28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyef tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç • Genel Yayın Koordinatörü Hikmet Çetinkaya# Yazıışlerı Mudurlerr fbrahim Yıldız, Dtnç Tavanç (Sorumlu) • Haber Merkezı Muduriı Hakan Kara 0 Görsel Yönetmen: Fikret Eser Dış Haberler Ergun Balcı 9 tstıhbarat. Yalçın Çakır 9 Yayın Kunjlu: Ühan Selçuk Ekonomı Bülent Kızanlık • Kültur Handan Şenköken • (Başkan). Ortan Erinç, Oktay Spor Abdülkadir Yikelman # Makaleler Sami Karaören Kurtböke, Özgen Acar. Hikmet • Çevin: Seyfettin Turtun • Düzdtmc Abdnlteh Çetinkaya, Şükran Soner, Ergun Ya2Ki9 Bılgı-Belge Edibe Buğra • Fotograf Erdoğan Balcı, Dinf Ta>anç,tbrahim YUdız, Orfaan Borsalı, Mastaf» Balbay. Ankaıa Temsılcısr M ustafa Balba\ 0 Haber Müdürü Doğao AJanAtatüıkBulvanNo 125.1Cat"4.Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020(7hat), Faks 4195027 0 tzmır Temsüası: Serdar Kmk,H.ZıyaBlv 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks- 4419117 0AdanaTemsılcısı Çetin Y igenoğlu, tnönü Cd. 119S.No.l Kat:l, Tel- 3522550, Faks. 3522570 Müessese Müdürü. Eroi Erkut 0 (Coordmatön Ahmet Kondsan 0 Muhasebe Büent Yener 0 Idare Höseyin Gürer 0 tşletme- Önder Çeük 0 Bügı-lşlem: Naü tnal 0 Bılgısayar Sıstem: Möıüvet ÇBer MEDYA C: • Yönetım Kurulu Başkanı-Genel Mûdür Gûlbi. Er- dnran # Koordınator Reha I|M- man • Genel Mudfir Yarduncısi' Miae Akdağ • HalkJa tlıskıler Müduni Nurten Berkjoy Ytyartayan ve Basan: Yenı Gün Haber Ajansı, Basın \e\ ayıncılık A.S Türkocağı cad 39 41 Cagaloglu 34334 Ist PK 246 Istanbul Tel (0/212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0,212) 51: 85 95 8TEMMUZ1995 lmsak: 3.35 Güneş: 5.32 Öğle: 13.16 tkindi: 17.13 Akşam20.46 Yatsı: 22.34 MEDYACTei 5i39580-5i38460-6i,Faks-5ii8466 Anız yangnrian • GAZİANTEP(AA)- Gaziantep ve Kilis'te çıkan anız'yangmlannda sismik araşnrma kablosu ve pamuk tarlası yandı. tl Jandarma Komutanlığı'ndan alınan bilgiye göre Nurdağı ilçesi Sakçagözü kasabasında tarlasındaki anızı yakan Hasan Arslan, Hilmi Dan'ya ait 2 dönüm pamuk tarlasının yanmasına yol açü. Kilis Küplüce Köyü'nde ise Gani Karakiya'nm tarlasındaki anızı yakması sırasında bölgede sismik araştırma yapan TPAO'nun 300 metre kablosu hasar gördü. Yangma Belfoolu tnodel • ANKARA(AA)- Gelibolu'da binlerce hektarlık orman alanının yanı sıra çok sayıda canlmın da yok olmasıyla sonuçlanan büyûk yangından sonra başlatılan "Yangına Dirençli Onnanlaştırma Planı Modeli", KKTCiçinde önerildi. Model ile hem rüzgâra hem de alevlere karşı dayamkh bir perde oluşturuluyor. Modelin Gelibolu'da ilk sonuçlannın gelecek yıl eylül ayında alınacağı kaydedilerek pramıdal servi dikimini içeren bu model ile hem rüzgâra karşı hem de alevlere karşı dayanıklı bir perde oluşturuldugu belirtildi. Serik'te jetski kazası • SERtK(AA>- Antalya'nın Serik ilçesindeki Belek Turizm Merkezi'nde dün meydana gelen jetski kazasında bir Rus turist öldü, bir Rus da aralandı. Yovri Leitchevko (28) ve Oleg Chetehovko (34) adlı Rus turistlerin kullandığı "jetski" adı verilen deniz motorlan, Adora Oteli açıklannda çarpıştı. Kazada, Yovri Leitchevko adlı Rus turist öldü. Yaralanan Oleg Chetehovko adlı turit ıse tedavi edılerek taburcu oldu. Laparoskopik ameliyat • KAYŞERİ (AA>- Erciyes Onıversıtesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde, laparaskopık cihazlar kullanılarak pankreas kist ameliyatı yapıldı. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahı Anabilim Dalı ögretim üyesi Doç. Dr. Abdullah Sağlam tarafından gerçekleştirilen ameliyatta, halk arasında "kansız, bıçaksız ameliyat" olarak adlandınlan laparaskopık cerrahi ile 40 yaşındaki Ayşe Sevdal'm pankreasındaki kistler alındı. • MtLAN (AA) Itaryan modasının ünlü isimleri Armani, Ferre ve Krizia'nın, rüşvet vermekten yargılanacaklan bildirdildi. Vergi polisine rüşvet vermekle suçlanan toplam 18 kişinin yargılanmalanna, eylülde başlanacağı belirtildi. Yargılanacaklar arasında, moda kralı Gianni Versace'nin kardeşi Santo Versace ve Gerolamo Etro'nun da bulunduğu bildirildi. ii Sanatm zorlu döneminde ayakta kalmayı başaran bir özel tiyatro, bir sanatçı aile: Ferhan Şensoy-Derya Baykal Sanattan ödün vermeden yaşamak• Ferhan Şensoy Tiyatrosu, Ortaoyunculannın dev kadrosu ile ayakta kalır, çağdaş tiyatro sanatının örneklerini verirken aslında tiyatro sanatı anlamında değerli, anlamh oyunlanndan önemli zararlara uğruyor. Ferhan Şensoy, tek kişilik oyunu'ndan, turnelerinden, televizyondan.. kazandıklannı aktararak sanat adma iyi şeyler yapmayı sürdürüyor. ŞÜKRAN SONER Ferhan Şensoy ve Derya Baykal ile söyleşı yapmak, aileyi bir arada yaka- lamak, sanıldığından çok daha zor. Ferhan Şensoy, "Ferhangi Şeyler" ile Anadolu tumesinde. Aile, çocuklann okulunun tatile girmesinin ardından kısa bır buluşma sevincini yaşarken bize de pesjennden tzmir'e gitmek düştü. Ferhan Şensoy ve Derya Baykal ile önce iki sanatçının birlıkteliğı. güç- lükleri üzerinde konuşmak istedik. Ancak medyanın, giderek yaygınla- şan paparazi programlannın bıkkınh- gı içinde Ferhan Şensoy, özel yaşama yönelik sorgulanrnalardan haz almadı- ğının altını çiziyor. Bırlikte yaşamın bazı önemli satır aralannı çizmekle yetinıyorlar. Ferhan Şensoy Tiyatrosu'nda Der- ya Baykal bir oyuncu. Ancak kendisı- ne uygun rolleri seçme özgürlüğüne sahip, bütün diğer sanatçılarla aynı ko- şullarda mesleğini yapan bir sanatçı. Ferhan Şensoy - Derya Baykal, tefevizyona karşı değüler. Ancak kaüte kaygısryla çok <ak televizyonda ounamayı yeğliyortar. (Fotoğrafiar: YÖRÜKHAN ÜNAL) Aynı zamanda bir eş olarak Ferhan Şensoy Tiyatrosu'nda Ferhan'ın işle- nnı olabıldiğince hafifletmeyi, yar- dımcılığını yapmayı üstlenmış. Böyle olunca da organizasyon işleri, düzen- lemeler, bütün aynntılar, bır anlamda hamalhklar Derya Baykal 'ın üzerinde. Ferhan Şensoy'a göre Derya Bay- kal ' ın olağanüstü bir organizasyon ye- teneği vaT. Kendisinin asla başarama- yacağı bir sürü işi, çok kısa zamanda, eksiksiz çözümleyebiliyor. Bütün gün, aynı işte, hazırhklar, provalar aşamasında ve gösterilerde gündüz-gece birlikte olmanın elbet ge- tirdiği, özellikle gerilim anlanna bağ- lı sorunlar var. Ama ortak sanatı yap- manın, aynı amaçlar için birlikte çalış- manm birbirine destek olmanın yarar- lan ağırbasıyor. Kaldı ki onlar, Ferhan Şensoy'un tek kişilik turneleri ile bağ- lantılı, oldukça uzun süreler ayn kalı- yorlar. Evde ailede, birlikte iken rol- ler olabıldiğince paylaşılırkentumeler aşamasında Derya Baykal'ın annelik rolü, babanın sommlulugunu da üstle- nerek fazlası ile öne çıkıyor. Yine ti- yatrodaki yoğun işler gözetilerek eve, aileye yönelik işlerde organizasyonla- nn tumü Derya Baykal'ın üzerinde. Ferhan Şensoy'a sorarsamz, Derya Baykal bu işleri çok da fazla severek yapıyor. Evin düzenlenmesınde, bah- çe yapımında, çiçeklerle uğraşmada gerçek bir tutkun. Kendini kaptınp gi- diyor. Bu, aynı zamanda toplumumuz- daki değerlerle alışkanlıklarla da ol- dukça çakışan roller dağılımım taraf- lar benimsemiş görünüyoT. En azın- dan ortada göze batan bir savaş yok... Dünyada ve ülkemizde çok hızlı bir değişim. özellikle tiyatro sanatı için önemli sorunlar, çok büyük güçlûkJer gündemde ıken, tiyatrolar bir bir ka- panırken. bir tıyatronun sahibi olmak, ayakta kalmak, bir tiyatro topluluğu- nu yaşatmak nasıl bir ış? Ferhan Şensoy - Derya Baykal çif- tı, tıyatronun değişime ayak uydurarak yeniliğe açık olarak ayakta kalabilece- ğine inanıyorlar. Ancak bunun çok pa- halı olduğunu, hiçbir tiyatronun ge- reklerini yenne getirerek ayakta kala- mayacagı gerçeğınin de bilinmesi ge- rektigini vurguluyorlar. Onlarnasıl mı ayakta kalıyor? Durum hiç de dışan- Derya Baykal'ın yeni uğraşı, takıcılık D erya Baykal'ın, Anadolu'nun geleneksel adak ağaçlannı çağnştıran, bol mavi boncuklu, renk renk bez parçalannın birleşiminden oluşan kolyesine gözün takılmaması olanaksız. Gerçekten bir kadın gözü ile yazlık giysilenn, kotun yanında çok estetik, çok güzeHeştirici olduğunu, gözümün takıldığmı söyleyebilirim. Keyifle kendi eseri olduğunu, aslında yaptığı takılar içinde sıradan bir örnek sayılabileceğini vurguluyor. Keyifle, saatler konuşabileceği anlaşılan yeni sanat ve uğraşısını anlarmaya başlıyor.. Ferhan'ın turneye çıktığı ve kendisinin Ferhan'dan, tiyatrodan uzak kaldığı zamanlarda, çok bunaldıgı, üzüldüğü anlar yaşamış. Çocuklan gözeterek bir başka sanat, ilgi odağına da kayamıyor. örneğin çok ıstedigi halde gelen fılm önerilerinı, televizyon ya da daha önce yaptığı sanat alanlanna ilişkin işleri reddetmek zorunda kalıyormuş. Sonuda evde, çocuklann yanında yapabileceği takıcılık sanatını keşfetmiş. Oyle sevrruş, öylesine başanlı olmuş kı kendine dönük bir terapi gıbi başlayan takıcılık işi, bayağı profesyonel bir hal almış. Zaman zaman sergilerin düzenlendiğı bır boyut kazanmış. Modelleri, tasanmlan. Derya Baykal'ın üstleneceği, sürekli üretim yapacak, pek çok uygulayıcının yer alacağı bir atölye çalışması için zorlanıyormuş. Derya Baykal, çocuklann da katıldığı, çok sevdiği renkleri, Anadolu kültür ve sanatlannın her türünden yararlanabildiği. bir şeyler katabıldığı takıcılık işini çok sevmiş. "Ferhan tumede iken eskisi kadar üzülmü>T)rum, özJemrvorum. kendimi körü hissetmiyorum*' derken, takılann Ferhan'ın hafıften bir rakibi konumuna geçtikleri havası çıksa da alınan başanlı sonuç, aile meclisi karannın "-takılara devam" doğnıltusunda çıkmasmı sağlıyor. Terhangi Şeyler' hep devam edecek F erhan Şensoy'un, tiyatro sanatının, riyatrosunun simgesi, başına layık görülen ortaoyunu sanatının en büyük ödülü "pişekâr kavuğu"na bir borç olarak, tek kişilik oyun "Ferhangi Şeyler" hep devam edecek. Yazın Anadolu il il, kasaba kasaba gezilerek, kışınsa Istanbul'da hep sergilenecek. "Ferhangi Şeyter" Ferhan Şensoy'un sürekli sahnelenen tek kişilik bir oyunu değil. Türkiye'nin sosyal, siyasal, ekonomik yaşammın tiyatro sanatı aracılığı ile güncel yorumlanması. Tıpkı bır karikatür sanatçısının her gün gazetelerde, günlük olaylan değerlendirmesi, yorumu katması gibi, Ferhan Şensoy da ortaoyunu, tiyatro sanatı aracılığı ile yaşama güncel yorumlannı katıyor. Doğal olarak insanlar, aynı oyunu olanak yaratabildikçe, olabıldiğince çok izlemek istiyorlar. Yaşamımızın, başımıza gelen güncel olaylann çok ciddi bir karamizah eleştirisi olan bu oyuna, Şensoy'un gözlemlerine göre arada sadece gülmek için, bir kereliğine gelen izleyiciler de var. O hem oyunun anlamını kavramış olanlara, hem de sadece gülmek için gelenlere hep birlikte teşekkür ediyor. "Ferhangj Şeyler*'in, tiyatrosunda, tiyatro sanatında yapmak istedığı bütün diğer önemli işler için de çok büyük bir maddi katkısı bulunduğunun altını çiziyor. Tek kişilik oyun olduğu için, her anlamda maliyeti en düşük olan bu oyunla kazanılan para sayesınde tıyatroyu ayakta tutabildiklerini ve yüksek maliyetli, zaranna, yapmak istediklen diğer güzel işlen yapabildiklerini belırtiyor. "Ferhangi Şeyler''in bir anlamda ekonomik güvenceleri olduğunun altını çizerken, bundan çok büyük bir keyif aldığı, çok önemli ve ciddı bır iş olarak gördüğü sonuçlannın da atlanmaması gerektığini vurguluyor. Bir gün Efes'te 7-8 bin kişilik bir izleyiciye seslenmenin, bir başka gün Urfa izleyicisinin karşısına çıkmanın çok farklı hazlar verdiğini anlaüyor. dan görüldüğü gibi kolay ve parlak de- gil- Ferhan Şensoy, tiyatro sanatı açısın- dan anlamlı, malıyetleri yüksek bir oyun seçıyor. Bütün gerekleri yerine getirilerek oyun sergileniyor. Sonuç daha sınırh bir seyirci, asla karşılığı ol- mayan bir yüksek maliyet. Bütçede doğan büyük açığı, ancak tek kişilik olduğu için maliyeti düşük, getirisi yüksek, "Ferhangi Şeyler"in geliri, özellikle turneler, zaman zaman ger- çekleştirilen televizyon programlan, yaratılan benzer gelir yollan kapatı- yor. Yasanan ekonomik sorunlar, deği- şen toplumsal, kültürel yapı, yaşam biçimi, geleneksel tiyatro seyircisini eritti. Eski seyırcilerinin, ailelerinin geçim derdi içinde tiyatroya kolay ko- lay gelemediğıni düşünüyorlar. Geçer- ken, eğlenmek, gülmek için "Bu ko- miktir" diyerek tiyatroya girenlerle gerçek sanat içeriği olan oyunlan ayakta tutmanın olanağı yok. Orneğin onlara göre çok anlamh bir ürün olan ve 56 kişilik bir kadro ile tiyatro sana- tının gerekleri yerine getirilerek inanı- larak sahnelenen "Köhne Beans", al- ması gereken tepkiyi alamadı. Çağdaş ti\ atrodan örnekler Ferhan Şensoy Tiyatrosu, yine de ti- yatro sanatının, çağdaş tiyatronun iyi ömeklerini vermekten vazgeçme ni- yetinde değil. Diğerlerinden sağlanan gelirle sanat olarak doyuruculann açı- ğı kapatılarak kendılerini doyuma u- laştıracak ürünler verihneye devam edilecek. _Geçen yıldan sahneye konulmuş "Üç KurşunlukOpera",bu yıl da gös- terime girecek. Asıl geçen yıl gösteri- me gırmek üzere hazırlanan, ancak ti- yatro sanatı anlamında teknik yenilik- lerle ilgilı sahneye gerekli malzeme- nin getirilememiş olması nedeni ile sahnelenmesi ertelenen ikinci bir önemli oyun var. Ferhan Şensoy, Anca Vistei'nin "Aptallara Göre Güzel Tele- vizyon Dizüeri'' adlı oyunu bu yıl sah- neyebilmenin coşkusunu, övüncünü yaşıyor. Uzun uzun adından da belli oyunun konusundan, içindeki çok zor sahne tekniklerinden, tiyatro sanatı in- celıklerinden söz ediyor. "Oyunda bi- raz ve tadında feminizm de dahil pek çok şey \%t. Televizyona diziler yazan bir yazar kadının yaşam öykûsü içmde, güncel olan, \ aşama ve insana dair pek çok şe>, özlemi çekilen aşk ve bütün önemli özel duvgular, değerierin sorgu- lanması var" diyor Şensoy. Ferhan Şensoy ve Derya Baykal bir yandan da yeni bir televizyon dizisine hazırlanıyorlar. Ancak ilk bakışta çok çekici ve para getiriyor görünmesine karşın, sürekli televizyon dizilerinden yana değiller. Önceliİde yıpranma ve kaliteyi koruma kaygısını taşıyorlar. Ucuza maliyet ve rating önceliği için- de televizyonlarda kaliteli dizilere yer verilmemesı eğiliminin çok büyük bir sorun olduğunu anlaöyoriar. Televiz- yonlann ünlü sanatçılan sadece rating için kullanmak üzere, sanat ve kaüte kaygısı hiç olmadan, kullanma eğilim- lerinin, bugünkü sorunlann temel ne- deni olduğunun altım çiziyorlar. Tele- vizyondan kaçılamayacağını, önemli bir kitlenin sanatçıyı ancak televizyon- da görebildiğini unutmayarak televiz- yonda da ölçüleri zorlayarak kalite arayışını savunuyoriar. Sanatçı ailede çocuk olmak.. F erhan ve Derya, adaşlan anne ve babalannın kucağında, bir- birlerini kıskanmasınlar diye ay- nı