Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 TEMMUZ1995 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
'Menzir mtikam
alıııaya çahşıyor'
ANKARA (Cumhurryet
Bürosu) - CHP Erzıncan
Milletvekili Mustafa Kıd,
PKK ve mafya bağlantılı
kişilerin vize almasına yar-
dımcı olduğuyolundalci ha-
berleri >alanlayarak. son
günlerde tstanbul Emniyet
Müdürü Necdet Menzir'in
aleyhinde yaptığı açıklama-
lar dolayısıyla kendısine bir
komplo kurulduğunu ileri
sûrdü. Menzir'in kendisin-
den intikam almaya çalıştı-
gını savunan Kul, haberi ya-
zan Milliyet muhabiri Or-
taan Üreten'in Menzir'in da-
madı olduğuna dikkat çeke-
rek "Menzir, daraadı aracı-
lığryla betıimle uğraşacağı-
na, polis teşkilati içerisin-
deki PKK'ye yardnn eden-
leri ortayı çıkarsın" dedi.
Mustafa KuJ, parlamento-
dadûzenlediği basın toplan-
tısında, günlûk bir gazetede
kendisi hakkında yayımla-
nan, PKK ve mafya ile bağ-
lantısı olan kişilere Italyan
konsolosluğundan vize al-
mak için aracıhk ettiği yo-
lundaki iddialan yanıtladı.
Kul, kaçamak yanıt vermek
yerine olayı bülün gerçekli-
ği ile anlatacağını belirterek
şunlan söyledi:
"1991 yıhndaİstanbul'da-
ki ftalyan Konsoloshı-
ğu'ndan bir bayan beni tele-
fonla arayarak, benim imza-
mın bulunduğu bir yazıv la 3
kişiye vize verilmesi konu-
sunda yardımcı olunınası is-
tendiğini belirterek, bu yazı-
nın bana ait olup olmadığını
sordu. Ben zi> arctçilerin ka-
yıttannı tutuyorum. tsimle-
ri kontrol ettiğimde, sözö
edilen kişilerin bana gelme-
diklerini anladım. ımzayı
da tarif ettirdim ve bana ait
olmadığını da anladım. Da-
ha sonra dönemin Istanbul
Emniyet Müdürü Mehmet
Ağar'ı telefonla arayarak
ola>ı anlattun ve bu sahte-
kârlıgın ortaya çıkanbnası
için gerekenin yapılmasını
istedim. Aradan üç gün geç-
tL Mehmet isimli bir yüzba-
ŞL tetefon etti vegörüşmemiz
gerektiğini sö> ledi. Kendisi-
ne saat09.00'da Meclis'te o»-
duğumu, orada görüşebile-
ceğünizisöyledim. Sabah sa-
at 0830 sulannda evimden
çıkarken yanlış hatırlamı-
yorsanı Toyota marka bir
otomobflden bir kişi indi ve
Mehmet yüzbasının kendisi
olduğunu söyledi MecKs loj-
manlanna gelen ziyaretçiler
için her zaman kapıdan loj-
mana telefon edilir ve kabul
edipetmeyeceğimiz sorulur-
du, bu kez sorulmamıştı. So-
yadını söylemeyen Mehmet
yüzbaşı bana, sahtekârlığı
kendisinin yapüğını, vize is-
tediği üç idşinin oidukça ga-
riban olduğunu, yurtdışına
çahşmaya gidebilmelcri için
yardımcı olmak istediğini,
bu nedenle benim imzamı
takJit ederek bir yaa düzen-
lediğini. olay ortaya çıkmca
üç arkadaşuun da gözaltına
almdığını, bu kişilerin sıkjş-
tıruması durumunda kendi
Lsminin deortayaçıkacağuu,
bu durumda da meslekten
atılacağını belirterek bana
yalvardı. Yüzbaşı Mehmet
kimdi bifaniyorum, MTT'ten
de olabilir. Daha sonra tstan-
bul Emniyet Müdüriüğü'nü
yeniden aradım. Ağar bana,
oiayia ilgüi geüşmeler hak-
kında bttgi sahibi olmadığı-
m, konuyu araştıracagını
söyledi. Aradan iki saat geç-
tikten sonra bir başkomiser
tetefon ederek, ihbanm üze-
rine uzun süredir takip et-
tikieri üç kişiyi gözahlna al-
dıklamu kaydederek 'Gö-
zaltına aldık. Ancak, son de-
rece gariban olduklannı an-
ladık. Sizin iyi niyetinizede
güvenerek serbest bıraktık.
Ama, eğer şikâyetçiyseniz
gerekeni yapanz' dedi. Ben
de bunun üzerine şikâyetçi
olduğumu bildirdim. Ölay
bundan ibarettir."
Son günlerde Menzir
aleyhine bazı açıklamalarda
bulunduğunu ve daha sonra
da "Pölis bana ne yapacak?"
diye bir beklenti içine gir-
dığini behrten Kul, "Mület-
vekilJeri bile bu korkuyla
yaşar hale geldiyse vatandas,
polisten nasıl korkmasm"
dedi.
Kul, olayda adı geçen Sa-
vaş Buidan hakkında "PKK
ile bağlanbsı varsa. MİT'le
de İstanhul polisiyle de bağ-
lanüsı vardır" diye konuştu.
Iddialarla ilgıli olarak dava
açacağını belirten Mustafa
Kul, "Menzir, damadı
aracılığıyla benimle uğ-
raşacağuıa, polis teşkilatı
içerisinde. PKK'ye yanhm
edenieri bulup ortaya çıkar-
sın" dedi.
KaramürsePde
yash kuüama
KARAMÜRSEL (Cum-
huriyet)- Karamürserin düş-
man işgalınden kurtuluşunun
74. yıldönümü, ilçeye bağlı
3 beldesi ile 13 köyünün Ya-
lova'ya bağlanması nedeniy-
le şenliksiz kutlandı ve yas
programı uygulandı. Kırkpı-
narBaşpehlivanı Ahmet Taş-
çı ile birlikte yaklasık 200 ki-
şi siyah gömlekler giyerek
protesto yürüyüşü yaptı.
Cumhurbaşkanı Süley-man
DenrireL Karamürsel Beledı-
ye Başkanı Ozcan Özalguıa
sınır sorununun çözümlene-
ceğini bildirdı.
Kurtuluş yıldönümü nede-
niyle önceki gün Amiral Ka-
nunürseJ'in anıtı önünde
başlayan törenlere, dün sabah
Atatürk Anıtı önünde devam
edildi. Saygı duruşundan
sonrayasın simgesi olarak si-
yah gömlek giyen Kırkpınar
Başpehlivanı Ahmet Taşçı,
Istiklal Marşı eşliğinde gön-
dere bayrak cekti.
Karamürsel Belediye Baş-
kanı Özcan Özalgın, törende
yaptıgı konuşmada, ilçenin
haksız bir şekilde bölündü-
ğünü ve topraklannın önem-
li bir bölümünün Yaloya'ya
bağlandığını söyledi. Özal-
gın, şunlan söyledi:
"Bu nedenle \^s tutan Ka-
ramürsellifer, en büyük şölen-
leri olan Kurtuluş Bayra-
nu'nı kutla>amadüar. Devtet-
lerin bile diğer devletlerin
toprak haklanna saygı gös-
terdiği günümüzde, bir bei-
denin ihya edümesi uğruna
diğer bir beldenin açhğa
mahkûm edflmesini anlamak
mümkün değildir. Haksızca
yapılan tasarruflann kalk-
masıiçin eyiemlerimizve tep-
küerimiz devam edeceknr."
Deniz Eğitim Komutanlığı
bandosu eşliğinde Merasim
Bölüğü'nün resmi geçidin-
den sonra, başta Kırkpınar
Başpehlivanı Ahmet Taşçı ile
diğer güreşçiler olmak üzere
siyah gömlekler giyen yak-
laşık 200 kişi, protesto yürü-
yüşü yaptı.
Karamürsel Kaymakamı
Dündar Gütteldn ile Garni-
zon Komutam Tuğamjral Ay-
tekin Ersan'ın hazır bulun-
duğu törene, protokoldeki di-
ğer kişiler yas nedeniyle ka-
tıhnadılar.
IAĞUOĞIU
1. KOŞU: F: Küheylan (3) , P: Vira Vira (4), PP:
Beretta (2), S: Gilda 1 (6).
2. KOŞU: F: Yenifoçalı (6), P: Özhanbey (2), PP:
Nurtay(l),S:Bayraklı(5).
3. KOŞU: F: Agani (8), P: Uçanbulut (5), PP: Aydar
(3), PP: Felek 1 (2).
4. KOŞU: F: Miss Monroe (7), P: Kazakbeyi (3), PP:
New York (1), S: Archlight (2).
5. KOŞU: F: Sisiliano (1), P: Gold Jubilee (7), PP:
Dean Martin (3), S: Dandanakan (2).
6. KOŞU: F: Sülohan (3), P: Erbatur 1 (1), PP:
Neşecan (12), S: Orsehan (2), SS: Balins 4(16).
7. KOŞU: F: Sado (10), P: Hacıbaba (9), PP: Armağan
5 (8), S: Bakırköylü 1 (1).
Günün îkilisi: 4. Koşu: 3/7
Tabela Bahis: 3 1. 12.2. 16.
ALTILI GANYAN
6
2
5
; 1
8 7
3
1
r
\
3 10
9
8
1
OTORITELERIN GORUŞLERI
BuıtianDalgıç
ErtanÖzsu
M.ûztevaz
GûneyAkreı
6
6-5-2-1
6-2-1
6
8-5-3
8
3-5-8-1
1-3-5-8
3-7-1
7-1-3-2
7-2-3-1
7
1-3-7-2
1-7-3
1
1-2-3-7
3
3-16-2-1
3
3-16-2-1
10*9-1
8-9-1
9*1-3
10*9
G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY
B Baştarafı 1. Sayfada
olabildiğınce çok ülkeyle ilişkisini boz-
mak.
Yunanistan'la PKK işbirliğini adım
adım geliştirirken, Türkiye'nin de buna
tümüyle sessiz kalması tabii ki beklene-
mezdi. Ancak Çiller'in, Yunanistan'a
"hak ettiği" yanıtı verirken, dış politika-
dan çok iç politika hesaplan yaptığı dik-
kati çekiyor.
DYP grubunun kafası kanşık. Anaya-
sa değişikliklerinde kilitleyici unsur ol-
muşlar, Genelkurmay Ikinci Başkanı
Org. Çörekçi'nin açıklamasına bir kıs-
mı sanlmış, bir kısmı şaşırmış, memura
sendika olayinda oklar DYP'nin üzeri-
ne çevrilmiş.
Kısacası işler karmakanşık. Böyle bir
ortamda grubu en iyi ne toplar?
Tabii ki Yunanistan.
Grupta Çiller haykırıyor:
"Yunanistan Türkiye'ye kefen biçi-
yormuş, Türkiye'ye kefen biçenlerin ha-
lini tarih yazmıştır. Bir millet için onur-
suzluk, onursuzluklann en kötüsûdür.
Yunan halkına sesleniyonım, at gözlü-
ğü takmış yöneticilerinizi uyann..."
Konuşma yanlış yerde yapıldı. Çiller,
Kızılay alanında halkı toplayıp, bağır-
malıydı:
- Bu bacınız Yunanistan 'a haddinibil-
dirsin miii?
- Bildirsiiiin...
- Bu bacınız Yunan'ı Ege Denizi'ne
döker miii?
Sağolasın Yunanistan!..
- Dökeeeer...
Papandreu'ya da Akropol'ün önünde
bir miting yakışır:
- Bu dedeniz, Türkiye'ye haddinibil-
dirir miii?
- Bildiriiirrr...
- Bu dedeniz, Ege'yi Yunan gölü ya-
parmııı?
- Yapaaaarrr...
Türkiye ve Yunanistan, dünyanın en
çok silah satın alan iki ülkesi. Nedense
iki ülke, bütçenin önemli bir dilimini si-
lahaayırmayahızverince, karşılıklı "teh-
ditler" de artryor.
Dün, Orta Doğu Teknik Üniversite-
si'nde Türk ve Yunanlı gazeteciler üze-
rine doktora çalışması yapan, Ispanyol
HaberAjansı'nın Türkiye Temsilcisi Do-
ğan Tılıç'la bir süre sohbet ettim. Tılıç,
iki ülke gazetecilerini şöyle özetliyor:
"Yunanistan basınında bir Türkiye
düşmanlığı ve korkusu hâkim. Bu yo-
rumlan yapan gazetecilehe konuştu-
ğumda, yazdıklanyla düşündüklerinin
aynı olmadığını gördüm. özel sohbet-
lerde iki ülkenin dost olması gerekti-
ğinden söz ediyoriar. Ancak yazdıklan
bunu yansıtmıyor. Benzer şey Türkiye
içindegeçerii..."
öyle görünüyor ki Türk ve Yunan po-
litikacılannın karşılıklı düşmanlığa ge-
reksinimi var. Böylece iç politika sorun-
lannı ait etmek kolaylaşıyor.
Bunda basın da üzerine düşen göre-
vi fazlasıyla yapıyor.
Türkiye'nin ulus-devlet olmayı başar-
masının en önemli halkası, 1922'de Yu-
nanistan'ı yenmesiydi. Yunanistan'ın u-
lus-devlet olmayı başarması da Os-
manlı Devleti'ni kendi egemenlik saha-
sında ait etmesiydi.
Yani iki ulus, birbirlerini yenerek dev-
letleştiler. Bu kök, tarihin yapraklannda
kalmıyor, zaman zaman ısıtılıyor.
1930'lardaAtatürk ve Venizelos dost-
luk köprüleri kurdular ve yeni bir dönem
başlar gibi oldu. Ancak bu yakınlaşma-
nın temelinde, "Italyan tehdidi"yattyor-
du. İki ülke 1950'lerde biraz daha yatan-
laşıp art arda NATO'ya girdiler. Bunun
temelinde de "Sovyet tehdidi" vardı.
1960'lardan sonra ise Kıbns konusu i-
ki ülke ilişkilerinde belirleyici oldu.
Türkiye ve Yunanistan, "ortak tehdit"
ortaya çıkmca işbirliğine giriyor, bu or-
tadan kalkınca birbirini yiyor.
Voltaire, "Uzun zaman devam eden
bir aniaşmazlık, her iki tarafın da haksız
olduğunu gösterir" diyor. İki ülkenin yö-
neticileri, haritaya baksalar, Ege'nin iki
yakasını birleştirmenin, birbirlerinin ya-
kasına yapışmaktan çok daha kolay ol-
duğunu görecekler.
Son gerginliğin nedeni, daha önceki-
lerden biraz farklı; Atina'nın PKK'ye
sağladığı destek. PKK'ye destek veren
her ülkeye, "Sizi denize dökeriz" diye-
ceksek, bunu en başta Ingiltere ve
Fransa'ya demeliyiz. Her şeyi bir yana
koyalım, PKK'nin televizyonu MED-TV,
Ingiltere'de kurulu birşirketaracılığıyla
Fransa'dan yayın yapıyor.
Atina yönetiminin PKK yanlısı tutumu
elbette sessiz karşılanamaz, ancak bu-
nun Türk-Yunan düşmanlığıni körükle-
me biçimine dönüştürülmesi, samimi
değil.
Yunanistan, son iki yılda Almanya ve
Hollanda'dan Leopard tankları, zııtılı
personel taşıyıcılan, çok namlulu roke-
tatar, 40 adet F-16,20 adet F-4,20 adet
A-7 bombardıman uçağı satın aldı.
1997'de de 40 F-16 daha satın almayı
planlıyor. Ege adalanna son bir yıl için-
de Exocet bataryalan yerleştirdi.
Türkiye de bunlara paralel olarak de-
niz ve hava gücünü artınyor. Güdümlü
mermi atabilen denizaltılar, Stinger fü-
zeleri satın alıyor. Tanker uçağı, hava-
dan ikmal ve kontrol uçaklan alınması
için de girişimler başlatıldı.
ABD, Atina Büyükelçiliği aracılığıyla
Yunanistan'ı uyardı. Dedi ki:
- PKK'yeyakınlığın tehlikelibirtutum.
Türkiye ve Yunanistan'a en çok silah
satan ülkelerin başında hangisi geliyor?
ABD...
İki ülke arasındaki sorunlann
çözümünde hakemliğe en çok hangi ül-
ke soyunuyor?
ABD...
Tarihi kapı Londra'da ortaya çıkü
• Baştarafı 1. Sayfada
meyen kişilerce çalman çift
kanatlı kapı hakkında yöne-
tım açısından bağlı olduğu
Vakıflar Genel Müdürlü-
ğü'nce, yönetimsel soruş-
turma dışında herhangi bir
işlem yapılmamıştı.
Ancak Ödemiş Müze-
si'nin, Anıtlar ve Müzeler
Genel Müdürlüğü'ne olayı
duyurması üzerine bu kuru-
luşun Kaçakçılık ve Istihba-
rat Şubesi, durumu Türk In-
terpolü'ne fotoğraflan ile
bildirerek kapının uluslara-
rası çapta aranmasını iste-
mişti.
Merkezi Fransa'nın Lyon
kentinde bulunan Uluslara-
rası Polis Orgütü (Interpol)
Ankara'dan aldığı uyan üze-
rine bütün ulusal kuruluşla-
ra bu çift kanatlı minber ka-
pısının bulunması duyuru-
sunu yapmıştı. Onlar da
dünyadaki tüm müzayede
evlerine, sanat galerilerine,
antikacılara, gümrükçülere
ve özel koleksiyonculara bu
"uyan"yı iletmişlerdi.
Interpol dosyası
Interpol merkezi "E-
117/7-1993 ve24854/93" nu-
mara ile açtığı dosyada ka-
pıyı şöyle tanımlamıştı:
"Türkijt-yeBirgideki br
camiden çahnan bu çift ka-
nadı minber kapısı, 1332'de
yapılmış. Kapılar çok güzel
oyma ve geometrikdesenler-
k dekore edilmiş olup üst bö-
lümde Arap yafllan bulun-
maktadır. Öİçüleri 151x96
cm'dir."
lngiliz polisinin Sanat
Hırsızlığı Bölümü Lond-
ra'da yaptığı bir araştırmada
kapının izini ünlü Christie's
müzayede evinde buldu ve
durumu Türk Interpolü'ne
bildirdi.
Anıtlar ve Müzeler Genel
Müdürlüğü Kaçakçılık ve
tstihbarat Şubesi Müdürü
Hüseyin Karaduman, bir
sorumuza karşıhk bundan
sonraki gelişmeleri şöyle
anlattı: "Her ne kadar bu
kapı, Vakıflar Genel Mü-
dürlüğü'nün görev alanı içi-
ne giriyorsa da biz çalışma-
lanmızı sürdürerek durumu
Dışişjeri Bakanhğına bildir-
dik. Londra Büyükelçiligi-
mizce kapının geri alınması
konusunda gerekii girişunin
yapümasım istedik. Bu
amaçla gerekü dipknnatik ve
yasal girişim Londra'da va-
pılmış olup önümüzdeki
günlerde olumlu sonuç ala-
cağınuzı sanıyoruz."
Ote yandan, bu olaydan
kısa bir süre önce yine Bir-
gi'de 10 Kasım 1992 günü
Karaoğlu Camii 'nden de bir
çift tarihsel kandil çalınarak
yurtdışına kaçınlmıştı.
Yerel polisin Birgi'de yap-
tığı soruşturmada, hırsızlı-
ğın müftülükte çalışan bazı
kişilerce gerçekleştirildiği
ve Istanbul'dan gelen bazı
antikacılann bu eserleri sa-
tın alarak yurtdışına kaçır-
dıklan saptanmıştı.
Birgi'nin CHP'li Beledi-
ye Başkanı Mehmet Hıfej
Aslankaraoğhı, "Bu soygun-
iardan sonra 'Aydınoğullan
Dini Eserleri Koruma ve Ya-
şatma Derneği'ni kurduk.
Dernek, bu tarihsel kentî-
mizdeki eserkrin korunma-
sı için çaba gösterecek. Ayn-
ca demek olarak bu çahnan
eserlerimizin geri getirilme-
si için her türlü girtjimi yap-
tık" dedi. Kapılann Lond-
ra'da Christie's'te bulunma-
sından sonra görüşünü al-
mak üzere başvurduğumuz
müzayede evim'n basın bü-
rosu yetkilileri, "konu hak-
kında konuşmayacaklannı"
söylemekle yetindiler.
Bu gelişmelerden sonra,
polisin sonışturmayı özel-
likle Birgi Müftülüğü ve ls-
tanbul'daki bağlantılan üze-
rinde yoğunlaştıracağı bil-
diriliyor.
Çapan: Ermenistaıı smınnın açılması gerek
tstanbul HaberServisi- Esenyurt Belediye
Başkanı Dr. Gürbüz Çapan, Ermenistan sı-
nınnm açılması gerektigıni söyleyerek "Ser-
best dolaşımdan yanayıra" dedi. Ermenis-
tan'a yaptığı ziyaretin resmi olmadığını be-
lirten Çapan, Soykınm Anıtı'nı "Ermeııile-
rin actlanna saygı duyduğunu göstermek"
için ziyaret ettiğini söyledi.
Gürbüz Çapan, kamuoyunda tepkilere yol
açan Ermenistan gezisiyle ilgili izlenimleri-
ni dün Bahçeşehir Garden Club'da dûzenle-
diği basın toplantısında anlattı. Ermenistan'a
yaptığı ziyaretin resmi oknadığını, "sivil bir
girişim'' olduğunu ifade eden Gürbüz, daha
sonra şunlan söyledi: "Karsbyun ve asniar-
dn- iç içe yaşadığınuz, acı tattı bir ortak geç-
mişe sahip olduğumu/ insanlan tanunak is-
tedim. Kars halkının, Ermenistan ve Gürcis-
tan üe sınır kapdannm açılması doğrultusun-
da yoğun bir baskısı bulunuyordu. Sınır ka-
pısı açılmalıdır. Kars halkı bu kapının açüma-
smı istiyor." Daha sonra gazetecilerin sorula-
nnı cevaplayan Çapan, bir soru üzerine ka-
muoyunun, Ermeni denildiği zaman, *^a öl-
dürülmesi gerekenya dainsanlanöldüren bir
topluluk" olarak gördüğünü belirterek, bu
zihniyetin değişmesi gerektiğini, bu konuda
basına büyük göre\
r
düştüğünü söyledi. Ça-
pan, Ermenistan'da "Soykınm Anıtı"nı zi-
yaretiyle ilgili soruya da "Ermenilerin acda-
nna saygı duyduğumu göstermek istedim.
Öienlerin ruhu için saygı durusunda bulun-
dum" yanıtmı verdi.
Çapan, bir gazetecinin sorusu üzerine Er-
menistan'da PKK kamplan olmadığını be-
lirtirken "Komşulanmızla i>i geçinmemiz ge-
rekir. Benim yapüğun bu /i> aret şimdi tepki
gördü, ancak ileride birçok devtet adamının
Ermenistan'ı znaret edeceğini düşünüyo-
rum" diye konuştu. Çapan, Türkiye'nin Er-
menistan ile ilişkilerini geliştirmek zorunda
olduğunu. çünkü Kafkasya'ya ve Orta As-
ya'ya giden yolun Ermenistan'dan geçtiğini
sözlerine ekledi.
Çapan - Komşulanmızla iyi geçinmemiz gerek. (Fotograf: KEREMILGAZ)
gum
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - RP'li Ankara Büyükşehir
Belediye Başkanı Melih Gökçek,
Türk-lslam sentezifli yansıtan ca-
mili bir sembolle değiştirdiği Hi-
tit Güneşi amblemini çöp kutula-
nnda yaşatacağını açıkladı. Çağ-
daş Türkiye Platformu (ÇTP) ön-
cülüğünde j-ürütülen "Kentünize
veGüneş Kursuna Sahip Çıkahm"
adlı kampanyanın 5. gününde top-
lanan imza sayısı 130 bine ulaşır-
ken, Ankara Tabip Odası (ATO)
Gökçek'in reddettiği Hitit Güne-
şi'ni kendi amblemi yaptı. Eski
Ankara Büyükşehir Belediyesi
Başkanı Murat Karayalçuı da im-
za kampanyasına katıldı.
ASKi tesislerinde Büyükşehir
Belediyesi'nce önceki akşam dü-
zenlenen amblem tanıtım törenine,
Kuveyt ve Filistin büyükelçileri,
RP ve ANAP'h bazı milletvekille-
ri ile amblemi onaylayan Büyük-
şehir Belediye Meclisi'nin üyele-
ri katıldılar.
Ilahiler ve tekbir sesleri eşliğin-
de amblemin açılışmı yapan Me-
lih Gökçek, "Hitit Güneşi'ni ne za-
man kaldıracaksuuz?" sorusuna,
"Siyasal iktidann ömrüyle Hitit
Güneşi'nin ömrü aymdır. Sosyal
demokraüar nelere karşı oldukla-
nnı bilmeden, yıllardır her şeye
karşı çıkarlar" yamtım verdi.
Gökçek, dinscl fıgürlerde bulu-
nan amblemin çöp kutulannda
kullambp kullamlmayacağı soru-
su üzerine, "Çöp kutulanna la>ık
olarak Hitit Güneşi'ni görmüşler.
Biz kendi amblemimizi çöp kutu-
lannda tabii ki kuUanmavacağız''
dedi.
TBMM başkanvekillerinden
RP'li Yasin Hatipoğlu da, yaptığı
konuşmada, yeni amblem bayrağı-
nı göstererek, "Bizleri görmezük-
ten gelenlere, her dalgalanışta ye-
niden geMhn diyor" dedi. Hatipoğ-
lu, "Kimin malını kinıe veriyor-
lar? Hitit Güneşi'nin Türklerin
simgesi olupolmadıgı tartışılır. Hi-
titlerin merkezi Alacahöv ük'tür,
heykeo' oraya gönderelim" diye ko-
nuştu. Gökçek tarafından yakası-
na yeni amblem takılan Hatipoğ-
lu, "44 yıl imam-hatip lisesi amb-
lemini gururla taşıdım. Anka-
ra'mn yeni amblemim de taşunak-
la ikinci kere mutlu oMum. Bunu
da gururla taşrvacagun" görüşü-
nü dile getirdi.
Karayalçın'dan destek
Feshedilen SHP'nin son Genel
Başkanı ve eski Ankara Büyükşe-
hir Belediye Başkanı Murat Kara-
yalçın, Yüksel Caddesi'nde Mül-
kiyeliler Birliği önünde açılan
"Kentimize ve Güneş Kursuna Sa-
hipÇıkalım" jdlı ımza kampanya-
sına katıldı. Erbakanın, yeni
amblem için gündeme getirdiği re-
ferandum önerisine sıcak baktık-
lannı vurgulayan Karayalçın,
"Böyle bir referandum, Melih
Gökçekiçin de bir referandum an-
lamı taşır mı" sorusuna, "Bunun
değerlendinnesini şimdi yapmak
doğru olmaz" yanıtmı verdi.
Çağdaş Türkiye Platformu'nca
Hitit Güneşi için başlatılan kam-
panyada toplanan imza sayısı 5
günde 130 bine ulaşırken, Bur-
sa'da faaliyet gösteren Radyo S,
Radyo Vizyon ve Bursa 2000 ile
Bursa Haber gazetesinde çalışan
yaklasık 150 kişi, imzalanyla
kampanyaya katıldıklarını açıkla-
dılar. Çağdaş Türkiye Platfor-
mu'nca başlatılan kampanyanın
bugün sona ereceği, toplanan im-
zalann yann Ankara Valiliği'ne
teslim edileceği bildirildi.
ATO sahip çıktı
Ankara Tabip Odası, Gökçek'in
reddettiği Hitit Güneşi'ni kendi
amblemi yaptı. ATO'nun yeni
ambleminde, Güneş Kursu'nun
ortasındaki yuvarlak bölümde,
Akdeniz uygarlığının sağlık ve
ölümsüzlük sembolü olan "yüan"
sembolü de yerakh. ATO Yönetim
Kurulu tarafindan yapılan açıkla-
mada şu görüşlere yer verildi: "Ya-
şadığmuz toprağın uygaruğuu dış-
lamak,o topraktayaşamayı kabul-
lenmemek anlanunı taşır. Anado-
lu'da var olan tüm uygarhklar, bu-
güne ulaşan değerlerimizin yapı
taşlandır. Çağiar boyunca kahmı-
nı sürdürebilmiş bu derinlikteki
bir tarih zenginligi çok az ulusa na-
sip ounuştur. Nasıl reddederiz ye-
rine, nasıl koruyup geliştiririz kâv-
gısı daha doğru bir tcrcihtir."
V'ali basından öğrendi
Büyükşehir belediyesi amble-
minin değiştirildiğini gazete ve te-
levizyon yayınlanndan öğrendiği-
ni açıklayan Ankara Valisi Erdo-
ğan Şahinoğlu,değiştirilen amble-
min, valilik tarafindan onaylanma-
dan bayrak ve flamalarda kullaml-
ması durumunda toplatılacağını
söyledi. Eski Trabzon Milletveki-
li Rahmi Kumaş da, amblem de-
ğişikliğiyle ilgili olarak açtığı yü-
rütmeyi durdurma istemli davada,
"Melih Gökçek, ulusumuzun, dini-
mizîn kutsal kavramlannı sömür-
meye kalkmışar" iddiasında bu-
lundu.
Aydınlar Akkuyu için devrede
• Sanatçı, bilim adamı, sendikacı ve politikacılardan oluşan bir
grup aydın, Dünya Dostlan Demeği tarafindan hazu-lanan
"aydınlar dilekçesi"ni imzalayarak nükleer santrala karşı
olduklannı bildirdiler.
ERGÜNAKSOY
ANKARA -Akkuyu Nükleer Santralı 'mn
yapımını engellemek için Dünya Dostlan
Derneği tarafindan hazırlanan "avdmlar di-
lekçesi''nin imzaya açıldığı bildirildi.
"Nükleer Santrala Hayır" başlığını taşı-
yan dilekçede, yaşama rağmen, yaşama kar-
şı bir enerji politikasının izlenemeyeceği
vurgulandı.
tşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Pe-
rinçek. DİSK Genel Başkanı Rıdvan Bu-
dak, Insan Haklan Derneği (İHD) Genel
Başkanı Akm Birdal ve şair Can Yücd'in de
imzaladığı dilekçede, "Tüm dünyanm vaz-
geçtiği bu enerji biçiminin neden ülkemize
sokulmak istendiğmi, neden aç kalan firma-
lara ulkemizin peşkeş çekilmek istendiğini
anlayamıyoruz. Biz aydıniar, mavi dalgalı
deniz ve radyasyonsuz buluHar istiyoruz"
görüşü dile getirildi.
Dünya Dostlan Derneği tarafindan hazır-
lanan bİT sayfalık aydınlar dilekcesi imzaya
açıldı. "Nükleer Santrala Hayır" başlığıyla
hazırlanan dilekçede, nükleer santralın ya-
pımından vazgeçilmesi istenerek şöyle den-
ildi:
"Biz imzalan aşağıda yeralanlar, yaşana-
bilir bir dünya için Akkuyu'ya yapılması
planlanan nükleer santralı istemiyoruz.
Tüm dünyanın vazgeçtiği bu enerji biçimi-
nin neden ülkemize sokulmak istendiğini,
neden aç kalan firmaJara güzel ülkemizin
peşkeş çekilmek istendiğini anlamıyoruz.
Radyoaktifbir kirlenme tehlikesi karşısmda
aciz kahnamak ve kalan doğallığı da bitir-
memek için bugünden sesleniyoruz;
Dönülemez, onaruamaz bir aşamaya gel-
meden, henüz ihale aşamasmda iken nükle-
er santral kurma girişimi durdurulsun. Biz
doğa dostu sanatçüar, gazeteciler, yazarlar,
polhikacılar, ressamlar veşairier, kısacası bu
ülkeyi ve >-asamı seven insanlar olarak nük-
leer belayı istemeyen köviülerio. balıkçıla-
nn, doğa dostlannın ve duvarh tüm yurttaş-
lann nükleer santral karşıü tüm çahşmala-
nnı destekliyor ve yanlannda yer ahyoruz.
Hep birlikte sesleniyoruz:
Biz nükleer santral istemiyoruz. Çünkü
yaşama rağmen, yaşama karşı bir enerji po-
titikası olamaz. Mavidalgah bir deniz ve rad-
yasyonsuz buhıtlar olsun."
Dünya Dostlan Derneği Ankara sözcüle-
rinden NesrinTîmur, kampanyanın tamam-
lanmasından sonra, dilekçelerin, TBMM
Başkanlığı ve siyasi partilere gönderilece-
ğini belirterek şunlan söyledi:
"Hedeıîmiz, duyarü olan tüm aydınlara
bu dilekçeyi imzalatmakür. Daha geç olma-
dan, tüm aydınlan bu konuda duyarlı olma-
ya çağınyonız. Nükleer santralın yaputıı için
son aşamaya gelindi. Bu işi ihale aşamasm-
dadurdurabilmekiçin Türkrye'deki tüm do-
ğa dostlan bir arada oünalıdır. Nükleersant-
ral kurulduktan sonra karşı çıkmanm hiç-
bir anlamı yoktur.
Nükleer santral guişimine bütün yurttaş-
lar karşıyken bu işin şimdi engellenmesi ge-
rektiğine inamyoruz."
Dünya Dostlan Derneği tarafindan hazır-
lanan aydınlar dilekçesini imzalayan bazı
isimler şunlar:
Prof. Dr. Nihat Bozcuklar, Prof. Dr. Ya-
man Örs, Gencav Gürsoy, Doç. Dr. Tanay
Sıtkı Uyar, Dr Nurşen Omay, Prof. Dr Şe-
nal Ergin. Meral Gedizliogtu (Mimarlar
Odası tzmir Şube Başkanı), Rıdvan Budak
(DİSK Genel Başkanı), Prof. Dr. Ahmet
Inan. Doğu Perinçek (lşçi Partisi Genel
Başkanı), Prof.Dr. AB Nesin, NOdforos Me-
taxas (Yunanlı sanatçı), Can Yücel (şair),
Emcet Okaytu ve Akın Birdal (İHD Genel
Başkanı).
Ankara Diş Hekimleri Odası, Hitit Güne-
şi için başlatılan kampanyayı destekledikle-
rini belirterek, diş hekimlerinin bugün saat
12.30'da Yüksel Caddesi 'nde imza kampan-
yasına katılacaklannı bildirdi.
OLAYLARIN
ARDEVDAKI
GERÇEK
• Baştarafı 1. Sayfada
ye'nin çıkariarı adına sa-
vunulamaz; Ermenistan'ın
dostluğundan söz açmak
için de vakit çok erkendir.
Bu durumda Ankara'yı
bağlamayan temaslann
yapılması yararlıdır. Esen-
yurt Belediye Başkanı'nın
Erivan'ı ziyareti, ilk adım
savılabilir.
İlk adımın bu kadar bü-
yük tepki toplamasını do-
ğal karşılamak mı gere-
kir?.. Bir belediye başka-
nı, ne başbakandır ne de
Dışişleri bakanı, dış politi-
ka üretemez; ama, zemin
yoklayabilir, komşulan-
mızda biriken düşmanlık
güdülerini törpüleyebilir,
bir halktan ötekine dost-
luk duygulan taşır.
Ermenistan'ın üzerinde
çok durduğu sözde soykı-
nm olayı, gerçekte bir soy-
kınm değildir; çünkü, tü-
müyle Ermeni soyuna yö-
neltilmiş ırkçı bir içerik ta-
şımıyordu. Doğuda Rus-
laria birlik olarak Birinci
Dünya Savaşı koşullann-
da büyük bir tragedyayı
başlatan Ermeniler, Ittihat
ve Terakki hükümetinin
karanyla 'tehcir' edilirler-
ken batıda ve özellikle Is-
tanbul'da yaşayan Erme-
niler rahattılar. Yalnız, bu
olgu bile herkese çok şey-
\er anlatabilir.
'Soykınm' iddiasını tari-
he emanet etmek isteyen
sağduyu sahibi Ermeniler,
Esenyurt Belediye Başka-
nı'nı konuk olarak ağırla-
mışlar; ama, bu olayın or-
talığı birbirine katması, yü-
rünecek yolun, yalnız sını-
nn öte yanında değil, bu
yanında da uzun olduğu-
nu gösteriyor.
•••
Göçerin
I Baştarafı 1. Sayfada
da yetkililer, Kızılay tarafin-
dan gönderilen 500 çadırda
kentin değişik kesimlerinde
üç ayn "çadırkent" oluştu-
rulacağını bildiriyorlar.
Çadırkentlerin yol, su,
elektrik gibi sorunlan için
Hakkâri Valisi Lütnıllah Bil-
gin başkanlığında çeşıtlı top-
lantılar yapıhyor. Valilikçe
oluşturulan göçeraileleri tes-
pit komisyonu çalışmalanna
başlarken muhtarlardan olu-
şan komisyon üyeleri, göçer-
lerin kentin heryanına dağıl-
malanndan dolayı tespitin
çok zor olduğunu belirtiyor-
lar. Göçer aileleri, devletin
Kuzey Irak'tan gelenlere gös-
terdiği ilgiyı kendilerinden
esirgememesini isterken
Hakkâri Belediye Başkanı
Abdurrahman Keskm, bele-
diye olanaklannın çok kısıtlı
olduğunu. Kızılay'ın seyyar
hastane ve mutfak gönder-
mesini beklediklerini bildir-
di. Son iki haftada Hakkâ-
ri'ye gelen göçer sayısının 20
bin tahmin ettiklerini, bir yıl
içinde ise 32 bin olan kent nü-
fusunun 85 bine dayandığmı
vurgulayan Başkan Keskin,
hizmet veremediklerini belir-
terek şunlan söyledi: "Bdedi-
ye olarak programlanmız al-
tüst oldu. Köylerinde üretid
iken kent merkednde tüketid
dururna getirikn bu insanla-
rm, zaten işsidiğin had safha-
ya ulasoğı kentte ne yapacak-
lanmdüşünmek böe istemiyo-
ruz. Hakkâri sosyal panama-
lara gebe bırakıklı. Bunu ya-
pan devtet sonucunu da üst-
lenmefidir"
FethuHahçılar
• Baştarafı 1. Sayfada
bJçbir zaman Atatürk ve la-
ikük karşıü bir eylem ve dü-
şünceye sahip ohnamıştır''
dedi.
Sadece Gülen'in avukatı-
nın katıldığı duruşma, karar
verilmek üzere ertelendi.
Çetinkaya'nın, Cumhuri-
yet' in 6 Ağustos 1994 tarih-
li sayısında "Ruh Haü" baş-
lığıyla yayımlanan yazısm-
da, özetle şu görüşlere yer
verilmişri: "Fehmi'nin Ho-
caefendisi Fethullah da bir
şeriatçıdn*. Cumhuriyet'ten
korkar. Atatürk'ün aduu
duvunca tüyleridiken diken
olur. Biz durmadan soranz:
'Askeri liselerdeki tarikatçı
örgütlenmede Fethullah'ın
neden adı geçiyor?'
Yanıt gelmez... Usanma-
dan soranz: 'Polis okulla-
nndaki tarikatçı örgütlen-
mede neden Fethullah'ın adı
geçiyor?"
Fethullah Gülen'in, bu
yazı üzerine gazetemiz hak-
kında açtığı 500 milyon lira-
lık manevi tazminat davası
tstanbul 5. Asliye Hukuk
Mahkemesi'nce reddedil-
mişti. Karar, temyiz edilin-
ce dava Yargıtay 4. Hukuk
Dairesi'nde yeniden ele
alındı. Dava, kararın açık-
lanması için ertelendi.