27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 KASIM 1996 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 Meclıs Araştırma Komisyonu'na verilen TMO belgelerinde 'sistemli yolsuzluk' suçlaması 'TBMM'ye sahte belge sınıuldu' ECETEMELKIRAN ANKARA - Pansal değeri tnlyonları aşan volsuzUklan ortaya çıkaran Top- rak Vİahsulleri O:"isi TMO) Yönetim Kurulu'nun eski iyesı Atüla Gürcan, Meclis'te kurulan TMO Araştırma Ko- misyonuü>e(erinebelgelen>le usulsûz- lük ciosyalarnı ılerti. "Sistemli \olsuzhik" suçlamasinı içe- ren mektupta. komisıona gönderilen yolsuzluğa il şkin belgelerin. usulsüz iş- lemleri yaptığı sa\ lanan kişiierce düzen- lendıği sa\ landı. Gjrcan. mektupta, ger- çek belgelen içeren 2 yolsuzluk dosya- sını komisvona ilertigini. kalan 10 dos- yay ı da belgcleriyle üvelere aktaracağı- nı beürttı. TMO'daki göre\ınden yolsuzluk sa\ - lannı ortava koyckğu çin alınan kuru- mun eski Hazine Temsılcisi \e yönetim kurulu üyesi Gürcan'ın TBMM komis- yonunavolladıgı ve Cumhumefe aktar- dığı mektup ıe dosyalar bugün komis- • Parasal değeri trilyonlan aşan TMO'daki yolsuzluk dosyalarını ortaya çıkaran eski Yönetim Kurulu Üyesi Gürcan. Meclis TMO Araştırma Komisyonu üyelerine kurum içi yolsuzlukların belgelerinin yer aldığı bir mektup yolladı. Belgelerle 'sistemli yolsuzluk' suçlamasını içeren mektubun ekinde 12 yolsuzluk dosyasının özeti yer aldı. Mektupta, araştırma komisyonuoa sunulan belgelerin de yolsuzluklan yaptığı savlanan kişilerce hazırlandığı ve "kamufle' belgeler olduğu ileri sürüldü. yon üyelennin eline geçti. 6 savfalık mektubun 4 sayfasında "sistemli yolsuz- luk" savlan örneklerle dile getinlırken, 2 sayfada toplam 12 dosyadaki usulsüz işlemlerin kısa özetlerıne yer verıldı. Mektupta. işlemlerin iık aşamasında usulsüzlüklerin başladığına dikkat çeki- lerek şöyle denildi:"İhalelerin teknik şartnamelerine konan katı kurallarla iha- le\eçıkılmakta,işistenenkişi\e\aşirket- lere verilmektedir. Örnek: Izmir, Derin- ce liman silolan. vata\ depolar. İhale vapıldıktan sonra usulüneuy- durulmuş idari tasarrufiarla teknik şartname hükümlerine a> kırı özel hü- kümler getirilmektedir. Örnek: Trabzon ve Derince liman silolan. Trihonluk işler hiçbir şekilde ilgisi olmavan \e daha önce >apılmış ihalelerin parçası gibi gösterilerek bir- kaç milvarlık bir değerle ihale edil- mekte \e sonradan trilyonluk ödeme- ler vapılmaktadır. Örnek: Bandırma, Mersin \e Antalva bakIi\at \e vem hammaddedepoiarının>apımı."lsul- süzlüklerin ortava çıkması durumunda "kamuflaj" raporlar hazırlandığı belırtı- len mektupta. sa\ lar şö> leaktarıldı ^Ge- nel müdürünmutlakhâkimiyetinde olan müfTettişlere usuliine u\ durulmuş ve çer- çevesi çiziimiş emirlerle raporlar düzen- letilmektedir. Müffettiş. ister istetne/ ak- la>ıcı rapor \ermektedir. İstenen rapor verilmediği takdirdeva başka müfTettişe rapor düzenletilmekte \e\a makam olu- ru ile raporla alakası olma>an tasarruf- lar vapılarak konu kapatılmaktadır. Ör- nek: Derince liman silosu vapıını. Bes- len-TMO ortaklığı." kapatılamavan usulsüz işlemlerin de sözleşmelerdeki başka bir "uydurmaca" uvuşmazlıkla hakenıe gönderilmesinin sağlandığı belırtılen mektupta. e\rakta sahtecılığe örnek \erildı. Tarını ve Kö> îşlerı Bakanlığı Teftiş Kurulu'nun önü- ne gelen bazı büyük olav larda da usul- süzTük zıncırının sürdüğü iddia edilen mektupta. başmüffettişler Orhan Talu. NihatMuratoğlu.Zafer Bedestenci huku- ka aykırı ineeleme \e araştırma raporla- rı hazırlamakla suçlandılar. Mektubun sonunda TBMM Araştırma Komisyo- nu'na aktanlan belgelerin de "kamuf- laj" olduğu ve yolsuzluklan v aptığı sa\ - lanan kişilerce hazırlandığı ileri sürüle- rek şöyle denildi: -Sayın komisvonunu- za ulaştırılan, araştırma konunuzla ilgili teftiş kurulu raporlan veI \eya TMO ta- rafından gönderilen belgelerin gerçek yolsuzluklar \e usulsüzlüklerle alakası voktur. Bu belgeleri ha/ırlayanlar, her tiirlü işlemi \e tasarrufu vapan. her plat- formda >aptığı işleri sa\unan kişilerdir. Oiğer bir ifade ile yolsuz \ e usulsüz tasar- rufları vapan kişiİerin hazırladığı rapor- larda. vaptıkları volsu/lukla ilgili belge- leri sayın komisvonunu/a sunnıalarını beklemek mümkün değildir. Bu kişiler- den bazılannın soruşturmanın selameti açısından göre^den el çektirilmeleri ge- rektiğini >önetim kurulu kararlannda ifade ettim." Mercümek komisyon baskanı Kul 'Bakanlık dosyalan göndermedi' • Bosna'ya topladığı yardım paralarını amaç dışı kullandığı belirlenen Süleyman Mercümek. Fatih 1. Aslıye Ceza Mahkemesi'nde 4 yıl 1 ay hapis 20 trilyon lira da ağır para cezasına çarptınlmıştı. Mustafa Kul. tüm engellemelere karşın raporlannı. en geç 15 arahkta tamamlayacaklannı belirtti. HLLYA TOPCU Kamuov unda "RP'nin ka- sası" olarak bılınen \e Bos- na'va yardım amacıvla top- ladığı paraları amaç dışı kul- landığı belirlenen Süte>man Mercümek'ın. RP ı!e ılışkı- sini araştırmak ıçın kurulan komisvonun. raporunu RP'lı Adalet Bakanlığı nın. dava dosyalarını göndermemesi nedeniyle zamanında ta- mamlanamadığı belırlendi. Komisvon Başkanı CHP Er- zincan Mılletvekilı Mustafa Kul. Mercümek' in da\ a dos- yalarının kendılerıne gönde- rilmedıgini. bu nedenle ra- porutamamlamak için Mec- listen bir ay ek süre istedık- lenne dikkat çekti. Mercümek'in\ar- gılandıgı Fatih Cumhuriyet Sav- cılığı ile Istanbul 7. Ağır Ceza \fah- kemesi Başkanlığı da dava dosyalan- nın kendilerinden istenmediğini be- lirttıler. Bosna'ya topiadıfı sardım paralannı amaç dı- şı kullandığı belirlenen Sü- leyman Mercümek. Fatih 1. Asliye Ceza Mahkemesı 'nde 4 yıl 1 av hapıs 20 trilvon Iı- ra da ağır para cezasına çarp- tınlmıştı. Yargıta> 11. Ceza Dairesi ise bu karan bozmuş. Mercümek'in bir üst derece- |ı agır ceza mahkemesinde yargılanması gerektiğina ka- rar vermişti. . Fatih 1. Asliye Ceza Mah- kemesi'nıngöre\sızlik kara- p \ermesı nedenı\ le Mercü- mek \e 18 arkadaşı. Istanbul y. Ağır Ceza Mahkeme- si'nde TCY'nin "zimmet" fcuçunu düzenleyen 202. (naddesi u\arınca yeniden vargılanacaklar. Mercümek hakkında topladığı paralan zımmetıne geçirdiği iddı- asıyla 6 ile 12 yıl arasında ağır hapis cezası ısteniyor.Bu arada RP'nin Mercümek'le ilişkisini araştırmak ıçin ku- rulan komisvon raporunu ta- mamlamak içın Meclıs'ten bir a> ek süre ıstedı. Komisvon Başkanı CHP Erzıncan Mıllenekilı Mus- tafa Kul. Mercümek'le ilgili dava dosyalannın kendilen- ne gönderilmemesı nedenıv- le raporun geciktiğını söyle- di. Adalet Bakanlığı'na bu dava dosyalan için birçok kez yazı yazdıklannı anlatan Kul. buna karşın komısvona \alnızca Mercümek'ın ceza karannın göndenldiginı vur- guladı. Mercümek ile bazı RP'lilerin Bosna'sa topla- nan paralarla İI- gılı çelişkili ıfa- deler \erdıklen için bu dava dos- yalarını ıstedik- İenne dikkat çe- ken Mustafa Kul. şunları söy- ledı: "Komis- yondakiRP"liar- kadaşlar. da\a dosyalannı Ada- Mercumek. ,e t • Bakanlı- ğı'ndan istememe tepki gös- terdiler." Bıze sormadan ora- \a buraya yazı yazmışsın" dediler. Bakanlığa yazı yaz- dığınu öğrenmişler. Onlargi- bi RP"li Adalet Bakanı $e\- ket Kazan da bu raporun ha- arlanmasına sıcak bakmadn ğı için de \azılanmıza ce\ap \ermemeye çalışıyor." Mus- tafa Kul. tüm bu engelleme- lere karşın raporlannı en gec 15 arahkta bitıreceklerini açıkladı. Mercijmek'in yargılandı- gı Fatih CumhunvetBaşsav- cılığı ile zimmet suçundan yargılanacağı lstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi Baş- kanlığı. bu da\a dos\ alannın kendilerinden istenmediğini belırttiler. Balta'nın oğlundan suçlama fBabamı öldürenler berbestçe dolaşıyor' l Istanbul Haber Servisi - faruk Tekin \ e Abdülkadir Bingöl adlı ıtırafçılar tara- fından 29 ekimde Diyarba- kır'da öldürüldüğü öne sü- fülen ^0 vaşındakı Fettah Balta'nın oğlu Mehmet Bal- |a. babasını öldürenlenn ser- t>estçe dışarıda dolaştıklan- pı belirterek bundan sonra ailesine gelecek her türlü za- tardan Başbakan IS'ecmettin frbakan. Içışlerı Bakanı ^lehmet Ağar \e Türki\e Cumhuriyeti'nın sorumlu olacağını sav undu. l İHD Istanbul Şubesi'nde Jiün düzenlenen toplantıda konuşan Mehmet Balta. Di- Î 'farbakıryerel basınında her kı itirafçının tutuklandığı- |ıa ilişkin haberlenn >er al- jnasına karşın. Tekin \ e Bın- göl'ün dışarıda görüldükle- rini sav undu. \ ttirafçılann. öldürdüklen •kelle' başına dev letten para Bİdıklannı ıddıa eden Balta. babasının hem öldürülen Jcelle sayısının arttırılması hem de ıtırafçıların ışledik- leri bir cınayete tanık oldu- ğu için öldürüldüğünü öne sürerek aynı nedenlerle kar- deşı Şahin Balta'yla yenge- sı Fatma Balta'nın da öldü- rülmek ıstendığını bıldırdı. Balta. babasının öldürülme- sıyle ilgili olayları şöyle an- la'ttı: "Babanı. kardeşim ve vengem. bu iki itirafçının 1995 yılının ekinı ayında Şeyhmus' adb. bizimle ay- nı kövden olan: vani Li- ce'nin Dolunay Köyü'nden ve PKK'ye katüan bir genci öldürdüğünetanıkolmuşlar. Tekin"le BingöL bölgede öl- dürdiikleri kelle başına para alındığını bildiklerinden 1 kişi verine 5 kişi öldürdük dediler. Ve bundan sonra da babamların peşine düştüler. Bu arada güvenlik güçleri defalarca evimize baskın dü- /enlcdi. Babanıı ve amcamı alıp işkence vaptı. Hatta ba- bamıöldüdiyeLice'de>olun kenanna atnıışlar. Fakat bir köylü alıp babamı kurtar- mış." Tanm ve Köyişleri Bakanı Musa Demirci buğday ithalinin yasaklandığını yalanladı 6 Buğdayların muayenesi uzadı'ANK.\R.\ / MERSİN (Cumhuri>et) - Tarını ve Köv işleri Bakanı Musa De- mirci. buğday ithalinin ya- saklandıgı ve ithal edilen bugdayın iade edıldığıne ilişkin haberlerı yalanlava- rak "Buğdaylann limanlar- daki muayenesi uzadı" dedi. Mersin'de Hindistan'dan it- hal edilen ve hastalıklı oldu- ğu gerekçesiyle karantinaya alınan buğdaylan ıç piyasa- ya sürdüğü iddia edilen çok sav ıda kişi gözaltına alındı. Tanm Bakanı Demirci. Türkiye'ye Hint sürmesi adıyla bilinen hastalıklı buâ- dayların girişinin ardından muayenelerin sıklaştınldığı- nı belirterek "Mersin Lima- Adana'da ekmek 15 bin lira oldu ADANA (Cumhuriyet>- Adana Fınncılar Odası, en son 13 bin liraya indirdiği ekmeğin fiyatım dünden iribaren 15 bin liraya çıkardığını açıkladı. Anakent beledhesinin 10 bin liradan satılan ekmeği için ise halk saatlerce kuvrukta btklemeyi göze alıyor. Torunuyla ekmek kuyruğunda bekleyen 65 yaşındaki Vusuf Yaşar, saat 12.00'de dağıtılmaya başlanan ekmek için sabah saatlerinde sıraya girdiğini belirtiyor. Anakent Beledive Başkanı A\taç Durak. beledheye ait Y'iireğir Ekmek Fabrikası'nda gütıiük 40 bin ekmek üretildiğini, ancak fabrikaya vapacakları ilavelerlc günlûk üretimi 200 bine çıkarmanın nıümkün olabileceğini kaydetti. nı'nda bekle>en Hindistan menşei 14 bin ton buğdav. Hint sürmesi bulaşmış buğ- daydır" açıklamaiinı yaptı. ABD'den gelen \e Tekirdağ ile Kocaeli gümrük depola- nnda bekletilen buğdaylann mikroskobik incelemeve alındığını bıldiren Demirci. "Herhangi bir ABD menşei buğdaun iadesi \e\a girişi- nin engellenmesi söz konusu değildir" dedi. Demirci. buğday fivatlannda son günlerdekı artışın speküla- tif olduğunu sövleverek fı- yat anışının gerekçesini ıt- halattaki gümrük vergısinin vüzde 3 ten yüzde 15"e çı- karılması olarak gösterdi. Öte yandan Mersin "de nisan avında UNOfirması tarafın- dan ithal edilen. ancak "Hint sürmesi' bulaştığı gerekçe- siyle Osmanlı Bankası ant- repolannda karantinaya alı- nan 14 bin ton buğdayın 7 bin 500 tonunun ithalatçı firma tarafından ıç pı v asaya sürüldüğü ortaya çıktı. Ola>. Mersin Zirai Karantina Mü- dürlüğü'nün Cumhuriyet Savcılığı'na başv urması üzenne ortava çıktı. Bunun üzerine harekete geçen Mer- Mn Emnivet Müdürlüğü. Osmanlı Bankası görevlile- rini. nakliyevi yapan şoför- leri ve olayı ihbareden Zirai Karantina Müdürü ve iki teknik elemanı gözaltına al- dı. Firmanın sahibı Ekrem V'azgan ve iki yetkilisi de Ankarada gözaltına alındı. Emnivet yetkilileri. gözal- tındakilerin ifadelerinin alındığını. Ankara'dan gele- ceklerin de ifadelennin alın- nıasindan sonra dosyanın Cumhurivet Savcılığı'na «önderıleceöini bildırdî. Eutmangildavasında 1 ömürbayu Istanbul Haber Sen isi - Yeni Günaydın. Süper Tan ve Ekonomik Bülten gazeteleri ile Kutman Holding'in eski sahibi Bekir Kutmangil'i öldürdüklen iddiasıyla yargılanan Engin Gölve ömür boyu. İbrahim Cici 35 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı. 2 sanık hakkında 3 yıl 4 ay ile 16 yıl 8 ay arasında değışen hapis cezasının verildiği davada 5 sanık hakkında da delil vetersizliğinden beraat kararına vanldı. Istanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Bekir Kutmangil'in öldürülmesi davasının dünkü oturumunda mahkeme. karannı açıkladı. Sanıklardan İbrahim Cıci'yi "taammüden adanı öldürmeye azmettirmek" suçundan önce idama çarptıran mahkeme he>eti. daha sonra bu cezayı çeşitlı indirimler uygulayarak 30 jıl ağırhapis cezasına düşürdü. Cici ve avrıca. "sahte kimlik bulundurnıak" ve "6136savıh AteşliSilahlar Kanunu'na muhalefet" etmek suçundan 4 vıl 2 a\. "sabte kimlik bulundurmak" suçundan ise 10 ay hapis cezası. 1 milyon 875 bin lira da para cezası venldi. Tutuklu sanıklardan Engin Gölve'yi de "taammüden adam öldürmek" suçundan önce idam cezasına çarptıran mahkeme heveti. daha sonra bu cezayı müebbet hapse indirdi Gölve'ye aynca. "nıhsatsız silah taşırnak" suçundan da 10 ay hapis v e 250 bin lira ağır para cezası verildi. Gölve. müebbet hapis cezasına çarptırıldığı için 10 aylık hapis cezasını 20 gün geceli-gündüzlü hücrede kalarak çekecek. İbrahim \ ücel'i de "taammüden adam öldürmek suçuna feri fail olarak iştirak etmek" suçundan önce idam cezasına çarptıran mahkeme heveti. daha sonra çeşitli indirimleryaparak bu cezayı 16 vıl 8 a> hapis cezasına düşürdü. Yüeel. "ruhsatsız silah taşımak" suçundan ise beraat erti. Tutuklu sanıklardan Şemsettin Alaca hakkında "taammüden adam öldürmek suçuna iştirak"ten delıl vetersizliği nedeniyle beraat karan veren mahkeme heveti. bu sanığı "suç delillerini gizlemek" v e "silah satmak" suçlanndan toplam 3 yıl 4 ay hapis ve 250 bin lira ağır para cezasına çarptırdı. Tutuklu kaldığı süre göz önünde bulundurulan Şemsettin Alaca. tahlıye edıldi. Istanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi. tutuksuz olarak yargılanan Vural Şener, Ali Ayean, Turgay Şener. Hasan Şimşek \e Hüse>in Vurçekiç'in de delil vetersizliğinden beraatlannı kararlaştırdı. Muhalefet partilerinin bütçe tasansı için yoğun eleştiriye hazırlandığı bildirildi REFAHYOL'un 6 denk bütçesi' TBMM'de ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - REFAHYOL hükümetınin "hayali" olarak adlandınlan 1997 "denk bütçe" yasa tasarısı TBMM'de görüşülmeyebaşlandı. Malıye Bakanı Abdüllatif Şener. 6.2 katrilvon liralık harcama-gelir hedefi öngören bütçe tasansında "yüksek" oranlarda arttınlan vergi gelır hedefini gerçekleştırebilmek için yeni vergiler getirileceğıni açıkladı. Şener. kıymetlı taşlar. sıgara ve alkollü içkiler. madenler içın \eni vergiler belirleneceğinı. KD\' oranlarının yeniden düzenleneceğıni sövledi. 1997 yılı bütçe vasa tasansı üzerindeki görüşmeler dün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda başladı. Komisvonda biray sürecek olan görüşmelerde muhalefet partilerinin bütçe tasarısı üzennde yoğun eleştırıve hazırlandıklan bildirildi. Tasarı. aralık ayının ikinci haftasında TBMM Genel • Maliye Bakanı Abdüllatif Şener. hazırladıklan bütçe tasarısında >üksek oranlarda arttınlan vergi gelir hedefini gerçekleştirebilmek için yeni vergiler getirileceğini söyledi. Kurulu'nda görüşülecek. Maliye Bakanı Şener konuşmasında: Türkive'de. toplam gelırinin vüzde 54.9'unu nüfusun vüksek gelir grubuna giren valnızca yüzde 20'lık bölümünün aldığına. nüfusun geri kalan vüzde 80"ının toplam gelirın valnızca vüzde 45.1 "ini kullandığına dikkat çektı. Gelir dağılımının düzeltılmesı. vatırım harcanıalannın artması. üretimın vükselmesi için öncelikle iç-dış borç faız ödemelerınin düşürülmesi gerektığıni belirten Şener. 199"7 bütee>ı\le iç borçlanmavı azaltacaklan iddıasını vineledi. Şener. bütçe tasansında öngörülen 6.2 katrilvon liralık gelır hedefının, 4 katril>on 368 tril>on lirasını vergi tahmininin içerdiğini belirtti. Şener. vergi geliri hedefini gerçekleştirebilmek için veni vergilerin geleceğmi. KD\' oranlarının yaniden diizenleneceğini kavdetti. Şener'in verdığı bilgıye göre sabit bir bedel olarak alınan vergiler. geçen vıla göre v üzde 120 oranında yükseltılecek. Şener. ancak gelecek yıl ağustos ayından sonrakı vadelere denk gelecek iç borç kâğıtlannın faiz gelırlerinden kesilecek vergiler voluvla da ek gelır bekledıklerini >övledı. Şener. kıvmetlı tıişlar. madenler. ^.igara ve alkollü ıçkılere gelecek ek vergılerden vüksek gelir beklediklerını. KD\r oranlarının da yeniden belirleneceğinı bildirdi. Özel Tüketim Vergisi'nin çıkarılacağını, emlaklarda veniden değerlendirmeye gidilerek vergi gelırinin arttınlacağını. konut ve ar^a rantlarının vergilendirileceğıni bildiren Şener. vergi dışı gelirlerin de özelleştınneden sağlanacağını açıkladı. Şener'ın verdiği bilgılere göre kanıu ar^a ve araziîerinin satışı ile PTT'nin T'sinin özelleştırilmesınden 1.4 katrilvon liralık gelir bekleniyor. Şener, T'nın cep telefonlarının lisans hizmetlerinın kiralanmasından 1997 yıhnın j)k 3 aylık döneminde 135 trilyon lira beklendiğinı bildirdi. Şener. kamu personelinin maaşlanna temmuz-aralık dönemi için yapılacak zamlann enflasvonun üzeriııde olacağını savunurken de "Maaşzamlan butcemb.de öngörülen kaynaklar gelince enflasvonun üzerinde verilecektir" denıldı. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATE§ "Gelişme" "Gelışme" kavramı, toplumsal bilimlerin en az yüzyıldan beri üzerinde en çok durdukları kavram- dır. Toplumbilimden iktisada, siyaset biliminden ta- rihe kadar akla gelen tüm toplumsal bilımlerde araştırmacılar. gelişmenin kuralları ve varmış oldu- ğu aşama üzerinde kafa yorar, araştırma yaparlar. Elbette bu işin "kurailarını" net olarak belirlemek mümkün değildir, ama en azından kimı "eğilimler" (temayüller) ortaya konulabilir. Bir laboratuvarda "deneme ve sınama" olanak- larından yoksun bulunduğumuz için toplumsal bi- limlerde. zamandan ve mekândan bağımsız kesin "kurallara" ya da "yasalara" ulaşmak mümkün de- ğildir. Belli "nedenler", farklı zamanlarda ve mekân- larda farklı sonuçlar doğurabılirler. Ancak bu "fark- lılıkların" nedenlerıni araştırmak ve bulmak da ge- ne aynı toplumsal bilimcilerin işleridir. Yeni yeni palazlanmaya başlayan Türk toplum- sal bilimler yaşamında da geniş bir araştırmacı or- dusu. "gelişme" kavramı üzerinde çalışmaktadır. Ve bana öyle geliyor ki; bu alandaki "birıkım", gün ışığına çıkmış olan yayınlardan ve ürünlerden çok daha fazladır. Zaman içinde bu bırikimin daha zen- gin ürünlerini ineeleme ve değerlendirme olanağı- nı bulacağız. "Gelişme" kavramının siyasetçilerimizin ağızla- rından dile getirilmesının 1960 Devrimi sonrasında yoğunlaştığını görüyoruz. Fakat bu kavramı en çok dile getiren siyasetçi. hiç kuşkusuz Turgut Özal ol- muştu. Bu arada altını önemle çizmek istediğim bir hu- sus da "gelişme" kavramının. "değişım" ya da "de- ğişme" kavramıyla paralel kullanıldığıdır. Hatta za- man zaman bu kavramlar birbirlerinin yerıne de kullanılmaktadır ki bence böyle bir kullanım çok da yanlış değildir. Turgut Özal. biraz önce yukarıda da belirttığim üzere değişim kavramını çok kullandığı gibı gerçek- ten Türkiye'de büyük "gelişimlenn" ve "değişim- lerin" de öncüsü oldu. Ancak bana öyle geliyor ki; burada "değişme" ve "gelişme" kavramları biraz yanlış kullanılıyor. Bu kavramların netleştirilmesi gerek. Burada ilk sormamız gereken soru şu: Her de- ğişme "olumlu" mudur? Yani değişimden yana ol- duğumuz için herhangi bir değişmeyi mutlaka al- kışlayarak mı karşılayacağız? "Gelişme" dediği- miz zaman, iş biraz daha olumlanıyor. Ama "değiş- me" dediğimiz zaman aynı olumlanmayı sağlaya- mıyoruz. Pekı bir değişimın olumlu sayılabilmesi içın ne tür özellikler taşıması gerekir? Herhangi bir değışımin açtığı hangi sonuçlar o değişimi olumlu karşılama- mızı gerektırir? Aslında bu konuyu ele almamın nedeni. geçen- lerdebirarkadaşımlakonuştuğumbirhusus. Buar- kadaşım, bir antropologla konuşurken o antropo- loğun belli bir alanda yaptığı çalışma konusunda. "Hangi değişmeler olumlu, hangi değışmeler olumsuz" sorusunu yöneltmış. Antropolog meslektaşımız "Olumlu ya da olum- suz değişim olmaz" diye yanıtlamış bu soruyu; "de- ğişim bir olgudur." Aynı konuyu bana da sordu bu arkadaş. "Siz de böyle mi düşünüyorsunuz?" dedi; "değişimın olumlu ya da olumsuzu olmaz mı?" "Her değişim olumlu olmayabilir" diye yanıtladım bu soruyu. "Peki" dedi arkadaşım, "bunun ölçüsüya da kri- teri nedir?" Ve ışte bu sohbetten yola çıkarak bugünkü ya- zıma geldik. Bir değışımin olumlu olarak değerlen- dirilebilmesi için ne gerekir? Hangi ölçülerle bir de- ğişimi olumlu ya da olumsuz sayabiliriz. Birtoplumsal değişimin olumlu sayılabilmesi için gereken şey, o toplumsal değişim sonrasında top- lumda; 1) Ekonomik yararlanmanın. toplumun geniş ke- simlerininlehinedeğişmişolması gerekir. Yani "ge- lir paylaşımının" ve/veya "ekonomik fırsat eşitliği- nin" geniş kitlelerin yararına değişıp değışmediği- ne bakılır. 2) Siyasal yararlanmanın geniş kitleler lehine de- ğişmesi gerekir. Yani "siyasal katılımın" daha ge- niş bir tabana yayılıp yayılmadığına bakarız. 3) Kültürel yararlanmanın. toplumun geniş ke- simlerince çoğalması gerekir. Yani insanlann "kül- tür tükeîimlerinin" çoğalıp çoğalmadığı ölçü olarak alınır. Daha çok kitap okunuyor mu. daha çok ga- zete satılıyor mu? Plak satışlan ne âlemde? Sine- ma izleyicisi, tiyatro izleyicisi artıyor mu? Televiz- yon satışlan ne durumda? Radyo istasyonu sayısı nedurumda? Vs vs... Işte bu tür kıstaslar açısından eğer "değişim" geniş kitlelerin lehine gerçekleşmişse o zaman olumlu bir değişimden söz edilebilir. Ancak bura- da bile kıstasları iyi incelemek gerekir. Örneğın Tür- kiye'de olduğu gibi televizyon ıstasyonlannın ve televizyonların sayısı çok artmış olabilir. ama nite- liklerinde önemli gerilemeler gerçekleşmiş olabilir. Eğer "değişim" böyle, geniş kitlelerin yaşamla- nnda olumlu sonuçlara yol açmıyorsa hatta tam ter- sine. bir "azınlığın" lehine sonuçlara yol açıyorsa bu değişimi olumlamak mümkün değildir. Hatta ve hatta; böyle bir duruma "değişim" değil, "kokuş- ma" ya da "çürüme" demek daha doğru olur. Bir tabak yemek, güneşin altında 24 saat bırakı- lırsa bozulur. Bozuimuşluk durumu da netıce ola- rak bir "değişimdir". Ama böylesine bir değişimi olumlamak mümkün mü? Turgut Özal zamanında Türkiye gerçekten çok değişti. Ama bu değişim, geniş kitlelerin değil, u- fak bir azınlığın lehine oldu. Ve bundan ötürü, kimi- leri (ama statüsü ve tüketimi gerileyen kimileri) "Özal zamanında her şey daha iyiydi" demiyorlar mı, ifrit oluyorum. Kimsenin bu kadar budala olmaya hakkı yok. AA'da grev karam Istanbul Haber Sen isi - Türkive Gazeteciler Sendikası (TGS). Anadolu Ajansı T.A.O. Genel Müdürlüğü ve bağlı ışverlerinde grev kararı aldı. TGS'den yapılan yazılı açıklamada. 7 Ağustos 1996 tarihinde başlavan toplu iş sözleşmesi görüşmelerınde taraflar arasında anlaşma sağlanamadığı ve uyuşmazlığa gidildiği anımsatıldı. Açıklamada, resmı arabulucunun görev süresı içinde ışverenin. başta ücret zamnıı \ e sosyal yardımlarla ılgılı bir teklıfı olmadığı da kavdedildı. Sendıkanın Yönetim Kurulu'nun dün toplanarak. Anadolu Ajansı Genel Müdürlüğü ve bağlı ışverlerinde grev karan aldığı belırtılen açıklamada. grev kararının 6 kasını çarşamba günii saat 10.00'da ışverıne asilarak. ilan edileceöı bildirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle