Katalog

. 13 ARALIK 1996 CUMA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11 Göfge bakan Gül'ün açridaması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- RP'nin gölge dışişleri bakanı olarak bıIinenDevietBakanı Abdullah Gül. gelişmekte olan 8 Islam ülkesini sembolize eden D-8 kuruluşunun bakanlar konseyi toplantısını 4 ocakta Istanbul'da yapacağını bildırdı. Malezya ve Endonezya'dakj gezileri ile -ilgili olarak bir basın topiantısı düzenleyen Gül, dışişleri bakanlannın katılacağı konsey toplantısının ardından üye ülkelerin devlet veya hükumet başkanlanmn katılımıyla gerçekleştinlecek zirvenin 1997'in ilk üç ayı içinde tstanbul'da yapılacağını ve D-8'in kuruluşunun resmen laçıklanacağını söyledi. Köktendinci operasyonu • PARİS(AA)-Fransız polisi. radikal dincilere karşı "düzenledıği operasyonlarda 9 kişiyi gözaltına aldı. Antı terör yetkilisı Laurence Le Vert'in emri ile gözaltına alınan kışilerin. geçen yıl Fransa'da birçok bombalama eylemıni planlamakla suçlandıklart kaydedildi. .Polis, kimliğini açiklamadığı bu kişilerin Paris, Lille ve Marsilya'da sorgulandıklannı açıkladı. Yapılan son . operasyonlann Cezayir Silahlı Islami Grup'un (GIA) Avrupa liden Ahmed Zavi taraftarlan üzerinde yoğunlaştınldığı ifade ediliyor. ABD İran'la mahkemelik • LAHEY(AA)- Lahey'deki Uluslararası AdaletDhanı, 1987 ve ' 1988'de ABD savaş gemilerinin İran petrol platformlanna yaptığı saldınlar konusundaki davaya bakmaya karar verdi. . İran, ABD'nin 1987 ekim ve . 1988 nisan aylannda petrol platformlanna saldırarak uluslararası hukuku ihlal ettiğini belırterek uluslararası - mahkemenın. bu ülkenin ' verilen zararı tazmın etmesi yönünde karar vermesini istemişti. ABD ise petrol 'platformianna yapılan saldınlann, ABD bayrağı altında seyreden bır petrol tankeri ve bir ABD fırkateynıne yapılan saldınlara karşılık meşru bir yanıt oldugunu öne sürmüştü. Mahkemenin bu karannın. yaklaşık 10 yıl önce meydana gelen olayla ilgili yasal savaşımda Tahran'ın zaferi olarak nitelendiriliyor. Irak'a nükleep • SAOR\ILO(AA)- Körfez Savaşı öncesinde Irak'a yasadışı yollardan nükleerteknolojı satmaktan aranan Alman bilim adamı Karl Heinz Schaab'ın Brezilya'da yakalandıgı bıldirildi Aİmanya hükümeti tarafından, 1989-90 yıllan arasında izinsiz olarak Irak'a uranyum zenginleştirme teknolojisi sattığı suçlamasıyla aranan Schaab'ın Almanya'ya iade edilmesi bekleniyor. Saddam'm silahlanna karşı aşılanan İngiliz askerleri ölümle boğuşuyor Körfez Savaşrnın acı faturası REŞATAKAR LONDRA - Körfez Savaşı sırasm- da Saddam'a karşı savaşan 51 bin In- gılız askerinin öldürücü bir hastahk tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğu ve bunun İngiliz hükümeti tarafın- dan bugüne dek gizlendıği, parla- mentoya dahı yanlış bilgiler verildı- ğı ortaya çıktı. lngiltere Silahh Kuvvetler Bakanı Nichoias SoamesJCörfez Savaşı son- rasında İngiliz askerlerde başgöste- ren hastahk konusunda ilk kez parla- mentoya bilgi verirken gerçeklerin bugüne dek gizlenmesi konusunda ihmalleri bulundugunu kabul etti ve ÖZÜT diledi. Soames, hükümeti yan- lış. bilgilendirenler hakkında soruş- turma başlatıldığını ve kesin ihmalı görülenlerin cezalandınlacaklarını • Savaşa katılan her 10 askerden ikisi kanser türü bir hastalığa yakalandı. Bu askerlerin yeni doğan bebekleri de risk altında. açıkladı. Ingiltere'nın ciddi gazetelerinden Guardian ve The Times gazetelerin- de yer alan haberlere göre özel ola- rak kurulan "Körfez Savaşı Sendro- mu" ile "Tıbbi Araşörmalar Komi- tesi" bugüne dek bir milyar 300 mil- yon sterlin harcayarak Körfez Sava- şı'na satılan 51 bin askerden 921'i üzerinde ınceleme yaptı. Elde edilen sonuç ise tüm sağlık adamlannı ür- pertici nitelikteydı. Çünkü Körfez Savaşı' na katılan ve Saddam'ın kım- yasal sılahları ile veba hastalıgına karşı özel olarak aşılanan her 10 as- kerden 2si öldürücü bır hastahk ta- şıyordu. Bu hastahğın bır nevı kan- ser oldugunu belirten İngiliz sağlık uzmanlan, yine de hastalığa isim ko- namadığını açıkladılar. Bugüne kadar gizlilik içerisinde yürütülen araştırmalar iki değişik dosyada toplanıyor. Bunlardan biri- si cinsel sorunlar yaşamaya başlayan, durgunlaşan, aşın yorgunluk çeken ve hafıza kaybına uğrayan askerler- le ilgili dosya. diğeri ise Körfez Sa- vaşı'ndan döndükten sonra çocuğu olan askerlerin dosyası.ingiliz Tıbbı Araştırmalar Merkezı'nin bulgulan- na göre sadece savaş sırasında aşıla- nan askerler değil, onlann savaş son- rasında meydana gelen çocuklan da büyük risk altında bulunuyor. Ortaya çıkan sonuçlar üzerine pa- niğe kapılan İngiliz hükümet yetki- lileri, araştırmalann 12 bin ingiliz as- kerini kapsayacak şekilde genişletil- mesini kararlaştırdılar. Buna göre Körfez Savaşı'na katılan 6 bin İngi- liz askeri ile Bosna savaşına katılan veya hiç sa\aşa katılmayan ve aşı- lanmayan 6 bin ingiliz askeri kontrol- dan geçirilecek. Yan etkileri araştınlmadı Körfez Savaşı sırasında İngiliz as- kerlere verilen "organo - pbosphate pestiddes" ve "anthrax" iiaçlannın ne gibi yan etkileri olacağınm daha önce hiç araştınlmadığına dikkat çe- ken sağlık uzmanlan. aynı sonınun Amerikan askerlerinde de görülebi- leceğinı ve Pentagon'un bu konuda ciddi araştırmalar yapmakla birlikte konuyu kamuoyundan gizlediğini haber verdiler. İngiliz Tıbbi Araştır- malar Komitesi Başkanı Prof. Dr. Alan McGregor ile Amiral Dr. Ant- hony ReveU de öldürücü hastahk ko- nusunda araştırmalann devam et- mekte oldugunu, bu konuda yeni bul- gularelde edilebıleceğini belirtti. İngiliz muhalefet partileri, özel- likle Işçi Partisi, iktidannın bugüne dek her şeyi gizlemesini ve parla- mentoyu yanıltmasını şiddetle eleş- tirirken "Körfez Savaşı Asker Ailele- ri Dernefi'' de Majorhükümetini top atışına tuttu. Söz konusu dernek adı- na bir açıklama yapan Tony Flint "Araştırmalar tam olarak sonuçla- nıncava kadar en az 100 askerimizi kaybedeceğizveartık çok geçolacak" dedı. Dahran saldınsında 19 askeriyle birlikte prestijini de kaybeden ABD, olayin peşini bırakmıyor. Saldınnın arkasındaki giicün tespit edilmesi durumunda Beyaz Sarayın sert bir misfllemede bulunacağına kesin gözüyle bakılıvor. Dahran saldınsının arkasında olduğu kanıtlanırsa ABD'nin harekete geçeceği öne sürülüyor Iran'a askeri lıarekât güııclemde FUAT KOZLUKLU YVASHJNGTON - Suudı Arabistan'ın Dahran kenrin- deki ABD askeri üssünün bombalanmasmda Tahran'ın parmağı olduğuna dair iddi- alann Washington tarafından kabul edilmesi halinde Iran'ın olası biraskeri harekâtla ABD tarafından cezalandınlacağı bildirildi. ABD isitihbarat örgütü CIA'ya yakınlığı ile tanınan Los Angeles Times gazetesın- de yer alan habere göre, ABD yönetiminde birçok kişı İran'a harekât düzenlenmesinı isti- yor. Dahran saldınsı da bu ıs- teklerini fışekliyor, ancak yi- ne de Suudilerin iddiasına güçlendirecek kanıtlar henüz kesinleşmiş degıl. Suudi Ara- bistan'ın iddiasına göre Dah- ran "daki ABD askeri üssüne haziran ayında yapılan \e 19 ABD görevlisinin yaşamını • CIA'ya yakınlığıyla bilinen Los Angeles Times gazetesi, Suudi Arabistan'ın Dahran saldınsında İran parmağı bulunduğu yolundaki iddiaların kanıtlanmasının, bardağı taşıracak damla olacağını yazdı. kaybetmesine neden olan bombalı saldınnın arkasında İran destekli Hizbullah örgü- tü tarafından Lübnan'da eğitı- lıp silahlandırılan Suudi Şiı radikal Islamcılar bulunuyor. Yasadışı evlemler CrA Başkanı John Deutch ise Amerikan asken tesislen- ne yönelik terör saldınlanna "gidi yasadışı eylemterle kar- şılık verilnK$i"ni önerdi. Tahran iddialan yalanlıyor TAHRAN(AA)- İran, Suudi Arabıstan'ın Dahran kentindeki ABD askeri üssünde geçen haziran ayında meydana gelen patlamayla ilgısi olduğu iddialannı reddetti. IRNA'nın haberine göre Iran'ın BM Daimi Temsilciliği'nden öncekı gece yapılan açıklamada, bu \öndeki haberlerin "Hep varsayımlar ve spekülasyonlara da>-andığı ve herhangi bir bağlantı ve kanıttan yoksun oMuğu" ıddıa edildi. Amenkan ABC televizyonu, geçen cuma günü yayımladığı bır haberde, 19 ABD askerinin öldüğü patlamayla ilgili olarak suçlanan 6 Suudi Arabistan vatandaşının "İran, Surhe >e Lübnan'da askeri eğitim aklıklannı itiraf ettiklerini*"ıddıa etmışti. Görevinı bugün bırakacak olanCIA Başkanı, öncekigün Senato isrihbarat Komitesi'ne açıklamalarda bulundu ve önümüzdekı bırkaç yıl içinde bazı bölgelerde olabilecekle- re ilışkin öngörülerini anlattı. Clinton'ın ikinci dönem başkanlığı sırasında çalışma- yı karariaştırdığı ulusal gü- venlik ekibine dahil edılme- diği için Cumhuriyetçilerin CIA içi bir darbeye "kurban gjttiğjni" öne sürdüklen De- utch, yerine aday göstenlen Anthonv Lake'i de savundu. CIA başkanı John Deutch, senatodaki son açıklamalann- da Amerikan tesislerine yöne- lik saldınlara nasıl karşılık ve- rileceğini sorusunun, yakın gelecekte ABD'nin önündeki "en önemli sorunlardan biri" olacağına dikkat çekti. Dahran saldmsına karşılı- ğın "giîliyasadışı11 operasyon- larla verilmesini öneren CIA Başkanı, başvurulacak yönte- mi seçmenin Başkan BiDClin- ton'ın yetkısinde oldugunu vurguladı. Deutch, CIA'nin Suudi Arabistan'dakine benzer bir terörist saldın olasılığına kar- şı hazırlık içinde oldugunu da kaydetti. CIA Başkanı, konuşmasın- da aynca üç yıl içinde Kore yanmadasında "kanşıklık" yaşanacağını beklediklerini söyledi. Deutch, bu kanşıklığın ^Güney ve Kuzey Kore ara- andakibirsavaştan", "Kuzev Kore'nin dağılmasından" ya da "iki ülkenin birieşmesi sıra- sında" yaşanacağını öne sür- dü. Bu arada, Senato İsrihbarat Komitesi Başkanı ArtenSpec- ter (Cumhuriyetçi), De- utch'un yerine atanan Ant- hony Lake'ın adaylığına itiraz edebileceğini söyledi. Spec- ter, "itiraz" gerekçesini Clin- ton'ın ulusal güvenlik başda- nışmanlığını yaptığı dönem- de Lake'm 1994 yılında Iran'ın Bosna'ya silah gön- dermesi konusunda kongreyi ve dönemin CIA Başkanı'nı "karanlıkta bıraktığınır 'sa- vundu. Arlen Specter, Lake'ın "fiosna'va silah konusunda hassasdavranmadığını~iddia ettı. tSKENDERUN 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN tLAMSIZ TAKtPLERDE ÖDEME EMRİ 1995^1362 1. Alacaklı ve varsa vekilının adı soyadı: S.S. Akdeniz Konut Yapı Koop. Başk. Vekili Av. Şüknye Yünsal Isken- derun. 2. Borçlu ve varsa kanunı temsilcisinin adı soyadı: Lüt- fıye Yücel Hürriyet Mahallesi Dere Caddesi, Nergiz so- kak No: 40 Yenibosna - tstanbul 3 Alacağın veya talep olunan temınatm cınsi ve Türk parası ile tutan, faızı. alacaklarda faizın işlemeye başla- dığı gün: 267'.273.773 TL'nm takip tarihinden itibaren % 85 gecikme faızi. icra masraflan ve vekâlet ücreti ile tah- süı. 4 Senet ve tarihi: Kooperarife olan aidat borcudur. Alacaklıya yukanda yazılı borç miktarından dolayı ılamsız takıbe müsteniden yapılan ıcra takibinde: "^'ukanda yazılı miktann ödenmesi ıçın adresıne çıkar- tılan ödeme emri bila tebliğ iade edilmiş olup, adresten aynldığınız. zabıta marifetiyle adres tahkikinde yeni ad- resınız meçhul olduğu, teblıgat kanunu hükümlen daıre- sinde ödeme emrinin Türkiye çapında yayınlanan bir ga- zete ile ılanen teblığine karar verilmış olmakla: Işbu ödeme emrinin teblıği tarihinden itibaren borcu ve takip masraflarını yedi gün olan süreye 10 gün daha ıla\e edilerek 17 gün içerisinde ödemeniz, teminat ver- menız, borcun tamamına veya bir kısmına veya alacak- lmın takıbat icrası hakkına dair ıtirazınız varsa, senet al- tmdaki imza size ait değilse yıne bu 7 günlük süreye 10 gün daha ıhale edilerek 17 gün içensinde aynca ve açık- ça bıldirmenız. aksi halde icra takibinde bu senedın sız- den sadır olmuş sayılacağı, imzayı reddettığiniz takdirde mercı önünde yapılacak duruşmada hazır bulunmanız, buna uymazsanız vaki itirazınızın muvakkaten kaldınla- cağı. senet veya borca itirazınızı yazılı veya sözlü olarak icra müdürlüğüne 7 günlük süreye 10 gün daha ilave edi- lerek 17 gün içerisinde bildirmediğiniz takdirde aynı müddet içinde 74. madde gereğınce mal beyanında bu- lunmanız. aksı halde hapisle tazyik olunacağınız, hiç mal beyanında bulunmaz veya hakikate aykın beyanda bulu- nursanız hapisle cezalandınlacağınız borç ödenmez ve- ya itiraz edilmezse cebri icraya devam olunacağı ışbu iîa- nm yayımndan itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayı- lacağı ihtar olunur. 3.12.1996 Basın: 124277 AĞRI İCRA DAİRESİ'NDEN Dosya No: 1995/645 Kambiyo senetlen (çek, poliçe ve emre muharrer senet) üzerinde haciz yolu ile yapı- lacak takip taleplennde ödeme emn: 1 - Alacaklı \e varsa vekilinin adı, soyadı ve ikametgâhı: Sait Yami vekili Av. Ömer Günakın. Nevzat Güngör Cad. No: 36 Ağrı 2 - Borçlunun ve varsa kanuni temsilcisinin adı, soyadı ve ikametgâhı: Nurullah To- sun. Taksi şoforü Germencik/Aydın 3 - Alacağın Türk parasıyla tutan. faiz miktan ve işlemeye başladığı gün: 316.100.000- TL asıl alacak; takip tarihinden itibaren % 80 tıcari faız, ıcra, harç ve masraflan ile avu- katlık ücretınden oluşur. Fazlaya ılişkin haklar saklı tutulur. 4 - Senet ve tarihi: 30.09.1995 tanzim. 30.10.1995 tediye tarihli bono. 5 - Bir terekeye karşı yapılan takıplerde mirasçılann adlan soyadlan ve ikametgâhla- n... Yukanda yazılı borç ve masraflan işbu ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde ödemeniz, takıbın dayanağı senet, kambiyo senedı nıtelığıni haız değilse 5 gün içinde mercıe şıkâyet etmenız, takip dayanağı senet altındakı ımza sıze ait değilse yıne bu 5 gün içinde aynca ve açıkça bir dilekçe ile tetkık mercııne bıldırmenİA aksi tak- dirde kambiyo senedındekı ımzanın sızden sadır sayılacağı. ımzanızı haksız yere ınkâr edersenız takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkûm edıleceğı- nız, borçlu olmadığımz veya borcun itfa veya ıhmal edıldığı veya alacağın zaman aşımı- na uğradığı veya yetkı hakkında ıtirazınız varsa bunu sebeplenyle birlikte beş gün ıçın- de tetkık mercime bır dilekçe ile bildirerek merciden itirazın kabulüne dair bır karar ge- tirmediğinız takdirde cebri icraya devam olunacağı, itiraz edilmedıği ve borç ödenmedı- ğı takdirde on gün içinde 74. maddeye göre mal beyanında bulunmanız. bulunmazsanız hapıs ve tazyik olunacağınız: hiç ma! beyanında bulunmaz veya hakikate aykın beyan- da bulunursanız ayrıca hapisle cezalandınlacağınız ihtar olunur. Basın: 124292 Gözaltındayken hukuka aykın bir işleme maruz kalırsanız, suç duyurusunda bulununuz. İstanbul Barosu CMUK Uygulama Servisi Tel: 252 95 16-17 Faks: 252 95 18 ZİLE KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN 1982 113-esas / 1996/27 Karar Davacılar Zile ilçesi Binbaşı oğlu köyü nüfusuna kayıtlı fsmail Mutlu ve arkadaşlan tarafından, davalılar aleyhine açılan kadastro tespitinin iptali davasının yapılan açık du- ruşması sonunda: Davacılar Ismail Mutlu ve arkadaşlannın açtıklan davanın reddıne, da- va konusu Binbaşı oğlu köyünde 201 parselin Veli Aydınol, 191 parselm yine Veli Aydı- nol, 198 nolu parselin Ibrahim Aydınol, 200 nurnaralı parselin Hasan Işeri adına, 204 nu- maralı parselin Mehmet Sağdıç, 202 parselın Ömer Işeri adına tespit gibi tescilıne mah- kememizin 4.9.1996 tarih 1982/113 esas 1996/17 karar sayısı ile karar verilmiş olup, ve- rilen karar adresleri tespit edilemeyen Zile Binbaşı oğlu köyü nüfusuna kayıtlı, tlyas So- lakçı, Bektaş Solakçı, Yeter Meydan, Ibrahim Ablak, Mehmet Ablak, Mahmut Ablak, Hü- seyin Tokmak, Dursun Özarman, Hüseyin Özannan, Cuma Tokmak. Dursun Tokmak, Karaş Tokmak ve Veh Ablak mirasçısı Ali Çavga'ya ılanen teblıgat yapılmasına karar verilmış olmakla, adı geçenlerin mahkememizin yukarda tanh ve numarası yazılı karanna karşı ilan tarihinden itibaren bir itirazda bulunmadıkları takdirde kendileri açısından kesinleşeceğı hususu ilan olunur. 27.11.1996 Basın: 124326 I.Ü. Atatürkçü Düşünce Kulübü ATAOL BEHRAMOĞLU HALUK ÇETİN Şiir müzik dinletisi İ.Ü. FEN FAKÜLTESİ ANFİSİ VEZNECİLER BEYAZIT 13 Aralık 1996 Cumartesi saat: 15.30 PAMUKOVA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 1996/57 Davacılar tsmail Duman ve diğerlen tarafından davah Sa- bahat Kızıl aleyhine açılan satışa vaadi sözleşmesi şerhinin kaldınlması davasında: Sakar>a ili. Pamukova ilçesi. Gökgöz köyünde ıkamet et- tiği bildınlen davalı Sabahat Kızıl'ın, tüm araştırmalara rağ- men bulunamadığı. kendisıne ılanen tebligat yapılmasına karar verilmış olmakla. duruşmanın atılı bulunduğu 29.1.1997 gün. saat 09.00'da mahkemede hazır bulunma- dığı veya bır vekil tarafından kendinı temsil ettirmediği tak- dirde yargtlamaya yokluğunda devam edileceği ve hüküm verileceği davalı Sabahat Kızıl'a ilanen tebliğ olunur. 19.11.1996 Basın: 124084 POLITIKADA SORUNLAR ERGUN BALCI Baö'daNflTOTartışması NATO Dışişleri Bakanları'nın bu'hafta Brüksel'de yaptıklan toplantı sona erdi. Ama NATO tartışması bitmedi. Daha uzun bir süre de biteceğe benzemi- yor. NATO'nun genişlemesi tartışması sadece Batı ile Rusya arasında değil. Batılı yazarlar da bu konuda bölünmüş durumda. The New York Times'ın ünlü yazarlarından muha- fazakâr William Safire NATO'nun en kısa süre için- de gentşlemeye başlamasından yana. Safire, NA- TO'nun Doğu Avrupa ülkelerinin yanı sıra, Battık ül- kelerini de içen alması gerektiğini savunuyor. Safi- re'e göre NATO bu ülkeleri Rusya'ya karşı koruya- cağı gibi, otoriter eğilimlerin hortlamasına karşı da set çekecek. Yani demokrasinin güvencesi olacak. Ünlü Rand kuruluşunun uluslararası ilişkiler uz- manlanndan Ronald Asmus da Safire ile aynı gö- rüşü paylaşıyor. Asmus, International Herald Tribu- negazetesinde çıkan yazısında NATO'nun genişle- mesinin, Avrupa'nın yeni Güvenlik Sistemi'nin bir parçası oldugunu, bu sistemde birleşmiş ve bütün- ieşmiş bir Avrupa'nın ABD ile süreklı ittıfak halinde olmasının, Rusya ile de işbirliği yapmasının öngö- rüldüğünü belirtiyor. Ronald Asmus, NATO'da genişleme tartışmalan uzadıkça Rusya'nın bundan yüreftlenerek muhale- fetini sertleştirdiğıni öne sürüyor. Asmus'a göre NA- TO yeni üyeleri kabul ettikten sonra, Moskova artık geriye dönüş olmadığını anlayarak tutumunu yu- muşatacaktır. Asmus, ideal çözümün NATO ile AB'nin (Avrupa Bırliğı) birlikte genışlemeleri oldugu- nu belirtiyor. Ama yazar bunu gerçekleştirmenin zor olduğuna da işaret ediyor. • • • Ancak Batı'da NATO'nun genişlemesine şiddet- le karşı çıkan yazarlar da var. The New York Times'\n diğer bir tanınmış yazan Thomas Friedman bunlann başında geliyor. Friedman "Avrupa'nın güvenliği, NATO'nun üç ülkeyi içeh alması ve bu yüzden Rusya ile arasının bozulması ile sağlanamaz" dedıkten sonra şöyle devam ediyor: "Bana göre NATO'nun genişlemesi, Soğuk Sa- vaş sonrasmın en yanlış projesidir. Bir Rus vatan- daşına, NATO tanklan ile uçaklannın Rusya sının- na dayanmasını nasıl açıklayacaksınız? Friedman, NATO'nun genişlemesinin Rusya'yı gücendireceğini, Avrupa'da istikrarsızlığa yol aça- cağını savunuyor. • • • Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü'nün Fransız uzmanlanndan François Heisbourg da NATO'nun genişlemesine karşı çıkanlar arasında. Heisbourg, Herald Tribun'e yazdığı yazıda, rtti- fak'ın genişlemesinin Rusya'da Batı'ya karşı büyük bir düşmanlık duygusunun doğmasına yol açaca- ğını, Moskova'nın misilleme olarak "Yakın Çevresi- ni" genişletmeye çalışacağını, Ermenistan, Azer- baycan ve Gürcistan'da yaptığı gibi komşu ülkele- ri kanştıracağını, START-2 gibi siahlann kontrolü an- laşmalannı onaylamaktan kaçınacağını ileri sürü- yor. NATO'nun yeni üye olan ülkelerde demokrasinin de güvencesi olacağı yolundaki sava ise şöyle kar- şılık veriyor Heisbourg: "ûnce NATO bir askeri gü- venlik örgütüdür; demokrasiyı teşvikplatformu de- ğil. Öyle oldugunu kabul etsek bile, o zaman Rus- ya'yı da ıçeri almamız gerekmez mi? Ama Rusya NATO'ya girerse, bu ülkenin sözgelişi Çin ya da Ja- ponya ile anlaşmazlığı, NATO'nun da sorunu olur. NATO, Rusya'nın hatın için Çin ya da Japonya ile sürtüşmeyi göze alacak mı?" Heisbourg, "Doğu Avrupa ülkeleri Rusya'dan korktuklan için NATO'ya girmek istiyor. Ama NA- TO'nun genişlemesi yüzünden Batı'ya büyük bir nefret duyan Rusya 'nın gölgesi altındayaşayan bir Avrupa daha mı güvenli olacak" diye soruyor. Ya Türkiye açısından durum ne? Biz, NATO'nun genişlemesinin Türkrye'ye fazla bir çıkar sağlayacağını sanmıyoruz. Aksine NA- TO'nun dikkatı güney kanadından, Doğu Avrupa ülkelerine çevrilecek.Türkiye ise, Friedman ve He- isbourg gibi yazarlann belirttiği gibi Batı'ya karşı nefreti bilenmış, ortalığı kanştırmak için fırsat kolla- yan bır Rusya ile bölgede bir arada yaşamak duru- munda kalacaktır. Takas için adam kaçırmıs ABD'nin kirli çamaşırları • 2'nci Dünya Savaşı sırasında esir Amerikalılara karşılık Latin Amerika'da yaşayan Alman ve Japon asıllı Amerikalılar, hükümetlerinin işbirliğiyle ABD'ye götürülmüş. ERKAN ALTINSOY NBC-Super Channel tele- vızyonunda yayımlanan bir programda ABD hükümetınin II Dünya Savaşı sırasında Al- manlann ve Japonlann elinde bulunan Amerikalı esirlerle değiş-tokuş etmek üzere Gü- ney Amerika'da yaşayan ve sa- vaşla ya da esİci ülkeleriyle hiçbir ilişiği olmayan Alman ve Japon asıllı 'Güney Ameri- ka' ülkeleri vatandaşlannı bu ülkelerin hükümetleriyle işbir- liği yaparak Amerika'ya getir- diği ve sonra da bunlan karşı tarafa gönderdiğı ilen sürül- dü. Ceşitli Güney Amerika ül- kelerinde yaşayan ve savaştan 20-30 yıl önce bu ülkelere yer- leşmiş Alman ve Japon asıllı göçmen erkekler yerel polis ta- rafından evlerinden apartopar alınarak ülke içindekı Ameri- kalı yetkılilere teslim edilmiş. Bu kişilerözellikle zenginler- den ve işadamlanndan seçil- miş. ABD hükümeti bu yolla topladığı 5 bınden fazla "esı- ri" ve aynca ülke içinden top- ladığı yabancı doğumlu insan- lan (ki bunlar aileleriyle bir- likte getirılmiş) Teksas'taki özel bir kampa yerleştirmiş. Güney Amerika'dan getirilen kişiler arasından yalnızca 140' ı casusluk iddiasıyla mah- kum olmuş. Alman asıllılar- dan bazılan Almanya'ya gön- derilmeye karşı çıkmışlar, ama yine de gönderilmişler. Söz konusu eski Alman vatandaş- lannın bazılannın Yahudi ol- duğu da ileri sürülüyor. Bu planı hazırlayan ise dö- nemın ABD Genelkurmay Başkanı ve daha sonra kendi adıyla anılan planla ünlenecek George MarshalL ABD hükümetine bağlı bir komisyonun çahşmalan sonu- cunda hükümet daha önce II. Dünya Savaşı sırasında haksız muameleye tabi tutulan Japon asıllı Amenkalılardanözürdı- leyerek kişi başına 20'şer bin dolar tazminat ödemışti. Amerika'da 1798'deçıkanl- mış ve hâlâ yürürlükte olan bir yasaya göre yabancı doğumlu Amerikan vatandaşlan (maze- retsiz) gözaltına alınabiliyor. Güney Amerika ülkelerinin neden işbirliği yaptığı sorusu- nun cevabı da açık; hükümet- ler bu zengın kişılerin malla- nna el koyarak çok büyük çift- likleri ve mal varlıklannı ele geçırmış oldu, aynca ABD hü- kümetinin deyişiyle böylece 'Amerikan kıtasının birliğine' hızmetettiler.