Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 3 AĞUSTOS 1995 PERŞEMBE
OLAYLAR VE GORUŞLER
SağbJcsız sağlık durumumuz
Türkıye'de sayıları pervasızca. sorumsuzca arttınlan tıp
fakultelerı çok cıddı yetersızlıkler ıçındedır. Çoğunluğu ıyı
hekım, ıyı uzman yetıştıremezler. İyı bır tıp eğıtımı, ıyı
hekımlığın sadece ılk adımıdır.
Prof. Dr. COŞKUN ÖZDEIVIİR
Istanbul Tıp Fakültesı Sorolojı Anabılım Dalı öğretım üyesı
U
lkemızde sağlıkla ılgıli
gerçekler kola> kola>
açıklanamavacak kadar
kötudur \azik kı i> ı>e
doğru bır gıdışten soz
etrnek de olanaksız
Sağlık alanı savmaklatukenmezolum-
suzluklarla dolu Doktorlardan başlaya-
rak kalın çızgılerle tabloyu çızmek îster-
sek dahabaşlangıçtaTurkı>e'de ı>ı he-
kım >etıştırecek koşullann bulunmadı-
ğınıso\le>ebılınz Bu Turkıve'dehıçıvı
hekım yoktur anlamanı gelmı>or kuşku-
suz Mesleğınozellıklennı vurgulamaya
gerek olmadığınısanıvorum Hekımelı-
ne teslım edtlen ınsan sağlığıdır Ona ye-
terlı bılgı. dene> ım \e ozenle > akla^mak
gere|ı tartışılamaz ''»anlıştanı.yersızen-
dıkasvon \e hatalı tlaç sakatlığa ve olu-
me neden olabılır Toplumlann en az. ıyı
olduğu kadar sorumluluk duvgusu guç-
luhekımleregereksınımı var Bu sorum-
luluk duygusu. hekımın hastasına akılla.
bılgıyle ve duyunçla (vıcdanla) yaklaş-
masını sağlayacak. dogru tanı koymaya
gucunun olanaklannın yetmedığı du-
rumlarda hastasını dogru merkezlere ve
konunun uzmanı olan kışılere vonlendı-
recektır Hemdebunuhıç vakıt yıtırme-
den yapacaktır
lyı hekım yetı^tırmek az gelı^mn bır
ulkeıçınkola\ değıldır Siz bakmavın po-
litikacılann çağ atlama savlanna. Onlar
sadece nıasal anlatı> oriar. Turkive henüz
çağın ve uygariığın epey uzağındadır \e
Türkhe'nin yonetimi de çok partili do-
nemde ileri, uygar bir toplum doğrultu-
sunda >ol almamıza elverişli olmamıştır.
Tûrkıye'de sayıları pervasızca. sorum-
suzca arttınlan tıp fakultelen çok cıddı
yetersızlıkler ıçındedır Çoğunlugu ıyı
hekım. ı\ı uzman yetıştıremezler Tyı bır
tıp eğıtımı. ıyı hekımlığın sadece ılk adı-
mıdır Onusureklı vearalıksızbırmezu-
nıyet sonrası egıtımının ızlemesı vazge-
çılmez bırzorunluluktur Bu nedenle or-
neğın <\menka*da eğıtımın bu aşaması
yasalarla ve yaptınmlarla zorunlu kılın-
mıştır Onun ardından hatalı hekımlığı
cezalandıran "mal practice'" uygulama-
sı gelır
Ulkemızde uzmanlık ve mezunıyet
sonrası kurslan da cıddı yetersızlık ıçın-
debulunmaktadır Iyı hekımlıkdeyetmı-
\or ve ne yapalım kı sorumluluk duygu-
su kendılıgınden gelışıp olgunlaşmıyor
Bunun ıçın geiışmışlık. uvgarlık da ve-
terlı bırguvencedegıl Bırtakımdenetım
mekanızmalarının ışlemesı koşulu var
Tum meslek ın»anlan gıbı doktorlar da
sorumlulukla davranabılmek ıçın bu de-
netım mekamzmalanna gereksınım du-
yuyorlar
Sonuç veozet şu: Tûrkıye'de genellık-
le IM hekım. ıyı uzman vetıştırecek ko-
şullar yok, denetım yok bu yuzden so-
rumluluk duygusu da genel olarak cıddı
şekılde vetersız Sağlık kurumlan onla-
nn orgutlenmesı yardımcı sağlık perso-
nelı onlann eğıtım durumu. laboratuvar-
lar yoğun bakım bınmlen (unıtelen) açı-
sından yetersızlık daha da buyuk boyut-
lardadır Turkıye uzun yjllardır ıy ı yetış-
mış ılk basamak hekımlığını uvgulaya-
cak pratısyen hekım yetı^tınp ışlevsel
(fonksıyonel) kılamıyor Oyle bır suz-
geçten geçmeyen bır kalabalık hastane-
lere yiğılıyor Yuzlerce hasta karşısında
çaresızlık ıçınde bunalan ve bu kalaba-
lıkla baş etmeye çalı^an hekım, çok kez
yanındadeney ımlı bır hemşıre ve bır sek-
reter bıle bulamıyor Hele Anadolu'dakı
hekımın elı-kolu busbutun bağlıdır Içın-
de gorev vaptığı kurum donatımsız \ar-
dımcı personel yetersızdır Metler ıy ı ça-
ltşmaz. bırbolumu ış.lemezolmuştur Bır
solunum guçluğu karşısında yoğun ba-
kım bırımı yoktur Doktor y ıllardır bıl-
gısını. deney ımını arttırma olanağını bu-
lamamiş buheyecanı dazaten yıtırmıi}-
tır Kendısınden boyie bır şey ısteyende
yoktur O kadar zahmete katİanıp ara sı-
ra dûzensız bır şekılde yapılan mezunı-
yet sonrası kurslanna gıtse bundan ne ya-
rarsağlavacaktır Bunun doğal sonucu. ıl-
kel bır hekımlığı surdurup gıtmektır. eh
bu kadar olanaksızlıklar ıçınde bıraz pa-
ra kazanmak herhalde gunah değıldır Ya-
şatn boyle surup gıder Buna bır de hal-
kın bılınçsızlığını bılgısızlığını doğru
hekım bulmakta karşisına çıkan engelle-
n. sağaltımını (tedavısını) gerektığı ve
kendısıne anlatıldığı bıçımde kullanma-
dakı yeteneksızlığını ekleyınız Sağlık
durumumuzun neolacağını kestınrsınız
Sağlık hızmetlen ıçın butçeden aynlan
pay artacağına duşurulmektedır Devlet
kendısını ozelle^tırme fetışızmıne kaptı-
rarak Turk toplumunun sağlığını buyuk
çapta ozel gırışımcılere emanet etme ka-
rarlılığında gorunuyor Sağlık harcama-
lannın ulu^al gelır ıçındekı payı gıderek
duşuyor Saglıkta buyuk bır çıkmaza
doğru suruklenıyoruz Bu nedenle gaze-
te ve televızyonlarda hatalı hekımlığın
ve bunlann sakatlığa. bazen ölume yol
açan orneklenrun dramatık bır şekılde ve
sankı endervakalarmışgıbı sunulmasını
anlamlı ve etkıleyıcı bulamıyoruz Tur-
kıye şu yukanda kalın çızgılerle çızdığı-
mız sağlık tablosu karşısında her gun çok
sayıda hekım hatasına. uy gulama yanlış-
lığına tanı gecıkmesıne sağaltımyanlış-
lığınave bunun acıklı sonuçlannayazgı-
lıdır Ornekler bırkaç değıl yuzlerce ve
bınlercedır Nedenlen ortadan kaldırma-
dıkça onun doğal sonuçlannı onleyebılır
mısınız'
Sağl ık konusunda \ ar olan say ısız yan-
lışlığı duzeltmeye yonelık cıddı. rasyonel
bır çalışma da gorulmuyor Tam tersıne
yukanda değındığımız olumsuzluklan
tamamlarcasına tıp takultesı sayısı çıl-
gıncaarttınlıyor Hastanelerparasız ba-
kımsız. desteksız. kadrosuz. bır onanm
ıçın bıle zengınlenn bagışına muhtaç
Üniversite hastaneleri bugünlerde
tartışma konusu olan ve vasalara av-
kırı bulunan \akif kaldırılırsa çalışa-
maz hale gelecektir. Buna karşıltk ka-
zanç amaçlı özel hastaneler, özel labo-
ratuvarlar pompalanıyor. Halkın, dar
gelırlı ınsanların düzeylı hızmet alma
şansı gıttıkçe azalıyor Yonetım, eğıtımı.
nıtelığıhıçmıhıçumursamıyor Akıl.bı-
lım egemen değıl bu topluma Yenı unı-
versıte açılması konusunda Meclıs'ın
sergıledığı gorunum umut kıncı hatta
urkutucudur Bınlennın. aklı. sağduyu-
yu, bılımı ve yurtseverhğı temsıl etme
yeteneğınesahıp bınlennın seslennıyuk-
seltmesı ve bu gıdışe dırenmesı gerekı-
yor Hâlâ unıversitelenmız ve orada go-
rev yapan değerlı bılım adamlanmız v ar
Turkıyede olup bıtenlere kanşmadan.
onlan dıle getırmeden. tepkı gosterme-
den onurlu bır bılım adamı kımlığı ıle
yaşanamaz dıyorum
Yazıya gırerken sağlık alanında ger-
çekler açıklanamayacak denlı kotudur
demıştım Gerçekten her seyı. bıldıklen-
mızı. gozledıklenmızı tanık olduklan-
mızı açıkça soylemek oldukça zor Sağ-
lık mensuplannın yol açtığı olumsuzluk-
lardan soz edıldığınde o her şey ın onune
geçıyor, buyuk yankılar yapıyor ve dok-
torlar ıçın suçlama aracı olarak kullanı-
lıyor Medya tum otekı olumsuzluklan
gormezlıkten gelıp bunun uzenne atılı-
yor Oysa bıleşık kaplar yasasına uygun
bır bıçımde gelışıyor her şey Sorunlann.
yuzeyde görunenlerıne degıl. temellen-
ne, koklenne ınmek gerekır Yurdumuz.
dıplomalı cahıllerın say ısı arttınlarak as-
la kurtanlamayacaktır
ARADA BIR
Prof. Dr. SAHtR ERMAN
Özgürlük ve Köktendincilik
Gerek anayasada değışıklık yapılmak ıstendığı ve
gerek Terorle Mucadele Kanunu'nun 8 maddesının
kaldırılması soz konusu olduğu zaman, devamlı su-
rette "mtllı ve manevı" daha doğrusu "dını" değerle-
nn korunmak gerektığını ılerı surenlenn, butun bu gı-
nşımlere karşı çıktıkları gozlenmektedır Bu tutum ul-
kemız açısından hıç de yenı ve alışılmamış bır davra-
nış değıldır Jon Turkler olsun Ittıhatçılar olsun hep
bu ıtırazlarla karşılaşmışlar ' Ulu Hakan' Abdülha-
mid'ın ozgurluk karşıtı yonetimi sayesınde ımparator-
luğun parçalanmadığı, ulkeye ozgurluk getırılmesının
sonucunda ıse mıllı ve dını değerlerın yıkıldığı, bunun
da 600 yıllık ımparatorluğun çokmesının başlıca ne-
denı olduğu hep soylenmıştır
Bu mantığın temelınde, dmsel değerlerın on plana
çıkarılmasının gereklı ve zorunlu olduğu ve devletın
başta gelen ışlevtnın bu değerlerı korumak ve geçer-
lılığını sağlamaktan ıbaret bulunduğu fıkrının yattığı ko-
laylıkla anlaşılır Fransa da, kılısenın mallarına devlet
tarafmdan el konulup satışa çıkanlınca, papazlar bu
malları satın alacak olanlarm doğruca cehenneme gı-
deceklennı ve aforoz edıleceklerını ılan etmışlerse de
bu tehdıtler yuzyıllardan berı papazlar tarafmdan so-
murulmuş olan Fransız halkını etkılememış, hatta
Fransız Yargıtayı 7 Mart 1909 tarıhlı kararıyla, bu gıbı
rahıplerın açık arttırmaya fesat karıştırmak suçunu ış-
ledıklerını kabul etmıştır Gunumuzde de bır sıyasal
partı lıdennın aynı yolu ızledığı ve kendı partısıne oy
vermeyeceklerın cehennemlık olduklarını -Anaya-
sa'nın 24 maddesını gozardı ederek- açıkladığı go-
rulmektedır.
Bu duşuncede olanlarm şımdılık açıklamaktan çe-
kındıklerı fakat zamanı gelınce uygulamaktan asla
kaçınmayacakları esas goruşlen şudur Dıne bağlı bır
devlet duzenınde, yanı şerıat devletınde ozgurluk yok-
tur ve olamaz, dın kurallarına koru konjne uymak zo-
runlu olduğu gıbı buna uymayan kışıler varsa, onla-
nn da bu kurallara uymalannı sağlamak şarttır ve dın-
sel bır gorevdır Bu kuralları ınsanlar koymadıları ıçın
de bunların değıştınlmesı ya da bunlara ters duşen
• Arkası Sa.6 'da
Çığırmdan çıkmış bir eğitim...
Dr. ZERRİN EDtZ İTU, Dıl \e tnkılap Tarıhı Bolumu
L
aıklıgm belkı de bırmcıl anlamı aklın
ozgurluğunü-bağımsızlığını sagla-
masıdır Aklın ozgurleşmesı ı*e oz-
gur duşuncevı gıderek bılımsel bıl-
gıyı doğurmuştur Bılıme va da bı-
lım^el bılgıye bu volun dişında ba^-
ka bır voldan ulaşmaya oîanak voktur Bu gelışme
çerçevesindeaklı bırtakım onvargılardan tabular-
dan kurtulan ınsan dunyaya laıklık penceresinden
baktığı gıbı. kendısı de bırev konumuna ulaşacak-
tır Bu nıtelıktekı bırevlennoluşturacagı toplum ıse
ergın y anı ruştunu ıspatlamış toplum olacaktır \n-
cakbövlesi toplumlar demokrasinın kurallaıını \e-
rıne getırme bılıncine ula^nıış olurlar (, unku ulu-
sun kendı kadennı tavın etme kendı egemenlığını
kullanma gucu, ancak boy lesı bır ergınlığe ulaşmış
toplumlarda olanaklıdır Valnızcaov kullanma hak
ve ozgurluğunun dahı gerçek anlamıvla kullanıla-
bılmesı bu koşullara bağlıdır
Mustafa Kemal \e arkadaşlan eğıtıme venı bır
anlavış ve yapı getırerek toplumda boy lesı bır du-
ze\ı gerçekleştırmek ıstemışlerdı \anı toplumu
ulusal egemenlık ılkesını kullanabıiecek ergınlığe
ulaştırmayı ve msana vatandaşlık bılıncı kazandır-
mayı ongormuşlerdı Eğıtım Bırlıgı Vasası (Te\-
hıd-ı Tednsat Kar.unu) bu ongoruler doğrultusun-
da 3 Mart 1924 tanhınde kabul edılmıştır
Cumhunyet donemınde ortaoğretım kurumla-
rındaokutulan ılk tarıh kıtaplarında "Te\hid-iTed-
risat Kanunu"nun kabul edılmesının nedenlen
"\apüacak işlerin en başında. tedrisatı teokratik
çemberden tamamile çıkararak laıkleşrirmek ve
miliıleştirmek gelivordu Binanalevh en evel bu va-
pıldı. Mıllı tekamul tanhinde dainıa bu> ukbir mev-
ki tutacak olan bu ınkılaba ""Tedrısatın Tehvıdı"
adı verildi"(l) şeklınde açıklanmaktadır
Tevhıd-ı Tednsat Kanunu ıle medreselenn eğı-
tım sıstemı ıçındekı varlıklanna son venlırken de
bunun gerekçesı »ovle belırtılıyordu "Din ve ilim
muessesekri adı altında karanlık birer cehalet pa-
zan. miskinlik vuvası olan medreselerin ortadan
kaldırılması. memiekete mevvasız ve zararlı ınsan-
lar olmak için buralarda onıur çuruten vatandaşla-
nn kurtanlması noktasından lazımdı."(2)
Gorulduğu gıbı Turk devrımı. Tevhıd-ı Tedrısat
Kanunu ıle teokratik eğıtım duzenının temsılcısı
olarak gorduğu medreselen kaldınrken. yenı egı-
tım duzenınde efiıtım kurumlarırun temeîıne laık-
lık ve mıllıyetçılık ılkelerını oturtmuştu Boylece
dunyayı dıne gore yorumlayan teokratik du^unce-
nın \erını dunvayı ozgurakıl ve bılımle yorumla-
yan laık duşuncenın alması ıstenmıştı
Turkıve Cumhunyetrmn eğıtım ve oğretım an-
lay ışı dort temel ılkeyedayandınlmak ı^tenıyordu
Bu temel ılkelenn ozelhkle ıkı maddebine bakıldı-
gındada gene avnı yaklaşımın ortava konduğu go-
rulmektedır Bu maddeler
1- Mıllıvetçı. halkçı, ınkılapçı. laık cumhurıvet
vatandaşları yetıştırmek
2- Toplum vaşamında dunv a y a da obur duny ay -
la ılgılı eezaların korkusuııdan kaynaklanan ahlak
verıne "ozgurluk" ve "duzen"! uzla^tırmaya da-
vanan gerçek ahlak \e erdemı egemen kılmak
Ongorulen cumhurıvet vatandaşlığı bılıncının
oluşması ıçın egıtımde korku ve baskı vontemının
değıl sevgı ve ozgurluk vontemının geçerlı olması
ıstenırken deneye, gozleme araştırmaya. tartışma-
ya kısaca ozgur duşunce ve bılımse! bılgının orta-
v a konacağı bır oğretım anlay ış\na da y onehnmek-
teydı Soz konusu tanh kıtaplarında veralan bır de-
ğerlendırmeden bovlesı bır sonuca ulaşmak olası-
dır Bu değerlendırme şovledır "\alnız hafizava
kıvmet vererek tahlıl ve tenkıt melekelerını olume
suren eski usulde fenni tecrubelerin el ve goz vası-
tasile dahi oğretmemn hıçbıryeri yoktu... Eski usul-
de, programın ıstedigi numunev ı mektep mezunu.
bir papagan dan, ancak okutulanı sovleven gra-
nıofon plağından farksızdı."(3)
Bu eğıtım sistemınde oğretmen de kursude taht
kurmuş mutlak bır hukumdar nıtelığınde olmaya-
cak. oğrencıye yardım eden daha denevımlı. daha
bılgılı bır arkadaş olacaktı
Eğıtım ve oğretım duzenı ıçın ongorulen tüm bu
olumlu ılkelenn. Turk toplumunu çok kısa surede
çağdaş uygarlık duzeyıne ulaşmış ulkeler çızgısı-
ne getıreceğı duşunulmekteydı Demokratık bır
cumhunyet duzenı, kendı kadennı tay ın hakkmı bı-
lınçle kullanacak olan bır toplam ve bu toplumu
oluşturacak olan ozgur du^uncelı bıreyler ya da bır
ulusun parçası olan vatandaşlar çağdaş uygariığın
ölçulerı olarak alınmıştı Ancak bugun eğıtımın her
duzeyınde bu ılkelerden ve amaçlardan uzaklaşıl-
dığı gorulmektedır Oğretımın bırleştınlmesının v e
mıllı eğıtım anlay ışının temelı olarak benırmenen
esaslann bırıncı sırasında yer alan "... inkılapçı, la-
ik cumhunyet vatandaşlan yetiştirmek" anlay ışı.
. dunden bugune g\derek yok olmaktadır
Cumhurıyetın kuruculannın teokratik
duşuncenın temsılcısı olarak görduğu.
bu nedenle de topluma zararlı kurumlar
olarak değerlendırdığı medreseler ve
medrese eğıtımı, bugun ımam - hatıp
okullan. Kuran kurslan adı altında\enı-
den eğıtım sistemı ıçınde ver almaktadır
Ezbercılık. nakılcılık "ancak okutula-
nı sov leyen gramofon plağından farksız"
oğrencı yetıştırme sıstemı. bugun gene
her duzevdekı eğıtım kurumlannda yaygm olarak
kullanılan bır yontem halıne gelmıştır Y uksekoğ-
retım duzeyınde dahı oğrencı genellıkle tartışma
sorgulama. eleştın yontemlennı kullanamamakta.
herhangı bır konuya (ornegın Turk devrım tarıhın-
de yer alan konularda) yorum getırememektedır îyı
not tutan bır oğrencınm tuttuğu notlar ve fotokopı
teknığı egıtımde yaygm olarak kullanılan yontem
olmuştur
Temelınde kuşku duy ma, eleştırel bakış açısı bu-
lunan bılımsel bılgıve ulaşma y ontemı gıderek y uk-
sekoğretım kurumlanndan da uzakla^mava başla-
mıştır Bugun akılcılık ve bılımsellığin en geçerlı
olması gereken pozıtıf bılım \enlen unıversıteler-
de dahı. "diş macunu yerine daha sağlıklı olduğu
icin misvak kullanılması gerektiği". '"çorbaya sine-
ğin bir kanadı girmişse dığer kanadının da sokul-
ması gerektığı. çıınku bır kanadında bulunan zehi-
rin panzehınnin dığer kanarta bulunduğu", ""Al-
lah'ın akhnın kulli akıl olduğu curi akıl olan insan
aklının kulli aklın yanında hıçbir şev ıfade edeme-
veceği" gıbı goruşler oğrencıler tarafmdan sav unu-
İabılmektedır
Lnıversıtedekımı oğrencıler tarafmdan savunu-
lan bu duşunceler, Turkıve'de eğıtımın hangı duze-
ye geldığının Tev hıd-ı Tednsat Kanunu ıle getınl-
mek ıstenen ılkelenn ne denlı ortadan kaldınldığı-
nın gostergesı olmaktadır Eğıtım kurumlannın
medreseleşmesının. eğıtımdekı yontemlenn teok-
ratik nıteleklere doğru kaymaya başlamasının, Ku-
ran kurslanndan. ımam - hatıp okullanndan gıde-
rek klasık lıselere doğru kaymakta olduğunu gos-
termektedır
Bu koşullar bır başka şeyın daha gostergesıdır
Bu da laıklık ılkesının öncelıklı anlamı olarak ka-
bul edebıleceğımız ınsan aklının ozgurleşmesinın.
yanı ınsanın bılım başta olmak uzere dunyayı yo-
rumlarken tum duşuncelennın dınden bagımsız du-
ruma gelmesının ortadan kalkmasıdır Laıklık ılke-
sının bu anlamı ortadan kalktığında gerçek anlam-
da ıçı boşaltılmış bır kavram olmaktadır Her an
Turkıye'nın laık bır devlet olmasindan soz etmek
ancak bu ılkenın ınsan aklı. toplumsal yapı dın ve
dev let anlav ışında gerçek anlamıy la ışlemesıne en-
gel olacak polıtıkalar ızlemek bugunku sıyasetçı-
lerımızın en buyuk tutarsızhğıdır
Bırakalım demokrasıyı. 'cumhuriyet düze-
ni'nden vazgeçmek ıstemıyorsak. laıklıkten vaz-
geçmek îstemıyorsak, öğrenım bırlıgı ılkelerınden
v azgeçmemek zorunday ız Her koşulda bu y asanın
getırdığı tum ılkelen bır butun olarak sav unmalı ve
korumalıy ız Bunun ıçın de ılkoğretım duzey ınden
başlayarak, yuksekogretım duzeyıne kadar tum eğı-
tım k'urumlarımızda Turk devrımının ongorduğu
ve bu yazı çerçevesınde kısaca belırtılme\ı çahşı-
lan tum ılke ve esaslar yenıden ve hemen geçerlı
kılınmalıdır Yoksa yann her şey ıçın çok geç ka-
lınmış olabılır
(l)Tanh IV Turkıye Cumhunyetı Cılt 4. Istan-
bul. Devlet Matbaasi, 1931, s 247
(2-3) Aynı yerde. s 249, s 262
»^»K*^
Dört yıldızlı,
tropilcal, no*frost
buzdolabı 5020 NF
Arcelik,
Yazlık
Taksitlerle!
•UZDOL»»L»»I PESIN
10«0 M BUZDOLABI
1040 M 6UZDOLABI
2020 D DERİN DONDURUCU
3030 EC BUIDOIA&I
3050 EC BUZDCHABI
3070 EC BUZDOLABI
4020 T IKI KAPIU
4030 T IKİ KAPIU
4040 T IKİ KAPIU
4080 T TURBO SOĞUTMA
4060 T UC KAPtU
50 2C NF NO FROST
805 NF NO FROST
8 5 NF NO FROST
16000 000
15000 000
18000 000
19600 000
23 200 000
27 300 000
25 300 000
28 500 000
32 500 000
34 000 000
34 600 000
38 400 000
47 500 000
56 000 000
mı
PESİNAT
2 620 000
2460 000
2 950 000
3210000
3 800 000
4 480 000
4150 000
L
4 670 000
5 330 000
5 570 000
5 670 000
6 300 000
7 790 000
9 180 000
1 M N A T , 4 1
2 620 000
2 460 000
2 950 000
3210000
3 800 000
4480 000
4150 000
4 670 000
5 330 000
5 570 000
5 670 000
6 300 000
7 790 000
9 180 000
TOPLAM FtYAI
18 340 000
17 220 000
20 650 000
22 470 000
26 600 000
31 360 000
29 050 000
32 690 000
37310000
38 990 000
39 690 000
44 100 000
54 530 000
64 260 000
PESİNAT
1 970 000
1 850 000
2 220 000
L
2 420 000
2 860 000
3 380 000
3 130 000
3 520 000
4 020 000
4200 000
4 270 000
4 750 000
5 870 000
6 920 000
SINAT • 10 T
•?!£!!••
1 970 000
1 850 000
^ 2 220 000
2 420 000
2 860 000
3 380 000
3 130 000
3 520 000
4 020 000
4 200 000
4 270 000
4 750 000
5 870 000
6 920 000
TOPLAM FİYAT
21 670 000
20 350 000
24 420 000
26 620 000
31 460 000
37 180 000
34 430 000
38 720 000
44 220 000
46 200 000
46 970 000
52 250 000
64 570 000
76 120 000
a rr za KDV doh Idır KDV vev
a ciığer ve-g oranla nda olafc'iecek deg $«fıkler
-\ 3 m n»n y3"S Ma ött f
• Kamponyamtı Sanayı ve Tkaret Bakanliâi nın 15 05 1994 fanhlı
21940 »ayılı fteıtnı Gazete de ılan edılen rebiığe uygundur
• UrunlertmiT Arçelık TefVtlı Satıcılan ndan t«slım «dihr
- Art«*ık "Sotı* Karaağo^ Cod Vt EO330 Sullöcc Utanbui
Kampanyamız 15 Ağustos 1995 tarihıne kadar gecarlı ohıp
ur«ttm ımkânlan ıle ımıHıdır
PENCERE
"Bilim ve Utopia"
Yazımızın başlığı bır dergının adıdır "Aylık bıhm,
kultur, polıtıka dergısı' "
Fıyatı 50 bın lıra
Ne bıçım bır dergı bu*?
Bılım ve Utopia, bırıncı yılını doldurdu, ıkıncı yılına
gırdı, bu nedenle yapılan toplantıda, dergının çeşıtlı
yazarlan duşuncelerını dıle getırdıler Dergının kımlı-
ğıne ılışkın açıklamayı yazarlarının konuşmalarında
buluyoruz ODTU Felsefe Bolum Başkanı Prof Dr
Ahmet Inam bu konuda dıyor kı
"Bılım ınsanını, bılımı, hayatı anlatmak ıçın goster-
dığım gayretlerı yazı yazarak anlatmama ımkân sağ-
ladıklan ıçın'Bılım ve Utopia' çalışanlanna ve butun
yazar arkadaşlara teşekkur edenm Bana aynlan ko-
şede dıledtğım gıbı, gonlumce yazabıldım Hıçbır
goruşun, hıçbır onceden belırlenmış ıdeoloıının ve
ılkenın peşınden gıtmeden, ne duşunebılıyorsam,
gerçekten anarşıst felsefecı orneğıne uyacak bıçım-
de yazabıldım '
Hacettepe Unıversıtesı Bıyolojı Bolumu'nden Prof
Dr Nihat Bozcuk dıyor kı
"Utopia ne oluyor dıye uzerınde durdum Umut
anlamına geldığını, ınsana geleceğe donuk bır
umut, sevınç, sevecenlık ıçerdığını gordum Bılım ve
umudun yan yana olduğunu gordum dergıde. Bız
'Bılım ve Utopıa'n/n fıkırışçılenyız, emekçılerıyız, oz-
verıyle, amator olarak yurutuyoruz bu çalışmayı
Yazılanmızın hıçbır kelımesı dergıde değıştırılerek
yayımlanmamıştır Bu buyuk ozgurluktur Turkıye'de
bılımın boy verebılmesı ıçın gereklı bır şey "
Istanbul Teknık Unıversıtesı Uçak ve Uzay Bılımle-
rı Fakultesf nden Prof Dr Eren Omay dıyor kı
"Bılım ve Utopia çok takdıre değer bır çalışma
Boyle bır ekıp çalışmasını, bu yaşa geldım, ben Tûr-
kıye'de gormedım 'Bıhm ve Utopıa'dan bır arkadaş
gelıp karşıma oturduğu zaman bır Isparta turkusu
gelır aklıma, ılk dortluğunu soyleyeceğım.
Bır ataş ver cıgaramı yakayım
Sen salın gel ben boyuna bakayım
Uzun olur gemılerın dıreğı
Çatal olur efelerın yureğı
Çatal yureklı ınsanlar cesur olurmuş, Bılım ve
Utopia yı uretenler çatal yureklı ınsanlar Hepımız
Bılım ve Utopia 'ya yardım edelım "
Turkıye'nın ılk Sumerologlarından Muazzez llmi-
ye Çığ dıyor kı
"Ben Sumer tabletlennı ılk okuyanlardanım Ata-
türk bıze bu yolu gosterdı Memleketımız ıçın çok
onemlıydı Bu tabletlerın okunmasıyla elde edılen
bılgıler, Anadolu kultur tarihıne, hatta Ortadoğu kul-
tur tarihıne ışık tutmaktadır Istanbul'da aşağı yuka-
n 74 bın tabletı kapsayan ve hıç kımsenın haberının
olmadığı çıvı yazıları arşıvı var Bu arşıv o kadar mu-
azzam kı nesıller boyu orada çalışma ımkânı olacak
Ataturk'un ılerı goruşu sayesınde bu bılım memle-
ketımızde kuruldu Şımdı devam ettırmek gerek Bu
mecmuaya gırmekle buyuk mutluluk duydum "
Dergının bırıncı yıldonumunde bır araya gelen bı-
lım adamlarının konuşmalarından alıntılar çoğaltıla-
bılır, ama, bu kadarını yeterlı sayıyorum
Tekelcılık, ulkemız medyasında canavarlaşıyor, tum
gazetelerın ve dergılenn bır odağa bağlanması sure-
cı hızını kesmeden yuruyor Bu ortamda 'Bılım ve
L/top/a'nın ozel bır yen var uçuncu hamur kâğıda ba-
sılmış, yarım gazete boyunda, kırk altı sayfalık bu
dergının yaşaması ve gelışmesı 'utop/a'nın gerçek-
ten de gerçek olabıleceğını gosteren guzel bır kanıt.,
•
Bılım ve Utopia'nın son sayısında Sumerolog Mu-
azzez llmıye Çığ'ın 'Hıtıt Güneşı Nereden Gelıyor?'
başlıklı bır yazısı da yer alıyor Dıyor kı Çığ "Bu amb-
lem, ne seksı her yere sokan manyakların dedığı gı-
bı Ankara 'ya boynuz olarak taktınlmış ne de okuzun
altında buzağı arayanlann yorumu gıbı Hınt-Avrupa
kökenlı olduğu ıçın dıkılmıştır "
Hıtıt Guneşı, MalazgırtSavaşfndan bınlerceyıl on-
ce Orta Asya'dan Anadolu'ya goçenlerce getırılmış,
Sayın Çığ vurguluyor
"Etkıler hep Asya'dan olmuş, Anadolu'dan As-
ya'ya değıl "
ızm
336 3170 • 336 6719
34548 27 Kuruluş 1974
KARADENİZ
12 19Ağustos
26 Agustos-3 Eylul
3 TAKSİT
Kalıtelı otellerde 7 gece
YP konaklama ozel
otobus kırkın uzerınde
IUZUNGOL-ÇAMLIHEMŞIN-AYDER
| YAYLALARI DAHİL SARP A KADAR
"Kalıte sever mısmız/eferans ıster mısınız"
Safranbolu Çorum Samsun
Çarşamba Terme Unye Ordu
Gıresun Tıretoolu Gorele Beşıkduzu
Akçaabat Trabzon Sumela Manastın
Rıze Çayelı Ardeşen Hopa Sarp
13.400.000 TL.
BOZCAADA Ulaşım dahıl YP
7 10 Eylul (Perşembe Pazar)
21 24 Eylut Ayrıca her perşembe-pazar (ulaşım hanç) 4 400 000 TL
ANMA
MAHMUT
ÖZDEMİREskı Sıvas Mılletvekılı
Yerel Yonetım Bakanı
Aramızdan aynlışının üçüncü yılında
senı sonsuz sevgı ve özlemle
anıyoruz
AİLESİ
Don<yno Semy
O »OO 3*1 *S ftS
D »oo a*ı «5 »*
O »OO 2*1 «3 *7
Veredeyse heryıl bir ülke oluşturacak kadar
toprağın kaybolup gitmesini seyredemeyiz. Bu
sebeple erozyonla mucadele edelim.
T.E.M.A.
Turkıve Erozyonla Mucadele. Ağaçlandırma ve Doğal
Varlıklan Koruma Vakfı
Tel.: (0212) 281 10 27-268 09 85