04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 HAZİRAN 1995 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Otomotivde • ANKARA (ANKA) - Otomotiv sektörü üretimde yan kapasiteye bile ulaşamıyor. Sektörün üretimi mayısta ve yılın ilk beş ayında yûzde 50'nin oldukça altında gerçekleşti. Otomotiv Sanayi Derneği verilerine göre otomotiv sektörü mayısta kapasitesinin yüzde 42.4'ünü kullanabildi. Ayda 54 bin 817 adet üretım kapasıtesine sahip olan sektörde ancak 23 bin 272 araç üretilebildi. Çiler'den istatistiğe destek çağnsı • ANKARA (AA)- Başbakan Tansu Çiller, gürnrük birliği sürecinde kuruluşlann, Devlet Istatistik Enstitûsü'nûn (DİE) istatıstık konusunda yaptığı ve yapacagı çalışmalara destek vermeleri çağnsında bulundu. Başbakan Tansu Çiller, yayımladığı genelgede, gümrük birliğine giriş görüşmelerinin yoğunlaştığına dikkat çekerek ılgili tüm kuruluşlann DtE'nin yapügı ve yapacagı çalışmalara destek vermelerini, birlikte hareket etmelerini istedi. Koç ve Saöancı 7 dan GAP'ayaOnm • ŞANLIURFA(AA)- Koç ve Sabancı Holding'in, GAP bölgesinde yatınma hazırlandığı bildirildi. Şanlıurfa Valisi Ziyaeddin Akbulut yaptığı açıklamada, Koç Holding'in Şanlıurfa'da Japonlar'la ortaklaşa salça fabrikası kuracağını belirterek Organize Sanayi Bölgesi 'nde yer tahsisi için talepte bulunduklannı kaydetti. TOKİ'den tarihi evlere kredi • ANKARA (ANKA)- Tarihi konutlann, restorasyon, rehabilitasyon ve çevresel iyileştirilmesi amacıyla Toplu Konut Fonu'ndan kredi kullandınlacak. "Ülkede mevcut konut stokunun restorasyonu, rehabib'tasyonu ve çevresel iyileştirilınesi amacıyla hazırlanan ve idarece uygun görülen konut, altyapı, sosyal ve benzeri tesislerle ışyerlerini kapsayan projelere, fondan kredi verilmesi" hükme bağlandı. ŞtRKETLERDEN • ÖZTÜRKLER Petrol ve OPET Petrolcülük AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Öztürk, Gaziantep tslahiye'de bir Anadolu lisesi inşa ediyor. Lisenin 1997 yılında bitirilmesi Slanlanıyor. IBORUSANOTO, Türkiye'nin turizmine katkıda bulunmak için, Ingilizce olarak, Trabzon'u tanıtan bir kitap bastı. 5000 adet basılan kitap, yurtiçi ve yurtdışında seyahat acentelerine, tur operatörlerine dağıtıldı. • SHELLŞirketleri genel müdürü ve yönetim kurulu başkanlığı görevini Mr Micheal Adrian Maria Boersma devraldı. • IBM' in sürekli kullanun ve yüksek performans saglayan ürünü RAMAC'ın kurulu adet sayısı, nisan 1995 itibanyla 450 bine ulaştı. • HALKYAŞAM, Netaş'rn en büyük bayii Netser ve sesli yanıt sistemleri konusunda üzman kuruluş SYS ile ortak bir çalışma yaparak telefonla sigortacılık hizmerini başlattf. • EMEKSIGORTA, Istanbul Arkeoloji Mûzesi'nde düzenlenmekte olan "Tûrkiye Kültürü Üzerine Bir Deneme" başiıklı sanat etkinliğini tüm risklere karşı sigortaladı. • EKS Dış Ticaret Ltd. Şti, tüm Avrupa, Orta Doğu ve bazı Afrika ülkelerinin yer aldığı 47 ülke içinden yılın distribütörü seçildi. • HDDHalklatlişkiler Danışmanlar Derneği bilgi yolculuğunda işletme iletişimi konulu bir seminer düzenlıyor.(29 Haziran 1995,Perşembe, 16.30 Swissotel.) • FLET inşaat yetkilileri, Çatalca Subaşı Evleri'nin müstakbel alıcılar tarafindan çok beğenildığını bıldirdi. TÜSİAD, iş dünyası-hükümet zirvesi arefesinde uyanlannı sürdürdü, ancak köprüleri atmadı Ylıılıalefet değfl, eleştiriEkonomi Servisi- tş dün- yası-hükümet arasında bu- gün gerçekleşecek zirve ön- cesinde toplanan Türk Sana- yicileri ve Işadamlan Deme- ği (TÜSlAD), diyalog için zemin hazırlamaya çalıştı. TÜSlAD Yönetim Kurulu Başkanı Hatis komiB. eko- nominin istikrara kavuşma- sını sağlayacak önlemlenn popülist politikalara feda edilmemesi gerektiğinı vur- gularken, Istişare Konseyı Başkanı Feyyaz Berker, TU- SlAD'ın muhalıf ımajını de- ğiştirmek istedıklerini belirt- ti. Berker, bükümetin, güm- rük birliğinde gösterdiği ka- rarlılığı, reformJarda da gös- termesini istedi. TÜSÎAD tarafindan hazır- latılan "Türldye İçin Yeni Bir Orta VadeH lstikrar Progra- mı'na Doğru" başlıldı çalış- manın tanıtımının yapıldığı Yüksek Istişare Konseyi Toplantısı'nda konuşan Ko- mili, normalde bir istisna ol- ması gereken istıkrarsızuğın Türkiye'de bir kural haline geldiğine dikkat çekerek, "İstikrarsızlığın sonucu ola- rak bir krize giriyorsunuz. Krizden çıkmaya çahşırken de aynı istikrarsızhğı konı- yorsunuz. Bozuian dengeleri yeniden tesis etmeye çakşryor ama dengekrin kalıcı ouna- sını sağlayacak önfcmfcr al- mryorsunuz*' dedi. lstikrar programlannın, ekonomiyi daraltıcı özelliği yüzünden işadamlan tarafın- • Hükümeti orta vadeli istikrar programı açıklamaya davet eden TÜSİAD yönetimi, amaçlannın yapıcı eleştiri olduğuna dikkat çekti. Yüksek îstişare Konseyi Başkanı Feyyaz Berker, "Muhalif imajımızı silmeye çahşıyoruz" derken, Yönetim Kurulu Başkanı Halis Komili, siyaset yapmadıklannı vurguladı. TÜSİAD Başkanı Komili, sorunlann istikrarsızlıktan kaynaklandığını vurguladı. dan genellikle tercih edilmedi- ğine dikkat çeken Komili, "A- ma Türkiye'deki işadamlan- nın önemli bir kısnu, uzun sü- redir istikrar aravişı içindeler. Bu yeryüzünde bulunacak en- der bir nimet, böyle bir prog- ramı uygulamaya kovmak is- teyen hükümener için paha bi- çiîmez bir destektir. Bu deste- ğin verilrnesinin tek nedeni var: İstikrarsızlık ülkeye bir bütün olarakçokşey kaybetti- riyor" dedi. Yatırımlardaki yetersizli- ğin, gelir dağılımındaki ade- letsizliğın, enflasyonla müca- delede ugranan başansızlığın istikrarsızlıktan kaynaklandı- ğına dikkat çeken Komili, "Enflasyon. iki haneti rakam- lara inerek yüzde 80'lik bir platoyaoturmuş görünmekte- dir. Bu, kriz öncesi dönemin üzerinde bir seviye. Ekonomi- yi yüzde 60-70'lerde seyreden enflasyondan kurtarmak için yola çıktık. \e bugün enflasyo- nun 1994 öncesindeki yüzde 60'lar düzeyine çekik'bümesi- ni bileşiddeoealkışlanıaya ha- zır hak geldik. Ama benüz o noktada değffiz" şeklinde ko- nuştu. "Saadet zmcıri" nın yeni- den ve knz öncesine oranla çok daha kapsamlı olarak işle- meye başladığını savunan Ko- mili, yüksek faiz oranlanyla borçlanma politikasının bütçe açığını genişletici yönde etİd yaptığını vurguladı. Uyan işaretieri Dış borçlarda ödeme zama- nının geimesı ve özelleştirme- den gelir elde edilememesi du- rumunda Merkez Bankası kaynaklanna başvurulmasının güçlü bir ıhtımal olduğunu be- lirten TÜSlAD Başkanı Ko- mili, nısanda Merkez Banka- sı finansmamnda görülen artı- şın uyan ışaren olarak algılan- Sabancı: Sıfır atalım, ama ders de alalım Sakıp Sabancı, vaktinde gerekli önlemler alınmadığı için Türk lirasuıdan sıfır atmaya mecburkalındığını ilen sürdü. "20 yıllık birikim sonucu. liradaki sıfirlann bilgisayariara sığmaz" olduğunu belirten Sabancı, bu olaydan ders alınması gerektiğini savunarak "Bir musibet bin nasihattan ryidir" şeklinde konuştu. Sabancı, paradan sıfir atılmasının maliyetinin, getirdiklerinin, götürdüklerinin uzmanlar tarafindan iyice değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. TÜSlAD Yüksek Istişare Konseyi toplantısuıda basınJa sohbet eden Sabancı, "Yiyiceler sözünü Inınandıgım-ya pişman nusuuz" şeklindeki bir soruya şu yanıtı verdi: "İnsanlar bazen fikirtcrini ifade ederken, haleti ruhiyeleri sözlerini etkiler. O gün toplanbda benden önce konuşan arkadaşlar Öyle şeyler sö>lediler ki, çok etkilendim. haleti ruhiyem değiştL Necdet Menzir gibi, kötü bir niyet vx>ktu.r ması gerektiğini ifade etti. Şu anda sağlanan denge dikkate alınarak açıklanacak bir istikrar programırun Türki- ye'nin uluslararası piyasalar- dakı kredibilitesini yükselte- ceğine belirten Korrîili, güm- rük birliğinin gerçekleşmesi- nin de bu güveni arttıracağını, bunun anahtannın da anayasa değişıklikleri ve demokratik- leşme olduğunu söyledi. TÜSİAD'ın yayımladığı "Optimal Devlet Raponı" ıle devletın küçülerek güçlenme- sini sağlayacak reformlann tartışılmaya açılmak istendi- ğini kaydeden Feyyaz Berker. özelleştirmede çok zaman kaybedildiğini vurguladı. Ber- ker, "Daha çok istihdam ya- ratmak için rant ekonomLsiııi yaüruna ve üretimedönüştür- mek mecburiyetindeyiz" dedi. Işadamı Halil Bezmen'in prim borcu 136 milyar liraya ulaşıyor SSK yüzsüzleri açıldandıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sosyal Sigortalar Kurumu'nun (SSK), geçenyılkasımayından, ni- san ayına kadar geçen 6 aylık dö- nemdeki prim anapara alacaklan 4 trilyon 662 milyar lira ile kasım 1984-kasım 1994 yıllan arasındaki 10 yıllık dönemdeki toplam alacak- lannın yansı düzeyine ulaştı. SSK, 4 trilyon 662 milyar 259 milyon li- raya ulaşan prim anapara borçlan için şirket-beledıye ve kamu kuru- luşlanm ıcra takıbıne aldı. SSK'ye 3 milyar liranın üzerinde prim borcu bulunan şirket- beledıye ve kamu kuruluş- lan dün açıklandı. 1994 so- nu itibanyla prim borcu bu- lunan kuruluşlann başında 136 mıryar 268 milyon lira A v ıle Halil Bezmen'in şirketleri gelı- SSK Genel Müdürlüğü'nün açık- lamasmda, kurumun 1994 kasımına kadarolan 10 yıllık dönemdeki prim anapara alacaklannın tutannın 8 tnlyon 881 milyar lira olduğu bildi- rildi. Bu döneme kadar olan alacak- lar için icra takibi açıldığı kaydedilen açıklamada, ge- çen yıl kasım-nisan aylan arasındaki 6 aylık dönemde bıriken 4 trilyon 136 milyar liralık pnm anapara borçla- nnın, geçen yıl kasım ayına kadar olan son 10 yıllık dönemdeki top- lam borçlann yansı tutannda oldu- ğuna dikkat çekildi. Açıklamada, SSK'nin kasım 1994-nisan 1995 dönemlerindekı toplam 4 trilyon 662 milyar liralık alacağı için icra takibi açtığı bildirildi. Belediyelerin de kuruma geçen yıl sonu itibanyla 1 trilyon 292 mil- yar liralık prim anapara borcu bulu- nuyor. Belediyeler arasında prim anapa- ra borcunda başı 136 milyar 591 milyon lira ile Ankara Anakent Be- lediyesi Elektrik-Gaz-Otobüs Ge- nel Müdürlüğü çekiyor. SSK'ye 1994 sonu itibanyla Istanbul Ana- kent Belediyesi'nin 83 milyar 763 milyon lira, Ankara Yenimahalle Belediyesi'nin 49 milyar 808 mil- yon prim anapara borcu var. Şekerin kân tath gelmediANKARA (AA) - Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) yetkililen, 230 bin 565 ton şeker ithalatımn Türkiye'nin gereksınimini karşı- layacağını bildirdiler. Bakanlar Kurulu karanyla 250 bin ton şeker ithalatına izüı veril- mesine karşılık, firmalar 230 bm 565 ton şeker ithal etmek için baş- vuruda bulunmuştu. Yetkililer, kâr marjının düşük olması nede- niyle fırmalann şeker ithalıne il- gi göstermediklerini kaydettiler. Türkiye Şeker Fabrikalan AŞ 46 bin ton, özel kesime ait firma- lar ıse 184 bm 565 bin ton olmak üzere toplam 19 firma, 230 bin 565 ton kristal şeker ithal edecek. Ithali talep edilen toplam şeker mıktannın, Bakanlar Kurulu ka- ran uyannca uygun görülen 250 bin tonluk miktan aşmaması ne- deniyle, belirlenen esaslara uy- gun yapılan başvurulann tümü- nün karşılandığını kaydeden yet- kililer, "Spekülasyona yol açacak hiçbirdunım söz konusu değtt.(A firmasına \erdin, B fırmasına ver- medin) diye bir şey yok" dediler. Şeker ithalatı, karamame çer- çevesinde yapılacak. Fırmalar, it- hal edecekleri şekeri 31 Temmuz 1995'e kadar Türkiye'ye getir- mekle yükümlü bulunuyorlar. Piyasada sıkınü Türkiye Bakkallar ve Bayiler Federasyonu Başkanı Bendevi Palandöken, piyasada şeker sı- kıntısının en üst sevıyeye ulaştı- ğını, bu durumun, spekülatörle- rin işine yaradığını belirtti. Affl \ f I i 1Oüiıa i l KDV oranlan aşağıya çekilecek ANKARA (ANKA) - Katma De- ğerVergisi (KDV) oranlan, 1998 yı- lından itibaren aşağı çekilerek, düşük oran olarak yüzde 5, yüksek oran olarak da yüzde 15 esas alınacak. KDV oranlan, halen temel gıda maddelerinde yüzde 8, diğerlerinde yüzde 15 ve lüks tüketim mallannda yüzde 23 olarak uygulanıyor. KDV mevzuatınm da 2000 yılına kadar Avrupa Birliği ile uyumlu ha- le getirilmesi hedefleniyor. Bu kap- samda, KDV oranlannın düşürülme- sideyeralıyor. Roma Anlaşması'nın 99'uncu maddesi uyannca KDV'nin yüzde5 ve yüzde 15'eçekilmesige- rekiyor. Türk-AT Mevzuat Uyumu Sürekli Özel thtisas Komisyonu'nda öngörülen takvime göre Türkiye'de KDV oranlannın AB'de geçerli olan düzeylere çekilmesi için 1998 hedef- leniyor. KDV mevzuatının AB ile uyumlu hale getirilmesi çerçevesin- de, AB'de bulunmayan istisnalarkal- dınlarak var olanlar benimsenecek. KDV Kanunu'ndaki demiryolu araçlan teslimleri, askeri amaç taşı- yan teslim ve hizmetler, petrol ara- ma faaliyetleriyle ilgili istisnalarkal- dınlacak. Aynca deniz ve hava araç- lan teslimleri ıle hava meydanlann- da verilen hizmetlere yönelik bazı is- tisnalann da kaldınlacağı bildirildi. T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ AUTOCAD R12 1995 - 7. DÖNEM BİLGİSAYAR DESTEKLİ TASARIM PROGRAMI AutoCAD-l Başlama Tarihi: Günler: Saatler: 4 Temmuz 1995 4 Temmuz 1995 8 Temmuz 1995 8 Temmuz 1995 AutoCAD-n 10 Haziran 1995 Salı, Çar., Cuma Sah, Çar., Cuma Cumartesı-Pazar Cumartesı-Pazar 14.00-17.00 18.00-21.00 09.00-13.30 14.00-18.30 Cumartesı-Pazar 19.00-22.30 İki bölüm olarak düzenlenen eğitim programlannın ilk bölümünde, AutoCAD R12 Bılgisayar Destekli Tasanm Paketi'ne yönelik iki boyutlu çizimin öğretilmesi a- maçlanmaktadır. Diğer bölüm. aym pakete yönelik iki boyutlu çizim uygulamalanyla bırlikte üç boyutlu tasanm ve katı modellemenın öğretilmesini içermektedir. İlk bölüm 36, ikinci bölüm 28 saatten oluşmaktadır. Kon- tenjanlar 12'şer kişi ile sınırlıdır. Her katduncıya bır bil- gisayar tahsis edilmekte ve ders notlan verilmektedir. KAY1TLAR DEVAM EDlYOR! Ücretler, öğrenci ve grup indırimi ve aynntılar için Tel: (0 216) 418 23 57 418 23 58Dahili: 11 Fax:(0 216)348 02 93 Başvuru: Marmara Üniversitesi Göztepe Kampusu 81040 Mühendislik Fakültesi Bınası - CIM Laboratuvan - Kuyubaşı / tstanbul Basın: 27926 SARIYER1. AŞLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo: 1995/175 Davacı Mustafa Doğan vekili tarafindan davalı Perihan Doğan (Üstün) aleyhine açılan boşanma davasında,Mithatpaşa Cad. Armağan Evier No: 163 D: 4 Ûmraniye-lstanbul adresındeki Perihan Doğan (Üstün)'ün bu adresine yapılan tebligat bila tebliği iade edilmiş olup zabıtaca yapılan araştırmada davalının adresi bulunamamıştu-.Mahkememizdeki 1995'175 sayılı da- vanın duruşma günü 18.7.1995 günü saat 11 'e bırakılmış olup duruşmaya gelmediğiniz takdirde tahkikata yok- luğunuzda devam edilerek karar verileceği hususu dava dilekçesinin yerıne geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. 19.6.1995 Basm: 28273 .ıffff 11 ııı 1 LOKANTA*BARQİI£İ293 89 78 (3HAT) Perşembe BULUTSUZLUK ÖZLEMİ Cuma BLUESEXPRESS Cumartesi DIPARn D.A.K& Hakkı 200 KİŞİLİK İSTANBUL MEYHANESİ Re/..Td: (0216) 413 68 80^1 PazarGünü Brunch lstıiı\c'ik'i: ııı u'tsız moltn U'ITIM \ardtı Ş S ^ TÜRKİYE YAZARI^RSENDİKASI S 1 . SANAT GÜNLERİ K3*1UŞMAS! ATAOL BEHRAMOGLU (T Y S Genel Başkaiı) AZİZ NESİN TYS Ku'ucu Başkgnı ve Onur Kcıuğu) 27 HAZİRAN 95 SALI ZÖLFÖ LİVANELİ YENİ TÜRKÛ BİRSEN TEZER RUŞEN AVŞAR GRUP LAÇİN LEMAN/EDİP SAM/AKBAYRAM OENCO ERKAL TUNCEL KURTİZ BİRSEN TEZER RUŞEN AVŞAR 3 •ffltÜtjîltitlfiTltj i ı ı ı l ı ı ı l ı ı ı l ı ı ı - i ı ı 1 Soner Olgun (Son Hafta) Cuma - Cumartesi CABARET N ı 1 \nu\ulkok lı :=" BUCECEVE HER CUMA | AYŞE TtJTÜNCÜ İBÜLEriTSOMAY ŞUAYİP YELTAN UMUT RIRHAN SAPPHODA istiklal Cad. Bekar Sokak No: 14 (Borsa Fast-Food Karşı Soltağı) Beyoglu Reı: 245 06 68 - 69 Istanbul'un Sıcak Yaz Gecelerinde Bir Esintü... Görulnveğe değer çiçekli terasımııda kırlan3iç sesleri eşliğinde, güneşin batışını kesintisiz, sonuna kadar seyrederken, manastır mimarisinin giıctnliliği içerisinde nefıs bir akşam ycmeği yiyerek, içtiklerinizin doyumsuz tadına varmağa ne dersiniz? Zengin bir kadro eşliğindc FASIL, TSM ile hatıralarınızı tazekyip yenileri ile hoş bir gece geçinnek istiyorsanız, buyrun İSMVe... Not;Paz<jr hariç hergün İSM ievcrlerie olmak diteğiyl* Tel: 256 37 Sl OOLTEN AKIN NURSELI IDIZ ARİF DAMAR MÜJDAT GEZEN I AÇIKHAVA TİYATROSÜ *hy£? BllET SATIŞ: TOM VAKKORAM» M»6*2AL*RI - YAZARLARIN EV! TEŞVlKlrE TEL: 261 25 59-59 LEST TURIZM ELMADA5 TEL 233 45 28-29 FAX. 248 08 38 MEFİSTO ! KlTAPEV KADIKöY-BErOĞLU 245 42 28 VE ONSER GÜNLERİNOE AÇIK HAVA TIYATROSt! GIŞELERİHDE I OROAHİZASYON; YAZAHUfllN EVİ j LEST 0RGAHİ2AST0R ; YAYLADAĞI KADASTROMAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1994/14 Karar No: 1995/13 Davacılar Mehmet Yılmaz ve arkadaşlan ile davalılar Hazine, Orman Genel Müdürlüğü ile Ahmet oğlu Ahmet ve Ahmet kızı Fahire arasındaki kadastro tespıtme ittraz davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması so- nunda,Yayladağı ilçesi Kızılçat Köyü Köyüstü mevkiinde bulunan 216 no'lu parselin ve aym köy Köyaltı mevkiinde bulunan 433 no'lu parselin orman sayılan yerlerden bu- lunmalan nedeni ile bu husustaki davanın reddi ile her iki parselin orman olarak Maliye Hazinesi adına tapuya tesci- İine, aynı köy Köyüstü mevkiinde bulunan 445 no'lu parsel ile aynı köy Köyaltı mevkiinde bulunan 71 no'lu parselin Hazine adına yapılan tespıtlennın ıptalleri ile her ikı parselin davacı Halıloğlu 1330 D.lu Mehmet Yılmaz adına tapuya tesciline, yine aynı köyün Köyaltı mevkiinde bulu- nan 68 no'lu parselin Maliye Hazinesi adına olan tespıtınin iptali ile bu parselin tamamı 6 hisse kabul edilerek 1/6'şar hisse itibanyla Yusuf Kızılkaya mirasçılan Cemıle Opak, Arife Dönmez, Hamide Devam. Mehmet Kızılkaya ve Fat- ma Dönmez ile Behire Kızılkaya adlanna tapuya tesciline ilişküı, mahkememizin 10.3.1995 gün 1994'14 esas, 1995/13 sayılı karan, Sunye u>Tuklu ve adreslen tespıt edilemeyen Ahmet oğlu Ahmet ve Ahmet kızı Fahire'ye tebliğ edilemediğinden, bu kışilerin adreslen de tespit edilemediğınden, işbu karann yukanda adlan geçen kişilere ilanen tebliğine, işbu hükmün gazetede ilanından 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağı ilanen tebliğ olunur. 26.5.1995 Basın: 28234 YORUM OZTIN AKGUÇ Bir Eksiklijjimiz: Kısa Vadeli Düşünmek Genellikle kısa vadeli düşündüğümüzden, kısa sü- reli çıkarlanmızı gözettiğimizden, uzun sürede sorun- lanmızı çözemiyor, hatta belki de sorunlanmızı ağır- laştınyoruz. Kişisel davranışlanmızda, toplumsal davranışlanmızda kısa süreli güdüler, kısa süreli çı- karlar ağır basıyor. Çoğu kez de kısa süreli çıkar kol- lamak, uzun süreli çıkarlarımıza ters düşüyor, doğal olarak da başanlı oîmamızı engelliyor. Öğretide, özellikle ekonomi, işletme, finans yazı- nında sürekli maksimizasyondan, çoğunsamadan, en yüksek düzeye yüksertmeden söz edilir. Kâr mak- simizasyonu, firma değerinin maksimizasyonu, tü- ketim maksimizasyonu. Ancak burada amaç, kısa sürede değil, belirli bir zaman boyutunda çoğunsa- ma, en yüksek (maksimum) değerlere ulaşmaktır. Kı- sa sürede bir tlrmanın kânnı çoğunsaması (maksi- mize etmesi), arttırması, bir orta vadede firmanın kâ- nnı en yüksek düzeye çıkarmıyor. Yine aynı şekilde kısa sürede tüketim düzeyinin hızla yükselmesi, bı- rakın uzun süreyi bir orta vadede gönenç (refah) dü- zeyinin en yükseğe ulaşmasını sağlamıyor. Bir yılda hızlı bir ulusal gelir artışı izleyen yıllarda sürmediği takdirde büyüme hızı belirli bir zaman boyutunda en yüksek düzeyine ulaşamıyor. Kısa süreli bakış açtşı, değeriendirmeler, uzun süreli çıkarlann elde edilme- sini önlüyor. Hangi açıdan bakarsanız bakın, tüke- tim artışı, büyüme hızı hatta kâr artışı süreklilik ka- zanamıyor. Kişiler, toplumlar, çok kısa süreli çıkarlar, çok kısa süreli başanlar için geleceği tehlikeye atmamalıdır. Çok kısa süreli hesaplar, uzun süreli başanlı olma ola- nağını ortadan kaldınyor. Geleceğin aleyhine aşırı derecede günlük çıkar kollamak, çevre sorunu, ya- tınm azlığı, eğitim düzeyinin düşüklüğü gibi sorun- lar yaratıyor, firmalann hatta devletin varlığını tehli- keye düşürüyor. Sürekli geleceği düşünüp, kısa sürede büyük fe- dakârlıklara katlanmak, günü yaşamamak da kuşku- suz akılcı bir davranış değildir. Ünlü ekonomist Key- nes'in dediği gibi "Uzun sürede hepimizölüyüz. "An- cak kısa ve uzun süreli çıkarlar arasında bir denge kurmak, geleceği de tümüyle göz ardı etmemek ge- rekir. işadamlanmızın büyük bir bölümü de sorunlara hep kısa süreli bakıyor. Kısa süreli çıkar kollamakta odaklanmış davranışlar da uzun sürede her zaman akılcı olamıyor. Rekabetten kaçınma, devlete vergi vermeme veya alabildiğince az vergi verme, devlet- ten teşvikler, parasal destekler alma, kısa sürede kâ- n en yüksek düzeye çıkarma açısından akılcı görü- lebilir. Ancak uzun süreli bir başan için, bu tür politi- kalar, bu tür istek ve baskılar tehlikeli ve çelişkilidir. Işadamlarının uzun süreli çıkan, ekonomide, poli- tikada, toplumsal yaşamda istikrann, düzenin sağ- lanmasıdır. Bu amaç için devletin görevlerini tam ola- rak yerine getirmesi gereklidir. Az vergi vermek, dev- letten teşvik koparmak, rant kollamak, devlet küçül- sün diye açıklamalarda bulunmak belki kısa sürede kâr maksimizasyonu için akıllıca görülebilir. Ancak bir orta vadede, devletin temel görevlerini yerine geti- rememesi, altyapı yatınmlannı yapamaması, eğitim ve sağlık hizmeti verememesi, kamu fınansman açık- lannın büyümesi, ekonomik istikrann bozulması, özel sektörûn kâr maksimizasyon hedeflerine ters düşer. Bu nedenle, vergi vermek, devletten gereksiz teşvik- 1 ler almamak, rekabetçi ortam yaratmak, gelir dağH lımının düzeltilmesini istemek, kısa vadede çok akıl- lıca davranışlar gibi gözükmese de, bir orta vadede kâr maksimizasyonu için olumlu sonuçlar verecektu- tumlardır. özel kesimin çok önemli bir bölümü, 1950'li yıllar- dan beri oldukça uzun bir zaman aralıgında, olayla- ra hep kısa süreli çıkar açısından baktığından, neye- terince rekabet gücü kazanabilmiş, ne sağlıklı bir mali yapıya kavuşabilmiş, ne de gereken ölçüde bü- yüyebilmiştir. Kısa süreli başanlar, kısa süreli çıkar kollama, göz- leri karartmamalı, kısa süreli kâr maksimizasyonunun uzun sürede bir kayba neden olabileceği, sorunlar yaratabileceği gözden uzak tutulmamalıdır. Bireyler, toplumlar, kuruluşlar, yalnız günü kurtar- mak kaygısıyla hareket ederek günlük çıkar peşin- de koşarak, günlük çıkar kollayarak, uzun sürede başanlı olamazlar. Gelecek pahasına kazanılan gün- lük başanlar, bir orta sürede başansızlığın da tohu- munu atar. Birey olarak, toplum olarak, kuruluşlar olarak ni- çin çok başanlı değiliz? Bu sorunun yanıtını irdeler- ken, uzun süreli bir bakış açımızın olmamasının, hep kısa süreli çoğunsama (maksimizasyon) peşinde koşmamızın önemli etken olduğunu da dikkate al- malıyız. Dış ticaret, AB'nin kurallanna göre şekilleniyor Sanayi teşvikine kıhf hazırlanacak İZMİR (Cumhuriyet £ge Bûrosu) - Dış Ticaret Müste- şan Nejat Eren, Avrupa Bir- liği'nde saptanan 120 milyar dolarlık bir teşvik modelinin bulunduğunu belirterek, Tür- kiye'nin burada "minare-kı- h P ilişkisine dikkat etmesi gerektiğini söyledi. Eren, Türkiye'nin bölgesinde güç- lü bir ülke olmasına karşm, "Rekabet gücümüze ulaşa- madığımıy anda Türkj><e, böl- gesinde ne kadargüçlü bir ül- ke olursa olsun yalnız kala- cakür" diye konuştu. Gümrük birliği her yönüy- le tartışılmaya devam ediyor. Türkiye'nin gümrük birliği- ne girişinde ve girdikten son- ra karşılaşacağı sorunlar, çö- züm yollan her platformda tartışılıyor. Ege Bölgesi Sa- nayi Odası'nca düzenlenen "Avrupa Birliği ve Gümrük Birliği Sürecinde Türkiye" konulu toplantıda da bu ko- nular dile getirildi. Dışişleri Bakanlığı Baş Müşaviri Cem Duna, gümrük birliği sürecinde Türkiye'nin ikı kaygısının bulunduğunu belirtti. Bunlardan birincisi- nin "kaybetmeme" olduğunu dile getiren Duna, "-Türkiye Avrupa Birligi'ne üye olma sürecinde kalkınma yolunda çok ciddi bir entegrasyona girdi Bunu kaybetmeme, eo- tegras>onun geriye gitmeme- si isteği var. İkincisi de dışan- da kalmamak. Dümadaki küreseUeşmenin dışmda kaJ- mamak. Düma ticareti Uok- lar içinde serbestleşiyor. Blok- lar arasında değfl" diye ko- nuştu. Minare-kılıf ilişkisi Gümrük birliğinde temel hedefın Türkiye'nin ulusla- rarası rekabet gücüne kavuş- ması olduğunu belirten Dış Ticaret Müsteşan Nejat Eren, "Rekabet gücüne ulaşmadı- ğınızanda, Türkiye bulundu- ğu bölgede ne kadar önemli bir ülke olursa olsun yalnız kalacaknr. GeJişmelerden et- kflenecek ve yönlendiriiecek- tir. Amacımız, bulunduğu- muz bölgede geUşmeleri etki- lemekve vönkndirmekolma- hdır" diye konuştu. Gümrük birliğiyle birlikte Türkiye'nin kapılannı Avru- pa'ya açacağını. şu anda yüz- de 20 olan korumanın 5.8'e düşeceğini belirten Eren, "Dolayısıyla Türkiye dış re- kabede karşıiaşacaktır. Bura- da önemli olan iç pazanmız- da ohışacak rekabctte iç paza- nn beorti öiçülerde korunma- sıdır." Eren, özellikle ihracat teş- viklerinde denetimin gelece- ğini dile getirdi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle