansu Çiller dışında bir kişinin baş- bakanlığındaki hükümet modeline karşı oldu- ğu yolundaki karara ilişkin olarak **Bu vaziyet- te DYP ikn'dar olamaz, sadece bu"dedi. Gaze- tecilerin "DYP grup kararuun ANAYOL umut- lannın bittigi anlamına mı geldiği" yolundaki sorulanna "Ha^ır" yanıtını veren Yılmaz, bu koşullarda ANAYOL'un nasıl gerçekleşeğine ilişkin soruya da "Bakaüm" yanıtını vermek- le yetindi. Yılmaz'ın yanında kurmaylan Ek- renı Pakdemuü ve Rüştü Yüceten'in yer aldı- ğı yemeğe çok sayıda ANAP'lı milletvekili katıldı. Necmettin Erbakan, milletvekillerine seçim için çalışma komutu verdi , ANAP^a seçim kozunu oynuyor • Yılmaz'a yönelik üslubunu değiştirerek giderek sertleşen Necmettin Erbakan, seçim hesaplan yapmaya başladı. RP liderinin bundan sonraki koalisyon görüşmelerinde seçim kozunu kullanacağı belirtildi. ERGÜNAKSOY ANKARA-RP Genel Başkanı Necmettin Erba- kan. hükümet arayışının tıkan- manoktasına gel- mesi üzerine milletvekillerine, "İster muhatefette,ister iktidarda, gelişmeiere hazıriıksız yakalan- mayalım. Hanl hanl çauşın" talı- matı verdi. Siyasi partilere "hodri mevdan" diyen RP Grup Başkanvekili Ne- cati Çelik de "Türldye, bizim ira- demiz dışında bir seçim atmosfe- rine girerse buna da hannz" de- di. Olası bir RP'li koalisyonda başbakanhğın kesinlikle Erba- kan'ın hakkı olduğunu yineleyen Çelik, RP'nin öncülüğünde kuru- lacak bir hükümette başbakanlı- ğı tartışmayacaklannı bildirdi. ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz'ın olası bir RP-ANAP ko- alisyonunda başbakanın kim ola- cağı konusunu tartışmaya açma- sı nedeniyle Yılmaz'a yönelik üs- lubunu değiştiren ve giderek sert- leşen Erbakan'ın, bundan sonra yürütülecek görüşmelerde erken seçim kozunu kullanacağı bildi- rildi. Partililere. "Harıl hanl çan- şın" talimatı veren Erbakan'ın. milletvekillerinden şunlan istedi- ğıbildirildi^EhlrvetlivıebUgiliin- sanlaıia çalışın. Onlann görüşle- rini alın. Bu insanlar, bizim görüş- lerimi/dcn hatta inancımı/dan ot- mavabttuier. Buo kadarönemii de- ğil. Önemii olan. çöziim önerileri getirmeleridir. Çok ciddi ve yoğun bir şekilde çahşıa Hükümet görüş- melerinde ikridara veya muhale- fete hazıriıksız yakaianmayahm." Erbakan'ın bu talimatından son- ra, RP grubunda oluşturulan terör, ekonomik konular, sosya) konu- lar, insan haklan ve demokratik- leşme. yeniden yapılanma. dış po- litika, ahlaki çöküşün önlenmesi vetemel yapıdaki hastalıklarla il- gili komisyonlann, sürekli rapor hazırlamalan benimsendi. Kamu- oyuna, "Diğer partiler olmayacak şeylerle ilgilenirken, RP hiçbir he- sap içinde bulunmayarak ülkenin ağır sorunlaruıa çözüm üretmeye çalışıyor" mesajının iletilmesi ta- sarlanıyor. RP'liler. "'Hükümet krizi nedenrvie Meclistam aniamrv- la çalışamı\or. Ancak bizler Mec- listam anlamıvla çalışıv or gibi ha- reket edeceğjz" dediler. 'Hodri mevdan' RP Grup Başkanvekili Necati Çeük de RP'nin iradesi dışında bir seçim atmosferine girilmesi durumunda buna da hazır olduk- lannı söyleyerek "Hodri mevdan. Seçimseseçim.Anketierortada. Bu ankerJerde RP'nin yükselişi de or- tada. RP\e>anlışbirtekliflegel- mesin. Başbakanlık kesinlikle RP'nin hakkıdır. Başbakanl^ tar- tışmavTz" dedi. Crup toplantısına Çağlar, Diker ve Ücpınarlar katılmadı DYP'de ağır toplar seçim istedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Genel Başkanı ve Başbakan Tansu Çiller. basına kapalı olarak yapılan partisinin grup toplantısında, sol destekli ANAYOL hükümetinde DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in başbakanlığını tabanlanna anlatmalannın mümkün olmadığını bildirdi. Grubundan hükümet kurma görüşmeleri için "tam yetki" alan Çiller, ANAP lideri Mesut Yılmaz için, "Onündeüti alternatif var. Ya DYP va da RR Bundan sonrası seçimi gündeme getirir" değerlendirmesinde buiundu. DYP, Çiller dışında başka bir ismin başbakanlığındaki koalisyonlara girilmemesi yönünde grup karan aldı. Basına kapalı olarak yapılan ve yaklaşık 3 saat süren DYP Grubu toplantısına, DYP içindeki muhaliflerin önde gelen isimlerinden Devlet Bakanı Cavit Çağlar'ın yanısıra Çiller'den azar işiten Genel Sekreter Tevfik Diker ve adı aşk skandalına kanşınca Çevre Bakanlığı'ndan istifa eden Hamdi Üçpınariar'ın katılmaması dikat çekti. Tamamı basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantıda konuşan Tansu Çiller'in. gruba, hükümet kurma çalışmalan ve ANAYOL'un önündeki engeller konusunda bilgi verdiği ifade edildi. A takırru seçim istedi ANAP lideri Yılmaz'ın, DSP lideri Ecevit'in başbakanlığında ANAYOL formülünü ile ilgili önerisini değerlendiren Çiller'in, "Ecevit'in başbakanlığuıı ANAYOL'un tabaıuna anlatamayız" görüşünü savunduğu ve kendi başbakanİığı dışındaki alternatiflere sıcak bakmadığını bir kez daha dile getirdiği kaydedildi. DYP Genei Başkan Yardımcısı MehmetGölhan'ın, muhalif seslere ihraç uyansı ve basına konuşma yasağı getiren DYP Başkanlık Divanı bildirisini okumasından sonra söz alan Hayri Kozakçıoğlu, Jefi Kamhi, Ünal Erkaa, Sedat Aloğlu. Necati Çetinkaya, Bekir Akso>; Fevzi Arıcı, Cihan Paçacı, Namık Kemal Zeybek, 11asan Denizkurdu, Ömer Bilgin \e Refaiddin Şahin'in bütünlük mesajlan \erdikleri öğrenildi. Kozakçıoğlu'nun. uygun bir zamanda seçime gidilmesi görüşünü savunduğu, Çorum Millenekili Bekir Aksoy'un da, ANAYOL için "Olmayacaksa olmuyor" dediği öğrenildi, mayacağuu söyledi. Doğrudur,za- ten ANAYOL'dan umut kesildiği için bizim başbakanlığımız gün- deme geldi. Bunu kabul etmek çe- şitli zoriukları ve sorumluiuklan gündeme getirecekti." 'Solu harcama projesi' Ecevit, Baykal ve Çiller'in DSP- CHP azınlık hükümeti önerisinin gerçekçi olmadığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çiller'in solu harcama projesi, ciddiye alınmayacak bir öneri. CHP'li arkadaşlanmın bu sözleri- mi herhangi bir alınganlık göster- meden karşılayacağını umuyonım." Ecevit, Yılmaz'ın parlamento dı- şındaki parti liderleri ile de görüş- mesinin "kaçınılmaz hale gelebi- lecek bir erken seçime karşı, bir- takım seçim ittifaklannuı zemini- ni >oklama" olarak değerlendıri- lebileceğıni söyledi. HÜKİIMET Bunalımda altıncı aya girildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Geçici hükümetlerle 5 aydır yönetilen Türkiye, çalkantılı dönemi aşamadı. Seçim ve gümrük birliği gibi tarihsel gelişmelerin de yaşandığı bunalım döneminin ardından oluşan yeni parlamentoda, merkez sağ liderlenn katı tutumlan nedeniyle çözüme ulaşılamadı. CHP'nin lOEylül 1995 tarihindekı 27. Olağan Kurultayı'nda, koalisyonun geleceği de tartışılmaya başlandı. DYP ve CHP koalisyonunun devamı konusunda çetin pazarlıklar sürdürülürken. 15 eylülden sonra işçi grevleri yayılmaya başladı. 1991 yılında kurulan koalisyon hükümeti, 20 Eylül 1995 günü, Baykal ve Tansu Çiller'in yaptığı görûşmenin ardından dağıldı. 51. hükümeti kurmakla görevlendirilen Çiller, erken seçime gitmeden hükümet oluşturabilmek için ANAP ve CHP'den milletvekili transferetti. ANAP'la yaptığı görüşmelerde, u Yılmaz'ın da hükümette yer aJması" koşulunu getiren ve servet araştırmasının hızlandınlması istemine soğuk bakan Çiller, "ANAYOL" konusunda uzlaşmaya varamadı. Çüler'in azuüık hükümeti Bu arada, CHP lideri Baykal, 20 eylüldeki görüşmede gündeme getirdikleri u onuıiu ortaklık ve seçim" koşullanyla hükümete girebileceklenni bildirdi. Çiller'in, DYP azınlık hükümerini Cumhurbaşkanı Süleyman DemireL 5 ekim perşembe günü onaylayarak TBMM'ye gönderdı. Çiller, Türk-lş'in yürüttüğü eylemlerle DSP'nin desteğinin tehlikeye girmesi ve DYP'de eski Eskişehir Milletvekili Hüsamettin Cindoruk'un başlattıgı muhalif hareketin büyümesi üzerine, güvenoyu vermeyeceğini açıklayan millet\ekıllerini parasal kaynaK ve makam vaadiyle tutmaya çalıştı. DYP azınlık hükümeti 15 Ekim 1995'te yapılan TBMM Genel Kurulunda güvenoyu alamadı. Hükümet, 191 kabul oyuna karşı 230 ret oyuyla düştü. DYP hükümetıne güvenoyu vermeyen Hüsamertin Cindoruk ve 9 arkadaşı, parti tüzüğünün kesin hûkmüne karşın ifadeleri alınmadan 16 ekim pazartesi günü partiden atıldı Azınlık hükümeti, 17 ekimde birçok işkolundaki grevleri erteledi. DYP ve CHP, 1995 Arahk ya da 1996 Ocak ayında seçim yapılmasını öngören bir protokol üzerinde anlaşmaya vardı. 24 Aralık 1995 tarihinde seçim yapılmasını içeren ve seçim sistemine çeşitli değişiklikJer getiren yasa. 26 ekimde TBMM'den çıktı. Terörle Mücadele Yasasf nın. bazı düşüncelerin açıklanmasmı suç sayan 8. maddesi. CHP'nin direnmesi ve gümrük birliği sürecinde demokratik ıyileştirme yapılması çabasıyla değıştirildi. Içişleri. Ulaştırma ve Adalet bakanlannın bağımsız isımlerden oluştugu DYP-CHP kabinesi, 30 ekimde Çankaya Köşkü'nce onaylandı. Koalisyon hükümeti, 5 kasım pazar günü yapılan oylamada. 172'ye karşı 243 kabulle güvenoyu aldı. Anayasa Mahkemesi: Seçim Yasası'nın bazı maddelerinı iptal etti. Yüksek mahkemenin kararına karşı yeniden düzenlenen Seçim Yasası'nın yüzde 10'luk çevre barajı hükmü Demırel'in Anayasa Mahkemesi'ne başvunması üzerine iptal edildi. Ancak. seçimlerin ertelenmesinı gerektirecek bir düzenieme öngörülmedı. Seçim hükümeti. 13 Arahk !W5te. Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği Anlaşması'nı imzaladı. Bunalıma dönüşen süreçte, Avrasya feribotunun kaçınlması ve Kardak kayalıklan nedeniyle Türkiye ve Yunanıstan'ı çatışmamn eşigıne getiren ulusiararası boyutta ıkı knz de yaşandı. POLflİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Kışkırtıcı... Üniversite öğrencileri, İstanbul ve Ankara'da gös- teri yaptı. Öğrencilerin 'masum istekleri' birden bir baş- ka 'yapayzemine' kaydı. Beyoğlu'nda. Kızılay'da bir- çok işyerinin, otomobillerin camları kınldı... Olayları gazetelerde okudunuz, televizyonlarda iz- lediniz... Bir işportacı yurttaş, kınlan sehpasının başında gözyaşı döküyor; bir başkası, gözlerini aça aça ko- nuşuyordu: "Bunlar öğrenci filan değit, bunların hepsi serse- ri..." Öğrencilerin arasına sızmış kışkırtıcılar, herzaman olduğu gibi görevleri başındaydı. Yaşları 18-20 ara- sındaki öğrenciler ise ne yapacaklannı şaşırmıştı. Kış- kırtıcılar, parke taşlarını söküp otomobillerin ve ma- ğazaların camlarını indirirken bağırıyorlardı: "Kahrolsun faşizm!.." iki gün içinde 100'e yakın öğrenci gözaltına alındı. Gazeteler ve televizyonlar, öğrencileri 'anarşist' ola- rak gördü... Biz otuz yıldır bu tür eylemler görüyoruz... Milli fut- bol takımımızın başansını silah atışlanyla kutlayan, Tak- sim Alanı'nda ellerinde sopayla dolaşan gençleri hiç görmedik mi? Yine bir milli maç sonucu ellerinde so- palarla Bağdat Caddesi'nde 'Allahuekber' diyerek vitrin camlarını kıran sakallı, takkeli ve cüppeli insan- lara tanık olmadık mı? 13 yaşındaki 'çocuk çetele- ri'n'ın ilkokul önlerinde varlıklı ailelerin çocuklarından haraç topladıklannı, hatta onları yaraladıklannı ne ça- buk unuttuk? Türkiye'de 'şeriatçılar' ve 'ırkçılar' ülkenin bütün- lüğü için her şeyi yapmakta özgürdürler. Onlar Tak- sim ve Kızılay alanlarında 'Laik devletyıkılacak', 'Tek yol Islam', 'Ya sev, ya terk et' diye bağırıp çağıracak- lar, cam çerçeve indirebileceklerdır. Çünkü onlara toplum olarak sınırsız hoşgörü göstermek zorunda- yız(!) Ya öğrenciler yürür, aralannakışkırtıcılargirer, 'harç protestosu' aklı başında hiç kimsenin destekleme- yeceği bir eyleme dönüşürse ne yapacağız? Yapacağımız ortada: Tüm üniversiteli gençliğin üze- rine yürüyeceğiz hep birlikte. Onları, geçmişte oldu- ğu gibi dışlayıp yeni maceralara yönelmelerine yar- dımcı olacağız... Türkiye'de 'darbe oyunlan' 30 yıkdır öğrencilerin ve emekçilerin üzerine yazılmıştır, ajan provokatörier hep bu yönde çalışma yapmışlardır. Haklı öğrenci is- temleri, araya karışan kışkırtıcılann önderliğinde bir başka yola saptırılmıştır. Çünkü öğrenciler ve işçiler, doğuştan solcudur... Ya şeriatçılar ve ırkçılar? Onların arasına kışkırtıcılar girmez, çünkü onlar devletin güvenlik güçleriyle birlikte çalışır... Bu konuda engin bilgi sahibi olanlar da vardır. Özel televizyonlann vazgeçilmez adı eski MİT ajanı Prof. Dr. Mahir Kaynak'ı örnek gösterebiliriz... • • • Bir süre önce iki kızkardeş geldi gazeteye. Ikisi de üniversite öğrencisiydi. Dediler ki: "Annemizev kadını, babamızise geçici işçi. Altı kar- deşiz, dördümüz kız, ikisi erkek. Biz ikimiz üniversi- tede okuyoruz, diğerieri lise, ortaokul ve ilkokulda." Dedim ki: "Aileniz sizi nasıl okutabiliyor?" Yanıt: "Biz çalışarak okuyoruz. Ben üç yıldır Istanbul'da- yım, kadeşim ise iki yıldır burada. Ayn fakültelerde- yiz. Önce yurtta kaldık, bir yıldır evdeyiz. Kardeşim ve ben, evlere temizliğe gidiyoruz. Yani hem çalışı- yor hem de okuyoruz..." Yüreğimden bir şeyler koptu... Gözlerim yaşardı... ikisiyle bir süre sohbet ettik... Bugün Türkiye'de üniversite öğrencilerinin tiıyük çoğunluğu, tıpkı bu iki kızkardeş gibi emekçilerin ço- cuklanydı. Babaları, anneleri, ya öğretmen ya memur ya da işçiydi. Onlar çok güç koşullarda üniversite eğitimlerini sürdürüyorlardı. Bakın YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz ne di- yor 'üniversite harcı' konusunda: "llkokulu bitirenlerin ancak yüzde 50'si ortaokula devam edebiliyor. Yani nüfusun yansı, bırakın üniver- siteye girmeyi, üniversitenin kapısına bile gelemiyor. Bugün bu kadar yüksek talep, kısıtlı arz bulunan ya- rı kamusal hizmetin bedava yapılması, toplumun dar gelirli kesimlerinden yüksek gelirli kesimlere kaynak aktaran gizli bir mekanizma oluşturmuştur. Sosyal adaletin her türlü ilkesine aykındır." • • • İstanbul ve Ankara'da öğrencilerin arasına karışan bir grup kışkırtıcı, sanırız görevlerini başanyla bitirdi... Hem YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz hem de Milli Eğitim Bakanı Tiırhan Tayan, sokaklara dökü- len öğrencilere ateş püskürüyor... Ne diyor Milli Eğitim Bakanı Tayan: "Sokaklara dökülmek, anarşiden hüküm giymiş in- sanlan bayrakyaparak öğrenci sorunlanna çözüm ara- mak, beyhudedir, maksatlıdır..." Ülkeyi yöneten bu kafalara dikkat edin! Yükseköğrenim kredisi 750 bin liradan 1.5 milyon liraya yükseltilirken şeriatçı vakıflar, yaklaşık 100 bin öğrenciye ayda 10-15 milyon lira ödüyor, onları ye- dirip içiripbesliyor... İstanbul Büyükşehir Belediyesı, binlerce öğrenci- ye burs veriyor... Tarikat şeyhleri. tarikat baronlarının yurtları, evleri ve dershaneleri giderek artıyor... Ya Türkiye Cumhuriyeti devleti ne yapıyor? Bir avuç kışkırtıcıyı görüp, üniversiteli gençliğin sorunlarını görmüyor... Erzincan Valisi Yazıcıoğlu.- Dev-Genç Sev-Genç'ten iyi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Erzincan Valisi Recep YazKioğlu, "Alkol ve Çocuk Sağuğı" konulu pa- nelde. gençlik akımlannı değerlendirirken, "Dev- Genç, Sev-Genç'ten iyidir. Sev-Genç, ne sağcı. ne sol- cu, futboku" dedi. Hacettepe Üniversite- si'nce düzenlenen "Alkol ve Çocuk Sağüğı" konulu panelde alkolizmın genel etkileri. çocuk ruh sağlığı üzerine etkilen. yerel yö- nenmleraçısından alkolızm tehlikesı. sos>al pedıarri açı- sındanalkolün zararları, Ye- şilay Derneği'nin önemi tar- tışıldı. Prof Dr Atalay Yörü- kogJu. konuşmasında, alko- le başlamanın nedeni olarak, düşük benlik saygısı. kişi- lik güvensizliği, okul başa- nsızhğı, karşı cinsle ilişki kuramama korkusunu gös- terdi. Yörükoğlu, gençlerin da- ha çok içkiye bar ve disko- larda başladıklannı, genç- liğin kendini arama. kamt- lama çağı olduğunu. bağım- sızlık ısteğiyle evden ko- puşlar yaşandığını \ urııu- ladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle