25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 OCAK 1996 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Lise ikinci sınıfta başlayacak alan derslerini, öğretmen ve öğrenci birlikte belirleyecek Öğrenciye ders seçme hakla Katkı payı ödemeyen ogrencilere ceza Para vermeyene paso yok ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Milli Eğıtim Bakanlıgı'nın 2 yıi önce başlattıgı velilerden katkı payı alınması uygulaması, okul yöneticıleri tarafından keyfi biçimde sürdürülüyor. Ankara Gazi Lisesi'nde karne ve pasolara karşılık öğrencılerden katkı payı, üniversite sınavına başvuran öğrencilerden de 350 bin lira istendiği bildinldı. Eğitim-Sen Ankara l No'lu Şube Başkanı Alper Öztürk, Gazi Lisesi Miidürü Mustafa Kahveci hakkında yasal işlem yapılmasını istedi. Mahkeme kararlan üzerine bazı kentlerdeki okullarda katkı payı uygulaması kaldınlırken Ankara'daki okullardaki katkı payı sorunu ogrencilere paso \e kame verilmemesine kadaruzandı. Egitim-Sen Ankara I No'lu Şube Başkanı Alper Öztürk, Gazi Lisesi'ncie katkı payı ödemeyen öğrencilerin paso ve karne verilmemekle tehdit edildigini, üniversite sınavına başvuran öğrencilerden de bagiş adı altında 350 bın lıra istendığinı bildırdi. Devletin okullan özelleştirme çabası içinc girdiğini vurgulayan Öztürk. özel okul ve dershanelerin desteklenmesine karşın, devlet okullannda elektrik, su, telefon parası ve temizlık hizmeti giderlerinin velilerden karşılandığını savundu. öztürk, katkı payı adı altında öğrencilerden alınan paralann Milli Eğitim Vakfı'nın zorlamasıyla öğretmenlere toplatıldığını kaydederek şu görüşleri dile getirdi: "Son yıllarda toplum kültüriine yerleştirilmeye çalışılan işbitiricilik mantığına uygun idareci ve yönetici tiplcmesi yaratılmaya çalışılıyor. Toplumun dürüstlük, doğruluk ve görevini köliiye kullanmamak gıbi değerierini erozyona uğratmak için yukandan aşağıya en yetkili ağtdardan özel bir çaba ieerisine girilmistir. kıdem, tahsil ve hizmet durumu hiç dikkate alınmadan siyasal iktidariara yakın olmaktan başka hiçbir yeteneği bulunmayan yönetkiler, ogrencilere yasal haklan olan paso ve karnelerini vermeyecekleri tehdidini savurmaktadır." Bazı kentlerde. mahkeme kararlan uzenne katkı payı uygulama>ının kaldınldığını anımsatan Öztürk. "Bu hukuk dışı uygulama ne zamana kadar süreccktir? Anayasanın 42. maddesinc aykın olarak kim hangi yetki ve sıfatia eğfömi paraiı bir noktaya getirebilir?" dedı. Ankara Valilığı'nin de uygulamayı digcr ıllerde olduğu gıbi kaldırma.sı gerektığinı belirten Öztürk, keyfi biçimde öğrencilerden katkı payı alan Gazi Lisesi Müdürü Mustafa Kahveci hakkında gerekli işlemin yapılmasını istedi. Rıdvan Budak: Genel kurulda bütünleşme olacak • Olağanüstü genel kurulda, konfederasyona üye tüm sendikalann DİSK yönetimine yansımasının amaçlanacağını vurgulayan Rıdvan Budak, "Bu dönem herkesin, her örgütün kendi iç banşını ve dinamizmini sağlama dönemidir. Bu genel kurul bunu sağlayacaktır" dedi. ANKARA (AA)- DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak. 26-28 ocakta yapılacak olağanüstü genel kuruldan DıSK'in bir bütün olarak çıkacagını söyledi. Budak. Türk-lş ve Hak-lş'in işçi tabanından DİSK'e katılmak için yogun bir talep geldigini ileri sürerek, "Diger sendikalarda örgütlü işçiler, DİSK'e üye olmalan konusunda bana istekJerde bulunuyorlar" dedi. AA muhabirınin sorulannı yanıtlayan DİSK Genel Başkaıu Rıdvan Budak. konfederasyon olağanüstü genel kurulunun 26-28 ocak tarihlerinde 320 delegenin katılımı ile İstanbul'da toplanacagını hatırlatarak bu kongrede sendika içi uzlaşmanın aranacagını bildirdi. Olağanüstü genel kurulda, konfederasyona üye tüm sendikalann DlSK yönetimine yansımasının amaçlanacağını vurgulayan Rıdvan Budak, "Bu dönem herkesin, her örgütün kendi ic barışını ve dinamizmini sağlama dönemidir. Bu genel kurul bunu sağlayacakbr" diye konuştu. Sendikal somıüar Konfederasyonun sendikasızlaştırma ile ilgili sorunlan bulunduğuna dikkat çeken Budak, sendikal hareketin önünde engeller bulunduğunu. bunlann aşılması için olağanüstü genel kuruida yol ve yöntemlerin belirleneceğini bildirerek şöyle konuştu: "Önümüzdeki dönemde daha çok örgütJülük. daha adaletli bir Türkhe ve daha bir sosyal devlet için mücadele edilecektir. Bu genel kurulda Türkiye'nin her sorunu ile ilgili vergi vcren, emeğin temsikileri olarak öneriierimizi söyleyeceğiz ve sorunlara çeşitli çözümler üretecegiz. DİSK, bu genel kuruldan bir bütün olarak çıkacaktır. Rimse bu genel kuruldan DİSK'in zay ıflayacağını ummasm." Katılma talepleri Türk-lş ve Hak-lş tabanında örgütlü işçilerin, DİSK'e katılmak için kendisine yoğun talepte bulunduğunu anlatan Rıdvan Budak, bu işçilerin DİSK'e katılması konusunda konfederasyona üye sendikalann bir çalışması olabileceğıni kaydetti. Işçiye özgür sendika seçme hakkı tanındığı an örgütlenme konusunda en şanslı işçi kuruluşunun DİSK olacagını savunan Budak. "DİSK, sivil toplum örgütü olmayı başartu. Sivil toplum Örgütü olmanın gereklerini yerine getiren DİSK, önümüzdeki günlerde yapacağı çalışma ile üye sayısuıı arttıracaktır" dedi. Bu arada 26-28 ocak tarihlerinde yapılacak DİSK olağanüstü genel İcurulunda, genel başkanlık için Rıdvan Budak yeniden aday oldugunu açıklarken Birleşik Metal- Iş ve Genel-tş sendikalannın konfederasyon yönetim kuruluna bir temsilci ile katılmak istediği bildiriliyor. EMİNE KAPLAN ANKARA - Milli Eğitim Bakanlığı. ders geçme ve kre- di sisteminde yaşanan sorun- lann sınıf geçme sisteminde de tekrarlanmaması için lise 2'de başlayacak alan dersleri- nin öğretmen ve öğrencilerce belirlenmesini benımsedi. Meslek liselerinde alan yerine "bölüm dersleri", imam-hatip liselerinde de halen yürürlük- te olan "sosyal bilimîer veede- biyat" alanlannın sürdüriil- mesi görüşü ağırlık kazandı. Milli Eğitim Bakanlığı, 1995-1996 öğretim yılından başlayarak kademeli olarak uygulamaya konulan sınıf geçme sistemı uyannca, lise 2'de öğrencilerin yönlendiri- leceğı 6 alanın derslerini, An- kara "da 7 okulda öğrenci ve ögretmenlere düzenlenecek anketle belirleyecek. Altındağ Ahmet Yesevi Li- sesi, Çankaya Atatürk Anado- lu Lisesi. Kcçiören Fethıye Kemal Mumcu Anadolu Li- sesi, Keçiören Kanuni Lisesi, Yenimahalle Mustafa Kemal Lisesi ve Yenimahalle Şente- pc Lisesi'nde 20 ocak gününe kadar sonuçlandırılacak an- kerte. öğrenci ve öğretmenle- re, fen bilimlerinde 35, sosyal bilımlerde 42, Türkçe-mate- matik alanında 41, yabancı dılde 38. sanatta 35 ve spor • Milli Eğitim Bakanlığı, uygulamaya konulan sınıf geçme sistcmi uyannca lise ikinci sınıfta başlayacak alan derslerinin belirlenmesi için anket düzenleyecek. Meslek liselerinde alan yerine bölüm dersleri, imam-hatip liselerinde de sosyol bilimîer ve edebiyat alanlannın sürdürülmesi ağırlık kazandı. alanında da 30 olmak üzere toplam 221 ders sunulacak. Bakanlık yetkilileri. ılk aşa- madagenel lise, Anadolu lise- si ve yabancı dil ağırlıklı lise- lerin alan ve alan seçmclı derslennin belirleneceğini be- lirterek mesleki veteknık lise- lerdeki bölüm ve alanlartn ilerlcyen günlerde düzenlene- ceğini kaydettiler. Yetkililcr. okullann altyapı ve öğretmen durumlannın dikkate alınarak smıf" geçme sisteminde. alan ve alan seç- meli derslerinin sayısını sınır- lı tutacaklannı bildırerek seç- meli ders sayısındaki fazlalı- ğın büyük sorun yarattığına dikkat çektıler. Genel, Anadolu ve yabancı dıl ağırlıklı liselerin alanlan- nın belirlenınesının ardından, mesleki ve teknık liselerin alan dersleri belırlenecek. tmam-hatip lıselen dışındaki meslek lı.selcrındc oğrencile- nn "elektrik ya da givim" gi- bi bölümlerden mezun olma- lanna karar verilirken bazı çevrelerin yoğun baskısı ne- deniyle imam-hatip liselerin- de mevcut "sosyal bilimîer ve edebiyat" alanlurının sürdü- rülmesi tjörıujü aüırlık kazan- dı. Köktendınci çevreler. yapı- lacak bır düzeniemede mes- lek lıseii öğrencılerinın üni- versite sınavlarına gırmelen- nin sınırlandınlması olaMİığı- na karşı. imam-hatip liseleri- ne genel liselerde uygulana- cak 6 alanın da verilmesini is- tivorlar Aş kuyruğunda yaşlı olmak• Yılların yorgunluğuna "pes" etmiş bedenlerc. aş kuyruğunda beklemek zor geliyordu. Ama onlar "mecburdu" ve yaşam onlar için kannlannı doyurabilmekten başka bir anlam taşımıyordu... ÜMİTOTAN İZMİR- Uzun yıllara birlikte direnmiş, yaşamlannın "son demi"nde bir tas sıcak çorbanın telaşındaydılar. Yıllann yorgun- luğuna "pes" ermiş bedenlere, aş kuyru- ğunda beklemek zor geliyordu. Ama on- lar "mecburdu" ve yaşam onlar için ka- nnlannı doyurabilmekten başka bir an- lam taşımıyordu.. Hava soğukfu. Sabahın ayazında birbi- rine sokulmuş ınsanlarbekleşiyordu. Ten- cerelerin bulundugu cantalar, kapıda sıra- yadizilmış "osaatingeunesi"nin sabırsız- lığı yaşanıyordu. Türkiye'nin çeşitli yörelerindenJzmir'e göç edip kentın çeşitli yerlerine yerleşen insanlar, her gün aynı saatte ve aynı amaç- la biraraya gelıyor, kannlannı doyurmak için kuyruğa geçiyorlardj. Merdıvenler. yaşlılann oturmasına "tahsis" edılivor. 80 yaşındaki VeH Blrlik \e 70 yaşındaki kansı Cemile, aş kuyru- ğunun "en itibarh" ve en devamlı "ko- nuklan". "Sabah crkenden kalknoruz. Otobüse binip bir saatte bura>a gelivoruz. Yemeği- mizi aldıktan sonra tekrar evimize done- lim derken neredeyse akşam oluvor. Yani anlayacağın. kan-koca tüm günümüz iki tas vemeğin peşinde geçiyor. Yağmurda, soğukta zor oluvor, ama başka çaremiz yok." Veli Birlik. Eskıizmır'deki tak göz ge- cekondulanndaki "tatsız tuzsuz" yaşam- Iannı anlatma>ı sürdürecek, ama kansı Cemile araya giriyor: " Yaslüık kartınıız var. Otobüslere bcda- va binhoruz. BLam orada çok fakir insan- lar var, amagelipvemek alamıyoriar. Çün- kü kartlan yok. Otobüs parası \erecekle- rine gidip ekmek alıyoriar. Kskiden bizinı mahalleye geliyordu yemekler. Sonra \a/- geçriler. Bi/ geliyoruA Çocuklar var, ama kendiJerini zor geçindiriyor. Bizim de gü- nünıü/ böyle geçiyor. Şunun şurasında kaç günlük ömriJmüz var ki zaten." Yusuf Dayan katılıyor "sohbete". Ya- manlar'daki evinı sel alıp götürmüş On nüfus ortada kalmış. "Ahişotsa^amakim- se is. vermiyor. Her gün burada vemeğimi yiyonjm,evedegötüriiyonım. Neolurya- zıver, şu selden zarar gören bizim gibi fu- karalara yardımcı olsuntar" diyor Yusuf Dayan. Yanında iki çocuğuyla soğukta bekleşen BediaCezer, Agora'dan yürüye- rek geidiklerini söylüyor. Mardinli Leyla Özdüldört çocuğunuaşevinden aldığı ye- mekle beslediğini anlatıyor. Ürkek. sıkıntılı yüzlerin mutsuz bekle- yjşi sürüyordu. lanir'in Basmane semtin- deki belediye aşevinden, önce günün "mönüsünü" haber veren kokular geli- yor, ardından kapılaraçılıyor, birkap pa- tates, bir kap makarna için büyük bir koş- turmaca başlıyordu. Öncelik yaşlı Veli, Cemile çiftindeydi. Yemekleri almakla iş bitmiyordu. Sıra otobüse yetişmeye gel- mişti; ellerinde yemeklen birbırlerinden destek alarak zorlukla yürüyorlardı... ^zmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Osman Bostan- cıoğlu, Huzurevi. Tepecik ve Basmane"de her gün yüzlerce yurttaşa bedava yemek dağıttıklannı belrrtip "Tepecik mer- ke/imizde berberimiz var, bedava tıraş yapıyor. hamamımız var,yine ücretsiz ban- yo olanağı sağlıyoruz. Fakir insanlara giye- cekyardımı yapılan bölüm de var" derken mutlu görünüyordu. Her şey güzel hoştu da insanlann kar- nını doyurup geçinebileceği ücreti aldığı, sosyal güvenlik kurumlannın gereği gibi çalıştığı bır ülkede acaba aşevlenne gerek kalırmıvdı? 80 yaşma yakın Veli-Cemile Birlik çifti as kuvruğunun en saveın isimleri. CUMHURİYET^TEN OKURLARA OR1UN EBİNÇ Gazetecinin Ölümü Genç meslektaşımız Metin Göktepe'/i bir gözal- tı sonrasında yitirdik. Üsküdar E Tipi Cezaevi'ndeki olaylar sırasında öldürülen hükümlülerin cenazeleri- ni izlerken gözaltına alınmıştı. Ertesi sabah, Eyüp'te bir çaytıanenin bahçesinde ölü olarak bulundu. Po- lis yetkilileri hiçbir araştırma ve soruşturmaya gerek görmeden telaşla açıklama yapıp "Duvardan düş- müş, bu nedenle beyin kanamasından ölmüş" dedı- ler. Gözaltına alınıp polis aracına bindirildiğini gören- lenn yanı sıra Eyüp'teki spor salonunda dövüldüğü- ne tanık olduklarını söyleyenler varken "Göktepe'nin gözaltına alınmadığı, çünkü adına kayıtlarda rastlan- madığı" gibi bir açıklama da ilk açıklamayı izleyiver- di. Oysa Adli Tıp raporu, yapılan açıklamalaria çelişi- yor; Göktepe'nin vücudu ile kafasında belirlenen kı- nk ve ekimozların duvardan düşme sonucunda ola- mayacağını gösteriyordu. Gazetecüerin ve aralann- da Cumhuriyet'in de yer aldığı az sayıdakı gazetenin tepkileri olmasaydı bir arkadaşımız daha "kim vurdu- ya gidecekti". Tepkilerin ve kamuoyuna aktarılan bilgilerin etkısiy- le Eyüp Cumhuriyet Savcılığı adlı, insan haklanndan sorumlu Devlet Bakanlığı da idari soruşturrrıa açtı. Bulgular şu anda, Metin Göktepe'nin gözaltında iken kendisine yapılan ınsanlık dışı "hınç alma" eğiliminin uygulamaya konuimasıyla yaşamını yitirdiğini göste- riyor. Doğrulan, savcılığın ve insan haklanndan so- rumlu Devlet Bakanlığı'nın soruşturması sonunda öğ- reneceğız. Ancak öğrendıklerımız, son dört yılda can güvenlikleri devlet tarafından sağlanmadığı ya da özen gösterilmediği için yıtırdığımız 40'ıncı gazetecı olan Metin Göktepe'yı geri getırmeyecek. Ama hıç ol- mazsa bu olayda olsun, sonucun yapanlann yanına kâr kalmadığını görmek, acımızı biraz olsun azalta- bilecek. Göktepe'nin soğumuş vucudunun bulundugu sa- atlerde bır başka terör oiayı daha yaşandı. Sabancı Center'a ellerinı kollarını sallayarak girdıği sanılan ki- şiler. üç kişiyi öldürdüler. Özdemir Sabancı, Haluk Görgün ve Nilgün Hasefe'nın öldürulmesi, hiç de kuçümsenecek bır olay degıldi. Bu nedenle hemen senaryolar üretılmeye başlandı. Başta çok satışlı gazetelerimız, magazin yanı da ağır basan varsayımlarla konuyu sayfalar dolusu bir biçimde kamuoyuna aktardılar. Aynı önemde olması gereken Göktepe olayı ıse küçük kutucuklar içınde sunuldu. İki olaya da gereken önemi veren tek gazete Cum- hunyet'tı, istanbul Haber Servisi'ndeki arkadaşlanmız haber, fotcğraf ve uzman görüşlerini içeren çalışma- ları ile gelışmelerı yakından izlediler. Geçen hafta bır gazetecı arkadaşımız daha aramız- dan ayrıldı. 36 yılını gazetecilik mesleğine gerçek de- yımı ile "adayan" Rrfkj Kadam, görev dönüşü oto- büste geçirdiği kriz sonunda aramızdan aynldı. Ga- zeteciliği, bir yaşam bıçımı olarak algılayan meslek- daşlarımızdan biriydi. En büyük tutkusu, görevini ge- reği gibi yerine getirmektı. Kendisine sunulan seçe- nekleri, elinin tersiyle itme ilkesini, gazeteciliğe ilk başladığı gün uygulamaya başladı ve ölümüne ka- dar da öyle yaşadı. Göktepe, Sabancı, Görgün, Hasefe ve Kadam'ın yakınları ile kuruluşlarına başsağlığı dileklerimizi su- nuyoruz. • Memur emekli aylıklannın hesabında unutulan ya da "Sonra yaparız" diye ertelenen uygulama yüzün- den kaynakfanan huzursuzluk, Cumhuriyet'in yayım- ladığı çizelgeler sonunda giderildi. Çalışma yaşamına ilışkın her türlü sorun konusun- daki uzman arkadaşımız Yılmaz Şipal, memur emek- lilerinjn aylıklarında yasalardan kaynaklanan artışları göstergeye dökerken ek göstergelere ılışkin özel taz- minat oranlarındakı artışı da dikkate almıştı. 1995 yı- lında tüm ek göstergeler için yüzde 26 olarak belir- lenen oranların, 1 Ocak 1996'dan itibaren değişme- sı gerekiyordu. Ek göstergeleri 2199'a kadar olan emeklılerde bir değişiklik yoktu, ama 2200 ve üstü ek göstergelerdeki yansımalar, yüzde 40, yüzde 75, yüz- • Arkası 6. Sayfada Bütün ünlü markalar Bütün ihtiyaçlannız YKMindirimindeİZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)-Mustafa Kemal Atatürk-ün annesi Zübeyde Hanım ölümünün 73. > ıldönümünde Karsıyaka'daki mezan başında törenlerie anıldı. Karşıvaka Soğukkuyu'daki Zübeyde Hanım'ın mezanndaki tören çe- lenkk'rin konulması. saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıy lâ başladı. Tüm Emekli Kadınlar Der- neği \e Türk Anneler Derneği İ/mir şube temsUcileriııin konuşmâlannın ardından öğrencüer şiiıier oku- du. Karşıyaka Belediye Başkanı Kemal Baysak, Atatürk gibi bir önder yetiştiren Zübeyde Harumla Türk ulusunun övündüğünü belirttL Törene Karşıyaka Kaymakamı Mehmet Demir, askeri. sivil yet- kililer. çeşitli kurum ve kuruluşlanr temsilcileri, öğrencüer ve kalabalık bir yurttaş topluluğu katıldı. BP MlLLETVEKlLt KAHRAMAN EMMİOĞLU 'Okullarda Osmanlıca okutulsun' İstanbul Haber Servisi - tstanbul Büyükşehir Be- lediyesi üenel Sekreterliği'nden istifa cderek RP'den Gaziantep milletvekili seçilen Kahraman Emmioglu. bütün okullarda Osmanlıca okutulması ve imam-hatip lıseleri müfredatının uygulanması gerektiğini belirtti. Emmioglu. laiklik adı altında dini propagandaya gem \Tiruldugunu öne sürdü. llim YaymaCemiyeti'nin genel kurulunda konu- şan RP milletvekili Kahraman Emmioglu, toplum- da siv ıl örgütler ne kadar çok olursa bunlann demok- ratikleşmeye faydalannın da o kadar artacağını be- lirterek "Laiklik adı altında dini propagandaya gem vuruluyor" dedi. Konuk olarak genel kurula katılan İstanbul Bü- yükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da yaptığı konuşmada, aydınlık yannlann Türkiye- si'nde llım Yayma Cemiyeti'nin yetiştirdiği genç- lerin önemli kare taşlan olacağını söyledi. îmam-ha- tip liselerini sadece "ölüyıkayıcrokullar olarak gö- renlere llim Yayma Cemiyeti'nin^yi bir cevap ver- diğini anlatan Erdoğan, şöyle konuştu: "İmam-hatip okullannın karşismda bulunan bir- çok önyargılann iflas ctriğini görüyoruz. Buralarda sadece fakir-fukaranın dcğil. üniversitelerimizdeki öğretim üyelerinin çocukları da okumaktadır. Bu bi- zim iftihar vesilemizdir. Yannlanmıza artık ne ola- cak diye bakmıyoruz." Genel kurulda, 17 ögrenciyle eğirime başlayan i- mam-hatip liselerinin bugün eğitim veren 402 oku- la ulaştığı ve milyonlarca öğrenciyi mezun ettiğı kaydedildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle