Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
tmtiva^ Sahibi: Berin Nadi
Genel Yav ın Yönetmenı: Orhan Erinç 0
Genel Ya_\ ın Koorciınatöni: HikmetÇetin-
kava # Yazıışlerı Mudürlen. İbrahim
Yıldız, (Sorumiu) DinçTa>anç • Ha-
ber Merkezı Müdürü Hakan kara 0 Gör-
sel Yonetmen. Fikret Eser
Dış Haberler Şinasi Danışoğlu A Istıhbarar
Cengiz Yıldırım #Ekonomı: Bülent Kızanlık
9 kultur Handan Şenköken 0 Spor:
Abdülkadir Yücclman 0 IVfakaleler Sami
Karaören 0 Duüeltme Abdullah Vazıcı
0 FotoSraf: Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge.
Edibe Suğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç
Ya\ ın KunjJu. İlhan Selçuk ıBa^Jtan).
Orhan Erinç. Oktav Kurtböke.
Hikmet Çetinkaj a, Şükran Soner,
Ergun Bak-L Dinç Ta\ anç, İbrahim
Vıtdız. Orhan Bursalı, Vlustafa
Balba\, Hakan Kara.
AnkaraTemsıicısı Mustafa Balba> 0 Haber Müdüriı. Doğan
Akın Atanirk BuKarı No 125. Kat-4. BakanJıkkr-Ankara
Tel- 4195020 ı"
7
hat), Faks 419502^ 0 lzmır Temsılcısı:
SerdarKıak,H ZıvaBK 1352 S 2 3Tel:4411220. Faks.
44191 l
7
0AdanaT>mMİcısi Çefin Yiğenoğlu, inönüCd.
119 S No 1 Kat 1. Tel. 363 12 11. Fakı 363 12 15
Müessese Muduru Erol Erkuf 0
Koordmatör Ahmer Korulsan 0
Muhasebe Bülent Vener 0 Idare
Hüseyin Cürer 0 i$letme Önder
Çelik 0 Bılgı-lşlenv Nail İnal 0
Bılgısa>arSıstem:Mürıi»et Çiler
MEDV\ C: • Yoneiım Kurulı
Başkaru - Gerıei Mudur Gülbirı
Erduran • Koordınator Reha
Işıftnan 0 Genel Mudur Yardımcısı
Mine Akdağ Tel 514 (P 53 -
5l39580-5l?84«WI.Faks 5138*3
Ya>ımla>an *e Basan "-'cn Gun Haber Aıansı. Basm \e Ya\mcı{ık A $
Tmtocağnad
:
v 4 Cağaloilu 34334 Ist PK 246 Istanbu! fe] (0 212*51205 05 (20 haı) Fak, (0 2121 513 S5 »5 2ARALIK1996 Imsak: 5.33 Güneş: 7.04 Öğle: 12.01 İkindi: 14.22 Akşam: 16.44 Yatsı: 18.09
Ephemera
müzayedesi
I İstanbul Haber Servisi -
Burak F. lateli AŞ tarafından
düzenle:*en \e :cplam bin
ephemera '"gün]ik yaşamın
küçük ve geçieı selgeleri"
örneğinn satışa sunulduğu
•'Epherrera Derr.eği 1.
Müza>edcsi" dxı vapıldı.
Ceylan Jnterconnnental
Otelı'nde gerçekieşen
müzayecede. eserler 100
bın ile 2ıK) miJvcn lira
arasındadeğışenbedellerle
satışa sunuldu.
Kadının güzellik
tutkusu
• ANKA.RA (AA)
IVfeşhur formülü 'KiıT'yle
Foma'yıayağa kıldıran
Kleopatra'nın, epilasyon
içın süngertaşı ve
penslerden favdaîandıgı,
omuzlarını parlatmak için
de toz haiine getinlmiş
sedefve ka>maktjşı
kullandıö: ortayaçıktı.
""Anadolü"da bulunan
kozmetiktıp aletleri'ni
araştıran Çukuro\a
Üniversitesi Diş Hekimligi
Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
llter Uzel. Paleolctik
çağdan beri güzelleşmeye
çalışan kadının. daha o
zamanlarda aşı bovasını toz
haiine getırerek v üzünü
sanya bovayan bır cins
pudra ımal ettiginı belirtti.
Ikinci deneme de
başansız
• VVASHINGTON (AA) -
Amerikan uza> mekiğı
Columbia'daki astronotlar.
uzayda yürümek ıçin önceki
gece yaptıklan ikınci
denenıede de başarısız
oldular. Astronotlann uzay
yüriiyüşü için çıkacakları
kapıyı açmak mümkiin
olmav ınca uzay yüriiyüşü
iptal edffdı
Robot
denizaltılar
• ANKARA(AA)-
Türkivenin sualtı
zenginlığinin belirlenmesi
ve sualtı arkeoloji
çalışmaları için "robot
denizaltı" üretilecek.
Dalgıçların 40 metreden
fazla derinlıkte 15
dakikadan çok kalamaması
nedenivle uzun zaman alan
batık arama çalışmalannın.
"robot denizaltı" ile
hızlandınlması
amaçlanıvor. Denizaltının,
sualtı arkeolojisine uygun
biçimde üretileceğini
kaydeden Bodrum Sualtı
Arkeoloji Enstitüsü
Araştırma Merkezi Ba^kanı
Tufan Turanlı. bu sistem
sayesinde bulunamayan
batıklann orta\a
çıkarılabilecegini belirtti.
Uçaklarda cep
telefonu
• A.VK.A.RA (AA) - üçuş
sırasında açık tutulan cep
telefonlannın. uçağın
elektronık sistemlerini
olumsuzetkiledigi \e
kompütünze sistemi
bozduğu bıldirildi. L'çakta
sık sık uyarı anonslan
>apılmasına rağmen
yolculann buna uymadıgına
dikkati çeken THV Kabin
Eğitim Müdürü N'urçin
Özsoy uçuş güvenliği
konusunda, cep
telefonlannın da tıpkı silah
gibi toplanması önerılerinin
gündeme geldiğini kaydetti
Internetle
boşanma
• NE\\ VORK(A.\)-
ABD'de günlük >aşamın
her alanına giren Internet,
boşanmalan da
kolaylaştırdi. ^azılım
programını bilgisayanna
yiikleyen kişi. formlardaki
boş yerleri tarif edildiği
şekiİde doldurduktan sonra
bunu 'e-mair aracılığıyla
boşanma hâkimliğine
aönderecek. Böylece karı-
koca anlaşır \e vargıç da
ona\larsa başka bir işleme
gerek kalmadan çift
boşanmış olacak.
Tokat'ta deprem
• ORDl (Cumhuriyet)-
Tokat ıline bağlı Reşadiye
ilçesinde dün akşam saat
18.33'te4şiddetindebir
deprem mevdana geldi.
Tokat iline 60 kilometre
uzaklıktaki Reşadiye
ilçesinde meydana gelen
deprem. Ordu, Samsun
Gıresun. Sıvas \e
ilçelerinde hissedilirken
büyük bir panik \arattı.
Ordu'da depremden sonra
özelükle apartmanda oturan
yurttaşlar. e\ lerini terk
ederek geceyi sokakta
geçirdiler.
HABITAT'a ev sahipliği yapan Türkiye, Mimarlar Odası'nı evinden zorla çıkanyor
Yddız Sarayı^ndald ^bakanfak terörü'OKTAV EKİ.VCİ
Külrür Bakanhğı, Mimarlar Oda-
sı'nı Yıldız Sarayrndakı tarihı Dış Ka-
rakol binasından "zorla" çıkarmak için
"çevik ku*Tet" destekJi polıs gönder-
dı.
Oysa. aynı Bakan11k. daha geçen y11
bu binayı Mimarlar Odasfna "tören-
lerle" tahsis ederken. aynca ~çiçek" de
göndermişti.
Bakanlıktaki bu anlayış değişikliği.
hükümetlerden önce .Ahan ,\kat"la bir-
likte başladı. Henüz AN'AYOL kurul-
madan Kültür ve Tabiat \arliklanni
Koruma Genel Müdürlüğü"ne "mah-
keme karanv la" geri dönen AJtan Akat
ilk iş olarak "SlT kararlan alan" Ko-
ruma Kurullan'nayüklenmişti. Örne-
ğin. 17Ocak 1996 günü Istanbul'daki
Koruma Kurullan üyeleriyle yaptığı
toplantıda. hocalara açıkça "gözdağı"
vermiş ve onlan azarla>arak "genel
müdürterörü" estirmişti. ButavTaiçer-
leyen ve tepki gösteren hocalar ise
"kara listeye" alınarak, ANAYOL ik-
tidan başlarbaşlamaz kurul üyelikle-
nnden uzaklaştınlmıştı.
