14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 18 HA2İRAN 1995 PAZAR 8 PAZAR KONUGU PORTRE ŞAKİR ECZACIBAŞI 1929 yılında Izmir'de doğdu. Robert Kolej'deki öğreniminden sonra, Londra Üniversitesi'nde eczacıhk okudu. Yurda döndükten sonra bir süre gazetecilik yapan Şakir Eczacıbaşı, Vatan'ın ünlü Sanat Yaprağı'nın yayıncılan arasında yer aldı. Uluslararası şenliklerde ödülleralan Eczacıbaşı Kültür Filmleri dizisini 1960-1962 döneminde Sabahattin Eyuboğlu ile birlikte hazırladı. Bunlardan Renk Duvarlan, 1964 yılında Avnıpa Konseyi'nin Kültür Filmleri Odülü'nü kazandı. Şakir Eczacıbaşı 1965'te Türk Sinematek Derneği'nin kuruluşuna öncülük ettiği gibi, on yıl süreyle başkanhğını yaptı. Fotoğraf sanatıyla ilk kez 1960'larda ilgilenmeye başlayan Şakir Eczacıbaşı, yapıtlanyla yurt içinde ve dışında geniş ilgi çekerek, çağdaş fotoğraf sanatçılan arasında seçkin bir yer elde etti. Türkiye'de altı, çeşitli Ban ülkelerinde 23 fotoğraf sergisi düzenlenen Eczacıbaşı'nın. seçme fotoğraflannı içeren Anlar/Moments adlı yapıtı 1983'te yayımlandı. 1985 yılında Uluslararası Fotoğraf Federasyonu Sanatçısı (AFIAP) unvanını alan Eczacıbaşı'na, yapıtlan nedeniyle, FIAP Tarihsel Koleksiyonu Başan Belgesi verildi. Şakir Eczacıbaşı gûnümüzde, iş yaşamını Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı olarak sürdürmekte, tstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nın da başkanlığrnı yapmaktadır. îş dünyası ile sanat ve kültür arasında köprü kurmaya adanmış biryaşam: ŞakirEczacıbaşı 'Ekonomi, sanatsızgelişemez'ŞÜKRANSONER Nejat Eczacıbaşı'nın ardmdan îstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nın başına geçen Şakir Eczacıbaşı, yakından tanıyanlar için görevi devralmış bir isim değil. Tam tersine, Eczacıbaşı ailesi içinde, kendiliğinden, bir tür gönüllü işbölümünde. holdingin başından bu yana kültür ve sanat etkinliklerinde birincil görevi üstlenmiş bir kişi. Çok daha önemlisi, bugün Eczacıbaşı Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı olan Şakir Eczacıbaşı, yaşam boyu kendini sanatın her alanında çalışmaya adamış, yoğun sanat etkinlikleri içinde olan bir sanatçı. 1962 yılmdan bu yana yoğunlaştığı fotoğrafçıhk dalında 30'un üzerinde uluslararası sergisi açılmış bir kişi. Türkiye'de pek çok önemli sanat dalmın parasal sorunlar nedeni ile tıkanıklık yaşadığı bir süreçte, sanatçtnın eğitiminden sanatın sergilenmesi aşamasına kadar her alanda yetersiz devlet ve özel sektör desteğinin tartışıldığı bir aşamada ve de sanatta çok başanlı bir örnek olan Îstanbul Kültür ve Sanat Vakfi etkinliklerinin içinde, Şakir Eczacıbaşı ile sanat - kültür - iş dünyası - sponsorluk - ekonomi ilişkileri üzerinde bir söyleşi yapmak istedik. İş dünyasının kültür ve sanatı desteklemede simge olmuş ismi Şakir Eczacıbaşı, yurtdışında eğitimini tamamladığında, kendini iş dünyasından çok sanata yakın hissetmiş. 1952 yılında Ahmet Emin Yalrnan'm ünlü Vatan gazetesinde Tunç Yalman'la birlikte "Sanat YaprağıT 'nı çıkararak sanata yönelik gazetecilikle işe başlamış. Birkaç yıl sonra aile şirketi içinde iş dünyasında çalışmaya başladıktan sonra da en başından sanatla ilişkisini hiç kesmemiş. - Holding olarak işletme yabnmlan kadar sanan ckkliye aMığınızı, isbölümü içinde sürekli sanata yabnm yapüğınızı biüyoruz. Amaç, kültür ve sanata katJa fle Türk burjuvazisini yaratmak, akir Eczacıbaşı'nın yaşamında kültür ve sanatın, iş dünyası kadar önemli bir yeri var. Yoğun iş yaşammda kültür ve sanata yer kalmayacağına inanmıyor. Sadece Eczacıbaşı grubunun kültür ve sanat etkinliklerinde, bir tür işbölümünde, ağırlıklı görev almış bıri değil. 1962 yılından bu yana 30'a yakın uluslararası sergi açmış önemli bir fotoğraf sanatçısı. işletmenin toplumsal saygHihk kimlik kazanması ile farklı bir yerlere gelmek miydi? ECZACIBAŞI - Bunu bilinçli"bir kararla yaptığımızı söylemekten çok, babamızdan kalan bir aile geleneğini sürdürdüğümüzü vurgulamak isterim. Babamızm bize sürekli tekrarladığı. unutmamamızı istediği bir şey vardı: "Toplumdan aldığmrn topluma vermetisiniz" derdi. Kendi yaşamında başta okullar, dispanserler olmak üzere eğitim, sağlık ve kültürel alanlarda pek çok yatınmlan olmuştu. Biz babamızdan gelen bu geleneği geliştirerek yürütmeyi seçtik. Kişisel olarak da sanatla yoğun ilgimiz oldu. Nejat keman çalardı. Îstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nın gerçekleştirilmesine öncülük etmekle Istanbul'u bir kültür başkenti durumuna getirecek bir girişmde bulundu. Eczacıbaşı kunıluşu da sağlık ve bilimsel araştırma yanında, başlangıçtan beri kültür ve sanata, gençliğın eğitimi ve spora katkıda bulundu. Ben de hem izleyici hem de destekleyici olarak sanatın her alanı ile olabildığince ilgilenmeye çalıştım. - Gûnümüzde parasal sıkıntılar nedeni ile pek çok sanat alanı önemli bir darboğazdan geçiyor. Tiyatrolar kaparuyor, film çevrilemivor. Devletin desteği çok zayıf. Dünyada oMuğu üzere özel sektörün fınansmaıu, ciddi sponsorluklan da yok. Bu arada îstanbul Kültür ve Sanat Vakfi, kimi şirketler sponsortuğunda çok sayıda önemli festivaller de var. Ne düşünüyorsunuz? ECZACIBAŞI - Evet, bir yanda olumsuzluklar, bir yanda da önemli gelişmeler var. örneğin 5 uluslararası festivali gerçekleştiren Îstanbul Kültür ve Sanat Vakfi bütçesine Kültür Bakanlığı katkısı %6 civannda. Biletlerden gelen gelir %20 dolayında. %75'e varan büyük bir pay, bugün sayısı 60'a ulaşmış olan özel sektör kuruluşlannca karşılanıyor. Şüphesiz bu kuruluşlar kültür ve sanat aracılığı ile kimliklerini yansıtırken toplumda saygmlık kazanıyorlar. Festivaller dünya sanatında olup bitenleri Türkiye'ye getirdiği gibi kendi kültürümüzün tanınmasına, dünyaya açılmasuıa, uluslararası ilişkilerimizi geliştirmemize katkıda bulunuyor. tstanbul Kültür ve Sanat Vakfi, sanatın gelişmesine uygun bir örgütlenme, özerk bir kurum olarak çalışıyor. Destekte bulunan özel kuruluşlar ya da siyasi iktidarlann bir etkisi, engellemesi söz konusu olmuyor. - Sanatın hem çok ciddi boyutlarda parasal desteklenmesi hem de özgür, bağunsu gelişmesi çok önemli değil mi? ECZACIBAŞI - Dünyanm hiçbir yerinde, hemen hemen hıçbir sanat dalının kendi geliri ile gelişmesi, ayakta kalması söz konusu değil. Batı ülkelerinde festivallere devletin, daha da ağırlıklı olarak yerel yönetimlerin katkısı büyük elbet. Bizde Kültür Bakanlığı'nm devlet bütçesinden aldiğı payın binde 5 olduğu düşünülürse, Bakanlığın yaptığı katkıya şaşmamak gerek. Yerel yönetimlerin önemli bir katkısı yok. Elbette ki devlet bütçesinden desteğin artması gerektiğini söylerken, kültür ve sanatın siyasi iktidarlar tarafından yönlendirileceği bir destekten söz etmiyoruz. O konuda, özerkliği koruyacak, katkının baskıya dönüşmemesini sağlayacak önlemler, örgütlenmeler olmak zorundadır. Bu arada son yıllarda artan bir eğilimle özel sektörün kültüre, sanata katkısı söz konusudur. Henüz yeterli değildir. Ancak özel sektör konunun önemini kavramıştır. Giderek gelişeceğine inanıyorum. Uluslararası ilişkilerde dişlanmaktan bu kadar yakınırken, bunun sanıldığı gibi tek başına Dışışleri'nin çabalan ya da turizm için gazete ilanlan ile çözümlenebileceğini sanmayalım. Unutmayalım ki yazarlar, sanatçılar birbirlerinin dilinden daha *L-"czacıbaşı, kültür ve sanatın bir ülkenin ekonomisinin gelişmesinde, uluslararası platformlarda var olması, kimlik kazanmasında da en önemli etkenlerden biri olduğunu vurguluyor. Amerikan sineması, pop sanatının dünyaya yayılması ile bağlantılı yaşam biçiminin, kültürünün ve sonuç olarak da tüketim modelinin, ürünlerinin dünyaya pazarlandığını doğruluyor. iyi anlarlar. Kamuoyu oluşturulmasında daha etkili olurlar. Kültür ve sanata yatınm, uluslararası çıkarlanmız için de bir zorunluluktur. - Özel sektörün kültür ve sanata para vaürmasL, denetime alması sonucunu da getirmiyor mu? Her şeyden önce, yaûnm para getiren sanat alanlanna, örneğin resme yönelik oluyor, tiyatro, bale geriliyor. Tehlikekri nasıl önlenir? ECZACIBAŞI - Söylediğiniz bir gerçek. Özel sektör henüz önemli pek çok sanat alanlanna henüz yeterli yatınm yapmıyor. Ama düne göre bugün çok ilerdeyiz. Hiç değilse festivaller olumlu gelişmenin örnekleri. Orgütlenmeler geliştikçe kuruluşlann sanat ve kültür alanında yaptıklan katkılann kurum kimliği açısından yararlan anlaşıldıkça sanata yönelik yahnmlar da artacaktır. Şüphesiz, dediğiniz gibi, yatınm değeri olan sanat alanlanna daha fazla yer veriliyor. Bugün Türkiye'de 100'ü aşkın galeri var ve yılda binden fazla sergi açılıyor. Bunlann hepsinin nitelikli olduğunu söyleyemeyiz. Ama her şeye rağmen çok yararlı bir gelişme. Sanata çok olumlu katkısı olduğu da, bazı sakıncalan olsa da reddedilemez. Önemli olan, doğrudan gelir getirmeyen kültür ve sanat alanlanna yatınmlar için örgütlenmeyi gerçekleştirmek. - Kültür ve sanat ayru zamanda yeni dünya düzeni, büyük devletler ve çokulusİu şirkederin dünya düzeyinde egemen oünalannm başbca aracı. Örneğin Amerikan sineması ile dünyaya bir kültür, yaşam, tüketim modeli sunuluyor. Ünlü pop sanatçüan ile birlikte beffi ürünlerin tüketilmesi, sanşı pazaıianıyor. Zaten özel sermayenin ve süper güclerin, devtetierin, kültür ve sanatı böylesine etkiK desteklemeleri. büyük paralar vadrmalannın temel nedeni bu değil mi? ECZACIBAŞI- Söylediklerinizde gerçek payı var. ömeğin Amerikan sinemasının tüm ülkelerin pazarlanna egemen olduğu, ulusal sinemalann gelişmesini, güçlenmesini önlediği bir gerçek. Ote yandan çağımızda iletişim araçlannın da etkisi ile uluslar, toplumlar, kültür ve sanat aracılığı ile birbirlerine yaklaşabiliyor, birbirierini daha iyi tanıyabiliyorlar. Bugün gelişmişlik deyimi daha çok ekonomik açıdan kullanılıyor. Oysa ekonomik açıdan daha güçsüz gibi görünen bir ülkenin çok ileri kültürünü, uygarlığını tanıymca, onlara saygı ile bakıyoruz. Yine gûnümüzde bir ülkenin kendi kültür ve sanatını yaşatıp geliştiımesine daha çok destek veriliyor. Sanat yapıtlannın, kültür ömeklerinin kendi sımrlan içinde kapanıp kalmamasma, dışa, dünyaya açılmasına bu nedenle daha çok önem veriliyor. Sanat degerleri evrensel değerlerdir. Sanat ürünleri, kimlerce desteklenirse desteklensin, evrensel nitelikleri ile değerlendirileceklerdir. Tarih boyunca bu topraklarda yaşamış uygarlıklar açısından eşi olmayan Türkiye kendi kültürünü dünyaya daha da açmak zorundadır. Bunun için de en iyi yollardan biri uluslararası kültür ve sanat etkinlikleri, festivaller, şenliklerdir. İLAN T.C. GAZİANTEP KADASTRO MAHKEMESİ EsasNo: 1992/211 Davacı Maliye Hazinesi vekili tarafindan davalılar Mahmet Kıvrakdal ve Mustafa Kıv- rakdal aleyhine ve Gaziantep Şehitkamil ilçesı Aktoprak Köyü 148 ada, 162 parsel sayı- lı taşınmazla ilgih olarak mahkememize açılan kadâstro tespitine itiraz davasının mah- kememizce yapılan yargılaması sırasında; Davalı Mehmet Kıvrakdal vefat ettiğinden bu davalı mirasçılan; Seyit Ahmet Kıvrak- dal, Osman Kıvrakdal, Ayşe Kıvrakdal, Mehmet Kıvrakdal, 1328 doğumlu Mehmet Kıv- rakdal ve 1325 doğumlu Ayşe Kıvrakdal, adlanna çıkanlan tebligatlann bila tebliğ dön- düğü ve yapılan zabıta soruşturmasında, tebligata yarar açık adreslerinin de tespit edile- mediğinden, adı geçenlere ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiştır. Venlen karar ge- reğince bu davalı mirasçılanna yargılamanın atılı bulunduğu 17.07.1995 günü saat 9.00'a kadar bu dava dosyası ile ilgili delillerini bildirmeleri, duruşma günü ve saatinde mah- kememizde hazır bulunmalan veya kendilerini bir vekille temsil ettirmeleri, aksi halde yargılamaya gıyaplannda devam edileceği, davalı mirasçılanna dahili dava dılekçesinin tebliğ edilmiş sayılacağı, duruşma günü davetiyesi yerine geçmek üzere ilanen tebliğ ol- unur. Basın: 26929 T.C. ANTALYA ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESİ Sayı: 1994/906 Davacı Günay Daruga vekili tarafindan davalılar Halit Gülcan ve arkadaşlan aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davasının mahkememizde yapılan açık yargılamasında verilen ara karan gereğince; Davalılar Selamet Çırçır Fabrikası San. Tic. A.Ş. Aspendos Bulvan No: 30 Antalya da mukim Nilüfer Aydın, Güzelyah Mah'de mukim Halit Gülcan, Lara yolu Antalya'da mu- kim Mehmet Necati Enal, Lara Yolu Antalya adresinde mukim Zeynep Bodoğlu, Şirin- yah Mah. lsmet Gökşen Apt. No. 5 Antalya'da mukim Banu Hapel, Yalı Mah. Manolya Sok. 8/A Antalya'da mukim Memduk Ank, Şirinyalı Mah. 1486 Sok. 68/6 Antalya'da mukim Mehmet Yurtseven, Lara yolu Antalya'da mukim Güner Demirbağ ve Fener Mah. Lara Cad. 7/6 Antalya'da mukim Gülşen Erol'a tebligat yapılamamış, başkaca adresleri tespit edilememiştir. HUMK'nin 213. ve 377. maddeleri gereğince duruşma günü olan 19.7.1995 tanhınde saat 8.30'da mahkeme salonumuzda hazır bulunmalan veya kendi- lerini bir vekille temsil ettirmeleri, hazır bulunmadıklan ve kendilerini bir vekille temsil ettirmedikleri takdirde dava dilekçesi tebliğ edilmiş sayılarak yargılamaya yoklukların- da devam olunacağı ve sonuçlandınlacağı ilanen tebliğ olunur. 8.6.1995 Basın: 27283 ILAN SAMSUN ASLİYE 1. HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Sayı: 1995/203 Davacı Perran Şahin Vek. Av. T. Ergün tarafindan davalı Halim Oktay Şahin aleyhine açılan boşanma davasında; Davalı Halim Oktay Şahin'e tebligat yapılamadığından ve davacı tarafindan aleyhine şiddetli geçimsizlik sebebıyle boşanma davası açılmış olmak- la, davalı Halim Oktay Şahm'in duruşma günü olan 7.7.1995 günü saat 9.00'da bizzat hazır bulunmasi, veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, aksi takdirde yoklugunda duruşmalara devam olunup hatta karar dahi venlebıleceğı, dava dilekçesi ve meşruatlı davetiye yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 26961 TÜRKOĞLU ASLtYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1994'230 Davacı Demet Acar tarafindan davalı Erol Acar aley- hine açılan şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma da- vasının yapılan açık yargılaması sırasında verilen ara ka- ran gereğince; Davalı Tunceli ili, Pertek ilçesı, Çakırbahçe nüfusuna kayıtlı olup K.Maraş ili, Türkoğlu ilçesi, Kuyumcular Köyü'nde öğretmen olup tüm aramalara rağmen adresi tespit edilemeyen Mehmet ve Zeynep'ten olma, 1959 doğumlu Erol Acar'ın duruşma günü ve dava dilekçesi tebliği yerine geçmek üzere ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş olmakla; Adı geçenin duruşmanın atılı bulunduğu 4.7.1995 günü saat 10.10'da duruşmada ha- zır bulunması veya bir vekille kendisini temsil ettirme- si, aksi takdirde yoklugunda yargılama yapılarak karar verileceğinin tebliği ilan olunur. Basın: 22366 MERİÇ ASLtYE HUKUK MAHKEMESİ 1994/7 Meriç ilçesi Büyükdoğanca Mahallesi'nden Mehmet Alı San'nın davalılar Meriç ilçesi Büyükdoğanca Ma- hallesi'nden Halit kızı Şefika, Şefıka kızı Nadide, Şefi- ka anası Ayşe, Şefıka kızlığı Nazmıye aleyhine açmış ol- duğu tapu iptali ve tescil davasının yargılaması sırasın- da, davalılar adına çıkanlan tebligatlann davalılarm ta- nınmadıklanndan bahisle iade edildikleri, cumhuriyet savcılığı ile yapılan adres araşurmasında davalılarm ta- nuunadıklannın bildirildiğı anlaşıldığmdan, davahlar Meriç Büyükdoğanca Mahallesi'nden Halit kızı Şefıka, Şefika kızı Nadide, Şefıka anası Ayşe, Şefıka kızı Naz- miye'nin adlanndan yayımlanacak olan gazete bahsedi- lerek duruşmanın atılı bulunduğu 3.7.1995 günü saat 9.00'da Meriç Asliye Hukuk Mahkemesi'nin duruşma salonunda hazır bulunmalan, hazır bulunmadıklan tak- dirde gıyaplannda kararverileceği ilan olunur. 27.2.1995 Basın: 15675 ISPARTA SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞUNDAN 1995/8 Davacı Hayrünnısa Gürsel vekili tarafindan açılan or- taklığın giderilmesi davasında, Yayla Mahallesi 44 paf- ta, 344 ada, 16 parsel sayılı taşınmazın satışına karar ve- rilmiş olup satış talep edilmekle, bu taşınmazın 1. ihale- si 31.7.1995 günü saat 14.00-14.15 arasında yapılacağı, 2'ncisahşı 10.8.1995 günü saat 14.00-14.15arasındaIs- parta Yeni Halk Pazan Kantar Ayar Memurluğu'nda ya- pılacağından, Zehra Turan, Hacer Necmıye Şakım, Fat- ma Süheyla Şakım'a tebligat yapılamadığından işbu sa- tış tarihlen kendilerine ilanen tebliğ olunur. 20.4.1995 Basın: 23355 HAVSA SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo: 1995/82 Davacılar Sıdıka Güldenur Korkut vs vekilleri Av. Coş- kun Molla - Av. Metin Kıray tarafindan davalılar Tevfik Topal vs aleyhlerine mahkeemizede açılan ortaklığın gi- derilmesi davasında; Davahlar Şefik Bakkal ve Osman kızı Seyıde adlanna çıkartılan davetiye tebliğ edilememış, yapılan adres araş- tırmalan neticesinde davalılann adresleri tespit edile- medğinden açılan dava nedeniyle tebliğ yerine geçmek üzere ilan edilmesine, işbu ılanın yayımlandığı tanhten iibaren 10 gün içerisinde mahkememize başvurmalan veya kendilerini vekil ile temsil ettirmeleri, davalılar baş- vurmadıklan veya vekil ile temsil ettirmedikleri takdir- de de duruşmalara yokluklannda devam edileceği, işbu ilanın davetiye yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. DosyaNo: 1995/82 Duruşma Günü: 6.7.1995 Duruşma Saatı: 11.00 Mahkemesi: Havsa Sulh Hukuk Mahkemesi Basın: 27057 İLAN ÇAYCUMA1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1993/40/Karar No: 1993/135 Davacı Sabiha Settar Gökçen vekili Av. Orhan Bilgin tarafindan davalılar Necdet Nekaya ve arkadaşlan aley- hine mahkememize açılan tapu iptali ve tescil davasının yargılaması sonunda davanın reddıne dair verilen mah- kememızin 27.12.1993 tanhlı karar ve davacı vekilmin ternyiz dilekçesi, davalılar Ömürlü Yazıcı, Necati Neka- ya, Nuriye Teziş, Azize, Soyer, Sabahat Yazıcı, Hatice Hunoğlu ve Mehmet Hunoğlu'na karar tebliği ve tem- yiz dilekçesi tebliğine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 21663 EZİNE ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 1990/139 E. ' 1994/81 K. Davacı Maliye Hazine vekili Av. Ibrahim Demirsatan tarafindan davalılar Ayşegül önder vesaire aleyhlerine açılan tapu iptali bınanın kali vs davasının yapılan açık yargılaması sonunda mahkememizden verilen karar, da- vacı vekilince ternyiz edilmiş Yargıtay 1. Hukuk Daire- si'nin 30.3.1995 gün ve 1995/3503-4520 esas karar sa- yılı karan ile onanmış, ancak davalı adresi, tüm arama- lara rağmen bulunamayan ve tebligat yapılamayan da- valı Ezine Tavaklı (Dostlar) Huzur Sitesi'nde ikamet e- den Fatma Neslihan Bayraktar'a işbu Yargıtay ilamı öze- tı, tebligat yerine geçerlı olmak üzere ilanen duyurulur. Basın: 19478 İLAN T.C. GAZİANTEP 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ Esas: 1994/464 Davacı Hayriye Tekinalp vekili Av. Aydın Gender ta- rafindan Gaziantep Bey Mahallesi Topraklık mevkıınde bulunan ve tapunun pafta: 116, ada: 889, parsel: 168'de kayıth taşınmaz ile ilgili mahkememize açmış olduğu or- taklığın giderilmesi davasının yapılan açık duruşması sonunda; Tüm aramalara rağmen adresi tespit edilemeyen ve tebligat yapılamayan davalı paydaş mirasçısı Abdülka- dir oğlu Mehmet Cemil Karabay'a ilanen tebligat yapıl- masına karar verilmiş olup davalı davaya karşı bir dıye- ceği varsa duruşma günü olan 30.6.1995 günü duruşma salonunda hazır bulunması veya kendisini yasal bir tem- silci ile temsil ettirmesi, gelmedıği veya temsilci gönder- mediği takdirde davanın yoklugunda devam edip karar verileceği, davetiye yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 26.4.1995 Basın: 22155 SUNGURLU ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN _ Sayı: 1993/419 Davacı Songül Özdoğan ve arkadaşlan tarafindan da- valılar Recep kızı Havva ve dava arkadaşlan aleyhine açı- lan tapu iptali davasının yapılan açık duruşması sırasın- da verilen ara karan uyannca: Davahlardan Recep kızı Hava Belli adresinde bulunmadığından ve adresi de ya- pılan araştırmada tespit edilemediğinden dava dilekçesi- nin ilanen tebliğine karar verilmiş olmakla; adı geçen da- valının duruşma günü olan 6.7.1995 günü saat 09.00'da mahkememizde hazır bulunmadığı veya kendisini bir ve- kille temsil ettirmediği takdirde yargılamanın yoklugun- da yapılacağı, dava dilekçesi yerine geçmek üzere ilanen tebhğ olunur. 5.6.1995 Basm: 27053 LAÇİN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1995/19 Davacı Aydın Kıhç tarafindan davalılar Mahye Hazi- nesi, Narlı Belediye Başkanlığı ile Orman Genel Müdür- lüğü aleyhine açılan tescil davasının yapılan duruşması sı- rasında verilen ara karan uyannca; Çorum ili Laçin ilçe- si Narlı kasabasının Sakızlık mevkiinde kain dogusu te- pe (çam tarla), 2822 no'lu parsel, batısı tepe, kuzeyi yol ve tepe, güneyi tepe ile çevrilı 28.000 metrekare mikta- nndaki yerin davacı adına tescili talep edildiğinden bu ta- şınmaz üzerinde herhangi bir hak iddıasında bulunanla- nn MK'nin 639. maddesi gereğince 3 ay içerisinde hâkim- liğimize başvurmalan ilan olunur. 2.6.1995 Basın: 26941
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle