29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 TEMMUZ 1995 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Vakfimn bahçesine gömülen Nesin için cenaze töreni yapılmadı. Mezar yerinin belli olmaması için 8 ayn mezar açıldı Nesm, vasiyetine uygun gömüldü• Oğlu Ali Nesin, Aziz Nesin'in de vasiyetinin yerine getirilmeyeceğini bildiği halde "kadavra olarak kuilanılması için ısrar ettiğini" anımsatarak, "Aziz Nesin'i kesip biçmek kolay değil" dedi. Istanbul Haber Servisi - Çeşrae'de ge- çirdiği kalp krizi sonucu ölen Aziz .Nesin vasiyetine uygun olarak toprağa venldi. Ne- sin Vakfi'nın bahçesine gömülen Aziz Ne- sin'in mezar yerinin belli olmaması için 8 ayn mezar açıldı. Cenaze töreni yapılmadı, ailesi ve vakıfta kalan çocuklar deftn sıra- sında hazır bulunmadılar. Nesin'in cesedi- ne yapılan otopsi sonucu ilk bulguJann "kalp yetmezligi" olduğu öğrenildi. Önceki akşam Izmir'den Tstanbura geti- rilerek Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi Ana- tomi Bölümü'ne kaldınlan Aziz Nesin'in cenazesi dûn sabah saat 10.40"ta hastaneden alınarak resmi plakalı birambulansa konul- du. Üzennde karanfil bulunan bir tabutla ambulansa yerleştırilen Nesin'in cenazesi sivil polis eskordu eşliğinde Cerrahpaşa Ad- li Tıp Kurumu'na götûrüldü. Ailesinin ıstememesine karşın, Çeşme Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Adli Tıp Ku- rumu Başkanlığı 'na yazdığı bir yazıyla Ne- sin'in cenazesine otopsi yapılmasının isten- diği öğrenildi. Otopsınin bir zorunluluk ola- rak karşılanna çıktığını belirten Nesin aile- sinin avukatı ve vakıf yönetim kurulu üye- si Armağan Onaran. savcılığın, ünlü kişı- lerin ölümü durumunda ileride herhangi bir sorun çıkmaması için böyle bir karar vermiş olabileceğini vurguladı. Nesin'in kadavra olarak kullamlmasım istediği Çapa Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Korkmaz Alruğ, cesede otopsi yapıldıktan sonra kadavra olarak kullanı Imasının müm- kün olmadığını yıneledi. Bu konuda Ne- sin'in ailesi ve avukatıyla dekanlıkta bır gö- rüşme yaptığını bildiren Altuğ, ailenin ka- rannm da cenazenin otopsi yapıldıktan son- ra gömülmesi yönünde olduğunu belirtti. Otopsi isteyen Çeşme Savcısı'nı "işgü- zarhkla" suçlayan Ali Nesin, "Babamın ölü- münde niçbir kuşku yokken savcı işgüzar- hkyapti" dedi. Ali Nesin, Aziz Nesin'in de vasiyetinin yerine getirilmeyeceğini bildiği Aziz Nesin'in cenazesi, adli üpta yaprian otopskten sonra bir ambulansla Çatalca'ya getirfldi. Cenaze saat 17.00 sıralannda valafta oldu. halde "kadavra olarak kuHanjlması için ıs- rar ettiğini"anımsatarak, "Aziz Nesin'i ke- sip biçmek kolay değiP dedi. Nesin'in cesedi adli npta yapılan otopsi- den sonra saat 16.00'da bir ambulansla Ça- talca'ya götûrüldü. Nesin Vakfı'nda bulu- nan 32 çocuk vasiyete uygun olarak cena- ze töreninde bulunmamalan için sabah sa- atlerinden itibaren ÇataJca Belediyesi'nin havuzuna götürüldüler. Belediyeye ait bir dozer, mezann belli olmaması için vakıf bahçesinde 8 ayn mezar kazdı. Defin işle- minin görüntülenmemesi için vakfin çevre- si jandarma