28 Mart 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHÜRİYET 11 OCAK 1996 PERŞEMBE HABERLER Akay'ın beraati istendi • İSTANBUL(AA)- istanbul Milli Eğitim eski fl Müdürii Naci Akav "ın, "cebri irtikap ve mal heyanında bulunmamak" suçlarından yargılandığı dava karara kaldı. Savcılık mütaalasında. Naci Akay'ın cezalandınlmasına yeterli ve inandmcı kesin delil elde edilemediğinden "irtikap" suçundan beraati, "mal beyanında bulunmamak" suçundan ıse cezalandırılması istendi. Mahkeme heyeti. Akay'ın tahliye istenıini reddederek karariçin duruşmayı 3! Ocak 1996 tanhine erteledi. Tiirk-İş'ten ILO'ya şikâyet •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-lş Genel Başkanı Bayram Meral, keyfi olarak işten atmalara karsı iş güv encesi getirilmesini öngören I58 sayılı Uluslararası ÇalışmaÖrgiitü(ILO) Sözleşmesi'ni iınzaladıSı halde. buna ilişkin yasaî düzenleme yapmayan hükümeti. ILO Genel Müdürii Michel Hansenne'e şikâyet etti. Meral, Hansenne'e gönderdiği 5 sayfalik ba^vuru metninde. hükümetin. sözleşmeyle ilgili yasal düzenleme yapmaması durumunda. ülkenin uluslararası alanda zor durumda kalacağına dikkat çekti. AHeler açlık grevinde • KOCAEÜ(AA)- İzmıftc, pazartesi günü Ümraniye Cczaev i'nde yaşanan olayları protesto etmek için CHP lzmit Merkez ılçe binasını işgal ettikleri gerekçesiyle gözaltına alınan 8 kişınin aile ve yakınları, çocuklarının serbest bırakılması istemiyle açlık grevıne başladılar. ÇHP lzmit Merkez Ilçe Örgütü'nde basın toplantısı düzenleyen aileler, çocuklan serbest bıraktlıncaya kadar açlık gre\i yapacaklarını söylediler. ?ç simsarları • İSKENDERIN (AA)- lskenderun'da. ABD'ye götürnıe \aadiyle 200 kişiden 250"şer dolar alan 4 kişilik bir şebeke ortaya çıkarıldı. Ilk olarak ABD'ye işçi gönderen Ali thsan Göçer'i ele geçiren gü\enlik güçleri. Göeer'in ifadesi doğrultusunda yürüttüklerı operasyon sonunda şebekenin diğer elemanlan Nuri Oktay Yaygılı. Nahit Demir\e Ahmet Küçük'ü de gözaltına aldılar. 20 kişi yakalandı • SIVAS(AA)-Sı\as'ta sürdürülen operasyonlarda yasadışı DHKP-C örgütü üyesi 20 kişi gözaltına alındı. "Zafer Yohında Kurtııluş' gazetesinin bürosuna düzenlenen operasyonda. gözaltına alınan gazetenin Sıvas temsilcisi Hiilya Dağlı'nın. sorgulamada. örgütün Sıvas bölge sorumlusu olan ve halen Kayseri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Hüseyin Özarslan 'dan talimat aldıklannı itiraf ettiği belirtildi. Daha sonra genişletilen operasyonlarda, yasadışı DHKP-C üyesi olduklan belirlenen 19 kişi daha gözaltına alındı. Kaybolan bilet • YILDIZELİ(AA)- Milli Piyango Yılbaşı Özel Çekilişi'nde 15 mılyar lira isabet eden ve postada kavboldueu öne sürülen 8437627 " numaralı çeyrek bilet için mahkemece tedbir kararı alındı. Sı\as'ın Yıldızeli ilçesinde oturan Burhan Yıldız. Yıldızeli F.mniyet Müdürlüğü'ne3l aralık günü yaptığı baş\ ıınıda. bir yakrnı tarafından Istanbul'dan 772 2 nolu APS ile gönderilen 8437627 numaralı çeyrek biletin kendisine ulaşnıadığını. APS zarfının açık olduğunu ve ıçinden hiçbır şey çıkmadığını belirterek soruşturulmasını istemişti. DSP'den ANAP'a geçeceğini açıklayan Aşınm'dan sonra sıra Bilecik Milletvekili Çim'de Meclis aritmetiği değişiyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TB- MM'nın 2ü. dönem çalışmalanna başlaması- nın hemen ardından milletvekili transferlerı yeniden gündeme geldı. Geçen dönem 100'ün üzerinde milletvekili partı değıştirirken DSP Iğdır Milletvekili Adil Aşınm. "Türk milii- yetçisi" olduğunu söyle>erek ANAP'a geçe- ceğini açıkladı. Aşınm, bu açıklamaları üze- rine DSP Grup Yönetim Kurulu'nca ıhraç is- temiyle Merkez Disiplin Kurulu'na sevkedil- mesınin ardından dün TBMM Başkanlığı'na istifasını sundu. Böylece DSP'nın Meclis'te- kı sandalye sayısı 75'e düştü. "Eski ülkücü" olduğu ıfadeedileh DSP Bilecik Milletvekili ŞerifÇimın de, DSP'den istifa ederek DYP ya da ANAP'a geçecegi öne sürüldû. Iki millet- vekilinin ANAP'a geçmesı durumunda DYP ve ANAP'ın sandalye sayılannın 135'te eşit- lenecegibıldirildı. Bu durumda. RP'nin hükü- met kuramaması halinde, Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirel'in ıkınci olarak "ANAPIide- ri Mesut Yılmaz'ı muyoksa DYP lideri Tansu Çiller'i mi hükümetkurmaklagörevk'ndircce- ğTtartışmasınınyaşanacagına dikkat çekildı. Aşırım'ın, Iğdır Belediye Başkanı olan ağa- beyi Askeri Aşınm da bir süre önce DYP'den istifa ederek ANAP'a geçti. DSP TBMM Grup Yönetim Kurulu dün yaptıgı toplantıda. "parti doğrultu ve ilkelerine aykın davrandı- ğı"gerekçesiyle Aşınm'ı ihraç istemiyle Mer- kez Disiplin Kurulu'na sevkettı. Kararı açık- layan Grup Başkamekilı MümtazSoysal. Aşı- nm'ın açıklamalanna "Türksiyasiyaşamı ba- kımından üzüJdükkrini" »öyledi. Ayrım'ın. "halkın DSP'yi sevmesi" nedenıvle seçildığı- nı ıfadeeden Sovsal. "Bir kişinin geçmişineba- kılarak ihraç karan alınmaz. Ama, bu kişinin bu sözieri ettikten sonra partide durması biz- ce doğnı değil. Örgütü. tabanı \ok dedigi par- ti bö\ le bir kişi> i bileseçtiyse. bu kötiilüğü >ap- mamalı>dı"dedi. Aşmm'ın MHP kökenlı ve eskı ülkücü ol- duğunun anımsatılması üzenne. "fikrigeiişifie gösferdiğini" düşünerek aday gösterdiklenni söyleyen Mümtaz Sovsal.vıne eski bir ''ülkü- cü'' olduğu ıfade edılen Çim'ın de istifa ede- ceğınc ilışkın ıddialara. ~Sö\ lentilere, kişilerin skillerine göre karar \eremeyiz" karşılığını \erdi. Adıl A^ırım. ıhraç ibteminin ardından TBMM Başkanlığı'na istifasını sundu. Böy- lece. DSP'nın Meclıs'tekı sandalye sayısı 75'e düştü. Hükümet kurmak ıçm bırbirlerine ya- kınlaşan ANAP \e DYP'nın güvenoyu alabil- rrtek için eksikleri olan 8 milletvekilini çeşit- li partılerden transfer yaparak kapatmayı he- defledıkleri bildirildi. Aşınm ve istifa ederek ANAP ya da DYP'ye geçeceğı savlanan Çim'ınde ANAP'ageçmesi durumunda, DYP \e ANAP'ın Meclıs'teki sandalye sayılannın 135"te eşitleneceginedikkat çekıldi. Iki partı- nın eşit milletvekili sayısına ulaşması duru- munda. RP'nin hükümet kuramamasının ar- dından Demirel'in. ikinci aşamada hangı par- tı hderinı görevlendireceği tartışmasımn gün- deme geleceğı bildirildi. Görevin, milletveki- li sa>ısının eşit olması durumunda. Türkıye genelinde aldığı oylarDYP'den fazlaolan Me- sut Yılmaz a %erilebileceği savunuldu. DYP lideri Tansu Çiller, bir hafta