Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6^ARALIK1996CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Kadın ve şiddet üzerine yapılan araştırmaya göre erkekler dayak atmayı 'hak' olarak görüyor
Şiddetin gerekçesi natnusBAJVLSALMA.N
/ŞkVKARA-Şanlıurfa'dason üç ay ıçe-
nsisnde 3 kadjn "namus" gerekçesivle
öldvırülürken.yapılanaraştırmalardaka-
dınia vönelık şiddetin namus gerekçesıy-
le s-av unulduğunu ortava kovdu. "Mo-
d c n n kapitalist" toplumlarda kadına sal-
dıntia bulunan erkeklerin psıkolojık du-
rumiannda "anormaüik" olmadıgi belir-
tilirl^en.erkeklenn dayak atmayı "hak":
teca"vüz etmevı "erkeklik kinıliğinin
uzaratısı" olarak kabul ettıkleri kaydedıl-
di.
ICadının Statüsü ve Sorunları Genel
Müdürlüğü'nce kadına yönelık şıddetle
ilgili \eriler sunan araştırma sonuçları
bir araya getiriJdi Kadın Dayanışma
Vakü'nın. Âvrupa BırhğYnın (AB)des-
tekle--diğı "Kadımn Insan HaklarT pro-
jesı lcapsamtndagerçekleştırdığı ara^tır-
• "Modern kapitalist" toplumlarda kadına saldında bulunan erkeklerin psikolojik
durumlannda "anormallik" olmadığı belirtilirken erkeklerin dayak atmayı "hak", tecavüz
etmeyi "erkeklik kimliğinin uzantısı" olarak kabul ettikleri kaydedildi.
maya göre. Türkıve'de 100 kadından
97sine kocası şiddet uyguluvor. Kadın-
lann >üzde21 'ı kocası taraftndan tehdit
edılırken, vüzde 15'i hastanelık olacak
kadar kötü dö\ ülüyor.
Kocaların yüzde 62 sınin kadın kendı
düşüncesınekatılmazsa kızdığı belirtılen
araştırmada. kocalann yüzde 35 ı kadı-
nı başkalannın önünde azarlay ıp hakaret
ediv OT.
Kadının isteğıne aldırmadan cinsel
ilışkıde bulunan kocaların oranı yüzde
51 olarak belirtılen araştırmaya göre.
100 erkekten 21 "ı de e^lerinı istemedik-
len bıçimde cınsel ilışkive zorluyor.
"Ailede Kadına Karşı Şiddet ve Kadın
Suçluluğu" başlıklı araştırmada da. şid-
dete uğra>an kadının evi terk etmesinın
kolay olmadığı belirtilirken. kadının gı-
decek v ennin olmamasının ev ı terk etme
karannda etkın rol oynadığı kaydedildi.
Şiddetin Türk toplumunda önemlı ölçü-
de onaylanan \e sert tepkfyle karşılan-
mayan bırolgu olduğu görüşüne verve-
nlen araştırmada. "Kadın sosyo-ekono-
mik diizeve göre sııçlu \e suçlu olmayan
grupta eşin kötü davranışlanna farklı de-
ğil, biivük bir oranla homojen bir tepki
vermekte. sabretmekte ve katlanmakta-
dır. Kadınlann ileride kızlan için tav siye-
leri de bu yöndedir" denıldi.
Araştırmada. cezaevlerındeki suçlu
kadınlann > üzde 52.5'inın, e\ li kadınla-
nn da yüzde 69.9"unun kocasının şiddet
kullanmasından kendıni sorumlu tuttu-
ğu kavdedıldı.
Gazetelerde yer alan 79 haberin ınce-
lendıği "Medya, Şiddet ve Kadın" araş-
tırmasında ıse çekırdek aılelerde yaşayan
kadmlar \ e genç kadınlann daha çok şıd-
dete maruz kaldığı belirtildı.
Şiddet eylemlennde saldırganın bü-
vük olasılıkla kadının kocası ya da ya-
kın duygusal ilişkıve girdiği bir erkek
olduğuna dikkat çekilen araştırmada.
"Saldırganın ruhsal durutnunda bir
anormallik söz konusu değildir. Zaten
modem kapitalist toplumlarda şiddet
üzerine vapılan araştırmalar da saldır-
gan erkeklerin psikolojik durumlannda
herhangi bir anormalliğe rastlanmadığı-
nı ortava koymaktadır" denıldi.
Kadınlara yönelık şiddetin en belirgin
nedeninın "toplumda kabul gören genel
ahlak \e namus anlayışı" olduğu belirtı-
len araştırmada. $u görüşlere yer v erildi:
"Kadının öldürüîmesi, namus kavra-
mı ile gerekçelendirilerek hakülaştınlan
bir şiddet biçimi olarak azımsannıaya-
cak bir orandadır. Erkek, şiddet eyJem-
leri içinde da\ ak v e tecavüzü kişiselleştir-
mekte, kadına hiçbir nedene davanma-
dan dayak atmayı kendi hakkj görmek-
te ve tecavüz etmeyi erkeklik kimliğinin
bir uzantısı olarak kabul etmektedir. Ya-
ralama ve öMürme gibi ağır şiddet ey-
lemlerini toplunısallaştırmakta, gelenek-
scl ahlak ve namus anlavışı ile konumu-
nu haklılaştırmaktadır."
Kadınlar
'Kirli
siyasete
hayır'
İZ.\ IİR (Cumhurivet Ege Bü-
rosu) - Izmır'de kadınlar. "kirlisi-
yaseti temiz siyasete dönüştür-
mek" ıçin "Beyaz Başkaldın'vı
dün bir vurüvuşleba^lattılar Eskı
Balık Fİali önünde toplanan ka-
dınlar. temız toplum ve temız sı-
yaset ıstemlennın simgesı olarak
beyaz çarşaflar açarak Cumhuri-
vet Alanfna kadar yürüdüier.
Yürüy iişte. kollanna bevaz kur-
dele bağlavan kadınlar. "l'reten
biziz. yöneten de biz olaca-
ğız~.-Etekli Meclis. onurlu Mec-
Iis".~Si>aseti biz temizlevecegiz".
-Ataerikil aile savaş. anaerkil aile
banş". "Dmartan tık, sokağa
çık"\azılıpankanlarta>ıdılar Yü-
rüyiiş h»o>unca kadınlar. "Temiz
Sivaset Jstivoruz*\ "Duvarlanvık-
nk,sokaklara(ikhk". "Susnıasus-
tukça sıra sana gelecek". "Be>az
Başkaldün kadınlann onuru" slo-
ganlannı attılar
Cumhurivet Alam'nda bir ko-
nuşma yapan Ege Kadın Davanış-
tııa Vakü Ba^kanı Prof.Dr. JVIer-
yem Korav. kadınlara seçme v e se-
çılme hakkının \erıldığı 5 Ara-
lık'ların kutlanmasında bugüne
kadar sı>asetien uzak kalındığını,
kadınlar sivasetten uzak kaldıkça.
siyasete ve topluma karanlıkların
egemen oldufunu î.öy Jedı. Cum-
huriyet Alanı'ndabulunmalannın
üç nedenı bulunduğunu \urgula-
van Koray. bunlardan bırıncısının
İcadına seçme \ e seçıime hakkı \ e-
rilmesının > ıldönumü olmasından
kavnaklandığını belırterek. "Bu-
günü şadecc Atatiirk'ii anmakla
geçiremeyiz. Ona layık biçimde
davrannıak zorundavız. Bugün
Atariirkolsav dı İznıir'in bütün ka-
dınlannı bu mevdanda görmek is-
terdi. 5 Aralık'İan Atatürk'ü bu-
güne taşıyarak anrnak istivonım.
Bunun için sokağa çıkmak gerek-
tiğini, bey nimi. aklınıı kullanmam
gerektiğini bilivorum, onun için
buradavım" dı\e konuştu
Ikıncı olarak. "5 Aralık'ta top-
lumda kadın olarak biz de vanz
demek için" alanlara çıktıklannı
kavdeden ProfDr Kora>. "Siya-
sete.siyasetçive güvenivor muv uz?
