Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13 AĞUSTOS 1995 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Eğit-Sen
Başkam'nm
evine baskm
• ANKARA (ANKA)-
Eğit-Sen Genel Başkanı
Ismet Aktaş'ın önceki
gece güvenlik
görevlilerince evinin
basıldığı ve bazı özel
eşyalanna el konulduğu
rjildirildi. Eğit-Sen'den
yapılan açıklamada,
Aktaş'ın evde olmadığı bir
sırada kapısının kınldığı
ve Terörle Mücadele
Ş/ubesi'nce eve girildiği,
eşyalann kanştınldığı
belirtildi.
Afyago'dan
kurultay uyarısı
• KONYA(AA)-Eski
•Devlet Bakanı Önay
Alpago. "Biz 27 Mart'ta
bütünleşmemenin bedelini
ödedik. Önümûzdeki
seçimlerde yeni bir bedel
ödememek için birleşme
ve bütünleşmeyi olgunluk
îcinde sağlamalıyız" dedi.
Partisinin Konya il
kongresine katılan
Alpago, yaptığı
açıklamada, 9 eylüldeki
Içurultayın tûm
siyasetçileri kucaklayan.
birleştirici, bütünleştirici,
tatlı bir yanş olmasını
temenni ettiklerini, kıran
kırana bir yanşın, birbirini
kıncı, yıpratıcı ve belli
kişi ya da gruplan yok
edici amaçla yapılması
halinde "kazandık"
derken kaybetmeyi,
"birleştik" derken yeni
aynlıklan gündeme
getirebileceğini ifade etti.
DDP'de açlık
grevi
• DİYARBAKIR
(Cumhuriyet) - Tutuklu ve
hükümlü yakınlan,
HADEP ve YDH'de sona
erdirdikleri açlık grevi
eylemini bu kez
Demokrasi ve Değişim
Partisi'nde başlattılar.
DDP'de 17 kişi açlık
grevine başlarken,
eylemciler cezaevlerindeki
koşullar iyileştirilene ve
bölgede akan kan durana
dek açlık grevinin devam
edeceğini söylediler.
Adli Tv dosyası
açılıyor
• ANKARA (ANKA)-
lnsan haklanndan sorumlu
Devlet Bakanı Algan
Hacaloğlu, kimliği belirsiz
ölüm olaylannı
önümûzdeki hafta içinde
aydınlığa kavuşturacak.
Kayıplar konusunda Adli
Tıp, savcılık ve emniyet
arasında kopuklukJar
yaşandığı gerçeğınden
hareketle oluşturulan Adli
Tıp raporu tamamlandı.
Başbakan Tansu Çiller'e
sunulacak olan raporda
öncelikle kunımlar
ârasındaki iletişim
eksikliği gündeme
fetirildi. Raporda aynca
ürkiye Barolar Birliği ile
ortak çahşilarak
mevzuatın düzenlenmesi
konusunda görüşlere yer
verildiği öğrenildi.
üluslararası
Bastn Konseyi
• tSTANBUL(AA)-
Yalan haberler
yayımlayarak sınır
ötesindeki insanlara veya
ülkelere yapılan
haksızlıklann ortaya
çıkanlabilmesi için,
Üluslararası Basın
IConseyi kurulacak. Basın
Konseyi'nden yapılan
jtazılı
acıklamaya göre
Dünya Basın
Konseyleri Birliği'nin
(WAPC) Sri Lanka'nın
başkenti Colombo'da
yapılan toplantısında.
yaîan haberler
yayımlayarak sınır
Qtesindeki insanlara veya
ülkelere yapılan
haksızlıklann ortaya
çıkanlabilmesi için
üluslararası bir organ
oluşturulması amacıyla,
Türk Basın Konseyi
Başkanı Oktay Ekşi
tarafından yapılan öneri,
WAPC tarafından kabul
edildı.
Gözaltında öHim
P ANKARA (ANKA)-
paziosmanpaşa semtinde
bir apartmanda kapıcılık
yapan Haydar Efe'nin bir
hırsızlık olayı üzerine
gözaltına alındığı ve
gözaltındayken
kaldnldığı Numune
Hastanesi'nde öldüğü
bildınldi. Emniyet
yetk:lileri, Haydar Efe'nin
intilıar ettiğini açıklarken,
tHD'den yapılan
açıkiamada, ölümün
şüpheli olduğu belirtildi.
Cindoruk, göç, TOBB raporu ve ara seçim tartışmalannı Cumhuriyet'e değerlendirdi:
Once göçüönKemeByizFerdİ Tayfur faktörü Doğu ve Güneydoğu'da TOBB Raporu Verilerin bilimselliği tartışılır. Ara
yaşanan göç, Türkiye'de demokrasi içinde gerçekleştirilen seçim, boş sandalye sayısı 23'ü bulursa zorunlu olur.
en büyük düzen değişikliğidir. Sorunu çözmek için Ferdi Kanaatime göre şu anda zorunlu değil. Bu konudaki
ANAP
Tayfur'dan bile yararlanılabilir.
ANKARA (Cumhuriyet Biirosu)
-TBMM Başkanı Hüsamettin Cin-
doruk. terörnedeniyle Doğu ve Gü-
neydoğu'dan büyük şehırlere yaşa-
nan göçü "70 yıihk demokrasi tari-
hinde yaşanan en büyük düzen de-
ğişikliği" olarak nıteledı. Sorunun
gg " p i çözümü için, bütün olanaklann,
^•*- önerilenn değerlendirilmesi gerek-
tiğini belırten v e bir "göç bakanlığT
kurulmasını ısteyen Cindoruk, bu
konuda gerekirse, "HadiGel Köyü-
mûzeGeri DöneHm" adli şarkısıyla
göç olgusuna değinen Ferdi Tay-
fiır'dan bile yararlanılabileceğini
söyledi.
Meclis Başkanı Cindoruk, Cum-
huriyet'e yaptığı açıklamada, yaşa-
nan sosyal gerginliklerin temelinde
göçün etkilerinin de bulunduğunu
kaydederek "Biz, kamuoyu olarak iç
dönüyor
• Mesut Yılmaz,
Kurt'un istifasını
kabul etmedi. ANAP
Grup Başkanvekili
Sungurlu, Kurt'un
hâlâ ANAP
milletvekili
olduğunu. partiden
kopmasının söz
konusu olmadığını
söyledi.
DÜRDANE
KOCAOĞLU
ANKARA - ANAP
Genel Başkanı Mesut
Yılmaz. kendisini pasif-
likle suçlayarak bir sü-
re önce partiden ve mil-
letvekilliğinden istifa e-
den Trabzon Milletve-
kili Fahrettin Kurt'un
istifasını kabul etmedi.
Parti üst düzey yetkili-
leri, Kurt'un geri döne-
ceğini bildirdiler.
Edinilen bilgiye göre
Fahrettin Kurt'un istifa-
sını postayla gönder-
mesi nedeniyle istifa
gecikmeli olarak
ANAP Genel Merke-
zı'neulaştı.
Bu arada Fahrettin
Kurt, yaptığı açıklama-
larda, ANAP Genel
Başkanı Mesut Yıl-
maz'ın pasifliği nede-
niyle partinin küçüldü-
ğünü, kararlı bir tutum
sergileyemediğini ve
ciddi muhalefet yapa-
madıgı için de partiden
aynldığını bildirdi. An-
cak bütün bunlara kar-
şm Mesut Yılmaz, eline
ulaşan istifa dilekçesi-
ni ANAP grup yöneti-
minin de talebi üzerine
işleme koymadı. Bu
arada Fahrettin Kurt ve
Oltan Sungurlu nun
birkaç kez yemekte bir
araya geldiğı öğrenildi.
'HâlâANAFİT
ANAP Grup Başkan-
vekili Oltan Sungurlu,
Fahrettin Kurt'un
ANAP'ın köşe taşlann-
dan biri, onurlu ve de-
ğerli bir milletvekili ol-
duğunu söyledi. Bu ne-
denle istifasını üzüntüy-
le karşıladıklannı belir-
ten Sungurlu. "Ancak
Fahrettin Kurt istifa et-
se de istifası kabul edil-
mediği için o hâlâ ANAP
miDetvekilidir.Varsa ba-
zı sorunlan, sıkıntılan.
bu giderilecek ve gönlü
alındıktan sonra işinin
başına dönecektir" de-
di.
karan, çarşamba günü Meclis verecek.
göç hareketlerini tam olarak takip şehirlere yaşanan göçün, beraberin- Adana, İzmir, Antalya, lçel, Diyar-
de önemli sosyal ve ekonomik so- bakır, Mardin, Antakya, Şanlıurfaedemiyorve bügi sahibi olamıyoruz"
dedi. Hükümetın bu konuda araştır-
malar yapması ve politikalar üret-
mesı gerektığıni \ urgulayan Cindo-
ruk, şunlan söyledi:
"Bu konuda bilimsel araştırma-
lar yapılmalıdır. Bu iç göç hareket-
lerine karşı dev let gerekli önlemkri
almalıdır. Göç edenlerin yerleşimi,
ekonomik imkânlara ka%uşturula-
bilmesi. sosyal \e kültürcl gereksi-
ninılerinin karşılanabilmesi için bir
de>1et birimi kurulmalı, belki de bu
bir bakanhk olmalıdır."
1930'lu yıllardaki "nüfus değis>
mi" nedeniyle göç hareketlerinin
yaşandığını ammsatan Cindoruk, o
dönemde bir "İskân Kanunu"nun
çıkanldığını söyledi.
Cindoruk, Güneydoğu'dan büyük
runlan da getirdiğini kaydederek
şöyle devam etti:
"İnsanlar. biryerden başka birye-
re gidivorlar. Toprağından. ınezra-
sından. işinden, işyerindcn. dükkâ-
nından. sürüsünden ayrılıyor. Bera-
berinde ekonomik olanaklannı taşı-
yor. İşsizkr işsizliklerini götürüyor-
İar ya da iş bulabiliyorlar. İşleri olan
işsizliğe düşebili\or. Belki de >aşa-
nan bu göç olgusu. Türkive'de 70 yıl-
lık demokrasi tarihi içerisinde yaşa-
nan en büyük düzen değişikliğidir."
tstanbul un göçten kaynaklanan
sorunlan yaşadığını vurgulayan
Cindoruk. sorunlann aşılmasında
kentin tek başına ele alınmasının çö-
züm olamayacağını söyledi. Cindo-
ruk, Istanbul'un yanı sıra Ankara,
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
gibi kentlerin de iç göçten kaynak-
lanan sorunlan yaşadıklannı sözle-
rineekledi.
tç göçün neden olduğu sorunlar
hakkında Başbakan "a görüşlerini
ilettiğini belirten Cindoruk, "Soru-
nu çözmek için beliıii ölçüleri de göz
önüne almak gerekiyor. Sözgelimi,
sınır kapılannın açılmasıyla, hay-
vancılıktaki gelişmelerle ve üniversi-
tenin açılmasıyla Kars'tan göç dur-
du. Demek ki önlenebilir bunlar" di-
ye konuştu.
TOBB Raporu çok
parlaüldı'
Türkiye Odalar ve Borsalar Birli-
ği tarafından Prof. Doğu Ergil'e ha-
zırlatılan "Doğu Sorunu Teş-
hisler w TespWer" adli rapo-
run parlatıldığını ve raporun
bir cazibe merkezi haline
geldiğıni belirten Cindoruk,
"Verilerin bilimselliği ve sag-
lıklı oiup olmadıgı konusun-
da tereddütlerim var" dedi.
Güneydoğu sorunu konu-
sunda araştırmalar yapılma-
sının gerekli olduğunu \ur-
gulayan Cindoruk, araştır-
malann sosyoloji anabılim
dalı bakımından yetkin ol-
duklan bılinen üniversiteler
tarafından yapılması gerek-
tiğini söyledi.
Cindoruk, sivıl toplum ör-
gütlerinın, meslek kuruluş-
lannın Güneydoğu sorunu
hakkında görüş bildirmele-
rinin demokratik davranış
olduğunu belirterek sözleri-
ni şöyle sürdürdü:
"Napılan bu tür araştır-
malar, bilimselliği tartışıla-
mayacak araşürmalarolma-
lıdır. Bence devk't, raporlara
göre değil de kendi uygula-
malan doğrultusunda görüş-
leresahip olur. Devletingörü-
şü ortaya konmaiıdır. Mec-
lis, komisyonlan aracıbğıyla
çeşitli araştırmalar \apıyor.
Yapılan bu araştırmalann
bulgulan da ortaya çıkıyor,
tar&şraaya açılıyor.'"
Ara seçim
Ara seçim konusundaki
tartışmalara da değinen Cin-
doruk, TBMM'nin çarşam-
ba günü yapacağı toplantıda
karannı vereceğini, ancak şu
anda ara seçimin zorunlu ol-
madığını söyledi.
Yönetimi suçlayan CHP'nin 11 ilçe ve 2 belediye başkanı, Özgüven'e destek verdi
Izmir'de başkanhk yarışı• Bugün yapılacak Izmir il
kongresinin parti ve ülke
için dönüm noktası
olduğunun belirtildiği
açıklamada, "İlçe
kongrelerinde hükümete ve
mevcut statükoya karşı
yükselen ses, il kongremizde
doruğa çıkacaktır" denildi.
Haber Merkezi- İzmir, Adana ve
Muğla CHP il kongreleri bugün ya-
pılıyor.
tzmir'de CHP'li 11 ilçe başkanı
ve 2 belediye başkanı. bugün yapı-
lacak il kongreşinde CHP II Başkan
adayı Osman Ozgüven'i destekle-
yeceklerini açıkladılar. Muğla'da i-
ki, Adana üç aday çekişecek.
CHP il binasında dün düzenle-
nen basın toplantısında arkadaşlan
adına konuşan Bornova İlçe Başka-
nı MustafaTbsunlar, il kongresinin
güçlü bir 'anlayış dö\üşü' olacağı-
nı belirterek. mevcut statükoyu sa-
vunan, hükümetin devamından ya-
na olan partililerin kendi anlayışla-
nnda bir adayın çevresinde toplan-
dıklannı. kendilerinin ise eski Di-
kili Belediye Başkanı Osman Öz-
güven'i destekleyeceklerini bildir-
di. Ozgüven'i destekleyeceğinı
açıklayan başkanlar şunlar:
CHP Bornova İlçe Başkanı Mus-
Erken secim tartısması
CHP'de seçim için karar günü
• Başbakan Yardımcısı Çetin,
Erken seçim konusunda
Başbakan'la görüşmediğini söyledi
ve "Bugün yapılacak MYK ve grup
başkanvekilleri toplantısında
partimizin resmi görüşü ortaya
çıkacak" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Ge-
nel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Hikmet
Çetin, Başbakan Tansu Çiller'le erken seçim
konusunda görüşmediğini belirterek, "Sayın
Başbakan. seçimlerin normal zamanda yapıl-
ması gerektiğini dilegetirdi" dedi. Fındık taban
fiyatının açıklanması sırasmda meydana gelen
üretici tepkisine de değinen Çetin, demokratik
ülkelerde böyle olaylann normal olduğunu be-
lirterek. verilen fıyatı protesto edenlerin gerçek
üretici olmadıklannı savıındu.
CHP Genel Başkanı. Başbakan Yardımcısı
Hikmet Çetin, dün Başbakanlık binasında dü-
zenlediği basın toplantısında. 1997 yılında Tür-
kiye'de yapılacak olan Hava Olimpiyatı'yla il-
gili teknik bilgiler verdi.
Hava Olimpiyatrnın Türkiye'nin tanıtımı
açısından önenli bir fırsat olduğunu belirten
Çetin. hükümet olarak bu organizasyonu sonu-
na kadar destekleyeceklerini açıkladı. Türk Ha-
va Kurumu Genel Başkanı Prof. Dr. Atilla Ta-
çoy da, olimpiyatın Antalya, -\nkara, Kayseri,
Kapadokya. Eskişehir ve Efes'te yapılacağını,
bu etkinliklere 3 bin 500'den fazla sporcunun
katılacağını bildirdi.
Toplantıda gazetecilerin erken seçimle ilgi-
li sorulannı da yanıtlayan CHP Genel Başkanı
Çetin- Çiller seçim istemiyor.
Çetin, şunlan söyledi:
"Bugün toplanacak olan MYK ve grup baş-
kanvekilleri toplantısında bu konu ele aunacak.
Böylece partimizin yetkili organlarının görüşü
ortaya çıkacak. O görüşk-r ortaya çıkmadan ön-
ce bir şey sö\lemek istcmiyorum. Başbakan'la
erken seçim konusunda bir görüşmemiz olnıa-
dı. Sayın Başbakan seçimlerin normal zama-
nında yapılması gerektiği konusunu dün de (ön-
ceki gün) dile getirdi."
Fındık taban fiyatının açıklanması sırasmda
meydana gelen üretici tepkisi ile ilgili görüşle-
rini de açıklayan Çetin. "Ashnda vatandaşuı
tepkisi değUdi o" dedi. Verilen fındık fiyatını
dolar bazında son on yılın en iyi rakamı olarak
niteleyen Çetin. görüşlerini şöyle dile getirdi:
"Geçmiş hükümetler döneminde, tartışılan
sadece fiyatlann yetersizliği değil, ödemelerin
zamanında yapılmamasıydı.
Ama bugün hiçbir üriinde ödeme güçlüğü
yok, son derece zamanında, dünya fiyatlan ile
aynı paralekk bir biçinde götürülüyor. Özelik-
le enflasyonun olduğu bir dönemde üriin fîyat-
laruun zamanında ödenmesi önemlidir. Onun
için bcn dünkü tepkileri doğal karşıhyorum. 5-
10 kişilik bir grup. ne > aparsanız yapın böyle bir
tepkiy i dile getirmeye karar vermiş insanlarola-
rak görüyorum. Ben. büyük üretici kitlesinin
bu fiyatlardan son derece memnun olduğunu bi-
Byorum."
Fındık açısından Türkiye'nin dünyadaki fi-
yatlan belirleyen ülke olduğunu vurgulayan Çe-
tin, bu nedenle Türkiye'nin fındık fiyatlannı
çok iyi belirlemesi gerektiğine dikkat çekti.
Fındığın ihraç ürünü bir madde olduğunu kay-
deden Başbakan Yardımcısı Çetin, 1994 yılının
Eylül ayından 1995 yılının sonuna kadar 765
milyon dolarlık ıhracat yapıldığını, bunun önü-
mûzdeki dönemde 1 milyar dolara çıkmasının
beklendiğini ifade etti.
Çetin, fındık taban fiyatının Başbakan tara-
findan açıklanmaması ile ilgili bir soruya da.
"Önceden karariaştınlmış bir olay değildir.
Başbakan da açıklayabilirdi" yanıtını verdi.
tafaTosunlar, Buca İlçe Başkanı Se-
dat Kaçamak. Bergama İlçe Başka-
nı Oktay Konyar. Balçova ilçe Baş-
kanı Mustafa Moroğlu. Aliağa ilçe
Başkanı SüleymanGüraL Dikili İl-
çe Başkanı İsmail Tınay, Foça İlçe
Başkanı Şener Erol, Narlıdere İlçe
Başkanı Ali Dağ, Gaziemir ilçe
Başkanı Şeref Bora. Kemalpaşa İl-
çe Başkanı Yaşar Turul. Selçuk İl-
çe Başkanı Ali Osman Şirin ile Ali-
ağa Belediye Başkanı Hakkı Llkü.
Foça Belediye Başkanı Ni-
hatDirim, Helvacı Belediye
Başkanı Nurettin Bayrav.
İzmir il kongresinin parti
ve ülke için dönüm noktası
olduğunun belirtildiği açık-
lamada, "Demokrasimizin
ülkemizde her zanıan öncü-
lüğünü yapmış olan İzminyi-
ne tarihsel rolünü yerine ge-
tirecektir. İlçe kongrelerinde
hükümete ve mevcut statü-
koya karşı yükselen ses, il
kongremizde doruğa çıka-
caktır" denildi.
Muğja
Muğla CHP'de tek adayla
kogre'ye gitme çabalan so-
nuç vermedi.
Yaklaşık iki haftadır süren
toplantılarda Muğla Beledi-
ye meclis üyesi Ali Rıza Ko-
ca tek aday olarak çıkarken,
önceki güne kadar Koca'yı
onaylayan 18. dönem Muğ-
la MilletvekiliMusa Gökbel
son anda "Baykalcılar"ın
adayı oldu.
Adana
Adana CHP'da da bugün
kıran kırana bir mücadele
olacak. "Baykalcı" ekibin
son anda iki aday birden çı-
kardığı kongre öncesinde
tek aday çıkarma başarısı
gösteren "Çetin-Karayal-
çın" ekibi il başkanlığı ipini
Saim Ozsaydı'yla göğüsle-
meye çalışacak.
Bu arada CHP Trabzon
olağan il kongreşinde baş-
kanlığa , eski Trabzon bele-
diye başkanlanndan Atay
Aktuğ seçildi.
POLfflKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA î
Yalnızlığın Çığlığı...
Haberi okuyunca başım döndü, midem bulandı...
Haber şöyle başhyordu:
"... Şimdiye dekdoğuştan özüriü diyebilinen, Baş-
kan John F. Kennedy'n/n kızkardeşi Rosemary 'nin,
erkeklere aşırı düşkünlüğünü önlemek ısteyen Joe
Kennedy tarafından zoria beyin ameliyatı ettirilerek,
bitkisel hayata sokulduğu anlaşıldı..."
Bu dehşet vericı olayı anlatan kim?
Kennedy ailesinin yanında 27 yıl sekreteriik yapan
Barbara Cibson.
Barbara'nınanılannıanlattığı "Rose Kennedy veAi-
lesi" adli kitap Amerika'da kapışılıyor. Insanın tüyle-
rini diken diken eden, midesini bulandıran bu olay, bir
vahşetin de resmini çiziyor.
Aynı günlerde bir televizyon kanalında Kadir Ina-
nır, sunduğu "Böyle Gitmez" adli programda, evderr
kaçan bir genç kızın öyküsünü anlatryordu. Istan-
bul'un varoşlanndaoturan genç kız. ağabeyinin bas-
kısından kurtulmak için evden kaçmıştı. Bir aile genç,
kızı parkta bulup koruma altına almıştı. Ancak genç
kızın ailesi 'ölüm fermanı'ru çoktan vermişti.
Neden öldürulecekti genç kız?
Işte aile bireylerinin karan:
"Törelenmize aykın davrandı..." *
Her iki olay beni çok etkilemişti. Olayın biri Ameri-J
ka'da, diğeri Türkiye'de geçiyordu. Ama her ikisi de
insanlık adına utanç vericiydi. İki ayrı dünya, iki ayn
kültür, iki ayrı yaşam; varsıllık ve yoksulluk tek bir
noktada birieşmışti: Vahşet.
Birden Istanbul'un varoşlarıyla New Orleans'ın De-
catur Caddesi'nin bitimindeki Bourbon'u düşün-
düm...
Acaba birbirierine ne denli uzak, ne denli yakındı-
lar?..
•••
Uzun ve soluksuz bir geceydi...
Mississippi yarım bir ay gibi uzanıyordu New Or-
leans'ın üzerine...
Kendi kendime şöyle dediğimi anımsıyorum:
"Kim ne derse desin, burası Amerika değil..."
1987Mayısı'ydı...
Arkadaşım gülümsedi içkisini yudumlarken. Son-
ra elini omzuma koyup sordu:
"Ya nedir öyleyse?.."
Yanıt verdim:
"Blraz Akdeniz esiyor buralan. Kadınlar da tıpki.
Akdeniz gibi gülümsüyor..."
O gece Decatur Caddesı'nden hızla aşağıya vurup,
Bourbon'a vardığımızda biraz Venedik, biraz Marsil-t
ya, eh biraz da Beyoğlu'nun arka sokaklannı yaşıyor-
duk. ,
New Orleans'ın zencilerie dolu varoşlanndan, siyah
yalnızlığın bir çığlığı olarak duyulan 'Mississippi'nîti
alıp getirdiği 'blues', tüm insanlığı savunabilen şiir yu-
mağına dönüşmüştü. Blues'un taşıdığı hüznün baş^
kaldıran tınısı da tüm dünya ülkelerine yayılmıştı. -(
Bayard's Jazz Alley Bar'ın bir köşesinde olup bU
tenleri izlerken az önce uğradığım St. Philipp'te dut
ağaçları, akasyalar, sarmaşıklar altında kurulan ma-
saları özlüyor ve çığlık atıyordum:
"Amehkalılar buranın Akdeniz olduğunu hiçbir za-
man bilmeyecekler..."
Çönkü St. Philipp'te evler tek katlı, tahta merdiven-
li ve panjurluydu. Her evin önündeki dut ağaçları,
hercai menekşeler, sarmaşıklar, bananedenseAkde-
niz'i anımsatıyordu.
Domino Şeker Fabrikası'nın yanındaki Todal Ship'-
yards Corporation 'un önünde biriken grevci işçiler
saksofon çalarak eğleniyordu... ><
Ben yıllar öncesi New Orleans'ta şarftoş, saçlann-
da bigudileriyle dolaşan zenci kadınlann hüznünü ya-
kalarken "Kokain satıyonım" diye yanıma yaklaşarr
15 yaşında, ama hamile genç kızın gözlerindeki yal-
nızlığı hiç unutmadım... '
• • •
Gazetedeki'haberi birkaç kez okudum...
Rosemary nin öyküsü yüreğimin orta yenne sap-
landı, istanbul varoşlarında 'ölüm fermanı' verilen;
'töremiz icabı katli vaciptir' denilen o siyah saçlı kı-'
zın öyküsü gibi...
Midem bulanıyor, başım dönüyordu...
O yıl yine San Francisco'da Alkadras Hapishane
1
',
si'ni çok uzaktan seyrettim. ;
Körfez, kurşuni bir ışık demetiyle parlarken Alkad-^
ras sankı siyah bir leke gibiydi.
Oysa caddeler alabildiğine canlıydı. Neonları yanıp
sönen seks shoplar, yedi aylık hamile fahişeler, so-
kak başlanndaki homoseksüeller, eroinmanlar, sana*
galerileri, tramvaylar. troleybüsler, görkemli binalar, in-*
sanın aklını allak bullak eden teknoloji... -•
15 yaşındaki Elaine dört aylık hamileydi ve "Ame-
rika'daki Sokak Çocuklan " adli dizi yazımın baş kah-
ramanıydı. O gece onunla üç-dört saat konuşmuş-
tum.
Şöyle demişti: '
"10yaşımda annem evden kovdu. Sokaklarda ya-
tıp kalktım. 14 yaşımda ilk çocuğumu düşürdüm:
Şimdi 15 yaşındayım ve dört aylık hamileyim..."
Uzun bir soluk almıştım...
Aradan yıllar geçti. Rosemary'nin öyküsü beni al-'
tüst etti...
New Orleans'ın varoşlanndan Istanbul'un varoşla-?
nna indim. Karmakarışık düşünceler içinde, karma--
karışık bir yazı yazdım.
Evet, bir kez daha insan olmaktan utandım...
ADD'den TOBB'un
raporuna tepki
• ADD Başkanı Gürsoytrak: TOBB Raporu'nun
Sevr'in yıldönümü öncesine denk gelmesi dikkat
çekici.
ANK\R/\ (Cumhuriyet
Bürosu) - Atatürkçü Dü-
şünce Derneği Genel Baş-
kanı Suphi Gürsoytrak, 10
ağustos tarihinin Sevr Ant-
laşması'nın yıldönümü ol-
duğunu belirterek, ''TO-
BB'un yaptırdığı araştır-
mayı ve yorumlannı hay-
retleve üzüntüyle izliyoruz.
Raporun Se\r'in yıldönü-
münün olduğu bu günlerde
açıklanması dikkat çekici-
dir" dedi.
TOBB'un Prof. Doğu
Ergil'e hazırlattığı'*Doğu
Sorunu.Tespitler ve Teşhis-
ler" araştırmasının iki te-
mel önerisinın "Federas-
yon ve Kürtçenin ikinci res-
mi dil olarak kabul edilme-
si"
1
olduğunu \ urgulayan
Gürsoytrak, şunlan söyle-
di:
"Atatürkçü Düşünce
Derneği olarak, 75 yıl öncc^ı
sinde Sevr Antlaşması'yla
ülkemizi parçalamaya ve
sahip olmaya çalışan dünya
devletkrinc karşı verileır
ulusal bağımsızlık savaşı-
mızın sonrasında, Lo-
zan'da kazanılan ulus ve ül-
ke bütünlügümüzü, tam
bağımsızlığımızı tehlikeye
düşürecek bu gibi her tür-
lü girişim ve eylemin sonu-
na kadar karşısında oldu-
ğumuzu bir kez daha vur-
guluyoruz."
Gürsoytrak, rapordakb
bilgilerin, Amerikan Mer-
kezi Haberalma Teşkila-
tı'nın (CIA) Türkiye'de is-
tasyon şefliğini yapmış'
olan Graham Fuller ve Pa-
ul Henze gibi uzmanlannın'
çözüm önerileriyle benzer^
lik göstermesıni de ilgi çe-1
kıci bulduklannı kaydetti.'