tarafindan çembere alındı. Sa- at 17.00 sıralannda Nesin'in cenazesi vak- fa getirildi. Ana kapıdan giren ambulans, ar- ka bahçeye çocuklann kaldığı ana binanın arka tarafina gitti. Arka bölüme giden ana yol da dozer tarafindan kesildi. Bir süre son- ra vakıf dışına çıkan Ali Nesin, babasının gömüldüğü yenn belli olmaması için 10dö- nümlük yerde 8 mezar açtıklannı, daha son- ra da bunlann hepsinin üzennın kapatılaca- ğını açıkladı. Nesin, "Böytece mezann yeri belli ounayacak. Babam da bunu istemişti. Şürinde dediği gibi, "Çocuklar mezaruun üzerindeovnayacak"dedi. Ali Nesin, baba- sının "fetişizme karşi olduğu için,ne bir me- zar yeri ne de bir taş istediğmi" söyledi. Ali Nesin, babasının gece gömüleceğini açık- ladı. Hükümete de teşekkür eden Ali Nesin, bir gazetecinin "Korktuklan için mi kararna- meyi çıkardüar" sorusu üzerine "Canhy- ken korkmadılar da şimdi niye korksunlar" yanıtını verdi. Bu açıklamalardan sonra bir ara vakfa gi- ren Ali Nesin, saat 17.3 5 'te Ahmet Nesin'le birlikte babasının toprağa verildiğıni açık- ladı. Gazetecilerden, "yalan söylediği için özürdileven"Alı Nesin, "Şuandagöımilme işlemi tamamlandı" dedi. Gazetecilerin, "Babanız vasiyetinde 'gömülürken sadece çocuklanm başımda dursun' demişti" de- meleri üzenne şunlan söyledi: "Ne vapahm, olmadı. Siz burada olmasay- dımz, biz de gömülürken >anında olacakük. \ma. akşam gömüleceğine sizi ikna etmek için bütün çocuklan, gördiiğünüz gibi bah- çenin içinde karşınızda oturduk." Dozer ise saat 17.50'de vakıftan aynldı. Vakfa, Aziz Nesin'in oğullan Ateş. Ali ve Ahmet ile kızı Oya'nın yanı sıra törunu Mehmet. sanatçılar Genco Erkal. Mfljdat Gezen, Ruhi Su'nun eşı Sıdıka Su da geldi. Vakıf bahçesine sadece vakıf yönetim ku- rulu üyelerinin bazılannın girdiği görüldü. Otopsi sonucu Nesin'e yapılan otopsi sonucunda "kalp yetmezliği" bulgusuna rastlandığı bildiril- di. Ancak Nesin'den alınan iç organ parça- lan ve kanda aranan toksit maddenin en er- ken biray sonra hazırlanan bir raporla açık- lanacağı bildirildi. CHP Genel Başkanı ve Başbakan Yar- dımcısı Hikmet Çetin. Aziz Nesin'in "vasi- yetini yerine getirmiş otmanın sevüıcini ya- şadığuu" söyledı. Çetin, dün anayasa ile ilgili olarak düzen- ledığı basın toplantısmda, "Edebiyatımızın büyük ustası AzizNesin'i kaybetmekten do- lavı üzüntümüzü bir kez daha dile getiriyo- rum. Vasiyetini yerine getirmiş olmanın da bir anlamda sevincini yaşıyorum. Öldüğü- nü öğrenir öğrenmez aklıma yanm kalan kararname geldi. Başbakan ile görüştüm ve imzalar tamamlandj" dedi. Bu dünyadan bir 'aziz' geçtiDoç.Dr. YILDIZ ECE VİT Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi "Aziz", "evflya" ya da "ermiş" sözcükleri din sistemlerinin ulu kişileri için kullanılır. Bu kişi- ler, dünyasal yaşamın çıkar çarkmın dışında bır yaşambiçimine sahiptirler; sıradan toplumsal m- sanm değer ölçüleri, prestij savaşımı, korkulan ve özlemleri onlan bağlamaz. Onlar -Nietzsc- he'nin deyişiyle tanımlarsak- "sürû insanı" de- ğildirler. Onlar, dünyasal kaosun üstüne çıkabi- lir, içinde yaşadıklan toplumun dunımunu kuş- bakışı bir uzakiıktan izleyebilır, değerlendırebi- lirler. Onlar, sıradan insan gibi, toplumsal çarpık- lıklann yarattığı çıkar ağının bir düğümü olmak istemediklen için, yaptıkjan değerlendirmelerde bu çarpıklıklan saptayıp, olanca açıklığıyla ser- gileme özgürlüğüne sahiptirler. Türk Dil Kurumu'nun sözlüğünde (1983) "aziz" karşılığı olarak "eren". "eren" karşılığı olarak da "olağanüstü sezgfleriyle birtakım ger- çekleri gördüğüne inanılan kişi" deniyor. Bu bağ- lamda bakıldığmda, tüm yaşamı boyunca ismiy- ie koşutluk içinde davrandı Aziz Nesin. Bir "er- miş" gibi, sezinledıği ve -yine Nietzsche'nin di- liyle konuşursak- "üstinsan"aözgübirbakışaçı- O'na gönül borcumuz var SEVDAŞENER Bazı değerier vardır, uygula- mada fazla gözetilmese de ku- ramsal olarak korunur. Korun- duğu için, hayattaki ilişkilerde olmasa bile kamu vicdanında yaşar. Uygulamalarda görülen de- ğer tanımazlıklara karşın varlı- ğını sürdürür. Bize bugün de- ğilse bile yann tutunabileceğı- nüz, bugün değilse bile yann savunabileceğımiz. bugün de- gilse bile yann yüceltebileceği- miz bir değere sahıp olabihne- nin öz güvenini verir. Böyle bir değerin toplumsal vicdanda ya- şadığının kanıtı, kişinin bu de- ğeri gözardı ettiğinde duyduğu utanç duygusudur. Eğer işleri- mizde değerlerimizi koruyamı- yorsak, çıkanırnz için onlan gözardı ediyorsak, üstelik bu durumdan hiç utanç duymu- yorsak, daha da beten, kimse bu tutumumuzdan dolayı ayıp- lamıyorsa artık böyle bir değer yasamıyor demektir. Işte, yiti- nlen bu değerier, örneğin doğ- ruluksa, medeni cesaretse, top- luma karşı sorumluluk duygu- suysa, o toplumda ciddi bır de- ğer bunalımı yaşanıyor demek- tir. Benim için Aziz Nesin bu aşamada devreye girmiş bir güç kâynağıdır. Aziz Nesin doğru sözlüdür. Düşündüğünü, inandığını açık- ça söyler. Uzlaşmak için, hoş görünmek için, sevimli olmak için, (çıkarlan için demeye di- lim varmaz, Aziz Nesin için böyle bir seçeneği düşünmek bile abes) düşündüğünden farklı olanı söylemeye hıç ya- nasmamıştır. Böylesine bir doğruculuğu göze alamamış, hatta esneldikten yoksunluk- muş gibi yorumlanuş olabili- riz. Ama aklımızın bir yerinde dürüstlük gibi bir değeri yaşat- tığı için Aziz Nesin'e gönül- borcumuz olduğunu biliriz. Aziz Nesin gözü pektir. Ya- sal erk ya da düpedüz zorbalık ne söz. kamu inancının tepki- sinden, dostlannın eleştirisin- den bile korkmamıştır. Tehli- keli durumlarda en yakmlan- nın desteğinden yoksun kala- bilmeyı göze aknıştır. Böylesi- ne bir cesareti kendimiz için gereksiz bir ataklık saymış ola- biliriz. Fakat içten içe onun me- deni cesaretıne saygı duymuş, bu değeri savaş alanlannda ya- şattığı için onu kutlamışızdır. Aziz Nesin topluma karşı so- rumluluk duygusu taşımış kışi- dir. Niceleri gördükleri en kü- çük bir haksızlık için bütün top- lumu suçlarken, kendilenni hep alacaklı hissederken Aziz Nesin, hem de çok güç koşul- larda elde edebildiği eğitimi için kendini toplumuna karşı borçlu saymış, kurduğu vakıf- la bu borcu ödemeye yaşlı öm- rünü adamıştır. Bu, insanın kendine kolayca pay çıkarabi- leceği bir özveri gösterisi değil, gerçek bir toplumseverlik ör- neğıdir. Aziz Nesin akılcıdır. Neden sonuç ılişkisini kuramadığı sözde gerçeklere itibar etme- miştir. Bilimin verilerine, sağ- duyunun kuralma ters düşeni onaylamamıştır. Yazgıya, öte- gerçeğe inanmaya eğılimli, bi- linmeyen bir güce sığınmaya muhtaç olabiliriz. Fakat inanç- lar içinde en sağlamının akılcı- lık olduğunu anımsattığı, aklı- mıza güven duymalı öğrettiği için bize gerçek desteği veren Aziz Nesin ohnuştur. Aziz Nesin, bu topluma çok şey verdi. Yazılan ile yazın dünyasının ölümsüzleri arası- na girdi. Mizahı ile olaylara uzak açıdan bakmayı öğretti. Konuşmalan ile insanlan ka- lıplann dışında düşündürmeyi başardı. Tavırlan, davranışlan ile yürekli gırişimlere önderlik etti. En çok da insanın, insan ol- ma ayncalığını koruyabilmesi için yaşatması gereken değer yargılannı, onlan yitirir gibi ol- duğumuz tehlikeli bir dönem- de korudu, güçlendirdi; ona borçluyuz. sından algıladığı toplumsal yaşam gerçeklerini, olağanüstü bir zekânın ürünü olan mizah öykü- lerinde sergiledi. Toplumdakı tüm değerleri ken- dilerine çıkar aracı yapmaya hazır "zübükter" ve onlar tarafindan sömürülen çoğunluğun "saP kimliğini işledi öykülerinin dokusuna: Mizahın şakacı boyutunda, edebiyat yoluyla uyarmak is- tedi onlan. Edebiyahn yetmedığini anladığmda ise doğru- dan kendi girdı devreye. Yine Türk Dil Kurumu sözlüğünün "aziz" ya da "eren" karşılığında yap- tığı saptamada olduğu gibi, "benliğinden sıyrıl- mış, özvarlığından geçmiş" bir insanın davramşı içıne girdi; maddesel acıyı umursamayan ve ölüm korkusunun dışında yaşayan bir "aziz"in yürek- liliğıyle anlattı gördüğü çarpıklıklan, bildiği doğ- rulan... Maddenin Tannsallaşünldığı; insanın değeri- nin, sahip olduğu maddesel olanaklarla Ölçüldü- ğü bir toplumsal düzende (ya da düzensızlikte), tüm gelirini, dargelirli ailelerin çocuklan için kurduğu bir yurda harcayan o, çağdaş bir "a- ziz"gibi yaşadı Kuran'ın Meanç Suresi'nin 18. ayetinin "Mal biriktiren ateşteyanacaknr" ya da Ali tmran Suresrnın 92. ayetinin "Sizençoksev- diğiniz nesneierden yoksullar için harcamadıkca olgunluğa erişemezsiniz" biçimindeki içerikleri- ne uygun bir yaşam sürdü; Kuran'ın özde vermek istediği kozmik/evrensel düşünce yapısına, altın istifleyen birçok dini bütünden daha uygun ya- şadı. Onun Tannsı "vicdan"ıydı. Vicdan ise, tüm evrenı bir arada tutan kozmik/evTensel özün in- sandaki izdüşümüdür, Tannsal olanın insandaki yansısıdır. Onun kabul etmediği Tann, altuı is- tifleyen ikıyüzlülüğün resmı Tannsıydı. Bu dünyadan bır "aziz" geçtı. Onunla aynı çağ- da soluk almak bir onurdur. Hacettepe Üniversitesi: Oğretim üyesîne siyaset yapma hakkı sakıncalı Haber Merkezi - Anayasa değişikliğı görüş- melerinde anlaşmazlığa neden olan öğretim ele- manlanna siyaset_yasağının kaldmknası konu- sunda Hacettepe Üniversitesi Senatosu aksi gö- rüş açıkladı. Senato, üniversite öğretim üyeleri- nin bır siyasal partiye üye olmasını veya idari ka- demelerde çalışmasmı ülkenin ve üniversitelerin geleceğı açısından sakıncalı buldu. Hacettepe Üniversitesi Senatosu, 6 temmuz günü olağanüstü toplandi. Toplantıdan sonra ya- pılan yazılı basın açıklamasmda mevcut yasalar çerçevesinde herhangi bir öğretim üyesinin, si- yasi partilerde veya en üst düzeyde siyasi ma- kamlara danışmanlık yapabildiği bildirilerek üyelerin burada fikirlerini özgürce beyan edebil- diği belirtildi. Senato, geçmişte siyasete giren bazı öğretim üyelerinin yalnızca 'kendi görüşünden insanla- n çevresine topladıgmı' anımsatarak, eleştirilen 'parlanıento dışı siyaset'ın üniversite içine gire- ceği bildirdi. Açıklamanın sonuç bölümünde ise şu görüş- lerejerverildi: "Ulkemjzdeki üniversitelerin hemen hepsinin bir deviet üniversitesi veöğretim üyeterinin de bi- rer devlet memuru oiduğu dikkate ahnırsa, aynı hak 657 sayılı yasaya tabi personele de tanındtğın- da sonucun ne olacağı, açıklanması gereken Önemti bir konudur. Bu hak onlara tanınmazsa bu uygulama ozaman da antidemokratik oiacak- AnatoUaPsüdyatriKliniği açıldı tstanbul Haber Servisi - Balıklı Rum Hastanesi Vakfı tarafindan yaptınlan özel psikiyatri kliniği "AnatoKa" dün düzenlenen bır törenle hizmete açıldı. Hastalardaki tecrit olma duygusunu ortadan kaldmnaya yönelik bir biçimde düzenlenmiş olan Anatolia kliniğinin açılış törenine Zeytinburnu Belediye Başkanı Adil Emecan. Yunanistan tstanbul Başkonsolosu Stavros Lvkides. Istanbul Narkotik Şube Müdürü Ismail Çalışkan ve sinema sanatçısı Perihan Savaş ile çok sayıda davetli katıldı. Yetmiş yatak kapasiteli kliniğin uzman kadrosu ise hakkında kınama cezası verildiği için 1 Temmuz 1995 tarihinde Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi Alkol ve Uyuşturucu Madde Bağımlılan Tedavi Merkezi (AMATEM) Başhekimliği görevınden istifa eden Doç. Dr. Mansur Beyazyürek ile 3 kişilik ekibinden oluşuyor. Anatolia Psikiyatri KJıniği Başhekimi Doç. Dr. Mansur Beyazyürek, AMATEM'deki görevınden kendisine yönelik haksız suçlamalar nedeniyle aynldığını belirtti. Bundan yaklaşık 7 ay önce imzasız bir şikâyet dilekçesi nedeniyle hakkında soruşturma başlatıldığmı ifade eden Beyazyürek, suçlamalara karşılık olarak hazırladığı 8 sayfalık savunmasmın kabul edilmediğini söyledi. Kendisi hakkında verilen imzasız şikâyet dilekçesinde çalışanlara baskı yaptığı ve devletin olanaklannı kendi çıkarlan doğrultusunda kullandığı şeklinde suçlamalann bulunduğunu vurgulayan Beyazyürek "Bu suçlamalann hepsi asılsızdır. Soruşturma sonunda bana kınama cezası verikli. Ben de bu şarüarda çalışamayacağunı söyleyerek aynldun. Çfinkü insan biraz da onuru için yaşar. Benimle birlikte ekibimdeki üç arkadaşun daha görevinden istifa etti" dedi. Doç. Dr. Mansur Beyazyürek, açılış töreninde yaptığı konuşmada ise Anatolia Psikiyatri Kliniği 'nin konforlu ve çağdaş bir tedavi merkezi olduğunu söyledi. Beyazyürek, yeşillikler içerisinde kurulu olan kliniğin hastalara spor olanaklan sağladığını da ifade etti. Yetmiş yatak kapasiteli modern psildyatri kffiniğmin uzman kadro- su Doç. Dr. Mansur Beyazyürek ile 3 kişilik ekibinden oiuşuyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle