Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22 AĞUSTOS 1995 SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERİN DEVAMI 17
Imam-hatipte
oyun tuttnadı
I Baştarafı 1. Sayfada
çebilecekler. Meslek lisesi
öğrencileri ise "Türkdfli ve
edebiyatı, tarih, inkılap tari-
hi ve Atatürkçülük, coğraf-
ya, fen bflimleri, febefe, ma-
tematik, yabancı diL beden
eğitimi ve milli güvenük bD-
gfai"nden oluşan ortak ders-
lerin dışında yalnızca mes-
lekleriyle ilintili dersleri ala-
bileceİder. tmam-hatip lise-
si öğrencileri de ortak ders-
lerin dışında Kuranıkerim,
Arapça, akait ve kelâm, fı-
kıh. tefsir, hadis, siyer, din-
ler tarihi. hitabet ve mesleki
uygulama derslerini alarak
"imam-hatiplik progra-
mı*ndan mezun olabılecek-
ler.
'Askeri okıü baskısı
Bakanlık yetkilileri, yıl-
lardır imam-hatip lisesi öğ-
rencilerine, askeri okullara
girebilmeleri için "fen bn
limleri'' alanından mezun
olma hakkırun verilmesi yö-
nünde baskılar geldiğini
anımsatarak şu görüşleri di-
le getirdiler: "Dersgeçmeve
kredi sistemi uygıılanırken
de' tmam-hatip lisesi öğren-
cileri seçmeli ders alabildik-
lerine göre alan mezunu ol-
malıdır' biçiminde istekler
geliyordu. Bazı çevreler, bu
isteklerinin kabul edilmesi
yönünde epeyce yol katetti-
ler. Ders geçme \e kredi sis-
teminin kaldınlmasında en
büyfik tepkinin bu kesimden
gdmesinin nedenide budur*
Taslağın yaşama geçinl-
mesi durumunda, kökten-
dinci çevrelerin, imam-ha-
tip lisesi öğrencilerinin as-
keri okullara girebilmeleri
için "fen bilimJeri" alanın-
dan mezun edilmelen yo-
lundaki girişimleri engellen-
miş olacak.
Taslağa göre "alan mezu-
niyeti" uygulanacak okullar-
da, alanlann haftalık ders
programı şöyle:
Futbol
fanatizmi
Fen bilimleri: Alan bölüm
dersleri: Fizik, kimya, biyo-
loji, matematik.
Alan seçmeli dersleri: Ge-
ometri, jeoloji. ileri fızik,
ileri kimya, ileri biyoloji,
mantık, araştırma teknikleri,
sağlık bilgisi, bilgisayar, is-
tatistik, çevTe ve insan, psi-
koloji, resim, müzik. beden
eğitimi, rehberlik ve eğitsel
çalışmalar.
Sosyal biiimkr: Alan bö-
lüm dersleri: Türkiye coğ-
rafyası, ekonomik coğrafya,
sosyoloji, matematik, Ös-
manh tarihi, mantık, genel
Türk tarihi.
Alan seçmeli dersleri: Ol-
keler coğrafyası, Türk ede-
biyat tarihi, felsefe tarihi,
yabancı dil.
Türkçe-matematik: Alan
bölüm dersleri: Matematik,
geometri, edebi metinler,
Türk edebiyatı tarihi, dilbi-
limi, mantık.
Alan seçmeli dersleri: İle-
ri matematik, astronomi ve
uzay bilimleri, psikoloji, bil-
gisayar, bilim ve teknoloji,
istatistik, sosyoloji, yabancı
dil.
Yabancı dil: Alan bölüm
dersleri: Yabancı dil, takvi-
yeli yabancı dil. dil bilimi.
edebi metinler, turizm.
Alan seçmeli dersleri: Ya-
bancı dil ve edebiyatı, ya-
bancı dil, Türk lehçeleri.
halk bilimi, insan ilişkileri.
Sanat: Alan bölüm ders-
leri: Resim, müzik. edebi sa-
natlar, Türk sanat tarihi, sa-
nat etkinlerini izleme. oyun-
cak yapımı.
Alan seçmeli dersleri:
Edebi metinler, kumaş bo-
yama, yabancı dil, halkbili-
mi, insan ilişkileri.
Spor: Alan bölüm dersle-
ri: Beden eğitimi ve spor.
sağlık bilgisi, psikoloji, bi-
yoloji, insan ilişkileri.
Alan seçmeli dersleri:
Çevre ve insan, bilgisayar,
halkbilimi, Türk lehçeleri.
canaldı
'•mcıı u<iı ı .Jt.1f.4111.
I Baştarafı 1. Sayfada
raftarlannın taşlı saldınsına
uğradı. Olay sırasında, bin-
diği otobüsün ön koltuğun-
da oturan Ömer Yalçın, ba-
Işına isabet eden bir taşla ağır
"şekilde yaralandı.
Yoldan geçen başka bir
araçla önce Hendek Devlet
Hastanesi'ne götürülen
Ömer Yalçın, burada yapı-
lan ilk tedaviden sonra Sa-
karya Devlet Hastanesi'ne
sevk edildi. Ancak burada
yapılan tüm müdahalelere
rağmen kurtanlamayarak
dün sabaha karşı hayatını
kaybetti. Yakınlannın pazar-
tesı günü (dün) askere git-
mek için hazırlık yaptığını
söyledikleri Ömer Yalçın'ın
cenazesi, dün öğle namazın-
dan sonra toprağa verildi.
Genç futbol kurbanı için
dün Serdivandaki Eren Ca-
mii'nde bir tören düzenlen-
di.
Ömer Yalçın'ın cenazesi,
Adapazan Belediye Başka-
nı Aziz Duran ve Sakaryas-
por Kulübü Başkanı Tuncer
Tepe ile yönetim kurulu
üyelerinin yanı sıra çok sa-
yıda Sakaryalının katıldığı
törenden sonra. Emirdağ'da-
ki aile mezarhğında toprağa
verildi. Cenaze töreninde,
Ömer Yalçın'ın annesi Emi-
ne Yalçın a başsağlığı dile-
ğinde bulunan Sakaryaspor
Kulübü Başkanı Tuncer Te-
pe, olayı şiddetle kınadıkla-
nnı söyledi. Tepe, Yalçın ai-
lesine ve Sakaryaspor taraf-
tarlanna çağnda da buluna-
rak "Bu olayı kan davası ha-
line getirmevelim" dedi.
Bursaspor- Samsunspor
maçında ise ikinci yanda
yan hakemlerden Gülsen
Ozkan, tribünlerden atılan
taşlarnedeniyle çizgi değiş-
tirmiş, maç yaklaşık 5 daki-
ka durmuştu. Maçtan sonra
Bursasporlu yöneticilerle
çevik kuvvet arasında kavga
çıkmıştı. Bursasporlu taraf-
tarlar maç sonrası yönetimi
istifaya davet etmişti.
Brezilya'nın Sao Paulo
kentinde, bir futbol karşılaş-
masında çıkan kargaşa so-
nucu 100'den fazla kişi ya-
ralandı. Aynı şehrin takün-
lan olan Palmerias ve Sao
Paulo arasında dün oynanan
karşılaşmada, taraftarlann
birbirlerine taş atmasıyla
başlayan kavga, bazı taraf-
tarlann karşı takımı destek-
leyen seyircilere sopalarla
saldırması üzerine büyüdü.
Palmerias takımının böl-
gesel tumuvada Sao Pa-
ulo'yu 1-0 yenmesi üzerine
kontrolünü kaybeden taraf-
tarlann başlatüğı saldınlar-
dan, olaylan yatıştıımaya
çalışan polisin de pay aldığı
bildirildi.
ÜNİVERSİTE ADAYLARINA
Önkayıt Duyurusu
"lyi Bir Gelecek İçin lyi Bir Başlangıç Çok Önemlı-
dir."
Bir yıllık Ingilizce Hazırlık Sının'ndan sonra dört yıl-
lık lisans eğitimi yapmak istiyorsanız, Üniversitemiz Ile-
tişim Bilimleri Fakültesi'nin
. Sinema ve Televizyon
. Basım ve Yayımcılık,
. lletişim Sanatlan (Reklamcılık ve Halkla llişkiler)
Bölümlerine önkayıt için başvurabilirsiniz.
Ön kayıt için,
. 1993 ÖSS sınavlanndan eşit ağırlıklı 140,
. 1994 ÖSS sınavlanndan sayısal veya sözel veya eşit
ağırlıklı 140,
. 1995 ÖSS sınavlanndan ise sayısal veya sözel veya
eşit ağırlıklı 140 ve üzeri puan almış olmanız gerekiyor.
Önkayıtlar 21 Ağustos-1 Eylül 1995 tarihlen arasın-
da ve çalışma saatleri ıçinde fakültenin Eskişehir Yunu-
sanre Karapüsü'ndeki binasında yapılacaktır. Önkayıt
için başvuran adaylar, kayıtlı bulunduklan ortaöğretırn
kurumundan alacaklan "ortaöğretim başan puanı" bel-
gesini eklemek zorundadır.
Başvurunuzu kendiniz ya da bir yakınınız aracılığı ile
yapabılirsiniz.
Önkayıt için ÖSS sonuç belgesi fotokopisi, iki adet ve-
sıkalık fotoğraf ve ortaöğretim başan puanı belgesi ye-
terlidir.
Önkayıt sonrası sınavlar ile ilgili belgeler, başvuru sı-
rasında verilecektır.
"lletişim dünyasında şimdiden yerinizi almanız için
ilk adımınızı atın."
ANADOLU ÛNIVERSİTESİ
Basm: 37183
G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
Tekrar tekrar vurgulamakta yarar var
ki; bu değeriendirme bugün için. Yann
hiç beklenmedik bir aday çıkıp denge-
leri altüst edebilir.
Örneğin Erdal Inönü...
Kongreye nasıl bir ağııiık koyacağı
henüz belli değil.
Hikmet Çetin, treni hangi durakta
bekleyeceğini bilen bir insan. Şu aşa-
mada hangi ittifaklann içinde, hangi sı-
rada yürüyeceği belli değil.
Murat Karayalçın'ın kongre için na-
sıl bir 'proje' hazırladığını kestirmek de
güç. Erdal Inönü'nün genel başkanlığı
bırâkmasının ardından, Aydın Güven
Gürkanla kıyasıya yanşarak rahmetli
SHP'nin başına geçen Karayalçın bu-
gün, "Yanş olmasın "diyor. Karayalçın'ın
önerisi kolektif yönetim. Bu model CHP
için nasıl olur bilemem, ama bizim için
iyi olur. Kolektrf yönetimin üyeleri arasın-
daki kavgalan şimdiden görür gibiyim.
Deniz Baykal, telefon görüşmemizde
kongreleri değerlendirirken kendisin-
den emindi:
"Belli bir eğilim doğdu. Durum son
derece netleşti. Kongre sonuçlan her-
hangi bir ittifaka gerek olmadığını da
gösteriyor. Delege yeni bir yapılanma
talebi içinde. Artık, kulisti, ittifaktı, pa-
zariıktı, ön kesmeydi, birtakım özel ça-
lışmalarta bu iradeyi ortadan kaidırma
olanağı gözükmüyor."
İkinci Baykal Dönemi mi?
Baykal, damatlığını nişanda giyen bir
insan. Kongreler sonrası sevincini tüm-
celere dökmek gerekirse şöyle diyor:
"Heeeyt,
Benim adım Deniz, hizaya girin hepi-
niz. Başbakan Yardımcısı Hikmet, yedi
aylık koltuğa şükret. Çiller'/n eski feda-
isi Kara Murat, sen git, birkaç tur daha
at. Eski Genet Başkanımız Sayın Inönü,
artık ben saptayacağım babanın parti-
sinin yönünü. Anayasa profesörü Soy-
sal, hep kenarda dur uysal uysal. Ka-
nat uzmanı süper yenilikçi Ercan, dile-
rim sen hep böyle harcan..."
Ankara ve Istanbul kongeleri CHP'de
parti içi çekişmelerin ilkesel değil, he-
defsel olduğunu bir kez daha gösterdi.
Ankara il kongresinin başındaki itti-
faklaıia, son aşamasındaki rttifaklar ara-
sında dağlar var. Kongrenin başındabir-
birinin gözünü oymaya girişenler, de-
vamında birbirlerine sanldılar.
Ankara'da iki aday vardı. Yılmaz
Ateş ve Haydar Doğan. Bir önceki
kongrede Karayalçın, Yılmaz Ateş'in
karşısına Şerif Vural'ı çıkarmıştı. Bu
kongrede Ateş'i Karayalçın da destek-
liyordu. Ateş'in arkasındaki bir başka
isim ise Deniz Baykal'dı. Çetin de Ateş'e
sıcaktı. Ama ne olduysa delege listesin-
de oldu. Listede ağırlık Baykal'dan ya-
naydı ve ittifak parçalandı.
Ateş'in karşısında ise Doğan Taşde-
len'in desteklediği Haydar Doğan var-
dı. Seçim sonunda, Haydar Doğan il
başkanı seçildi, ama delege olamadı.
Ateş, başkanlığı kaybetti, delegeliği ka-
zandı. Delegasyon büyük ölçüde
Ateş'in listesinden çıktı...
Art arda değişen ittifaklar 9-10 eylül
kongresinden sağlıkiı yönetim çıkması
umudunu azaltıyor.
Istanbul kongresine Karadenizliler
damgasını vurdu. Son ana kadar tavn-
nı kesinleştirmeyen Karadenizliler, Bay-
kal'ın desteklediği Ahmet Güryüz Ke-
tenci'den yana oy kullandılar. Karade-
nizliler, son ana kadar düşündüler mi
yoksa hinlik edip ne yapacaklannı söy-
lemediler mi, bilemiyoruz.
Baykal'ın adayı Nurettin Sözen ola-
caktı. Geçen ay birtikte yemek yediler
ve işi bağladılar. Ancak Baykal'ın Istan-
bul ekibi, Ketenci'de ısrar edince durum
değişti.
Ekip çalışması
Sözen, bu durumda da Baykal'ın
adayı sayılır. Adaylığını koymaşaydı Sö-
zen'e giden oylann çoğu Sım Özbek'tn
hesabınayazılacaktı. Bu durumda Bay-
kal'ın kaybetme olasılığı yüksekti.
Ne var ki Ketenci'yi de 'banko Bay-
kalcı' olarak nitelemek yanlış. Yılların
eskitemediği Ketenci, 1960'larda mili-
tan, 1965'te lider, 1968'de ağabeydi.
Bugün CHP Istanbul İl Başkanı. Keten-
ci, yann Baykal'ın her dediğine "Evet"
der mi, bilemeyiz.
Şimdi gözler 9-10 eylül kongresinde.
Yazının başında da vurguladığımız gibi,
il kongrelerinden çıkan sonuç Baykal'ın
lehine. Bu hava sürerse Baykal, ikinci
kez genel başkanlık koltuğuna otura-
cak. Deniz Bey ve çevresindekiler, 'sıfır
kilometrede' devraldıklan CHP'yi yürü-
tememenin gerekçesi olarak, SHP'yi
gösteriyoriar. "Ambleminde attı ok olan,
kadrolan daha önce bihikte çalışmış i-
ki parti. Biri iktidarda, biri muhalefette.
Halkın kafası kanştı" diyorlar.
Ancak bu geçerli bir mazeret değil.
Ne olursa olsun, bir parti başarısızlı-
ğa gerekçe olarak bir başka partiyi gös-
teremez.
"Bir şeyi birinci defada iyi yapmanın
kötü tarafı, onun ne kadar güç olduğu-
nu kimsenin anlayamamasıdır" denilir.
Baykal, birinci genel başkanlığında
CHP'yi büyütemedi. Eğer gerçekleşir-
se bakalım ikincisinde ne yapacak.
CHP kongreleri Türkçemizin zengin-
liklerinin ortaya çıkması bakımından da
yararlı oluyor. Pek çok sözcük ve deyi-
min birbirine zıt içerikler taşıdığını yaşa-
yarak görüyoruz. İki örnek verelim:
Oyum sana: Seni oyacağım.
Ekip çalışması: Herkesi ekip, tek ka-
lacağım.
Sınıdi Arabistan: îdamlar sürecek• Baştarafı 1. Sayfada
Fahd'ın yerine Bakanlar Kurulu
toplantısına başkanlık eden Veliaht
Prens, dün yaptığı konuşmada Su-
udi adalet sisteminin bağımsızlığı-
nı ve bütünlüğünü övdü. Veliaht
Prens, televizyondan da yayımla-
nan konuşmasında "Suudi Arabis-
tan. dünya ülkeleri arasında suç ora-
nının en düşflk olduğu ülkekrden
biridir; özellikle de uyuştunıcıı ala-
nında. Bu, önce AUah'ın. sonra da
uyuşturucu kaçakçılığı yapanlara
verilen ölüm ctzası sayesinde" dedi.
Veliaht Prens. "Üİkemize uyuş-
tunıcu sokanlar ya da satanlar hak-
kuıda ötüm cezasını uygulamaya de-
vam edeceğiz"'dıyc konuştu.
Cumhurbaşkanı Süleyman Demi-
ret, "haklılık bulunmadığmT vur-
guladığı ceza ınfazlannın, Kuranı-
kerim'e de dayandınlamayacağını
söyledi. Cumhurbaşkanı, Cumhu-
riyet'in 18 ağustos cuma günü yö-
nelttiği sorulara, özetle şu yanıtlan
verdi:
- Getişmeleri nasıl değeriendiri-
yorsunuz?
- Şimdi bundan sonra ne olacak-
tır, fevkalade önemlidir. İki ülke
arasında her iki ülke için çok önem-
li çıkarlan olan bir dost münasebe-
ti vardır. Tabii ki bu kadar insanın.
bak kesiyonım gibi bir durumla in-
fazı bizi çok rahatsız eder. Işte bu
da durup durduğunuz yerde bir
olaydır, hiç hesapta olmayan bir
olaydır. Eğer, şefkat ve merhamet
gösteri r de bunlan Türkiye 'de ceza-
lannı çekmeye verirse, o zaman
mesele çözülür. Ama onlan öldür-
meye giderse çok sıkıntı olur, yazık
olur. Ve uzun seneleryaraaçılıriliş-
kilerimizde.
- tdamlarla birtikte seriat rejimi
tartışmalan tekrar gündeme geldL
Siz nasıl değeriendiriyorsunuz?
- Burada Suudi Arabistan Karal-
lıgı 'nın. bana göre gayri insani yön-
temlere başvurmasını tslama fatu-
ra etmek çok yanlıştır. Bunu Suudi
Arabistan Kralı'na, Suudi Arabis-
tan devletine fatura edeceksiniz. Is-
lam, Suudi Arabistan Kralı'ndan
ibaret değil ki. Tabii ki böyle birha-
reket içerisinde olduğu takdirde dü-
şündürücüdür, ama Islama fatura
edilmesi yanlıştır. Buradan. Müs-
lümanlığa, "Işte görüyorsunuz
Müslümanhkbundan ibarettir" di-
ye bir fatura çıkarmak çok yanlış-
tır. Buradan şeriat tartışmalan çı-
karmak da yanlıştir Ö>ie ki, hırsız-
lık yapanın kolunu kesiyor. şeriata
dayandığından dolayı değil, kanun-
lannı öyle koymuş. Uyuşturucu ka-
cakçısına ıdam cezası koymuş.
iran'da da idam ediyor, kaç kişi i-
dam ediyor hem de. Öyle koymuş
kanunlannı. Bu da böyle koymuş
kanunlannı. Her ikisini de Islamla
bağdaştırmak yanlıştır.
- Riyad yönetimi Kuran hfikünv
lerinin uygutandığmı üna ediyor—
- Kuran "da böyle bir şey yok ca-
nım. Kuran 'da kısasa kısas vardır.
"Birisi, birisini öldürûrse siz de
onu" der, ama ölen tarafin akraba-
lanna diyet ödemek kaydıy la kısas-
tan vazgeçilebilır. Sonra Kuran'da.
"Bir kişhi öldürürseniz bütûn in-
sanlan öldürmüşohırsunuz" diyor.
Kuran öyle kan dökülmesine razı
değil.
- Baüfa ülke yurttaşlanndan aynı
durumda bulunanlann benzer şe-
kilde cezalandınlmadıklan yonun-
lanna kaülıyor musunuz?
- Onu bilemem. Bu hadisede bu
insanlann başlannın kesilmesinde
haklılık yoktur. lşledikleri suç ne
kadar ağır olursa olsun, kim olursa
olsun. Tabii bizim insanlanmızm
orada bu muameleye maruz kalma-
sından elem duyuyorum.
Suudi Arabistandan dün dönen
Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş, saat
17.05'teÇırağan Sarayı'na geldi.
Başbakan Tansu Çiller'in, Suudi
Arabistan'a özel elçi sıfatıyla gön-
derilen Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş'ı
kabulü yaklaşık 35 dakika sürdü.
Kabulden sonra Başbakan Çiller ve
Prof. Dr. Yalçıntaş. basın mensup-
lanna birlikte açıklama yaptılar.
Çiller, Prof. Dr. Yalçıntaş'ın Su-
udi Arabistan'a "özd elçi"sıfatıyla
gittığini ve bu ülkedeki girişimleri
hakkında kendisine süreklı olarak
bilgi verdiğinı anlattı. Gelişmelerin
umut verici olduğunu bir açıkla-
mayla ifade ettiğıni hatırlatan Çil-
ler, şöyle konuştu:
"Sayın Yalçıntaş Prens Abdullah
Bin Abdülaziz ile bir buçuk saat gö-
rfişmflştür. Kendisi bütün düşünce-
lerimizi aktarmıştır. \eliaht Prens
Abdullah Bin Abdülaziz'in kendisi-
ne sövledigi şeyler umut verickür.
Hukuki sürecin henüz tamamlan-
madıgı için bundan sonra temviz ve
Yüksek Hâkimler Kurulu'na git-
mesi gerektiğini, buralardan bizim
istediğimiz doğnıltuda ve kendist-
nin de duacı olduğu gibi iyi bir so-
nucun çıkacağını umduğunu ifade
etmistir.'"
Başbakan Çiller, olaylann Suudi
Arabistan Krallığı ile Türkiye ara-
sındaki dostluğun bundan böyle ze-
delenmeyecek biçimde gelişmesi-
ni umduklannı vurguladı ve bu ko-
nuyu hükümet olarak takip etmeye
devam edeceklerini belirtti.
Çiller, Türkiye'nin Riyad Büyü-
kelçisi'nin Suudi Arabistan'a geri
döneceğini bildirerek şunlan söyle-
di: "Tekrar ifade ediyorum. Bu ge-
Sşmeler olunılu gelişmelerdir, umu-
dumuz vardır. Takip edeceğiz. Söz
konusu olan >~atandaşlanmızın aile-
lerinin şu aşamada rahat olmalan-
nı istiyonım. Cerekli bütün girişiın-
ler yapümaya devam edecektir."
Çiller'in ardından basına açıkla-
ma yapan Prof. Dr. Nevzat Yalçın-
taş da kendisine Suudi Arabistan te-
maslan sırasında Dışişleri Bakanlı-
ği'nın üst düzey görevlilerinin yar-
dımcı olduklannı anlattı. Prof. Dr.
Yalçıntaş, "Bir umit kapısı açüdı.
Bundan sonra muhakkak ki, yetki-
li makamlanmız bunu takip ede-
ceklerdir,gerisini getireceklerdir. \'e
üzücü bir durum olmamasına ben
dedua ediyorum" dedi.
Prof. Dr. Yalçıntaş, Prens Abdul-
lah Bin Abdülaziz'le görüşmesine
değinırken bir aynntıyı da anlatmak
istediğini belirterek şöyle konuştu:
"Prens hazretleri en sonunda el-
lerini açn ve dedi ki, 'Bu temyiz ve
Yüksek Hâkimler Kurulu safhasın-
da hükümet yetkililennız ve Sayın
Başbakanınız, Sayın Cumhurbaş-
kanınız ve sızin temenni ettiğiniz
hususun, yani idamlar durumunun
olmaması için ben de Allah'tan d-
ua ediyorum.' Içten bir biçimde söy-
ledi Bütün bunlar ümit verici geliş-
meler."
Prof. Dr. Yalçıntaş. 'tdamlar er-
teienmiş oldu değil mi' sorusunu ya-
nıtlarken "tdamlar ertelenmiştirdi-
ye bir husus tclafruz edilmemiştir"
dedi.
Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş. idam-
lann kararlannın kesinİeşmemiş ol-
duğunun. şayet kesinleşmış olan bir
karar olursa bunu kralın dahi dön-
düremeyeceğinin ve kraliyet aile-
sinden dahi kesinleşmiş olanlanh
geçmişte cezalannın infaz edildiği-
nin bildirildiğini söyledi.
Kararlann kesinleşmiş olamaya-
cağının da ifade edildığini belirten
Yalçıntaş, kendisine. "Kesinleşmiş
oba bu. bugünün yannın işi oiurdu.
Demek ki bu, henüz ya temyiz saf-
hasındadır, ya Yüksek Hâkimler
Kurulu safhasındadır. Hatta ilk
mahkeme safhasındadır" dendiği-
ni belirtti.
Prof. Dr. Yalçıntaş, bir gazeteci-
nin "Bizim hukuki sistemimizle
bağdastu-abilirsek mahkemeler ye-
niden görülebüir
r
'demesı üzenne,
"Şüphesiz olabilir. Sayuı Başbaka-
nınuzın buyurduklan gibi girişim-
ler devam edecek. Demek ki, bu saf-
halarda bu vatandaşlannuza adli
yardım ve diğer yardımlar yapıla-
caktır'' yanıtını verdı.
"Kral Fahd ile göriişememenizin
nedeni, Türkiye basımnda aleyhin-
de çıkan haberler mi"sorusu üzeri-
ne de Prof. Dr. Ne\zat Yalçıntaş,
şunlan söyledi:
**Ben bu konuda samimi konuş-
mak durumundayım. Basınımızın
bir kısmı işinıizi zorlaştırdı. Ve ga-
yetagır yayın yaptılar. Serbest bir ki-
şi olarak, biraz da basının içinden
bir kişi olarak söylüyorum, sorum-
lu bir davranış olmadı. Çünkü du-
rumu şuna benzetildi. GÖçük amn-
da insanlar var. 40 kişi, 50 kişi, 60 ki-
şi, onlarca Türk. göçük ahında.- Sa-
yın Başbakanımız ve hükümet, bu
göçüğün altında bu insanlan zede-
lenmeden, koUan bacaklan hırpa-
lanmadan bir yerine bir şey olma-
dan çıkarmaya çalışıyor. Bu bir ih-
timam. nezaket \e ilişkilerûı yumu-
şamasu karşılıklı se\gi, dostluk an-
layış içerisinde olur. Yoksa hakaret-
le ne olduğu belli ulmay an haberler-
le olma/. Bunlar benim şahsi görüş-
lerim. Bunlan ifade ettim. Bizim gö-
rüşmemizin maalesef önenüi bir kıs-
mı Sayuı prens hazretlerinin bu ko-
nuda bize söylediklerini cevapian-
dlj-makla geçmiştir. Halbuki söz ko-
nnsu olan, insanlann hayandır."
Prof. Yalçıntaş, Başbakan Tansu
Çiller ile görüşmesinm ardından
Cumhurbaşkanı Süleyman Demi-
rel tarafından kabul edildi. 1.5 saat
süren görüşmeden sonra Prof. Yal-
çıntaş. yaptığı açıklamada. "Cum-
hurbaşkam'na mektuplannı tevdi
ettigimi ve memnuniyetle alındığını
arzettim"dedi.
idamlar sûrüyor
Suudi Arabıstan'da dün de ya-
bancı uyruklu iki kişi, uyuşturucu
suçundan idam edildi. Suudi haber
Ajansı (SPA), lçişleri Bakanlığı ta-
rafından yayımlanan bir bildiride.
Lübnanlı Nebil Davud Abbas Ha-
madey ile Pakistanlı Baruz Raşid
Muhannadın, Riyadda başlannın
kesilmesi suretiyle idam edildikle-
rinin açıklandığını duyurdu.
OLAYLARIN
ARDINDAKf
GERÇEK
• Baştarafı 7. Sayfada
ye'ye yansrtılmıştır.
Ancak, futbol terörünün
Türkiye'deki tırmanış hızı,
siyasal terörle iç içe yaşa-
maya alışkın insanımız için
bile korkutucu boyutlar-
dadır.
Spor kulüplerimizin yö-
neticileri, taraftarlannı 'kü-
fürsüz tezahürata' çağıra-
dursunlar; birkaç yıldan
beri tribünlerden yükselen
siyasal sloganlar. taraftar-
lann ve hatta gol atan fut-
bolculann coşkularını elle-
riyle bazı siyasi partilerin
simgesel işaretlerini yapa-
rak dile getirmeleri ve ev
sahibi takım taraftarlan-
nın, konuklannın otobüs-
lerini taşlamaları, futbol
sahalarının nasıl birer sa-
atli bombaya dönüşebile-
ceğinin göstergesıdir.
Yıllar önce bir Sıvas-
Kayseri karşılaşmasında
çıkan ve bazı vatandaşla-
nmızın ölümüyle sonuçla-
nan olaylann ardından,
geçen hafta Birinci ve İkin-
ci üg'de yaşanan iki olay
da tehlikenın kapıyı çaldı-
ğını göstermeye yeter ni-
teliktedir.
Birinci Lig'de oynanan
Bursaspor-Antalyaspor
karşılaşmasında ev sahibi
takım taraftartannın saha-
ya yağdırdıkları 'yabancı
maddeler', karşılaşmanın
kesintıye uğramasına yol
açmış ve yan hakemler-
den biri, oyunu ancak kar-
şı çizgide tamamlayabil-
miştir.
İkinci Lig'de oynanan
Düzcespor-Sakaryaspor
karşılaşmasından sonra,
yenik ev sahibi takım ta-
raftarlannın, konuklan ev-
lerine götüren otobüsleri
taşlamalarıyla o gece as-
kere gidecek olan bir gen-
cimiz yaşamını yitirmiştir.
Genellikle az gelışmiş
ülkelerde rastlanan futbol
terörünün, 'çağatlamışlık'
savındaki Türkiye'de de
yaşanmaya başlaması ay-
n bir önem taşımaktadır.
Çünkü Türkiye bir yandan
PKK'li teröristler, bir yan-
dan da şeriatçı güçler ta-
rafından karanlıklara çekil-
mek istenen bir ortamda-
dır. Böyle bir ortamda, on
binlerin biriktiği futbol sa-
halarından çıkıp sokakla-
ra taşabilecek yeni bir te-
rör dalgasının kimlerin çı-
karlanna uygun düşeceği
de açıktır.
Siyasal çıkarlan uğruna
sporu bile politikaya bu-
laştıımayı göze alan poli-
tikacılara karşın tüm sağ-
duyulu yetkililerin, görev-
lerini yerine getirecekleri-
ne ve henüz yeni başlayan
lig maçlannın kanlı birer
gladyatör dövüşüne
dönüşmesini engel-
leyeceklerine inanmak is-
tiyoruz.
•••
Ozel okullarda
puanlar diişüyor
Istanbul Haber Servi-
si - Özel okullar, konten-
janlannı doldurmak a-
macıy la puanlannı düşür-
meye devam ediyor.
Asil ve yedek liste ka-
yıtlan sonunda, Robert Li-
sesi kız ve erkek bölümle-
ri. Doğuş Lisesi. FMV
Ayazağa Işık Lisesi, FMV
Işık Lisesi. îtaiyan Lisesi,
Notre Dame De Sion Fran-
sız Lisesi, St Benoit Fran-
sız Lisesi erkek bölümü,
St Joseph Fransız Lisesi
laz bölümü. St Pulcherie
Ortaokulu, Üsküdar Ame-
rikan Lisesi kız ve erkek
bölümü, Koç Lisesi kız ve
erkek bölümleri, TED An-
kara Koleji, Ankara Tev-
fik Fikret Lisesi, lzmir
Amerikan Lisesi kız ve er-
kek bölümleri, hmh St.
Joseph Fransız Lisesi, lz-
mir Tevfık Fikret Lisesi,
MEV Avni Akyol Lisesi
ve Zonguldak TED Kole-
ji'nin kontenjanlan doldu.
Öteki özel okuilann tü-
mûnde kontenjan açığî bu-
lunuyor.
Bu okullara kayıtlar de-
vam ediyor
Değerli dostumuz, arkadaşımız
VEHBt
SARGIN'ı
yitirdik.
Sevgili Başak'ın, ailesinin ve tüm
sevenlerinin başı sağolsun.
CUMHURtYET ÇALIŞANLARI
Tepkiler
Şeriatın
gerçek yüzü
Haber Merkezi - Suudi
Arabistan'da 4 Türk'ün i-
dam edilmeleri sonrasında
geride kalan hükümlü Türk
yurttaşlannm durumu belir-
sizliğini korurken, demok-
ratik kitle örgütlerinin idam-
lara yönelik tepkileri sürü-
yor.
Pir Sultan Abdal Derneği
ve Muğla'daki demokratik
kitle örgütleri, idamlann
" şeriatuı gerçek yüzünü" or-
taya çıkardığını savunurken
Refah Partisi Genel Başkan
Yardımcısı Şevket Kazan,
-tslamda böyle bir idam
hükmü yoktur" dedi.
Mersin'deki demokratik
kitle örgütleri de ortak bir
basın açıklaması yaparak
Arabistan'daki idamlan kı-
nadılar. tnsan Haklan Der-
neği, Muğla Şubesi ise
idamlann durdurulması için
hükümeti göreve çağırdı.
Karakola
silahlı saldırı
İstanbul Haber Servisi -
Kâğıthane ilçe Emniyet
tylüdurlüğü'ne bağlı
Örnektepe Polis
Karakolu'na, kimliği
belirlenemeyen silahlı dört
kişi tarafından dün gece
saat 23.30 sıralannda
saldın düzenlendi. Silahlı
saldında ölen ya da
yaralanan olmazken silahlı
dört kişi, otomobille olay
yerinden kaçmayı başardı.
Emniyet yetkilileri, saldın
sonrası, militanlan
yakalamak için
operasyonlann
başlatıldığını belirtti.