Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET
-5-5-
1 AĞUSTOS1995SALI
12 KÜLTÜR
James Joyce'un başyapıtı 'Ulysses'i çevirebilmek için üç yıl bir rahip gibi yaşayan Nevzat Erkmen:
Bitmliğhııde aynhııak fetemedmı
KültürServisi- "Ulysses". üç yıllık bir
çalışma sonucunda, Türkçe'de. Türk-
çe'ye yazarlığın yanı sıra, pedegogluk
ve çe\ irmenlik yapan Nevzat Erkmen ta-
rafından çe\rilen kıtap. Yapı Kredi Ya-
yınlan arasından çıkıyor.
"LHysses". 1882-1941 yıllan arasında
yaşajan, yüzyılın başında dünyadaki
edebıyat kurallannı büyük çapta altüst
ederek. adından çok yoğun bir şekilde
sözettiren. eserlerıni incelemek içın der-
nekler kurulan, ünlü trlandalı yazar Ja-
mes Joyce'un başyapıtı.
Nevzat Erkmen, Joyce'u. "Kabınasığ-
nıaz birtakım coşkulâr ve esinler sahibi
birdahi" olarak nitelendinyor. "11 göz
amelivatıgeçirmiş, parasızlıklar v aşamış.
Fakat yılmadan, kendi doğrultusunda
ürünler vermeyi ve her defasında veni ve
sofistike biçemler yaratmayı becermiş."
Ulysses. insanı çeşıtli açılardan önyar-
gısız olarak ele alan, kanşık görüntüsü-
ne rağmen. çok düzenlı yapısı olan bir
eser. Kitap. adını. Odysseus'taki kahra-
manlardan ya da olaylardan birinden
alan 18 bölümden oluşuyor. Nevzat Erk-
men. kitabın dilsel özelliklerini de vur-
gulayarak Ulysses hakkında. "Bu yapı-
ün, bir ansiklopedi gibi biyolojik. psiko-
lojik. fetsefi.dini açılardan dev bir metin
olmasının vanında, kanımca, Ulysses'i
Ulysses yapan şey onun dilidir" sözlerinı
kullanıyor.
Neydi. Nevzat Erkmen'i. Türkçeye
çevrilmesi olanaksız olarak nitelendiri-
len bu dev eseri çev irmeye iten şey ?
"Bu bir oyundu. Zor bir oyun olduğu
için giriştim bu işe. Ulysses ile ilk tanış-
mam. vıllar önce Ameıika'da öğrenciy-
ken trlandalı olan eşimin bana vermesiy-
le gerçekleşti. O zaman bu kitabı Türk-
çeye çevirmeyi denemiştim. fakat ne za-
manım. ne de birikimim bunu gerçekleş-
tirmek için yeterli değildi. Yıllar sonra,
Yapı Kredi boyle bir yanşma açınca bü-
tiin bu olanlartekrardepreşti vekatıldım.
Sonra Enis Batur beni aradı, Nevzat Bey
bu iş sizin başınıza kaldı. dedi. büyük bir
bela gibi. ki bir bakıma doğruydu. Bu şe-
kilde başladım çeviriye.*"
Ulysses ile dopdolu geçen 3 yıl. Nev-
zat Erkmen, "son sayfalarda ağjadtğuu,
avnlmak istenıediğini" söv lediği bu ma-
ceranın nasıl bir heyecaıı olduğunu şöy-
le anlatıyor.
"*3 yıl. çoğu kimse inanmaz ama, gece-
gündüz, haftasonlan ve bay ramlar dahil
ohnak ûzere çalıştım. Bunu, bir pedagog
K
m ^ rkmen,
m ı yakında Yapı
ğ i Kredi
* -* Yayınlan'ndan
yayımlanacak'Ulysses'i
çevirebilmek için üç yıl
tam bir manastır yaşamı
yaşadığını belirtiyor:
'Kendimi bir rahip gibi
inzivaya çektim.
Ancak. şikayet
ettiğim sanılmasın.
Bu dönemin
karakteristik özelliği,
bir esrimeydi ve o
bitmez denilen şeyi
büyük bir heves ve
iştahla tamamladım'.
itabın dilsel özelliklerini de vurgulayarak Ulysses hakkında, 'Bu yapıtın. bir
ansiklopedi gibi biyolojik, psikolojik, felsefi, dini açılardan dev bir metin olmasının
yanında, kanımca, Ulysses'i Ulysses yapan şey onun dilidir'diyor Erkmen.
olarak kimseye önermem. Tam bir ma-
nastır havatıvdı. Kendimi bir rahip gibi
inzivaya çektim. Ancak. şikâvet ettiğim
sanılmasın. Bu dönemin karakteristik
özelliği, bir esrimevdi ve o bitmez denilen
şeyi büyük bir heves ve iştahla tamamla-
dım. Sabırsızlıklar ve yılgınlıklar vaşan-
dı ama. kendimi, her sabah. şaşıraraköz-
lemle çevirmeye hazır buldum."
Ulysses'ın çevnlmesine yardımcı olan
kıtaplar koca bir sandık dolduruyor
Bunlar, çevırmenin Amerika'dan topla-
dığı ve getirttiği kitaplar. yardımcı ki-
taplar, açıklayıcı notlar ve Almanca. Ital-
yanca. Fransızca çevirilerinden oluşu-
yor.
Aynca. yurtdışındaki çeşitli kuruluş-
larlayapılanyazışmalardakahnbırdos-
vayı oluşturuyor. Kıtapta. Çıngene argo-
su. trlanda'yı denizden fethedcn Dani-
marka Vikinglerinın dıli. erken Ingiliz-
ce. Kelt dıli ve daha birçok başlıca dıl-
lerden sözcükler \e tümceler bulunuy or
Erkmen çevirırken karşıla^uğı güçlük-
leri \e yardımları şöyle anlatıvor :
"Bu zorlu çev iri sırasında Dublin'deki
JamesJovce Müzesi'nden. Boston veZü-
rih'teki James Jovce araştırma merkez-
lerinden biiv ük vardım gördüm. Ne iste-
diysetn gönderdiler. 1 ürkive'de ise bövle
bir işbirliği havasını vakalavamadım.
Amerikalılann benim de benimsediğim
bir şiarı vardır: Karşındaki seni kazıkla-
madıkça ona ivi bir adam dive bakacak-
sın. Oysa, burada önce şüphelenmek ge-
rekivormuş, öğrendim.
Çev irive başlarken büyük bir işbirliği
ha\aM yaratacağımı düşünüyordum. Bu
amaçla bir takım bağlantılar kurdum
Çabalanm önce çok olumlu karşılandı.
fakat sonra hiç bir yerden ses çıkmadı.
Tabiı. insanın kadırşinas olması lazım. Il-
gi gösteren insanlar da oldu. Basındaki
ve televızyondaki yayınlar sayesınde. da-
ha kitap çıkmadan. bir takım kıpırdan-
malar oldu."
Erkmen. kitabın yayımlanmasından
sonra bir de Ulysses sözlüğü hazırlaya-
cak.
"l'hsses. İngilterc ve İrlanda'da bile
sözlükler ve vardımcı kitaplar eşliğînde
okunuvor. Ökurun anlamadığı verlert
açıklayabilmek ve daha kolay anlaştlma-
sını sağlamak için bir sözlük hazırtıyo-
rum. Okumayı kolaylaştırmak amacıy-
la,Yapı Kredi'ye kitabın sağ ve so( marj-
lannın numaralandınlması önerisinde
de bulundutn."
Erknıen'ınen büvük isteği. trlanda'da
"Bloomsday"olarak kutlanan 16temmuz
günü, Dublın'e "Hac Ziyareti" yapabil-
mek.
16 temmuzda Dublın'de UKsses eşli-
ğinde Dublin turlan düzenleniyor. "tr-
landalılar Joyce'un değerini sonradan
anlamışlar. Joyce, UlyssesM Fransa'da
bastırmak zorunda kaîdıktan sonra, onu
sadece bir kültür kaynağı değiL ekono-
mik bir kaynak haline de getirmişler. Sa-
natı ticarileştiriyotiar ama güzel bir şey
satıvorlar."