Havır. kendimize güveneceğiz. o-
nun için buradayız" dedı Temız
sıvasete. avdınlık geleceğe özlem
duvduklan ıçın alanlara çıktıkla-
nnı. eğer bu olmazsa gelecekten
umut duyamayacaklarmı belırten
Korav sözlennı şo\ le sürdürdü.
"Artık nutuklan bırakıp.somut
hedefler koyalım. Milletvekili. be-
ledive meclis üvesi seçilmek için
demekJerinıizi. partilerinıizi zoıîa-
>alım. Ben sizin aklınızı istivorum,
İaf üretmevi değil. somut hedefle-
re vürümenizi istivorum. Bugün
burada vürüvüşle başlattığınuz
Bevaz Başkaldın. bt'lki başka bi-
çimlerde başka sembollerle bütün
kadınlar taraflndan sürdürülme-
ü. Bütün kadınlar. evlerinin bal-
konlanna beyazçarşaflarserebilir,
arabalanmıza bevaz kurdeleler
bağlavabiliriz."
CHP İl Örgütü Kadınlar Komisvonu Fatihte "rJaklanmızı KoruyaJım">üriiyüşü gerçekleştirdi. A.\AP'ü kadınlarise TaLsinfı vurüdüler.(Fotoğraf: KUBİLA
1
*' TÜNTÜL)
Kadmlann seçme ve seçilme hakkını kazanmasının 62. yıldönümü törenlerle kutlandı
Kurultayda eşitlik çağrısı yapıldı
A.NK.ARA / İSTANBL L (Cumhuriyet) -
Türkıye'de kadınlann genel seçimlerde
seçme ve seçilme hakkını kazanmasının
62. yıldönümü törenlerle kutlandı. Kadın
bakanlann ve mılletvekıllerinin katıldığı
"Kadın KunıltavTnda ızleyıcilerin
çoğunluğunu ögretmenJeri eşlıgınde
okullarından getırılen kız öğrencıler
oluştururken. MHP'lı kadınlar üç hılalli
bayrak açtı. Partısının karar organlannda
kadınlara yer vermeyen Başbakan
Necmettin Erbakan "Hükümetimiz
kadınlara mutlu yannlar sa»lavacak"
derken. Başbakan ^ardımcısı ve
Dışışleri Bakanı Tansu Çiller "kadının
insan haklan" için çalışacaklarını
v urguladı Kadınların seçme ve seçilme
haklannı kazanmasının 62. yıldönümü
kutlamalan dün kadın ve aileden
sorumlu Devlet Bakanı Işüay Saygın
öncülügünde gönüllü kadın'kuruluşları
ile kamu kurum ve kuruluşlannda
görevli kadınlann Anıtkabir'i ziyaretıvle
başladı.
Anıtkabir ziyaretinin ardından Atatürk
Spor Salonu'nda "Kadın Kurultayr
başladı. Işılay Sa>gm. İçışlerı Bakanı
MeraJ Akşener. Dev let Bakanı Avfer
YümazDYPmılletvekıllerı Lmran
Akkan. Gencav Gürün. CHP Izmır
Milletvekili Birgen Keleş ve Ankara
Valisi ErdoğanŞahinoğlunun katıldığı
kurultay. tüm gönüllü kuruluşlaradına
Türk Kadınlar Federas>onu Bırlıği
Başkanı Gülten Daşın vaptığı
konuşmayla açıldı.
Içışlen Bakanı Akşener. "Bugün Türk
kadınına seçme ve seçilme hakkının
verildiği değil. Türk kadınının bu haklan
aldığı gündür" dıyerek başladığı
konuşmasında, Kurtuluş Savaşı'nda
Türk kadınının gösterdıği özvenyi
anlattı DYP'li Akkan. kadının çalışma
vaşamında yeterlı düze>de kendinı
gerçekleştiremediğmi v urgularken.
Bırgen Keleş. "Şeriat seslerinin
vükseldiği bugünlerde kadınlann birlikte
olması gerekir" dedı Konuşmasında
kadınları çağdaş cumhurıyetm sımgelerı
olarak gösteren Gencav Gürün.
"Atatürk'ü bizlere verdiği haklar için
kalbimizin içinde gerçek bir insan gibi
se\elim" dıve konuştu.
Devlet Bakanı Afer Yılmaz.
konuşmasında kadının ev ıçi emegının
sosval güvenceye bağlanması gerektiğini
belırtırken. salondakı MHP'lı kadınlar
üç hilallı bayraklar açtılar Kutlamalara
katılmavan Tansu Cüler'ın. kurultavda
okunan ılctısinde. Türkıve'de kadınların
seçme ve seçilme hakkının tam ışlerlik
kazanmadıgına dikkat çekildi Gönüllü
kuruluşlar da yayımladıklan iletılerde.
kadınların sıyasi yaşamda haklarını
yeterlı düzeyde kullanamadıklannı,
kadının insan haklarının Türkıye'de
gerçekleştırilemediğinı belırterek kadın
haklan için örgutlenmenıngereklılığıne
dikkat çektiler
İstanbuFda CHP İstanbul l! Örgütü
Kadınlar Komısyonu. "Haklanmızı
Koruyalım" yürüvüşü gerçekleştirdi.
CHP Fatih llçe MerkezT önünde
başlayan yüriiyüşe İstanbul
millenekılleri ,Aigan Hacaloğlu ve
.AJımet Güryüz Ketenci. İl Başkanı
IMehmet Ali Özpolat \ e Partı Meclisı
üvesı Bedri Baykam'ın da aralannda
bulundugu vaklaşık bın beş yüz kışi
katıldı.
Deniz Baykal
start verdi
kadınlar yanştı...ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- CHP'nın. geleneksel hale
getırdiği Atatürk Ev i'nden Anıtkabır'e kadar süren kadın
koşusunun startını Genel Başkan Deniz Baykal verdi.
Kadınlararası 8. Yol Koşusu"nu başlatmadan önce açıklama
yapan Baykal. kadınlara siyasal hak tanımanın. laık toplum
için ilk aşamayı oluşturduğunu sövledi. Baykal. "Kadınlann,
Türkiye'nin laik ve demokratik bir toplum olması için en
büvük katkıvı sağlavacaklarından eminiz" dedı.
Cankaya Belediye Başkanı Doğan Taşdelen. CHP İl Başkanı
Havdar Doğan. CHP Ankara Millenekilı Yılmaz Ateş ve
Yenımahalle Beledıve Başkanı Abdurrahman Oğultürk'ün
katılımlanv la gerçekleştınlen koşuda. ^enunahalle Beledivesi.
CHP Genel Merkezf ne bir teşekkür plaketi verdi.
(Fotoğraf: TARIK TINAZAY)
Hükümet, vetonun ardmdan hiçbir çalışma yapmadığı zorunlu tasarruf kesintilerini kaynak olarak kullanıyor
REFAHYOL lıiiküıııeti nemaları unutturduANKARA (Cumhurhet Bürosu) -
Zorunlu tasarruf kesintilerini kaldıran.
ancakçalışanlann bırikimlennın neza-
man ve nasıl ödeneceğıni öngörmeyen
\asanın Cumhurbaşkanı Sülevman De-
mirel tarafından \eto edılmesinin ar-
dından REFAHYOL iktıdarı vaatlenni
unutturdu. Zorunlu tasarrufla ılgıli her-
hangı bir çaîışma yapmavan iktıdann
kaynak arav ışında olduğuna dikkat çe-
kılerek Cumhurbaşkanı'nın vetosun-
dan vararlandığı belirtildı.
REFAHYOL hükümetı. Cumhurbaş-
kanı Denıırelın. "iş\erenden alınan
yüzde 3'lük kesintinin kazanılmış hak
olması nedeniyle çalışanlara ödenmesi-
ni ve vasada çalışanlann alacaklannın
nasıl ödeneceği konusunda bağlayıcı
hükmeyer verilmesi" ıstemıyle veto et-
tığı zorunlu tasarruf kesintilerini kaldı-
ran yasayla ilgili vaklaşık 3 aydır hiç-
bir çalışma y apmadı. Vetonun ardından
çalışanlann bırikımlennı 5 yıla vayarak
ödemev i planlayan hükümetın bu pla-
nından da vazgeçmesınin tasarruf ke-
sintilerini "kaynak" olarak değerlendı-
receğinin göstergesı olduğu belirtildı.
Nemaiarın ödemesini yapamayan hü-
kümet. Ziraat Bankasf nda toplanan ke-
sintılenn kullanımını sürdürüyor.
Sendikaların zorunlu tasarruf tepkı-
smi 'Günaydın' dıyerek karşılayan Ça-
lışma ve Sosval Güvenlik Bakanı Ne-
catiÇelik'in, RPmuhalefetteyken 6 Şu-
bat 1996 tarıhinde v erdiği önerge doğ-
rultusunda ana para v e nemaiarın nere-
lerde kullanıldıgını araştırmak üzere
Meclis araştırma komisvonu kuruldu.
Komısyonun başkanlığına DYP Afyon
Milletvekili İsmct Atila getirilirken,
DYP Isparta \filletv ekilı Aykon Doğan
da sözcü oldu.
DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak.
"unutuldu gibi görünen nemaları"
anımsatmaya başlayacaklarını söv ledı.
Zorunlu tasarnıfun kaldınlmasına ılış-
kın yasanın vetosunun hükümetin "işi-
negeldiğini"belirten Budak. "Tabiibir
kaynak. onu da alıp istedikleri gibi kul-
lanıyoriar. Türkiye'nin gündemi başka
şey lerle işgal olduğu için zorunlu tasar-
ruf unutuldu gibi görünüvor. Onlann
yapfıkları av ıpları unutuyor değiliz" dı-
ye konuştu.
Türk-tş"in öncekı gün açıklanan Baş-
kanlar Kurulu bildırgesınde de hükü-
metin zorunlu tasarruflar konusundaki
tavrı kınamrken. fonda binken paranın
3 av1
içinde çalışanlara ödenmesı ısten-
di. îşverenın yüzde 3'lük katkı payının
işçi ücretlerine eklenmesi gerektıöı
kaydedilen bıldirgede. "Zorunlu tasar-
ruf uygulaması kaldırıhncaya kadar.
fonda binken paranın piyasa faizleriy-
le değerlendirilmesi ve fonun vönetimi-
ne çahşanlann katılması sağlanmalıdır"
denıldi.
Türk-İş. 28 aralıkta Ankara'da ger-
çekleştıreceğı mıtıngde. zorunlu tasar-
ruf konusunu da gündeme getirecek.
Türkıye Kamu-Sen Genel Başkanı
Resul Akay. zorunlu tasarruflann temel
olarak tasfiyesini istedıklerını, ancak
borç batağındaki bütçenin buna uvgun
olmadığını belırterek. "Bunu bir nok-
tava kadar anlayışla karşılayabiliriz. A-
ma. nemalandırma konusunda hoşgö-
rümüz olamaz. Bizim tasarrufumuza
> üzde 54 noma veren hükümet, rantiye-
lerin tasarrufuna >üzde 144.92 faiz \e-
riyor"dedı.
Çalışanlann yaranna olduğunu söy-
lediğı zorunlu tasarruflann yılbaşında
vüzde kaç nemalandırılacağına baka-
caklarını kavdeden Akav. "Düşük ne-
malandırma vapılırsa bizi kimse tuta-
maz" dıye konuştu. Çelık"in önergesi
üzenne kurulan araştırma komısyonun-
da 3 RP. 2 DYP. 2 ANAP. 1 DSP ve 1
CHP'limılletvekıiı bulunduğunaveko-
misyonunbaşkanlığınaİsmet Atıla'nın,
sözcülüğüne de Aykon Doğan'ın geti-
rildığine dikkat çeken Akay. şunları
söyledi:
"Kim kimden hesap soracak? Bu ha-
legetiren ikisi zaten. Hesapsoracak olan
da soruiacak olan da aynr kişiier. Komis-
yon daha baştan gölgeli. Bu komisyon-
dan olumlu bir sonucun eıkması nıiim-
kün değil. Bu araştırma komisvonu tam
bir mizah unsııru. Savın Çelik'in sendi-
ka başkanı olduğu dönemdeki görüşle-
rini bıraktım. milletvekili olduğu
dönemde söylediklerine sahip çıkmasmı
istivorum."
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Yarınımız, Haraç Mezat...
Kapitalizm ve "serbestpiyasa ekonomısı"ri\<n en
zayıf noktası neresi?
teknoloji ilerledikçe işsizliğin ve huzursuzluğun
artması!
Makıne insanın işinı kolaylaştırır. Teknoloji gelış-
tikçe, az emekle daha çok üretim yapılabilir. Kol gii-
cünün üretimdeki yerinı, gıderek kafa gücü alma-
ya başlar.
Bu, insanın daha az çalışarak daha çok üretebil-
mesi demektir. Böylece kendısine, sevdiklerıne ayı-
racak zamanının daha çok olması demektir.
Ama öyle olmuyor.
Fabrikanın bir kapısından daha gelişmiş makine-
ler gırerken öteki kapısından işsız kalmış ınsanlar
çıkıyor... Mutsuz ve umutsuz.
Oysa o makineler sayesinde. ışçı çıkarmadan
aynı üretim sürdürülebilirdı. Hem de eskiden gün-
de sekiz saat çalışırken şimdi örneğin altı saat ça-
lışarak.
Olmuyor... Çünkü "serbest rekabet" buna izin
vermiyor!
Çünkü işçi çıkarmak ve gene sekiz saatlik iş gü-
nünü sürdürmek daha kârlı...
Sonuç? Daha çok işsiz... Daha çok mutsuz...
Daha çok suç ve suçluluk...
• • •
Şimdi şu rakamlara bakın!
Türkıye'de KlT'ler bu yılı 112 trilyon kârile kapa-
tıyorlar... Hem de KİT'leri arpalık olarak kullanan.
devlet sırtından kişılen zengınleştirmenin aracı ya-
pan siyasal iktidarlara karşın.
Yarım yüzyıllık bir sağcı tahribata karşın...
Örneğin Erdemir, üretim hedefinı yüzde 2. satış
hedefinı yüzde 7 aşmış. Bnjt kâr yüzde 36.5 olmuş.
8 tnlyon 876 milyon lira net kâr elde etmış.
Demir-çelık üretiyor ve ne kadar üretse satılıyor
Üretim fazlası gıbı stok oluşumu gibi bir sorunu
yok... Sanki altın yumurtlayan tavuk.
Ama Erdemir'in satış kararnamesi hazır!
Bir KİT nıçin özelleştirılır?
Zarar ettıği ıçın... Satıldığında daha ıleri bir tek-
nolojıye geçilme şansı doğacağı için... Ya da eko-
nomık gücü halka yaymak ıçın...
Oysa burada üçü de yok!
• • •
Kemalist devletçilik, dönemin yerlı ve yabancı
uzmanlarınca bir "i/çivncivyo/"sayılmıştı. Kapita-
lizm ile komünizm arasında bir üçüncü yol.
Özel girışim, ekonomınin temelı sayılıyordu. Ama
onun yapamadıklarını ya da toplumun genel çıkar-
larının gerektirdiği şeylerı de devlet yapacaktı.
Bir ekonomık mucıze gerçekleşti Atatürk döne-
minde.
Tarımda, cumhuriyet dönemı yıllık ortalama bü-
yüme hızı yüzde 3.5. Atatürk dönemınde yüzde
7.6.
Sanayide, cumhuriyet dönemi yıllık ortalama bü-
yüme hızı yüzde 6.4. Atatürk dönemınde yüzde
9.6.
Bu ölçüde yüksek bir ekonomik büyüme hızına
ulaşmış üç ülke var o dönemde: Japonya. Rusya
ve Türkıye... Üstelik de dış borç almayan, Osman-
lı'nın borçlannı ödeyen ve enflasyonu sıfır düzeyin-
de tutan bir Türkiye.
Atatürk, KlT'lerin "akıllı bir tüccar" gibi çalışma-
lannı, kâretmelerini öngörmüştü. Günü geldığinde
"halk"a devredilecek ve elde edilen gelirle yeni ya-
tırımlar yapılacaktı.
Kemalızm akılcıdır!
Toplumun ortak yarannın gerektirdiği yerde
"özelleştırme"y'ı kabul eder. Ama gene o ortak ya-
rar gerektırdığınde, "kamulaştırma "ya da evet der.
Herhalde kabul edemeyeceğı tek şey ıse yılların
birikiminin tüketilmesidir. İç ve dış çıkar çevreleri-
ne "peşkeş" çekılmesidir... Ya da bugünü kurtar-
mak, beceriksiz iktıdarların ekonomık açıklannı ka-
patmak uğruna, "feda" edılmesidir...
Komünizm. "merkezizorunlu planlama" ile da-
ha sağlıklı bir topluma ulaşılabıleceğıne ınanıyor-
du.
Kapitalizm. "serbestpiyasa ekonomisi"nm en lyi
çözüm olduğunu savunuyor.
Birinde iticı güç "ortak akü"... Ötekısinde ıse "bi-
reysel çıkar"...
Bınncısı tıkandı... Ikincisı işsizlık, suçluluk, çev-
re kirliliği, huzursuzluk ve gıderek uçurumlan daha
da büyüyen bir dünya yarattı.
Kemalızm, ne bireyin yaratıcılığını yadsıyor. ne de
ortak aklın ve toplum yarannın önemıni... Ama
1920'lerde olduğu gibi bugun de kabul edemeye-
ceği bir olgu var:
Dış çıkarların, iç çıkarların önüne geçmesi... Bi-
reysel çıkarların toplumsal çıkarların önüne geçme-
si.
Ya da nesli tukenen eskı mandacıların yerini, "ye-
ni mandacılar"\n alması!
SSK sınavı
Çalışma Bakanlığı
iddiaları geçiştirdî
ANKAR\ (Cumhuriyet
Bürosu)-Çalışmave Sosval
Güvenlik Bakanîığı, vönet-
melığe aykın olduğu ve ıp-
tal edilebileceği belirtılen
Sosval Sıgortalar Kurumu
(SSKı sınavı ile ılgıli "şa-
ibe"1
ıddalarını vanıtlarken.
ikna edıcı açıklama aetıre-
medı. ANAP Genel Başkan
Yardımcısı AgâhOktav Gü-
ner. sınav ın OSYM tarafın-
dan merkezi sıstemle vapıl-
madıkça SSK'ye alınacak
insanlarla ılgıli kavgıların
devam edeceğıni söv ledı
Çalışma ve Sosval Gü-
venlik Bakanlığf ndan dün
yapılan açıklarnada. SSK sı-
navının "İlk Defa DevletKa-
mu Hizmeti ve Görevlerine
Devlet Memuru Olarak Ata-
nacaklar İçin Mecburi Ve-
terlik ve Yanşma Sınavlan
Genel \ onetmeliği"ne değil.
1987
vılında \a_\ımlanan
SSK Personel Yönetmelı-
ği'negöreyapıldıSını bıldir-
di.
SSK sınavının v önetmelı-
ğe aykın olduğu ve bu ne-
denle ıptal edilebileceği de-
ğerlendırmesının "yanlış
bilgive" dayandığı ıleri sü-
rülen açıklamada. "şaibe id-
dialannın davanaksız ve ge-
çersiz" olduğu savunuldu.
Açıklamada. şöv le denıldi:
"SSK. 4792 savılı Kuru-
luş Kanunu'na göre idari ve
mali bakımdan özerkbir ku-
ruluş olup sözü edilen genel
ûinetnıdik kapsamında bu-
İunmamaktadır.SSKperso-
nel işlemleri. 3 Ağustos 1987
tarih ve 19537 savılı Resmi
Gazete'de yavimlanan SSK
Personel Yönetmeliği hü-
kümlerine göre vapılmakta
olup son personel sınavı da
bu vönetmeliğe uygun ola-
rak açıimıştır. Sınav lann ku-
rum personel \önefmeliğine
göre yapılması vasal bir zo-
runluluktur. Söz konusu >ö-
netmeliğe göre daha önce de
defalarca sınav vapılarak
personel alınmıştır."
ANAP Genel Başkan
Yardımcısı Güner de. partı-
sının Genışletılmı^ Başkan-
lık Divanf ndan sonrayaptı-
ğı açıklamada. SSK sınav ı-
nı gündeme getırerek hükü-
metın ışsizlere "parya mu-
amelesi" vaptığını söyledi