Altan Akar'ın ikinci ham/esi ise bu
kez StT kararlannı destekle\en Mi-
marlar Odası'na oldu. Agâh Okta\
Güner'in de bakan olmasıyla bırlikte
odaya karşı tav nnı uygulama} a sokma
olanağı bulan Altan Akat. önce resto-
rasyon projelerini \)imarlar Odası de-
netiminden kaçırdı. Böylece düzmece
ve duvarsız projelerle tarihsel mirası
sıradan bir apartmana çeviren kültür
düşmanı inşaatçılann yüzünü 2üldür-
dü.
Ardından isebununladayetinmeye-
rek. 1995 vılında Mimarlar Odası'na
) 0 } ıllığına tahsis edilen Yıldız Sara-
yı'ndaki Dış Karakol binasının geri
alınması yönünde bir bakanlık onayı-
nı hazırlayıp. yine Agâh Oktay Gü-
ner'in imzasıyla devreye soktu.
Böylece yıllardır devlerin elindeki ta-
rihi binaları ışgal ederken her nasılsa
Dış Karakol binasına giremeyen "şe-
• SİT alanlarındaki kaçak yapılan arTetmeye çalışan bir
Küitür Bakanı, aynı alanları yıllardır korumaya çalışan
Mimarlar Odası üzerinde terör estirerek "yağma çetelerinin"
de sanki intikamını almış oluyor.
riatçı kuruluşlann" v-üreklerine su serp-
ti.
Koruma Genel Müdürü'nün işte bu
özelliği. hiç kuşkusuz REFAHYOL'un
RP'lı Bakanı İsmail Kahraman'la da
"u\um içınde" çalışmasının temel ne-
denlerini oluşturuyor.
Özellikle RP'li'beledıve başkanla-
rının SÎT kararlanndan şikâyetlerine
"çözüm bulacafı" sözünü veren Is-
maıl Kahraman. yine bu kararlan sa-
v unmak üzere idari yargıda hukuk sa-
vaşını başlatan MimarlarOdasi'nı ce-
zalandırmak için de Altan Akat'ın
"tahliye girişimlenne" tüm siyasal gü-
cüyle desteğini veriyor.
Bu siyasal güç. ne yazık ki son gün-
lerde dev letin İstanbul'daki temsilcile-
nnı de etkisı altına almış durumda.
Mimarlar Odası'nın. tarihi Dış Ka-
rakol binasının kullanım protokolünü
iptal eden Agâh Oktay Güner'in baş-
lattıgı "Bakanlık işlemini durdurmak"
üzere Idare Mahkemesi 'nde açtığı da-
\a bugünlerde sonııçlanmak üzere.
Belki de karar alındı bile.
Ne var ki aynı anda bir "hukukçu"
olan Kültür Bakanı ismail Kahraman,
bir yandan mahkemeye "savunma"
gönderirken,öbüryandan istanbul \a-
lısınede "MimarlarOdası'nıbinadan
hemen çıkartın" şeklinde vazı gönde-
riyor. \'ali ise kendisine "yargı kara-
nnın bugünlerde alınmak üzere olun-
duğu" bildirilmesine rağmen, polisle-
ri binaya göndererek "eşvalann zorla
boşalnlması''emrini veriyor. Üstelik bu
eşyalar. davada "taraf olan Bakanlık
elemanlanna teslim edüiyor.
Bütün bunlar olurken de Kültür Ba-
kanlığı Hukuk Müşavirliği'nin; Mi-
marlar Odası'nın bu binayı kullanma-
sı\ la ilgili protokolün tamamen huku-
ka uygun olduğunu \ e ancak mahke-
me karanyla bozulabileceği "yönün-
deki" 7.10.1996 tarihli resmi raporu ise
bakanlık arşivinde sadece "saklanı-
yor"!..