Çev iri yarışması sırasında, en çok ka-
tılım. bu çev rilemez denilen kitaba yapıl-
mış. Basıldıktan sonra nasıl bir ilgi bek-
lenebilir?
"Benim bir beklentim yok. Ama çev-
rildiğinin haberi bu kadar bü> ük ilgi top-
luyorsa. somut olarak kitabuı arz-ı en-
dam etmesi. herhalde daha çok konuşul-
masına yol açabilir. Okunursa eğer çok
hoşumagider ama ben, yaptığım şevin se-
vincini yaşıyorum zaten."
Erkmen. Türkıye'nın kültür ortamını
ise şö>le değerlendiriyor:
"İnsanlar özgürlükten korkuyorlar.
Oysa. özgür insan özgür ilişkileri, özgür
ilişkiler de özgür toplumu doğurur. Ba-
sın özgürlüğü konusunu düzenleyen ya-
salar yok. Bir yayıncı olarak hazırladı-
ğım kitaplan da bu yüzden çıkartamıyo-
rum. Ikiçevirim mahkemelikoldu. "itır-
h Bahçe"ve "Yin Yang". ltırlı Bahçe
aklandı, ötekini de ya unuttular ya da
utanıvorlar ki topİamadılar. Herkes
demokratikleştik diye seviniyor. Ka-
ramsar bir adam değilim ama sevine-
cek bir şey göremiyorum. Neyse ki
Cumhuriyet gibi iyi gazeteler var da,
işin içyüzü anlaşılıyor."
Bir de çok güzel bir önerisi var Nev-
zat Erkmen'in : İzmir ile Dublin'ın kar-
deş s.ehır olmalan.
"Ulysses, vapısal açıdan. Homeros'un
Odysseus'i ü/orine kurulmuş. Odvsseus
bir Akdeniz gemi yolculuğuydu, Ulysses
tinsel bir \olculuk. Homeros, bir çok ki-
tapta İzmirli olarakgeçiyor. Bu açıdan İz-
mir v e Dublin kardeş şehir olmalı ve şim-
di sıra İzmirlilerde. İzmir'den birileri çık-
malı ve Jov ce'un Dublin için yaptığını tz-
mir için vapmalı."
Y A Y I N E V L E R I N D E N Y E N I K I T A P L A R
Kitap dünyası önümüzdeki günlerde
hareketleniyor. Yeni sezonda basıma
hazırlanan kitaplar şunlar:
VARLIK VE CEP YAYINLAR1:
Varlık Yayınlan tarafından Jean
Sasson'un "Sultana nın Kızları "adlı
kitabı Hatice Bilimer'in çevirisiyle
yavımlanıyor. Kitapta, büyük bir
servete safıip bir Suudi prensesınin
ülkesındeki kadınlara yapılan zulüm v e
haksızlığa karşı çıkışı anlatılıyor.
Tehmina Durrani'nin belgesel romanı
"Derebeyi Efendim" ise Filiz Nayır
tarafından Türkçeleştırilmiş. Yazar
erkek egemen Müslüman bir toplumda
karşılaştığı güçlükleri anlatıyor.
Yeni çıkacak kitaplardan bir diğeriyse
JeanMarieDomenachın "Polirikave
Pmpaganda" adlı kitabı. Tahsin Yücel
tarafından Türkçeleştirilen kıtapta
propaganda yollan, propagandanın
nitehği bütün jönleriyle ele alınıyor.
Varlık Yayınlan'ndan çıkacak diğer
kitaplar ise ZeyyatSeümoğlu'ndan
"Derin Dondıırucu için Öykü" ve
"Deprem ", Sulhi Dölek'ten "Teslim Ol
Kiiçük". Oktay Akbal"dan "Güzel
Diişlerin Sonıı"
Cep Kitaplan ise yeni yayın dönemine
üç kıtapla hazırlanıyor. Helen
Fischer'den "Cınsel Aşkın Anatomisi".
Brendan Martin'den "Özelleştirme
Kimin Çıkanna'\Çe\\Ten: Osman
Deniztekin). Ahmed Raşid"den "Ona
Asva 'nın Dirilişi: Islam mı Millivetçilik
Ynİ?"
Patricia Highsmith
AYTtlTSTl YAYINLARI:
Ayrıntı Yayınlan'nın önümüzdeki
aylarda yayımlayacağı kitaplar şunlar:
Edebiyat dizisi içerisinde. Robert
Pirsig'ın "Zen ve Motosiklet Bakım
Sö«an"(Çeviren: SühaSertabiboğlu).
Tom Robbins'in "Purfiimün Dımsı"
(Çeviren: Belkıs Çorakçı Dişbudak).
Nihal Yeğinobalı'nın çev irisiv le D.M
Thomas'ın "Beyaz Otel "i. John
Fovvles'tan "Fransı: Teğmenin Kansı"
(Çev: AshBiçen). "Virgmia Höolf'tan
Dalgalar " (Çev: Oya Dalgjç). Iris
Murdoch'tan Nihaİ \'eğinobalı
Mkhel Tournier
çevirisiyle "Melekler Zamanı". Gore
\ldal'dan "V/vra"(Çev: İrenı
Sağlamer), Laurence Sterne'den
"Dııygusal Bir Yolcııluk" (Çev: Seniha
Akar). Jean Philippe Toussaint'dan
"Kfüsyö" (Çe\: Mustafa Balel). Anja
Meulebenften "Huynınhk " (Çev:
İlknur tgan). Mkhel Tournier"den
"Alnn Damla "(Çe\: Mustafa Balel).
lain Banks'den "Espeduir SoKağı"
(Çe\: Aysun Babacan). >ıne lain
Banks'den Aslı Biçen çevirisiyle
"Eşekarısı Fabrikası"
Aynntı Yayınlan'nın incekme dizisi
İris Murdoch
kapsamında yayımlayacağı kitaplar ise:
'Çekirge ' Öyun. Yaşam ve Ütopya
(Çev: Süha Sertabiboğlu). "Köniliiğim
Şeffallığı Aşın Fenomenler Czerine Bir
Deııeme", Jean Baudrillard. Çev: Emel
Abora - Isjk Ergüden. "Tuhat
Hcıva " Sınırlar Çağında Kültür, Bilim
ve Teknoloji.Andrev\ Ross. Çev: Kamil
Durand. "Entellektüel" Sürgün,
Marjinal. Yabancı EdvvardSaid. Çev:
Tuncav Birkan. "Imkânsızın Politikası"
ls>anla İtaat Arasındaki Entellektüel,
J. M. Besnier. Çev. Işın Gürbüz.
"Se\-gınw Bilgeligi" . Alain
Finkielkraut, Çev: Ayşen Ekmekçi.
"Yeni Zamanlar. 1990'larda politikanın
Değişen Çehresi". S. Hall - M. Jacques,
Çev: Abdullah Yılmaz.
"Yeni Bir Sol İçın Tezler / Serbest
PİYCISÜCI Saga Cevaplar ", Hiiary
\Vainwright. Çev: Ali Çakıroğlu.
"Kimlık ve Farklılık Siyasi
Paradoksun Demokratik Uzlaşımları",
\Villiam Connolly, Çev • Ferma
Lekesızalın. "Olumsallık tmni
Dayanışma". Richard Porty. Çev:
Mehmet Küçük - Alev Türker.
"Gösterı Toplumu ve Yorumlar".
Guy Debord,Çev: Ayşen Ekmekçi.
"Öpüşme Gıdıklanma ve Sıkılma
Czerine", Adam Phillips. Çev: Fatma
Taşkent. "Barbarlık". Michel Henry.
Çev: Işık Ergüden. "Kamusal İnsanın
Çöküfü ". Richard Sennett Çev: Serpil
Durak Tuncer. "Tahakküm \e Direniş
Sanatlan ". J. Ç. Scott, Çev: Alev
Türker. "Demokrasi ve Kapitaltm /
Mülkiyet. Topluluk ve Modern Tophım
Düfiincesmm Çelişkileri", Samuel
Bovvles - Herbert Gintis. Çev: Osman
Akınhay.
Kara Ayrıntı dizisinden ise Patricia
Highsmith"ten "Beceriksız " adlı kitap
Füsun Umar"ın çevirisiyle çıkıyor.
Ayrıntı'nın tarıh dızısindeyse Johan
Huizinga'nın "Homo Ludens / Oyvnun
Toplumsal tşlevi İ zerine Bir Deneme ".
Mehmet Ali Kılıçbav'ın çevirisiyle
yayımlanacak. Bir diğer kitap yine
Huizinga dan Ortaçağm Sonu.
SİNEMALAR SİNEMALAR... SİNEMALAR... SİNEMALAR
• Küçük KadınlarGıllian
Amstrong'un vönettiği Louisa May
Alcott'un romanından uyarlanan
filmde Winona Ryder, Gabrie Byrne,
Trini Alvarado. Samantha Mathis
Kirsten Dunst. Claire Danes. Christian
Bale. Susan Sarandon oynuyortaf.
(Kadıköy Sanat Merkezi 338 90 76,
Şişli Kent 241 62 03, Maslak
Mövenpick 285 06 95, Bakırköy Avşar
583 14 97, Ortaköy Premes 227 91 48,
Erenköv Apollon 362 51 00, Pendik
Oscar 390 09 69 )
•Düşme Noktası John Bedham'in
vönettiği filmde başrollen VVesley
Snipes v e Yancy Butler oynuyorlar.
(Beyoğlu Fitaş249 01 66, Kadıköy
Moda 337 01 28, Teşvikiye AFM 230
94 37, Aksaray Yıldız 589 61 39, Etiler
Parliament 257 78 22, Erenköy
Apollon 362 51 OO.Pendik Güney 354
132 88
• Erkek Yok, Problem Yok Filmde
VVhoopie Goldberg başrolde.
(Bakırköy Av$ar 583 14 97,Harbiye As
247 63 15 Beyoğlu Fitaf 249 01 66;
• Ölümsüz Sevgi adlı filmde
başrolde Gerry Oldman oynuyor.
(Kadıköy Bahariye 414 35 05)
• Aşk ve Zekâ . Einstein'ın
yeğenine uygun damat adayı bulma
çabasını konu alan filmde başrollen
Walter Matthau, Meg Ryan ve Tim
Robbıns paylaşıyor. Filmin yönetmenı
Fred Schepisi. (Altunizade Capitol 310
06 16, Beyoğlu Atlas 252 85
T
6,
Osmanbey Gazi 247 96 65, Etiler
Akmerkez 282 05 05,
Maslak Mövenpick 285 06
95, Kadıköy Süreyva 336
06 82, Bakırköv Renk 572
18 63)
• Kötü Dostlar Damian
Harris'ın fılminde
başrolleri Ellen Barkın ve
Laurence Fıshburne
paylaşıyor. (A.Capitol 310
06 16,Kadıköy Moda 337
01 28, Etiler Akmerkez 282
05 05, Beyoğlu Fitaş 249
93 61, Maslak Mövenpick
285 06 95, Ortaköy
Prenses 247 91 48,
Teşvikiye AFM 224 05 05)
•Delicesine Diane
Kursy'nın filminde
başrolleri Anne Parillaud
ve Beatrice Dalle
paylaşıyorlar.
( Ç. TaşŞafak 516 26 60, Kadıköv
Broadway346 14 81)
• Venüs Dertası Zalman King'in
yönettıği film. Anais Nin'in
romanından uyarlanmış. (Aksaray
Yıldız 589 6/ 59,
• Nostradamus RogerÇhristian'ın
yönettiği filmde Nostradamus'u
Tcheky Karyo canlandınyor. Filmde
Amanda Plummer. Julia Ormond ve
Murray Abraham başrolleri paylaşıyor.
(Şişli Site 247 69 47, Bakırköy Avşar
583 14 97, Kadıköy Broadnay 346 14
81.)
• Masumiyetin Bedeli Heyvvood
Gouldun yonetmenlığini üstlendiğı
filmde başrolleri Joanne Whalley
Kılmer, Armand Assante. Gabriel
Byrne ve \Villiam Hurt paylaşıyorlar.
(Bakırköy As 583 14 97, Altunizade
Capitol 310 06 16. Bevoğlu Emek 293
84 39, Kadıköv Kadıköy 337 74 00,
Şişli Kent 241 62 03, Etiler Parlament.
257 ^8 22, Ataköy Prestij 560 72 67,
Ç. Taş Şafak 516 26 60, Maslak
Mövenpick 285 06 95 )
• Satılık Kadın Karın Houard 'ın
yönettıği filmde başrolleri James
Remar. Valentına Vargas. Hannes
Jaenıcke paylaşıyor.
(E.Akmerkez 282 05 05. Te}\ıkive
AFM224 05 05, Beyoğlu Fitaş'249 01
66
• Yağmurdan Önce Milkho
Manchevski'nin filmi festivalde
gösterilmış ve çok ilgi eörmüştü.
(Beyoğlu Pera 251 32 40)
• Germinal Filmin yönetmeni
Çlaude Berrı.
(Altunizade Capitol 310 06 16)
• Mengene Bu korku filmi Stephen
kıng'ın bir romanından sınemaya
uyarlanm1ş. (ŞisliSite 247 69 47,
• Hız Tuzağı fılminde Keanu Reeves
başrolde (Avcılar Standard 695 36 45)
• Beyoğlu Alkazar ve Avrupa
Sinemaları nda bu hafta "Sinema
100 Yaşında" başlığı altında son
yıllarda sinemalarda gösterilmiş
fılmler izlenebilir. Alkazar
Sineması'nda bugün '"Venüs'le
Buluşma " (Isrvan Szabo), çarşamba
'Yasak İlişkiler" (Stefan Freazs ),
perşembe "Çennet Sineması"
(G.Tornatore) cuma "Oyuncu" (R.
Altman). cumartesi "'Yabancı Kucak"
(P.Schreıder) pazar "Akdeniz"
(Salvatores) gösterilecek.
Avrupa Sineması'nda bugün "1900"
ikinci bölüm. (Bertolucci) yann
"Arizona Rüyası" (Kusturica),
çarşamba "Philadelphia"
(Jonathan Demme). perşembe
"Kara Çarşaflı Gelin" (Süreyya Duru),
cuma "Schindler'in Listesi"
(S.Spielberg), cumartesi ' Rezervuar
Köpeklen" (Quentin Tarantino ) ve
pazar günü de "Düşler" (Akiro
Kurosavva) izlenebilir.
(245 73 83)
• Beyoğlu Eurimages
Sineması'nda Beyoğlu Sinemasf nın
seçtığı filmlerın gösterimi sürüyor.
Bugün "Köprüüstü Aşıklan" (Leos
Carax). çarşamba "Kraliçe Margot"
(Patnce Chereau). perşembe "Arizona
Rüyası" (Emir Kusturica), cuma
"Yağmurdan Önce" (Milcho
Manchevski), cumartesi "Doors"
(Oliver Stone) ve pazar günü de
"Köprüüstü Aşıklan" (Leos Çarax)
izlenebilir (251 32 40)
YAZI ODASI
SELİM tLERİ
Sevim Burak
Tezer Özlü'den Leyla Erbil'e Mektuplaf\n önsü-
zünde, o unutulmaz portre yazılarında Leyla Erbil,
Sevim Burak'ı da anıyordu. Onu, gerçek dostlan
arasında saymaktaydı. Çok sevdiğim Sevim Burak'ın
bütün eserlerini. Leyla Erbil'in yazısını okur okumaz,
yine başucuma taşımıştım.
Ece Ayhan da Aynalı Deneme/er'inde yazıyor:
"Yani diyebilıriz ki; Sevim Burak, keskin keskin Istan-
bui, Beyoğlu, Tünel, Boğaziçi, Kuzguncuk ve İkinci
Dünya Savaşı kokan ilginç, sahici ve modern birhi-
kâyecidir."
İlginç, sahici ve modern... Ece Ayhan'ın saptayı-
mı yıllardır söylemek isteyip de bir türlü sözcükleri-
ni seçemediğim duyguma, sezgime kılavuzluk edi-
yor: Sevim BurakTürk edebiyatının çok özgün bir ya-
zarıydı. Ece Ayhan bu özgünlüğü sahiciliğe ve mo-
dern oluşa bağlıyor. Modern olabilmek çabasındaki
yazarlarımız, hele bugünün ultramodern postmo-
dern yazarlan Sevim Burak'ın sahiciliğini bir sınav so-
rusu gibi okuyabilseler, edebiyatımızın bugününde
çok şey değişebilir.
Sevim Burak'a hikâyeci demek istemiyorum. El-
bette Yanık Saray/ar'da, Afrika Dans/'nda derienmiş
metinler, dergilerde kalanlar, göz kamaştıncı hikâye-
lerdir. Ne var ki, Sevim Burak, kendi yarattığı bir ya-
zı ülkesindeyaşıyordu; hikâyeleri deoyazı ülkesinin
bize yansıyan görünümleriydi. Onun bir yaşam bo-
yu aynı konu çevresinde aynı kişilerle dönenip dur-
duğunu, hep aynı boğuşmanın yansımalarını bıze
armağan ettiğini bugün açık seçik kavrayabiliyorum.
Yanık Saraylar'a alınmamış ve Yanık Saraylar'dan
önce yayımlanmış bazı hikâyeleri var yazarın. Yedi-
tepe'de ve Türk Dili'nde yayımlanmış bu verimler,
Behçet Necatigil'in, Edebiyatımızda himler Sözlü-
ğü'nde adeta bir uyan özelliğiyle anılmıştır. Özellikle
Yeditepe dergisinde yayımlanmış hikâyesinde Sevim
Burak kendi dünyasını, artık sınırlanna sığınacağı ya-
zı ülkesini birdenbire kurar.
Burada bir kadın ve bir erkek, tuhaf, hayli alatur-
ka, bir yandan da özentili alafranga bir bürokrasi
dünyasında bırbırlerine teğet geçerier. Her ikisinin de
acıklıgülünç veda edişlerine tanık oluruz. Hikâye baş-
ladığı gibi 0 tuhaf, özentilerle yüklenmiş dünyada, ne-
redeyse hiçbir çözülme, çözüm noktasına varmadan
sona erer. Kadın ve erkek sonsuza kadar sürecek bir
tekrarın simgeleri gıbidirler.
Yazık ki hikâyenin adını hatırlamıyorum. Fakat her
şey belleğimde. Bir gün Sevim Burak'ın eksiksiz ba-
sımı gerçekleştirildiğinde, Yeditepe ve Türk Dili hikâ-
yeleri de yeniden gün ışığına kavuşacak.
Sonra Yanık Saraylar çıkagelir. Bu kitapaki hikâ-
yeler bir kuşağın, bizim kuşağın edebiyatseverlenn-
ce ezbere bilinirdi. "Sedef Kakmalı Ev"\n ilk satırla-
rını şimdi de tekrarlayıp duruyorum. Ne var ki Yanık
Saraylar, edebiyatımızın pek çok sahici hazinesi gi-
bi gözden ırak tutulmuştur. Dahası bu eserin üstüne
ölü toprağı serpılmıştir, hem de yıllar yılı. Memet Fu-
at'ın değer verışı oîmasaydı, bizim kuşağın edebi-
yatseverleri Yanık Saraylar'ı okuyamayacaktı. Çün-
kü kitap, Ömer Uluç'un büyüleyici desenleriyle be-
zeli ilk basım Yanık Saraylar kitapçılarda bulunmaz;
yalnızca, Memet ağbinin De Yayınevi'nde bir rafta
duaır, okurunu beklerdi.
"Sedef Kakmalı Ev"\n ve "An Ya'rab Yehova"nın
puslu kişileri Sevim Burak'la sürüp gittiler. llkinin ki-
şileri Işte Baş Işte Gövde Işte Kanatlar'da daha
ölümcül, daha kıyıcı tutumlarla boy gösterdiler. Ikin-
ciler Sahıbinin Ses/ oyununda bırdenbir sahne ha-
yatına atıldılar. Tabii hepsinin ardında "Yanık Saray-
/ar"daki bedbaht daktiio kız vardr. Magazin edebi-
yatının vaat ettığı sahte mutluluklar dünyasını arıyor-
du. Galiba hep aradı...
Istanbul'un eski aileleri, uzayıp giden soyağaçla-
n, imparatorluktan arta kalmış paşalar, beyzadeler,
Ermeni madam ve 'müsyü 1er, eski fotoğrafhaneler,
cumhuriyetin ilk Batılı hanım ve beyleri, daha ne çok
şey, daha ne çok kimse, Sevim Burak imzalı yazı ül-
kesinde saklı duruyor. Bir hikâyeci, bir oyun yazan,
mektup yazan olmanın ötesinde, Sevim Burak'ın ro-
man ve şiir ufuklarına açılmış olduğunu düşünüyo-
rum, böyle hissediyorum.
Yıtik hikâyeci Mübeccel Izmirli'yle yaptığı, Yeni
Ufuklar'da yayımlanmış konuşmasını anmak iste-
rim: Sevim Burak orada Kafka'yı bütün günler oku-
duğunu, çok sevdiğini, ama Kafka tarzı tek satır yaz-
mak istemediğini söyler. Bana da şöyle söylemişti:
"Günlerce eski hasır bir iskemlede oturuyonım ve
Dolmabahçe Sarayı'ndaki yangını seyrede seyrede
yazmaya çalışıyorum..."
O yangında. büyük yangında, Sevim Burak, Do-
ğu'yla Batı arasındaki hazin gidip gelişlerimizi gör-
dü. "Afrika dansı"r\\n anlatıcısı, beyaz ırkın sömür-
genliğini, siyah ırkı esir ticaretinde nice zamanlar al-
çakça aşağılayışını hep Amerikan sinemasının, Batı
edebiyatının ikinci sınıf roman örneklerinin söylemiy-
le deşer. Bir de bakarsınız, hastanedeki anlatıcı, Ja-
ne Eyre'\, fîebecca'yı görmekte, okumaktadır. Artık
bir ıstihza şarkısı söylemeye koyulmuştur.
Yakın tarihimizde Doğu ve Batı; Sahibinin Sesi'nde
Şahende Hanım diyor: "Vallahi bu piyano marşran
başka bir şey çalamaz. Şopen'in Türk Marşı'nı ça-
layım."
Türk el sanatlan Fransa'da
pazarlanacak
PARİS (.\NKA) - Türk el sanatlan Fransa'nın büyük
mağaza ve butiklerinde pazarlanacak. Fransa'nın en
büyük müzelerinden biri olan Doğa Tarihi Ulusal
Müzesi ile Türk el sanatlannın bu ülkede
pazarlanabilmesi için bir antlaşma yapıldı.
Antlaşmaya göre müze. Turizm
Bakanhğı Döner Sermaye tşletmesi tarafından satılan
el sanatlannın Fransa'da büyük mağaza ve butiklere
sürecek. Bu kapsamda. Doğa Tarihi Ulusal
Müzesi'nden bir yetkilı, ağustos sonunda Turizm
Bakanrhğı Döner Sermaye Müdürii Doğan
Yılmazkaya'nın konuğu olarak Tûrkiye'ye gelecek.
Müze yetkilisi. Fransa'da pazarlanacak Türk el
sanatlan ürünlerinı seçecek.
Kültür ateşelikleri
.\NK\RA (UBA) - Kültür Bakanhğı, yeni bütçe
döneminde >urtdışı teşkilatında revizyon yapmak
amacında. Türkiye'nin dış politika hedefleri açısından
kilit önemde olan iki ülkede yeni kültür ataşelikleri
kurulurken bazı kültür ateşeliklen de kapatılacak. Yeni
kurulması hedeflenen ataşehkler, Bosna-Hersek ve
KKTÇ'deolacak.
Saraybosna ve Lefkoşa'daki yeni kültür ataşeliklerinin.
1996 bütçesınin yürürlüğe girmesinin ardından en kısa
zamanda açılacağı kaydedildi. Kültür Bakanhğı, Iç
Asya'daki ataşeliklerini de gözden geçırecek. Buna
göre Tacikistan'ın başkenti Duşanbe'deki kültür
ataşeliği, venmli ve etkın olamadığı gerekçesiyle
kapatılacak. Aynca Almanya'daki üç ayn kültür
ataşelığinin bırleştınlnıeM gündemde.