olmasına özen gösterilen şık elbı- seleri içinde, annelennin yaptığı saç- lanndaki taçlan ile çok alımlı, mutlu, güvenli bir havadalar. Yine de sanatçı ve işleri çok yoğun bir anne-babanın çocuklan olarak çok sık birlikte olamamanın hafıf buruk- Iugunu yaşıyorlar. Ferhan Şensoy, za- man zaman "Arkadaşımın babası okuklan alryor" türünden şıkâyetler aldıklannın altını çiziyor. Derja Bay- kal, çocuklann uğruna, Şensoy'un tur- nelere çıktığı tarihlerde, tatillerde an- neliğe öncelik verdiğini, çok istediği halde, fîlm çekmek de dahil, aldığı ba- zı önemli sanat etkinlikleri önerileri- ni reddetmek zorunda kaldığını anla- tıyor. Çocuklann sevgi eksikliğini ya- şamamalan için çeşitli fonmüller üre- tilmiş. Provalarda, turnelerde çocuk- lar yanlannda olmuş. KenrJrtecini bil- meye başladıklan günlerden bu yana sanatın içindeler. 5.5 yaşındaki Derya ve 6.5 yaşındaki Ç^han, (Bo ailede doğum günleri yılda iki kez, yiş bitim- lerinde ve buçuklarda kutlançğından, yakın günlerde kutlanabakjbucuklu doğum günleri ile bağlaııtılÇiJıçuklar çok önemli oluyor) oyunlarda eleştiri hakkına sahip olacak ve dekorlann ha- zırianması başta olmak üzere pek çok hazıriık çalışmasına katılacak kadar işin içindeler. Her zarnan yanlannda olamayan büyük oğulda telefonla ai- lenin sanatsal etkinlikleri ve kararlan üzerinde belirleyicı olabiliyor. Ferhan Şensoy, hep işin içinde olan ve çocuk olduklan için de tepkilerini, eleştirile- rini çok açık, dürüstçe dile getiren ço- cuklannın gözlemlerinden çok fazla yararlandığını anlatıyor. Onlar da yoğun bir gözlemin için- de, sanatçı cocuğu olmanın sorumlu- luğunda, galiba biraz erken büyümüş- ler. Sanattakı yoğun çalışma temposu- nu, disiplini, nerelerde sabırla beklen- mesi, sesiz kalınması gerektiğini, ne- relerde aile meclisi olarak söz ve ka- rar sahibi olduklannı öğrenmişler. örneğin Ferhan Şensoy, toplumda aile simgeleşmesine de yol açan rek- lama "evet" demekte çok zorlandığı- nı, çocuklann çok istemesi sonucu ka- bul ettiğini anlatıyor. MESELA DEDİK ERDAL ATABEK 'A Uah ekten ayaktan düşür- mesin" diye bir dileğimiz vardır. Gerçekten de "ikti- dan ohnamak" zahmetli bır iştir. Bu yalnız erkeklerimizin değil, siyaset- çilerimizin de korkulu rüyasıdır. Ne çare ki bu korku, bu işin devası ohnu- yor. tktidann olmayınca artık sözün pek dinlenmez oluyor, o güne kadar İktidann olmayınca... sessiz kalanlar seslennı yükseltıyor. Bir de bakıyorsun ki herkesler başka başka şeyler düşünüyorlarmış da se- nin haberin yokmuş. "Durun baka- bm, sız neler söyhıyorsunuz?" diye- ceksin, ama iktidann olmadığından bunu da diyemiyorsun. Geriye ne ka- lıyor? "Yok canım, o bunu söyledi; a- ma kötü bir niyeti yoktu" diye sine- ye çekiyorsun. "Onun söylediğibana değüdi" diye yürek soğutuyorsun. "Herkesin sinirli bir zamam vardır" diye teselli anyorsun. Biz de "ADah etden ayaktan düşürmesin" diyoruz. CHP Iktidarda defiil ml?.. uruma bakıhrsa değil. Orta- ğıyla anlaşıp da yapacağız dediği hiçbir şeyi yapamıyor. Demedikleri yapıldığında da pek se- sini çıkaramıyor. Bakıp bakıp başını iki yana sallıyor. Canı sıkılıyor. Için- den kendi kendini yiyor, ama bunu da belli edemiyor. NecdetMenzirağzını açıp gözünü yumduğu zaman da sız- lamp duruyor, ama ortağı oralarda ol- mayınca ona da gözünü açıp ağzını kapamak düşüyor. Şimdi bakınca anlaşılıyor ki CHP ik- tıdarda değil. Ama oradaymış gibi göründüğünden muhalefette de ola- mıyor. Ne iktıdarda ne muhalefette olunca da geriye siyasetin ofsayt çiz- gisinde durmak kalıyor. Öyle bir oyun oynanıyor ki kaühnak isteyin- ce izin vermiyorlar, çekip gitsen gi- deceğin yer kalmamış. Ne diyelim, Allah elden ayaktan düşürmesin. DYP de Iktldar değil kl... ~W~\ akıyorsun, DYP de iktidar de- h< ğil. u Şu kanunu değişrirece- U gfan" demiş, değışrirmiyor. Kendi milletvekilleri oy vermiyor. 8. maddeyi değiştireceğiz diye içe dışa söz etmiş, değiştiremiyor. Memuru susturuyor, ama müdüre sözü geçmi- yor. Demek ki iktıdarda değil. "Peki nerede?" diye bakınca muhalefette olduğuna ilişkin belirtiler görülüyor. Elinde kala kala dağıtacağı horoz şe- kerleri kalıyor Onu bir süre daha oraya buraya dağı- tıp idare etmeye çalışıyor. Horoz şe- keri de öyle bir şeydir ki yerken ağ- zın tatlanır, ama elinde sadece tahta- sı kalır. ANAP bekleme salonunca galiba... A NAP'ın da bir şey dediği yok. /\ Valizini hazırlamış, trenin i l bekleme salonunda oturmuş. "Nasdsa yolu burada geciyor, biz de geünce bineriz" diye düşünüyor. As- lında başkanlan memleket için bire bir. Az konuşuyor, hep ciddi sözler söylüyor, her şeyi bilirmiş de söyler- se ortalık kanşır diye susuyormuş gi- bi yapıyor. Tam bizim memleketin "büyük adam" tarzı. Aslında onun iktidan da öbürlerinden farklı değil. Devlet geleneğine sahip çıkıyormuş gibi duruyor, ama çıkmıyor. Sivil top- lumdan yanaymış gibi bakıyor, ama gövdesi oralarda değil. Tren makas değiştirirse yapacağı hiçbir şey yok. RP hem Iktidarda hem muhalefette... efah Partisi bir eli yağda bir eli balda yürüyor. Parlamento ik- tidannın gizli sahibi. Ne ister- se onu yaptınyor. Bir yandan da mu- halefetini pek güzel idare ediyor. "RP iktidara gtJir mi?" diye kimse- ler tasa çekmesin, zira onlar iktıdar- da. Belki Meclis'e girmelerine bile gerek yok. Uzaktan kumandayla ida- re ettikten sonra neden zahmete gir- sinler. tktidar zahmetini başkalan çe- ker, sen nimerini yersin. Bir de üste- lik muhalefetin tadını çıkanrsm. Bal- lı börek. Bunu fark eden siyasiler, ha- cılann hocalann peşine düştüler ki tarikatlarla cemaatlen kendi yollan- na çevireler.Bakalım bu yollar hangi istasyona gidecek? Sinyaller neyi gösterecek, makaslar nasıl değişecek, tren yürüyecek mi, devrilecek mi? Ne diyelim, Allah elden ayaktan dü- şürmesin.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle