Katalog

SAYFA CUMHURİYET 16 ARALIK 1996 PAZARTEİ OBH savunmasını sunuyor • .WKARA<Cumhuriyet Bürosu) - Derrokratik Banş Hareketi ;DBH;. kapatılması isiemiyle Vargıtay Cuml'uriyet Başsav cılığı'nca Ânayasa Mahkemesince açılan da\a nedeniy lt bugün savunmasını sunacak. DBH Genel Başkanıavukat Turgut İnal, "Lapatılma davası, demokrasimizin avıbı haline geecek bir nedene dayandnlmıştır. DBH, prograrrj nedeniy le kapatılma istenıyle mahkemeye çıl.anlıyor. Dünyanın hiçbTİaik ülkesınde. laıkhği güvence altına alrnak iseyen bir parlı. kapatılma davasıyla karşı karşıya kalmamıştır" dedi. Üniversitede kavgaIBIRŞA(AA»-Bursa'da. Uludağ Ünivers tesî GörükJe KampLsu'ndakı erkek öğrenci yurdunda öğrenciler arasında çıkan kavgada gözaltma alınan 14 öğrenci serbest bırakıldı. Görükîe'de Azeri ve kendilerini ülkücü olarak tanıtan öğrenciler arasında bir kafeteryada başlayan tartışmanın yurtta kavgaya dönüşmesi üzerine jandarma tarafından gözaltına alınan 6"sı Azeri 14 ögrencı serbest bırakıldı. İP Başkanbk Kurulu • ANKARA (AA)-îşçi Partisi(İP) Başkanlık Kurulu üyeleri dün belirlendı. Buna göre tP Başkanlık Kurulu'nun üyeleri ve görev len şöyle; Mehmet Bedri Gûltekin (Genel Başkan Yardımcısı ve Genel Sekreter), Hasan Valçın (Genel Ba^kan Yardımcısı), Tayfun Tabakoğlu (Genel Başkan Yardımcısı), Hıdır Hokka (Genel Başkan Yardımcısı). Yalçın Büvükdağlı (Genel Sayman). Aslan Kılıç (üye). Sadık Usta(üye), Metin Oğuz (üye). Demipelbir mahkumu afffetti • ANKÂRA (Camhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Adli Tıp Kurumu tarafından sürekli hasta olduğu belirlenen birmahkûmu affetti. Resmi Gazete'de dün yayımlanan kararda. silahlı gasp suçundan Kırklareli Agır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan ve 16 yıl 6 ay ağır hapis cezasına çarptınlan Necati Erdal'ın sürekli hastalığı nedeniyle cezasının kaldınldığı belirtildi. Sadık Ahmet Parkı açıldı • İZMİR(AA)-İzmir'ın Şemikler semtinde. Karşıyaka Belediyesi tarafından yaptınlan ve Gümülcine bölgesi eski Bağımsız Millervekili Dr. Sadık Ahmet'in adının verildiği park, törenle açıldı. Sadık Ahmet'in eşi Işık Ahmet, törende. Yunanistan"da Batı Trakya Türklerineyönelik aynmcılığın sürdüğünü söyledi. Işık Ahmet. "Sadık Ahmet. mücadelesi sırasında Türk dünyasının gücünü hep arkasında hissederdi" dedı. Köşk'ten rekor davet • ANKARA (IBA)- Çankaya Köşkü'nde her yıl yılbaşı nedeniyle verilen geleneksel resepsiyonlarda bu yıl Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in 2 bine yakın daverliyle rekor kırmasi bekleniyor. Siyaset dünyasmdan gazetecilere. iş dünyasmdan sanatcılara kadar çok sayıda davetlinin katılacağı resepsiyonlar üç gün sürecek \e Demirel eşi Nazmiye Demirel ile birlikte konuklannın yeni yılını kutlayacak. Baraz vşfat etti • ESKİŞEHİR(AA)- Anadoiu üniversitesi (AÜ) İletişim Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Turan Baraz, geçirdiği ani rahatsızlık sonucu yaşamını