sonra görev bekliyor Çiller, Yılmaz'a sözünü Jıatulattı• DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın RP karşıiı sözlerini hatırlatarak koalisyon yapmayacağı yolunda milletin önünde verdiği sözü tutmasını istedi. ANK.AR-V (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP-DYP (ANAYOL) formülü önündekı engeller aşılmaya çalışı- lırken Başbakan Tansu Çiller. ANAP Genel Başkanı Mesut Yıl- maz'a seslenerek milletin önünde \erdigi "RPkarşıtT sözleri tutma- sını istedi. Çiller. ANAP'ın bu sözü- nü yenne getırmesi halinde yeni bir hükümet arayışının ortaya çıkacagı- na dikkat çekerek olası bir ANA- YOL formülüne açık olduklarını sö\ ledı. Çiller. Cumhurbaşkanı Sii- le\man Demirerın RP Genel Başka- nı Necmettin Erbakan a. hükümeti kurmak ıçın tanıdığı sürenın bir haf- ta olduğunu açıklayarak kurmayla- rına "Bir hafta sonra sıra bizde" me- sajı \erdi. Çiller. u Kimsekendinite- amüllerin ve kanunlann iizerinde sa> masın. Çöziim bulunacaktır" de- Gnıp toplantısının basına kapaiı dı. DYP'nın ılk grup toplantısı dün yapıldı. Grup Başkanvekıli Ne>zat Ercan başkanlığında yapılan toplan- tı. Atatiirk ve devrim şehıtlerı için yapılan saygı duruşu ılebaşladı. Par- tısinın grup toplantısında konuşan bölümünde de koalisyon görüşmelerine ağıriık \erildiği öğrenildi Çiller. koalisyon arayı>ları ıle ılgılı gelişmelenmilletvekillenneaktardı. Demirel'in lıderlerle vaptığı göriiş- meyı anımsatan Çiller. demokratık sürecin i^ledığinı \ urgıılayarak "Sa- yın DemireL gü\enoyu alabilecek bir hükümetin çıkanlmasını istemiştir. Sayın Erbakan'a göre> vcrilmişrir. Bu. dımokratik bir sürectir. Bunu demokratik sa>gı >t sabır ile karsı- lanıalı\ız" dcdı Bu parlamentonun hükümet çıka- DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, Çukurova Üniversitesi'nde konuştu 'Refah'ın güç kaynağı göçler'ADANA (Cumhuriyet Güney llleri Bürosu)-DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, RP'nin güçlenmesinin Türk halkının birdenbire bağnazlaşmasından değil. köylerden kentlere yaşanan yoğun göçten kaynaklandığını söyledi. Ecevit, gümrük birliğine girişte Türkiye'nin pazarlık gücünü kullanamadığını biidirdi. Türkiye'de-tanmsal öğretimin başlamasının 150. yıldönümü dolayısıyla Çukurova Üniversitesi Mithat Ozsan Amfisi'nde düzenlenen törene katılan DSP Genel Başkanı Ecevit. kalkınmanın tanmdan. köylüden başlatılması. dengeli kalkınma sağlanması gerektiğini, ancak bunuıı yapılamadığını bclinerek şöyle konuştu: "Bu durum kö> lerden kentlere yoğun göç yaşanmasına \ol açı\or. Cöçler de bü\ ük şehirlerde trajedi varatıyor. Refah Partisi'nin. çök fazla değil. nispeten güçlenmesi, Türk halkının hağnazlıgının bir anda arfmasından ka\ naklanmıyor. GeUşmeyen kesimlerden. köylerden biiyük şehiriere göç edenler, burada bir sos>al şokla karşı karşıya kalıyor. Ve kendisine uzanan ilk ele yapışıyor. RP'nin gücü buradan gelijor." NOTLAR / ORAL ÇALIŞLAR racağını, kimsenin korkmasına ve endişelenmesine gerek olmadığını kaydeden Başbakan Çiller, milletin önünde verdikleri taahhütlere-sadık kalacaklannı söyledi. Çiller, görüş- lerinı şöyle dile getirdi: "Savın Erbakan. ANAP'la veva DYP ile bir koalisyon kurarve hükü- met çıkar. Ancak. DYP olarak mille- lin önünde verdigimiz sözler \ardır. Aynı şeji ANAP'uı da yapması gere- ku-." Olası bir ANAYOL koalısyonun- dakı başbakanlık konusuna da üstü kapaiı olarak değinen Çiller. şu gö- rüşleri dıle getirdi: "Kimse kendini teamüUerin ve ka- nunlann üzerindesa>masın. Çözüm bulunacaktır. Llkede devlet boşluk kaldıramaz. Bu ülke en iyisini bula- caktır. Bu devlet güçlüdür." Çıller'ın. RP'yle koalisyona ya- naşmayarakgöreN lendirme sırasının kendisine gelmesını bekleyeceği gö- rüşünü Genel Idare Kurulu'nda (GİK) da dile getirdığı ve partılile- rın buna destek verdiği öğrenildi. Bazı GİK üyelerınin. "Görevlendir- me size verildikten sonra zaten baş- ka birinin kabineyi götürmesi sözkonusu olamaz. Pazarlık gücümüz de artar. RP'\le ko- alisyon konusundaki kararlılt- gınızı sürdürmeniz bizim lehi- mize" görüşünü dıle getirdık- len belTrtıldı. DYP Genel Baş- kan Yardımcısı Ismail Kara- kuyu. toplantının ardından yaptığı açıklamada, tüm seçe- neklere kapılan kapatma gıbı bir tavır izlemedıklennı. an- cak daha önce açıkladıkları tüm sözienn arkasında olduk- larını bildirerek, RP'yle ko- alısyonun olanaksız olduğu mesajını verdı. Karakuyu. RP lideri Erbakan'la görüşme için. "Nezaket çerçevesinde gerçekleşecek" dedi. pe'nin anısı- na dün Gaze- tecılerCemi- yetı'nin önündeydik. Gencecik çiçeği burnunda birgezetecı karde- şımız öldürülmüştü. Polıs, bir gece önce Metın'i gözaltına almış ve daha sonra da bir parkta ölüsü bulunmuştu. Bu durumda tstanbul Em- niyet Müdürii nün ya katille- ri hızla ortaya çıkarması ya da hemen görevden almması gerekmez miydi? lnsan hak- lanna azıcık saygısı olan bir ülkede bu yapılır. Türkiye'de ne oluyor? Kimsenin kılı kıpırdamı- yor. Metin'in nasıl öldürül- müş olabileceğını herkes bi- lıyor. Teker teker sıvaset adamlarıyla konuşun. size katıllerın kım olduğunu kim- senin duymayacağı şekilde söyleveceklerdır. Süpheniz olmasın katiller herkes tara- fından bilinmesine rağmen bulunamayacaktır. Bu man- zara. Türkiye'nin şu andakı acı gerçeğıdir. Sabancı neden öldürüldü'.' Ülkemız iş dünyasının önde gelen bir aılesıne yönelık bu saldırının amacı neydi? Bu cinayetlerin önü nasıl kesıle- cek? Eski Emnıyet Genel Mü- dürü. yeni DYP Milletvekili Mehmet.\gar. polısin iz üze- rinde bulunduğunu \e duru- ma hâkim olduğunu söylü- yordu telev izyonda. Tıpkı di- ğer cinavetlerden sonra ko- nuştuğu gibi konuşuyordu. Türkıye, uzunca bir süre- dir bir cinayetler ülkesi haii- ne dönüştü. Üstelik cinayetle- nnönemli birkısmınında fa- illeri bulunmayan bir ülke ha- linde. Öncekı yazılarımızda da belirtmiştik; bir ülkenin gü- neydoğusunda her gün 25-30 kişi ölüyorsa. bir ülkenin ha- pishanelerinde süreklı tutuk- lu cenazesi çıkıyorsa, kara- kollanndagazetecileryaşam- larını yitiriyorsa. cinayetler her yere sıçrayacak ve tüm toplumu boğacak demektir. Şımdi biz böyle bir cinneti yaşıyoruz. Peki neden bütün bunlar? Türkıye. demokratık bir değı- şimin sınırında dolaşıvor. 12 Eylül'ün boğazımıza doladı- ğı gerıcılıkten kurtulmanın yollarını anyor. Türkiye. eko- nomık gelışmışlık düzeyiyle, artan dınamızmıvle kendi sı- Şiddet ve terör neden önlenemiyor?nırlarını zorluyor. Kürtler, Alev iler, kadınlar. çeşitli eğı- limJerden ve renklerden top- lumsal gruplarkendı kimlık- lerıyle sahnede yer alıyorlar. Işte bütün hengâme bu zorla- madan kaynaklanıyor. Devlet içine askeri darbe- ler sonrası yuvalanmış, baskı ve zulümden kuvvet alan güçler. Türkiye'nin demok- ratikleşme adımlarını engel- lemek için düğmelerıne bir yerlerden basılmışçasına ha- rekete geçiyorlar. Sabancılar'ın hedef seçıl- mesı anlamlıdır. Tabancayı kimin sıktığının htçbirönemı yoktur. Çünkü Sabancılar. liberal- leşme adımlarınm atılmasını ısteyen ışadamları ıçinde ağırlığı olan bir aıle. Onlar gerçekten "çizmeji mi aş- mış^lardı? Daha doğrusu çiz- meyi aştıklan ıçın hadleri mi bildirilmişti? Temel sorun demokratikJeşme Temel sorunun dev letın de- mokratikleşmesi olduğunu görmek gerekir. Despotik bir devlet yapısının hızla değış- tirilmesine ihtiyaç var. Sos- yal de\ letı sa\ unmakla dev le- tin içine yuvalanmış zorbalı- ğı birbirinden dikkatle ayırt etmeliyiz. Eğerbunu becere- mezsek. zorbalık tüm toplu- mun hücrelenne ışleyecek ve önü alınmaz bir çılgınlık sü- rüp gıdecektir. Türkıye bir değışımin eşı- ğinde. Bu değışim çabası. modern ışadamını. işçısını. emekçisini. Kürdünü. Alevı- sini. solcusunu bazı demok- ratik adımlar atılması nokta- sında birleştırıyor. Bu de- mokratikleşme eğılımınin karşısına ise bu değışımden ellerindeki (ktıdar olanakla- nnı yitirme korkusu duyan- lar dikiliyor. Sabancı'nın öldürülme emrinin kimin tarafından ve- rildiğinın hiçbır önemi yok. Bir ülkede her gün onlarca in- san iç çatışmalarda yaşamla- rını yitiriyorsa. sonunda pro- fesyonel öldürme şebekelen- nin ortaya çıkacağını görmek gerekir. Bu türeylemlerde kimin ne rol oynadığı iseçok tartışma- lıdır. Metin Göktepe'nin katille- dıkçe bu acıların önüne geçe- meyeceğiz. Evet, Türkiye bu sorunları rı ortalıkta olduğu halde. hıç- rine hiçbir şey olmamış gibı kurulacak hükümete görev sonunda aş^caknr: ama, hepı- bır sıkıntı çekmeden göre\- davranıyorsa, bilin ki daha düşüvor. De\ letın kılcal da- mızın umudu bu değişımın lerini sürdürebiliyorlarsa. is- büyük cinayetlerbızieri altüst marlanna sızmış sopayla ce- daha azkansız\e daha banş- tanbul Emniyet Müdürü bu etmeye devam edecektir. zalandırma. bombayla hava- çı yollardan gerçekleşmesı- katillen ortaya çıkarmak ve- Önce yeni parlamentoya \ e >a uçurma mantığı değişme- dir. BAŞSAĞUĞI İstanbul Sanayi Odası Meclis Üyesi ve Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Sakıp Sabancı'nın kardeşi Değerli Sanayici Sayın OZDEVDR SABANa ve mesai arkadaşları Sayın Ö •• HALUKGÖRGUN Ü ve Sayın MLGÜN HASEFE'nm hayatlannı yitirdikleri alçakça saldınyı şiddetle kınıyoruz. Kendisini Türk ekonomisi ve sanayisine hizmete adamış değerli insanlanmıza yönelik bu menfur saldın bizleri çok derin bir üzüntüye garketmiştir. Ülkemizin gelişmesine karşı yapılan bu saldınlar, Türk sanayicisini birbirine kenetleyerek demokrasi yolunda ilerlemekten alıkoyamayacaktır. Bu saldında hayatını kaybeden Sayın Özdemir Sabancı, Sayın Haluk Görgün ve Sayın Nilgün Hasefe'ye Tann'dan rahmet, kederli ailelerine, yakmlanna ve Sabancı camiasına başsağlığı ve sabır diliyoruz. İSTANBUL SANAYİ ODASI PERŞEMBE ORHAN BLRSALI Hangi Güvenlik? Dün sabah gazete kapısında bizleri göğüslerine makineli tüfekleri asmış güvenlikteki arkadaşlarımız karşıladı. Cumhuriyet, toplumda terörün tırmanma- sına paralel kendi önlemini almıştı! Acaba, dünyanın en ileri teknolojik güvenlik sistemi, terör terminatör- lerinin Sabancı Center'ın yönetici katındakı cinayet- lerini, hem de yağdan kıl çeker gibi işlemesini önle- • yebilmiş miydi? Ikiz Kuleler kanlı baskını bir kez daha gösterdi ki, esas olan, toplumsal güvenlik sisteminin var olma- sıydı. Bu sistemin çöktüğü bir ülkede. terör, isterse vuramayacağı hedefin olmadığını günbegün göste- riyor. Koruma önlemleri ancak, profesyonel terör termi- natörlerinin işini zorlaştırabilir. hedefe varmalarını ge- ciktirebılir ve hata yapmalarına neden olabilirdi. fkii Kuleler kanlı baskını, terör makinesinin gerektiğinde en güç koşullarda bile başarılı olabileceğini göster- mesi açısından toplumsal bir derstir. • • • Ülkemiz 20 yıldır terörün kıskacından çıkamıyor. Yanı terör profesyonellerinin arkasında 20 yıllık bir deneyim ve birikim var!.. Şöyle geriye dogru düşünüp terörün bu birikimle- rini anımsayalım: Bombalarla öğrencilerin öldürül- mesi; Taksim'de 1 Mayıs 1977'de 37 kişinin katledil- mesi; çeşitli suikast ve cinayetlerle bınlerce kişinin öl- dürülmesı; bombalı mektuplar ve paketlerle milletve- killerinin yok edilmesi: Nihat Erim gibi eski başba- kanların öldürülmesi; Çorum ve Kahramanmaraş'ta mezheplerin birbirine kırdırılması; Ecevrt'e suikast; Uğur Mumcu, Muammer Aksoy, Çetin Emeç, Bahriye Üçok, Turan Oursun... gibi toplum önder- lerinin öldürülmesi; 40'a yakın aydının yakılması: ge- nerallerin evlerine baskınlar; Özal'a suikast; kaçınl- mış ve öldürülmüş yüzlerce insan; sabotajlar ve yan- gınlar... Cumhurbaşkanına suikast yapılan, suikastçının ya- kalanmasına rağmen olayı aydınlatmayan bir devle- tin hüküm sürdüğü bir ülkede. Sabancı nın en güven- likli katı niçin girilemez olsun!? • • • Toplumsal güven ortamını sağlamakla görevlidir devlet ve örgütleri. Ancak gözaltına alındıktan bir süre sonra gazete- ciler öldürülmüş bulunurken; hapishanede tutuklular öldürülürken devletin toplumsal güven ortamını sağ- lamakta görevini yerine getirdiği düşünülebilir mi? Bu durumda, ancak, devletin bızzat kendisinin top- lumda istikrarsızlığın ve güvensizliğin körüklenme- sinde taraf olduğundan bahsedilebilir. • • • Can güvenliği ve yaşamak isteği, sadece insanlar- da değil bütün canlılarda doğuştan edinilmiş özellik- tir. Vahşi ormanda her canlı kendine göre bir koru- ma önlemi alır. Insanlar bu en temel gereksinimlerini, toplumsal- laşarak ve birlikte yaşamanın ortak ilkelerini kurarak güvence altına aldıklannı sanırlar. Bu ortak yaşama koşullarının, adalet, anayasa, ya- salar. eşitlikvbkavramlannın varlıkları ta1200'lüyıl- lara kadar gıder. Bu koşulların ve kavramlann şu veya bu şekilde yok olmaya yüz tutmaları, cangıl ortamına çanak tu- tar. Terörün olduğu her yerde toplumsal çöküşün di- ğer