Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19AĞUSTOS 1995 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI 9
Erdemir'de
yetki sorunu
• ZONGULDAK (AA) -
Erdemir işyerinde
sendikalar arasmda yetki
mücadelesi yeni boyutlar
kazanırken Ereğli 2. Noteri,
Türk Metal Sendikası
hakkında "sahtecilik"
iddiasıyla soruşturma
başlattığmı bildirdi. Ereğli
Curnhuriyet Savcisı Alaattin
Ince, Türk Metal Sendikası
hakkında 'sahte resmi belge
kullanmak' iddiasıyla
fezleke hazırlandığını ve
Zonguldak Cumhuriyet
Başsavcılığı'na
gönderildiğini söyledi.
TMO'ya dış kredi
• ANKARA(AA)-
Hububat ürünleri alımmda
kullanılmak üzere Citibank
International liderliğindeki
uluslararası bankalardan
sağlanan 250 milyon
dolarlık sendikasyon
kredisi, Toprak Mahsulleri
Ofisi'nin (TMO) Vakıflar
Bankası'ndakı hesabına
aktanldı. Hazine
MüsteşarlığTndan verilen
bilgiye göre. söz konusu 250
milyon dolar, TMO
tarafından yürütûlmekte
olan 1995-1996 dönemi
hububat ürünleri alımı
kampanyasında
kullanılacak.
Denizcilikte
özelleştirme gafı
• ZONGULDAK (AA) -
Denizcilik Müşteşarlığı, 3
yıldır yatınmlannı
gerçekleştirmeyen 9 gemi
söküm firmasına, tahsis
edilen söz konusu arsalarda
yatınm yapıp
yapmayacaklannı 24
Ağustos 1995 tarihine kadar
bildirmelerini istedi.
Denizcilik Müşteşarlığı
Gemi Söküm Daire Başkanı
Dursun Açıkelli, gemi
söküm fırmalannın söz
konusu tarihe kadar altyapı
çalışmalanna başlayıp
başlamayacaklannı
bildirmemeleri halinde,
fırmalara tahsis edilen
arsalarla ilgili işlemlerin
iptal edileceğini söyledi.
Gelir dağılıım
bozuklugu
• Ekonomi Servisi -
Türkiye'de temel
sorunlardan biri olarak
kabul edilen gelir dağılımı
bozukluğunun nedenleri ve
çözüm yollan bir açık
oturumda tartışıldı. Türkiye
Gazeteciler Cemiyeti'nin
yayımladığı günlük 'Bizim
Gazete' tarafından
düzenlenen açık oturuma
Prof. tzzettın Önder, Prof.
Kuvvet Lordoğlu. Prof.
Zeyyat Hatipoğlu ve Prof.
Erdoğan Alkin katıldı.
Uzmanlarişsizlik ve
enflasyondan, IMF
uygulamalanna, vergi
sisteminden kente göçe ve
sermaye birikimine kadar
birçok konunun gelir
dağılımına etkisini
tartıştılar.
Geçen yılki döviz krizinden sonra dayanıklı tüketim sektörünü bu kez de medya vurdu
Piyasaya
4
kııpon bombası' düştü
• Yılda 800 bin ile 1 milyon adet arasında televizyonun satıldığı Türkiye'de,
bir gazetenin "kupon karşılığı televizyon" vaat ederek, milyonluk tirajlara
ulaşması, televizyon satışını bir anda yüzde 30 düşürmeye yetti.
Ekonomi Servisi - Medyada başlayan ku-
pon karşılığı dayanıklı tüketim mallan pro-
mosyonu. beyaz eşya üreticılerini birbirine
düşürürken. ev eşyası şatan mağazalardan da
büyük tepki görüyo'r. Ürûnlerinin kupon kar-
şılığı dağıtılacağı açıklanan firmalar, bayile-
ri düşünmemekle suçlanırken, televizyon sa-
tışlannda sezona rağrnen beklenen satışlann
gerçekleşmemesı, medyanın sektöre verdıği
zaran ortaya koyuyor. Yıllık toplam televiz-
yon talebinin 800 binle 1 milyon arasında de-
ğiştiği iç pazarda sadece tek bir gazetenin 1
milyon televizyon vaat etmesi sektörün bal-
talanması olarak nitelendiriliyor. Yılın ilk beş
ayında zaten yüzde 15.9luk bir gerilemekay-
deden televizyon satışlannın promosyonlar-
la daha da düşeceğinden kaygı duyuluyor.
Promosyonun ilk başladığı günlerde satış-
lann yüzde 30'lara kadar düştüğünü belirten
yetkililer beyaz eşya satışmın en yoğun oldu-
ğu yaz sonu satışlannı gazete promosyonla-
nnın olumsuz etkilediğini kaydettiler. Satış-
lardaki düşüşün ilk şoku atlattığı ve insanla-
nn gazetelenn dağıtımma bel bağlamaktan
vazgeçtikleri de beyaz eşya satıcı ve üretici-
lerinin dikkat çektiği bir başka unsur.
Vestel Genel Müdürü Ibrahim Karabeyli
basındaki televizyon promosyonunun ilk etap-
ta satışlarda yüzde 20'leri aşan bir düşüş ya-
rattığını belirterek. bu etkinliğin zamanla azal-
dığını ve kupon kesip televizyon beklemenin
hiç de cazip olmadığının anlaşıldığını iddıa
etti. Karabeyli basınla bu tür bir anlaşmanın
her şeyden önce bayilere karşı bir sommsuz-
lukolacağını dıle getirdi. Karabeyli "Bu olay-
dan sadece sektör zarar görmüyor. En büyük
zaran devlet oluşmayan katma değer yüzün-
den çekiyor. Hediye gibi dagıtılan bu üriinle-
rin Maliye'ye verdiği zarar ortadadır" dedı.
Siemens Üriin Sorumlusu Nalan Sönmezo-
cak da bu tür kampanyalann tüketicinın gö-
zünde beyaz eşyarun değerini düşürdüğünü sa-
vundu. 10-15 bin Iiraya satılan bir gazetenin
değeri 10 milyonlan aşan bir ürünü parasız
vermesinin inandıncı olmadığını belirten Sön-
mezocak. "îthal bir üriin olduğumuz için ba-
sındaki promosyon bizi etkilemhor. Ama sek-
törü ohımsuz etkikdiği kesin" dedı.
Gazeteterin knpon karşılığı beyaz eşya dağıtımı satışlan düşürdü.
Emes AŞ Genel Müdürü ve Sanyo ve Cos-
mos Türkiye Distribütörü Tuncay Ozkul ise
satışlann düştüğü yolundaki iddialann yersiz
olduğunu belirterek, bupromosyonlarm söy-
lenenin aksine hem üreticinin hem de tüketı-
cinin yaranna olduğunu savundu. Gerçek alı-
cı potansiyelinin bu promosyonlarla kaybe-
dilmedığini söyleyen Özkul şöyle dedi:
"Difer taraftan Türkiye'de promosyonlara
bütünüyle olumsuz bakan bir kitie de var.
Bunlann dışındakiler ise sektöre bizzat fayda
sağiavacak alıcüardır. Türkiye'de talep aslın-
da çok yüksek. Ancak alım gücü çok düşük.
Bu tür gazete kampamalan saün alma gücü
olmayanlara firsat veriyor."
Kamuoyuna yaptığı bildiri ile medyadaki
promosyonu kınayan Beyaz Eşya Sanayiı Der-
neği yetkililen ise, bu duyuru sonucu med-
yadan aldığı tepkiden olsa gerek, Cumhuri-
yet'e açıklama yapmaktan kaçındı.
Taciroğlu, özelleştirilen şirket için üretici birlikleri ile ortaklığa yanaşmıyor
SEK için zengiıı köylü araınyorEkonomi Servisi - Süt Endüstrisi Kuru-
mu'nun (SEK) tstanbul tesislerini devrala-
cak 150 ortaklı pilot şirketi, lstanbul Gıda
Toptancılan ile birlikte kuran Ali Zafer
Taciroğlu'nun, bu şirkete ortak yapmak
için "zengin çiftçi" aradığı öğrenildi. Ta-
ciroğlu, bu konuda yardım istediği Türki-
ye Ziraat Odalan Birliği (TZOB) Başkanı
Erol Baraz'ın, "Süt kooperatiflerini or-
tak alın" önerisine de ilgi göstermedi.
