Katalog

6 HAZİRAN 1995 SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 içinAybek: Ihale şirket kurdıık _• Görevden alınan ve haklannda soruşturma -açılan bürokratlar, ihalenin usulsüz olmadığını savundular. MİYASEİLKNUR ,, Bayındırlık Bakanlı- ğı'nda ûst dûzey bürokrat- lar hakkmda soruşturma açılmasına neden olan tstan- bul Gülsuyu'ndaki akarya- Jut istasyonu ihalesi ile ilgi- -li tartışmalar sürüyor. Gö- revden alınan ve haklannda , soruşturma açılan bürokrat- lar, ihalenin usulsüz olma- dığını savunurken Bayındır- lık Bakanı Ennan Şahin ve eski Bayındırlık Bakanı Ha- lil Çulhaoglu ile müfettişler aksıni öne sûrüyor. Bu ara- ^da ihaleyi kazanan Özhakan Petrol Ltd Şti'nin sahibi "Hasan Aybek, "Şirketi bu Ihale için alelacele kurdıık" dedi. Aybek. bakanlıktan kimseden yardım görmedi- Jini belirtti. Hasan Aybek, Bahçeliev- îer Siyavuşpaşa'da klasör "üretimi yapan bır şirketin sa- hibi. Pötürgeli ve ilkokul mezunu olan Hasan Aybek, bu ihale için kurduğunu söy- lediği şirketin merkezini ön- ce Ankara'da göstermiş, bir süre sonra merkezi Istan- bul'a taşımış. Tıcaret Sici- li'ndeki dosyasına göz attı- ğımızda ev adresi olarak da Ankara DSİ Lojmanlan 2. Kısım C:2/4'ü gösteren Ay- bek'in, adresine bakıldığın- tia DSt'de çalıştığı ihtimali akla geliyor. Ancak araştır- dığımızda DSl'de hiç çalış- rnayan Aybek'in verdiği ad- "reste karşımıza DSJ Perso- nel Daire Başkanı Mehmet AJbok çıkıyor. Mehmet Al- bok'u Ankara CHP örgütü yakından tanıyor. Altıok'un eşi Ayşe Alüok, uzun süre Altındâğ'da politika yaptı. Ayşe Altıok'un adı, bugüne kadar daha çok, kapatılan SHP Partı Meclisi üyesi -Yüksel Aybar'la birlikte geçti. Yüksel Aybar, PM üyeliğinden aynldıktan son- ra OnurKumbaracıbaşf nın Bayındırlık Bakanlığı yap- tığı dönemde danışmanlığı- nı yaptı. Kendisiyle telefonda gö- rüştüğümüz Mehmet Altı- ok, ihaleyi kazanan Hasan Aybek'in kirvesi olduğunu ve Ankara'ya her gelişinde DSİ Lojmanlan'nda kendi- sine tahsis edilen evde kal- dığını söyledi. Şirketi Anka- ra'da kurduğu için adres ola- rak da kendisinin evini gös- termiş olabıleceğine dikkat çeken Mehmet Altıok, "Müfettişler bu konu ile ilgi- li olarak benim ifademe de başvıırdular. Aynısını onla- ra da söyledim. Kirvem olan Hasan Bev, Ankara'ya za- man zaman iş takibi için gel- diğinde hep benim evimdc kalır. O nedenle burayı adres olarak vermiş olabilir" de- di. Kartal Gülsuyu'nda Esenkent diye bilinen mev- kide ihale yoluyla 20 yıllığı- na kiralanan akaryakıt istas- yonu arazisi, Bayındırhk Bakanlığı'na ait. Gecekon- du önleme bölgesinde yer alan bu bölgeye Kartal Be- lediyesi daha önce çam ağaçlan dikerekyeşillendir- mişti. Bayındırlık Bakanlı- ğı daha sonra aldığı bir ka- rarla araziyi imar tadilatı ya- parak gecekondu önleme bölgesinden çıkardı. Esen- kent'te 18 no'lu parselin akaryakıt istasyonu için ay- nlmasından sonra buraya futbolcu Tanju Çolak'ın başkanı olduğu Miîli Spor- cular Derneği talip oldu. Mustafa Koç ve Tanju Çolak buraya el koymak için uzun süre çaba göstermelenne karşın, Kartal Beledıye- si'nin engellemesi sonucu alamadılar. Bayındırlık Ba- kanlığı'nın ihaleye çıkarma- sından sonra ise yeri bu iha- le için kurulan Özhakan Pet- rol Ltd Şti aldı. Bahçeliev- ler Siyavuşpaşa'daki depo- sunda görüştüğümüz Hasan Aybek, ihalenin askıya alın- ması nedenLyle kendisinin çok mağdur olduğunu belir- tirken şirketin bu ihale için aceleyle kurulduğunu ve ku- ruluşun ihale gününe kadar yetişmesi için merkezi An- kara'da gösterdiğini söyledi. Mehmet Altıok'un kirvesi olduğunu doğrulayan Hasan Aybek, Yüksel Aybar'ı tanı- madığını ve kimseden yar- dım görmediğini vurguladı. Aybek, ihale ile ılgilı olarak şunlan söyledi: **Ben ashn- da kâğıt ticareti ile uğraşryo- rum. Bu akaryakıt istasyo- nu ihaleye çıkınca benim de bazı arkadaşlanm var. onla- nn da önerisivie ihaleye gir- mek için hemen acele ile An- kara'da merkez olmak üze- re Özhakan Petrol Ltd. Şir- keti'ni kurduk. İhaleye gir- mek için bir şirketinizin ol- ması şart Şirket sövlendiği gibi hayali değil. İhaleden önce detescil edildi. İhale ön- ce kapalı zarf usulü ile yapü- dL İhafc komisyonu. istasyo- nu. aylıgı 120 milyondan iha- leye çıkardı. Son olarak Korkmaz tnşaat ve biz kal- dık. Bedeller az bulununca bu kez de açık artuma yolu ile iki finnadan birini seç- mek istediler. Ben 125 mffl- yona fiyaû çıkardun ve iha- leyi aldım. Bu arazide akar- yakıt istasyonu kuracaktun ve 20 yıl süre ile işletecektün. Her yıl kira bedelleri enflas- von oranına göre artacaktı. Istasyonun yanına da park yapacaktım. İhale açık zarf usulü ile yapddı diye askıya alındL Ama ben yine de ki- ramı aksarmadan ödüyo- rum. Bizdevlete rant kazan- dınyoruz," G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada den bu sonuçları çıkarmak son derece abartmalı. Bunun böyle olmadığını baş- ta Çiller olmak üzere DYP'liler de biliyor. Yüzde 39'luk oyun genel seçimlere de yansıyacağını düşünseler, yarın erken seçim karan alırlar. Ancak hakkını teslim etmeliyiz ki, Çil- ler oyunu iyi oynadı. Bunca başarısızlı- ğı büyük bir başanymış gibi sunabilmek herkesin harcı değil. ANAP'lılar seçimlerin böyle sonuçla- nacağını az çok görmüşlerdi. Genel Başkan Mesut Yılmaz, günleröncesin- den yerel ara seçimlerin referandum ni- teliği taşımadığını söylemişti. ANAP bu seçimlerde Çiller'in yanı sıra Cumhur- başkanı Süleyman Demirel'le de ilgi- lenmeyi ihmal etmedi. Öyle görünüyor ki, ANAP'lılar şu hesabı yapıyorlar "Anadolu insanının gözünde DYP hâ- lâ Demirel'in partisi. DYP'yi yıpratma- nın yollanndan biri de Demirel'i yıprat- maktır. Çankaya'ya çıkmış olmakla her şeyden sıynlamaz." Bu mantıkla bakıldığında, Kilis'in il ol- masının yolunu açan yetki yasasını he- men imzalayan, ama il kararnamesini bekleten Demirel'in, deyim yerindeyse tencereyı verip "kapağı seçimden son- ra" mesajını verdiği söylenebilir. RP'de şaşkınhk hâkim. DYP ve CHP'nin iktidar olanaklan karşısında RP'nin belediye başkanları da böş dur- madılar. Büyük kentlerdeki RP'li baş- Sığlaşma ve Sağlaşma.. kanlar beldeleri sürekli abluka alttnda tuttular. Refah'ın yükseliş dönemi bitmiş görünüyor. MHP Çiller'e olan diyetini mini seçim- de ödedi. Seçimlere asılmayarak taba- nına gereklı mesajı verdi. Toplam seç- men sayısının neredeyseyansınasahip Kilis'te 1994 seçimini MHP almıştı. MHP bu kez bastırmadı. Türkeş, seçim gezilerini sembolik tuttu. Merkez sağ açısından bakıldığında, tabanın yerel işbirliklerine gittiği görülü- yor. Beldelerde en güçlü sağ adayın et- rafında toplanma dikkati çekiyor. Bu çerçevedeTürkiye'de "sağlaşma- nın" devam ettiğini söyleyebiliriz. Mini seçimlerin sonuçlarından yola çıkarak genel bir değerlendirme yapılamaz. A- ma değişimin hangi yönde olduğu ko- nusunda ipuçlan var. Son otuz yılın seçim sonuçlanna kı- saca göz atalım: 1965 genel seçimlerinde Adalet Par- tisi (AP) oylann yüzde 52.9'unu, CHP ise yüzde 28.7'sini aldı. Türkiye Işçi Partisi (TİP) ise yüzde 3 oyla 15 milletvekili çı- kardı. 1969 seçimlerinde, AP yüzde 46.5, CHP 27.3, MHP 3, TİP 2.8 oy aldı. 1973'te, CHP yüzde 33.5, AP 29.8, DP 11.9, MSP 11.8, MHP 3.4 oy aldı. 1977'de, CHP yüzde 41.3, AP 36.9, MSP 8.5, MHP 6.4 oy aldı. 12 EylüPe dek merkez sağın, oylann ortalama yüzde 60-65'ini, solun ise yüz- de 35-40'ını aldığı görülüyor. 12 Eylül sonrasında ise tablo giderek solun aleyhine bozuluyor. 1983'te, ANAP oyların yüzde 45.1 'ı- ni, Halkçı Parti (HP) 30.5'inı, MDP ise 23.3'ünü aldı. 1987'de, ANAP yüzde 36.3, SHP 24.8, DYP 19.1, DSP 8.5, RP 7.2, MÇP 2.9 oranında oy aldı. 1991'de, DYP yüzde 27, ANAP 24, SHP 20.8, RP ve MHP 16.9 (barajı aş- mak için seçime ortak girmişlerdi), DSP 10.8 oranında oy aldı. 1983'ten 1991'e kadar gelinen du- rumda sol oyların yüzde 30-35'e geri- lediği dikkat çekiyor. Rekor düşüş 1994 yerel seçimlerinde ise sol ilk kez yüzde 30'un da altına düştü. Bu seçim- lerde, DYP yüzde 21.44, ANAP 21, RP 19.9, SHP 13.57, DSP 8.77, MHP 7.97, CHP de 4.63 oranında oy aldı. Soldaki üç partinin toplam oylan yüz- de 27. 4 Haziran mini seçimlerinde üçten ıki- ye inen sol partilerin oy oranı 1994'ten de kötü. CHP yüzde 19, DSP 3. Toplam yüzde 22. Bu tablo, ilk milletvekilliği seçimlerin- de solun, en iyimser tahminle çok dü- şük oranda temsil edileceği bir Meclis'i gösteriyor. DSP sadece dört yerde seçime katıl- dığını açıkJayarak kendisini bu tablodan sıyırabilir, ama sol açısından bakıldığın- da DSP'nin katılmadığı yerierde, "Ece- vit'/n oylan nereye gitti" sorusu günde- me geliyor. Gerçi Ecevit, partisini yete- rince güçlü hissetseydi oralarda da se- çime sokardı, ama sayısı az da olsa ora- larda da DSP'ye eğilimli yurttaşlar ol- malı. CHP'ye ikinci parti olma şansını tanı- yan da Kilis ve Inebolu'daki oylar oldu. Beldelerin büyük çoğunluğunda CHP'nin oylan yüzde 5'ın altında. Bu- rada, "Efendim, beldelerde parti değil aday önemlidir. Yerel eğilimler ağır ba- sar" savunması getirilebilir. O zaman da şu sorunun yanıtını vermek gerekiyor: - Beldelerde, sağın var da niçin so- lun 'sevilen' adaylanyok? CHP'liler istenilen sonucu alamama- nın faturasını Aydın Güven Gürkan'a kesip, sadece KDV'sıni üzerierine al- makla 4 Haziran defterini kapatamaz- lar. Propaganda dönemi Türkiye'de si- yasetin sığlaştığını gösterdi. Seçim so- nuçlan da seçmenin sağlaşmaya de- vam ettiğini ortaya koyuyor. Mini seçimler gösterge değil, ipucu. Bu seçimin, solda siyaset yapanlann enerjilenni birbirlerine karşı değil, sağa karşı kullanmalan gerektiğinı göstermiş olmasınıdileyelim... Kayıp • Baştarafi 1. Sayfada nanlann akıbetini öğrenmek amacıyla Adli Tıp Kuru- mu'na başvurduklannı söy- ledi. Gözaltında kayıplann Ad- li Tıp morgundan çıktığını ifade eden Turgut, bu duru- mun toplumda yarattığı sı- kıntının giderilebilmesi için Kurumu'nun şeffaflaşması gerektiğini vurguladı. Daha sonra Adli Tıp Ku- runıu Başkanı Özdemir Ko- lusayuı'la görüşen Turgut, kımliği belirsız cesetlerin fo- toğraf ve dosyalannın ince- lenmesi için dilekçe verdi. Turgut, gözaltında kaybe- dıldiği öne sürülen Aysel Malkaç, Kenan Bilgin. Hüse- yin Toraman, Hasan Gülü- nay. Ayhan Efeoğiu, Ali Efe- oğlu, Lütfıye Kaçar, tsmail Bahçeci, Hüsamettin Yanar, Soner Gül ve Yusuf Eriş- ti'nin fotoğraflannı da dilek- çeyle birlikte Adli Tıp Baş- kanı Özdemir Kolusayın'a vererek, kimliği belirsiz ce- setlerin fotoğraflanyla kar- şılaştınlmasını istedi. _ YAKAD Başkanı Ismet ÖzbiKci ise bazı kayıplann kimsesizler mezarlığında bulunması üzerine Adli Tıp Kurumu'na gelmeye karar verdiklerini söyledi. Adli Tıp Kurumu Başkanı'yla yaptığı görüşme hakkında da bilgi veren Özbilici, "Ba- zı şeyler için savcılık izni ge- rektiğini söylediler. Ancak hangi savcıya başvuracağı- mızbile beUi değil. Bu neden- le kayıplar hakkmda bilgi ve- recek bir merkez kurulması- nı istedim" dedi. Kelebek hemen teslim. Kelebek altrken kapora verip, paranızı aylarca baglamazsmız, Hemen teslim edilir. (Cstelik her zaman taksitledir.) MLJKEMMEL MOBİLYA OLAYLARIN ARDINDAKI GERÇEK • Baştarafi 1. Sayfada venlik açısından kuşku duyduğunu ve bu neden- le çekinceli bir davranışa girdiğini duyurmuştur. Bir ülkenin kendi savun- masını ve bağımsızlığını koruma konularında önem taşıyan stratejik KlTlerini koruması doğal- dır. özelleştirelim diye işe başlayıp plansız, prog- ramsız ve ilkesiz bir yola girmek benimsenemez. Bütün devletlerde geçerli olan stratejik kaygıların, Türkiye'de de var olması doğaldır. Dünyanın bütünleşme- si, iletişim devrimi, petrol boru hatlannın birbirleri ile bağlantılı duruma sokul- ması, uluslararası antlaş- malar, tekellerin ortaklıkla- nnın yayılmacı politikalan bir gerçek olarak ortada- dır. Ama bu duruma karşın hiçbir devlet, ulusal sa- vunma gereklerini ve ko- şullannı sıfıriamamıştır. Dünyanın şu andaki sı- cak bölgelerinı oluşturan Balkanlar, Kafkasya ve Ortadoğu'nun ortasında ve çatışma bölgesinde y- er alan Türkiye'nin kendi- ni savunma bilincini koru- ması gereklidir. Bu neden- le de hem satılacak KlTler hem de bunlara talip olan- lar için ince elenip sık do- kunması zorunludur. ••• ABDMen Türkiye'ye destek • Baştarafi 1. Sayfada öncesinde basma yaptığı açıklamada, Türkiye'nin as- keri açıdan Avrupa ile başa- nlı bir şekilde bütünleştiği- ni, gümrük birliğinin, siyasi ve ekonomik açıdan enteg- rasyonu güçlendireceğini belirtti. Mesut Yılmaz da açıkla- masında, ABD'nin bugüne kadar Türkiye'nin AB ile yakınlaşmasında ve bütün- leşmesinde önemlı ölçüde destek verdiğini ifade etti. İhale skaııdah davası başhyor 'Seçİmler olgUll IMF heyeti Türkiye'de ANKARA (AA) -Türkiye ekonomısinin makro ekonomik göstergeleri üzerinde ın- celeme yapacak olan Uluslararası Para Fo- nu (IMF) heyeti, dün akşam saatlerinde Tür- kiye'ye geldi. Hazine Müsteşarlığı'ndan edinilen bilgi- ye göre bugün görüşmelere başlayacak olan heyet. yaklaşık 10 gün Türkiye'de kalacak. Heyet 5 kişiden oluşuyor Türkiye'nın de içinde bulunduğu Güney Avrupa Masası Başkan Yardımcısı Thomas Reichman başkanlığındaki IMF heyeti, 5 kişiden oluşuyor. IMF heyeti. Türkiye'de bulunduğu süre içinde Hazine Müsteşarlıgı, Maliye Bakan- lığı, Devlet Planlama Teşkilatı, Merkez Ban- kası, Devlet Planlama Teşkilatı ve Özelleş- tirme Idaresi yetkilileri ile görüşecek. Heyet, görüşmeler sırasında ihtiyaç du- yulması halınde, ekonomiden sorumlu Dev- let Bakanı Aykon Doğan ile de bir araya ge- lecek. IMF heyeti, görüşmelerde. başta pa- rasal gelişmeler. fiyat hareketleri, borçlan- ma olmak üzere makro ekonomik göster- geleri ele alacak. Yetkililer, heyetin, Stand- by Anlaşması kapsamında 'mutat' görüş- melerden dolayı Türkiye'ye geldiklerini belirttiler. IMF heyeti, en son bu yıl şubat ayında Türkiye'ye gelmişti. Baştarafi 1. Sayfada meye alınacak. Soysal, davalara ilışkin di- lekçelerde, yürütmenin dur- durulması istemınde de bu- lunmuştu. Yürütmenin dur- durulması ıstemlerinin, da- vayı incelemeye başlayacak olan Damştay 10. Daire- si 'nin bugünkü oturumunda ahnabileceği bildirildi. Soysal, 5 Mayıs 1995 gü- nü Danıştay Başkanhğı'na verdiği dava dilekçesinde, Bakanlar Kurulu'nun 8 Ara- hk 1994 tarihinde aldığı ka- rarla Afşin-Elbistan Termik Santrah'nm 20 yıllık işletim hakkının kiralanması ve ek ünite yapımı ihalesinin ERG-Verbund Elektrik Üre- tim Ticaret AŞ'ye verildiği- ni, ancak söz konusu şirke- tin hukuken 22 Arahk 1994 tarihinde kurulduğunu bil- dirdi. Soysal, santrahn yasa ge- reğince imtiyaz kapsamında olduğuna da dikkat çekerek ERG-Verbund AŞ ile yapı- lan sözleşmeye göre şirke- tin, imtiyaz oluşturmayan hizmetleri verebileceğini, bu nedenle karann iptali ge- rektiğinı savundu. Dilekçede, şu görüşlere y- er verildi: "ERG-Verbund Üretim Tıcaret AŞ, Bakan- lar Kurulu karan alındıktan sonra kuruluş işlemlerini ta- mamlamış >e 27 arahkta hu- kuksal kişiliğini ka/anmışbr. tşlemde Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanlığı da görevli ve sommludur. Belgeler, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkililerinin, hu- kuken olmayan bir şirkede görüşme yapıp daha sonra kurulmamış olan şirketi Ba- kanlar Kurulu'na önerdik- lerini. Enerji ve Tabii Kay- naklar BakanTnın da bunu imzala} arak hükümete sun- duğunu ve Bakanlar Kuru- lu üyeierinin gereken özeni göstermeden imza atnklan- nı ve CumhurbaşkanTnın da onayladığını ortaya koy- maktadır. Bu durum kamu hukuku açısından 'yüz kı- zartıcı' olmasının da ötesin- de, söz konusu şirketin işlet- me hakkını almaması haiin- dekurulamay acağını da gös- ternıekte ve Türk Ticaret Kanunu geregi, bir tüccann taşıması gereken nitelikler açısından da ayn bir kusur oluşturmaktadır. Bu neden- le karann iptali gerekir." Soysal. Istanbul'un Ana- dolu yakasının elektrik dağı- tım hizmetinin Aktaş firma- sına verilmesine olanak ta- nıyan Bakanlar Kurulu ka- rannın iptali için Danıştay'a verdiği dava dilekçesinde de karann kamu yaranna aykı- n olduğunu vurgulayarak şu görüşlen dıle getirdı. "İptali istenen Bakanlar Kurulu karan ile devleti ve kamuyu zarara uğrattığı ve abonelerden çeşitli yollarla hakso: kazanç sağladiğı ve en yüksek denetleme organlan tarafuidan belirlenmiş ve bugüne kadar Enerji ve Ta- bii Kaynaklar Bakanlığı ta- rafından, her türlü hukuk- sal sınır zoıianarak kollan- mış bir şirkete, aynı işletme hakkı yeniden verilmektedir. Karann uygulanmasının bugüne kadar telafîsi müm- kün olmayan zararlar yarat- tığı ve bundan sonra yarata- cağı aşikârdır. Bu nedenle karar iptal edihneden önce, yürütmenin durdurulması istenmektedir." İstanbul Haber Servisi - Cumhurbaşkanı Süleyman DemireL yerel ara seçimlenn kim- senın burnunun kanamadan gerçekleştirildi- ğıni belirterek "Ne kadar mutiuluk bu. Mü- letimizbüyük olgunluk gösterdi Hayıro uğur- luotsun" dedi. 9. Dünya Prodüktıvıte Kongresı'nın açılı- şma katılan Cumhurbaşkanı Süleyman Demi- rel. gazetecilenn pazar günü yapılan yerel ara seçimlerle ilgilı sorulannı yanıtladı. Seçim sonuçlannı değerlendıren Demırel, "Hayır- b uğurlu olsun. Milktimi/ büyük olgunluk gösterdi. Hiç kimsenin bumu kanamadan 7 partinin girdiği seçimler ülkenin ber köşesin- de yapıklı ve saat 09.00*a kadar netkeleri çık- n. Ne kadar nıutluluk bu. Beni ilgilendircn kısmı bu"dedi Demırei, bırgazetecınin "Vfet- ki yasasını imzaladınız mı" şeklindeki soru- suna karşılık olarak da "Ayda mı yaşryorsun" dedi. 9. Dünya Prodüktivite Kongresi'nm açı- lışında konuşan Süleyman Demirel, verimli- liğin toplumsal banş ve uyumun sağlanma- sında dogrudan etkisi olduğunu belirterek milletler tarafından yaratılan zenginliklerin daha iyi ve adil dağılımını istedi. Milli Pro- düktivite Merkezi (MPM) ile Dünya Prodük- tivite Bilim Konfederasyonu tarafindan ts- tanbulda Çırağan Sarayı'nda düzenlenen ve 7 hazıranda sona erecek olan "9. Dün>'a Pro- düktivite Kongresi" dün başladı. Kongrenin açıhşında bir konuşma yapan Cumhurbaşka- nı Süleyman Demirel. 30 dan fazla ülkenin katıldığı ve 100'ün üzerinde çalışmanın su- nuldugu toplatının bir "prodüktivite olimpi- yan" haline dönüştüğünü söyledi. Prodükti- vitenin genış bır şekilde tamşılmasını arzu- ladığını belirten Demirel, şöyle devam etti: "Kamu olsun, özel olsun tünı ekonomik sek- töıierin, prodüktivitenin arok yeni bir yüzyıl eşiğinde 'daha iyi hayat ve çalışma şartlan sağlamak suretiyle daha iyi değer ve üretim kazanmak ve bunu yaparken çevre açısından şuurlu olmak sanatı' şekÜDde modern bir ta- nıma kavıışmuş bulunduğunu anlamalannı sağlamabyiz." Kaynaklann sonsuz olmadığı- nı ve çevre korumasının prodüktıvıte tanımı- nın vazgeçilmez unsuru olduğunu vurgulayan Demirel. "Prodüktivitenin toplumsal banş ve uyumun sağlanması üzerinde doğmdan ve önemli bir etkisi bulunmaktadır. Netict- itiba- nyia prodüktivite giderek azalan kaynaklann daha iyi kuflanılmasıvla ilgili olmava devam etmektedir. Kav naklann daha iyi kıillanılma- SL, milletler tarafından yaratılan zenginlikle- rin daha iyi ve daha adil bir dağılımını sağla- mahdır''dedi. Milli Prodüktivite Merkezi Yönetim Kuru- lu Başkanı ve Türk-lş Genel Sekreteri Şemsi Denizer, günümüzde ekonomık gücün, bilim ve teknolojidekı üstünlüğe dayalı verimlilik ile ölçüldüğünü ifade ederek "VerimBlik ar- hşında en büyük yaran sağlavacak kesim ça- hşanlardjr. Değjşimin hareketnoktasını iseyö- netici, üretici ve tüketici olarak insan oluşrur- maktadır" diye konuştu. Işadamı Salap Sabancı ise konuşmasında Türkiye'de 8-10 yıldır inanılmaz bir enflas- yon ve yüksek faiz yaşanmasına karşın pek çok yabancı şirketin yatınm yapmaya geldik- lerini vurguladı. ELECTRQLUX ER Q U A T T R 0 CFC-FRE Bu tazelik hiç bitmesin ister misiniz? 4 kapılı, rahat ulaşılabilir dizayn.. Geniş iç hacim.. Kapı içi soğuk içecek çeşmesL.Sıfır freon gazı, çevre dostu. Çok sessız.. Düşuk enerji tüketımi.. No-Frost derin dondurucu ve uzun sürelı tazelik için sıfır derece bölmesi.. Buz makinesi. Şok soğutma ve dondurma işlemı. Derin dondurucu raflarında raylı sistem... Ayarianabilir camlı raf sıstemi sayesinde kolay temizlik... ElectroliK ER 4671 S Quattro CFC-Free buzdolabı hayatınıza yepyeni bir ferahlık, ' benzersiz bir kolaylık gelıriyor. Farklı özeliiklere satıip diğer Electrolux modelleriyle siz de bir an önce tanışın! Size en yakın ElecJrolux bayıinı öğrenmek ve ayrıntıh bilgı için Türkiye'nin her yennden ücretsız servis telefonumua hemen arayın B3 Electrolux " B e y a z E ş y a d a D ü n y a L i d e r i " • VERKEZ: TARLABAŞ: BULVARI NO 35 TAKSIM 80080 İSTANBUL TEL 0212^93 10 20 FAX 0212.25-6094 • ŞUBE: ATATÛRKCAD NO 378 K.5-501 ALSANCAK 35220 CWIR TEL 02324639315 FAX 02324633252 İ DANIŞMA SERVfSl 2116032