işaretlerini de bulursunuz: En üst düzeyde rüş- vet, yolsuzluk. yüzsüzlük, utanmazlık, yalancılık kol gezer. Siyasetçı, en dar çıkarının peşinde koşturur. Hiç süpheniz olmasın, ÇEAŞ'ta Uzanlar'ın yasa- dışı yönetimlerini sağcı ve solcu siyasetçinin yeni- den aklama girişimleri ile toplumsal çöküş ve terör arasında da bir bağlantı vardır. Çünkü yozlaşma tek bir alanla sınırlı kalmaz; virüs gibi toplumun bütün yapısını lime lime ederek yayılır. Bütün alanlarda bu durumun tipik özelliklerini gör- müyor muyuz? Demirel: Türkiye laik kalacak 4 Atatürk'e toz kondııran naınerttîr' • Cumhurbaşkanı Demirel. Türkiye'nin kurucusu Atatürk'e toz kondunîianın namertiik olacağını vurgulayarak "Atatürk"e toz kondurtmayız. Türkiye Cumhuriyeti laiktir. laik kalacaktır. Benim milletim kadırşinastır. Atatürk"ün de kadrini bılir" dedi. ANKAR.A (Cumhuriyet Bürosu)-Cum- hurbaşkanı Sü- leynıan Demi- rel, Türkiye'nin özgür \e de- mokratik bir ül- ke olduğunu. Atatürk"e toz kondurmanın "namertlik" olacağını sö>- leyerek "TürkiyeCumhuri- yeti laiktir. laik kalacaktır" dedi. Özgür ve demokratik düzen konusunda birtakım kaygıların olabileceğini. an- cak kimsenin korkmaması gerektiğini bildiren Demi- rel. "Halkın sağduyusuna güveniyorum" dedi. Cumhurbaşkanı Demirel. Türkiye'de tanm öğretimi- nin 150. yıldönümü nede- niyie Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nde düzen- lenen kutlama törenlerine katıldı. Demirel. ülke nüfiı- sunun yüzde 80'inin geçimi- ni topraktan sağladığını. yüzde 40"ının da tanm ala- nrndaçahştığını kavdederek tanm sektörünün "çetrefilli'* sorunlarla karşı karşı>a bu- lunduğunu söyledi. Tarımda yaşanan sorunların toplum- sal sorunlarla ilintili olduğu- nu bildiren Demirel.bazı so- runların çözümsüz olduğu- nu kaydetti. Sorunlar karşı- sında karamsar olmak yeri- ne. olaylan göğüslemek ge- rektiğine işaret eden Demi- rel. şu görüşleri dile getirdi: "Eğer tanm, ekonomik yapıya ka\ uşmu> bir sektör olsaydı. sorunların çözülme- si daha kolay olurdu. Ama bu alana doğa giri- yor. Onun kont- rolü elimizde değil. Bir de bi- lim ve teknoloji var. Bizinı çiftçi- miz. sosval gü- vencesi. gelecek giivencesi olma- dan, yenileşmeyi deneyecek ekonomik giice sahip olma- van insanlardır. Babadan ne gördülersc onu yerine geti- rirler." "Kavgı duvalını, ama korkmayalım' Zıraatçılar Derneği Genel Başkanı İbrahim Yetkin'in. törende yaptığı. "Türki- ye'nin sorunlannın kayna- ğını. laik, çağdaş ve demok- ratik aniayıştan giderek m't- litarist \e >obaz bir zihniye- tin yeşermesi oluşturuyor. Bugün TBMM, duayla atf- lıyor ve Anıtkabir'in hemen yanında Atatürkçülük düş- manlığı yapılıyorsa bu ülke- de hiçbir şey iyiye gitmez" ıçerikli konuşmasına da ya- nıt veren Demirel. şu görüş- leri dile getirdi: "Atatürk'e toz kondur- mayiz. O'na toz kondurmak namertlik olur. Benim mille- tim kadirşinastır. Bu ülkeyi kuran, vatanın dört bir ya- nındaki düşmanları denize döken Atatürk'ün de kadri- ni bilir ve bilecektir. Atatürk. Türk milletini ne tarihinden ne de inancından koparmış- tır. Bu cumhumetlajktir.la- ik kalacaktır"
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle