Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5 TEMMUZ 1995 ÇARŞAMBA.
12 DIZIYAZI
12 Eylül'e ilktepki
Aydınlar dilekçesi
DÜŞÛNCE
OZGURLUGU
ÇIKMA2I
.EMİN DEĞER
• RR bugun demokrasıye
dayanmakta; ama atılan
adımlardan anlaşılıyor kı
iktıdara geldıklerınde
kuracakları sıstem
demokrası dışı bır
sıstemdır Böyle bır
sıstemde yalnız duşünce
değıl, ınanç ozgurluğü bıle
yoktur. Devlet, bellı bır
ınanç sıstemıne gore
yenıden kurulmak
istenmektedır.
• Laıklığın bulunmadığı bir
toplumda, birey yoktur,
bıreysel haklar da yoktur;
dın sıyasallaşmıştır.
Tarikatlar, cemaatlerını,
her konuda tarıkat kültürü
ve tarıkat dısıplınıyle eğıtır.
Böyle bır toplumda
demokrasi kurulabilir mi?
12 Eylul'un getırdığı sıkı düzenle
kıskaca alınan toplum, demokratık öz-
lemlennden kopanlamamıştı Suskun-
du v e bır çıkış yolu anyordu Bır çıkış
yolu bulunabılırdı elbet O yol aydın-
lar elıyle açılmak ıstendı Kısaca, 12
Eylul'un getırdığı sısteme karşı ılk tep-
kı, aydın kesımden geldı
Aziz Nesin'ın onculuğunde yapılan
tartışma ve çalışmalar sonunda, Türkı-
ye'nın boyle bır sıkıduzenı, anayasal
kılıfla da olsa benımseyemeyeceğı bel-
gelenecek ve bu belge kamuoyuna
açıklanacaktı Ancak sıkıyönetım al-
tındakı Ankara ve Istanbul'da yapıla-
mazdı bu açıklama Bır Anadolu ken-
tınde yapılacak açıklama da beklenen
yankıyı sergıleyemez, ses getıremezdı
Bu nedenle 12 Eylul Anayasası'nın bı-
le tanıdığı, Magna Carta Lıberta-
tum'dan ben var olan dılekçe hakkı
kullanılacaktı Yontem, dılekçenın bu
yolla Cumhurbaşkanlığrna doğrudan
venlmesı olarak saptandı
Oyle de yapıldı "Türkiye'de De-
mokratik Duzene İiişkin Gödem ve İs-
temler" başhklı \e 1300 ımzalı dılek-
çe, Cumhurbaşkanı'na değıl, Cumhur-
başkanlığVna venlmek ıçın koşkun ka-
pısmdan gınş ıznı ıstendı Bır kuruldu
Cumhurbaşkanlığı kapısına gelenler,
Prof Fefami Yavuz başkanlığındakı ku-
ruia koşke gınş ıznı venlmedı Dılek-
çe. koşkun kapısından ıçen alınmayan
Prof Fehmı Yavuz ve arkadaşlarınca
bır gorevlıye teslım edıldı, ama Meclıs
Başkam'na doğrudan ve elden venldı
Bu dılekçenın sunuş yazısından bır
paragraf, dılekçecı aydmlann bıle be-
nımsemedıklerı düzenın kurallarına
uymak gereğını du> duklannı gostenr
"Var olan duzenlemeler ve 2569 sa>>
b yasanın suç saymadığı çerçeve içinde
göruşlerimizi açıklamayı gerekli goru-
yoruz. Bizler suiırlamalan benımseme-
mekle birükte bu çerçeve içinde hareket
etme durumundayız." (29)
Dıkkat edıhrse. 12 Eylul duzenınde,
demokratık sıstemle ılgılı ıstemler bıle,
ancak duzenın çızdığı sınırlar içinde
açıklanabılıyor Bu somut durum, 12
Eylul sıstemının nıtelığını anlatmaya
yetecektır Bu tutumun ne denlı doğru
olduğu tartışma götûrur Belkı de dı-
lekçecılerden yargılananlann tumu. tu-
tuklanmayı goze alarak daha etkın bır
tavır sergıleyebılselerdı durum değışır
mıydı dıye duşunmuşümdur zaman za-
man
Evren'in tepkisi
15 Mart 1984 tarıhlı ve 'Avdınlar LH-
lekçesi' olarak adlandırılan bu dılekçe-
ye ılk tepkı, beklendığı gıbı, 12 Eylül
lıdennden geldı' Bu anayasaya kefıl
olduğunu ve deldırtmeyeceğını soyle-
yen Evren. dılekçecı aydınlan "vatan
haınliğrvle" suçladı Ve hemen hazırla-
yanlar hakkında Ankara Sıkıyönetım
Mahkemesı'nde dava açıldı 59 aydı-
nın sanık olduğu bu dava, sıstemın de-
mokratık hak ve ıstemlere bıle hoşgo-
rülu olamayacağını gostenyordu Bu
davayla demokratık ıstemlenn bıle dı-
lekçeyle yetkılı yerlere sunulmasını
sut sayan,_çagdışı bır anlayış belgelen-
mış oldu Özgürluk dılekçesını hazırla-
yan 59 aydınm yargılanması, bu çağda,
belkı de demokratım dıyen bır başka
ulkede gorülmemıştı
Dava sonunda aklanma karan venl-
dı Ama bu sonuç, ne sıstemın hoşgo-
rusünu gostenrdı ve ne de hukuka bağ-
lılıgını' O gunden bu yana, geçen on
yıllık sureye karşın, demokratıkleşme
konusunda olumlu bır adım bıle atıla-
maması, 12 Eylül sıstemının kurum-
laştığmı ve yerleştığını göstenyor
Yıllardır sûreklı bır özlemı yınehyo-
ruz Bu, demokrası ozlemıdır Ama
bılmelıyız kı demokrası soylemle elde
edılemıyor Demokrasının bır altyapısı
var, demokrası de bır ekonomık temele
oturur. bır kurallar ve kurumlar dızge-
sıdır K.urallarını lıberal ekonomının
kurum ve kurallan belırler Demokra-
sıyı ıstemek başka, gerçekleştırecek
altyapıyı oluşturmak başkadır
Demokrasıye geçemeyışın ve ozle-
mını çektığımız bır sıstemı oluştura-
mamanın sıkıntısını çekıyoruz Hele
1994'un son aylannda, DEP olayı ne-
denıyle ABD'nın ve Avrupa'nın dık-
katlennın uzenmıze çekılmesı, sorunu
daha da guncelleştırdı Soylem şu
Turkıye demokratıkleşmelıdır
1
Bunu
Avrupa ıstedığı ıçın değıl, kendımız
ıçm başarmalıyız lyı, ama nasıl
9
Bu
anayasayla m\r>
Sıvıl toplum ve orgut-
lenme bılıncı korleştınlmış bu sosyal
yapıyla mı
9
Fmans kapıtalın kredılen-
ne ve yabancı sermayenın sömurusune
açık bır ekonomı, verdığı kredıyı -bor-
cu- kendı gosterdığı yerde kullanılıp
kullanılmadığını saptamak ıçın ekono-
mımızı denetımını altında tutan
IMF'den, Dunya Bankası'ndan ve
ABD'nın yonlendınlmesınden bağım-
sız bır sıyasa ızleyemeyen sıyasal yapı-
mızla mı9
Ama bugunku duzen ger-
çekte emperyalıst sıstemın çıkarlannın
en lyı korunduğu bır duzendır
ABD'nın ınsan haklan vb konulan dı-
le getırmesı, kımı uluslararası orgutle-
re ve kendı ıçındekı kımı odaklara ve-
rılmış mesajlardır Yoksa ABD'dekı
hur müesseselerın -evrensel soygun
şırketlennın- çıkarları korunmaktadır
2 hazıran tanhlı Mıllıyet'tekı bır habe-
re gore Intercontınental Oteller Zıncın
Dunya Işletmeler Başkanı Robert Col-
ler, "Türldye'ye inandığımız için geri
dönduk" (30) demış
Bu sorulann yanıtı venlmeden once
şu gerçeğın altmı bır kez daha çızelım
Once 12 Eylul Anayasası'yla demok-
rası kurulamaz Bunun ıçın once 12
Eylul Anayasası ve demokrasiyı engel-
leyen yasalar değıştınlmelıdır Son ge-
nel seçımlerde, halkın bır bölumu,
anayasayı değıştırme soylemıne oy
verdı Koalısyon, bu söylemın yenne
getınlmesını programına koydu ama
etkın bır adım atılamadı Bunun ne-
denlen uzennde durulmuyor Bırçok
nedenlerınden ve onde gelen bır ne-
den toplumun demokrasının ne oldu-
ğunu ve olmadığını bılmemesı, ınsan
haklarının ve ozgurluklerın Turkıye
ıçın onemının ayırdına vanlamaması-
dır
RP. takıyye yapıyor
RP've oy verenlenn ozgur bırey ol-
ma yenne kulluğu seçmeyı yeğledık-
lerı, bunun guncel orneğını gosterır
Burada demokrası kendını yıkma aşa-
masına getınlmektedır Çünku o kanat
oncelen takıyye ıçınde. demokrasıye
saygılı gorûnuyor Bugun demokrasıye
dayanmakta, ama atılan adımlardan
anlaşılıyor kı iktıdara geldıklennde ku-
racaİdan sıstem demokrası dışı bır sıs-
temdır Boyle bır sıstemde de yalnız
duşunce değıl, ınanç ozgurluğu bıle
yoktur Devlet, bellı bır ınanç sıstemı-
ne gore yenıden kurulmak istenmekte-
dır Turkıye, demokratık haklardan ya-
rarlanarak örgutlenmış bır ınanç toplu-
luğunun, demokrasıyı yıkacaklarını
gızlemeyenlenn tehdıdı altındadır
Ancak unutulmaması gereken nokta.
bu açılımlann, Avrupa Insan Haklan
Sözleşmesı'nm 17 maddesıne aykın
olduğudur Anılan madde hukmüne
göre
"Bu sözleşme hükümlerinden hiçbi-
ri, bir devlete, topluluğa veya ferde, iş-
bu sozleşmede tanınan hak ve hürnyet-
lerin yok edilmesini veya mezkûr soz-
leşmede derpiş edildiğinden daha genis
ölçude tahditiere tabı tutulmasını istih-
daf eden bir faali>ete gırışmeye» matuf
herhangi bir hak sağladığı şeldinde tef-
sir olunamaz."
Hıçbır orgutun ya da kışının demok-
ratık haklara dayanarak, demokrasıyı
yıkma hakkı yoktur Boyle bır gınşım.
sozleşmeye dayanılarak hukuk sıstemı
ıçınde onlenebılır, onlenmelıdır
RP'nın sıyasal planı ve uygulamala-
n, bu sozleşmeye aykındır Cumhun-
yet Başsavcılığı'nın bu sozleşmeye ay-
kın uygulamalan onleme gorevını ıh-
mal edıp etmedığı tartışmayı bıle ge-
rektırmeyecek kadar açıktır Ve bu açı-
dan bakıldığında, RP'nın seçımlerde
aldığı oylar ve sonuçlannın meşruluğu
bıle golgelıdır fşte demokrasımızın
guncel fotoğrafi budur1
özgür blrey ve kul
Bu fotoğrafa bakarak şöyle düşunu-
yorum Toplum olarak, daha kulun ıs-
tencıyle ozgur bıreyın ıstencı arasında-
kı aynmı anlayabıldığımız hele one-
mını kavrayabıldığımız kamsmda deği-
lım Bu fotoğraf, laıklık gıbı bızım ıçın
olmazsa olmaz bır temel ılkeden su-
reklı verılen odunlerın fotoğrafıdır
Mustafa Kemal'ın kulluktan, aklına ve
özgur ıradesıne bağlı bıreyı one çıkar-
ma ve o ozgur ıradelı bıreylerle de ba-
ğımsız bır topluma geçış hedefınden
sapıldığınm belgesıdır Demokrası el-
bet toplumun genel katılımıyla gerçek-
leşır, gelışır ve yaşar Ancak oy veren
bıreylerın, oylannı, ırade ozgurluğu
ıçınde ve asla açık ya da gızlı herhangı
bır baskıdan uzak, kendı ıstemlenyle
oy vermelen de bır başka koşuldur Bu
koşulun gerçekleşmesı ıçın de ozgur
bır ortamın bulunması, kışının bırey
olma bılıncınde olması, bıreysel hakla-
nnı savunacak bılınce enşmesı gerekır
Bunun da ancak laık bır sıstemde ger-
çekleşeceğını unutmayalım Laıklığın
bulunmadığı bır toplumda, bırey yok-
tur, bıreysel haklar da yoktur, dın sıya-
sallaşmıştır, tankatlar, cemaatlennı her
konuda tankat kulturu ve tarıkat dısıp-
lınıyle eğıtır
Boyle bır toplumda demokrası kuru-
labilir mı9
Ya da yonetıcılenn seçımle
ışbaşına gelmelerıne, genel katılıma
karşın, sısteme demokratık sıstem de-
nılebılır mı9
Bu soruya, bızım yakın
geçmışımızden alacağıtnız örneklere
bakarak yanıt vermeye çalışalım1
şeyhln Iradesi
Devletın en yuce katına çıkan bır
bürokrat ve sıyaset adamının, Tiırgut
Ozal'ın bıle sıyasete atılmak ıçın şey-
hınden tzın ıstedığı bır toplumda, sıra-
dan yurrtaşın, şeyhler, hocalar gıbı dın
bezırgânlarının etkısınde vereceklen
oyun, ozgur ıradeyle verıldığı kabul
edılebılır mı
9
Bunun anlamı açıktır Şeyhın ırade-
si, bıreyın ıradesını esır almış demek-
tır
Turkıye, ışte çelışkılenn kesıştığı bu
noktadadır Ve elbet demokrası, özûn-
den saptırılmıştır Toplumun gen bır
duzene geçışının ardında bu gerçek ya-
tar Bu nedenle toplumun bır gen du-
zene geçışının, demokratık yontemle
gerçekleştığı boyle bır seçımın meşru
olduğu duşunülemez
Duşunce ve ıstenç ozgurluğu bulun-
mayan yerde yapılan seçımın ve baş-
kalannın ıradesıne bağlı oylann seçe-
ceğı Meclıs'ın uzenne meşruıyetsızhk
goîgesı duşer Borçlar Kanunu'na gore
ırade serbestısı-ozgurlüğu olmayan kı-
şının yaptığı hukuksal ışlem geçersız-
dır
Bu bağlamda ozgür ıstençle yapıl-
ması gereken bır oy verme ışınde,
şeyhten ya da tankat ulusundan ızın al-
mak, o kışıde ırade ozgurluğunun kı-
sıtlandığını gostenr Iradesını ozgurce
kullanamayan kışı, kuldur RP olayına
bır de bu açıdan bakılmalıdır Bırey oy
verecek yerde, kendı ıstencıyle baş ba-
şa kalmalıdır Oysa onu programlayan
tankat ulusu yanındadır Evet fızık
olarak değıl, ama tınsel olarak yalnız
değıldır Oy verme yerınde yalnız ve
sorumluluğuyla baş başa olmayan kışı-
lenn verdığı oy ozgür ıstençle venlmış
sayılabılır mı
9
Çunkü kul. neye ve nasıl ınanması,
neyı, nasıl duşunmesı gerektığıne ken-
dısı karar veremez Buyurulanı yapar
Oysa ıstencı (ıradesi) özgur olan bırey,
bunlara kendısı karar venr, doğrulan
ve yanlışlan, aklıyla. bılımsel yontem-
lerle arar ve bulur Işte çağdaş bır top-
lumu, ana ogesı ozgür bıreyler olan öz-
gür ıstençh halkı oluşturur Ve boyle
bıre>lerden oluşan halk da 12 Eylul gı-
bı bır sıstemı elbet sorgular ve değıştır-
menın yollannı arar ve bulur
(29) 4\dmlar Dilekçesi Dcnası - Adam
Yaunlan -syf 27
(30) Dunva Intercontmental Oteller
Grubu nun Turkıvedeh otelı, 1979 vdın-
da DtSK ın gre\ karan nedennle çalışa-
maz duruma gırmıştı Bu emperyalıst sıs-
tem ıçın bağışlanamazdı Intercontınen-
talcüer ışçılenmn gre\ karan alacağı
bır ışvennde çahşama\acaklanm duşu-
nerek otelı satıp gıttıler Şımdı TuHaye ye
ınandıklarım soyluvorlar yanı somuru
çarkınm omıne engel çıkmayacağını du-
şunerek donüyorlar Demek kı Turkıye,
emperyalıst somuru ıçın tam guvendecek
ulke olmuş
Yarın: Laiklikten verilen
ödiın
Müdahaleci devlete karşı optimal devlet
Doç. Dr. COŞKUN CAN AKT4N
Centerfor Study ofPublıc Cho-
ıce, George Mason Unıversıty
-2-
ŞENER - Planlama verilerini ktılla-
nan vazara gore son vıllarda kamu
harcamaları toplamının GSMH'ye
oranı >aklaşık olarak yuzde 40 do-
la\larındadır Devletin ckonomıdeki
pavı \u/dc 40 değil, 25 dolaylarında-
dır... İşte TLSIAD raporundaki çar-
pıkhk buradadır. (26.6.1995. s.16)
AKTAN - Saruyorum burada berum-
le bırlıkte DPT müsteşarının da bır
açıklama yapması gerekıyor Raporda
ıstıfade ettığımız kaynak şudur DPT,
Ekonomık ve Sosyal Göstergeler,
1950-1992, Ankara 1993 Türkiye'de
farklı devlet kuruluşlannın aynı konuva
ılışkın ıstatıstıklen arasında fevkalade
onemlı farklılıklar olduğu aşıkârdır
Bugun sade bır vatandaş bızım kullan-
dığımız rakamlardan ve analızlerden
çok daha ıyı bır şekılde de\letı sonuç-
lara bakarak değerlendırebılıyor Dev-
let halıhazırda ıyı ışlıyor mu
9
Devlet
yonetımındekı sorunlar nelerdır ve
bunlar nasıl çozumlenebilır9
Dev let na-
sıl yenıden yapılandınlabılırr>
Daha ıyı
bır devlet ya da ıdeal devlet nedır, nasıl
olmalıdır Devletın en uygun görev ve
fonksıyonlan nelerdır0
TUSİAD rapo-
ru bu ve benzen sorulara cevap bulma-
ya çalışıyor ve bıze ıyı bır devletın na-
sıl yenıden ınşa edılebıleceğı konusun-
da onemlı ıpuçlan ve mesajlar venyor
ŞENER -... Turkhe'de kamu sek-
törünün büyüklüğunun Batı Avrupa
ülkelerinin yarısı kadar olduğunu
görürbz... Sadece işadamlan değıl,
fakat ayrıca ekonomistler. oğretım
uyeleri ve politikacıların çoğunluğu
büyük bir yanılgı içerisindedirler.
(26.6.1995, s.16)
AKTAN - Uluslararası ıstatıstıklenn
hıçbınnde Türkiye'de kamu sektorunun
buyukluğu Batı Avrupa ulkelennın ya-
nsı kadar değıldır IMF, Dunva Banka-
sı, OECD gıbı kumluşlann penyodik
yayınlan ıçensınde boyle bır ıddıayı
doğrulayacak bılgı mevcut değıldır
Bkz (1) IMF Government Fınance
Statıstıcs, (2) OECD Economıc Outlo-
ok, (3) World Bank, World Economıc
Development, Bu üç kaynak da yıllık
penyodık olarak yayımlamr
ŞENER - Bilimsel açıdan KİTIer,
kamu sektorıinün buyükluğunü etki-
lemezler.
AKTAN - Et. sut, yoğurt ımal eden
ve pazarlayan. otel ışlermecılığı ve lo-
kantacılık yapan, ayakkabı ve gomlek
ureten. sanavı alanında bırçok ham-
madde ve ara malı ureten JClT'ler, nasıl
kamu sektorunun buyuklüğunü etkıle-
mez
9
ŞENER - KİT'ler... kötü yönetilme-
meleri koşuluyla zarar etmezler.
AKTAN - KlT'lenn zarar ehnesırun
temel nedenlerınden bınsı ve en onem-
lısı kotu yonetımdır Kamu teşebbusle-
nnde malıyet etkınlığı (efFıcıency) ve
hızmet etkınlığı (effectıveness) özel te-
şebbuslere kıyasla daha duşüktür Malı-
yet etkınlığı daha ucuza mal ve hızmet
sunmak demektır Hızmet etkınlığı ıse
tüketıcıye daha ıyı ve kalıtelı mal ve
hızmet sunmayı ıfade eder Nıçın kamu
sektoru ozel sektör gıbı ba^anlı çalış-
mamaktadır7
Bunun temel nedenı,
mulkıvet ve pıyasa yapısıdır Devlet
mulkıvetı ve devlet tekelı etkın mal ve
hızmet sunulmasını engellemektedır
Polıtık muteşebbısler. yanı polıtıkacılar
ıle ozel muteşebbısler arasındakı farkı
ıyı anlamak gereklıdır Polıtık muteşeb-
bıs başkasının parasını (vergı) başkası
ıçın harcar Oysa ozel muteşebbıs ya da
kuçuk esnaf kendı parasıru kendısı ıçın
harcar Işte bu nedenle kamu mulkıvetı
üzennde mıllet adına tasamıfta bulun-
ma ve karar verme hakkına sahıp olan
polıtık muteşebbıslenn harcama, vergı-
leme. borçlanma ve para basma gıbı
guç ve yetkılerının sınırının ve çer-
çevesının çızılmesının gerektığını belır-
tıyoruz
SÜRECEK
POLİTİKA VE OTESİ
MEHMED KEMAL
Yılmayan Bir Solcu...
Telefon çaldığında gelınıydı, olduğunu haber ve-
nyordu Oysa ıkı gun once konuştuğumuzda sesı
ne de canlıydı, hıç de olecek gıbı değıldı Yaşam
doluydu "oğlunun ışlerıne yardım edeceğını"
soyluyordu
"Bızım ıçm heryaşta çalışmak var "
Murat Tuncay olmuştu
Hıçbır ışte onde gorunmeyı sevmezdı, her ışın
ıçınde, yanında olurdu Kaçmak, savsaklamak ne-
dır bılmezdı Polatlı'nın bır koyunden gelmış, An-
kara Lısesı'nın 38'lılerı arasında gırmıştı Nedense
o donemın oğrencılerıne solcu derlerdı Murat
Tuncay da solcu dıye anılıyordu öyle anılmıştı,
oyle gıdecektı Bır donemın adsız solcusu olmuş-
tu "Varsın bılen olmasın namını şanını "
Fakultenın (Dıl / Tanh'ın) dışında Turkıye Gençler
Derneğı kurulduktan sonra hemen yerını almıştı
Butun sosyal ve sıyasal çaltşmalarını buraya ver-
mıştı gece gunduz durmadan çalışıyordu Koy
kokenlı olduğu ıçın derneğın ne kadar kaba ışlen
varsa hepsını gonullu olarak yuklenıyordu
Kıtap kurduydu Bır kıtap kendıne alırsa bır kı-
tap da derneğe alıyordu Aldığı ve verdığı krtabın
ardına ecuş bucuş harflerle 'Murat Tuncay' dıye
adını yazmaktan buyuk bır keyıf alırdı Korfez'de
Tutunçıftlık'tekı yazlığında kocaman bır kıtaplığı
vardı
"Ne yapacaksın bu kadar kıtabı?" dıye sordu-
ğumda, "Okurum, okuyan çıkar, günun bınnde bı-
nlennın ışıne yarar" derdı Okumanın yanında sev-
dığı ışlerden bırı de yazmaktı Işler, dunya sorunla-
n, geçım sıkıntısı yazmasını engellemıştı Bırkaç
satır yazar, bır kenara kor, "Sonra ele alınm" drye
saklardı Yazmak oyle bır uğraştı kı başlar, ucunu
bırakırsan bır daha donup gerıye gelmezdı Yaz-
mak ıçın ocağı sureklı sıcak tutacaksın' Azıcık
koyverdın mı bır daha tutamazsın
Istanbul'a gelıp yerleştığınde TlP'ın Kadıkoy ıl-
çesınde çalışmaya başladı Sade uye, yonetım ku-
rulu uyesı, başkan olarak rutbe ve unvan ısteme-
den var gucuyle çalıştı Partı ıçı çekışmelenn ıçın-
de kımseden yana olmadı, olanlara uzuldu Kadı-
koy'dekı ılçeyı dar, sıkıntılı gunlerde tek başına ko
rumayı ve savunmayı bıldı Butun asken darbeler
bır paspasmışçasına ustunden geçtı Selımıye'de
kendısı ve partı arkadaşlan ıçın candan karşı koy-
du TlP'ın ayakta durduğu, çoktuğu yıllarda yılma-
dan çalıştı, durdu
TİP ın ılk gonullulenndendı Hep ılkler arasında
olmayı ve kalmayı bıldı "örgüt" der de başka bır
şey demezdı örgutun olmadığı gunlerde de bır-
kaç yakınını orgutler, bır kandıllık tşığı aydınlık tut-
maya çalışırdı
"Son gunlerde emeklı olmuş, bır köşeye çekıl-
mıştı", dıyeceğım ama dıyemıyorum En yakın, en
eskı arkadaşlanyla haftanın belııiı gunlennde top-
lanır, soyleşırdı
Cılvegoz'de gumruk memuru ıken başından bır
olay geçmıştı Açığa almışlardı Yapılanın haksızlı-
ğını ıspatlamak ıçın 50 yıl, hıç bıkmadan olayı ızle-
mıştı Zaman zaman gazetelerde haberler çıkardı,
bunlan gordukçe sevınırdı Davayı daha kazanma-
mıştı ama yuze yuze sonuna gelmıştı Gozlenyle
gulerdı Gene gozlenyle, "Bıtırmek uzereyım" dı-
yordu Elıne aldığı davalann hepsınde kazanmıştı
yanda bırakmamış, sonuna kadar surdurmeyı bıl-
mıştı Bu davası dıvana kalıyordu
Varsın, kalsın, bu da "Dıvanlık" olsun
1
Acıyı paylaşırız
1
BULMACA SEDAT YAŞAYAN
1 2 3 4 5 6 7
SOLDAN SAĞA:
1/ Damtn, çoğun-
lukla camaşır ser-
meye yarayan ve
çınkoyla döşelı
bulunan düz bölu-
mu 2/ Ikı anı ayı-
ran zaman dılı-
mı Şeftalı, kayı-
sı eıbımeyvelenn
çelcırdeklennın
sert kabuğu 3/
Içınde dın balık
saklanan, denız-
den aynlmış ha-
vuz Soyundan
gelınen kımse 4/ Madagas-
kar'da yaşayan, sıncaba ben-
zermaymuntüru Kalınbü-
külmüş sıcım 5/ Argoda
"bit" anlammda kullanılan
sözcük Bır ışı yenne getır-
me 6/ Soğukla sıcak arası
Mustahkem >er 7/ Bır bara-
jın fazla suyunu akıtmak ıçm
yapılan duzen Süs ıçın ya-
pılmış gıysı kıvnmı 8/ Ma-
lı'nın başkentı 9/ Tantalın
sımgesı Yok etme
YUKARIDAJN AŞAĞIYA. I/Beynm duvu sınırlennın kav-
sak yen olan bölgesı 2/ Sancağı, yelkenı ya da serenı dırek-
tenaşağıalma BırtûrJcalınvekabakumaş 3/AkdenızBöl-
gesı'nde yetışen ve köklennden kırmızı boya elde edılen bıt-
kı 4/ Harman yennde kalan toz ve samanla kanşık taneler
5/fngıltere v e ABD'de kullanılan arazı ölçüsü bınmı Arap
harflennın en vok kullanılan el yazısı bıçımı 6/ Bır göster-
me sıfatı Türkçede ıigı adılı II Afhka'da yaşayan, bacak
lan beyaz çızgılı bır hayvan Bır topu raketle ya da sopay-
la bellı bır yere atmaya da>anan oyun 8/ Futbolda kaleye
doğru yapılan vuruş Tavuğun ıstenılen yere yumurtlama-
sını sağlamak ıçm kullanılan beyaz taş 9/Toren ıçın muret-
tebatın kupeşte bo>unca duzenh bıçımde dızılmesı
CANLARA VE DOSTLARA
TATİL OLANAĞI :
•»• Denız ve orman manzaralı lux odalarıyla,
•»•Antmalı yuzme havuzuyla,
-^•Damak zevkınıze hıtap eden restorantıyla,
~JÇ Tunstk merkezlere süreklı ve kolay ulaşımıyla,
^ yaklaşımdan uzak hızmet anlayışıyla
otelımızde sıze hanka bır tabl geçırteceğız
Paranız cebınızde kalacak sazıyta sözüyle scz
canlar bırtıktelığın güzellığını yaşayacaksınız
Çam Oımanryla denızın elele tutuşup ayak-
larınızın artına uzandığı Kuşadası-Oavudlar
Otel KELEBEKte tatılınızı geçınnız, romatzma
nefes darlığı ve stresınızı burada bırakıp gıdınız
Daha ne ıstıyorsunuz
1
Gelın Candosüar bu
tatıl bırlıkte olalım
YATÂK + KAHVALTI = 450 000 TL.
YARIM PANSİYON = 600 000 TL.
Tel : 0.256.512 43 38
Telefm: 0.256.518 36 20
Not Bu gınşım KuşadasıHacıBektaşDerneğı
katılımıyla gerçekleşmektedır