Mimarlar Odası. Kültür Bakanlı-
ğı'na ait bu binadan çıkarsa ne olur?
İsmail Kahraman. Altan Akat ve ta-
rihın, kültürün. değerin korunmasın-
dan rahatsız olan benzer diger kişi ve
çevreler. elbette ki "devleti kullana-
rak bir zafer elde etmenin" psikoloji-
sinin sıradan sevincini yaşayabilirler.
Ancak oda, kendi >asası ve mesle-
ki geleneklerinden aldığı güçle. bu ül-
kenin ve toplumun degerlerini bu du-
yarsız kesimlere karşı yine savunacak-
tır.
Ne var ki bu yaşanan olay, hiç kuş-
kusuz demokrasinin ve sosval hukuk
devleti olma ereğimizaçısından **yüz
kızartıcr bir dev let dav ranışı olarak ta-
rihe geçivor.
SlTalanlanndaki kaçak vapılan af-
fetmeye çalışan bir Kültür Bakanhğı,
aynı alanlan koruma) a çalışan bır mes-
lek odası üzerinde devlet terörü esti-
rivor.
Üstelik bu dev let. daha 5 ay önce HA-
BITAT'a ev sahipliği yaparken. Cum-
hurbaşkanı Süleyman Demirelın baş-
kanhğındaki uluslararası toplantılarda
"dev let ve $ml toplum kuruluşlarınuı
artıkortaklaşa da\ranacağuıa" da dün-
ya önünde söz vermişti.
Türkiye'nin Dış Karakol binasında
sergılediğı HABITAT dav ranışı. 1995'te
çiçekle başladı. 1996'da polisle nok-
talanmak ısteniyor. Mahkeme kararı-
na birkaç gün kala düzenlenen bu "ta-
til günü operasyonu" ise >argısız in-
fazın İsmail Kahraman. Altan Akat ve
İstanbul Valisi "nin özei çabalany ia ar-
tık bir "Kültür Bakanüği kültürüne"
de dönüştüğünü gösteriyor...
Mimarlar Odası'nın boşaltılmasmı Kültür Genel Müdürü yönetti -
Kültür çöp kamyonunda...
Viyana Opera Balosu
SHİssotePin 5. kez dü-
zenledigi V]>ana Opera
Balosu "nda gencecik 80
çiftin vapoğı vakleri; da-
\etiiler, büyük beğeniy-
le izledi. Mozart, Strâ-
uss \e Nerdi'den eserler
sunan Sertap Erener il-
gi toplarken \]yana Dev-
let \e Halk operalan sa-
natçüannın sunduğu ba-
legösterisialkışaldı. 15
ıniıvon lira karşılığında
satiîan da\-etiyelerin ge-
liri Gürson Çocuk Sağ-
lığı Vakfı'na bağışlandı.
ıHATİCETUNCER)
• Mimarlar Odasrnın Yıldız
Sarayf ndaki binasından polis
zoruyla çıkanlmasına, "nezaret"
eden Kültür \e Tabiat Varlıklannı
Koruma Genel Müdürü Altan Akat,
aralannda Koruma Kurulu üyelerinin
de bulunduğu mimarlar tarafından
alkışla protesto edildi...
İstanbul HaberSenisi- Mimarlar Odası"nın eş-
valannı mahkeme karannı beklemeden Yıldız
Sarayf ndaki çalışma mekânlanndan valinınem-
riyle zorla boşaltan polis. odanın 2 v ıldır kullan-
makta olduğu tarihı dış karakol binasını "hafta
sonu tatilinde" Kültür Bakanhğı elemanlanna
mühürleverek teslim etti. Cumartesi günü başla-
nan "çevik kuvıetnezarerindeki" tahîive işlemi-
ni bakanlık adına yöneten Kültür ve Tabiat Var-
lıklannı Koruma Genel Müdürü Altan Akat, uy-
gulamanın ıki gün sonra aiınacak mahkeme ka-
rarına kadarertelenmesi gerektiğini söyleyen İs-
tanbul milletvekillerine "Yargı karan yürütme-
yi durdurma şeklinde çıkarsa, binavı \ine Mi-
marlar Odası'na teslim ederiz" dedi.
Oda yetkilileri ise tümüyle bir "elkmınâ" şek-
linde ve zorla dışan atılarak gerçekleştirilen bo-
şaltma işleminden ötürü zarargören mesleki ve
bilimsel çalışma belgeleri ile proje arşiv ve eş-
yalardan İstanbul V'alisı ile Kültür Bakanlığı'nın
sorumiu olduğunu söylediler.
Polisin önceki gece (cumartesi) sabaha kadar
sürdürdüğü zorla tahliye uvgulaması sırasında
"valiyi, emniyet güçlerini ve bakanlık elemanla-
rını mahkeme kararının almması için 2 gün da-
ha bekleme\e ikna etmek üzere" Mimarlar Oda-
sı önüne gelen CHP İstanbul Millervekili Meh-
met Senngen, ANAP Jstanbul Milletvekili Ali
TalipÖzdemirveDSP İstanbul Millervekili Bü-
Boşaltma sırasında tabela vere atıldı.
lentTanla. valiye ulaşamadıklan gibi genel mü-
dür Altan Akat'ı da durduramadılar.
Binanın dışında bekleven vearalannda Kültür
ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurullan'nda üye-
lik yapan hocalann da bulunduğu vaklaşık 100
kişilik bir mimarlar ve yurttaşlar topluluğunun
~protesto aJkışlan" arasında kamyonlara vükle-
nen eşyalara nezaret eden .AJtan Akat, kendisiy-
legörüşenmilletvekillenne*'Eğermahkeme,yü-
rütmeyidurdurma karan verirse, binayı Mimar-
lar Odası kullanmaya devam eder" sözünü v er-
di. Bu arada devreye Ankara'dan telefonla giren
eski Kültür Bakanı ve CHP Milletvekili Fikri
Sağlar'ın ilettiğı "İçişleri Bakanı valiyi arayarak
tahliye için yargı kararının beklenmesini istedi
r>
şeklındekı mesajı da proje ve raporlann "çöp
kamyonlanyla" taşınmasını durduramadı.
Türkiye'nin tarih ve doğa degerlerinin korun-
masıyla ilgili en üst düzeydeki vetkili bürokrat
olan Koruma Genel Müdürü Altan Akat'ın çöp
kamyonlanyla "atılarak ve yırtılarak" taşıttığı
mimari projeler arasında çok sayıda "tarihi vedo-
ğal çe>re koruma projeleri" de var.
Bir kısmı da "Kültür Bakanlığı ile Mimarlar
Odası işbirüği içinde" yapıldığı belirtilen bu pro-
jelerden çoğu, yine Altan Akat'ın yönetiminde-
ki genel müdürlüğe bağlı koruma kurullannca "ör-
nek proje"olarak gösterilmış v e u\ gulanarak >ü-
rürlüğe sokulmuştu.
Oda II. Başkanı ve korumaprojelen sorumlu-
su YılmazKuyumcu'nun verdiği bilgiyegöreör-
neğin halen îzmit'te uvgulaması süren tarihi Ka-
panca Sokak restorasyon projeleri, Fethiye'deki
Kayaköy'ün ilk kez yapılan geniş kapsamlı rö-
löveleri. Amasya'daki tarihi e\ lerin koruma pro-
jeleri, ÇanakkaleSİT alanı ve Muğla koruma pla-
nı çalışma paftaları. İstanbul'un tarıhsel \apı ve
mekânlanyia ilgili > üzlerce çalışma belgesi ve HA-
BITAT-II nedeni> le l'luslararası Mimarlar Bir-
liği'ncedüzenlenen Birleşmı^ Mılletlerdesteğın-
deki "Dünya Yaşanılır Mekânlar Proje Varışma-
sı'nın" tüm proje veraporlan. istanbul'daki 10.000
mimannsieildosvalan veodanın 1954"ten buya-
na oluşan bilgi. belge. arşiv ve kütüphane dokü-
manlanyla birlikte kamvonlara atılarak götürül-
dü. îstanbulun cumhuriyet dönemindeki ilkpla-
nını >apan Fransız mimar H. Prost'un kendi eliy-
le boyadığı "1935 tarihli orijinal ahşap plan paf-
tası" da yine avnı arşiv in içinde depolara atıldı.
Bu arada Mimarlar Odası'nın bina üzerindeki
tabelasıyla birlikte. aynı binada bulunan Türki-
ye Yazarlar Sendikasfna (TYS) ait tabelanın da
zorla tahliye sırasında söküldüğü tespit edildi. Oda
yetkilileri, TYS hakkında böyle bir karar olma-
dığını. ancak tabelayı kimın söktüğünün de gö-
rülemedığini belirttiler.
Dav amşma çağnsı
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent
Şubesi Yönetim Kurulu. hukukun ve yargının
gereğini yenne getirmek, tüm mesleki bilgi ve bel-
geye sahip çıkmak üzere hukuka. kültüre. sana-
ta duyarlı tüm kurum ve kişileri. bugün sabah-
tan itibaren Yıldız Sarayı Dış Karakol Binası
önünde dayanışmaya çağırdı.
Demirel, AIDS'e karşı erken mücadele uyarısında bulundu
6
Tedavisi yok, korunun9
SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN
Fırat'ın 'Doğusu', Petrol mü?..
İSTANBUL / ANKARA (Cumhu-
riyet) -Cumhurbaşkanı Süleyman De-
nüreL "afef olarak nitelediği AIDS'Ie
mücadele için öncelikle hastalığın bo-
yutunun ciddiye alınması gerektiğini
vurgulayarak "Bizzaten geçişvoluvTiz.
Bu ülkenin fertleri bunu bilmeli" de-
di.
Sağlık Bakanhğı, "1 AralıkDüma
AIDS Günü" nedenivle dün Conrad
Oteli'ndebırtoplantıdüzenledi. Top-
lantıda konuşan Bakan Yıldınm Ak-
tuna. 1980'lerin başında orta> a çıkan
ve henüz kesin tedavisi bulunamayan
AIDS'in son 15 \ıl içinde insanlığın
karşılaştığı en kötü pandemi olduğu-
nu söyledi. 2000 yılına gelindığinde
vaklaşık 30 milyon kadın. erkek ve
çocuğun HIV pozitif olacağının tah-
min edildiğini belirten Aktuna. u
Dün-
vanın her vanında 3 milvondan fazla
kadın halen Hl\ ileenfektedir vemil-
yonlarcası daha bu tehdidin altındadır.
HI\' ile enfekte olmuş annelerden do-
ğan bebeklerin vaklaşıkyüzde30'u da
enfekte olacaklarve beşinci >aşgünle-
rin görmeden öleceklerdir" diye konuş-
tu. Aktuna. 1997
yılı tanıtım bütçesi-
ne 1 trilvon 100 milyar lira aynldıgı
ve bununla v oğun bir eğitim kampan-
yası başlatacaklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Demirel, 1 Aralık
Dünya AIDS Günü dolayısıyla TÜBİ-
TAK'ta düzenlenen toplantıda yaptı-
ğı konuşmada. AIDSafetinınsınırta-
nımadığını v e insanlığın başına çok bü-
yük bela getirdiginin görüldüğünü be-
lirtti. "Yılanın başı başlangıçta ezile-
bilirse bu afetten daha a/ zararla in-
sanları kurtarmanın yolunu bulmuş
olunız" di>en Cumhurbaşkanı, has-
talıkla karşılaştıktan sonra tedav i ara-
manın geç olduğunu. onun için koru-
v ucu sağlık hizmetlenne ağırlık veril-
mesi gerektiğini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Demirel toplantı-
dan sonra AGlTzirvesi için Lizbon'a
gideceğini anımsatarak "Lizbon'a
AIDS tehükesine dikkat çekmek için
vakama taktığınız bu kurdele ile gide-
ceğun"di>e konuştu.
Rusya'dan ilk resmi duyuru
10 ayda 1000 AIDS
vakası ortaya çıktı
e-posta : tan uı vol. com. tr
Haber Merkezi - Dünya
AIDS günü bütün ülkelerde
çeşitlı toplantılarla gündeme
getirilirken Arjantin'de 8ku-
ruluş. ülkedeki AIDS hasta-
larma yeterii desteğin verilme-
mesi sebebiv le hükümet hak-
kında şikâyette bulunurken
Rus yetkililer. ülkede AIDS
salgınının yayıldığını ilişkin
ilk kez resmen duyuruda bu-
lundular.
Resmi kavnaklardan alınan
bilgivegöreS kuruluş tarafın-
dan hazırlanan. 20 bin hasta
ve lOObinHIYvirüsütaşıyı-
cısı adına vapıJan şikâyet baş-
vurusu ıdari mahkemeye 29
kasımcumagünüverildı. Şı-
kâyet başvurusunda. Sağlık
Bakanhğı vehükümetin. Hl\'
\ irüsü taşivan kişilere ilaç da-
ğıtımı. tedav i ve eğitim konu-
larında destek olmayı "zo-
runluluk" olarak kabul etme-
sı isteniyor. Rusva'da AIDS
vırüsüne karşı ulusal kam-
panya vürüten MadimirPok-
rovski ve Mihail Narkeviç. ön-
ceki gün Moskova'da düzen-
ledikleri basın toplantısında.
"Ülkede AIDS sal«ınının baş-
ladığını" söylediler. Narke-
viç. buvılın ilk lOavındava-
pılan tespitler sonucu ülkede
bin kadar yeni AIDS vakası
bulunduğunun anlaşıldığını.
bunların büyük çoğunluğu-
nun uyuşturucu bağımlısı ki-
şiler olduğunu belirtti.
İsraillilerin yüzde 20'sin-
den fazlasının. genetik birha-
tadan dolavı AIDS'e karşı ta-
mamen ya da kısmen bağı-
şıklığı olduğu bıldirildi.
Buaçıklama, Kudüs'te bu-
lunan Hadassah Hastanesi ve
Magen Davıd Adom (Kızıl-
haç'a eşdeğer kuruluş) Kan
Bankası tarafından gerçek-
leştirilen ve önceki gün kamu-
oyunaaçıklanan tıbbi araştır-
ma sonuçlannda yer aldı.
Araştırmav ı vürüten Dr. Shto-
mo Mayan. bunun söz konu-
su atom grubunun işlevini ya-
pamamasıyla bağlantılı bu-
lunduğunu sövledi.
Erzincan, 1957: belki Ekim, belki Kasım! Duman-
Iı/Sürperen arasındaki telefon hattını inşa edi-
yoruz. Fırat'ın yukarı ucu, ikide bir ayağımıza do-
laşıyor. Ne kadar etkilenmiş olmalıyım ki, şöyle bir
şiire başladım:
"...fırat rüzgâra karşı aktığı zaman/suyun yü-
zü telâşlı bir korkuyla ürperir/ atmaca kayalık-
larında poyrazın yalçın soluğu/ dökülür sığır-
cıklar/ çıplak kavaklardan/ tortop olmuş/ sim-
siyah ve ufacıklar/ içimsıra sonbahar garipli-
ğinin ağır yorgunluğu/ fırat rüzgâra karşı aktı-
ğı zaman/ sessizce kendi kendime ağlayasım
gelir/ nedense kimbilir.../ ÇBen Sana Mecbu-
rum' s. 75. 9. Basım. Bilgi Yayınevi)
Fırat deyip duruyoruz ya. oradan aklıma geldi.
Kossigin, ne demişti?..
Ankara, 10 EylüH 978.0 tarihte 'Dünya'ya ya-
zıyorum; o günkü yazımda neler demişim, bir
göz atar mısınız:
"...yeryüzünün en büyük petrol tekellerinden
Exxon Şirketi gizlibirrapor hazııiamış, hazırlamak-
la kalmayıp bunu bazı Batı// ülkelere de ulaştır-
mış; bu raporu, Fransız sosyalist gazetelerinden
'Le Matin' elde ediyor, yayınlıyor; okuyunca, ne
görüyoruz: 2.000'li yıllardan itibaren Dünya pet-
rolünün ağırlık menkezi Arap ülkelerinden Latin
Amerika, Afrika ve Türkiyeye kayacakmış..."
"...hani hep 'Dünyanın petrol yedekleri tükeni-
yor' deyip duruyorlar ya, yalan, rezervler 400 mil-
yar ton dolaylannda, uydu aracılığıyla yapılan pet-
rol haritalannda ise 71 kadar gelişmekte olan ül-
kede, esaslı petrol yatakları olduğu görülüyor;
bunların 16'sında şimdiden önemli buluşlar yapıl-
mış, 25 kadarında cesaret verici sonuçlar alın-
mış..."
"...hanidir duyarız, bazı uzmanlara göre Anado-
lu Yanmadasının altı bir petrol denizidir; yaban-
cı şirketler petrolü bulmakta fakat bize haber ver-
rneyip kuyuları kapatmaktadır, vs. Exxon Şirke-
ti'nin raporunabakarsanız, bu söylentilerin önem-
li kısmında gerçek payı var..."
"...sanırım iş buraya gelince, bir şeyi daha ha-
tırlamamız yerinde olacak: Ecevit'/'n Sovyetler
Biriiğiyolculuğunda Kossigin 'inona, 'Türkiye'cte
petrol bulunduğundan çok umutlu olduğunu' söy-
lediğini işitmemiş miydik; anlaşılan ruslar da uy-
dulan aracılığıyla Türkiye'nin altındakipetrolya-
taklannı saptadılar, teknolojilerine güvendiklerin-
den bu petrolü Türkiye hesabına çıkarmayı öne-
riyorlar..." ('Batı'nın Deli Gömleği', s. 281. 2. Ba-
sım. Bilgi Yayınevi.)
Acaba hayal mi kuruyordum? Yoksa 'uçuyor'
muydum? Peki ya iş, 'kuvve'den fiil'e çıkmış',
1978/1979 kışında Sovyetler Birliği'nden bir uz-
manlar heyeti, incelemelerde bulunrnak amacıyla,
Türkiye'ye gelmiş ise? işin daha da şaşırtıcı olan
yanı, tam bu araştırmalar sırasında ortalığı karıştı-
ran ünlü Kahramanmaraş olayları patlak vermiş-
se?..
Vehbinin kerrâkesi...
Okadarla kalsa iyi! Demirel'i bu kadar kaygı-
landınp, Sevres'in 'gündemegetırildiği' kuş-
kusuna düşüren Fırat'ın Doğusu, 1979'un 14 Şu-
batı'nda yine kalemime dolanıyor:
"...sahi yahu ne oldu o adamlar? Hatıriayacak-
sınız Kahramanmaraş olaylannın patlak verdiği
günlerde, Türkiye'deki petrol yataklannı incelemek
amacıyla, bir Sovyet uzmanlar heyeti ülkemize gel-
mişti: gidecekler, yerinde araştırma yapacaklar,
besbelli rapor verecekler! Ne oldu, o kavga gürül-
tü arasında incelemelerini yapabildiler mi? rapor-
larını verdiler mi? Elde edilen sonuç Ecevit'in Mos-
kova gezisinde Kossigin'in çıtlattığı kadar umut
verici mi?" (Aynı kitap, s.s. 332)
Tabii, 'yetkili makamlardan' ne bir ses, ne bir ne-
fes! Ertesi gün, (15 Şubat 1979) altını çize çize. ola-
yın neden vahamet kesbettiğini açıklamaya çalış-
mışım:
"...başbakan Ecevit, daha önce burada tartışıl-
mış bir sorunu, Libya ete Türk işçileriyle konuşur-
ken 'bizzat' dile getirmiştir: Doğu'daki kışkırt-
malar, bu bölgede olduğu varsayılan büyük
petrol potansiyeline el koymak isteyen, em-
peryalist odakların' marifetidir. Doğru mu de-
ğil mi, bunu zamanla göreceğiz..."
"...yalnız, gerek İran'da kurulmasından cid-
di ciddi sözedilmeye başlanan (İran) Azerbay-
can devleti, gerekse Türkiye ve Irak'ı içerece-
ği one sürülen Kürt devleti tasarılarının, ger-
çekte hem İran'ı hem Türkiye'yi güçten düşür-
mek; hem de, bağlantısızlığa, Üçüncü Dün-
ya'ya, hatta Doğu Bloku'na kayması ofasılık-
lanna karşı, Avrupa ve Japonya ve İsrail için ha-
yatî' olan, bölge petrolünü elde tutmak amacı-
na yönelik olduklan, Batı basınında artık açık
açık söylenip yazılıyor..." (Aynı kitap, s. 335)
Şimdi anlaşıldı mı. 'Vehbi'n/n kerrâkesi?'
http:// www. prizma.net. tr/ A İLHAN
http://www.ada.com.tr./-bilgiyay/yazar/ailhan.html