Katalog

SAYFA CUMHURİYET 1 AĞUSTOS 1995 SALI OLAYLAR VE GORUŞLER Biraz da ben konuşayım ÇELİK GÜLERSOY %f B aştakı sozlerbanaaıt de- ğıl' Çunku ben çok ko- nuşmaz ısem de. epe> ce vazıyorum "Biraz'-ko- nuştnak ve meram an- latmak" ıste>en kışı, Rıza Tevfik. Bu başlık altında anılannı toplamış Bıraz dedığı, 400 sayfa Genelde 'resmi ideolojive' karşı olan kışılen \e kaynaklan seçmeye başlayan tletışım Yayınev ı bu kıtabı nıye basmış anlayamadtm' Çunku Hazret'ın anılan son yıllarda moda edılmeye çalışılan bır akımın 'resmi ideoloji* olarak adlandırdığı, cumhunyetı kuranlann oğrettıklenm bu- yuk oranda doğrulayan, ınanılmaz bılgı- lerle dolu Once anılann sahıbını gençler ıçın bı- raz tanıtayım Yakm tanhımızın çok ıl- gıye değer bır sımasıdır, bu 'filozof:' Isyancıbırtabıatasahıp Guçokumuş Ite-kaka. doktoryapılmış A.ma. lirik bir şair. Turkçesı enfes 'Darülfünunda hocalık'lan \ar, yazarlık edıyor, çok kı- tap okuyor Dunyanın Anglo-Sakson ke- sımıne hayran Polıtıkacılığı, çok zorla- ma Dönemınhaıntıpı Damat Ferit'ten nefret edıyor Fakat istibdadın hertiır- lü çilesini çektiği halde. o çokuş vılla- nnda 'saltanat ve hanedan çevresinde toplanma' ınancmakapılıyor Vahidet- tin de. kenûısıne \e şıırlenne ıltıfat edın- ce, bızımkı. Damat Fent'ın ardına taki- lıp, Pans'e gıderek Sevres ıdamına ım- za koymaktan. kendısını alamıyor Ge- ?ek bu ımza curmu gerekse İstiklâl Sa- vaşı boyunca Anadolu'ya karşı ta\rı sonucunda, Ankara kendısını kara lis- teye almıştır <' Ali Kemarm güpegünduz Beyoğ- lu.'ndan kaçınlıp Izmıt te lınç edılmesı üzefine, fılozofumuz da bırçoklan gıbı, İngütfere Sefaretine sığınmıştır. İlginç, bir onlemini de, şimdi öğreniyoruz: BaVulunu aylar once, Galata'da. tam va- pur ıskelesının karşısında bır Rum tuc- cara bırakmış' Ingılız vapuru. bütün Kurtuluş Savaşı karşıtlannı Mısır'a gorurur Bunun om- ru. kısa bır sure Amenka'da kızının ya- nında. sonra Urdun'de \e Lubnan'da su- rünmekle geçer Yaşlı adam İnönü'nun restorasyon donemınde yurda doner \e 1949'da'olur Fırtınalı, ısyancı yanılgılarla dolu, ama hıçbır yere satılmamış, durüst v e te- mız bır hayat Seruvenını okurken, ıçım sızlamadı değıl •'UyuşukOsmanirnın kurtuluşu için tek yolun, çalışmak ve uretim olduğunu" daha o zaman anla- mış ve yazmış olan bır adam nasıl olur da buna açılan kapının kohne Dersa- adet'te değıl, umutlu \e ışıklı Ankara da olduğunu gormez9 Çok yazık Fakat. ışte bu kışılıktekı bır ınsanın. cumhunyetın oğrettıklenm doğrula>an bılgıler aktarması. bızım ıçın çok ılgınç bır durumdur Onun kıtabından, ıkı yazı çıkaraca- ğım Bu bınncısınde şu fiç ilginç nok- tayı kamuoyuna getıreyım 1- Mustafa Kemal'i Anadolu'ya gonderen. ne Padişah ımış. ne de Sad- razamı' Son yıllannpompaladığı bıryo- rum ne dıyor17 Paşayı "Anadolu'ya, va- tanı kurtarması" ıçın. Vahıdettın yol- lamış' Rıza Tevfîk hiç öyle demiyor: İstek, İngiliz işgal kuvvetlerinden gel- miş. Damat Ferit'ten dınlemış olarak. fe>losof ıkı-uç >erde boyle yazıyor Eh, İngilizler de herhalde bır İstik- lâl Savaşı başlatsın, kazanacağı zaferle de tngıltere'nın ve Yunanıstan'ın sıya- sı ya^amını altust etsın dı>e. yollamadı- lar, Mustafa Kemal'ı 'Resmi ideolo- ji'nın oğrettığı gıbı amaç. ozellıkle Ka- radenız Bölgesı'nde Rum-Turk yerel ça- tışmalarının durdurulması ıdı Bunun ıçın kullanılabilecek eldeki tek "ele- man' hem Ittıhatçı karşıtlığı ıle tanın- mış hem de buyuk prestıj sahıbı olan Anafartalar kahramanı ıdı 'PsitekinT paşanln bambaşka bır vol tuttuğunu gorunce hemen azlını ıste- yenler, yıne İngilizler olmuş' 2- Mustafa Kemal'ın uzun sure payı- tahtta bır post kapmak uğraşı ıçınde ol- duğu. ancak bunu başaramayıncaAna- dolu'ya geçtiği, laik \e ulusal Cumhu- riyet "karşıtlarının, son >ıllardaki te- melsiz iddialarından biridir. Bu >olu. adıtsvıçrelı kendısı Hollandalı herhal- de çok on yargılı ve de gorevlı bır "ta- rihçi'açtı Bızım venılerde butezeba- yıldı RızaTevfik ise,oyledemiyor. Pa- şa'nın başmdan ben ne kadar. 'içten ha- zırlıklı ve kararlı' olduğunu. uzun-uzun anlatıyor Mustafa Kemal'ın. zaten başından be- n karşı olduğu 1 Cıhan Savaşı'na CK- manlı ortaklığının sonunda, Sun>e cep- hesını bırakıp. payitahta geldığı kendı- sının Harbıye Nazın olacağı bır huku- metın kurulmaM ıçın temaslar yaptıgı. bılınen bır şeydır Ama bundakı amacı- nın çürüyen bir düzende kendisine son bir post kapmak olduğunu. yazıp soylemek. bılım adına çok ayıp bır şey Her şey, buyuk adamın bir hedefe adım-adım yürüdüğünü kanıtlar. Harbiye Nazırlığı, o yolda bir basa- maktır, sadece Bunu Ataturk değıl baş duşmanı Rıza Tev fık soyluyor Bir sah- ne var ki, çok ilginç: Filozof. Edırne Mebusu olarak Avrupa'ya gıtmıştır Trenledonerken.Bulgarsınınndavagon değışımı sırasında, Sofya Elçımız Fethi Bey ıle ataşesı Mustafa Kemal'e rast- lar Onlanozelvagonunaalır Fethı Bey, eskı dostudur Onunla sohbetler eder- ken. Mustafa Kemal'in keskin ve dik- katli bakışiarı ile kendilerini sadece dinlediği. ahval üzerine tek kelime et- mediği. dıkkatını çekmıştır Sonra, Tev- Fık Fikret'ın Rumelıhısan'ndakı ev ınde duzenlenen bırtorende bıraraya gelırler Orada Paşa'nın sadece parlak kanver sa- hıbı bır general değıl, lisana ve edebi- yata hâkim. kultürlu bır adam olduğu- nu gozlemler Daha sonra da, Liman von Sanders'ten, Paşa hakkında övgıi dolu izlenimlerini dinler. Bunlarla Rı- za Tevfik, Mustafa Kemal hakkında bir kanaat sahibi olmuştur: "Bu adam, belli bir hedefe doğru yürüye- cek!" Buınancınıbırkabınetoplantısın- da. hukumeteaçık-açıkanlatır "Bu pa- şayı, Anadolu'ya gondermekle yanlış iş yapıyorsunuz! Ben onu tanıdım ve ruhunu okudum. Onu İstanbuPda tu- tup, tttihatçıları temizletmek, daha akıllı iştir. \nadolu operasyonunu da başarı ile yapar. \ma bu, îlk fırsatta isyan bayrağını açmak ve kendi kafa- sındaki modeli uygulamak doğrultu- sunda olacaktır." Damat Ferıt, Parıs'te ıken Mustafa Kemal"ın apoletlerını çıkardığını oğre- nınce 'şoke' olur Rıza Tevfik ıse, 'hiç şaşırmaz1 Bu sa>falan, >enı çok bıl- mışler done-done okumalı 3- Mustafa Kemal'e verilen para: Dahılıye Nazın'nın, elı altındakı ortulu odenekten verdığı 4 bın lıradan ıbaret Rıza Tevfik, bunu, 'normal harcırah* olarak nıtelendınyor Son zamanların bir safsatasını da hatırlayın Padışah, çıftlığını ve atlannı satmış da, bılmem kaç bın altını. Mustafa Kemal'e vermış O hengâmelı gunlerde çıftlık satılabılır mı9 O kadar parayı kım, nereden bulur9 Vahidettin gibi 'nekes' bir adam, bu- nu yapar mı? Rıza Tevfik. gıinümüzun bu gıilünç iddiasını bilmeden, duruma aydınlık getiriyor: Bıratsatışı vardır, amatama- mentersvonde Mustafa Kemal değer- lı bırkaç atını satarak, Jstanbul'a gelmış ve Anadolu'ya da. yanındakılenn mas- rafını da ustlenerek, o bırkaç kuruşla. geçmı^tır Bu 4 bin lira, gûnıimüzun değeri ile ne kadar bir şey? O zamankı alım gu- cu nevdı9 Bunu da aydınlatmak uzere, Rıza Tevfık'in ileriki sayfalarda ak- tardığı bilgilerden, size bir ölçü vere- yım Enver Paşa, harp ıçınde ordunun moralını yukseltmek uzere. Cenap Şe- habettin ve Süleyman Nazif gıbı unlu bırkaç kışıye,'hamâsîmanzûme'lersı- panş eder ve 3 bin liradan, 30 bin lira- ya kadar telif ücreti oder1 Yıne Vahıdettın'ın, A>rupa'da gezıp dolaşmakta olan şehzadelerı ve hanım sultanları. lstanbul'a gerı getırmesı ıçın, tsv ıçre'de oturan 4y şe Sultan'a. Damat Fent ıle gonderdığı çekın uzennde, 90 bin frank yazar Işte böyle efendım Bunlan, gunumu- zün sorumsuz yenı vetmelennın. bılgı- lenne sunanm Ikıncı bır y azım. Sev res" ın ımzalandı- ğı ortam uzenne olacak ARADA BİR Prof. Dr. M. TAHtR HATtBOĞLU Gazı Dm. T,pFak. Bir Dr. Çajjlar Kırçak Vardı... Bır guzel ınsanı daha yıtırdık bır sure once Dr Çağlar Kırçak. Doğruluğu, lyılığı guzellığı kımlık edınmış yureğı sevgı yuklu Dr Kırçak, Turkıye'de, her ılerıcı, devrımcı ve Ataturkçu ınsanın yazgısını eksıksız yaşamış ve olmuştur Altmış yıllık bır kısa yaşam, hep çılelerle, onur savaşıyla geçmıştır Her kavgasında dımdık durmuş, başı one eğmemıştır Dr Kırçak'ı 6O'lı kuşak daha lyı tanır O yıllarda fakulteler arasında "munazara"denılen tartışılı top- lantıiar sıkça yapıhrdı Tıp Fakultesı oğrencısı Çağ- lar Kırçak, engın bılgısı ve guzel seslenışı ıle "mu- nazaracı Çağlar" adıyla un yapmıştır CHP Gençlık Kolları Genel Başkanı olmuştur 27 Mayıs Mıllı Dev- rım Derneğı'nın bır numaralı uyesı ve ılk genel baş- kanı olarak Atatiırk devrımlerının savunulmasında yer almıştır Duşuncesınden ve ınsana olan sevgı- sınden odun vermeyen bu guzel ınsan, uvey baba- sı tıp fakultesı profesoru olduğu halde, unıversıte- nın boyun bukturucu çarkını ıçıne sındıremedığı, ıle- rı derecede tepkıcı yaptsı yuzunden unıversıtede kalamamıştır Dunyasına uygun bır unıversıte ya- ratmak duşuyle, 1969 yılında, yenı kurulan Dıyar- bakır Tıp Fakultesı'ne oğretım gorevlısı olmuştur Aynı fakultenın ılk asıstanı olarak kendısıyle orada tanışmak mutluluğunu yaşadım Dıyarbakır'da her oğrencı toplantısında o konu- şurdu Kısa surede unıversıtede ve kentte kendını tanıttı 12 Mart 1971 darbesınden bırkaç ay sonra, unlu balyoz hareketıyle, butun aydın, ılerıcı ve dev- rımcıler toplanmış ve bırlıkte Dıyarbakır Sıkıyone- tım Tutukevı'ne goturulmuştuk özgur bırakıldıktan sonra fakulteden ayrıldı İş bulamadı Serbest he- kımlık yapmayı duşunmedı Bır kez denedığını, ın- sanlardan para alamadığı ıçın zararla kapattığını soylerdı O yıllarda Lıbya hekım arıyordu Soluğu Lıbya'da aldı 1977 seçımlerınden sonra kurulan Ecevit huku- metı donemınde SSK'ye bağlı "Meslek Hastalıkla- n Hastanesı Başhekımı" oldu Bu hastaneyı kurdu ve çok sevdığı ışçılere hızmet vermekten çok mut- lu oldu Emeğın, yoksulun, ezılenın ve haksızlığa uğrayanın dostu olan bu yığıt ınsan bu gorevınde de çok kalamadı Bu kez de eylul darbecılerı yaka- sıra yapıştı ve onu Bolu'ya surduler Yapısında bo- yun eğme olmadığı ıçın kendı ısteğıyle gorevınden ayrıldı Dr Çağlar Kırçak gerıcılığın, Ataturk karşıtıolma- înın amansız duşmanıydı. Bu konuda ıkı kıtap yaz- "dı Meşrutıyetten GunumuzeGencılıkveTurkıye'de 'Gerıcılık (Uğur Mumcu'ya Armağan) Bu ıkı kıtabı -yazan Dr Kırçak, Ankara RP'yeteslım olunca, kuş- !kusuz ılk gorevden alınan kışı oldu Son gorevı Çan- Ikaya Beledıyesı Sağlık Işlerı Mudurluğu ıdı İ 1986 yılında çızdığı mezar taşına, "Burada yatan İadam olunceye değın boynunu eğmedı ölunce İeğdı" yazmıştı Onun bu sozlerı taşına yazılacak ŞBu sozler soz olsun dıye yazılmamıştır Gerçekten |.Dr Kırçak, yaşamı boyunca hiç baş eğmedı, her {baş eğmeyen adamın yaşadığını yaşadı Mezarı jbaşında soylendığı gıbı, bu devlet, bu tur beyınle- Jrı kullanmadı ve hep ezdı öteceğını anlayınca, eşı ."Aysel'e, "Benım ıçın verılecek olum duyurulan \Cumhunyet gazetesıne verılsın, başka gazete ıste- \mem" demıştı Kendısını CumhurıyeVle ozdeş go- ;ruyordu ' Yiğıt, durust, Ataturkçu ınsanın altmış yıllık çılelı •yaşamı, aynı değerlerı yaşayan ınsanlarla bırlıkte bıttı Devlet, bu ınsanlardan ne zaman ozur dıleye- • cek onu beklıyoruz Yaşamını demokrası \ e ozgürluk savaşma adamış, meslektaşımız Dr. SADIK AHMET'İ kaybetmenın üzüntüsü ıçınde saygıyla anıyonız. TÜRK TABİPLERİ BtRLtĞt MERKEZ KONSEYt Bu yurdu seviyorsak!.. UMRAN SÖLEZ TAN lstanbul Çocuk Mahkemelen Yargıcı A vrupa. Turkiye'nın 14. Avust- ralya 10, Afhka 42 katı buyuk- luğundeyken hemen her >ıl bır Avrupa ve \vustralya kıtası toplamında ya da yalnızca Af- rıka kıtası tutarında toprak, ayaklanmızın altından akıp denızlere kanşmak- ta Bu, Avrupa'dan 17. Kuzey Amenka'dan 6 kat daha çok toprak yıtımı demektır O gün. Turkıve'nın genelde pektşme durumu yetersız, a>nşmaya ve erozyona karşı guçten yoksun, gevşek bır yapı gosterdığıydı anlatıl- mak ıstenen Işte. ulkenın bu çok kolay aşınan jeolojık ya- pısı. ustune ustluk eğımlı olması, bıtkı ortusu- nun kıyımı. orman ve otlaklarda tarla açma, yer- leşım, otlakların aşın kullanılması ve buralarda sanayıye yer \enlmesi. yol, su duzenlemelenn- de, maden ocaklannda erozyonun gozardı edıl- mesı, venlen seçım odunlen, hep çolleşmeyı ha- zırlayan etmenlerdı Bu da açlık, yoksulluk. susuzluk ve goç de- mektı Turkıye Erozyonla Mucadele Ağaçlan- dırma ve Dogal Varlıklan Koruma Vakfı (TE- MA)'mn duzenledıgı bu toplantıda ayaklanmın altındakı toprağın once kumlaştığını. sonra çok- tuğunu duydum TEMA. 'Türkiye Çol Olma- sın' dıyordu Katılanlar 'Tiırkiye Çöl Olmava- cak' dedı Ben "Türkiye Çöl Öluyor" dedım yureğım burkularak Katılımcılann, yaşamlarında. en az bır kez ol- sun ağaçla kucaklaştıklannı ya da kentın kala- balığında. beklenmedık bır yerde beklenmedık bır zamanda karşılanna dıkılıvermış bır çıtlem- bık ağacına sarılamamışolsalar da. onun ın gov- desını av uçlarcasına okşayıp geçtıklennı duşle- yemıyor da değıldım Tıpkı bugün Yalova'da bır Arboretum kuru- cusu ve BM Çevre Odulu sahıbı Vakıf Başkan- lan gıbı Hayrettin Karacanın onderlığınde. Turkı- ye'nın 30 sanayı adamı tarafından kurulan bu vakfın bekledığı. erozyon konusunun tüm yurt- taşlarca duyulabılmesı ve tanık olunan ağaç kı- vımlannın, yarîiıştantmal uygulamalannıvedı- lıkle vakfa bıldırılmesı Vakfın başkanı. bır Nasrettın Hoca'dan çok bırNasrettın Hoca fıkrasındakı bılgelığı duyum- samışçasına gulup konuşuyor Güleç yuzlu. be- vaz sakallı Sanıyorum her şey bır ağaç sevgısıyle başla- mış Kendı esırgemezlığı ıle var ettığı Arbore- tum'un dıngınhğı, ona solunamaz dış dunyayı unutturmamış Kendı cennetını > aratmak v e ora- da bır yaşam keyfı surmek onda, tum ınsanla- nn cennette yaşama hakları olduğunu duyum- satmış Ve ulke ınsanı olmaktan çıkıp bır dun- ya savaşı bıçımınde yoğunluk kazanmış Yu- kumluluğunun çevrenı gıderek enlemsızleş- mış Tartışılmaz durum ıse çolleşmeye yuz tut- muş bır Turkıye Vakıf, toprak ortusunun v e doğal v arlıklannın korunmasını, erozyonla uğraşı. ağaçlandırmanın gereklılığını, bunun ıçın kamuoyunun eğıtılıp bılgılendınlmesını ve bu alanda bır ulusal sıya- sa uretılmesını odev bılmış Ulusa ve sıyasal duzlemdekı yetkıdeşlenne, Bakanlar Kurulu'na ve onun yonetımsel ve denetımsel katlarına. ozel ve tuzel kurumlarına. orgutlu demokratık kuru- luşlanna. basın v e > av ın organlarına. erozyonun korkunç boyut ve sonuçlannı duyurmak ıçın ça- lışmalar yapmakta Erozyona karşı ulusal sava- şım kararlılığında Yaşanan su kıtlığının, toprak kaymalannın. su baskınlannın nedenının erozyon olduğuna dık- katlen çekmekte, gen donuşsuzluğun erozyon olduğunu yıneleye yıneleye vurgulamakta Ister ıstemez. daha oncekı gunlerde bu sayfada ya- yımladığım Frıbourg Çop Yonetmelığı'ne olan kayıtsızlığı duşunuyorum 1985 yılında Rıo'da yapılan BM Çevre Top- lantısı'nda Turkı>e'nın en geç 2010 yılında bu- tunuyle çol olacağı rapor edılmış Vakfın dedı- ğı gıbı Turkıye, bugunden 15 yıl sonra gıbı bır yakın gelecekte "yarınını" yıtırmekte , Artık. erozyonu kısaca bır 'aşınma' sozcuğü ıle açıklamanın bılısızlıkten kaynaklandığını bıl- mek zorundayız Erozyonu anlamalıyız Ulke- nın erozyonla uğrayacağı çekıncelı gıdışı dur- durmanın ılk yolunun doğal ormanı korumak kadar, tanm ve otlak alanlannın da korunması gereklılığını bılmelıyız Sozu edılen erozyonun dogada kendılığınden oluşan aşınma ıle hiç mı hıçbır benzerlığı yoktur Anlaşılması gereken. ınsan elı ıle yapılanıdır Yanlış tanm ve otlatma ıle, yenne yenısı dıkıl- meden kesılen ağaçlarımız, yanan ormanlan- mızdır Erozyon, toprağın aşmmasını onleyen bıtkı ortusunun ınsanlar tarafından yok edılme- sı sonucu, koruyucu ortuden yoksun kılınan top- rağın. su v e ruzgâr etkısıyle aşınıp taşınması ol- gusudur Anlatılmak ıstenen, bu erozyonun temelınde ınsan oğesı ıle onun doğaya. ozellıkle orman ve otlaklara karşı olumsuz davranışlannın yattıgı- dır Bu doğal erozyonla en kuçuk benzerlığı ol- mayan bır "yaralama" olayıdir dunyayı Kınp dokmekle, kesıp bıçmekle. yok etmekle. kırlet- mekle gelen cehennemdır bu Bu toplu çalışımda, her yıl akarsulanmızla denızlere, gollere akıp gıden 700-800 mılyon ton topragımızdan 500 mılyon tonunun verımlı topraklanmız olduğunu öğreniyoruz lcm kalınlığındakı bır venmlı toprağın olu- şumu ıçın bınlerce yıl gerektığını. çayırveotla- ğın 18 cm kalınlığında bır topragı, 3043 yıl ko- ruduğunu, buğda>ın bu ortuye 100 yıl, mısınn 29 4. mısır-buğdav-yonca donuşumlu ekımın 368 yıl koruyuculuk yaptığını bılmemız gerek 1 Bu ulkenın zıraat ve orman muhendıslerı kra- vatlannı bır yana atıp masalanndan kalkmalı. çızmelerını gıymelı Koylulenmız de bır zıraat, bır orman muhendısı ısteme haklannı kullanma- lı Sanayıcılenmız ıse mulkıyet anlayışlarına bır goz atıp doğaya sahıp olunmasının olanaksızlı- ğını gormelı 2010'a 15 yıl var BM raporunda belırtıldı O yıl Turkıye çol oluyor 1 Bu acıyı yureğınde duy- mayanlar yurtsever değıldır PENCERE TARTIŞMA Suskunluk nereye kadar?.. 1 950 yılında ıktıdara gelen sadece adı demokrat olan Demokrat Partı tarafından ezan Arapçaya çevnldı Sustuk, hep bırlıkte dınledık Sonra Demokrat Partı'nın Genel Başkanı "Siz isterseniz hilafeti bile getirirsiniz" dedı Sustuk. demokrası sandık Daha sonra hızla Kuran kurslan ve ımam okulları açıldı Sustuk. eğıtım ozgurlüğu sandık 1980'lıyıllardadevletın ımamlanna Rabıta-ul Âlem orgutu maaş verdı Sustuk '"Devleti yönetmeye çalışan ulu paşaların yaptığı doğrudur"dedık Dın derslerı anayasal zorunluluk oldu Camı sayısı okullan geçtı tesettur arttı Sustuk. butun bunlan ınanç ozgurlüğu sandık Donemın başbakanının annesı olunce. Bakanlar Kurulu karanyla cenazeyı Fatıh Camısı'nde Nakşıbendı şeyhının yanına gomduler Sustuk. oluye saygı sandık 1991 yılında DYP - SHP koalısyon hukumetının, DYP'hbırdevletbakanı "Biz devletin emrinde din değil, dinin emrinde devlet istiyoruz" dıyebılmıştı Sustuk. v ıcdan ozgurlüğu sandık 1993>ılıRamazan Bayramf nda. Samsun Terme Sağlık Meslek Lısesı Muduru'nun bayram kutlaması "Ramazan-ı Şerif Bay ramınızı tev hid-i imaniye ve uhuvvet-i İslamiyede ittifaken, tevazuu ve taleifle tebrik eder. Âlem-i İslanıa malik-i ebediden saadet- i dareyn ve vahdet-i itikad niyaz ederim" dıye yazıİmıştı Sustuk duşunce ozgurlüğu sandık Gazetecılerı. bılım adamlarını vurdular Şaırlerı, vazarları. dansçıları vaktılar Sustuk, tepkiMZ kaldık şaşırdık 10 Nı>.an 1994 Pazar günu Ankara \e Istanbul'da şenat duzenının gelmesı ıçın gövde gostensı yapıldı Sustuk, hukumetın suskunluğuna katıldık Laıklığı elden bırakmayan başbakan. tankat lıderlerıyle goruşmeye başladı Sustuk, ulke yonetımının gereğı sandık Kurban derılerının toplanması hakkında başbakanın ve sosyal demokrat yardımctsının demeçlennı dınleyerek bu tnlyonluk pazarın şenatçı orgutlere peşkeş çekılmesıne tanık olduk Sustuk, zaten susmaya alıştınlmıştık 1995Turkıyesı'nde dev let memurlarına cuma namazı ıznı venlmesı gundemde Sonra herkesın 'inancı doğrultusunda' gıyınmesı gundeme gelecek Daha sonra cuma gununun resmi tatıl ılan edılmesı gundeme gelecek Kemalıstdevnmlere yurekten bağlı, laık, demokratık ve çağdaş bır Turkıye ozlemı duyan ınsanlanmız, acaba Mustafa Kemal butun bu olanlan gorseydı yıne Samsun'a çıkar mıydı0 C. Sua\ Karaman Vergi denetimi B uyılbaşında vergı kayıp ve kaçağının onlenmesını sağlamak amacıyla belge almış muhasebecılere, malı muşavırlere bazı vergı beyannamelen ımzalama yetkısı ve cezaı sorumluluk venldı Daha net anlatımı ıle bu kışıler. devlet adına vergı denetimi yapacaklar Ama olumsuz anlam çıkarmak ıstenırse çıkanlabılır Oğrendığımız kadanyla, Sayın Başbakan \e Malıye Bakanlığı çok duşünmuşler, fırmalarda ucretlı çalışanlann bu yetkısını almaya karar vermışler Ve aldılar Avukatlar. doktorlar bağımlı çalışabılırken neden muhasebecıler bağımlı çalışamayacak1 Bu akla. mantığa uygun mvP Bağımsız çalışanlara sınırsız ımza yetkısı, bağımlı çalışanlara bır ımza bıle yok Işte sıze ınsanlann kanun onunde eşıtsızlığıne bır ornek Terorle mucadele ederken ote yandan anarşı daha sonra teror yaratmak ıçın yapılan yanlış yasa Turkıye'nın \P talıhsızlığı bıterken DYP talıhsızlığı devam edıyor Gerçekte devlet, bağımlı çalışanlarla daha etkın denetım yapabılır Çunku bu durumdakı kışıler gormedım. du> madım dıyemez 150- 200 defter tutan bır serbest çalışan şırketlerdekı ıç olaylan bılemez, takıp edemez, o yuzden de cezaı sorumluluğa muhatap edılemez Bır onemlı nokta daha DtE gerçek rakamlara dayanarak ıstatıstık hazırlar Bu rakamlan bağımlı çalışanlarbılır Doğru olmayan rakamlarla yapacağınız ıstatıstık, kalkınma programlan sonucu ışte ulke bu halde olur Ortalama ınsan aklı bu yanlışlığı duzeltecek Ama o gune kadar yanlış kışıler aylık, yolluk, kıyak emeklıhk almaya devam edecekler Şunu soralım Ey CHP, sızlenn bu olaydan habennız var mı r> İsmail H. KURUOĞLU Köktencilik?.. Geçenlerde bu ışın uzmanı bır dostla soyleşıyor- duk, merak edıp sordum - Son kamuoyu yoklamalarına gore hangı partıle- nn oy oranı yukselıyor? Yanıt kısa ve kesındı - Koktencı partılerıni llımlı partılerde kanama surerken, koktencı partı- lerın yukselmesı ne anlama gelıyor?.. • Guneydoğu dakı çatışmalarda yaşamını yıtıren askerlerın cenaze torenlerı, Anadolu'nun çeşıtlı koy ve kentlerınde bır gosterıye donuştu, şehıtler son yolculuklarına uğurlanırken Turkçuluk, Turancılık, ulkuculuk yolundakı sıyasetçılerın nutukları etkılı oluyor - Bu vatan bölünmez - Kahrolsun PKK - Kanımızın son damlasına kadar bu yolda sava- şacağız, bolucuye aman yok1 - Bosna'ya Bosna'ya' Halk gun geçtıkçe mıllıyetçılıkte bılenıyor, Kürt sorununda demokratık çozum onerılenne kapanı- yor, MHP'nınbuyoldakıonculuğu tartışılmaz bır ol- gu SHP, Guneydoğu sorununu parlamentoya aktar- mak ıçın, 1991 seçımlerınde, Kurt kokenlı kımı mıl- letvekılını partı çatısının altında Meclıs'e soktu, hem bu mılletvekılen, hem şoven çevreler, demokratık gı- rışımını sosyal demokratların burnundan fıtıl fıtıl ge- tırdıler Eğer seçım sandığından çıkmak ıstıyorsan, kursuden şoven nutuklar atacaksın Etnık sorunda ılımlı ve uzlaşmacı tutum, oy tabanını erıtıyor • Dını sıyasete alet edenlerın oy oranları gun geç- tıkçe yukselıyor Ne dıyor Refahçı - ÖfeA:; partılenn tumu Batı taklıtçısıdır; hepsı fa- ızcıdır, Avrupa 'ya satılmıştır Yalnız Refah Partısı 'adı! duzenı' bu ulkeye getırebılır Lafta da olsa 'adıl duzen' sosyal adalet temelıne dayalı duzen demek Neohberalızmın koşe donuculuk felsefesınde kendını yıtırenlerın sergıledığı fuhuş, kumar, ahlak- sızlık, ruşvetçılık, uçkâğıtçılık ve kadın pazarlama- sı karşısında ırkılıp ekonomık çıkmazın yarattığı ge- çım sıkıntısında bunalan halk, Muslumanlığın sıya- sal propagandasını yapan Refah Partısı'ne yonelı- yor Partının Kurt sorununa çozumu de hazır. "Turk-Kurt ayrımı kavmıyetçılıktır, bız aynı üm- mettenız" • Merkez sol ve sağ partıler, koktencı akımların et- kısı altına gırdıler Kurt sorununda kımse ağzını açıp askerı çozu- mun dışında konuşamıyor Asker, koalısyon huku- metını devre dışında bırakmış, Guneydoğu sorunu- nun çozumunu ustlenmış gorunuyor Halk, Sırpla- ra, Ermenılere, Kurtlere, Rumlara, Yunanlılara karşı ofkenın yelpazesınde koruklenıyor Tankat ve cema- at lıderlen, partılenn yonetıcılerını avuçlarının ıçıne alıyor Bır devlet duşunun kı, kendı topraklarında Guneydoğu bolgesıne egemenlığını duyuramaz- ken, Kuzey Irak'ta sefere çıkıyor Balkanlar'a sefer yapmak yolunda kışkırtılıyor Gozlerı seçım sandığından başka bır şey gorme- yen polıtıkacılar, bır yandan koktencılığı pompalar- ken, ote yandan pompaladıkları gucun etkısınde suruklenıyorlar • Bosna'da Sırp'a, Guneydoğu'da PKK'ye, Kıb- rıs'ta Rum'a, Ege'de Yunan'a, Dağlık Karabağ'da Ermenı'ye ders vermek uzenne kışkırtılan halk, eko- nomık boğuntunun anaforunda sıyasal ıktıdara kız- mıyor, çeşıtlı etnık kımlıklerın duşmanlığında öfke- sını sondurmeye ıtılıyor Koktencı partılenn seçım yoklamalarında başa güreşmelerı doğal değıl mı? + Aİ* İstanbul'da dünya çapında bir tenis olayı! 29 Temmuz - 6 Ağustos ©DEMIRBANKmkııkHtnylı Bılellerımzı TED ve AFM gışelerınden elde edebılırsınız Oğrencılere ve lısdnslı sporcıılara ucrelsızüır (Daha fazla bılgı ıçın telefon- 0-212 262 90 80) ÇUMRA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ EsasNo 1988 34 Karar No 1995 83 Davacı Koy Hızmetlen Genel Mudurlüğü vekılı Av Murat Yılmaz tarafından davalılar aleyhıne açılan ceb- n tescıl davasının yapıhpbıtınlen açık duruşması sonun- da. Mahkernemızce davanın kabulüne Çumra îlçe Idare Kurulu tarafından 10 4 1986 tanhınde kamulaştınlma- sına karar venlen Konya ılı Çumra ılçesı hudutlarında kaın 10127 4559 ve 3801 no lu parsellenn kamulaştır- ma ve krokılenne uvgun olarak kamulaştınlan kısımla- nnın > ol olarak cebrı tescıllerıne karar verılmış olup da- valılar Farma Kırcah. Hava Dıkıcı. Ahmet Tokmak Emı- ne Tokmak. Hatıce Coşkun. Sıddıka Bahçecı. Bayram Bahçecı ve Havva Dudu Gun adına dava dılekçesıne ılan yolu ıle teblığ edılmış olduğundan ışbu karann da- valılara teblığme kaım olmak uzere yayım tarıhınden ıtı- baren 7 gun v e bunu takıp eden 15 gun ıçınde temyız et- medıklen takdırde karann kesınleşecegı ılanen teblığ ol- unur Basın 33198 Paso. kımlık ve okul kımlığımı kaybettım Hukumsuzdur PINiR >£V/P/V4R Romanlannız ve ansıklopedılennız yennızden alınır. Tel.: 554 08 04