Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6HAZİRAN 1995SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Trakya Üniversitesi öğrencileri, ülkücülerin polis ve rektörlükçe desteklendiğini ileri sürdü
Universitede iilkücü ağırbğı
HALİL NEBtLER
• Okulda öğrencilere yönelik ilk saldın 4 Ekim 1994 tarihinde
gerçekleştirildi. Okul ve yurt kantinlerinde devrimci ve
demokrat olarak tanınan öğrencilere gruplar halinde saldıran
ülkücüler, saldın sırasında satır, bıçak, sopa ve silah kullandılar.
Yakalananlar ise olayda yaralanan solcu öğrenciler oldu.
lindiğini anlattılar. Trakya Ûniversite-
si'nde öğrencilere yönelik ilk saldın 4
Ekim 1994 tarihinde gerçekleştirildi.
Okul ve yurt kantinlerinde ilerici, dev-
rimci ve demokrat olarak tanınan öğren-
cilere 25-30'ar kişilik gruplar halinde
saldıran ülkücüler, saldın sırasında satır,
bıçak, sopa ve silah kullandılar.
Saldından sonra yakalananlar ise olay-
da yaralanan solcu öğrenciler oldu. Sal-
Edirne'deki Trakya Üniversitesi'nde
ülkücü militanlann öğrenim yıh başın-
dan bu yana saldınlan, dönem sonunda
en üst noktaya ulaştı.
Edirne'de okuyan öğrenciler, saldır-
gan ülkücülerin polis ve rektörlük tara-
findan kimi zaman desteklendiğini, kimi
zamansa saldınlannm görmezlikten ge-
dırganlarortadan kaybolurken, dayakyi-
yen, yaralanan ilerici öğrencilere okul
ve yurt yönetimkri tarafından soruştur-
malar açıldı. Çok sayıda öğrenci yurttan
yanm veya bir dönem, okuldan ise 45
gün uzaklaştmldı.
Öğrencilerin okulda düzenledigi alter-
natif açılış sırasında da ülkücülerin kit-
lesel saldınsı meydana geldi. Bu olayda
da ülkücüler herhangi bir cezayla karşı-
laşmadı.
Üniversite öğrencilerine yüklenen
harç zamlannı protesto etmek için 600
kadar dilekçe toplayan ilerici öğrenciler,
bu dilekçeleri 16-17 Nisan 1995 tarihle-
rinde rektörlüğe sundular. Rektörlük, ye-
rel basın ve televizyonlarda diiekçe sa-
hıplennı 20-30 kişjlik bir kalabalık diye
niteleyince, ülkücüler okulda, carşıda,
evlerinde, yurtlarda saldınlara başladılar.
Öğrenciler, polisin de bu saldınlara ka-
tıldığını belirtiyorlar.
Bu eylemlerin hemen arkasından harç-
lan protesto için düzenenen birşenlik sı-
rasında, şenliğe katılan müzik grubu da
dahil olmak üzere 108 öğrenci evlerin-
den ve okuldan gözaltına alındı. Bazıla-
n altı saat, bazılan üç gün gözaltında tu-
tulan öğrenciler, savcılığa bile çıkanl-
madan serbest bırakıldılar.
Bu olaylan gerekçe gösteren rektör-
lük, polisi resmen okula davet etti ve yer-
leştirdi. Polisin kimlik kontrolleri sıra-
sında kendilerine sataştığını belirten öğ-
renciler, ülkücülerin okulda kimliksız
dolaştığını, üstüne üstlük Kırklareli'den
otobüslerle getirilen ülkücülerin, öğren-
cilere gözdağı vermek üzere okulda ve
çevresinde dolaştınldığını anlattılar.
Okulda yasal olarak kurulan ve ilgili
bakanlık tarafından yasallıgı ve faaliyet-
leri onaylanan öğrenci derneğinin afiş-
lerine ve etkinlilderi için salon bulması-
na dekanhk tarafından engel olunurken,
hiç bir tüzel kişiliği bulunmadığı halde
"Trakya Üniversitesi Ülkücüleri" imza-
lı afışler. dekanın ımzası ve onayıyla ası-
labildi. "T.Ü. Ülkücüleri" imzasıyla ası-
lan "Kutlu Doğum Haftası" afışleri ise
universitede ülkücü, solcu ve Islamcı öğ-
renciler arasında ayn bir gerilim yaşattı.
Memur tüm yurtta eyleme başlıyor• Kamu çahşanlan bugün tüm yurtta grev ve
toplu sözleşme hakkı içeren bir yasal düzenleme
yapılması için eylem düzenleyecekler.
• İSTANBUL/ANKARA tskele Meydanı'nda yapıla-
(Cumhuriyet) - Kamu çalı-
şanlannın 'memur sendika-
lanyasatasansTnıngen ce-
kilerek grev ve toplusözleş-
me hakkı içeren bir yasal
düzenleme yapılması için
gerçekleştirecekleri eylem-
ler, bugün yurt çapında baş-
lıyor.
Kamu çahşanlan bugün
örgütlü oldukJan tüm kent-
lerde kitlesel basın açıkla-
malan yaparak istemlerini
duyuracaklar ve hükümeti
bir kez daha uyaracaklar.
Kamu Çalışanlan Sendi-
kalan Konfederasyonlaşma
Kurulu'na (KÇSKK) üye 32
kamu çalışanı sendikasıntn
ortak karanyla gerçekleştıri-
lecek eylem nedeniyle bu-
gün on binlerce kamu çalı-
şanı sokaklarda olacak.
Istanbul'da ilk eylem bu-
gün saat 15.30'da Kadıköy
cak. Kamu çahşanlanmn
eylemleri. 15-16 haziranda
kamu çalışanlan sendikala-
n genel başkanlannın An-
kara Güvenpark'ta gerçek-
leştirecekleri açlık grevi ile
devam edecek.
KÇSKK'nin açıklaması-
na göre kamu çalışanlan, 17
ve 18 haziranda Türkiye'nin
dört bir köşesinden on bin-
lerce kişinin Ankara 'ya top-
lanmasını hedefleyen ey-
lemden sonuç alamazlarsa
grev ve toplusözleşme hak-
kı için süresiz olarak 'hiz-
met üretiminden gelen güc-
lerini' kullanacaklar. Anka-
ra Büromuz'dan Güneş
Gürson'un haberine göre
kamu çalışanlannın 20 ara-
lıkta gerçekleştirdikleri "iş
bırakma" eylemleri, suçun
niteliği açısından yürürme
organını böldü.
Elbistan'da durum sakin
Emniyet müdürü
merkeze
ELBİSTAN (Cumhuri-
yet)-Kahramanmaraş'ın El-
bistan ilçesinde iki kadının ı-
ki polis tarafından kaçınldı-
ğı iddiası üzerine başlayan
olaylar nedeniyle ilçeye ko-
mando birlikleri sevk edıldı.
Öncekı gün konulan sokağa
çıkma yasağı dün sabah kal-
dınlırken, emniyet müdürü
merkeze alındı.
Kâmil Ernez ve Hüseyin
Eren adındaki ıkı polis me-
murunun, ikı kadını kacır-
dıklannın öne sürülmesi
üzerine Elbistan'da halk ile
güvenlik güçlen arasında or-
taya çıkan gerginliğin gide-
rihnesine çahşılıyor. Olayla-
ra neden olduğu öne sürülen
iki polis görevlisinin açığa
alındığı kesinleşti. Olaylan
zamarunda önleyemediğı ge-
rekçesiyle Elbistan Emniyet
Müdürü Mustafa Buğra da
Kahramanmaraş Emniyet
Müdürlüğü emrine alındı.
Önceki gece Atatürk Ala-
nı'natoplanan iki bine yakın
Elbistanlı, iki polis memu-
runun kendilerine verilme-
sini istediler. lstekleri yerine
getirilmeyince biri resmi ikı
otomobili benzin dökerek
ateşe veren göstericiler, as-
kerlerin müdahalesi ile dur-
durulabildi. K.ahramanma-
raş'tan gönderilen takviye
komando birliği, gerginliğin
tırmanmasını engelledı.
Topluluğa karşı bir konuş-
alındı
ma yapan 172. Zırhh Tugay
Komutanı Tuğgeneral Kud-
ret Cengiz, halkı dagıtmayı
başardı.
Olaylann çıkmasına ne-
den olarak gösterilenA. Y. ve
M.Y. adlı kadınlann dün sa-
bah polise verdikleri ifadele-
nnde ıddalan yalanladıkJan
öğrenildi.
Hong-Kong'un engüzelkıdarı
Miss Hong - Kong Güzellik Yanşması önceki
gece görkemli bir törenle sonuçlandı. Yüzlerce
genç kız arasından finale kalanlar heyecanı son
ana kadar yaşarken birinciliği VVinnie Young
Yuen Yee kazandı. tkınci Sofie Rahman ve
üçüncü güzel ise Shirley Chau Yuong Yee oldu.
Hong- Kong'un en güzel üç kızı birbirlerini
kutlarken 25 yaşındaki birinci Young Yuen
gazeteci olmak istediğini söyledi.
(Fotoğraf: REUTERS)
Gümrük memurlanyla anlaşan tacirler, Irak'a denetimsiz mal götürüyor
Habur., kaçakçdarın gözdesi
KEMALYURTERİ
ANKARA - PKK ile bağlantılı silah ve mermi
operasyonlannm ardından yoğun kaçakçılık sav-
lan üzerine Milli Güvenlik Kurulu'nun istemiy-
le bir süre mazot taşımacılığına kapatılan Habur
smır kapısının yeniden kaçakçılann gözdesi ha-
line geldiği belirtiliyor.
Gümrük Müsteşarlığı yetkilileri, Habur'la il-
gili gelişmelerin devamlı izlendiğine dikkat çe-
kerek "Orada sürekli kon troJör bulunduruyoruz.
15 günde bir kontrolör değiştirerek sürekli değer-
lendirmeterini ahyoruz. Dc\ letin bütün birimle-
ri orada" açıklamasını yaptılar.
Içişleri Bakanlıgı bünyesindeki "Jç Güvenlik
DegerlendirmeKurulu
M
nun, Kuzey Irak'tan Ha-
bur üzennden getirilecek mazotun Petrol Ofi-
si'ne satılması karanna uymadığı ve petrol ka-
çakçılanna prim verdigi kaydediliyor. Konuyla
ilgili çevreler, yakm bir tarihte Habur'da görevli
6 gümrük çalışanının kaçakçılık yaptıklan gerek-
çesiyle görevlerinden alındığına dikkat çekiyor-
lar. Türkiye'nin Ortadoğu'ya çıkışmı sağlayan sı-
nır kapılannın başında yer alan Habur, Kuzey I-
rak'tan Türkiye'ye getirilen mazot ricarerinin ya-
nı sıra Türkiye'den bu bölgeye gönderilen yiye-
cek ve giyecek mallannın çıkışı için de kullanı-
lıyor. Alınan bilgiye göre, Kuzey Irak'tan sağla-
nan ucuz mazotu Habur kapısından Türkiye'ye
getirenlerin başında, DYP Merkez Karar Yöne-
tim Kurulu üyesi Silopili tüccar Bayer Ökten ge-
liyor.
Cumhurryet'e bilgi veren kaynaklar, bir dö-
nem mazot taşımacılığına kapatılan Habur'un.
başta Ökten olmak üzere, Kuzey Irak'tan mazot
getiren kamyon fılolanna sahip tacirlerin istemi
üzerine açildığını belirterek "Bu kapı, bötge in-
sanına kavTiak yaratmak amacıvla açıklı görünü-
yor. Ancak, 100 kam>ona dahi ulaşan filolara sa-
hip tacirler bu insanlara iş yaptırmadıklan gibL
orada görevli persondk anlaşarak sıra bekleme-
den, hiçbir belge göstermeden, denetimsiz olarak
Kuzey Irak'a gidip gelrvor" dedı.
Yetkililer, Habur"a 20 kilometre uzaklıkta Si-
lopi ile Cizre'ye gümrük müdürlüğü açılmasının
olumsuz sonuçlara neden olduğunu belirtiyor-
lar. Edinilen bilgiye göre, Habur'da denetimden
kaçmak isteyen bazı tüccar ve kötü niyetli kişi-
ler, gümrük çıkışlannı bu iki gümrük müdürlü-
ğünden yaptırarak Kuzey Irak'a geçiş yapıyor-
lar.
Bakanlık kararian uygulanmıyor
Konuyla ilgili çevreler. Habur sınır kapısında-
ki mazot rrafiğine ilişkin olarak Içişleri Bakan-
lıgı bünyesindeki "tç Güvenlik Değeriendinne
Kurulu"nun aldığı kararlann da uygulanmadığı-
nı belirtiyorlar. Alınan bilgiye göre, söz konusu
kurul, 30 Kasım 1994 tarihli karannda, Habur ka-
pısından kamyonlann sadece iki, TIR'lann daüç
ton mazot geçirmesine izin verilmesıni istedi.
Aynı kararda, standart depoya sahip olmayan ta-
şıtlann geçişine izin verilmemesi istenirken,
kamyonlann Kuzey Irak'ta depo yaptırmalanna
engel olmak amacıyla bölgeye sac demir geçişi
de yasaklandı.
Kanlı piknik
Soruşturma
sürüyor
tZMİR (Cumhuriyet
Ege Bürosu) - Piknik sıra-
sında uğradıklan silahlı sal-
dın sonucu yaşamlannı yi-
tiren Kacırmaz ailesinden 6
kişi ve ağır yaralanan 4 ço-
cukla ilgili soruşturma sür-
dürülüyor. Izmir Emniyet
müdür yardımcılanndan
Sabri Uzun, saldınnın ger-
çek nedeninin saptanamadı-
ğını, ancak siyasi bir yönü-
nün olmadığının anlaşıldı-
ğını söyledi. Saldında eşini
yitiren Osman Kaçırmaz
(62). "Ben de şastım bu işc,
ailemiz Tokat'tan 30 yd ön-
ce İzmir'e geldi. Kimseyle
kavgalı değiliz. Caniler ne is-
tediler masum insanlardan"
dedi.
Eski îzmir'deki, Türk ve
NATO tesisleri ile Tırazlı
Köyü yakmlannda piknik
yapmaya giden îbrahim
Kaçırmaz (60). eşi Zühre
Kaçırnıaz(55), îbrahim Ka-
çırmaz'ın kardeşinin eşi
Hüsniye Kaçırmaz (51),
Hüsniye'nin kızı Dilek Ka-
çırmaz (8), tbrahim ve Os-
man'ın yeğeni Beşir Kaçır-
maz<35) ve eşi Huriye Ka-
cırmaz P0), pompalı tüfek-
lerle uğradiklan saldın so-
nucu yaşamlannı yitirmiş-
lerdi.
Dayakçı
öğretmene
sürgün
tstanbul Haber Servisi -
Zeytinburnu Anadolu Dış
Ticaret Lisesi'nde 40'a ya-
kın erkek öğrenciyi dövdü-
ğü öne sürülen müdür yar-
dımcısı Sefer Gül, hakkında
yapılan soruşturma sonu-
cunda başka bir ilçeye atan-
dı.
Milli Eğitim Müdürlü-
ğü'nden alınan bilgiye göre,
Sefer Gül, maaş ve derece
indirimi ile cezalandınldı ve
görev yeri değiştirildi.
Veliîer, okulun 6-A ve 6-
B sınıfındaki tüm öğrencile-
ri sopayla dövdüğünü öne
sürdükleri Sefer Gül'ün nak-
şibendi tarikatına da bağlı
olduğu görüşünü savunmuş
ve görevden ahnmasın] iste-
mişlerdi. Sefer Gül'ün yal-
nızca görev yaptığı okulun
değiştirilmesinetepki göste-
ren veliler. "Dayakçı ve ta-
rikatçıbir müdür yardım-
cısının eğitimle ilişkJsi ke-
silmcsi gerekirken, başka
bir okulda göreviendiril-
mesi yanlıştır" dediler.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Manüklı Olmanın
Maıttıksızlığı
Aristo mantığı çağlar boyunca insanlann kafasını
karıştıragelmiştir. Zaten tüm ortaçağ skolastiği, bu
mantığın mantıksızlığı ile ayakta durmuştu. Günü-
müzde de aynı mantiğın mantıksızlığının çeşitli örnek-
lenni görebiliyoruz.
Örneğin kimileri, "Üniversitelerde mali durumu iyi
ailelerin çocuklan okuyor" diyorlar, "peki bu ailelerin
çocuklannın okul masraflannı karşılamalan gerek-
mezmi?" Bu soruya verilebilecektekyanrt vardır "£/-
öeffe gerekir". Ve işte o zaman getirdikleri çözümü
açıklıyorlar: "O halde üniversitelerparalı olsun..."
Ve böylece "düzbirmantıkla" sorunu (kendilerin-
ce) çözmüş oluyorlar. Akaryakıta zam mı yapılacak,
hemen aynı düz mantık gündeme geliyor. "Bir baş-
kasının kullanacağı Lkaryakıtın parasını neden baş-
kalan versin" diyorlar. Adam madem özel otomobi-
liyle gezmek istiyor, o halde benzininin bedelini de
ödesin. Ve ilk bakışta bu açıklamalar dogru ve haklı
gibi geliyor. Oysa ki kazın ayağı hiç de öyle değil.
ömeğin akaryakjt zamlannı ele alalım. Türkiye'de
akaryakrt dünyanın pek çok ülkesinden daha paha-
Itdır ve tüketicinin odediği paranın büyük bir kısmı ver-
giye gider. Aynı şey tüm enerji kaynaklan için ve özel-
likle elektrikte geçerlidir. (Gene bu arada belirtelim ki,
Türkiye'den yurtdışına telefon etmek, yurtdışından
Türkiye'ye telefon etmekten üç kat daha pahalıdır.)
Neyse, biz gene akaryakıta dönelim. Türkiye'de tü-
ketilen akaryakıtın çok önemli bir bölümü sanayi ve
karayollanyla mal taşımacılığında tüketilmektedir. Kal-
dı ki, demiryolu, denizyolu ve havayollan da aynı akar-
yakıtı kullanmaktadır. Arabasına kurulup keyif yapan
insanların çoğuna, yapılan benzin zammı hiç dokun-
maz. (Zaten bu zammın dokunduğu insanlar, Türki-
ye koşullannda araba sahibi olmaması gereken ve
bence koşullarını çok zoriayarak araba sahibi olmuş
insanlardır ve bence çektikleri sıkıntıyı hak etmekte-
dirler.)
Akaryakrt fiyatlannın arttınlması sanayide girdi ma-
liyetlerini, ulaşımın fiyatını arttıracağı için dogrudan
doğruya fiyatlara yansır. Ve bu zamlı akaryakjtın fiya-
tını sadece özel araba sahipleri değil, tüm vatandaş-
laröder.
İlk verdiğim örnek yükseköğretimin paralı olmasıy-
la ilgiliydi. Gerçekten ilk anda insana mantıklı gelen
bir açıklama, doğru görünen bir açıklama yapılıyor.
İyi üniversiteleri kazanan çocuklar madem ki mali du-
rumu iyi olan ailelerin çocuklan, o halde devlet bun-
lan neden bedava okutsun; madem ki bu çocuklann
aileleri ortaöğretimde paralı okullan tercih edebilmiş-
ler ve madem ki çocuklannı artık astronomik dene-
bilecek ücretlertalep eden iyi "kurslara" gönderebil-
mişler, o halde yükseköğretim giderierini karşılama-
lan da gerekmez mi?
"Düz mantık'' meseleye böyle yaklaşıyor, ama bir
sürü önemli nokta ihmal ediliyor. Her şeyden önce
gözden kaçan çok önemli bir husus var. "İyi üniver-
sitelere paralı okullarda ve pahalı kurslarda yetişen
öğrencilerin girmesini sağlayan sistemde biryanlış-
lık yok mu?" Eğer bu yanlışlığı "veri" kabul ederse-
ntz, o zaman düz mantık yürütebilirsiniz. Ama acaba
boylestneönamli bir yanlışlığı veri-kabul etmekfljüm-
kün mü, haklı mı?
Memleketimizde dartâ ilkokul öncesinde başlayan
bir "kalite farklılaştırması" üniversite sıralanna kadar
sürüyor. Ve ülkemizde sınıfiar arasındaki uçurum grt-
gide çok daha tehlikeli boyutlarda genişlerken, bu-
nun getireceği "yıkımı" hiç düşünmeyen kimi sivri ze-
kâlılar, "Madem üniversiteleri zenginlerin çocuklan
kazanıyor, o halde üniversite giderierini karsılasınlar"
gibisinden görüşler ileri sürüyorlar.
Aslında yapılması gereken şey, ilköğretim ve orta-
öğretimdeki "farklılaşmayı" ortadan kaldırmak ve top-
lumun tüm kesimlerine eğitimde "fırsat eşitliği" sağ-
lamakiken, meselenin bu "canalıcı"noktası görmez-
den geliniyor ve yükseköğretimin paralı olmasından
söz ediliyor.
Aynı düz mantıkla hareket edersek, ordunun terhis
edilmesi ve zorunlu askeriik hizmetinin de kaldınlma-
sı gerekir. "AJIah 'ın fukarasınınyitirecek nesi varki as-
keriik yapsın? Askeriiği, yitirecek bir şeyleri olanlar,
zenginler yapsın" denilebilir.
Her şeyin bedelini eğer o hizmeti kullananlar öde-
yecekse; devletin kültür, eğitim, bayındıriık, enerji vb.
tüm alanlardaki faaliyetlerini durdurması gerekir. Ga-
liba bu "düz mantık" bizi "devletin de özelleştirilme-
sine" götürür. Acaba "devleti küçültelim" diyerek her
şeyi satıp-savmaya çalışanlann amacı da bu mu?
Âynen ortaçağ teologlan gibi, Aristo mantığı ardına
sığınarak bunu mu istiyorlar? Acaba komünist mi
bunlar?..
Neredeyse heryü bir ülke oluşturacak kadar
toprağın kaybolup gitmesini seyredemeyiz. Bu
sebeple erozyonla mücadele edelim.
TEMA.
Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal
Varlıklan Koruma Vakfi
Tel.:(0212)28110 27
. ' 268 09 85
y ' Adnan Özer, Adnan Özyalçıner, Ahmet Cakmak, Ahmet Soy, Alaattin Karahan, Atilay Ayçin, Atilla Özkırımlı, Bihin Toker, Burak Eldem, Can Yucel, Demir Özlü, Erbil Tuşalp, Ercan Almaca, Fatih Özgüven, Fatmo Oran,
Ferit Edgü, fikre» Saşkaya, Fikret Otyam, Gürol Sözen, Güven Turan, Hacer Ansol, Haluk Gerger, Hıfzı Topuz, Hilmi Yavuz, Hulki Aktunç, Ismef Akfaş, Kemal Özer, Korhan Gümüş, Lale Tayla, Manmırt Akgün, Metin Celal, Mıgırdıç Margosyon,
Murat Belge, Myrathan Mungan, Mustafa Sönmez, Münir Ceylan, Nail Saiiıgan, Nedim Köroğlu, Orhan Alkaya, Orhan Kahyaoğlu, Orhan Koçak, ûrjjan Pamuk, Oruç Aruoba, Rekin Teksoy, Seçkin Yosar, Sennur Sezer, Sevin Okyay, Şükrü
Günsili, Tayyor Özkan, Toker Dereli, Tülin Örtgen, Ufuk Uras, Uçkun Geroy, Yıldırım Türker, Yusuf Eradam.
; Alp Tamer Ulukılıç, Arman Salepçi, Bülent Karaköse, Ertan Aydın, İsmail Gülgeç, Köksaf Çiftçi, Mahmuf Tlbet, Metin Üstündağ, Muhittin Köroğlu, Özden Öğrük.
Gözünüzü aenekten ayırmaymlı
Hayatı yaratan çoğunluğun sesi
gUnlük gazete EYRENSEL
7 Haziron'dan itibaren
her gün bayilerde.
EVMNSEL^ ^ T. „ ., «vi: 0 FİYATI. 15.000 TL - . , '
,9
MAY.S ^CUMAY.L:lSAYh_0
Demokratikleşme,,«, »n
. a«—'—*^r"- Patronlar
okrası yalanı ™