yıtirdi. Baraz için dün AÜ İletişim Bilimleri Fakültesi önünde tören düzenlendi. Törene AÜ Rektörü Prof. Dr. Akar Öcal, rektör yardımcılan, dekanlar, öğretim üyeleri. öğrenciler ve üniversite mensuplan ile Baraz'ın ailesi veyakınları katıldı. HABERLER P K K ' y e ş a r t l ı d i y a l o g ç a ğ r ı s ı Alman Parlamentosu'nunKürtkamnANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Almanya Parlamentosu 5 aralık tarihinde aldığı bir kararla PKK"yi, şiddete son vermesi karşı lığında diyaloğa davet ederken, Türk hükümetini de Kürtlere kültürel haklannı vermesi için çaba harcamaya çağırdı Almanya Federal Parlamentosu'nun 5 Aralık 1996 tarihli 9 maddeden oluşan Türkiye hakkındaki karannın başlıca unsurlan şöyle: 1. PKK'nin dolaylı ve dolaysız şiddet kullanma tehditlerini kınamaktadır. Federal Parlamento PKK'nin ileride şiddet eylemlenni gerçekleştirmemesini ve bu yönde tehditlerde bulunmamasını talep eder. 2. PKK'den Kürt sorununa siyasi bir çözüm bulunmasını teşvik etmek amacıyla. 1995 yılında ilan ermiş olduğu ateşkese devam etmesini veya yeni bir ateşkes ilan etmesini talep eder. Şiddeti reddetmediği sürece PKK ile görüşmeler yürürülemez. 3. Türkiye hükümetinden Kürt sorununa siyasi bir çözüm bulunması için çaba sarf etmesini talep eder. Bu siyasi çözüm. Kürtlerin kültürel haklannı ve Olağanüstü Hal'in kısa süre içerisinde sona erdirilmesini içermelidir. 4. Bu çerçevede Federal Parlamento'nun 28 Nisan 1996 tarihli karannı hatırlatır. Bu kararda. anlaşmazlığın askeri yoldan çözülmesinin mümkün olmadığı, şiddetin insanlann çektikleri acılann artmasına neden olduğu ve banşçı yolların uygulanmasını zorlaştırdığı belirtilmişti. 5. TBMM ile Türkiye hükümetinden, acilen Kürtlerin meşru haklannı banşçı yollardan elde etmeye çalışan bütün demokratik Kürt örgütleri i\e yapıcı diyalog yürütülmesini talep eder. 6. Bütün demokratik güçlerin katılabileceği birdivaloğun teşvik edilmesi ve Türkiye'deki Kürt sorununun siyasi çözümü yönündeki çabalan desteklemek için federal hükümetin ikıü temaslan ve uluslararası forumlar çerçevesindeki imkânlannı ve bütün siyasi ağırlığını kullanmasını talep eder. Federal parlamento. bu çer;evede Kürtler, Türkler ve Almanlar arasındaki siyasi diyaloğa katkıda bulunmaya ve bu amaçla elindeki olanaklan kullanmaya hazır olduğunu bevan eder. PKK'nin teror örgütü kimliğinden siyasi kimliğe geçiş arayışlanna Batı göz yumuyor Ankara'ya PKK loskacıLALE SARff BRAHİMOCLU ANKARA - PKK. Batfda bir sürediryüriittüğü siyasi kimlikle ortaya çıkma hazırlıklanna, Avrupa ve ABD'de uygun zemin buluyor. Terör örgütünün bu yönde artan faaliyetlerine karşı diplomatik kozlannın tek başına yeterli olmadığı savlanan Türkiye'nin, "özünde siyasi" olan bu sorunu ıçende çözmesi gerektiği belirtildi. Ankara'nın diplomatik girişimlerine karşın. Amerikan Senatosu'nun PKK'nin resim sergisi düzenlemesine izin verdiği; Almanya Parlamentosu'nun da Dünya Insan Haklan Günü'nde. Kürt sorununa siyasi çözüm bulunması için terör örgütüne çağrıyı içeren bir karar aldığı ortaya çıktı. Kürt Enstitüsü adı altında PKK ilıntili gruplann !994 yılında faaliyet göstermeye başladığı ABD Senatosu, binanın girişinde PKK propagandasını içeren bir resim sergisinin açılmasına geçen hafta izin verdi. Ancak sergi Türkiye'nin VVashington Büyükelçisi Niizhet Kandemir'in girişimi üzerine bir hafta açık kaldı ve kapatıldı. National Geography adh dergids birmakalesi yayımlanan Ed Kashei adli gazetecinin fötoğraflanndan oluşan sergı, geçen hafta Amerikan Senatosu'nun -RussdBuiJding-adlı binalanndan birinin girişinde açıldı. Sergide yeralan 24 fotoğraf. Kuzey Irak. Güneydoğu Anadolu ve iran'daki Kürtlerin yaşamlannı konuediyor. Bazı fotoğraflann altyazılannda ise. Türkiye'ye ilişkin saptınlmış bilgiler yer aldı. Türk kadınını gösteren bir fotoğrafın alryazısında. bu kadının başka bir yerde iş bulamadığı için îstanbulda Rum Ortodoks Kilisesi'nde çay servisi yaptığı savlandı. Bir başka fotoğrafta ise Kürt olduğu behrtilen bir annenin, çocuğu PKK'li olduğu için öldürüldüğü iddia edildi. Fotoğraf sergisinin National Geography ve Washington'daki Kürt Enstitüsü tarafından ortaklaşa düzenlendiği bildirildi. Almanya'dan diyalog çağrısı Türkiye sözde Kürt parlamentosu ile PKK'nin faaliyetlerinin önlenmesi amacıyla îskandinav ülkeleri ve Batı nezdinde yaptığı diplomatik girişimleri sürdürürken. Almanya Federal Parlamentosu. Dünya Insan Haklan günü nedeniyle 5 aralıkta toplanarak. Ankara. Bonn ve PKK'ye banş çağnsında bulunan bir dizi karar aldı. Kararda. PKK'den. Kürt sorununa siyasi çözüm bulunmasını teşvik etmesi amacıyla. yeni bir ateşkes ilan etmesi önerilirken. "Şiddeti reddetmediği sürece PKK ile görüşmeler jürürülemez" Almanya siyasi çözümden yana .Alman Pariamentosu 5 aralık tarihinde aldığı 9 sayfalık kararda. PKK'vi, Kürt sorununa sivasi çözüm arayışlanna destck olması için ateş- kese çağırdı. Kararda Türk hükümeti. Kürt sorununa siyasi çözüm bulmak için Kürtlerin kültürel haklannın verilmesi dahil çaba harca- maya da çağnldı. Bir Türk diplomat, "PKK Avrupa'da siyasi kimlikle ortaya çıkmanın hazırlığını da yapıyor... Bu tehlikeyi görmemiz la- zım. Sorunu salt diplomatik girişimle önlenıek mümkün değil, çünkü olav genel bir siyaset olayıdır" dedi. denerek. terör örgütü ile koşullu diyaloğa yeşil ışık yakıldı. 9 maddeden oluşan kararda Türk hükümeti, Kürtlenn kültürel haklan dahil Kürt sorununa siyasi çözüm bulmaya ve Olağanüstü Hal'in kaldınlması için çaba harcamaya çağnlırken. Almanya'nın da bu amaçla elindeki tüm olanaklan kullanması istendi. İran ve Suriye. PKK'ye topraklarında destek verirken terör örgütünün siyasi kanadıERNKveeskiDEP millervekıllerinin başını çektiği sözde Kürt Parlamentosu'nun Danimarka, Norveç ve Finlandiya ile diğer Batılı ülkelerde yasal zemin kazanma arayışlannın destek görmesi, Ankara'nın diplomatik girişirnlerinin istenilen sonucu vermediğinin göstergesi olarak da değerlendiriliyor. Konuyla ilgili olarak Cumhuriyet'e değerlendirme yapan bir Türk diplomat şöyle dedi: "PKK Avrupa'da siyasi kimlikle ortaya çıkmanın hazırlığını yapıyor... Bu tehiikeyi görmemiz lazun. PKK'nin giderek Avrupa'da terörist örgüt kimliğinden siyasi bir örgüt kimliğine kendisini dönüştürme gayreti var. Fakat tabii Türkiye'de yaptıklan terör onlann bu oyunlannı bozuvor." PKK'nin Avrupa'da yasal zemin bulma arayışlannı diplomatik ginşimlerle önlemenin tek başına yeterli olmadığının ortaya çıktığına dikkat çeken Türk diplomat. şu görüşleri dile getirdı: "Türkive'nin sorunun çözümü için yapacağı her şey içerideki çözümdür. Türkive PKK'vi terör örgütü olarak izole ederken diğer yandan da PKK'nin bir kîtle hareketi olmadığını, Kürt halkını temsil vasfının olmadığını daha iyi göstermelidir." Ankara sıkıştınlıyor PKK'nın gerek sözde Kürt Parlamentosu gerekse siyasi kanadı ERNK ile meşruluk kazanma arayışında bulunduğu başlıca ülkeler arasında Danimarka. Finlandiya. Norveç. İtalya. Hollanda ve Belçika bulunuyor. Sözde Kürt Parlamentosu'nun. PKK'nin bir yandan Türkiye'ye karşı terörist faaliyetlerini sürdürürken diğer yandan da siyasi zemin arayışlannı hızlandırdığı Kuzey Irak'a yerleşme hazırlıkları da Dış:şlen Bakanlığı tarafından doğrulanıyor. Süresi dolmuş pasaport Ikı hafta önce Türk polisini ve gümrük yetkililerini atlatarak Türkiye'ye süresi dolmuş pasaportla girmeyi başaran Danimarkalı mıllervekilinin çıkış yaparken sınırdışı edilmesi ise, Danimarka hükümeti ve basını tarafından Ankara ya karşı bir kampanya aracı olarak kullanılıyor. Türkiye 1993 yılından bu yana PKK ile mücadelesine siyasi boyııt kazandırma arayışındaki ülkelerin Ankara'ya uyguladığı silah ambargosuna karşı misilleme olarak silah ticaretine sınırlama getirdiği "'kırmızı liste" politikası uvguluyor. Böylece. bazı ülkelerden silah alımı yapılmıyor. SIFIR NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR e-mail: oral.calislar@planet.com.tr Fethullah Erbaş RP'Iİ. Onunla çok farklı dünya görüş- lerinin sahibiyiz. Erbaş, Kanal 6'da bir programa konuk ol- muştu. Kuzey Irak'tan PKK'nin elindeki 6 askeri kurtaranlar arasında bulunduğu için sor- guya çekildi. Sorguya çekildi diyorum, çünkü Erbaş'ın ko- nuk olduğu programın sunu- cusu, bir polis yetkilisi edasıy- la konuşuyordu. Erbaş'ı yalnızca, prograrn sunucusu sorgulamakla kal- madı; Ülkü Ocakları Genel Başkanı'ndan ANAP Milletve- kili Tevfik Diker'e kadar her- kes bir sorgulayıcı edasıyla Er- baş'tan hesap sordu: "Sen, nasılgidip PKK ile protokol im- zalarsın? Savaşan askerlehn moralini bozmaya ne hakkın var?" demekten tutun da 68lerde solcu olmasına kadar akıllarına geleni söylediler. Ülkü Ocaklı Karamahmu- toğlu hızını alamayınca, "Bir gün gelecek bunu TV'lerde tartışmayı bırakacağız ve sizin Fethullah Erbaş'ın Kabahati gibilerden hesap soracağız" diyerek meşrebine uygun bir tavır içine girdi. Çatlı gibi ağa- beyterinin "şerefli" cinayetleri. onlara sanırım yol gösterici oluyordu. Erbaş, kendisine yönelik ANAP'lı ve ülkücü saldırılarına büyük bir sükünetle karşılık verdi. Yaptığının tamamen in- sani bir girişim olduğunu tek- rar tekrar vurguladı. Ailelerin kendisine aylar önce başvur- duğunu ve yardım istediğini anlattı. Bugüne kadar devletin bu konuda girişimde bulunma- ması, ailelerin en büyük şikâ- yetlerinden birisiydi. ANAP'lı Diker'in, "Sen dev- letin PKK'yleyürüttüğü müca- deleye karşı mısın?" şeklinde- ki tehdrtkâr tutumunu da bü- yük bir sükünetle karşılayan Erbaş, "10 yıldan fazla birza- mandır, 15 binden çok insan öldü. 30 kişiyle eyleme başla- yan PKK on binlere ulaştı, böyle bir siyasete başanlı diye- bilirmiyiz" cevabını verdi. ••• Erbaş'ın sorgulaması sürer- ken, atv'de "Siyaset Meydanı" yayımlanıyordu. Ülkücü, o programdan çıkıp Erbaş'a so- rular sordu. Kürt siyasetinde şovenizmin bayraktarlığını ya- pan ülkücü, Çatlı'yı da savun- maktan geri kalmıyordu. Kürt sorununda hertürlü insani, ba- nşçı girişimin en büyük karşıt- larının ülkücüler olması, bir şeyleri göremeyenlere acaba yardımcı oluyor mu 9 Ülkücüler. Kürt sorununun banşçı çözümüne neden karşı çıkıyorlar? Bu soruya verilecek cevap, Türk şovenizmiyle sa- vaş arasında da bir paralellik olduğunu kanıtlayacak. Aşırı milliyetçilik ve aşırı devletçilik. ülkücülerin temel felsefeleri. Onlar. Kürtlere uygulanan zor- balığı savunurken, "vatanse- verlik", "milliyetçilik" gibi te- malara özel bir vurgu yapmayı da ihmal etmiyorlar. Devlet içindeki "çete"nin or- taya çıkanlması için çaba sarfeden ANAP'ın bir milletve- kili. ülkücüleri aratmayacak şo- ven bir gayretkeşlikle Erbaş'a saldırıyordu. ideolojik zemin- de ülkücülerle aynı şeyleri söy- leyeceksiniz, sonra da "çe- fe"den şikâyet edeceksiniz. Zaten "çefe"nin meşrulaştırıl- masının ve devlet içine çekil- mesinin nedeni de bu şoven kafa değil miydi? Süleyman Demirel 1970'lerde ülkücüle- ri savunurken aynı şovenist tezlere yakınlık duymuyor muydu? ANAP, "çete"ylemü- cadele vesilesiyle kendisine bir çekidüzen vermek zorunda. Hâlâ eski ülkücü kafayla Kürt meselesine yaklaşıp "çefe"le- re karşı çıkmak anlamsız. Bu kafayla yeni çetelerin altyapısı hazırlanmış oluyor. Zaten bu nedenle ülkücüler en çok Me- sırt Yılmaz'a kızıyorlar. Fikren ülkücü olan, Kürt sorununda hâlâ şovenist tezlerin arkasın- da duran ANAP'ın nasıl olup da ülkücüleri hedef aldığını an- layamıyorlar. Kendilerine iha- net ettiğini düşünüyorlar. ••• Fethullah Erbaş, insani bir görevi yerine getirdi. Birçok polikitacının yapamadığını yaptı. Kendisini kutluyorum. Düşüncelerimiz farklı da olsa, cesur ve doğru iş yapan her- kesin yanında olduğumuzu açıklamalıyız. Son haftalarda, geçmişte kendisine en çok eleştiri yö- nelttiğim Mesut Yılmaz'ı da "çete"y\e mücadelesindeki tu- tumundan dolayı desteklemiş ve olumlu bir iş yaptığını belirt- miştim. Aynı tutumu Erbaş'a da göstermek gerektiğine ina- nıyorum. BJZBİZE ERDAL ATABEK Açık Toplumda BiPleşebilmek••• Bugün bütün toplumda 'temiz toplum' özlemj görülüyor. , insanlar 'temiz toplum' istiyor, bunu dile getiri:; yor. Yürüyüşler yapılıyor, ortak metinler imzalanı- yor. 'Toplumun her kesimindeki kihenme'den söz ediliyor. / Oysa 'temiz toplum 'a giden yol 'açık toplum 'dun 'Açık toplum' olmadan 'temiz toplum' olamaz. Buj günkü kirlenmenin nedeni de 'kapalı toplum 'olma* mızdır. . 'Toplumsalkırlenme' dediğimiz olgu nedir? 'TeZ miz toplum' ısteyenler bu kavramın tanımında bir-n leşiyorlar mı? Yoksa herkes 'kendine göre temiz* bir toplum mu istiyor. * Son olayları bu açıdan ırdeleyelim. [ Yanlış olan, devletin gizli işler yapması mıdır? ", Yanlış olan, devletin gizli işlerini kendi organlarf dışında olanlara yaptırması mıdır? Yanlış olan, devletin gizli işlerini kendi organlan dışında olanlara yaptırırken bu kişilerin kendi çıkar- lan için başka gizli işler yapmaları mıdır? Tam bu noktada 'temiz toplum' isteyenlere ba- karsanız her üç duruma da 'yanlış' diyenler birbi- rinden aynlmaktadır. ) Devletin gizli işler yapması genel olarak kabut edilmektedir. , CHP, göründüğü kadarıyla 'devletin gizli işlerini kendi organlan dışında olanlara yaptırmasına' yan-i lış demektedir. ; ANAP, 'devletin gizli işlerini kendi organlan dışın- da olan kişilere yaptırırken bu kişilerin kendi çıkan ları için başka gizli işler yapmalanna' yanlış de* mektedır. > DYP, şimdilik bunların hiçbirine yanlış diyeme* mektedir. > RP, ne diyeceğine karar verememiş görünmekj tedir. J MHR henüz bir şey dememekte, beklemektedir? 'Açık toplum' istenmediği sürece bu karışıklık, bu ayrımlar kaçınılmazdır. _ • • • 'Devletin gizli işleri' neleri kapsamaktadır? Dev-' leti yönetenlerin Türkiye'nin çıkarları için doğru ola- rak kabul ettikleri bazı hedefleri gerçekleştirmek için açıklamadıkları işler nelerdir? ) Bunlan kimler saptamaktadır? > Bunlara kimler karar vermektedir? ,; Bu kararlardan kimlerin haberi olmaktadır? Bu kararlar sonradan kimler tarafından tartışıl- maktadır? Örneğin 'devletin gizli kararlan' parlamento ta-i rafından tartışılmakta mıdır? ! 'Kapalı toplum 'da bunların hiçbirinin yanrtı ola-^ maz. l Bilınmeyen ışlere de 'kirli işler' deme hakkı yok- tur. 'Kirli ya da temiz işler' ne yapıldığı bılindiği za- man anlaşılabilir. ı Ne olduğu bilinmeyen işlere 'gizli işler' denebM lir. Temiz ya da kirli olduğu da gizlilik ortadan kaH kınca anlaşılacaktm * Önce 'açık toplum 'da birleşmek zorunludur. ~ 'Açık toplum', gizliliğin toplumdan kalkmasıdır, Önce 'gizlilik' kalkacaktır. Arkadan 'temiz toplum' gelecektir. 'Kapalı toplum'un 'temiz toplum'olmaj şansı yoktur. ; ••• ; 'Açık toplum', açıklık kültürünün kurulması, ge- liştirilmesiyle olacaktır. Bizim kültürümüz, 'kapaiı^ lık kültürü'dür. Aile kurumumuz kapalı kültürün ai j lesini onaylar. Kol kırılır, yen içinde kalır. ı Eğitimimiz 'kapalı kültür' eğitimidir. Tartışmaya^ ayrı görüşlere, seçenekli düşüncelere kapalıdır. î Sosyal hayatımız 'kapalı kültür' tarafından yön-ı lendirilir. Sevgımız tutkuludur, saygımız yapaydır. J Yüz yüze tartışamayız, ya arkadan dedikodu yapa- rız ya da kavga ederiz. lletişimimiz 'kapalı toplum iletişimi'dir. Tanıdıklar--' la birlikte oluruz. Kendi aramızda dertleşiriz. Ken- di içimizde konuşuruz. Politikamız 'kapalıdevre'dir, hemşeriliklere, klik-^ lere, gruplara dayalıdır. Siyasal parti içindeki tartış-' malar bile 'kapalıdır', sıkıntılıdır. 'Kapal/lık kültürü' eşitlik yaratmaz, hiyerarşik ya-J pı yaratır. Demokrasi yaratmaz, otokrasi yaratır/ Eşit bireyler yaratmaz, babalar ve çocuklar yaratır.' Onun için de 'açık toplum' kültürünü tanımlama-' lıyız, sosyal kurumlanmıza bu kültürü sokmalıyız, hayatımızı bu kültürle sürdürmeliyiz. Çıkış yolu bu-î dur. ı Buna 'uzun yol' diyenler olacaktır. Ama unutma^ yalım ki 'temiz toplum 'a giden yol çok uzundur. Bu yola şimdi adım atmamak, sadece gecikmeyi uza-* tacaktır. Â Kirlilikten mi yakınıyorsunuz? A Aldatılmaktan mı yakınıyorsunuz? Suskunluktan mı yakınıyorsunuz? Değerlerin kaybından mı yakınıyorsunuz? ^ 'Açık toplum' isteyeceksiniz 'Açık toplum' için çalışacaksınız. ,J 'Açık toplum' için birleşeceksiniz. ; Kadın subaylara pantolon tartışması KEMAL VLRTERİ ANKAR.A - Kadın subay - ların pantoîon giyıp giyme- melen tartışmakonusuoldu. Karargâhlarda görev li bayan subayiann etek, kıtalarda gö- rev li bayan subayiann da pantolon giymesı düşünülü- yor. Deniz Ku\\etleri Ko- mutanlığı. tartışmaların so- na ermesini beklemeden ge- rnilerde görev li bayan perso- nelin pantolon gıvmesıne izin verdi. Kara \e Ha\a Kuvvetlen Komutanlığı'nın kararsızlığı sürerken GeneJ- kurmay Başkanlığı'nın siya- si tabloyu göz önünde buiun- durarak konuyu decerlendır- diği. gerekirse başbakanın görüşünün de alın.ıbıleceği bildinldı. Sınırlı sayıdakı bayan su- bayın ordudaki geleceğı tar- tışmalara yol açarken bayan subayiann subay ya da astsu- baylarfaev lenmelen halinde evdeki tartışmalann asken suç olup olmavacağı sorusu da ortaya atıldı. * Türk Silahlı Kuvvetlerf (TS K). daha önce çeşitli kayj naklardan sağlanan bayarf subay gereksinimi karşıla* maküzere. 1991 yılında harj£ okullarına kız öğrenci alıns masına karar verdi. Başlan^ gıçta olumlu karşılanan buı karar. bayan subayiann harp okullanndan mezun olup gö^ rev lerine başlamalany la bir^ likte tartışma konusu yapıl-, dı. Bayan subayiann fizyolor» jik ve psikolojik yapıların^ dan dolayı orduya uyum sağ7 layamadığını değerlendiren- çevrelerın. harp okullanni bayan subay almmasına sorj, venlmesini istediği öğreniK di. Hamilelik. doğum, do~; ğum sonrası izin. süt izni gi> bı gereksınimlerinden dola- yı bayan subayiann görevle-' rınin başmdan uzun süre ay-^ rı kalacağına işaret eden büt çevrelerin, bunun verimlilik' ılkesine ay kın oiduğunu sa-"^ vunduklan belirtildi. '