Satış işlemi, Özelleştirme Yüksek Kuru-
lu tarafından 18 Temmuz'da onaylanma-
sından bu yana geçen bir aylık sürede SEK
için kurulan yeni şirkete ortak arayışım sür-
düren Ali Zafer Taciroğlu'nun, bir aya ka-
dar Özelleştirme Idaresi'ne 900 milyarli-
ralık ödemeyi yapması gerekiyor.
Taciroğlu, büyük bölümünü aynı sektör-
de "mandıracı" olarak bilınen fırmalann
oluşturduğu ortaklanyla, herhangi bir öde-
me sıkıntısı çekmediğini ileri sürüyordu.
Ancak Taciroğlu, "sermayeyi tabana yay-
ma" iddiasıyla köylü ve işçiye medya yo-
ürkiye Ziraat
Odalan Birliği (TZOB)
Başkanı Erol Baraz, Ali
Zafer Taciroğlu'nun,
özelleştirilen SEK'e
üretici ortak bulmak
için kendisini arayıp
yardım istediğini,
ancak bir üretici örgürü
ile ortaklık önerisine
sıcak bakmadığını
belirtti.
luyla ortaklık önermeyi de ihmal etmiyor-
du. Taciroğlu'nun. ortak arayış biçimi ise
kamuoyuna yaptığı çağn ile çelişiyor. Sek-
tördeki özelleştirmede adı sıkça gündeme
gelen "peynir kralı" son olarak Türkiye
Ziraat Oda'lan Birliği (TZOB) Başkanı Erol
Baraz'la telefonla görüşüp, şirkete ortak
Taciroğlu SEK'in peşinatını henüz yaürmadı.
olacak köylüleri bulmakta yardım istedi.
Ancak Taciroğlu. üretici örgütleri ile or-
taklığa sıcak bakmayıp, "zengin köylü"
arayışını dile getirdi.
"Süt birlikleri ile ortaklık kurun" öne-
risine karşın Taciroğlu'nun "Herhangi bir
çiftçiyi de ortak edebilirim" dediğini söy-
leyen Baraz."Ancak ben örgütlü olmayan
bir üreticinin şirket idaresindeverini bu-
lamayacağını ve zayıf kalacağını söyle-
dim. Ancak kooperatifçilerin dışında
güçlü bir çiftçiyi de düşündüğünü söy-
leyebilirim. Biraraya gelip görüşmeyi
önerdi ancak bir daha aramadı" dedi.
Bu arada Köy-Koop Kırklareli Birliği'nin
SEK'in ucuza gittiği ve doğru değer tespi-
ti yapılmadan satıldığı gerekçesiyle yürüt-
meyi durdurma ve iptal davası açmasının
ardından değişik kişi ve kuruluşlar da iptal
davası açarak Köy-Koop Kırklareli Birli-
ği'ne destek oluyorlar. Edirne, Çanakkale,
Manisa, Izmir, Muğla ve Burdur Köy-Ko-
op BirlikJeri,Türkiye Ziraat Odalan Birli-
ği, Ziraat Mühendisleri Odası,Türkiye Zi-
raatçiler Derneği, Malatya Sanayi Odası
gibi kuruluşlann da iptal davası açtığı ya-
da açmak üzere olduğu, Dışişleri Eski Ba-
kanı Mümtaz Soysal ve Gazeteci Sadul-
lah l sumi'nin ise iptal davasını açtıklan
öğrenildi.
Ticaret ve sanayi odalan devletlerden hızlı davrandı
KEFyi özel sektör canlandırdı
AHMETŞEFİK
TRABZON (Cumhuriyet)- Dev
letlerarası düzeyde çok ağır ilerleyen
ve başlangıçtan bu yana bir anlamda
hayal kınklığı yaratan Karadeniz
Ekonomik tşbirliği (KEt) süreci, işa-
damlan tarafından hızlandınldı. Ka-
radeniz'e kıyısı bulunan ticaret mer-
kezlerinin ticaret ve sanayi odalan, ti-
cari ve ekonomik işbirliği olanakla-
nnın geliştirilmesi amacıyla bir iş-
birliği protokolü imzaladılar. Başlan-
gıç olarak üç ülkeden onüç odanın ka-
tıldığı işbirliğinin kısa bir süre sonra
bütün Karadeniz kıyısını kapsayaca-
ğı açıklandı.
7-8 ağustosta yine Sochi'de düzen-
lenen bir toplantıyla Karadeniz kıyı-
sından işbirliği sürecine katılmak is-
teyen birçok odaya çağn yapıldı. Bu-
nun üzerine Sochi'deki zirveye Tür-
kiye'den Trabzon, Samsun, Rize, Art-
Aarıradeniz'e kıyısı
bulunan ticaret
merkezlerinin ticaret ve
sanayi odalan. ticari ve
ekonomik işbirliği
olanaklannın geliştirilmesi
amacıyla bir işbirliği
protokolü imzaladilar.
vin ve Giresun, Rusya'dan Sochi,
Krasnadar. Tuapse, Stavrapol. Uk-
rayna'dan Thiretak, Kropotkin ve
Slavnayakava ticaret ve sanayi oda-
lan katıldı. fmzalanan protokole Tür-
kiye'den Sinop, Ordu ve Zongul-
dak'ın da imza koyacakJan açıklan-
dı. işbirliğinin resmi bir sıfatı olma-
makla beraber organizasyonun sağ-
lanması için dönem başkanlığı ve
sekretaryalık gibi bir kurumlaşmaya
gidilecek. Sochi toplantısında ilk dö-
nem başkanlığına Sochi Ticaret ve
Sanayi Odası Başkanı Vadim P. Lev-
cenko getirildi.
Işbirliği sürecini değerlendiren
Levcenko, Karadeniz'de işadamlan
arasında oluşturulacak sürecin çok
hızlı yürüyeceğine inandıklannı, Ka-
radeniz kıyısı işadamlan ve kentleri-
nin bölgesel işbirliği süreçlerinden
daha çok yararlanması gerektiğini
söyledi. Levcenko, işbirliği süreci-
nin daha da büyüyeceğini bildirdi.
Sürecin oluşturulmasında öncülük
yapan Trabzon TSO Başkanı Mazhar
Afacan da genişletilmış konsey top-
lantısının 9 ekimde Trabzon'da ger-
çekleştırileceğini. bu toplantıya Gür-
cistan, Moldova, Romanya. BuJga-
ristan ve Türkiye'den Karadeniz'e kı-
yısı bulunan diğer illerin de davet
edileceğini açıkladı.
Çiller ve Niyazov açtı
Türkmenistan'a Türk
blue-jean fabrikası
ÖZGÜRULUSOY
AŞK.\BAT - Türkmenis-
tan'ın ilk blue-jean fabrikası,
Başbakan Tansu Çiller ve
Türkmenistan
Cumhurbaşkanı Sa-
parmurat Niyazov
tarafından hizmete
açıidı. Türk işada-
mı Ahmet Çalık ta-
rafından yaptınlan
Fabrikayı gezen ve
makinalara start ve-
ren Başbakan Tan-
su Çiller ile Niyazov'a. Türk-
menistan'daki gelişimi ortaya
koyan bir multivizyon göste-
risi sunuldu.
Başbakan Çiller'e bu gös-
teriden önce de vörenin ma-
halli giysisi giydirildi ve ha-
lı armağan edildi. Başbakan
Çiller, Türk mankenlerin sun-
duğu ve blue-jean ürünleri-
nin yer aldığı Moda Show'u
da izledi. Türkme-
nistan Cumhurbaş-
kanrnın adını taşı-
yan blue-jean fab-
rikası 18 bin 300
metrekare kapalı
aIanda, 35 milyon
dolarlık ortak yatı-
rımla gerçekleşti-
rildi. İlk aşamada
234 kişiye, konfeksiyon bö-
lümlerinin tamamlanmasıy-
!a da 750 kişiye iş olanağı
sağlayacak olan fabrika, yıl-
da 12 milyon metre blue-je-
an kumaşı üretebilecek.
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞUKRAN SONER
Hak, Hukuk ve Ozgürlük
Suudi Arabistan'da artan kelle, kol kesmeler, çağı-
mızda hak, hukuk ve ozgürlük kavramlannın ne kadar
insan haklarına aykın, çağdışı kullanıldığının, ders ve-
rici, çarpıcı örnekleri oldu.
Dünyanın ozgürlük bekçisi, havarisi geçinen Ame-
rika'nın, petrol çıkarlan uğruna iktidannın bekçiliğini yap-
tığı Fahd'ın şeriat hukuku, insanların kellelerinin kesil-
mesini öngörüyor.
Suudi Arabistan hukukuna göre yasal ve hukuki olan
infaz, çağımız için yüz kızartıcı, ağır bir insanlık suçu-
nu oluşturuyor.
Birleşik Sosyalist Parti'ye sığınmış Iranlıları iade
edersek başlanna ne geleceğini biliyor muyuz? Kadın-
lan taşlayarak öldürten iran'daki mollalann şeriat hu-
kuku, bu insanlann bir bölümü için ölüm cezası verir-
se kendimizi nasıl hissedeceğiz?
Iran mollalannın şeriatçı hukuk düzenlerinde, yine çok
ağır insan hakkı ıhlalleri, ağır insanlık suçu cinayetler
her gün işleniyor.
Yine Amerika, Irak'ta Saddam'ın yerine, kendisine
biat edecek damatlar ya da bir başka diktatoryanın ha-
zırlığına girişmiş bulunuyor. Saddam'h ya da Sad-
dam'sız olmasının önemi var. Ama insan haklannın, de-
mokrasinin o ülke düzeninde ihlali, Amerika'yı ve de-
mokrasinin bekçiliği, sorumluluğunu üstlenmiş Batı
dünyasını hemen hemen hiç ama hiç ilgilendirmiyor.
Globalleşmiş dünyada, "O ülkelerin iç hukuku, dı-
şandan yapılabilecek bir şey yok" demeye kimsenin
şansı yok. Dünya bir yandan Bosnalılan silah ambar-
gosu altında yaşatıyor. Diğer yandan Birteşmiş Millet-
ler güvencesi altındaki topraklann işgaline, insanlann
katledilmesine, çocuklann öldürülüp kadınlann ırzına
geçilmesine göz yumuyor.
"Fahd'ın şeriat hukukundan bize ne" hiç diyemiyo^
ruz. Kellesi kesilenler, Suudi zenginlere seks gücünü
arttıran ilacı satma suçu işleyen bizim Kilisli vatandaş-
lanmız. Amerikalılann, "Kuzey Irak'ta Kürdistan dev-
leti kurdurma çabalanna", "Türkiye'de federal yöne-
tim" telkinlerine de kulak tıkayamıyoruz. Sonuçları bi-
zim yaşamımızı, çıkarlarımızı doğrudan ilgilendiriyor.
Suudi Arabistan'da kelle kesmeye, Bosna'da katli-
amlara seyirci kalan, diktatörleri iktidara getiren, ikti-
dariannın bekçiliğini yapan süpergüç; hak, hukuk, de-
mokrasi adına dünyanın pek çok ülkesinde olduğu
üzere Türkiye'de de ırkçı, şeriatçı ayırımcılığa destek
veriyor.
Yeni dünya düzeni, globalleşme, küreselleşme ger-
çekleşirken, demokrasi, insan haklan, serbest piyasa
ekonomisi tek geçerli ideoloji ilan edilmişken, dünya-
da akıl almaz bir hak-hukuk, insan haklan kavram kar-
maşası yaşanıyor.
Demokrasinin, insan haklannın vazgeçilemez ilke-
leri, ozgürlük kavramlan üzerinde yaşanan bu karma-
şa, bilinçli, çıkarlara göre çifte standartlı politikalann
uygulanması yanında, insan haklan, hak ve hukukun
katledilmesinin ana nedenini oluşturuyor.
Globalleşmenin tek geçerii ideolojisine göre, özgür-
lüğü savunma adına ırklara ve dinlere, kültüriere da-
yalı her tür ayınmcılık beslenip destekleniyor. Böyle-
likle özgürlükleri savunma adına Yugoslavya'nın par-
çalanmasına öncülük yapılırken Bosna'da bugün ya-
şanan. eski Yugoslavya'nın her yerinde yaşanması
gündemde olan ağır insan haklan ihlalleri, katliamlar,
kanlı savaş yaratılmış bulunuyor.
insan hakkı olarak ırka, dine kültüre dayalı her tür
ayınmcı düşüncenin var olması ile bunlardan ötürü in-
sanlann, insan haklannın katledilememesi ayn şey. İn-
san haklannı yok eden ın<, din, kültüre dayalı ayırım-
cılığın desteklenmemesi ayn şey. Hele de çağın yaşam
düzeyinde insan hakkı gaspı niteliğini taşıyan ister ırk
ister din isterse kültüre dayalı düzenin hukuk düzeni
olamaması apayn bir şey.
Kelle, kol kesme ile sıcak gündemde olan ve Islam
ülkesi olarak bizi çok yakından ilgilendiren şeriat dü-
zeninin, iktidar olması savunulan hukukunun yeri gel-
mişken aynca ele alınmasında yaşamsal önem var. Bı-
rakınız şeriat hukukunun kelle kesmeye cevaz verip ver-
mediği tartışmasını, bugünkü yaşamımızda temel in-
san haklarımızın elimizden alınması anlamına gelecek
sayısız hüküm ve ilke var. Ömeğin kadınlann evlilik hu-
kukundan başlayın, yasamının heralanına, giyimine ka-
dar uzanacak yasaklar zinciri tek başına bile, çok ağır
insan hakkı ihlallerıni getirmeye aday bulunuyor.
Sonuç olarak insan haklan savunuculannın, özgür-
lükler adına şeriat hukukunun savunulmasına karşı, in-
san haklan adına savaşım vermeleri gerekiyor.
Anlaşılmaz gibi görünen bir cümle oldu. Ne yapaiım
ki çağımızda çok ciddi bir kavram karmaşası; hak hu-
kuk, ozgürlük, demokrasi adına en yaşamsal insan hak-
lannın katledilmesi sonuçlannın yaratılabilmesini getiriyor.
BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ VAKFI-KAMPÜS A.Ş.
MESSE SEMİNERLERİ SONBAHAR PROGRAMI
MESSE SEMİNERLERİ
AVRUPA TOPLULUĞU-MED CAMPUS'UN DEĞERLİ KATKILARIYLA
SEMİNER ADI
Pazarlama
'Perakende Satışta Mükemmellik
*Pazarlamacı Olmayanlar İçin Pazarlama
Fınans Yönetimi
*Finansçı Olmayan Yöneticiler İçin Finans
'Yöneticiler İçin Finans
Yönetim Geliştirme
'Işletmelerde Çatışma Yönetemi
"Işletmelerde Ekip Çalışması
'Stratejik Planlama
*Fikn ve Sınai Haklar Konusunda Türk
Mevzuatının Uluslararası Uyumu
GERÇEKLEŞMEKTEDİR.
EĞİTİMCİ ADI
Prof. Dr. Mustafa Dilber
Prof. Dr. Mustafa Dilber
Prof. Dr. Noyan Arsan
Prof. Dr. Noyan Arsan
Doç. Dr. Tanıl Kılınç
Doç. Dr. Tanıl Kılınç
Prof. Dr. Özer Ertuna
Ayşe Saadet Ankan-Deniz llgaz-M.Kaan Dericioğlu-Av. Gürsel Ûstün
Prof. Dr. Selçuk Öztek-Uğur Yalçıner-Av. Ihsan Tellioğlu
*Yönetimde Sistem Yaklaşımı-Katılımlı Bilg. Oy. Doç. Dr. Yaman Barias
*Etkin lletişim Becerileri Geliştirme
Türkiye Ekonomik ve Politik Gelişmeler
*Sağlık Kuruluşlannda Yönetim
Doç. Dr. Aydan Gülerce
Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu Doç. Dr. Deniz Gökçe-Yrd. Doç. Dr. Gün Kut
Yrd. Doç. Dr. Cevdet Akçay
Doç. Dr. Tanıl Kılınç '
Toplam Kalite Yönetimi ve Katılımlı Bilg. OyunuDoç. Dr. Yaman Barias
*Grup Dinamiği
*Çağdaş Liderlik Teknikleri
SEMİNER ADI
Endûstriyel Yönetim
"Rekabette Yeni Boyut
*Kalite Maliyetleri
Doç. Dr. Aydan Gülerce
Prof. Dr. Mustafa Dilber
EĞİTİMCİ ADI
Prof. Dr. Ibrahim Kavrakoğlu
Prof. Dr. Gündüz Ulusoy
*MRP ll'den Endûstriyel Yönetim Sistemlerine Prof. Dr. Gündüz Ulusoy-Doç. Dr. Gülay Barbarosoğlu-Doç. Dr. David Pinhas
*Ürün Maliyetlendirmede Yeni Yaklaşım
•Jretim Yönetiminde Son Gelişmeler
Endûstriyel Otomasyon
~D
rogramlanabilir Denetleyiciler
""Sayısal Motor Denetimi
*Asenkron Motoriarda Vektör Kontrolü
*AC Servo Motorlar ve Denetimi
Kişisel Gelişim
"Eğitimcilerin Eğitimi
°rezentasyon ve Toplantı Yöntemi
Yönetici Sekreterliği
"Zaman Yönetimi
v
azılım Geliştirme
Nesneye Dayalı Programlama
"nternet Kullanımı ve Yayın Yöntemleri
Prof. Dr. Gündüz Ulusoy-Doç. Dr. Gülay Barbarosoğlu-Doç. Dr. David Pinhas
Prof. Dr. Gündüz Ulusoy-Doç. Dr. Gülay Barbarosoğlu-Yrd. Doç. Dr. Ümit Bilge
Prof. Dr. Okyay Kaynak
Prof. Dr. Okyay Kaynak
Prof. Dr. Okyay Kaynak
Prof. Dr. Okyay Kaynak
_
Suat Soysal
Doç. Dr. Tanıl Kılınç
Zeynep Tura
Prof. Dr. Esin Ergin
Doç. Dr. Levent Mollamustafaoğlu
Umur Özkul
Basın: 36287
*
TARİH
4-5 Ekim 1995
1-2Aralık1995
15-16Aralık1995
. 22-23 Arahk 1995
1-2EylüM995
8-9 Eylül 1995
15-16 Eylül 1995
21 Eylül 1995
22 Eylül 1995
6-7 Ekim 1995
20 Ekim 1995
25 Ekim 1995
10Kasım1995
24-25 Kasım 1995
15-16Aralık1995
TARİH
27 Eylül 1995
10 Ekim 1995
18-19 Ekim 1995
29-30 Kasım 1995
6-8 Aralık 1995
23-24 Ekim 1995
2-3 Kasım 1995
16-17 Kasım 1995
28 Kasım 1995
29-30 Eylül 1995
27 Ekim 1995
4-5 Kasım 1995
17-18 Kasım 1995
13-14 Ekim 1995
11 Kasım 1995
KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ'NDEN
1995-1996 eğitim-öğretim yılında üniversitemiz Fatih Eğitım Fakültesi Ögretmenlik Sertı-
fıkası programına, bu fakültenin Yönetim Kurulu karanyla toplam 180 (yüz seksen) öğrenci
alınacaktır. Bu program iki yanyıl sürelı olup cumartesi ve pazar günleri uygulanacaktır.
1 - ÖĞRENCİ KONTENJANLAR1:
a) KTL Fen Edebiyat Fakültesi (Biyoloji. Fizik, Kımya. Matematik bölümleri) mezunları
için toplam 72 (yetmiş iki). diğer ünıversitelerin Fen-Edebiyat Fakülteleri (Biyoloji, Fizik, Kim-
ya, Matematik bölümleri) mezunları için toplam 8 (sekiz) kontenjan aynlmıştır. Başvuruîann
kontenjanı aşması halinde mezunıyet akademik ortalamalan dikkate ahnarak sıralama yapıla-
caktır.
b) KTÜ Fen-Edebiyat Fakültesi 4. sınıf ve beklemeli ögrencileri için toplam 80 (seksen) (Bi-
yoloji. Fizik, Kımya \e Matematik bölümleri) için 20"şer (yırmişer) öğrenci olmak üzere kon-
tenjan aynlmıştır. Başvıırulann her bölüm için kontenjanı aşması halinde ilk 3 yıla ilişkin aka-
demik ortalamalar dikkate alınarak sıralama yapılacaktır.
c) Öğretmen olabilecek diğer fakülte, bölüm veya 4 yıllık yüksekokul mezunlan için top-
lam 20 (yirmi) kontenjan aynlmıştır. Bu kontenjanlann 18'i (on sekiz) KTÜ mezunlan ve 2'si
(iki) diğer üniversite mezunlan için kullanılacaktır.
d) (a), (b) ve (c) şıklanndaki kontenjanlann dolmaması halinde bu kontenjanlann hangi ög-
rencilere tahsis edileceğine KTÜ Fatih Eğitim Fakültesi Yönetim Kurulu karar verecektir.
2- BAŞVURU VE DERSLERE YAZILIM
Ögretmenlik Sertifikası programına başvuru, kayıt ve derslere yazılımlarla igili tüm işlem-
ler, KTÜ Öğrenci Işleri Daire Başkanlığı'nca yapılacaktır.
a) Öğrenci ve mezunlar başvurulannı 25 Eylül-2 Ekim 1995 tarihleri arasında yapacaktır.
Programa alınacak öğrenciler 6 Ekim 1995 tarihinde KTÜ Öğrenci Işleri Daire Başkanlığı'nca
ilan edilecektir. Kesın kayıtlar 9-13 Ekim 1995 tarihleri arasında KTÜ Öğrenci Işleri Daire
Başkanlığı'nda yapılacaktır.
b) Güz yarıyıîı derslerine yazılımlar 9-13 Ekim 1995 tarihleri arasında yapılacaktır. Dersle-
re başlamalar ise Fatih Eğitim Fakültesı'nce belirlenecektır.
c) Mezun olan öğrenciler, KTÜ Öğrenci Işleri Daire Başkanlığı'na Ögretmenlik Sertifika-
sı'na kayıt olmak istediklerini belirten bir dilekçe ile ekinde diplomalannın onaylı bir suretini
ekleyerek başvuracaklardır.
d) Kayıtlı öğrenciler KTÜ Öğrenci Işleri Daire Başkanlığı'ndan alacaklan KTÜ Ögretmen-
lik Sertifikası programına başvuru formunu doldump ekinde ilgili öğrenci işlerinden alacak-
lan onaylı transkriplerini ekleyerek başvuracaklardır.
e) Başvuru ücreti olarak. başvuruda bulunan her kişıden 1.000.000.- (bir milyon) lira alına-
caktır.
3- KESIN KAYIT İÇİN GEREKLİ BELGELER:
a) Nüfus cüzdan sureti
b) Ikametgâh belgesi
c) Kayıt başvuru dilekçesi
dl 6 adet 4.5x6 ebadında usulüne uygun çekilmiş fotoğraf
e) Mezunlar için diplomalannın onaylı suretleri
f) Fatih Eğitim Fakültesi için belirlenen öğrenim harcının yatınldığına ilişkin banka dekon-
tu (mezunlar için). Basın: 37630
NAZİLLİ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
1993/440- 1995/276
Davacı Ali Uysal tarafından Türkan Uysal aleyhine açılan boşanma davası nedeniyle,
Nazilli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 18.4.1995 tanh 1993/440 esas, 1995/276 sayılı
karanyla Nazilli Yeni Mah. cilt: 011'08. sayfa: 92 K: 897'de nüfusa kan-koca olarak kayıtlı
bulunan Hüseyin ve Fatma'dan olma 1962 doğumlu Ali Uysal ile Hasan ve Zayfa'dan olma,
1969 doğumlu, Türkân Uysal'ın vaki şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı olan MK'nin 134.
maddesi delaletiyle MK'nin 138/1 maddesi uyannca boşanmalanna müşterekevlilikten doğan
küçük Hülya Uysal'ın velayetınin anası uhdesine tevdiine, hükmün katiyetinden itibaren küçük
ıçın 500.000.- TL nafaka tayinıne ve baba ile küçük arasında şahsi münasebet tesisine karar
verilmiş olup işbu ilamın yayın tarihinden itibaren davalının 15 gün içinde temyiz yoluna
gidebileceği, aksi takdirde hükmün kesinleşeceği ilam tebliği yerine kaim olmak üzere ilanen
tebliö olunur. Basın: 37337