28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 30 EYLÜL 1995 CUMARTESİ HABERLER l Dm öğpetimine sınrlama yok' • ANKARA (ANKA)- Milli Eğitım Bakanı Nevzat Ayaz, din öğretimine herhangi bir sınıriandırma getirilmediğini bildirdi. Milli Eğitim Bakanı Ayaz, RP Konya Milletvekili Mustafa Ünaldı'nın, •Iköğretimin 8 yıla çıkanlmasıyla birlikte imam-hatip liselerinin orta bölümlerine öğrenci alınmayacağına yönelik iddialarla ilgili yazılı soru önergesini yanıtladı. Ayaz, "llköğretimin sekiz yıla çıkanlmasıyla ilgili olarak yapılan çalışmalarda din öğretimine herhangi bir sınırlama getirilmemektedir" dedi. BahaAkşit • DENİZLİ (AA)- Istanbul'da çarşamba gûnü ölen Denizli eski Milletvekili ve Senatörü Baha Akşit (81), dün Denizli'nin Acıpayam ilçesine bağlı Yatağan Beldesi'nde toprağa verildi. Akşit için ilk tören, Pamukkale Üniversitesi Eğitim Uygulama ve Araştırma Hastanesi önünde yapıldı. Yeni Camii'deki törene ise, Baha Akşit'in ailesı ve yakınlan, Denizli Valisi Oğuz Kaan Köksal. Denizli Milletvekili Mehmet Gözlûkaya, 11. Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Necdet lpek, Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Arif Akşit ve vatandaşlar katıldı. Akşit'in cenazesi, kılınan namazdan sonra Yatağan Beldesi Mezarlığı'nda defhedildi. Demirel'den onay • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cutnhurbaşkanı Süleyman Demirel, Türkiye ile ABD arasında 11 Temmuz 1995 tarihinde "Aile Planlaması ve Üreme Sağlığı" konusunda imzalanan protokole ilişkin Bakanlar Kurulu karannı onayladı. RP: Patrikhane yargılansın • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Refah Partisi Grup Başkanvekili Abdüllatif Şener. dün dûzenlediği basın toplantısında, Tansu Çiller hükümetinin şahsiyetsiz bir dış politika izlediğini bildirdi. Fener Rum Patriği'nin "cihan patrikliğine" soyunduğunu bildiren Şener, Başbakan Tansu Çiller'in bu konuya el koyarak, adli-idari soruşturmayı başlatması gerektiğini söyledi. Grup Yorum'dan ppotesto • İstanbul Haber Servisi - Grup Yorum üyeleri. grup üyesi Ufiık Lüker'in Denizli'deki bir konserleri nedeniyle tutuklanmasını protesto ettiler. lnsan Haklan Derneği'nde bir basın açıklaması yapan Grup Yorum üyeleri, 27 eylül günü. başlattıklan "3 Ekim'de Her Yerde Grup Yorum Dinle. Dinlet" kampanyası çerçevesinde Saraçhane Haşim Işcan Geçidi'nde afiş asan dört arkadaşlannın gözaltma alındığını belirttiler. İSKİ davası • İstanbul Haber Servisi - Eski İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Nurettin Sözen ile eski İSKİ Genel Müdürü Ergun Göknel'in de aralannda bulunduğu 6 sanığın, "Devlet adına yapılan ihaleye fesat kanştırarak menfaat temin etmek" suçundan yargılanmasına dün devam edildi. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki. hiçbir sanığın katılmadığı dunışmada 8 Eylül 1995 tarihli bilirkişi raporu okundu. Mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi. Sümer Holding saülıyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Özelleştirme Idaresi Başkanlığı (ÖtB), özelleştirme çalışmalannı Sümer Holding AŞ'ye ait 10 tekstil işletmesinin satışıyla sürdürecek. ÖtB'den dün yapılan yazılı açıldamada, Sümer Holding'e ait 10 işletme için açıîan ihalelerin 2 ekim pazartesi gününden itibaren duyurulacağı bildirildı. CHP'den iki istifa daha. Başbakan Çiller, milletvekili pazarını yönetmekle suçlandı Sümer: Çiller transfer için beni ild kez aradıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çiller, azınlık hükümeti arayışlan çerçevesinde kendisini feshederek CHP'ye katılan, SHP'nin son genel başkam Murat Karayalçın'a yakınlıgıyla bilinen milletvekillerine "çengeTatarken, dün de Diyarbakır Milletvekili Salih Sümer ile Muş Milletvekili Muzaffer Demir CHP'den istifa etti. Sümer, Çiller'in, kendisini iki kez aradığını açıklayarak, Başbakan'ın milletvekili pazannı bizzat yönettiğini itiraf etti. CHP'den istifa eden milletvekillerinin çoğunluğunun bir süre bağımsız kaldıktan sonra DYP'ye geçmesi beklenirken, Çiller'in kurmaylanndan Orman Bakanı Hasan Ekinci de "Bize gefccekler" dedı. Sümer ve Demir'in istıfasıyla CHP'nin parlamentodaki sandalye sayısı 60'a inerken, bağımsız milletvekillerinin sayısının 12'ye yükselmesi azınlık hükümeti senaryolannı güçlendirdi. DYP'nin, istifacı milletvekillerine vaatlerde bulunduğu savlan da kulislerde dile getirildi. Siirt Milletvekili Erdal Koyuncu, Hatay Milletvekili Mehmet Dönen ve Diyarbakjr Milletvekili Mahmut Lyanık'ın ardından, dün de Diyarbakır Milletvekili Salih Sümer ve Muş Milletvekili Muzaffer Demir CHP'den istifa ettiklerine ilişkin dilekçelerini TBMM Başkanlığı'na verdiler. Transfer pazarlıklan söylentilerinden rahatsız olan Batman Milletvckih Abdülkerim Zilan da hükümet sorunun çözümlenmesinden sonra istifa edeceğini açıkladı. Sümer: En iyi Bder Çiller Sümer, istifa gerekçesinde. "Hükümetten aynlma karannın gereksiz ve ülke gerçekleri göz önünde bulundunılmadan almmasL SHP döneminin suçlanması karşısında tepkisi/ kalmam söz konusu olmazdL İ Ikemin karşı karşıya bulunduğu sorunlar nedeniyle bu karan verdim" dedi. Sümer. "Azınhk hükümetine destek verecek misiniz" sorusuna, "Şu anda kararun >ok. Bölgeme gkfip, beraber politika yaptığım arkadaşlaria görüşeceğun" yanıtını verdi. Sümer, "DYP'ye geçecek misiniz" sorusuna da *Şu anda bir şey yok. Ben Başbakan Tansu Çiller'i severim, bana göre en iyi lider o. Beni iki defa aradı, yardım isteİdi Seçim böigemden dönünce kararunı vereceğün" Salih Sümer karşılığını verdi. Sümer, "akrabalannın PKK ile bağlanüsı oiduğu için baskı alnnda kakugr söylentılennı yalanlarken, "maddi çıkar karsûığT istifa karan aldığı söylentilerinın de "yataşıksn" olduğunu söyledi. Muş Milletvekili Muzaffer Demir de yaptığı yazılı açıklamada, "Kuruhay sonrası ortaya çıkan yönetim anlayışıyla birlikte siyaset vapabilme olanağun • Diyarbakır Milletvekili Salih Sümer ile Muş Milletvekili Muzaffer Demir de CHP'den istifa ettiler. istifacı Sümer, Çiller'in kendisini iki kez aradığını açıklayarak Başbakan'ın millervekili pazannı bizzat yönettiğini itiraf etti. DYP'li Orman Bakanı Ekinci de istifacılar için "Bize gelecekler" dedi. Batman Milletvekili Abdülkerim Zilan da hükümet kurulduktan sonra CHP'den istifa edeceğini açıkladı. ortadan kalkmıştır. Türkiye'nin ve bötgemin ağır sorunlan bulunmaktadır. Bu sorunlann aşıunası şüphesiz Kürt sorununa getirilecek banşçıl çözümle mümkündür. Sorunun çözümü konusunda her türtü diyaloga açık kapı bu-akarak her türlü katkıyı kovmaya haar olduğumuzu ifade etmek istiyorum" dedi. Demir, öğleden sonra yaptığı açıklamada partisinden resmen istifa için, kurulacak yeni hükümetin güvenoyu almasını bekleyeceğini söyledi. Demir. CHP kurultayının verdiği istifa karannı, "adının transfer söylentilerine kansünlnıaması için şimdilik dondurduğunu" söyledi. Demir, MHP'nın yer almadığı ve seçim bölgesinin sorunlannın çözümü yönünde çaba harcayacağına inandığı yeni bir hükümet oluşumuna güvenoyu verebileceğini belirterek herhangi bir partiye katılmayı düşünmediğini biTdirdi. Başbakan Tansu Çiller ile Türkiye Odalar ve Borsalar Bırliği (TOBB) Başkanı Yahm Erez'in de devrede oiduğu transfer kulislerine, daha önce CHP'den istifa ederek DYP'ye geçen - Mardin Milletvekili Muzaffer Arikan da katıldı. Ankan'ın özellikle Güneydoğu kökenli u esld arkadaşlan" ile transfer pazarlıklannı yürüttüğü bildirildi. istifacı milletvekilleriyle yeni parti için hazırlık yapıldığı söyleniyor SHP'yicankuulıvma girişimi ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-CHP'de peş peşe açıkla- nan milletvekili istifalartnuı, hü- kümet arayışlan konusunda ye- ni bir olasılığı gündeme getirdi- ği savlandı. CHP'nin yeni lide- ri Oeniz Baykal'ın. partisinin koalisyon ortaklığı döneminde- ki tutumunu eleştirmesinden ra- hatsız oiduğu bilinen MuratKa- rayalçın'ın, istifa eden millet- vekilieri ile son genel başkanı oi- duğu SHP'yi yeniden kurma ha- zırbğı içinde oiduğu öne sürül- dü. Kulislerde. 10 dolayında mil- letvekili ile kurulması planla- nan yeni parti için tüzük hazır- lıklan yapıldığı öne sünilürken gjrişimin başany la sonuçlanma- sı durumunda, Başbakan Tansu ÇŞer'm, MHP ve SHP ile bir ko- alisyon oluşturabileceği olası- ltği üzerinde duruldu. Cumhuriyet'in, kulislerde vaptığı araştırmalarda, Çiller'in, ANAP Genel Başkanı Mesül Yrfmaz'la kavga etmesinin ardın- dan, TBMM Başkanı Hüsamet- tin Cindomk'la görüşmek dı- şırtda. Başbakanhk Konutu'ndan hiç çıkmadığına ve DYP kur- maylanyla bile görüşmediğine işaret edildi. Çiller'in konuta kapanmasmın, CHP'lilerin isti- falarmm ardından, olası oluşum- lara ilişkin beklentiler içinde oi- duğu yorumlanna neden oldu. Karayalçm'ın, Baykal'ın, sosyal demokratlann koalisyon ortaklığı dönemindeki tutumu- nu sert ifadelerle eleştirmesin- den duyduğu rahatsızlığı bir açıklamayla duyurması ile mil- letvekili istifalannm birbirini izlediğinedikkatçekildi. Kulis- lerde, bu sürecin altı çizilirken Karayalçm'm, CHP'den aynlan milletvekilleri ile son genel baş- kanı oiduğu SHP'yi kurma ha- zırlığı içinde oiduğu iddia edil- di. Karayalçın'ın.yeni parti için arkadaşîanna tüzük hazırlatnğı savlandı. Çiller'in de bilgisi dahilinde oiduğu ileri sürülen bu gelişme- lerin ardından, yeni partinin 10 dolayında milletvekili ile kuru- labileceği ve MHP'nin de kah- lacağı bir koalisyonun üçüncü ayağı olabıleceği iddia edildi. 17 milletvekiline sahip olan MHP ile 10 dolaymda millet- vekiliyle kurulması planlanan SHP' nin, yaklaşık 30 kişilik bir destekle 182 milletvekili bulu- nan DYP'ye omuz vereceği ve bağımsız birkaç milletvekilinin daha katılımıyla TBMM'de gü- venoyu alabilecek sayıya ulaşı- Iabileceğinin hesaptandığı kay- dedildi. Bu planlann, kulisler- de dile getirilen savlar doğrul- tusunda gerçekleştirilmesi ha- linde Çiller'in, muhalefet parti- leri. Cumhurbaşkanı Sütevman DanirelveTBMM Başkanı Hü- samettinCindoruk ile bazı DYP millervekillennin de karşı çık- tığı azınlık hükümeti arayışından vazgeçeceği iddia edildi. CHP'den aynlan Hatay Millet- vekili Mehmet Dönenile Diyar- bakır Milletvekili Safih Sümer'in istifa kararlannı açüdarken Bay- kaî'ın, SHP'nin iktidar ortaklı- ğı dönemini-hedef alan eleştiri- lerinden duyduklan rahatsızlığı dile getirmelerine dikkat çekil- di. Karayalçın'a yakınlıgıyla bi- linen Dönen, önceki gün yaptı- ğı açıklamada, "düşüncderine uygun yeni bir siyasi hareket olursa" içinde yer alabileceği- ni, SHP gibi bir partide sonuna kadar mücadele edebileceğini söylemişti. Başbakanhk, mahkemeye Çiller'in zarf açma yetkisi olduğunu bildirecek Çifler, TOFAŞ skandahndan aldanıyor BÜLENT SAR1OĞLU ANKARA - TOFAŞ'taki kamu hisselerinin satışında danışman- lık yapacak firmanın seçimi konu- sunda açılan ihale için görüşü so- rulan Başbakanlık. Başbakan Tan- su Çiller'i aklayacak. Çiller'in, ka- palı ihale zarflannı komisyonu devredışı bırakarak açma yetkisi olup olmadığını soran mahkeme- ye. "Kamu Ortaklığı Idaresi'nin başı olan Başbakan, zarflan huzu- runda açtırabilir" yanıtı verile- • TOFAŞ davası için Başbakan'ın, ihale zarflannı, komisyonu devre dışı bırakarak açma yetkisi olup olmadığını Başbakanlığa soran mahkeme, "'Kamu Ortaklığı İdaresi'nin başı olan Başbakan, ihale zarflannı huzurunda açtırabilir" yanıtını alacak. Mahkemeye gönderilecek yanıtta, danışman fırmanın seçimi için açılan ihalede Çiller'in açtığı zarflara fırmalann da itiraz etmedikleri ve taraflann ihaleye fesat kanştınldığına ilişkin iddialan bulunmadığı kaydedilecek. cek. Kamu Ortaklığı Idaresi ıha- razetmediklerini belirterek ihale- kapalı zarflann yetkili komisyon ye fesat kanştınldığını ileri süre- cek bir durum bulunmadığını sa- vundu. TOFAŞ'taki kamu hisselerinin satışında danışmanlık yapacak fır- manın seçimi için açılan ihalede. le Yönetmeliği'nin, 'zarflann ko- misyon tarafuıdan açılmasınf içe- ren emredicı hükmüne karşın Baş- bakanlık'tan üst düzey bir yetkili, açıldıktan sonra komisyona gön- derilen zarflara firmalann da iti- yerine Başbakanhk Konutu'nda Çiller tarafindan açıldığının tuta- nakla saptanması üzerine, eski Ka- mu Ortaklığı tdaresi Başkanı Can Yeşilada ve 6 komisyon üyesi hak- kında 13. Asliye Ceza Mahkeme- Cuma namazmı Hisar Camisi'nde kılan pemireTin Izmir'deki bütün programlaruıa eşi Nazmiye Demirel de katıldı. Cumhurbaşkanı, Ege gezisinin ilk gününde dört açılış yaptı, iki temel attı DemireUÇöziim erken seçim MERİH AK/ ASUMAN ABAaOĞLU İZMİR - Cumhurbaşkanı Süleyman DemireL dört yıl gibi uzun bir süre süren koalisyonun bo- zulmasının doğal olduğunu belirterek hükümet sorununu aşmanın yolunun '^eçim'' olduğunu söy- ledi. Demirel, Ege Bölgesi'ndeki iki günlük gezi- sinin ilk gününde oldukça yoğundu. Demirel, 4 açılış, 2 temel atma töreni ve 3 ziyaretiyle lzmir'ı altüst etti. DYP Genel Başkanlığı döneminde Iz- mir'e her gelişinde havaalanını 'işgaledenler', dün Demirel'ikarşılayanlar arasındayoktu. Bunun va- nı sıra, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş karşılayanlann en önünde yerini aldı. Demirel, MOPAK Endüstri Meslek Lisesi'nin temel atma töreninde yaptığı konuşmada, Tür- kiye'nin eğitime yeteri kadar pay ayıramadığını, Ankara ve Istanbul'da başlattığı kampanya ile > r urttaşlan eğitime yardıma çağırdığını anımsat- tı \e lzmir'de de çağnsını yineledı. Demirel dün cuma namazını Hisar Camisi'nde kıldı. Daha sonra Ege Giyim Sanayicileri Der- neği tarafindan yaptınlan Moda Centrum'u açan Demirel'e, Ege Giyim Sanayicılen Derneği Baş- kanı Remzi Peköz. "Sizden sektörümüz ve ülke- miz adına önemli bir dileğimiz \ar. Lürfen şu an hükümetin olmadığı dönemde uygulanmakta olan grev dalgalannı engelleyiniz. l.ütfen direkt ihracatı ilgilendiren konulardaki greviere arabu- lucu olunuz" dedi. "Grevler konusunda siz haklısınız" diyen De- mirel şunlan söyledi: "'Demokrasiyi. bizi rahat- sız eden taraflamla. bizi memnun eden tarafla- rrvla beraber mütalaa edeceğiz. Herkesşuna inan- mahdır ki, gayet tabü ki gülün dikeni oiduğu gi- bi, dempkrasinin de dikenleri vardır. Biraz sab- redin. l Ikemizdt hak arama yoüarı sonuna ka- dar açıkür, açık kalmalıdır. Tabü ki haklar kul- lanıhrken hakarama yoUannın dışına çıkılmama- lıdır. Dışına çıkıldığı zaman, işte o, sayesinde var olduğumuz demokrasiye yapılacak en büyük kö- tülüktür." Demirel, Ege Bölgesi Sanayi Odası'nın 50. yıl kutlamalan kapsamında düzenlenen ödül tö- renine katıldı. Demirel burada yaptığı konuşmada, koalisyonlann ömrünün 18-20 aydan fazla olma- dığını \ urgulayarak "Bu koalisyon 4 sene sürdü- rüMü. Kimse birbirini anlamaz halegelmişse, çö- züm hakeme gitmektir. Hakem, millettir. Çözüm, seçimdir'" dedi. Demirel, koalisyonun anlaşmazlığa düşmesi- nin doğal karşılanabileceğini, çözümün demok- raside olduğunu bildirdi. si'nce dava açılmıştı. Skandalın ortaya çıkmasından sonra Exim- bank Genel Müdürlüğü'ne atanan Yeşilada ile 6 sanığı. Türk Ceza Ya- sası'nın 366. maddesine göre k iha- leye fesat kanşürmak" suçundan yargılayan mahkeme, Başbakan'ın, kapalı zarflan açma yetkisi bulu- nup bulunmadığını Başbakanlığa sondu ve ilgili me>-zuatı istedi. Alı- nan bilgiye göre Başbakanhk, Baş- bakan'ın eşi Ozer Uçuran Çiller'in yakın arkadaşı olan Hüsnü Özye- ğin'in de ortaklan arasında bulun- duğu Finansbank ile Schro- ders-Interbank Konsorsiyu- mu'nun birleşerek danışman- lık işini aldığı ihaleye ilişkin iddialarda Tansu Çiller'i ak- layacak. Başbakanlık'tan üst düzey *bir yetkili, Cumhuriyet'e. mahkemeye verilecek yanıt- ta Kamu Ortaklığı İdaresi (KOİ) thale Yönetmeliği'ne atıfta bulunularak Başba- kan'ın, daha sonra adı Özel- leştirme İdaresi Başkanlığı olarak değiştirilen KOl'nin başı olduğunun anımsatılaca- ğını söyledi. İhale Yasası'na göre değıl. yönetmeliğe gö- re oluşturulan komisyona yet- ki verildiğini, ancakasıl yet- kinin Başbakan'da olduğu- nu savunan yetkili, *>ihaye- tinde tüm işlemler Başba- kan'ın başkanhğuıa tekamül eder. O dönemde her özelleş- tirme için bazı yerterin kollan- dığı dedikodulan olu\ordu. Başbakan da bunu engelle- mek için böyle bir vola baş- vurmuş," dedi. V önetmelik aklarruyor KOİ thale Yönetmeli- ği'nin, 'Zarflann Açüması' başhklı 31. maddesinde, tek- liflerin verildiği dış zarfla- nn, komisyon tarafindan tu- tanakla belirlendikten sonra ihaleye katılanlann önünde açılması öngörülüyor. Tek- lifleri içeren iç zarflann açıl- masından önce, ihaleye ka- Olanlann odalardan çıkanl- masını şarta bağlayan mad- dede, zarflann komisyon önünde açılarak ihale Ko- misyonu Başkanı veya baş- kanın belirleyeceği bir kişi tarafindan okunması ve tuta- nak tutulması hükme bağla- nıyor Yönetmelikte, idarenin bağlı oiduğu Başbakan'a, ihalenin yapıldığına ve kara- ra ilişkin olarak sadece onay yetkisi veriliyor. CUMARTESİ YAZILARI L ATAOL BEHRAMOĞLU Acımasızlık ve Hoşgörü Gümüşhane Barosu Başkanı'nın fanatik birkatil ta- rafindan acımasızca öldürüldüğü (öldürtüldüğü) gün- lerde, Büyükada'da market işleten Alevi kökenli bir tanıdıkla konuşuyordum. "Köktendinci" bazı müşte- rilerinin bu cinayetle ilgili olarak "Oh olsun"demele- rinden yakınıyor, şaşkınlığını belirtiyordu. Söz birara terör olaylarına geldi. Benim market sahibi tanıdığa göre, hapishanelerdeki terör suçlulan birgecede or- tadan kaldırılırsa bu ötekiler için de gözdağı olacak vesorun böylece kökünden çözümlenecekti. Bir ko- nudaki acımasızlığı eleştirirken bir başka konuda böyiesine acımasız olabilen bu insana hayretle ba- kakaldım. • • • Şehremıni'de iki çocukcağızı canavarca katleden kişi, linç edilmekten kurtanlarak cezaevine götürülür- ken, büyük bir panık içindeydi. Orada öteki mah- kûmlar tarafindan hırpalanmaktan, öldürülmekten korkuyordu. Televizyon kameralanna bir ara şöyle dedi: "Allah hepimizin yardımcısı olsun!" Bu sözler- de insanı yine hayretler içinde bırakan bir çelişki var- dı: Korunmasız çocuklann acımasız katili, kendisine karşı büyük bir acıma duygusuyla doluydu... "Şehremini canavan" hücresinde ölü bulunduğün- dadevleti eleştiren sözlersöylediğimi duyan gençbir arkadaş şöyle dedi: "Onu aslında, öldürülen çocuk- lann ailesıne teslim etmek gerekirdi..." Öç alma duy- gusunu, acımasızlığa karşı nefreti anlamamak elbçt- te mümkün değil. Fakat acımasızlığa acımasızca kar- şılık vermek, adalet duygusunu değil adaletsizliği de- rinleştirir... Toplumumuz bunu anlamaktan bugün ne yazık ki çok uzaklardadır... • • • Buca Cezaevi'nde devlet. can güvenliklerini sağ- lamakla yükümlü oiduğu tutuklulan öldürttü, ya da öldürülmelerine engel olamadı. Gerekçe, bazı siyasi tutuklulann sayıma çıkmak istemeyişleri, başkaca disiplinsiz davranışlarıydı. Hapishaneierinde hoşgö- rüyü, adalet duygusunu egemen kılarak düzen sağ- layamayan devlet, "baş ezerek" sorunu çözmey*1 yöneldi... Devletin uyguladığı şiddet, karşı şiddeti do- ğurdu. Böylece, belki de çok kolayca çözümlenebi- lecek sorunlar, devletin kendi eliyle, içinden çıkılmaz duruma getirildi. • • • Yaşar Kemal'in mahkeme heyeti karşısındaki fo- toğraflannı gördükçe, kendimden de ülkemden de uta- nıyorum. Sanki bir şeylere alıştınlıyoruz... Bir an ge- lecek, dilimizin büyük ustasını demir parmaklıklarar- kasında görmeyi de doğal karşılayacağız... Türki- ye'ye bu utancı yaşatan, devletin hoşgörüsüzlüğü- dür. Terörle Mücadele Yasası'nın, Ceza Yasası'nın düşünceyi yasaklayan maddeleri ilkellik ve utanç bel- geleridir. Bu maddeler terörün engellenmesine de- ğil, daha verimli gelişme ortamlan bulmasına yara- maktadır. Tıpkı şiddetin karşı şiddeti doğurması gi- bi... • • • Perşembe günü Ankara'da, insan haklarından So- rumlu Devlet Bakanlığı'nın Yüksek Danışma Kurulu toplantısına katıldım. Sayın Algan Hacaloğlu'nun çağnsıyla, bir süredir bu kurulun üyelen arasında yer almaktaydım... Korkanm ki bu, son toplantımızdı... Kurulacak yeni hükümette (eğer bu, koalisyonun de- vamı olmayacaksa), insan haklanndan sorumlu bir Dev- let Bakanlığı bulunacak mı? Bakanlık görevi kıme ve- rilecek? Mayıs ayında hazırlanarak Başbakanlığa su- nulan "İnsan Haklan Eğitim Projesi" yaşama geçiri- lecek mi? Özellikle son dönemlerde bir kımlik kazan- maya başlayan bu bakanlığın çalışmalarının dondu- rulması ya da engellenmesi, ülkemiz için çok büyük bir kayıp olacaktır... ••• Toplumumuzun iliklerine kadar işlemiş olan acı- masEİık ve hoşgörüsüzlük (ve onlaria eşdeğerdeki ken- dini beğenmişlik, bencillik) ahlâkının aşılmasında, bir hoşgörü toplumu olabilmede, tek tek aydınlanmıza, medyaya, devletin ve parlamentonun içindeki sağ- lıklı güçlere büyük ödevler düşüyor... Teröre, en acı- masız ve ilkel bir şiddete karşı mücadele ederken de başarıya ulaşabilmek için, ne kadar zor ve çelişik gö- rünürse görünsün, acımasızlığın tuzağına düşme- mek, adalet ve hoşgörü ölçülerini egemen kılmaktan başka çare yoktur... Sıvas davası Yalancı tanıklara 10 yıl hapîs îstendi ERGUN AKSOY ANKARA- Sıvas davası sanıklan lehine 'Şalanata- nıkhk" yaptıklan öne sürü- len kişilerin sayısı 55'ten 78'e ulaştı. 23 kişinin daha yalancı tanıklık yaptığını saptayan Sıvas Cumhuriyet Başsavcılığı, hazırladığı id- dianamede, söz konusu ta- ruklann, sanıklarla ilgili çe- lişkili ifadelerine dikkat çe- kerek, cezalandınlmalannı istedi. Haklannda 10 yıl ağır hapis cezası istemiyle dava açılan 23 kişinin önümüz- deki hafta yargılanacaklan- nı betirten müdahil a\oıkat- lanndan Üzüm Ateş, "Tanık konumundaki bu samkla- nn yalan beyanda bulun- duklan açıkça ortada. Ver- dUderi ifadelerde bü>iik çe- lişkUer var" dedı. Sıvas"ta 37 aydının yakı- larak katledilmesi eylemi- ni gerçekleştiren 124 sanık lehine yalancı tanıkhkta bu- lunanlara 23 kişi daha ek- lendi. Yalancı tamk sayısı, daha önce haklannda dava açılan 55 kişiyle birlikte 78'eulaşırken, Sıvas Cum- huruiyet Başsavcılığı'nca 23 kişi hakkında hazırlanan iddianamede, tanık konu- mundaki bu sanıklann ya- ian beyanda bulunarak, mahkeme>i yanılttıklan be- lirtildi. İddianamede, 23 ta- nığın sanıklarla ilgili ver- dikleri ifadelerdeki çelişki- lere dikkat çekilerek, bu sa- nıklar hakkında yalancı ta- nıklık suçunu işlemekten 10 yıl ağır hapis cezası ve- rilmesi istendi. Tutuksuz olarak yargılanacak olan 23 sanığın 2 ekım pazartesi gü- nü Sıvas Ağır Ceza Mahke- mesi'nde hâkim huzuruna çıkanlacaklan bildirildi. Yalan söylüyorlar Müdahil avukatlanndan Üzüm Ateş, kendileri tara- fından yapılan suç duyuru- su üzerine 23 kişi hakkın- da daha dava açıldığinı öe- lirterek şunlan söyledi: . "TanıkJann verdikleriifa- deleri a>Tmbh bir şekikle in- celedik. 55 kişi dışında, bu 23 kişinin de çelişkili ifade- lerine rastladık. Bunun üze- rine suç duyurusunda bu- lunduk Sa>cılıkda iyibir in- celemede bulunarak, bu 23 kişi hakkında dava açılma- sını istedi. Hukuk tarihin- de ilk kez böyle bir olay ya- şanıyor. Ana davadaki sa- nıklann kanıüan, bu tanık- lann vermişolduğu ifadeler- den oluşuyor. Ana mahke- me, ya bu tanıklann verdik- leri ifadelerdeki çeuşkileri göremedi, v^ da i>i inceleme yapmadL Bu tanıklann ver- diği ifadeler sonucu, ana da- va sanıklanndan bazılan 15 yıl cczayla kurtuldular. Oy- sa, bu samklara daha fazla ceza verilmeliydi. Tanıklar yalan sövlemiştir. Önemli olan. ilk kez yalancı tanık- larla ilgili Türkije'de böyle bir toplu dava açîlıyor. Hak~ lannda dava açılan yalancı tanıklann sayısu ana dava- dan yargılanan sanıklann sayısına yakındır, bu da ol- dukça düşündürücüdür.'"
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle