Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24 AĞUSTOS 1995 PERŞEMBE
HABERLER
AIMP,nüfus
sayıım istiyop
• ANKARA(ANKA)-
Ön ve ara seçim. sonra da
erken seçimde ısrarlı olan
ANAP, şimdi de nüfiıs
sayımı istiyor. ANAP
Genel Başkan Yardımcısı
Mehmet Keçeciler.
hükümetin bir an önce ya
nüfiıs sayımı ya da nüfus
tahmini yaptırması
gerektiğini belirterek,
bunun özellikJe nüfuslan
ölçüsünde istihkak alan
belediyeler açısından çok
önemli olduğunu söyledi.
ABD heyeti
Diyarbakın'da
• DİYARBAKIR (AA) -
ABD Senatosu Dış
Ilişkiler Komitesi
profesyonel memurlan,
Güneydoğu konusu, göç,
ABD-Türkiye ilişkileriyle
ilgili bazı konularda bılgi
almak üzere Diyarbakjr'da
temas ve incelemelerine
başladılar. ABD Dış
Ilişkiler Komitesi
profesyone!
metnurlanndan George
Peckard ve Michelle
Maynard, Olağanüstü Hal
Bölge Valisi Unal Erkan.
ll Valisi Doğan Hatipoğlu.
Büyükşehir Belediye
Başkanı Ahmet Bilgin,
Insan Haklan Derneği ve
Baro Başkanlığı'nı ziyaret
ettiler.
ANAP'lı başkan
istifa ettj
• TARAKLI(AA)-
Sakarya'ya bağlı Taraklı
ilçesinin ANAP'lı
Belediye Başkanı Mehmet
Aydın, orman kaçakçılığı
suçundan kesinleşen hapis
cezası nedeniyle
görevinden istifa etti.
Geçen yıl kardeşine ait
kereste atölyesinde kaçak
orman ürünleri bulunan ve
bunlan sahiplendikten
sonra 1 yıl 8 ay hapis
cezasına çarptınlan
Aydın, görevinden istifa
etti.
KB( Protokolü
imzaiandı
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Türkiye-Moğolistan
arasında ûç gündür süren
1. Dönem Karma
Ekonomik Komisyon
(KJEK) toplantılanna
ilişkin protokol dün
imzaiandı. Devlet Bakanı
Nafiz Kurt, KEK
görüşmelerinin iki ülke
arasında sıcak ve dostane
ilişkilerin bir başlangıcını
oluşturacağını kaydetti.
Imza töreninde bir
konuşma yapan Nafiz
Kurt, işbirliğinin
ilerletümesi için
girişimcilere gerekli
ortamın oluşturulacağını
söyleyerek "Önemli olan
bu anlaşmalann hayata
geçirilmesidir" dedi.
Bakanlık, Mumcu suikastı soruşturmasında Coşkun'u kusurlu buldu
Savcıya ^savsaklama' çezasıGÜNEŞGURSON
ANKARA- Bombalı bir suikast
sonucu tam 31 ay önce yaşamını
yitiren gazetemiz yazan Uğur
Mumcu'nun öldürûlmesi olayını,
ilk aşamada araştırmakla görev-
lendirilen savcı Ülkü Coşkun a.
soruşturmayı savsakladığı gerek-
çesiyle 'disiplin cezası' verilmesi
kararlaşfınldı.
Adalet Bakanlığı'nca hazırla-
nan ve halen Ankara 2 No'lu Dev-
let Güvenlik Mahkemesi (DGM)
yedek hâkimi olarak görev yapan
Kıdemli Binbaşı Coşkun hakkın-
da disiplin cezası istemini içeren
soruşturma raporu. cezanın uygu-
lanması için Milli Savunma Ba-
kanlığı'na (MSB) gönderildi.
Adalet Bakanlığı'nın, yazan-
mızın eşi Gfildal Mumcu'nun su-
ikast soruşturmasının savsaklan-
dığı ve gereken hassasiyetin gös-
terilmediğine ilişkin savlannı içe-
ren başvurusu üzerine, MSB'nin
izniyle Coşkun hakkinda geçen ay
başlattığı soruşturma tamamlan-
dı. Soruşturma raporunda. Mum-
cu suikastı soruşturmasını bizzat
yürütmeyerek, güvenlik güçleri-
ne bırakan ve lslami Hareket Ör-
gütü sanıklannın yakalanma tuta-
naklanndaki tarih tahrifatinı 7 ay
gecikmeli olarak ve basında yer
aldıktan sonra dikkate alan Coş-
kun "un "doğnıdan icra etmesi ge-
reken kimi işlemleri yerine getir-
memek suretiyle, arzulanan özve-
ri ve duyarhhğı göstennediği bde-
nimini uyandıracak rutum izledi-
ği, 'Bu işi devlet yapmıştır. Siya-
si iktidar isterse, çözülür' biçimin-
deki söztaiyle, olaya bakış açısını
dile gctirdiği" kaydedildi. Rapor-
da. işaret edilen duyarlılığı gös-
termediği gerekçesiyle Coşkun
hakkında ''disiplin cezası tayini"
gerektiği belirtildi.
Tanık beyanlan
Askeri hâkim olan Coşkun hak-
kında, DGM'deki görevi nedeniy-
le Adalet Bakanlığı'nca yapılan
'ön incelemede' savsaklama iddi-
alarının tanık beyanlanyla kesin-
leşmesinin ardından Milli Savun-
ma Bakanı Mehmet Gölhan'ın
verdiği izin üzerine yapılan soruş-
turmada, Ülkü Coşkun'un,
" Mumcu suikastı soruştu rmasına
yön verme ve sonuçlandırmada
beklenuen hassasiyeti göstennedi-
ği'' kanısı araştınldı.
Cumhuriyet savcısının 'soruş-
turmayı doğnıdan yürütüp, yön-
lendirmesi' zorunluluğuna dikkat
çekilen raporda, "Coşkun'un
Mumcu suikastı soruşturmasını
sürüncemede bıraktığı; kuşkulu
olay ve kişikrlc gcrcği gibi ilgilen-
mediği: duyarsız davranıp, olayı
çözmek amacıyta hareket etmedi-
ği; yazann eşinin ifadesini aldığı
sırada ve başka zaman ve yerierde
söylediği 'Bu işi devlet yapmıştır,
siyasi iktidar isterse, çözülür' söz-
lerinin de olaya yaklaşımının bir
göstergesi olduğu" iddialan ele
alındı. Raporda, şöyle dendı:
"Cumhuriyet savcısı, bu işle\i
doğnıdan yerine getirebileceği gi-
bi, zabıta aracıuğı ile de icra ettire-
bilecektir. Burada önem arzeden
husus. cumhuriyet sa\cısının han-
gi suçlann soruşturmasını bizzat
yapacağıdır. Bu konuda yasal bir
düzenleme bulunmamakİa biriik-
te, uygulamada, niteligi yanında,
uygulanacak yaptınm itibanyla
da önemsiz sayılabilecek suçlann
hazuiık sonışturmasını zabıtaya
kra ettirebilecek olan cumhuriyet
savcısı, kamu düzenine yönelik,
toplumsal çıkaıiara ters düşen ve
çevrede derin tepki uyandıran
olaylarda. beklenilen özveri ve du-
yaıîıltğı göstermek suretiyle, ha-
zıruk soruşturmasını doğnıdan
yürütüp, yönJendirmeiidir."
Soruşturma raporundan
Ulkü Coşkun'un
ihmal listesi kabarık
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Suikast soruştur-
masını yürüten cumhuriyet
savcısının, 'sorgulamayı
doğnıdan yapması' gerek-
tiği vurgulanan Adalet Ba-
kanlığı raporunda, Ülkü
Coşkun'un doğnıdan üst-
lenmesi gereken işlemleri
yerine getirmedıği, özveri
ve duyarlılık göstermediği
vurgulandı.
Adalet Bakanhğı müfet-
tişlerince hazırlanan soruş-
turma raporunda, Coş-
kun'un soruşturma süre-
cindeki eksiklikleri şöyle
sıralandı:
- Ülkü Coşkun, savun-
masında; Güldal Mum-
cu'dan bir talep gelmeme-
sine karşın "„. ıstırabının
dinmesi ve kafasını toparla-
masL.." gerektiği düşünce-
sinden hareketle. olaym he-
men sonrasında değil, ara-
dan 20 gün geçtikten son-
ra beyanını tespit ettiğini
söylemektedir.
Burada, böylesine ö-
nemli bir soruşrurmayı yü-
rüten cumhuriyet savcısı-
nın. duyarlılık göstermesi
gereken konu. müştekinin
ıstırabının dinmesini bek-
lemek değil, tersine, olaym
en yakın görgü tanıği olan
anılan ilgilinin, gecikme-
den beyanına başvurup,
gereğine tevessül etmek ol-
malıdır.
- Müşteki (şikâyetçi)
Güldal Mumcu'nun anlatı-
mında adlan geçen Yunus
Ertekin ve Ömer Çiftçi ile
Tunus Elçiliği'nde koruma
görevi yapan polis memur-
lan gibi, dinlenmesi gere-
ken kimi kişilerin beyanla-
nna, doğnıdan başvurma-
mayı: Cumhuriyet Başsav-
cılığı'nda, Terörle Müca-
dele Şubesi'nde olduğu bi-
çimde, geceli-gündüzlü bir
araştırma ve soruşturma
yapılmasının mümkün ol-
madığı yolundaki btrnede-
ne dayandıran, aynca Hür-
riyet gazetesinde Emin Çö-
laşan imzasıyla yayımla-
nan makale vesile olmak-
sızın, sürücüler ve diğer il-
gili sakinlerin, soruştunna
seyrine uygun ve gerekti-
ği biçimde dinlendiğini
ileri süren savunmayı her
zaman doğru ve hakh bul-
mak olanaklı değildir.
- Ülkü Coşkun'un, Ay-
han Aydın'la (sürpriz ta-
nık) ilgili yaptığı işlemle-
re ilişkin olarak, anılan ki-
şinin yalan beyanda bu-
lunduğunun anlaşılması
üzerine, doğnıdan dinle-
meye gerek görmediğini.
öte yandan, Uğur Mumcu
cinayeti ile lslami Hareket
Orgütü'nün bir ilgisi bu-
lunmadığı yolunda bilgi
aldığmdan, bu örgüt men-
suplan adına düzenlenen
tutanaklardaki tahrifat ko-
nusunda, başlangıçta bir
araştırmaya girişmediğini.
tahrifat iddialannın basın-
da yer almasının ardından,
Istanbul'a giderek, sonuç
alamadığı incelemeyi yap-
tırdığını belirtmektedir^
Cumhuriyet Savcısı Ül-
kü Coşkun'un değerlen-
dirmesiyle, olay faillerini
gördüğünü iddia eden bir
tanık, yalan söylüyor ya da
iftira ediyor da olsa, soruş-
tunılan olayın niteligi ve
önemı dikkate alınarak.
gerçeği birinci elden araş-
ttrmakla görevli olan cum-
huriyet savcısının. sorgula-
mayı doğnıdan yapıp, em-
niyetin düzenlediği tuta-
naklarla yetinmemesi icap
eder.
GENEL KURULİLANI
Sendikamız (TARIM-İŞ) Türkiye Orman Topraksu Tanm ve Tanm Sa-
nayii IşçileriSendikası'nın 14. Dönem Olağan Genel Kurulu 16-17 Eylül
1995 tarihleri arasında Saat: 09.30'da Ankara'da Sosyal Sigortalar Ku-
rumu Genel Müdürlüğü toplantı salonunda aşağıdaki gündemle yapıla-
caktır.
I. Toplantıda çoğunluk sağlanamadığı takdirde 2. toplantı 23-24 Eylül
1995 tarihlerinde aynı yer ve saatte yapılacaktır.
2821 Sayılı Yasa ve Sendikamız Ana Tüzüğü geregince ilgililere du-
yurulur.
TARIM-İŞ SENDİKASI
GENEL YÖNETİM KURULU
GÜNDEM
1. Yoklama ve açılış,
2. Genel başkanın açış konuşması, - ' .. ^
3. Divan seçimi, • . •
4. Saygı duaışu, ' ' •
5. Konukların tanrtılması ve konuşmalan,
6. Komisyonlann seçimi:
a) Tüzük Tadil Komisyonu, •
b) Hesap Tetkik Komisyonu,
c) Tahmini Bütçe Komisyonu,
7. Zorunlu organlara ve üst kurula adaylık müracaatlan, . •
8. Faaliyet raporunun müzakeresi,
9. Komisyon raporlarının görüşülmesi ve onaya sunulması,
10. Genel Yönetim Kurulu üyelerinin konuşmalan,
11. Kurullann ibrası,
12. Dilek ve temenniler, .
13. Seçimler:
a) Genel Yönetim Kurulu Asıl ve Yedek Üyeleri,
b) Genel Denetim Kurulu Asıl ve Yedek Üyeleri,
c) Genel Disiplin Kurulu Asıl ve Yedek Üyeleri,
d) Üst Kurul (TÜRK-İŞ) Delegeleri,
14.Kapanış.
İLAN
TC
MİLAS MAHKEME SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN
DosyaNo: 1995/9
Davacı Seyhan Aker tarafindan davalı Pembe Aziret aleyhine açılan ortaklığın gider-
ilmesi davasmda, dava konusu, tapunun Milas Hacıilyaz Mahallesi cilt 4, sahife 340, a-
da 359, parsel 4'te kayıtlı 215, 43 metrekare mesahalı iki katlı kargir ev ve avlusunun
değeri 591.164.875 lira tespit edilmiştir.
Davalı bunca aramalara rağmen bulunamadığından. memurluğumuz ilanının ilan tar-
ihinden itibaren 8 gün sonunda davalıya teblig edilmiş sayılacağı, süresi içersinde yasal
yollara başvurmadığı takdirde kıymet takdirinin kesmleşeceğı ılan olunur. 15.5.1995
Basın: 23882
•
Olaylarla ilgili olarak üç ayn dava açıldı
GavMahallesi davasıbaşhyor
• Açılan üç davanın ikisinde
mahalle halkı, birinde 18 kişinin
ölümüne neden olan görevli
polisler yargılanıyor. Mahalle
halkına karşı açılan davalarda 20
yıldan başlayıp ölüm cezasına
kadarvarabilecek oranlarda
cezalar isteniyor.
MİYASE tLKNUR
12 Mart 1995 Pazarakşamı kahve-
lerinde saldınya uğrayan ve bu saldı-
n sonrasında gösterdikJeri tepkinin
bedelini de canlanyla ödeyen Gazi
Mahallesi sakinleri şimdi de "toplu
ızrar, halkı silah kullanarak isyana teş-
vik" ile "Toplu Gösteri ve Yürüyüş
Yasası''na muhalefet suçundan yargı-
lanacak. Mahalle halkı için 20 yıldan
başlayan cezalar istenirken polisler
için cezayı 5 yıla kadar indirecek
maddelerden dava açıldı.
Gazi Mahallesi halkı hakkında açı-
lan iki davadan birisi Gaziosmanpaşa
1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yann
başlayacak. Gerek bu dava, gerekse
"görevsizük" karanyla Istanbul
DGM'ye gönderilen; ancak
DGM'nin de görevsizlik karan verdi-
ği dava dosyasında, olay günü yarala-
nıp hastaneye kaldınlarak tedavi edi-
lenlerin sanık olarak yer almalan dık-
kat çekiyor. Her iki davada da sanık
olanlardan bazılan, halka ateş açarak
"ölüme sebebiyet vermek'"le suçlanan
polislerin yargılandığı davada "şikâ-
yetçi ve tanık." Sanıklar arasında ismi
geçen Bülent Çoban, Ahmet Şahmo,
Gülçiçek Aybek, Özlem Tunç, Turan
Yıkünm ve Tayyar Türkmen ise po-
lislerin yargılandığı davada müşteki-
ler lıstesinde yer alıyor.
Gaziosmanpaşa 1. Asliye Ceza
Mahkemesi'nde yargılanacak olan 97
kişinin, 2911 sayılı Toplantı ve Gös-
teri Yürüyüşleri Yasası'na aykın dav-
randıklan ileri sürülüyor. 20'şer kişi-
lik gruplar halinde bir hafta süreyle
mahkemede sorgulan yapılacak olan
Gazi Mahalleli sanıklardan 14'ü hak-
kında "ateşü ve ddici silahta mukava-
metettikfcri" gerekçesiyle 5 yıldan 8
yıla kadar hapis cezası isteniyor. An-
cak iddianamede sanıklann hangı si-
18 kişinin ölümünden sorumlu tutu-
lan polisler, ceza\ıyanya kadar in-
direcek maddelerden yargılanıyor
lahlarla mukavemet ettikleri belirtil-
mediği gibi herhangi bir balistik ra-
pordan da söz edilmiyor.
Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Baş-
savcısı Ceül Demircioğiu. cumhuriyet
savcılan Muhittin Ayata vc H..AJİ Baş-
puıar tarafindan hazırlanan iddiana-
mede sanıklann, aynca izinsiz yürü-
yüş yapmak, halkı güvenlik güçleri
aleyhine kışkırtmak, mezhep kışkırtı-
cılığı yapmak, bölücü slogan ahnak,
güvenlik güçlerine karşı saldınya ge-
çip molotofkokteyli atmak, bölücü ve
terörist örgütlerin pankartlannı taşı-
mak ve işyerlerini tahrip etmek suçu-
nu işledikleri öne sürülüyor.
Yargılanacak olan 97 sanık arasın-
da, olaylar sırasında eşi öldürülen As-
lan Bingöl, kardeşi öldürülen Hüseyin
Kopal ve Gazi Mahallesi Hacı Bektaş
Veli Derneği Yönetim Kurulu üyesi
Hıdır Kmlırmak da yer alıyor. Gazi-
osmanpaşa 2. Asliye Ceza Mahkeme-
si'nin "görevsizlik" karan vererek Is-
tanbul DGM'ye gönderdiği tophıız-
rar davası'nda ise 91 kişi, "süah kul-
lanarak halkı hükümetaleyhinde isya-
na teşvik eönek"le suçlanıyor. İddi-
anamede olayın toplu ızrar boyutunu
aşarak Terörle Mücadele Kanunu'nun
8. maddesi ileTCK'nin 149. madde-
si kapsamına girdiği öne sürülüyor.
Yasaya göre bu suçu işleyenler hak-
kında 20 yıl, olay gerçekleşmişse
ölüm cezası öngörülüyor. Yalnızca iş-
tirak edenler içinse 6 yıl ceza isteni-
yor. Ancak tstanbul 5 Numaralı Dev-
let Güvenlik Mahkemesi. suçun nite-
liğinin "toplu Krar"a girdiğine karar
verdi. Dosya mahkemeler arasındaki
uyuşmazlığın çözülmesi için Yargı-
tay'a gönderildi.
Olen 6 kişinin faili polis çıktı
Eyüp2. AğırCeza Mahkemesi'nde
sanık olarak yargılanan 20 polis hak-
kındaki davanın Istanbul dışında gö-
rülmesi için mahkemenin yaptığı baş-
vuru da Yargıtayca karara bağlanacak.
Olay tarihinde televizyonlarda ve
gazetelerde tespit edilen görüntülerde
uzun namlulu silahıyla nişan alarak
ateş eden kot montlu polis Adem AJ-
bayrak da sanıklar arasında yer alıyor.
İddianamede Adem Albayrak'ın, si-
lahla ateş ederek Ali Yıldınm, Dilek
Sevinç, Fadime BingöL Reis Kopal,
Fevzi Tunç ve Zejnep PoyTaz'ın ölü-
müne neden olduğu belirtiliyor. İddi-
anamede Gazi Mahallesi'ndeölen 13
kişiden sadece 6'sının failleri belir-
lendi. Balistik raporun gelmesinden
sonra sanık polislerin sayısınm artma-
sı bekleniyor.
TCK'nin 448. maddesıne göre açı-
lan bu davada, aynca polislere aynı
kanunun 50. maddesinin uygulanma-
sı isteniyor. Aynca faili belli olmadan
adam öldürme suçunun tarif edildiği
463. maddeden de polisler hakkında
dava açılmış. Bütün bu maddeler ay-
nı anda uygulanırsa cezalar 5 yıla ka-
dar düşebiliyor. Savcı iddianamede
49. maddenin uygulanmasını da mah-
kemenin takdirine bırakıyor.
TÜRKİYE SİYASETÎNDE
DEP DEPREMI
A. Osman ÖLMEZ
Türkiye'deki Kürtlerin, KürdisLan Teali Cemiye-
ti'nden (1918), Demokrasi Partisi'ne (1994) kadar
uzanan legal politik mücadelelerıni anlatan
"Türkiye Siyasetinde DEP DEPREMI" çıktı. Üç
yıldır süren çalışmaların ürünü olan eser, alanının
ilk örneği olmasv açısından da belge niteligi
taşıyor. Gazeteci ÖLMEZ'ın canlı tanıkhğında
yazılan bu kitap, halklartn kardeşliğine ve
barışa adanmıştır.
Donık Yayıncüık, Tel - Fax: 0 (312) 435 24 97
(512 sayfa; fiyatı: 500.000.- TL.)
ACIKAYBIMIZ
Okul müdürümüz
REMZİ ATOK'u
22 Ağustos 1995 Salı günü kaybettik.
Üzüntülerimizi bildirir, eğitim camiasına
ve ailesine başsağlığı dileriz.
MALTEPE ORHANGAZİ
İLKOKULU ÖĞRETMENLERİ
İLAN
T.C.
ANAMUR SULH HUKUK
MAHKEMESİ
Sayı: 1993/147
Davacı Ertuğrul Ataş vekili Av. Öznur Taylan tarafin-
dan davalılar Döne Kahveci ve müşterekleri aleyhine açı-
lan taksim ve izale-i şüyu davasırun yapılan duruşmala-
n sırasında verilen ara karan uyannca:
Dava konusu olan Anamur Orta Köyü 242,243 ve 254
sayılı taşmmazlarda hissedar olan Necip Şeker'in ölü ol-
duğu, mirasçılan olan Sevgi Seçerli. Kemal Seçerli. Ke-
nan Seçerli, Selçuk Seçerli, Selahattin Seçerli. Demet
Bostancı, Faik Şeker, Necip Şeker, Yunus Şeker. Sakine
Şeker, Nihat Şeker, Orhan Bostancı, Fatma Hünerli, Ne-
cat Bostancı, Bülent Bostancı, Hatice Şeker. Figen Şe-
ker, Sakine Filiz llünger, Deniz Şeker. Günay Şeker, ts-
met Şeker, evlatlan Necip Şeker, Erdem Şek'er ve Arzu
Şeker'in tüm aramalara rağmen bulunamadıklanndan ve
açık adresleri de tespit edilemediginden tapu kayıt mali-
ki olan Necip Şeker mirasçılanna duruşma günü olan
20.9.1995 günü ve dahili dava dilekçesi teblig edileme-
miştir. Adı geçenlerin veya ilgililerinin 15 gün içinde
mahkememize müracaat etmeleri veya duruşma günü
mahkemede hazır bulunmalan aksi takdirde duruşma gü-
nü olan 20.9.1995 gününün ve dahili dava dilekçesinin
ilanen teblig edilmiş sayılacağı hususu ilan olunur.
31.7.1995
Basın: 36871
T.C.
SÖKE ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
DosyaNo: 1995/445
Davacı Köyişleri Bakanhğı vekili Av. tpek Küçükoğ-
lu tarafindan davalılar Kemal Yavaş, Fahrettın Uyakın.
Hasan Gök, tlhan Turan ve Kenan Işık aleyhine açılan ko-
operatifin feshi davasınuı yapılan açık yargılaması sıra-
sında:
Davahlardan Kemal Yavaş adına çıkanlan davetiyenin
bila teblig iade edilmesi üzerine zabıtaca yapılan araştır-
mada da tebligata sarih açık adresi tespit edilemedigin-
den işbu dava dosyasın ın duruşmasının 3.10.1995 günü
saat 10.00'da Söke Asliye Hukuk Mahkemesi'nde yapı-
lacağı, davalı Kemal Yavaş'ın bizzat duruşmaya gelme-
si veya kendisini bir vekille temsil ettirmediği takdirde
duruşmalara gıyamında devam olunacağı hususu dava
dilekçesi yerine kaim olmak üzere ilanen teblığ olunur.
Basm: 38081
İLAN
T.C.
SEFERİHİSAR ASLİYE
HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN
1993'288Esas
Davacı, Seferihisar Doğanbey Köyü'nden Mehmet
Soner, Mustafa Soner ve Ali Behçet Soner ve Izmir'de
mukim Gülsüm Gümüşay tarafindan davalılar Maliye
Hazınesi ve Doğanbey Köy Muhtarlığı aleyhlerine açı-
lan gayrimenkul tescil davasmda:
Dava konusu Seferihisar'ın Doğanbey KÖ>TÎ Yazlıca-
ağaç mevkiinde vaki ve Doğusu: Dere. Batısı: Cami Vak-
fı, Kuzeyi: Davacılann mahkemelık yerı ve Güneyi: De-
re ve camlık ile çevrili taşınmazın davacılar adına tapu-
ya tescili yapılacağından hak iddia edenlerin mahkeme-
mizın 1993/288 sayılı dosyalanna müracaatlan ilan olu-
nur.
Basın: 38083
PERŞEMBE
ORHAN BURSALI
Musibet...
"Bir musibet bin nasihatten iyidir", bilimsel değe-
ri olan ender deyimlerimizden biridir. Yaşanacak
pratik bir olayın, o konuda yıllardır yazılıp çizilenler-
den daha etkin ve öğretici olduğunu söyler.
Suudi şeriatının musibet kılıcı, milletimizi, basını-
mızı ve özellikle de devletimizi dimdik ayağa kaldır-
dığına göre, devlet elıyle insan öldürme hunharlığı-
nın hâlâ geçerli olduğu belki de tek Avrupa ülkesi
olan Türkiye'de idam karan yasalanmızdan hemen
ve derhal çıkartılmalıdır.
Yeri ve zamanı geldiğinde pek saygıdeğer yöne-
ticilerimizin Meclis'e sevk ettikleri, miltetvekillerimi-
zin onaylama yanşına girdikleri idam cezasını he-
men kaldırmalıyız. Aksi takdirde, Suudistan'a karşı
başlatılan girişimlerin samimiyet yönü eksik kalır.
•••
Şimdi tam zamanıdır.
En demokrat partimiz CHP hükümet ortağıdır ve
hemen bir yasa tasarısı vermelidir.
Suudi kılıcına büyük tepki duyan ve milletimtzin
acısını paylaşarak özel elçiler gönderen Sayın Çil-
ler ve Sayın Demirel, hemen idamlann kalkmasını
istemelidırler.
Suudi kılıcına en büyük tepkiyi göstererek milleti-
mizin hislerine tercüman olan yazılı, sözlü ve görsel
basınımız, ülkemizde idamın kalkması için kam-
panya açmalıdırlar.
Niçin bu konuda etkin ve yetkin çevrelerimizden
ses çıkmaz?
Idamı kaldırma yönünde bir adım atmazsak, mil-
letçe niyetlerimiz, amaçlanmız hakkında önemli so-
ru işaretleri aramaz mısınız?
•••
Belki de Sayın Yalçmtaş bu işe soyunmalıdıri
Cumhuriyet tarihinin, Suudilere elçi olarak gön-
derilebilecek çapta yetiştirebildiği tek kişimiz, şu
günlerin en önemli Türk Büyüğü, Suudi ticari or-
taklanndan, ülkemizde köktendinciliğin dal budak
sarmasında ve demokratik düşüncenin geriletilme-
sinde büyük katkıları olan, Türk-lslam sentezinin
ideologlarından Sayın Nevzat Yalçmtaş, idamlann
kalkması için düzenlenecek kampanyanın başına
geçmelidir.
O, idamlann içyüzünü görmüş "Idam haberi ge-
lirse şoke olunım" demiştir. Aynca, Suudiler üzerin-
de çok iyi izlenim bırakmış, hatta onlan önemli öl-
çüde etkilmiştir! Yalçıntaş'ın Sabah'a yaptığı açık-
lamadan öğreniyoruz ki, Prens Abdülaziz, kendi-
sine, "Böyle seçkin bir temsilciyle bize görüşlerini
iietmelerini muhabbetle karşılıyoruz... Kral tarafin-
dan Sayın Cumhurbaşkanınıza, Sayın Başbakanını-
za birer teşekkür gönderilecektir" demiştir!
Az buz şey mi!
Hele kesilmiş kelleler üzerinde gönderilecek
böyle bir mesaj, yüreğimize su serpecek ve acımızı
hafifletecektir!...
•••
Suudi kılıcına karşı yapacağımız en etkin girişim,
ülkemizde idamı gerçekten ve hemen kaldırmak
olabilir ancak...
Böylece bu konuda ne kadar tutaıiı, karariı ve is-
tekli olduğumuzu bütün dünyaya da göstermiş
oluruz.
Türkleri "kafası kesilecek insanlar" olarak gören
Suudi Hanedanlığına en iyi yanrtı vermiş oluruz.
Yoksa...
Prens Abdülaziz' in söylediği şu sözleri içten içe
benimsiyor ve onaylıyor olacağız: "Idam yasalan,
her zaman ve her yerde her millete yarariı otacak-
tır".
O hiç olmazsa dürüst; açıksozlü ve düşündüğü-
nü söylüyor.
Peki, idamı hâlâ yasalarında tutan ve böylece
idam kararlarını gerektiğinde uygulayabileceğini
beyan eden Türkiye'ye ne demek gerekir?
Yoksa...
Yöneticilerimiz, kendi insanımızı asarsak yine biz
asanz, görüşünde olmasın hâlâ? •
BAŞSAGLIGI
Çizerimiz Musa Kart'ın ağabeyi
Mimar
NEBİ KART'ı
yitirdik.
Arkadaşımıza ve ailesine başsağlığı
dileriz.
CUMHURİYET ÇALIŞANLARI
BAŞSAGLIGI
Çağdaş Gazeteciler Derneği Güney Marmara Şubesi
Yönetim Kurulu üyesi ve Basın İlan Kurumu Bursa
Şube Müdürü Yusuf Büyükba^aran'ın babası
KAZIM
BÜYÜKBAŞARAN'ı
23 Ağustos Çarşamba günü kaybetmiş bulunuyoruz.
Üzüntümüz sonsuzdur. Büyükbaşaran ailesi ve
yakrnlanna başsağlığı dileriz.
ÇGD GÜNEY MARMARA ŞUBESİ
İBRADIKADASTRO
MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 1992'59
Davacı Tahsin Koçak tarafindan davalı Fahriye Koca-
taban aleyhine açılmış oian Ibradı Yukan Mahalle 125
ada, 7 parsel no'lu 2247 m2 miktanndaki dava konusu
taşınmaza ait yapılan "kadastro tespitine itiraz" davası-
nuı mahkememizde yapılan açık yargılaması sırasında
verilen ara karan geregince;
Dahili davalılar Kemal Kişmir ve Nezihe Kişmir'in ad-
resleri mahkememizce yapılan bütün aramalara rağmen
tespit edilememiş olduğundan, mahkememizce dahili
davalılarm adreslerinin meçhul sayılmasma ve dahili da-
valılara ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş olup
dahili davalılann duruşmanın atılı bulunduğu 20.9.1995
günü saat 09.00'da Ibradı Kadastro Mahkemesi'nde ha-
zır bulunmalan veya kendilerini bir vekil aracılığıyla
temsil ettirmeleri HUMY'nin 509 ve 510'uncu madde-
lerı geregince duruşmaya gelmedikleri takdirde duruş-
manın yokluklannda yürürüleceği, davetiye yerine geç-
mek üzere ilanen teblığ olunur.
Basın: 38100