Katalog

6 -ARALIK1996CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER sö Alınak'tan suç duyurusu • ANkARA (ANKA) - EsOci Şırnak Bağımsız Millervekilı Mahmut Alanak. sor 50 vılda Tiurkıve'nin yönetiminde sahibı olmuş anla". içişlen foal^anları. cenelkurmay fcâ^kanlan. kuvvet körnutanlar, ernniyet gerıel «tfü-dürlenye JÎTEM. Ozel Haırp Dairesı \e ıtırafçılar lıal<.kında Ankara Cunmhurive' Başsa\cılığı'na -SMÇT duvurusunda iblıİ<unacağıııı sövledi. Ba^vurusuru bu kışılerin îilalılı örgü: kurarak TBiMM'vı sörevını 3r apmaktan zorla men ettiiklerı ger;kçesıvle •^apacdğını sildiren Alınak, " B u konudi soruşturma başllatmak. >avcılann hem -vas-al göre\ ıdir hem de însanhk görev ıdır" dedi. 'Erez'in akrabası loçakçı' iddiası • AJSKARA (Cumhuriyet Bünosu)- Bi^bakanlık Teftış Kuruk ANAP Manisa Mılletvekili Te\fik piker'in iddıası ûzerine vhptığı incelemede. Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez'in uyu^turucu kaçakçılığı vapan bır akrabası bulunduğunu belirledi. Devlet Bakanı Gürcan Dağda^. Bakanlar Kurulu sonrasında vaptığı açıklamada. Yalım Erez'in uyu^turucu kaçakçılığı yapan bir aileyle akraba oldııgu yönündeki ıddialar üzerine Bakanlar Kurulu'na dilekçe vererek durumun araştınlmasını istedığini belirtti. Dağda^. Başbakanlık Teftiş Kurulu yaptığı inceleme sonunda, söz konusu aılede valnızca bir kî;>iyle Erezın üçüncü derece akraba olduğunun, anla^ıldığını söyledı. Memur dokunulmazlığı • A>K VRA(ANKA)- TBMM Başkanı Mustafa K.alemli. millenekilı dokunulmazlığı ile birlikte memurlara da dokunulmazlık sağlayan "Memurin Muhakematı Ha^kında Ivanunu Mu\akk«"nı değiştırilmesı ıçın bir yasaönerısi hazırladı. Yasa önerısı, görev le ilgisi bulunmayan ancak göre\ sırasında işlenen suçların cumhuriyet savcılıklarınca soruşturulmasi, devlete ait yetkivi kullanarak hukuki tasarruf ve eylemin icrasına kamu hukuku usulüne uygun şekilde katılan göre\ sel sııçlann özel soruşturma usulüne tabi tutulmasını öngörüyor. 'Terör ve Demokrasi' • ANKARA (ANKA)- Türk Demokrasi Yakfı'nın (TDV). Birleşmiş .Milletler tnsan Haklan E\rensel Beyannamesi'nin 48'inci \ıldönümü nedeniyle düzenlediği "Terör \e Demokrasi" konulu panel 10 aralık tarihinde gerçekleştirilecek. Atatürk Kültür Merkezi'nde yapılacak olan panelin açıhş konuşmasını. TBMM Başkanı Mustafa Kalemli ve TDV Başkanı ve ANAP İstanbul Millenekili Bülent Akarcalı >apacak. Yetki tartışması • ANKARA (ANKA)- DYP. REFAHYOL hükümetinin çıkardığı bazı yasaları iptal eden Anayasa Mahkemesi'nin vetkilenni tartışmava açmava hazırlanıyor. DYP'nin tartışmaya açacağı konulardan ilkini Anayasa Mahkemesi'nden vürütmeyi durdurma yetkisinin alınması için gerekli düzenlemelerin yapılması oluşturacak. Mahkemenin iptai yetkisıni de tartışmaya açmayı planlayan DYP. Meelis'te tiim partilerin desteği ile alınan kararlar ve çıkanlan >asalarda bu \etkinin kullanılmaması için düzenlemeler vapılmasını ısteyecek. KömÜP ocağında çökme • KEŞAN(AA)- Edirne'nin Keşan ilçesine baglı Beğedik kasabasındaki kömiir ocağında mevdana gelen çökmede üzerlerine taş kütlesi çöken Durmuş Saka (26) olav verinde ölürken Yaşar Usta (30) yaralandı. Yaralı işçi SSK Edime Hastanesi'nde tedavı altına alınırken olayla ilgili soruşturma\a başlandığı hıldirildi. İstanbul Emniyet Müdürü Yazıcıoğlu, yardımcısı ve 4 polis görevden almdı Poliste Çifler operasyonuANKARA (Cumhurnet Bürosu)- İstanbul Emniy et Müdürü Kemal Yazıcıoğluv e >ardım- cısı. Ömer LürfiToparıöldürmekle suçlanan DYP'Iİ Sedat Bucakın korumalan \e Özel Harekât Daıresı Başkanvekilı İbrahim Şa- hinle birlikte görevden alındılar. Başbakan- ken MesutY'ılmaz'ın İstanbul 'a atadığı Yazı- cıoğlu. mafŞa soruşturmasında kendisıni teh- lıkede gören Başbakan Yardımcısı Tansu ÇiJ- ler'in talımatıyla operasyona dahil edildi. DYP'lı Doğan Gureş, MehmetAğarve Bekir Aksoj "un gızlı buluşmasının ardından göre\ - den alınan Yazıcıoğlıı'nun. 1987 tarihli MİT raporunda da mafya ile ilişkilere soğuk bak- tığı gerekçesıv le Ağar ekibi tarafından dtş- landığmın belırtildiğine işaret edıldı.İçışlen Bakan; Merai Akşener'in önceki gün yakın çevresine. "Bu İstanbul Emniyet Müdürü. Mesut \ ılmaz'ın köstebeği. onu görevden al- makIaHm"dediğibiIdınldi. Akşener'ın. Çil- ler'ın tahmatıvla gerçekleştirdiği operasyon hükümette sıkıntı varattı. Susurluk kazasının pat- lattığı "de\letteki mafŞa" skandalı. Mehmet Ağar'ın Içışlerı Bakanlığı'ndan ısti- fasının ardından. üç polıs şefi ile üç koruma görevli- binın göre\den alınması>la etkılenm >ürdürü>or. \İil- lenekıli olmadan öııce Ge- nelkurma> Başkanı. Emni- yet Genel Müdürü \ e içışle- ri Müsteşarı olan DYP Mıl- let\ekıllerı Güreş, Ağar \e De\ let Bakanı Bekır Aksoy. salı günü gizlı bır toplantı yaptiktan sonra. Kemal Ya- zıcıoğlu önceki gün Anka- ra'da İçişlen Bakanı Meral Akşenerve Başbakan'la gö- rüştii. Yazıcıoğlu'nun Baş- bakanlık Teftiş Kurulu'na da bılgı \erdiğı kaydedıldi. Erbakan rahatsız • Operasyonun D\T'li Ağar-Güreş-Aksoy buluşmasının ardından gerçekleştiğine dikkat çekilirken 1987 tarihli MİT raporunda da Yazıcıoğlıfnun, mafya ile ilişkilere sıcak bakmadığı gerekçesiyle Ağar ekibi tarafından dışlandığının belirtildiğine işaret edildi. Yılmaz'ın başbakanhğı sırasında Emniyet Genel Müdürlüğü'ne getirılen Yüksel ile bazı polis yetkililerinin de DYP'nin hedefi olabilecekleri kaydedildi. rak değerlendırerek rahatsızlıklarını dile ge- tırdıler. D\'P Genel Ba^kan Yardımcısı Hasan Ekinci. operasvonun ıdarı bır kararolduğunu \e soruşturmanın ^onuçlannıaj.ının ardından Yazıcıoğlu'nun görev ıne ıade edılebıleceğını sö\ ledi. Göre\den almaların. 4'lü ımza\ ı ge- rektıren kararname ile değil. Içişleri Baka- nı'nın imzası.vla geçici olarak gerçekleştirıl- digıne dikkat çekıldı. Akşener. makamında düzenlediği \e eline \erilen ınetnı okumakla yetindığı basın top- lantısında. Topal cınayetiy le ilgili ıddıaların de\ len rahabız eden bo> utlara ulaştığını be- lirterek. suçun ardından kimlenn çıkacağının "dolctiilgilendirmediğini'" sö\ ledı. De\ letiıı. suçluların ortaşa çıkarılmamuM durumunda \araalacağını k'avdeden Akşener. şunlan sö>- ledı: "Sa>ın MesutYılmaz. Topalcinajerini üç polis memurunun işlediğini, bunlann İstanbul Emni\et Müdüriüğü"nde sorgulandığını. sor- guda suçlannı itirafettiklerini, bu itiraflann \ i- deo banda ka>dedildiğini, bilahara Anka- ra "dan gelen bazı em ni> et göre\lilerinin sanık- ları teslinı aldıklarınu ola>ın bu şekilde kapa- tıldığını. konu\la ilgili olarak elinde delillerin Daha sonra lstanbul'a uğurladığı \azıcıoğlu'na "başanlar" dıleyen Akşe- ner, diin Londra'dan araşan Çiller ile görüştükten sonra akşam saatlerinde basın top- lantısı düzenledı. Çiller. Ak- şener' in basın toplantısın- dan önce Başbakan Necmet- tin Erbakanı aravarak. gö- revden almalar konusunu bildırdı.Başbakan Erbakan dün gece. beraberinde RP'lı bakanlar Musa Demirci, Ce- \at A>ban. Abd üüatifŞener. Şe\ ket Kazan \ e Recai Ku- tan olduğu halde Içişleri Ba- kanı Akşener'le bır saat sü- ren görüşme vaptı. RP'liler. D\'P'nin emnij'ettekı ope- rasvonunu "emrivaki r 'ola- ÇİKV1EDEN \TIL4RI MUSA KART bulunduğunu iddia ermişrir. Saun Yılmaz'ın sö> ledikleri her şe> taranmızdan ciddiye alın- mış ve araştınlmıştır. Bu arada eüerindeki bil- gi \e belgeleri. \etkili makamlara ve bakanlı- ğımıza teslinı ctnıeleri istenmiştir. Bakanlığı- nuz müfettişlerince yürütüJen soruşturma es- nasında söz konusu üç polis memurunun Özel Harekât Daire Başkanlığı'nca göre^ lendirilen bir ekip tarafından İstanbul'dan Ankara">a getirildiği anlaşılmıştır." Soruşturmayla ilgili belgelerin istenildiği İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden herhangı bir belge bulunmadığı \ olunda \ anıt alındığı- nı belırten Akşener. "Âdı geçen polislerin To- pal cinayetiyle bir ilgileri olmadığını ileri sür- dükkri. sorgu sırasında bir itirafut da söz ko- nusu olmadığı bildirilmişdr" dedi. Akşener. Yılmaz'ın ıddialarıyla İstanbul Emnivet Müdürlüğü'ndekı bilgiler arasında çelışkı bulunduğunu kaydederek. Çıller'i ra- hatsız eden \azıcıoğlu'nun görevden alınma- sını da bu gerekçeye davandır- dı. Içışleri Bakanı. soruştur- manın güvenliğı bakımından Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekât Dairesi Başkan- vekılı İbrahim Şahin. fstanbul Emniyet Müdürü Kemal Yazı- cıoğlu. asayişten sorumlu İs- tanbul Emniyet Müdür Yar- dımcısı Bilgi ÜnaL polis me- murlan Ercan Ersoy. Ayhan Çarkın, Oğuz Ybrulmaz'm gö- revden alındığını sövledi. Ya- zıcıoğlu'nun. Istanbul'da "gö- re\den alındın" haberini du- yunca bilginin kaynağını sor- duğu ve u Tele\izyonlar altya- zı geçiyor" vanıtmı aidığı öğ- renildi. Haberi teyitettiren \a- zıcıoğlu. bir gün önce kendisi- ne başarılar dileyen Akşe- ner'in Çiller ile temasın ardın- dan gerçekleştirdiği operas- yonla şaşkınlığa uğradığı kay- dedildi. Erbakan ile Akşe- ner'in. Çiller bastınnadan ön- ce. Yazıcıoğlu'nun görevden alınmayacağı yolunda mesaj- lar verdiğine işaret ediJdi. Ya- zıcıoğlu görevden alınmasıyla ilgili olarak çalışma aradaşla- rına "Ençokzanaltindabulu- nan cinavetle suçlanan insan- larla birlikte göre> den alınma- maüzgünüm" dedi. İstanbul Emniyet Müdürü Yazıcıoğlu'nun görevden alınması tepkilere neden oldu 'Olaylar örtbas edilnıek isteniyor' • CHP Grup Başkanvekili Nihad Matkap, olaya ihtiyatlı yaklaştıklannı sö\'lerken DYP Genel Başkan Yardımcısı Hayri Kozakçıoğlu. îçişleri Bakanlığı ile Mesut Yılmaz'ın açıklamaları arasında çelişkinin giderilnıesi için yapılan operasyonun doğru olduğunu belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkan Yardımcısı Ali Kemal Başaran. İstanbul Emni- vet Müdürü Kemal Yazıcoğlu'nun görevdenalınmasının "•çokçirkin" olduğunu belirterek opecasyonun olaylan "örtbas etmek için" yapıl- mış olabıleceğine dikkat çektı. D^'P Genel Başkan Yardımcısı Hayri Kozakçıoğlu da İçışleri Ba- kanlığı ile ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmazın açıklamaları ara- sındakı çelişkinin giderilmesi açı- sından operasvonun doğru olduğu- nu sövledi. ANAP lideri Mesut Yılmaz, Yazıcıoğlu'nun görevden alınmasına ilişkin sorulara yanıt vermekten kaçınırken ANAP Ge- P o r t r e K e m a l Y a z ı c ı o ğ l u 8 ay önce İstanbul'a atanmıştı İstanbul Haber Servisi - İçişlen Bakanı Meral Aksener'in görevden aidığı Kemal Yaacıoğlu, 8 ay önce ANAYOL hükümeti tarafından fzmir Emniyet Müdürlüğü'nden fstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne atandı. 18Nisan 1996 tarihinde göreve başlayan Yazıcıoğlu, kamuoyunda işkence merkezi olarak bilinen DAL grubunun şefi, MHP ve Ülkü Ocaklan davasmda yargılanan ve daha sonra tahliye olup Büyük Birlik Partisi'ni kurup genel başkanı olan Muhsin Yazıcıoğlu'nun ağabeyi olarak tanındı. Kemal Yazıcıoğlu. İstanbul'da 3 kişinin ölümü. onlarca insanın yaralanması ve milyarlarca lirahk maddi zararla sonuçlanan 1 Mayıs olaylannda da görev yapmış ve büyük tepki almıştı. DYP-SHP koalisyon ortaklığı sırasında Yazıcıoğlu'nun Istanbul'a atanması istenmiş. ancak SHP'nin engellemesiyle söz konusu atama gerçekleşememişti. Yazıcıoğlu'nun İzmir'deki görev i sırasında kentte meydana gelen ve polisi zan altında bırakan bir takım ölayların geçtiği öne sürülmuştti. Aynca Yazıcıoğlu'nun adının, 5 Nisan 1980 günü TDFCP üyesi Hasan Asker Ozmen'in işkence görerek ölmesi olayınâ kanştığı iddia edilmişti. nel Başkan Yardımcısı Ali Kemal Başaran. olav ı ~çok çirkin" olarak niteledi. Diğer polislerin görevden alın- malannın doğal karşılanabileceği- ni kavdeden Başaran. "Ama dü- rüst, göre> ini çok iyi yapan bir em- ni\et müdürünü görevden almala- n kadar \anlış bir şe> olamaz" de- di. Başaran. Emnivet Müdürü Ke- mal Yazıeoğlu'nun neden görev- den alınmış olabileeeğıne ilişkin bır soruv a dau Ola\lan örtbas ede- bilmek için herhalde" yanıtını v er- di. DYP Genel Başkan Yardımcısı Havri Kozakçıoğlu. İçişlerı Bakan- lığı ile ANAP lideri Mesut Yıl- maz'ın açıklamaları arasında çeliş- kinin giderilmeM için vapılan ope- rasyonun doğru olduğunu sövledi. Özel Harekât Dairesi Başkanf nın görevdenalınnıasını "ilginç"olarak nıteleven Kozakçıoğlu. Cumhuri- >et'in "Sayın ^azıcıoğlu vediğerle- ri hakkında av nca soruşturma açı- lırmrsorusuna. "Bu, ancak soruş- turmanın sonucunda belli olur. So- ruşturma sürecindo başka şeyler orta\a çıkarsa o da gündeme gelir" diye konuştu. CHP Grup Başkanvekili Nihad Matkap da olaya ihti>atlı vaklaş- tıklarını sövledi. Matkap. "Eğer göreA den almalar Susurluk olayının avdııılanmasına vönelikse sevin- dirici olur, ama bu karmaşa içindc o göre\den almalar ola\lann ve delillerin örtbas edilmesine dönük olabilir" dedi. Korumalar ve sorgulavan açıkta "Kumarhaneler kralı" 1 ola- rak bılınen Ömer Lütfı Topal'ı öldürdüklerinı itiraf ettiklerı. daha sonra da özel timde gö- rev yaparken, kendi istemı üzerine u devlet-mafŞa-siva- set" bağlantısının odağına otu- ran isimlerden DYP'li Sedat Bucak'ın koruma görev lılıği- ne atanan polıs memurlannın yapacağı açıklamalann bü> ük önem taşıdığı vurgulandı. Ci- navetle suçlanan bu polis rne- murlarından Avhan Çarkın ve Ercan Ersoy açığa alımrken suçlanan diğer koruma Ömer Kaplan'ın operasvona dahil edilmemesi dikkat çekti. An- cak AA, Kaplan'ın da görev- den alındığını öne sürdü. Gö- revden alınan asavişten so- rumlu İstanbul Emnivet Mü- dür Yardımcısı Bilgi l'naTın. •cinayetle suçlanan Bucak'ın korumalarını sorguladığına işaret edildi. Görev den alınan. cinayetle suçlanan polislerin daha önce çalıştıklan Özel Ha- rekât Dairesi Başkam ekili İb- rahim Şahin'in adının. Azer- baycan'da Cumhurbaşkanı Havdar Ali>e*''e karşı yapılan suikastgirişiminekanştığıbil- dırildi. Dev let-maf> a-siyaset ılişkıleri konusundaki gelış- melerde kendisini tehlikede gören ve başta Yılmaz olmak üzere dışan bılgi sızdıran "köstebekleri"' aravan Çil- ler'in. emniyette veni ayıkla- malarda bulunabıleceâı kay- dedildi. ANAYOL azınlık hü- kümeti sırasında Emniyet Ge- nel Müdürlüğü'ne atanan Ala- addın Yüksel ile Çiller \e DYP'yi rahatsız eden bazı po- lis yetkililerinin de tırpanlana- bileceği öğrenildi. IRMIKI AYDIN ENGİN e - mail: engin (a planet.com.tr Hikâyeyi bilirsiniz. Bektaşı tekkesinin canlarından Derviş Mehmet, ağzının bozukluğu, küfürbazlığı ile ünlü ve sabıka- lıymış. Baba Erenler. olurolmaz yerde patlayacak küfürleri ön- lemek için Derviş Mehmet'in ağzına bir bakla yerleştirmiş. Bir gün birlikte mahalle arasın- da dolanırken bir kadın cumba- dan başını uzatmış: - Baba Erenler, demiş. Bir dakikacık bekler misiniz? Çiseleyen yağmur altında bi- zimkilerbeklemişler, beklemiş- ler: neden sonra kadın gene görünmüş pencerede: - Sağ olun, artık gidebilirsi- niz, demiş. Tavuğu ku/uçkaya yatırırken kapıda bir kavuklu durursa civcivlerin ibikleri gü- zel olurmuş dediler de... Baba Erenler suratından sü- zülen yağmur sulannı şöyle bir sıvazlamış, müridine dönmüş: - Derviş Mehmet. demiş. Çı- kar ulan ağzından baklayı... Artık burama kadar geldi (şu anda elimi gırtlak hizasına ge- tirmiş bulunmaktayım). Eğer bir siyasetçi. bir yüksek bürokrat, kendisine mikrofon uzatılmış herhangi bir zat. şöyle yekinip, ciddi laflar eden önemlı adam pozlarına girip, "Bildiklerimi açıklarsam çok şey altüst olur" derse; gazeteci arkadaşımız ıs- rar edip "Mye şimdi açıklamı- yorsunuz efendim" diye sordu- ğunda da aynı pozları bir kez daha takınıp "Henüz zamanı değil" derse ben de ağzımda- ki baklayı çıkaracağım... Neyin zamanının. ne zaman geleceğini bu adamlar neye dayanarak saptıyor dersiniz? Emekli general Evren'i anım- sayın. Demokrasiye dönüş tar- tışmalarına çok değerli bir kat- kı yapmış ve "Demokrasi iyidir ama halkımız henüz onu anla- yacak seviyede değil" demiş- ti. Ağzımdaki Bakla... Onun lafını (gafını?) anlamak kolay. Adamcağız demokrasi sözcüğünü duyunca kırmızı görmüş boğaya dönüyordu ve bunu ayan beyan etmemek için ipe un seriyordu. Eh. astı- ğı astık. kestiği kestik olduğu için de kimse kalkıp, "Paşa, pa- şa, bu demokrasinin iyi bir şey olduğunu sen anlamışsın da halkımızın anlayamayacağını nereden çıkardın" diye sora- mamıştı. • • • Ama son dönemde siyaset cambazından "vatansever" katillere. eskı-yeni polis şefle- rinden korucu bordrosu ticare- ti yapan aşiret reislerine kadar önüne gelen "Bildiklerimiaçık- larsam.." diye bir cümle kuru- yor ve susuyor. Besbelli ki bizim üstümüz- den birilerine haber yolluyor. a- ba altından sopa gösteriyorlar. "Fazla üstüme gelmeyin, beni harcamaya filan kalkmayın, ben yanarsam sizı de yakarım haaaa" demeye getiriyorlar. Şöyle bir bellek taraması ya- pın. 'Engin Civan', rezalet pat- ladıktan sonra "Bildiklerimi açıklarsam ortalık birbirine gi- rer" dedi. Tansu Çiller, örtülü ödeneği nereye harcadığını açıklayamayınca "Söylersem Türkiye'nin başı belaya girer" deyip ellerini yıkadı. Mehmet Ağar, Susurluk sonrası ortaya dökülen kirlı çamaşırları örtmek için harcandı. Böylece "Al Ağar'ı, çek örtüyü" denmiş ol- du. Ağar da sürtülmüş burnu- nu elinden geldiğince dik tut- maya çabalayarak "Günü ge- lince bizim de söyleyecek bir çift sözumüz vardır elbet" de- di. O günden sonra her Allah'ın günü Ağar'ın yeni bir marifeti ortaya döküldü. Çatlı'ya yeşil pasaport verilmesinden. çok özel bir silah ruhsatı verilmesi- ne, Topal cinayetine bulaşan özel tim memurlannın Bucak amcalarının koltuğu altında emniyete alınmasından, Tank Ümit'in ölüsünü mü dirisini mi teslim edeceği üstüne MİT Müsteşar Yardımcısı Mehmet Eymür'le pazarlığa kadar uza- nan bir suç listesi döküldü or- taya. • • • Ama Ağar'dan hâlâ çıt yok. Bu saatten sonra "Gö'rülmek- te olan bir davayı etkilememek için.." mavalını dinlemeye kat- lanamayız. Şu Ağar ve benzer- leri ağızlarını ne zaman aça- caklarını söyleselerde bilsek... Yok onun yerine gene "Bir konuşursam.." diye başlayan bir cümle duyarsam kesinlikle Cumhuriyet yönetimi tarafın- dan ağzıma yerleştirilmiş bak- layı çıkaracağım... Demedi demeyin... POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA İtirafçı Deniz... Onat Kutlar ile Yasemin Cebenoyan, The Mar- mara Oteli'nin pastanesine konulan bir bombanın patlaması sonucu yaşamlarını yitirdi. Cebenoyan olay anında. Kutlar ise yaralı olarak kaldırıldığı Ame- rikan Hastanesi'nde öldü... Aradan neredeyse iki yıl geçti... İstanbul 3 nolu DGM'de süren davada yedisi tu- tuklu on beş sanık yargılanıyor... Yargı iki sanık hakkında ölüm cezası, diğerleri için de 'örgüt üyeliği veyardım, yataklık' suçundan 3-15 yıl arasında hapis cezası istiyor... Ölüm cezası istenen 1973 doğumlu Deniz De- mir, İstanbul Üniversitesi Maden Fakültesi Petrol Mühendisliği Bölümü öğrencisi, 1974 doğumlu Hicran Kaçmaz ise aynı üniversitenin Elektrik Mü- hendisliği Bölümü öğrencisi... Bugün Deniz 23. Hicran 22 yaşında... Deniz, Bingöllü; Hicran. Manisa'mn Salihli ilçe- sinden... Ikisi de bu davada itirafçı, Kırklareli Cezaevi'nde tutuklu... Deniz Demir'in DGM dosyasındaki itirafını oku- dum. Itirafının ikinci sayfasında şöyle bir bölüm dikkatimi çekti: "...Burada ismini ve kod ismini bilmediğim, an- cak nereli olduğunu da bilmediğim 25-30 yaşla- rında 1.70 - 1.80 boylannda, kumral tenli olan ve daha sonra basında yakalandığını duyduğum bu örgüt mensubuyla buluştuk. Bu buluşmada be- nimle Hicran Kaçmaz'a 2-3 gün sonrasına Gülsu- yu'nda birbuluşma verdi. Bu buluşma parolalı bir buluşmaydı. Bu buluşmaya giderken bizlere Gül- suyu Köprüsü'ncte buluşmamızı, elimizde Tercü- man gazetesi bulunmasını, gelen şahsın bizlere... Buluşmaya Hicran Kaçmazla birlikte gittik. Bi- zim elimizde Tercüman gazetesi bulunmaktaydı..." • • • Deniz ve Hicran, 25-30 yaşlan arasında 1.75 - 1.80 boyundaki kişiyle Gülsuyu'nda bir eve gidiyor- lar. Orada 20-25 yaşlarında 1.70 boyunda gözlük- lü gençle tanıştırılıyorlar. Daha sonra ne oluyor? Deniz ve Hicran siyasi eğitim alıyorlar, kendileri- ne kod adı veriliyor... Ne Deniz ne de Hicran kod adlarını hatırlıyor... Öteki iki gencin de kod adını bilmiyor Deniz ve Hicran... Ancak 'itiraf'ta Tülin, Ekrem kod adlı kişiler bu- lunuyor. Yine 'itiraf'ta Fevzi Şirin ve Selahattin Şi- rin'in adları geçiyor... Deniz itirafında şöyle dıyor: "PKK örgütüne kendi isteğimle katıldım..." Bir başka önemlı nokta da şu: Deniz Demir'in adı- nı. kod adını bilmediği, ilk buluştukları 25-30 yaş- larındaki 1.70-1.80 boyundaki kişinin daha son- ra gazetelerden yakalandığını öğrenmesi... Acaba fotoğrafını mı gördü? Ayrıca bir örgüt mensubu, siyasi eğitim gördüğü kişılerin adlannı bilmese bile en azından onların kod adını, kendisine verilen kod adını bilmez mi? Deniz'in itirafında çok kişi geçiyor. Bunlardan kimıleri ölmüş, kimileri ise hapis yatıyor... . Gerçekten hem Deniz'in hem Hicran'ın itiraflan' bizleri bir hayli düşündürüyor... • • • _ Deniz Demir'in itirafında Derya kod adlı Gülşen Özdemir bulunuyor. Gülşen. Deniz'leThe Marma- ra'nın pastanesine gelip, içeriye girip çevreyi kont- rol ediyor... Dıyor ki: "Vestiyer kısmına rahatlıkla bomba konabilir..." Şimdi itiraftaki açıklamalara bakalım: "The Marmara'dan içeriye girip masaya otur- dum. Bir süre sonra Gülşen Özdemir de geldi. Mantosunu vestiyere asıp yanıma gelip oturdu. Bir bardak çay içip ücretini ödeyip dışanya çıktık. Bir süre sonra bomba patladı. Otobüse atlayıp Hamit Şen 'in evine gittik. Televizyonda olayı izlerken Onat Kutlar'ınyaşadığını, Yasemin Cebenoyan'ın öldü- ğünü öğrendik." itirafçı Deniz çok şeyler anlatıyor... Ancak Gülşen Özdemir kimdir ve bu davada ni- çin yoktur bilinmiyor. Yine Mesut Ünsal adlı kişi kimdir, bu davada niçin yoktur bilinmiyor... ister istemez insanın içi kuşkuyla dolup senar- yolar yazmaya başlıyor... Gülşen Özdemir ve Mesut Ünsal... Kimdir bunlar? Yoksa Gülşen ve Mesut kışkırtı- cı mıdır? Gülşen ile Mesut, Deniz'in düşünde ger- çekleştirdiği kişiler rnidir? Deniz ve Hicran bu olay- da kullanıldılar mı? Hicran'ın itirafına gelince... Hicran da PKK'ye nasıl girdiğini, yaptıklan eyle- mi anlatıyor uzun uzun... Insan hayrete düşüyor, Deniz ve Hicran'ın ifade- lerini okuyunca... Bir sonuca ulaşmak oldukça zor... Tıpkı bilmece gibi! Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (â Planet.com. TR Saldırganın iadesi tehlikede Budapeşte dosyası Ankara Başsavcılığı'nda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emnivet Genel Müdürlüğü. ANAP liden MesutYılmaz'a Budapeşte'de saldıran \e>sel Özerdem v e saldırıya yardımcı oldukları belirtilen arkadaşlanyla ilgili bilgileri içeren dosyayı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. Firarda olan saldırgan ile İsnıail Koçkaya v e Cengi/ Korkufun. ikili anlaşma olmayan bır ülkede yakalanmalan durumunda iade edilmeyebilecekleri vurgulandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nda bulunan dosyadaki bilgilerin inceienmesinin ardından saldırganlarla ilgili ne tür bır yargılama sürecı başlatılacağına karar verilecek. Adalet Bakanlıâı (jluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Turgay Vücel, Emnivet Genel Müdüriüğü'nden gelen bılgı leri inceledikten sonra Ankara Cumhuriyet Başsavcılığfna gönderdiklerini bildirdi. Samklann halen firarda olduğunu anımsatan Yücel. iade konusunun ancak sanıkların yakalanmasından sonra gündeme geleceğini sövledı. Macaristan'la suçlulann iadesi konusunda ikili anlaşmanın olduğunu anımsatan Yücel. "Sanıklann hangi ülkede yakalanacaklan da önemlı. ikili anlaşmalann bulunmadığı bir ülkede vakalanırlarsa. o zaman iade konusu biraz zoriaşır. \ani. iade konusu ülkeier arasındaki ilişkilcrin nıahivcrine bağlT dedi.