06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 TEMHUZ 1995 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Diyınet, Kürtçe Kuran'ı inceledi. Diyanet Işleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz, sonuçlan Cumhuriyet'e açıkladı 'Kiirtçe Kuran mılaşJııuyoı^• Künçe Kuran'ı Kürtlerin bile anlamasımn mümkün olmadığını kaydecen Yılmaz "Kuran; Lorani, Sorani, Zazai ve Kurmanci lehçe sözlülcerden alıntı yapılarak çevrilmiş. Anlam ve kelime uyuşmazlıklan var. Çevirinin bazı bölümlerini Kürtçe bilen uzmanSanmız da anlamadı. Çoğunluğu Kurmanci lehçesiyle konuşan Kürt vatandaşlanmız nasıl anlasm?" diye konuştu izlenimi yaratmak için çalıştıklannı dileHÜLYA KARABAĞLI ANKARA - Diyanet Işleri Başkanı MehmetNuri Yılmaz, Din Işleri Yüksek Kurulu'nca incelenen "Kürtçe Ku- ran"'ın. çoğunluğu Kurmanci lehçesiy- le konuşan Müslüman Kürtlerin bile an- layamayacağı dilde yazıldığını, bazı Ale- viler tarafından "altenıatif Kuran" ola- rak gösterilen "Kuranı Hâkim"'ın de "cüretkâr bir anlatımla sert biçimde" ka- leme alındığını söyledi. Kürtçe Kuran'ın, anlaşılmazlığını "Lorani Sorani, Zazai ve Kurmanci" lehçelerini içeren sözlüklerden alıntı ya- pılarak çevrilmesıne bağlayan Yılmaz, Kuran-ı Hâkim'in de savlandığı gibi öz- türkçe olmadığını, tersine ağır ve ağdalı bir Osmanlı dili kullanıldığını bildirdi. Bazı kesimlerin Diyanet Işleri Baş- kanlığı'nın, Alevilere ve Kürtlere yöne- lik bakış açısında "aynmcılık yapögı'" getiren Yılmaz, her iki Kuran inceleme- sinin, "safsata"ya yol açmamak için ya- pıldığma dikkat çekti. Garip bir üslup Diyanet lşlen Başkanlığı, incelenmek üzere başkanlığa gönderilen Kürtçe Ku- ran ile dışlandıklan gerekçesiyle bir gnıp Alevi tarafından. altematif olarak sunu- lan Kuran-ı Hâkim'le ilgili raporlannı tamamladı. Cumhuriyet'e, inceleme so- nuçlannı açıklayan Mehmet Nuri Yıl- maz. Diyanet'in, Kürtçe Kuran mealinin çevrilmesine karşı olmadığını söyledi. Kürtçe Kuran'ın incelenmesi aşamasın- da, Kürtçe bilen bilim adamlanndan ya- rarlandığını kaydeden Yılmaz, mealin Kürtçeye çevrilmesinin "teknik" yön- den olanaksız olduğunu ifade etti. "Çevirinin anlamı Kuran'ın doğnı bir şekilde uyarlanmasıdır" diyen Yılmaz. Kürtçe Kuran'da anlam ve kelime uyuş- mazlıklan saptadıklannı bildirdi. Çeviri incelemesinde Kürt dili uzmanlannın görev yaptığını anımsatan Yılmaz, "Bu uzmanlannuz, bazı böIüınJeri anlamadı. Çoğunluğu Kurmanci lehçesiyle konu- şan Kürt vatandaşlanmız nasıl anlasın?" dedi. Yılmaz, şunlan söyledi: "Lorani, Sorani, Zazai ve Kurmanci lehçelerden bir çok lugat kanşbnlarak yan yana getirilmiş. Kurmanci lehçesini konuşan Müslüman Kürtlerin. vatandaş ve bilim adamlaruun bile anlavamadıgı garip bir üslupla yazılmış." Mehmet Nuri Yılmaz, yerini bulma- yan kelimeler ve anlamı değişen bölüm- İer konusunda şu bilgîleri verdi: "Allah yerine, Yezdan kullanılmış. O da Farsça. Doğnı yol yerine düz yol de- nilmiş. Kuran'daki 'Al' kelimesi karşıh- ğında 'Molime' var. Al nesü, sülak, evlat anlamına gelir. Kürtçe molime, ev anla- mındadır. 'Bırata', Kürtçe lehçesinde Kuran'daki ayetin karşılıgı olarak \erü- miş. L'zmanlar. hiç bir Kürt lehçesinde ayetin karşıhğı yok diyor. Bırata, Kürt lehçesinde hayvan leşi anlamında. Al- lah "ın isimlerinden olain 'Rahman'karşı- hğında 'Dilovan' kullanılmış. Dilovan, Kürtçe'de gönül bekçisi demek." Din Işleri Yüksek Kurulu'nun, Kuran- ı Hâkim'i de incelediğini belirten Meh- met Nuri Yılmaz, bu Kuran'ın Kuran-ı Kerim'den farklılığı olmadığını belirte- rek "Tekbirayetçıkanlmamışyada bir ekleme yapılmamıştır" dedi. "Evrenselliğe gölge düşürdü" Kuran-ı Hâkim'de. farklılığın ayetlerin altına konulan "yorumlarda" görüldü- ğünü anlatan Yılmaz, bu yorumlann ev- rensel niteliğe sahip Kuran'a gölge dü- şürdüğünü söyledi. Bu durumu "özelgö- rüşe indirgeme" olarak açıklayan Yıl- maz şunlan söyledi: "Ahernatif Kuran sözü, hiç uygun de- ğiL Büvük bir hata. Kuran-ı Hâkim'de, tek bir değişiklik söz komısu değfl. Pey- gamberimizden sonra kitap yazımı heye- ti içinde Hz. An' de bulunmuştur. Onun için Alevinin, Sünninin ve Diyanet'in Ku- ran 'ı gibi avnmlar. gülünç bir iddiadır. b- mi değeri de yoktur. Kuran-ı Hâkim me- ali için öztürkçe deniliyor. Oztürkçe de- ğil, üstelik sade bir dili yok. Osmanlı me- allerini andınyor. Ağdalı bir dil kullanıl- mış." Kuran-ı Hâkim'in bilinen Kuran'dan daha cüretkâr, katı ve sert bir üslupla ka- leme alındığını dile getiren Yılmaz, Ku- ran'da tek bir kişinin bile hedef gösteril- mediğine isaret ederek, yorumlardaki tu- tarsızlıklan Kuran-ı Kerim'den alınan bir örnekle açıkladı: " Kuran-ı Kerim'de, diriler ve ölüler bir ohnaz. Allah u Teaia da dilediğine hak- kı isittirir. Sen, kabirdeki ölülere işittire- mezsin deniliyor. Bu ayette, yani inanan- lar da, inanmayanlar da bir obnaz. Ama sen, inanmamış bir insana da. mezarda- ki ölüye de ne kadar bağuıp çağırsan dırymazsa, inanmayanlara da duyura- mazsın. Bu genel bir ayet Kuran-ı Hâ- kim'de adam almış burada diriler "ehli- beyt' diyor. Buyur işte yani. İndi (kişisel görüş) bir takun şeyler. Ondan sonra ya- şayan ölüler ise, ehlibeyt cemaatine iha- net ederler diyor. Yani, bu e»rensel bir ayete, diriler ehlibeyt, ölüler de ehlibeyte ihanet ederler vorumunu getiriyorsun. Özeüeştiriyorsun.Ayetlerin inis nedeniy- le bu uyuşmaz." Kuran-ı Hâkim'de, Hz. Muhammed'in devesinin "at" gibi gös- terildiğini, Kuran-ı Kerim1de yeralan ba- zı haberler konusunda da yıl ve tarih gös- terilerek kehanetlerde bulunulduğunu bildirildi. Anadolu liseleri sınav sonuçlan açıklandı Eczacıbaşı'mn torunu 1urkıye bırmcısı •Milli Eğitim Bakanhğı, Anadolu lisesi sınav sonuçlannı açıkladı. Birinciligi îstanbul'dan 5 öğrencinın paylaştığı sınava giren 295 bin 944 öğrencıden 37 bın 980'i başanlı oldu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Anado- lu lisesi sınav sonuçlan açıklandı. Sınav so- nucunda Cem Tûfekçi. Nejat Eczaabaşı. Mi- ray Topay, Burak Bagdatlı ve Murat Aşçı ad- lı öğrencıler 861.850'şer puan alarak bınn- cilıği paylaştılar. Cem Tüfekçı, Nejat Ecza- cıbaşı ve Miray Topay, Istanbul Lisesi'ne gir- meye hak kazandılar. Anadolu hseleri sınav sonuçlan, Milli Eği- tim Bakanhğı Bılgisayar Hızmetlen ve Eğı- tımı Genel Müdürü Prof. Dr. Hasan Güran tarafından, dün düzenlenen basın toplantı- sıyla açıklandı. Sınavda ilk 10'a giren öğren- cilerin adlan, puanlan ve kazandıklan okul- lar şöyle: 1. Cem Töfekçi (861.850, fstanbul Lisesi) 2. Nejat E. Eczacıbaşı (861.850, lstanbul Lisesi) 3. Miray Topay (861.850, fstanbul Lisesi), 4. Burak Bağdatlı (861.850, lstanbul Lisesi), 5. Murat Aşçı (861.850, îstanbul Lisesi) 6. Ece Marçelli (856.672, Galatasaray Li- sesi) 7. Tuğrul Başar (856.672, lstanbul Lisesi), 8. Alp Gündûz (856.672, lstanbul Lisesi) 9. Kutsal llkan Bayraktar (855.842. tzmir Bornova Anadolu Lisesi) 10. Igal Acıman (855.842, lstanbul Lise- si). Sınavda, derece sıralaması, sınav kılavu- zunda belirtildıği gıbı bütün sorulann doğru yanıtlanması durumunda yaşa göre yapılı- yor. Bu sısteme göre bu sınavda, aynı puanı alanlardan yaşı en küçük olan Cem Tûfekçi, birinci ilan edildi. Prof. Dr. Güran'ın verdiği bilgiye göre sı- navda ilk 100'e giren adaylann 66'sı tercih- len doğrultusunda lstanbul Lisesi'ne yerleş- tirildı. Sınav istatıstiklerine göre lstanbul Nas- reddin Hoca Anadolu Lisesi, Kadıköy Ana- dolu Lisesi, Kartal Köy Hizmetleri Anadolu Lisesi, Maltepe Anadolu Lisesi, Ankara Çağ- nbey Anadolu Lisesi, lstanbul Vefa Anado- lu Lisesi, lstanbul Vatan Anadolu Lisesi, Iz- mir Konak Anadolu Lisesi ve Ankara Gazi Anadolu Lisesi, "en çok terdh edflen okul- lar" arasında yer aldı. Muzaffer İZGÜ, 1933 Adana doğumlu. ilk gülmece öyküleri Akbaba dergisinde yayımlandı. 35 yıkjır sû- rekli yazıyor ve kendini aşıyor. Yayımlanan ki- taplarının sayısı 85'i, tekrar basımlaria 250 basımı geçti. 20 yıldır birkaç kitabı dışında bütün kitapları. BİLGİ YAYINEVİ'nce yayımlanıyor. Kitapları, Tûrk D)l Kurumu öykü ödülü, Nasrettin Hoca ve Tu- rlzm Derneği Attın Ödülü, Milliyet Gazetesl Gül- mece öykü ödülü, 1979 Uluslararası Çocuk Yılı Masal Blrincilik Ödülü ve Bulgaristan'da Altın Kirpi Gülmece Ödüllerinln sa- hibi. Öykülerinin çoğu radyo, tv., tiyatro ve sinemaya uyartandı. Muzaffer İZGÜ'nün sahne oyunları birçok tiyatroda oynandı ve büyük ilgi gördü. Yaşamöyküsünü an- latan ZKKIMIN KÖKÜ romanı aynı adla sinema filmi_ yapıldı. ZIKKIMIN KÖKÜ filmi yurtiçi ve yurtdışında 10 ödül aldı. Muzaffer İZGÜ her gün, her dakika yaz- maya devam ediyor. Çok yaşa Muzaffer İZGÜ, okuriarın seni çok seviyor. MUZAFFER IZGU DEN GÜLMECE KİTAPLARI İŞTEMÜHÜRİŞTESEN/4.bs. 190.000 ORTADİREĞİ Y1KAN AYI / 7. bs. 200.000 DEVLETİN MAU DENİZ / 4 bs. 190.000 AZRAİL NA9L RÛŞVET YEDİ / 4. bs. 200.000 SİZ BİÜRSİNİZ PAŞAM / 3. bs. 200.000 DONUM0AKİPARA/7.bs. 190.000 DAYAK BIRINCİSİ 8 bs. 190.000 DEÜYE HERGÜN BAYRAM / 7. bs 190.000 HALO DAY1 VE İKİ ÖKÜZ ^ 6. bs. 320.000 10. SENKJMHOVARDAUKKIM/6.bs. 190.000 11. HER EVE BİR KARAKOL / 7. bs. 190.000 12. DEVLET BABANIN TOMTONÇOCUĞU/6.bs. 190.000 13. LÜPLÛPMAKİNESİ/4. bs 190.000 14. KASABANINYARISI/4.bs. 200.000 15. ÇANAK ÇÖMLEK PATLAÖ / 4. bs. 200.000 16. UÇHAlKAYİRM)BEŞ/4.bs. 200.000 17. DEMOKRASİMİZ KAÇPARAEDER/lbs. 18. 7JKKW)NKÖKLI/4.bs. 19. BANOOTAKM/S.bs. 20.GECEKONDU/6.İK. 21. İLYASEFENDİ/5.bs. 2Z YILSJRRDARBEHAZIR/3.bs. 2a BİR NAMUSSUZ ARANIYOR / 4. bs. 24. BİZİM AYILAR AMERtKAULAPI ÇOKSEVER/5.bs. 25. BİR MAYIS POÜS BAYRAMI / 3. bs. 26. tTADASI/3.bs. 27. NASILBABAOLDUM/2.bs. 28. SPA/2bs. 29. DANOİNİ VATANDAŞ DANDİNİ / 2. bs. 30. DİLBER/lbs. 31. AYVAY1YEDİK -yatanda çıkıyor- 200.000 260.000 200.000 190.000 280.000 200.000 200.000 190.000 190.000 220.000 200.000 190.000 200.000 200.000 MUZAFFER IZGU NUN COCUK KİTAPLARI 1. YUMURTADANÇIKAN ÖĞRETMEN/6.bs. 80.000 1 KÜÇÜK ARI BÜYÜK ARI / 4. bs. 80.000 a ALYANAXUHASAN/3.bs. 130.000 4. ÇİZMEÜOSMANM.bs. 80.000 5CANDAYW/4.bs. 120.000 & BÜLBÜLDÛDÜK/3.bs. 150.000 7. GÜLDÛREN UÇURTMA / 4. bs. 80.000 a KARAPAMUK/4.bs. 80.000 9. KİRAZKJZ/atJS. 80.000 1O.UZAYKARPUZU/2.bs. 100.000 11.EKMEKPARASI/4.bs. 140.000 12. OKUIA GİDEN ROBOT / 2. bs. 100.000 13. UZAY DOLMUŞU KALK1YOR / 2. bs. 100.000 14. ANNEANNEM ASKERE GİDİYOR72 bs. 130.000 15.ANNEANNEMİNGRAMOFONU/2bs. 130.000 16. YAŞASIN KANAL ANNEANNE /2 bs. 130.000 17. ANNEANNEMİN APARTMAN KUZUSU / 2 bs. 130.000 18. ANNEANNEMİN ERİKÜ BAHÇESİ/2b& 130.000 19. HOKUS POKUS -yakmda çıtayof- B İ L G İ YAYINEVİ • Isteklecırtzilı tutan kada/ posta ya da damga pulu gûndertnü. • 2.000 000 TL'nln ûzsdndekı Isteklerfnjze % 20 Indinm uygulanır YAYINKVİ MeşnmyetCaddBsı, No: 46/A Ysnşshr-06420/ANKARA TeMon ' (0-312)4311122-4341271-4344896-434 4999 • Faö (0-312)4317758 KİTABCVİ SakaryaCaıMea,No: 8 Kıalay-06*20/ANKARA TeMon (0-312)4344106-4344107 DAâlTIM NürttahçsSokak. No 17, Kat.1. CaSak3(lu - 343601İSTANBUL Tetoton - (0-212)5225201-526 7097 • Fata: 527 41 19 THYGend Müdürü Çelebi. Imsık Havaalanı'nın güvenli olduğunu söyledi. (Fotoğraf: HÜLYA TOPCU) 'Bodrum havaalanı güvenli' İstanbul Haber Servisi - Türk Hava Yollan Genel Müdürü Atilla Çelebi,basın- da Bodrum Imsık Havaala- m'nın güvenli olmadığı şek- linde çıkan haberlerin ger- çeği yansıtmadığını savun- du. Imsık'ı 25 gün gibi kısa bir sürede yenilediklerini söyleyen Çelebi, "Havaala- nının bugün tek eksigi. park yerinin obnaması, onu da en kısa sürede tamamlavaca- ^z" dedi. Türk Hava Yollan Genel Müdürü Atilla Çelebi, bir grup basın mensubunu yeni yapılan Bodrum Imsık Ha- vaalanı'na götürerek bilgi verdi. Türk Hava Yollan'nın Bodrum'a yaptığı ilk sefer- de inişte zorlandığı öne sü- rülen RJ-100 tipi uçak ile gi- dilen havaalanında basın mensuplanna açıklama ya- pan Çelebi. "Imsık Havaala- m'nı kiraladık ve 25 gün içe- risinde metcut pisti onara- rak asfahladık. Imsık'aher gün iki sefer gerçekteştiriyo- ruz. Buranın şu an tek eksi- ği, park yerL Bu da en kısa sürede tanıamlanacak. Çok yakında buradan Marma- ris'e, Cöcek'e ve Dalaman'a helikopter seferieri de dü- zenle>-eceğiz'' dedi. Bu aradaTürk Hava Yol- lan yetkilileri ile basın men- suplannı Bodnım Imsık Ha- vaalanı'na götüren RJ-1OO tipi uçak, havaalanı yakının- da bulunan iki tepenin. uçaklann kalkış ve inişini zorladığı yönündeki iddiala- n çürütmek için tepeler üze- nnden 10 metre alçalarak uçtu. Çelebi, tepelerin yük- sek olmadığı için uçaklann kalkış ve inişine engel olma- dığını söyledi. Hükümetten Türk-İş'e öneri Toplusözleşme görüşmelerinde Idari maddelerdeki tıkanıklık aşılıyor GÜNEŞGÜRSON ANKARA - Hükümetin, 400 bin iş- çinin sözleşmesinde idari maddelerde- ki tıkanıklığı, "eski maddelerin aynen konınması" koşuluyla kaldırtnasının ardından; TüTk-lş'e bağlı sendikalar, dûnden itibaren, sözleşmeleri uyuş- mazlıkta olan işçiler adına. kamu işve- renleriyle pazarlık masasına oturdu. Sendikalann. "fazlamesaiçalışmasü- reterinin azaltılması, izin sürelerinde artış. özelleştirmede sendika temsikisi- nin bulunmasrnı da içeren yeni idari madde önerilerini geri çekme konusu- nu müzakere etmelerinde görüş birli- ğine vanldı. Türk-lş Başkanlar Kurulu, önümüz- deki hafta salı günü yapacağı toplantı- da, bu hafta yapılacak pazarlık süreci- nin sonuçlanna göre eylem sürecini değerlendirecek. 680 bin kamu işçisi adına hükümet- le pazarlık masasına oturan Türk-lş, 400 bin işçinin sözleşmesinde "uyuş- mazhk" noktasına gelinmesi üzerine; kamu işveren sendikalannın genel sek- reterleriyle görüştü. Bu toplantıda hükümet. Türk-lş'in "idari maddelerdeki bkanıkuğm'' aşıl- ması ve -kazanümıs haklann korun- ması" isteklerine, "jeni önerilerini ge- ri çekmeleri" koşuluyla yeşıl ışık yak- tı. Türk-lş Yönetim Kurulu'nun, bazı sendikalann toplusözleşmelerindeki idan maddelerde yapılan yenilikleri "müzakere etmeyi" kabul etmesi üze- rine, dün sendikalar kamu işveren sen- dikalan ile yeniden masaya oturdu. Eski idari maddelerin korunmasın- da ısrarlı olan hükümetin. ücrete en- deksli bazı idari maddelen "belirlidoy- gunhığa geldigi için, aynen konıma" eğiliminde olduğu, bazı maddelerin de "kanunlara aykuı'' olduğu konusunda görüş bildirdiği belirlendi. Kamu işve- ren sendikalan ile Türk-lş arasında tı- kanan idari maddeler, şu ana başlıklar altında sıralandı: "Yararlanma, taşeron, disiplin ku- rulu, olağanüstü hal tazminaü, fazia mesai zam oranı arüşlan. çalışma sü- relerinde azaltnıa, izin sürelerinde ar- tış, hastalık yardımında SSK dışında istekler. kıdem tazminatı tarihlerinin kaJdınlnıası ve gün savısı artışlan. ih- bar önellerinde tarihlerin kaldınlması ve gün sayısı artışlan, işgüvencesi \e işe iade taleplerl nakdi ödemelerde gecik- me halinde banka mevduatına uygula- nan en yüksek faizin uygulanmasL özel- leştirme uvgulamalannda sendikanın yetkili elenıanlannın da katıhmının sağiannıasL işyerlerinin kadro tespitine sendikanın da katılması.'* Oturma eylemi sürüyor Anadolu Ajansı çalışanına destek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anadolu Ajansı Genel Müdürlüğü önünde, işten atılmalan protesto için önceki gün başlatılan otur- ma eylemi 2. gününe girer- ken Çalışma ve Sosyal Gü- venlik Bakanı Ziya Halis ile Türk-lş ve Hak-fş konfede- rasyoniannın yöneticileri, iş- ten çıkanlan 16 kişinin geri alınması için dün devreye girdi. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Baş- kanı ZiyaSonay, ajans yöne- timinin "sözde tasarruT'ge- rekçesiyle haksız olarak 16 kişinin işine son veridiğini belirterek "Ekim avına ka- dar 100'e yakın çabşanın işi- ne son verâmesi planlannor" dedi. Türk-lş Yönetim Ku- rulu üyeleri ve TGS yöneti- minin, AA Genel Müdürü Ekrem KaraismailoğJu ile çalışanlann işe geri alınma- sı konusunda yaptıklan gö- rüşmeler, dün de bir sonuç veımedi. Genel Müdürlük, sendikaya, işlerine son veri- len 2 işyeri temsilcisinin işe geri alınması, diğer 14 kişi- nin de "parça başı-kaseli" çalıştınlması önerilerini yaptı. Bu önen, sendika tara- fından kabul edilmedı. Oturma eylemine katılan ajans çalışanlan, "Ekmekle oynamak, hoşunuza mı gjdi- yor?", "AA'da işten atmalar nedeniy le oturma eylemi", "tşimize dönmek istiyoruz". yazılı dövizlerle yönetimi protesto ettiler. Samklar slogan attılar DevrimciSol davası olaylı bitti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara DGM'de iki buçuk yıldan beri devam eden 40 sanıklı Dev-Sol da- vası. dün karara bağlandı. 17'sı tutuklu, diğerlen tutuk- suz yargılanan sanıklar, 10 ile 15 yıl arasında değişen ağır hapıs cezasına çarptınldı. Karar açıklandıktan •sonra sanıklar "zafer" işareti yapıp hep bir ağızdan slogan atma- ya başlayınca, duruşma salo- nunda olay çıktı. Sanıklar.jandarmalartara- fından dövülerek salondan çıkanlırken duruşmayı ızle- yen sanık yakınlan da mah- keme heyetine sözlü saldın- da bulundular. Mahkûm oian sanıklann adlan şöyle: Bülent Han, Savaş Kara- çam. Ünal Odabaşu Onal Öz- bilge, Mesut Sevimli. Sıbel Şahanoğlu. Ozgür Banş Öz- çefik, Nail Yollu, AU Alper Kara,Tülay Çakmak, Ahmet Gedik. Cavıt Temur Türkan, Ozgür Soner, Ergazi Yurtoğ- lu. Zevnep Erdoğan. Günay Eren, İbrahim Doğan, Hüse- yın Budak, Köksal Doğan, Emine Karaçay, tzzet Meriç, Atıf Şah. İlhan Demirel, Er- can Mınk. Hakan Yılmaz, Özgür Sanoğlu, Inan Eren, .\li Ateş, Murat Özdemır, He- lin Ozmen, Metin Turan, Dev- rim Yılmaz, llkay Özçelik, Emir Keskin, Yurtsever Ba- nşbal, Burtıan Kardaş, thsan Cibelik, Bülent Ancafcve Bektas Eröksüz. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Bepkarda'ya Yanıt Sayın Prof. Dr. Berkarda'nın 19 haziran tarihli mek- tubu, "yayımlanmasr dileği ile gönderilmiş olduğu için, bu sütunda salı günü yayımlanmıştı. Eminim ki; siz degerti okurianm bu mektubun yanıtını da merak etmişsinizdir. Bu bakımdan yanıtı da yayımlamam gerektiğini düşünüyorum... Sayın Hocam, Şimdiye dek (ender de osa) karşılaştığımızda size "Hocam "diye hrtap ettiğime göre, umanm aynı hita- bı sürdürmeme kınlmazsınız. Her ne kadar şimdiler- de kimi eski öğrencileriniz bile size "Sayın Rektörüm" diye hitap etmekteyselerde, sizin "hoca" olmaözel- liğinizin "rektör" olma özelliğinizden daha önce gel- diğine ve sizın de aynı değerlendirmeyi yaptığınıza inanmak istivorum. Mektubunuzda "Benim de rektörüm" olduğunu- zu söylüyorsunuz ki doğrudur. Doğrusu, size oy ver- memiştim ama, rektörlük seçiminde en çok oyu al- manıza ve rektör olarak âtanmaniza müthiş sevinmiş ve umutlanmıştım. Aynca her kim olursa olsun "ku- rum anlayışım" çerçevesinde "rektörlük makamı- na "karşı saygılı olmaya özen gösteririm. Ve bu ne- denle "daha itinalı, daha dikkatli cümleler bekler- dim" sözünüzü kabul etmiyorum. lstanbul Üniversi- tesi'ni yıpratmamak konusunda, tahmin edemeyece- ğiniz kadar özenli ve duyarlı olduğuma inanmanızı is- terim. Sayın Hocam, Danıştay 8. Dairesi'nin karannın "iptal karan" ol- madığını elbette biliyorum. Ancak eğer bir seçimde "usul hatası" yapıldığı yargı karan ile belirlenirse, bu- nun doğal sonucunun iptal olduğunu düşünürüm. Arkadaşlannızın size verdikleri oylann, nasıl "anıt gi- bi kutsal oylar"(') olduğunu anlayabilmiş değilim. A- ma bence herkesin oyu kendince kutsaldır ve her- kesin saygı duyması gerekir. Bütün çelmelere rağmen elinizden geleni yaptığı- nızı yazmışsjnız. Mutlaka doğrudur ve kimilerinin si- zi çelmelemek istediklerinden de kuşku duymuyo- rum. Ama benim sizi çelmelemek isteyenler arasın- da olmadığıma inanmanızı isterim. Hatta tam tersi- ne, sizin gelişinizdeki demokratik havaya ve kimi çok değer verdiğim danışmanlannıza bakarak, elimden geldiğince desteklemeye çalıştım. Yaptığım eleştiri- ler asla "çelmelemek" için değil, "uyarmak" içindi. Zira, sizin sağlayacağınız başannın, "bizim" başan- mız olacağına inanıyordum. Belki de bunu bulama- manın yarattığı hayal kınklığı eleştiri dozumu artırmış olabilir. Sayın Hocam, Israrla karşı olduğum yanlışınızı, ısraria savunma- ya devam ediyorsunuz. "Demiroğlu devrinin yol- suzluklan ve haksıztıklanyla mücadele ederken kav- ga etmemiz doğaldı. Fakat rektör olduktan sonra banşçı, birleştirici olmamın da görevim olduğunu sanıyorum..." Bu mantığı anlamakta gerçekten zorlanıyorum. Siz rektör olma mücadelesini sürdürürken, Demiroğlu döneminin yolsuzluk ve haksızlıklarıyla mücadele ediyorsunuz. Sonra rektör olunca birleştirici ve ba- nşçı oluyorsunuz... Sayın Hocam, Elinizde rektörtük yetki ve olanaklan yokken, hat- ta kimi dosyalara bile ulaşamazken mücadele bay- rağı açan birinin; yetki eline geçtiği zaman bu müca- deleyi ikinci plana bırakmasını anlayamıyorum. Üni- versitemizin rektörü elbette banşçı ve birleştirici ol- malıdır, ama eğer rektör seçilmeden önce bir hak mücadelesi başlattıysa, rektör seçildikten sonra "bu iş tamam" diyerek bu mücadelesine son vermeme- lidir. Eğer böyle yapılırsa, o zaman "Yapılan müca- dele Sayın Berkarda'yı rektöryapma mücadelesiy- miş" derler. Evet, aynen böyle derler... Mektubunuzda, rektörlük döneminizde yaptıklan- nızı anlatıyorsunuz. Bunlan tek tek ele alarak "tüke- tici" bir eleştiri yapmak niyetinde değilim, Zaten böy- le bir amacım da yok. Kaldı ki karşı çıktığınız yazım- da, döneminizde olumlu şeylerin yapıldığına işaret et- miş, fakat yetersiz olduğunu söylemiştim. Rektörlüğünüzün daha ilk günlerinde Fransa'ya gitmenizi "serum skandalısorumlulanna" bağlama- mı, kuyruklu bir yalan olarak nitelemektesiniz. Dave- tin Paris Descartes Üniversitesi Rektörü tarafından yapıldığını söylüyorsunuz. Bu rektörün, sizin rektör seçildiğinizden haberdar olması bile mümkün değil. Size o seyahati ayariayan- lar, serum skandalının da sorumlusu olan kişi ya da kişilerdi ve siz onlarla birlikte gittiniz. Parayı kimin ödediği umurumda mı?.. Sayın Hocam, "Vakıflardan önemli olanlann durumlan düzeltili- yor" diyorsunuz. Neye göre ve kime göre önemli? Da- ha bir hafta önce Sayıştay Başdenetçisi, bizler için utanç belgesi olması gereken bir rapor verdi. "... Bir kısım vakıflann, dönersermaye geliherinin birbölü- münü alarak ve üniversiteye ait binalan herhangi bir masraf ödemeden kullanarak çalıştıklan tespit edil- di" diyor. Bu ifadeyüzümüzeatılan birtokattır. "... Dı- şarda herhangi bir vakfedilmiş gelir kaynağı bulun- mayan ve üniversite içi gelir kaynaklanndan yararla- narak üniversite içinde faaliyet gösterenlerden baş- layarak tümünün üniversite dışına çıkanlması"ve "... boşaltma işlemi gerçekleştirilirken malzeme kaçır- mamalanna özen gösterilmesi" istendi ve bir ay sü- re verildi. Bu rapora ve rapordaki utanç verici ifade- lere ne diyorsunuz Sayın Hocam?... Daha yazacak çok şey var ama, bu tatsız yanıtı uzatmak istemiyorum. Çünkü gerçekten çok üzülü- yorum. Hem kurumum adına üzülüyorum ve hem de bir "hak ve demokrasi mücadelesinin" varmış oldu- ğu noktaya bakarak üzülüyorum. "Sizin dışınızda da beni savunacak üniversiteliler bulunursanmm" diye bitirmişsiniz yanıtınızı. Umanm haklısınızdır. Ama en azından ilkeler ve iyi niyet dü- zeyinde sizi savunanlardan biri olacağıma inanma- nızı isterim. Saygılanmla. ÇATI / BAR AKŞAM TEKNE GEZİLERİ 8 cumartesi 20.30 Dolmabahçe'den 21.00 Üsküdar'dan Boğaz'a hareket... • Canlı müzik • 2 bardak içki • Kuruyemiş, meyve... Sadece 500.000.- TL ÇATI RESTAURANT 251 00 00 * Isteğe bağlı özel tekne gezilerimiz sürüyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle