Katalog

26 ARALIK 1996 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Türtciye-lrak ilişkileri • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Enerji ve fabii Kaynaklar Bakanı Recai Kutan, Irak'a l990>ıhndanberi uygulanan uluslararası ambargonun "'haksız ve anlamsız"' olduğunu belirterek bu uygulamanın kaldınlması için Türkiye ve Irak'jn birlikte çaba göstereceklerini söyledi. Türkiye-lrak Karma Ekonomık Komisyon (KEK) toplantılanna katılmak üzere Türkiye'ye gelen Irak Petrol Bakânı Amir Muhammed Raşid'i kabul eden Kutan, Bağdat yönetimine uygulanan ambargonun kaldınlmasının ardından J800kilometrelikboru hattı sayesinde bu ülkeden toplam ] 0 milyar metreküp doğalgaz alınabileceğini söyledi. ABD'den bilgi istendi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye, ABD'den, PKK lideri Abdullah Öcalan'ın PKJC'ye bağlı olduğunu açıkladığı Washington Kürt Enstitüsü'nün "ciddi" şekilde soruşturulmasını istedi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Ömer Akbel, dün düzenlediği basın toplantısında, bir soru ûzerine, Abdullah Öcalan'ın açıkJamasının "itiraf" niteliğinde oldugunu belirterek konunun üzerine gidilmesi gerektiğıni söyledi. Şırnak'taki patiama • ŞIRNAK (Cumhuriyet) - Şırnak'ın Balveren Beldesi Belediye Başkanı Sait Sidar'ın makam otomobilinde meydana gelen patlamanın el bombası piminin kazayla takılması yüzünden olduğu bildirildi. Önceki meydana gelen patlamada, bir uzman çavuş ölmüş, iki kişi de ağır yaralanmıştı. Öte yandan Siirt'in Hederviz Mahallesi'nde yaşlan 8 ile 13 arasında değişen 5 çocuğun yerde bulduğu roket mermisi patladı. Patlamada yaralanan çocuklar Siirt E>evlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Ökten'den köprü eleştipisi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümetin, PKK'nin üstlendiği Hayırsız Dağlan'nın eteğinde yol ve köprü yapımına ilişkin karan DYP grubunda görüşüldü. DYP Şırnak Milletvekili Bayar Ökten. parti grubunda, 20 trilyon liralık projenin gerçekJeşmesi durumunda terör örgütünün Türkiye'ye sızmasınm önüne geçilemeyeceğini ileri sürdü. Erbakan'dan hayali görev • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Konya Milletvekili Mehmet Keçeciler, Basbakan Necmettin Erbakan'ın siyasi yaşamında ikinci bir •'hayali temel" projesi hazırladığını bildirdi. Mehmet Keçeciler, TBMM Genel Kurulu'nda dün yaptığı açıklamada, Çevre Bakanlığı 'nın gönderdigi bir davetiyede, milletvekillerinin "Ağn Üniversitesi"nin yann yapılması planlanan temel atma törenine çağnldığını bildirdi. Davetiyeye göre, üniversitenin temelinin Başbakan Erbakan tarafindan atılacağını vurgulayan Keçeciler, "Ağn Üniversitesi"nin kurulmasıyla ilgili yasanın henüz TBMM'den çıkmadığına dikkat çekti. İstanbul'da molotoflu gece • tstanbul Haber Servisi - Istanbul'unçeşitli yerlerinde park halinde bulunan 9 otomobile dün akşam molotofkokteylli saldında bulunuldu. Fatih, Beşiktaş, Küçükçekmece, Kartal, Bakırköy, Yeşilköy, Kadıköy ve Avcılar'da saat 20.30 sıralannda yapılan saldınlarda maddi hasar meydana geldi. Gazeteleri arayan bir kişi, Kahramanmaraş katliamını protesto etmek için yaptıklannı belirttiği saldınlan, Devrimci Yurtsever Halk Birimleri'nin üstlendiğini söyledi. Marsan Holding'in defterlerinin incelenmesi sırasmda, ABD'deki bankalardan kredi kullandıklan belirlendi Komisyon Çifler'i dinleyecekANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yurtdışındaki kuşkulu servetlerinin kaynağı olarak ABD'ye transfer ettiği 925 bin dolan kaynak gösteren DYP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Tansu ÇUler ile eşi Özer Uçuran Çilferın, bu ülkedeki bankalardan dâ kredi aldıklan ortaya çıktı. Çiller çiftine ait Marsan Holding'in defterierinin incelenmesi sırasında ailenin ABD'deki şirketleri GCD Inc. aracılığıyla 2 milyon 400 bin dolarlık kredi kullandıklan belirlendi. TBMM Malvarlığı Komisyonu'nun Maliye Bakanlığı ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığı uzmanlanna yaptırdığı incelemede, kredi kullanıldığı ortaya çıkarken kredinin kaynağı konusunda bilgi • Krediniıı Çilîerler'in ABD'deki şirketi GCD Inc. aracılığıyla alındığı bildirildi. Ancak, kredinin kaynağı konusunda bilgi verilmedi. Komisyonun geçen hafîaki toplantısında, Marsan Holding'in kendilerinden kredi kullanıp kullanmadığını 'bilmediklerini' açıklayan Demirbank yetküilerinin de komisyona bu hafta incelemelerini tamamlayarak bilgi ilettikleri kaydedildi. venlmedı. «.omısyon. 8 \a da 9 ocakta bılgı \ermek üzere Çiller'i komisyona çağırma karan aldı Çiller hakkında kurulan TBMM Malvarlığı Komisyonu'nda Marsan Holding'in defterlerini inceleyen uzmanlann, ABD'den de kredi ahndığını belirlerken kaynak konusundaki araştırmalannı sürdürdükleri ifade edildi. Çıller'ın annesınden \eraset intıkal beyannamesi de komisyona ulaştı. Gelen belgelerde, sağlığında kirasını ödeyemediği için icraya verilen Muazzez Çiller'in miras bıraktığı dolar, mark cinsinden dövizleri ile aJtınlan evinde tuttuğu, yalnızca 430 milyon liranın 30 milyon lirasını bankaya yatırdığı bilgisine yer verildi. Bazı komisyon üyeleri, komısyona ıfade vermeye çağrılan Çıller'e, "Annenizin paralannı yasük altında tutarak eriönesine neden göz yumdunuz" sorusunu soracaklannı bildirdiler. Çiller, mal beyanında 1995 yılında annesinden veraset yoJuyla 880 Cumhuriyet Altııu, 570 bin dolar ve 690 bin mark kaldığını bildirmişti. Komisyonun geçen haftaki toplantısında. Marsan Holding'in kendilerinden kredi kullanıp kullanmadığını "bilmediklerini" açıklayan Demirbank yetkililerinin de komisyona bu hafta incelemelerini tamamlayarak bilgi ilettikleri kaydedildi. Demirbank'tan kredi Demirbank'ın, Marsan Holding'e 2 milyar 857 milyon lira kredi verdilderini ilettiğı belirtildi. Demirbank Genel Müdürü Cumhur Doğan, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, geçen hafta komisyona verdiği ifadede, komisyon üyelerinin bu yöndeki sorulanna, "Şu anda bilmivorum, incelemem lazun" yanıtını verdiğini söyledi. DYP milletvekili, Topal cinayetiyle suçlanan korumalanna kefil olmaktan vazgeçti Bucak'tan çelişldli açıklamalar • DYP Şanhurfa Milletvekili Sedat Bucak, otomobilindeki bazı silahlan önce kabul, sonra reddetti. Gerçek adıyla tanıdığmı açıkiadığı Çath'nın geçmişini bilmediğini savundu. Cinayetle suçlanan korumalanna 'kefil' olmaktan vazgeçti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Susurluk kazasının ardından ortaya çıkan karanlık bağlan- tılann odağındaki isimlerden DYP Şanlıurfa Mil- letvekili Sedat Bucak, 33 gün içinde yaptığı 3 açıklamada. 3 büyük çelişki sergiledi. Susurluk kazasının ardından başlatılan soruş- turmalarda ortaya çıkanlan bulgulann çevresin- deki çemberi daralttığı Bucak. Gözcü ve Sabah gazeteleri ile HBB TV'de yayımlanan geniş de- meçlerinde; Susurluk'ta kaza yapan otomobilin- de bulunan susturucu ve silahlar. Ömer Lütfü Topal cinayetine kanşmakla suçlanan koruma polisleri ve çok sevdiğini açıkladığı katliam sa- nığı aranan ülkücü Abdullah Çatlı konulannda önemli çelişkilere düştü. Bucak, 20-21 kasımda Gözcü gazetesı ve HBB televizyonuna yaptığı açıklamalarda, özel tım görevlıleriyle ilgili ojarak şunlan söylemiştı: "Korumalannıın Ömer Lütfü Topal'ın öldu- rülmesi olayına kanstıklan öne sürüliiyor. Ben yanımdaki koruma poüsierini bikrek akhm. İsim- îerini ben verdim. Onlan istediğim zaman söz ko- nusu polislerle görüştüm.' Bana korumalık yapar mısınız' dedim. Bunlara danışarak ve nzalannı aiarak zamamn İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Ge- nel Müdürlüğü'ne 'Koruma vermek istiyorsanız bu polisleri alınm' dedim. Sağ olsun. buniarı verdiler. Kimse elinde kanıt yokken leke atma- ya kalkmasın. Atarlarsa bundan sonra Sedat Bucak'ı karşılarında göreceklerdir. Doğduk- ları günden itibaren yaptıklarıyla ilgili olarak korumalarıma kefilim." Bucak, Sabah gazetesının dünkü sayısında ya- yımlanan söyleşisinde ıse Topal cinayetiyle ilgi- Bombalıbir suikast sonucu yaşamını yitiren yazanmız Onat Kudar'uı davasına dün devam edildi. Duruşmaya saıuklardân Zeydin Güleç, Hamit Şen, Abdullah Çolak ve Ömer FiKzer katikü. (Fotoğraf: HÜLYA TOPCU) Kutlar davasında emniyetesuçlama İstanbul Haber Servisi - The Marmara Ote- li'ne 2 yıl önce konulan bombanın patlaması sonucu gazetemiz yazan Onat Kutlar ile ar- keolog Yasemin Cebenoyan'ın ölümüne ne- den olduklan. PKK adına eylemlergerçekleş- tirdikleri iddiasıyla hakJannda dava açılan 7'si tutuklu 15 sanığın yargılanmasına devam edil- di. Eylemin şeriatçı IBDA-C tarafindan üst- lenildiğini belirten avukatlar. emniyeti bu id- dialann üzerine gitmemekle suçladılar. İstanbul 3 No'lu DGM'de dün yapılan du- ruşmaya, sanıklardan Zeydin Güleç, Hamit Şen, Abdullah Çolak ve Ömer Filizer katıldı. Oturumda önce savunmanın tanıklan dinlen- di. Sanıklardan Musa Akkuş ile Seyfullah Se- men, Abdullah Yunus adlı sanığın PKK ile il- gisinin olmadığını söyledıler. Sanık avukatla- nndan Ercan Kanar, müvekkili Ömer Fili- zer'in örgüte yardım yapmakla suçlandığını belirterek "Ancak yardım yataklık suçundan değU,örgütüyeügindenyargılanıyorr 'dedi. Fi- lizer ise "Beni dört duvar arasına hapsetmek- le insanlar özgürleşecekse buna karşı söyleye- cek sözüm yok" dıye konuştu. Zeydin Güleç'in vekili Hasip Kaplan da ka- muoyunda Kutlar'ın öldürülmesi olarak bili- nen davanın iki yıldır sürdüğünü. buna karşın gerçek faillerin ortaya çıkanlmadığını savun- du. The Marmara Oteli'ne bomba konulması eylemini İBDA-C'nin üstlendiğini anımsatan Kaplan şöyle konuştu: "Olayı İBDA-C'nin üstlendiğineilişkin iddi- alarla ilgili olarak mahkemenin başsavcıhğa sorduğu yazıya45gündüryanıtverilmedL Kut- lar'ın gerçek failleri ortaj'a çıkanlmadığı gibi, çıkanlmamalan için de bir çaba sarf edihyor. Kutları PKK mi IBDA-C mi öldürdü?" Mahkeme başkanı, mahkemenin başsavcı- hğa sorduğu yazıya verilen yanıtta, İBDA- C'nin bu olayı üstlendiğine ilişkin bir ihbara rastlanmadığını söyledi. Buna tepki gösteren avoıkatlar, emniyete güvenmediklerini vurgu- ladılar. Kaplan, DGM'nin bu iddialarla ilgi- li soruşturma başlatması gerektiğini kaydede- rek güvenlik güçlerinin bu konuya gerekli il- giyi göstermediğini öne sürdü. Sanık avukat- lanndan Ahmet Akkuş ise olayı İBDA-C'nin üstiendiğine ilişkin olarak Cumhuriyet gaze- tesi ile İBDA-C'nin yaym organı olarak bilı- nen Taraf gazetelerinin ve çıkan haberlerin il- gili gazetelerden sorulmasını talep etti. KURYE KIZ DİLEK ÖRNEK'İN DE KİRACI OLDUĞU ÖNE SÜRÜLDÜ Esrarengiz sitede îlgmç isimler HULYATOPCÜ Susurluk'ta meydana gelen trafik kazası sonra- sında ortaya çıkan olaylara yeni bir halka daha eklen- di. Eski tçişleri Bakanı Mehmet Ağar'la Ömer Lütfii Topal'ın oturduğu Yeşilköy'deki Dilkum Si- tesi'nde' DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Bu- cak'ın kardeşi Fatih Bu- cak, Adnan Yıİdınm ile Sa- vaş Buldan'ın aileleri ve Drej Ali olarak bilinen Ali Yasak'ın kardeşlerinden birinin oturduğu belirlen- di. Site sakinleri, kuryekız DUekÖrnek'in de aynı sitede kiracı olarak otur- duğunu öne sürdüler. Susurluk'ta meydana gelen trafik kazası son- rasında Ömer Lütfü Topal ile eski İçişleri Ba- kanı Mehmet Ağar'ın Yeşilköy'de bulunan Dil- kum Sitesi'nde oturduğu ortaya çıkmıştı. Bu gelişmeler üzerine açıklama yapan Mehmet Ağar, evin işadamı Ali Bozanoğlu'na ait oldu- gunu açıklamıştı. Yeşilköy Gazı Evrenos Cad- desi 18 numarada bulunan "esrarengiz sitede", isimleri Susurluk ile Ömer Lütfü Topal soruş- turmalannda sık sık gündeme gelen kişilerin de oturduğu anlaşıldı. Site sakinlerinden edinilen bilgilere göre Dilkum Sitesi'nde DYP Şanlıur- fa Milletvekili Sedat Bucak'm kardeşi Fatih Bu- cak, Abdullah Çath'nın yakın arkadaşı olan ve Drej Ali olarak bilinen Ali Yasak'ın erkek kar- Hasan Cökçenin eşini evinde ziyaret ettiler Şoförün aüesine 150 milyonyardım İstanbul Haber Servisi - Susurluk kazasındaki kam>t>- mın şoförü Hasan Gökçe'nin eşi SuRas Gekçe'ye, Hak- lar ve ÖzgürlükleT Platformu'nca 150 milyoB lirahk pa- ra yardımı yapıldi. Haklar ve ÖzgürlökJer PJatformu iiyeieri, dün tabip odasındadüzenleîien foplantıda, SıısurJuk'ta "devteHmaf- ya-sSyas^" üçgeainin açığa çıkmasuıa katkıda bulunan kamyon şoforii Hasan Gökçe'nin Deaizîi'nin Buldan il- çesinde yaşayan eşi Sultan Gökce'ye yapılan ziyareti an- latölar. Geeekondu mahalleieriiKİen insanlann dayanış- ma amacıyla aralarmda topladıklan 150 milyon liranın Gökçe"nin eşine verifdiğîni iikden pîatft>rm üyeleri, yap- tıkları açıklamada, ziyaretin çok olumlu ve sıcak bir or- tamda geçtiğüri vurgulayarak Gdkçe aiîesi ile dostluk ve dayanışmaduygu&u yaşadıklannı, kısa sürede kaynaştık- lannı beliıttiler. Platfom üyeleri, ziyaret sırasında Hasan Gökçe'nin eşi Sultan Gökçe'nin. ilk defa kendilerini he- sapsız sahiplenen insanlarla karşıiaşüğını vurgulayarak duygulannı "Fakirin halinden fakir anlar" sozieriyle ifa- de ettiğini belirttîler. deşlerinden biri, Savaş Buldan ile ortağı Adnan Yıİdınm, Topal aileleri ile geçen günlerde ha- vaalanında 28 milyar lira değerinde döviz dolu birbavullayakalanan Dilek Ornek'in kiracı ola- rak oturduğu iddia edildi. A 1 bloktaki giriş ka- tı dairesinde oturduğu savlanan Ornek'in, 28 milyar lirayı İçişleri Bakanlığı'nca görevden uzaklaştınlan Ozel Harekât Daire Başkanı İb- rahim Şahin'in şoförü Ayhan Akça'ya getirdi- ği öne sürülmüştü. Dilkum Sitesi'ni 1990 yılında yapan Davut Köluk, 1992 yılında Ömer Lütfü Topal'ın sahi- bi olduğu Emperyal gazınolannda oynadığı ku- marda 100 milyon dolar kaybetti. Bugünün pa- rasıyla 4.5 trilyon lira değerindeki borcunu öde- yemeyen Kölük. dönemin Erzurum Valisi Meh- met Ağar'dan yardım istedi. Ağar'ın talimatı üzerine Topal. asayiş şubeye çağnlarak ikna edildi. Kölük'e senet imzalattınldı. Topal'ın alacağı paraya karşılık olarak da Dilkum'daki evler verildi. İddialara göre, Kölük'ün yine bu dönemde Topal'a Gebze'de yaptırdığı 18 daireyi de verdiği öne sürüldü. Yeşil pasaport iddiası Öte yandan Dilek Ornek'in yeşil pasaportu olduğu ıddia edildi. Tanm mühendisi olarak çalışan Hatice Demir adına düzenlenmiş pas- aportla Örnek'in Türkiye'ye giriş çıkışlarda bu- lunduğu ileri sürüldü. İstanbul Emniyet Müdür Yarduncısı Bahat- tin Zcngin. Dilek Örnek'i Türkiye'ye girişi sırasında, PKK adına çalıştığı ihban sonucu yakaladıklannı söyledi. ii olarak sorgulanan özel tım görevlilerinden Er- can Ersoy'un gözaltına alındığı sırada koruması olmadığını belirtti. Ersoy'un gözaltına alınma nedeninin yetkililer tarafindan "çek üla> ıv la ilgi- li olarak bilgisine basvurulacağı şeklinde iletildi- ğüıi" kaydeden Bucak, şöyle konuştu: "Madem koruma isteginde bulunduğum polis- lerden üçii Topal cina>etinc kanştı da niçin bana bu konuda bilgi \erilmedi? Cinayete kanştıgı öne sürülen poüslerin durumuyla ilgili olarak bana bilgi verilip bunlan almamam konusunda uyan- labilirdim. Bunu yapmadılar. Madem bu insan- lara katil diyorsun, o zaman katiJ oiduğunu bildi- ğin kişivi benim yanuna niye veriyorsunuz?" Türkiye Işçi Partili 7 kişinin öldürüldüğü Bah- çelievler katliamı sanığı ülkücü Abdullah Çatlı 'yı "gerçek adıyla" tanıdığmı ve onunla gurur duy- duğunu kaydeden Bucak, 18 yıldır aranan ve hakkında gı- yabi tutuklama karan bulu- nan Çath'yı yasal durumunu bilerek tanıdığmı bildirmiş- ti. Bucak, şunlan söylemiş- ti: "Abdullah Çatlı'yı gerçek kimh'ğiyle tanıyordum. Hü- seyin Kocadag, onu arkada- şun 'Mehmet Özbay' olarak tanıyordu. Çaüı'nın bir 91e- gal işini, eroin kaçakçıhğuu bilen varsa ortaya çıksın. Çath'yı tanunayan binlerce insan var, ama Çatlı'nın sa- hip olduğu gücün vüzde bir gücüne sahip insanlar olsay- dı, bugün dediğiniz tüm işle- ri y-apardı. Ondaki yurt sev- gisini başka kimsede görme- dim. Onun için ben Çath'yı seviyorum." Bucak, dünkü Sabah ga- zetesinde yer alan söyleşi- sinde ise ilk söyleşilerinden sonra Topal'ın öldürülme- sinde kullanılan silahlardan birisinin üzerinde parmak izi de çıkan Çath'nın geçmi- şini bilmediğini savundu. Çatlı'nın Mehmet Özbay kimliğinin sahte oldugunu öğrendiği zaman "Abdullah Ocalan olma da kim olursan ol" yanıtını verdiğini akta- ran Bucak, "Üzerinde yeşil pasaportu, silah taşuna ruh- satı olan Mehmet Özbay'ı ben devlet görevlisi sanıyor- dum. Çadı'nın soyadını söy- ledikten az sonra sorsalar unutkanhktan söyleyemez- dim. Ancak adını, Öcalan'ın da adı Abdullah olduğu için unutmazdım. Çatlı ile be- nim, arkadaşlık vedostiuğun dışında ilişkim yok.» Hiçbir şey yokken suçlamalar yapı- hyor" diye konuştu. Bucak, veremeyeceği hiç- bir hesabının bulunmadığı- nı, "Allah ve devteften baş- ka kimseden korkmadığını belirterek "Devletimiz güç- lü olduğu sürece bizler de güçlü oluruz" dedi. Bucak, Gözcü gazetesin- de yayımlanan söyleşisinde kendisine ait oldugunu be- lirttiği otomobilindeki silah- lar ve susturuculan da erte- sı gün HBB 'de katıldığı tele- vızyon programında inkâr etmişti. Silahlar ile cinayetlerde kullanılan susturuculann otomobiline sonradan yer- leştirildiğini öne süren Bucak, kendisine komplo kurulduğunu söylemişti. Komplo iddiasını dile geti- ren Bucak, kaza yapan oto- mobili iki araçla takip eden koruma görevlilerinin "ken- disine komplo yapıhrken ne \aptiklanni" bugüne değin açıklayamadı. Bucak'ın, kazanın ardın- dan yaptığı cüretkâr açıkla- malardan; olaylann planla- madığı ölçüde aleyhinde ge- lişmesi, Topal cinayerinde kullanılan silahlardan biri- nin üzerinde parmak izi çı- kan Çath'yı gerçek kimli- ğiyle tanıdığmı açıklaması nedeniyle "suçluya yardım ve yatakhk"la suçlanması olasılığı, dokunulmazhğının kaldınlması konusundaki uzlaşma, Milli Istihbarat Teşkilatı'nın (MlT) "kuşku- lu 58 kişi" listesine dahil ol- ma ve MlT raporunda bazı kumarhanelerden haraç top- lamakla suçlanma nedenle- riyle çark ettiği savunuldu. Tasarı hazır Kumarhaneler 6 ay içinde tasfiye edilecek YUSUFÖZKAN ÜRGÜP-Turizm Bakanlığı'nın kumarhanelerin rtimüyle kapatılmasını öngören tasanyı yann Ba- kanlar Kurulu'na göndereceği öğrenıldı. Bakanlı- ğın hazırladığı tasanda, kumarhanelerin en geç 6 ay içinde tasfiye edilmesi öngörüldü. Turizm Bakanı Bahattin Yücel, kumarhaneler konusunda son sözün TBMM'ye ait oldugunu belirterek kumarhanelerin Türk turizmine bir katkısının olmadığını savundu. Turizm Bakanlığı, kumarhanelerin tek merkezde toplanması tartışmalannın ardından kapatmaya dö- nük ginşimini hızlandırdı. Bakanlığın kumarhane- lerin tümüyle kapatılmasuıı öngören yasa tasansı- nın yann Bakanlar Kurulu'na gönderileceği öğre- nildi. Cumhuriyet'in edindiğı bilgiye göre tasanda, 76 kumarhanenin en geç 6 ay içinde tasfiye edilme- si öngörüldü. Kumarhane ışletmecilerinin ise tasfiye sürecinin 18 ay olarak belirlenmesıni istediklen kaydedildi. Kumarhane işletmecilerinin tazminatlar konusuna da açıklık getirilmesini istediklen ve bakanlığa "lş- letmeler kapanınca 10 bin kişi işten atılacak, devlet zoruyla anldıklan için tazminatlan devlet tarafin- dan ödenmesi gerekir'' görüşünü ilettikleri bildiril- di. Kumarhane işletmecilerinin, 11 yatınm belgeli ve hiç işletmeye açılmamış iki tane de yabancı ser- mayeli kumarhane bulunduğunu da anımsatarak bunlann zararlannın karşılanmasını da istedikleri öğrenildi. Kumarhane işletmecilerinin, bakanlığa kumarhanelerin kapatılmasının çeşitli sakmcalar doğuracağını ve kumann yeraltı dünyasına kayaca- ğı görüşünü de bildirdikleri kaydedildi. fi Turizm Müdürleri Semineri'ne katılmak üzere Ürgüp'e giden Yücel, Cumhuriyet'e yaptığı açık- lamada, "Kumarhaneler konusunda top şu anda TBMM'de. Buna karar verecek olan Meclis'tir. Biz bakanlık olarak kumarhanelerin kapatılması yo- lunda bir kanun tasansı ha/uiayıp Bakanlar Kuru- lu'na çok kısa sürede verecegiz" dedi. Tasannın Bakanlar Kurulu'nda son şekli verildik- ten sonra TBMM'ye sevk edileceğini anımsatan Yücel, TBMM'den çıkacak karara göre işlem yapı- lacağını bildirdi. Kumarhanelerin Türk turizmine kamuoyuna yansıdığı ölçülerde katkısı olduğuna inanmadığını söyleyen Yücel, şöyle devam etti: "Kumarhaneler konaklama sektörünü geliştir- mek amacıyla kuruldu. Ancak kumarhaneler tekel- leşip ayn bir sektör oldu. Ödedikleri vergilere bakı- lınca da devlete olan katkılan ortaya çıkan Kamu- oyuna yansıyan cironun yüzde 5'i kadan devlete gidiyor. Sanıldığı gibi önemli bir katkısı yok." Temsilî mahkeme 'Susurluk sanıkları suçlu' ADANA (Cumhuriyet Güney tlleri Bürosu) - Su- surluk'ta meydana gelen trafik kazasının ardından ortaya çıkan kirli ve karanlık ilişkilerin sanıklan, öğrenciler tarafindan oluşturulan temsili "halk mahkemesi"nce yargılanarak suçlu bulundu. Öğ- renciler, sanık sandalyesine oturttuklan Meclis, po- lis, kontrgerilla ve mafyayı "halk düşmanı" ilan et- ti. Çukurova Üniversitesi öğrencileri, dün öğle sa- atlerinde eğitim fakültesi kantininde toplandılar. Çok sayıda kız ve erkek öğrencinin bulunduğu bir ortamda bir erkek ögrenci, "yargıç'' olarak, bir kız öğrenci "Mecüs", üç erkek ögrenci de "polis", "kontrgeriUa", "marya" olarak temsil edildiler. Yaklaşık yanm saat süren yargılama sonunda, aşa- ğı sarkık bıyığıyla temsil edilen polis, kontrgerilla ve mafyaya cezalar verildi. Yargıç, Meclis'i, "hak- larını arayan işçi ve diğer emekçilere karşı duyarsız kahnası ve devlet içerisindeki güçlerin dışında baş- kagüçk?rbulundurduğu",polisı. "hakkuuarayan- lan copladığı ve ökHirdüğü" için; mafyayı "devlet adına sakhrı düzenlediği'', kontrgerillayı da "Gü- neydoğu'da faili meçhul cinayederi işleyip köy bo- şaİrbğr gerekçesiyle suçlu buldu. Yargıîamayı halk olarak izleyen öğrenciler de mahkeme başkanı tem- sili yargıcın, "Son söz halkın" sözleri üzerine kara- ra katıldıklannı bildirdiler. Karann ardından üzerinde mafya, siyaset ve kontrgerilla yazılı maket, iple tavana ası'dı. "Yar- guamanın" sona ermesinden sonra öğrenciler alkış- lar arasında "Faşizme öliim" ve "Kahrolsun maf- ya" diye sloganlar attılar. Öğrenciler daha sonra olaysız biçimde dağıldılar. Hatay Barosu'ndan çağn Öte yandan, Susurluk'taki kaza sonrası devlet- politikacı-mafya ilişkilerine kadar uzanan yolsuz- luk iddialannın toplumu derinden yaraladığını bil- diren Hatay Barosu Başkanı avukat Nabi İnal, "iz- lenecek yolu saptamak amacıyla" Türkiye Barolar Birliği'nin (TBB) olağanüstü toplanması gerektiği- ni bildirdi. Kuruluşunun 53. yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayımlayan Baro Başkanı İnal, hiç kimsenin maka- mı ne olursa olsun barolar ve Barolar Birliği'nin kendilerine "yasalarla verihniş haklan kuüan- masuıa engel olamayacağuu" vurguladı.