30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 MAYIS 1995 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER YDH'den Çflter'e Rusya kınarnası • ANKARA (Cumhııriyet Bürosu) - Yeni Demokrasi Hareketi (YDH) Genel Başkan Yardımcısı Kazım Berzeg, Başbakan Tansu Çiller'in Çeçenya'yı işgal eden Rusya 'daki kutlama törenlerine katılmasını kınadı. Berzeg, "Jkincı Dünya Savaşı'nda faşizmi alt eden güç Sovyetler Birliği değil, Amerikan endüstrisi ve bu endüstriyi yaralan liberal demokrasidir. Saym Başbakan'ın Kizılordu zaferini kutlama törenine katılmak için Moskova'ya gitmesi milletimizin üzüntüsünü çok daha arttirmıştır. Moskova gezisı nedeniyle Sayın Başbakan Tansu Çiller'i kınıyor, büyük Türk milletini, Müslüman Çeçen kardeşlerimizin haklı davasını daha büyük kararlılıkJa desteklemeye davet ediyoruz" dedi Çeçen bakan hastanede • İSTANBUL(AA)- Rusya'nın Çeçenya'ya askeri müdahalesine dikkat çekmek amacıyla 24 nisan pazartesi gününden bu yana ölüm orucunu sürdüren Çeçenya Ulaştırma ve însan Haklan Bakanı Said Emin tbragimov. bağırsak fonksiyonlannda görülen bozukluk nedeniyle önceki gece Özel Bahçelievler Ömür Hastanesi'ne kaldınldi. fbragimov, ölüm orucunu 9 mayista bitireceğini açıklamıştı. Merkez valilere emeklilik fopmülü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski Içişleri bakanlanndan. TBMM Başkanvekilı Mustafa Kalemh, 3 yıl süreyle merkez valiliğinde kaldıktan sonra yeni bir göreve atanmayanlann, 65 yaşını doldurup doldunnadığına bakılmaksızın emekliye sevk edilmelerini öngören bir yasa teklifi verdi. Kalemh, TBMM Başkanlığı'na sunduğu yasa önerisinın gerekçesinde. 76 ile karşılık bugün 113 merkez valısı bulundugunu anımsatarak, bunun insan beyni israfı olduğunu kaydetti. Sultanahmefte tuvalete bomba • tstanbul Haber Servisi - Sultanahmet Meydanı'ndaki bir tuvaletin erkekler bölümünde. dün saat 17.00 sıralannda şüpheli bir paket bulundu. Paketin içinde bomba olduğunu belirleyen bomba imha uzmanlan, paket içerisindeki bombayı patlatmadan etkisiz hale getirdi. Kıratlıoğhı: Seçim 1996da • DİYARBAKIR (Cumhurhet) - Devlet Bakanı Esat Kıratlıoğlu. son zamanlarda muhalefet tarafindan gündeme getirilen 'Sine-i millet' sözlerinin altındaki amacın seçime gitmek olduğunu belirterek "Bu yıl seçim yok. Seçim 1996 yılında" dedi. Bölgede incelemelerde bulunan Devlet Bakanı Esat Kıratlıoğlu. Kültür Sarayı'nda düzenlediği basın toplantısında. enflasyonu 1995 'te yüzde 70, 1996'daise yüzde 40'lara düşürmeyi hedeflediklerini söyledi. Hükümetlerin en büyûk düşmanının enflasyon olduğunu anlatan Kıratlıoğlu, yüksek rakamlı enflasyonla seçime giren hükümetlerin yenilgiyle aynldıklannı kaydetti. Düzeltme • Gazetemizin dünkü sayısının 5. sayfasında "Partisinden Çiller'e suçlama" başlıklı haberde. bashk-'YP'den Çiller'e suçlama" olacaktı. Yeni Parti Genel Başkan Yardımcısı Nihat Akpak, yanlışlıkla DYP Genel Başkan Yardımcısı olarak yazılmıştır. Düzelrir, özür dileriz. DYP'de Cindoruk huzureuzhığu TBMM Başkanı'nm, DYP'nin parti içi muhalifleriyle toplantılar yapması, aktif siyasete girmek için istifa edeceğini bildirmesi, Çiller'in kurmaylannı rahatsız etti AYŞE SAYIN ANKARA-TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un, parti içi muhaliflerle toplantılar yaparak. aktif siyasete dönme provası yapması, parti içinde kendisini eleştirenleri "yalaklık ve salaklıkla" suçlaması. Başbakan Tansu Çiller'in kurmaylannı rahatsız etti. Çiller'e yakın bazı bakan ve parti yöneticileri, Cindoruk'un, genel başkan adaylığına soyunması durumunda, 8-9 milletvekili dışında destek alamayacağmı ileri sürerken, "Kongrede, genei başkan adaylıg] herkese açık, Cindoruk, buyursun çıksm" görüşünü dile getirdiler. Cindoruk'un. Başbakanı, çevresindeki "yalak ve salaklar"a karşı uyarması da, Çiller'in, "yakın çevresj" tarafindan tepkiyle karşılandı. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un, geçen günlerde Istanbul'da. muhaliflerle yaptığı toplantının ardından, Avusturya seyahati dönüşünde büyük tezahüratla karşılanması ve kendisine yönelik eleştirileri, sert ifadelerle yanıtlamasının yankılan sürüyor. Uygun zemin bulması durumunda. aktif politıkaya girmek için TBMM Başkanlığı'ndan istifa edeceği belirtilen Cindoruk'un bu girişimi. DYP TBMM Başkanı Cindoruk'un son çıkışı D^T çevTelerinde zamansız bulundu. yönetiminde tedirginlik yarattı. Çiller'e yakınlığıyla bilinen Orman Bakanı Hasan Ekinci. Cindoruk'un, aktif siyasete girme olasılığını. "Genel başkanlık kapısı herkese açık" sözlenyle dile getınrken, yorum yapmaktan kaçındı. Ekinci. "Sayın Cindoruk, eğer istiyorlarsa buyursunlar, kongrede herkes aday olabilir, o yol herkese açıktır" demekle • Orman Bakanı Hasan Ekinci, kongrede, genel başkan adaylığmın herkese açık olduğunu belirtirken, Cindoruk'un 'yalak ve salak' açıklamalannı 'bu partinin genel başkanlığını yapmış bir kişiye yakıştıramadığım' söyledi. •Devlet Bakanı Kıratlıoğlu da tepkisini "Cindoruk herhalde hepimizi kastetti, ciddiye almıyorum" sözlenyle dile getirdi. yetindi. Cindoruk'un. "yalaklıkve salaklık" konusundaki sözlerini ise yadırgadığını kaydeden Ekinci. şunlan söyledi: "Sayın Cindoruk, bu sözleri ile herkesi üzmüştür. Hangi duyguyla söyleıniş olursa olsun. bu sözler, bu partinin genel başkanlığını yapmış bir kişiye yakışmayan sözlerdir. Sayın Cindoruk, o suçladıgı insaniann oyuyla, TBMM Başkanlığı'na gelmiştir." Başbakan Tansu Çıller ve eşi Özer Uçuran Çiller'i kendine özgü yöntemlerle savunmasıyla tanınan Devlet Bakanı Esat Kıratlıoğlu ise Cindoruk'un aktif siyasete gırme girişimi ile ilgili yorum yapmaktan kaçınırken, "yalakük" suçlamasını eleştirdı. Cındoruk'un bu sözlerini ciddiye almadığını kaydeden Kıratlıoğlu. "Cindoruk, herhafde bu sözleri hepimize söyledi, bizleri suçladL Ama artık ben Cindoruk'un sözlerini ciddive almıyorum. Çünkü bu sözler, ciddi devlet adamlığıvla bağdaşnııyor" görüşünü savundu. Cındoruk'u eleştirmekle bırlikte. adını vermek istemeyen bir parti yöneticisi ise hazıran ayında yapılacak ara seçimler öncesinde, muhaliflerin hareketlenmesinin partiye zarar vereceğini belirterek şu görüşlere yer verdi: ''Cindoruk, çıkışını yanhş yapmıştır. Hem haziran seçimleri hem de seçim tartışmalannın yapıldığı bir ortamda, DYP içindeki çekişme, partiye zarar verir. Cindoruk'un bu partidc bir misyonu var. En zor dönemlerde genel başkanlığını yaptığı bu partiye zarar verecek girişimlerden kaçınacağını umuyorum." Yaşar Kemarin yazısı New York Times'ta NEWYORK(AA)- Almanya'da yayımlanan "Der Spıegeİ" dergisine yazdığı yazı nedeniyle tepki çeken ve bu yazı nedeniyle yargılanan yazar Yaşar Kemal'in bir yazısı da Nevv York Times'ta yayımlandı. Gazetedeki yazının daha önce Yaşar Kemal'in lngiltere'de yayımlanan "Index of Censorship" (Sansür Endeksi) adlı dergide yer alan yazısının kısaltılmışı olduğu belirtildi. Yaşar Kemal. "Türkiye tarihinin en büyük trajedflerinden biri şu su-ada cereyan ediyor" diye başladığı yazısında Türk hükümetini suçlayıcı iddialara yer veriyor. Yazar, yazısında Türk basınını da 'vatanseverlik ve güçlii millivetçilik duygusuyla olan biteni yansrtmamakJa' suçluyor. NESfN KlTAPLARFM İMZAL AD1 Yazar Aziz Nesin, Zonguldak ve Ereğli'de düzenlenen çeşitfi toplantılarda okuv uculanrun kitaplannı imzaladı. Aziz Nesin, Zonguldak'ı çok sevdiğini ve Zon- guldak'ta 1942-1944 yıllan arasında subay olarak görev yaptığıra söyledi. Nesin, bu görevi sırasın- da Zonguldak'ta birçok anısının olduğunu kaydetti. (Fotoğraf:AA) Balistik raporlan komisyona verilmedi DÜRDANE KOCAOĞLU" ANKARA-Istanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM), Gaziosmanpaşa ve Ümraniye'de 21 kişinin ölümü. 200'e yakın yurttaşın da yaralanmasıyla sonuçlanan olaylann üzerinden yaklaşık 2 ay geçmesine karşın balistik raporlarını TBMM Araştırma FComisyonu'na göndermedi. Yazılı istemde bulunduktan sonra DGM'yi bırkaç kez de sözlü olarak uyaran komisyonun, özellikle çatışmalarda ölenlerin vücutlanndan çıkan mermılerle ilgili balistik raporlar kendilerine ulaşmadan raporlarunu tamamlamak istemediğı bildifildi. DGM ise bugüne dek yalnızca Gaziosmanpaşa'da taranan ve Halil Kaya adlı yurttaşın öldüğü kahvede bulunan birmermi ıle ilgili balistik raporunu komisyona ulaştırdı. Refah Partisi-Milli Görüş-IHH bağlantısı, kurulan ticari ortaklıklarla su yüzüne çıktı Bosna vurguncukmlıoldmgkıutlu METİN DALMAN BONN - Bosna-Hersek için Refah çev- relerince toplanılan yardım paralarının RP mutemedi Süleyman Mercümek tara- findan Almanya'da aklanılarak Refah Partisi'ne aktanlması skandahnda adı ge- çen Uluslararası Insani Yardım Örgütü (IHH) Başkanı'nm, Milli Görüş'çülerle ortak holding kurduğu belirlendi. Milli Görüş'e bağlı tüm camileri birer mağaza gibi kullanarak çeşitli gıda ve tüketim malzemeleri pazarlayan RP Başkanı Nec- mettin Erbakan'ın babası Akgün Erba- kan tarafindan 1985 senesinde kurulan Selam GmbH tasviye edilerek bu kuruma ait tüm malvarlığının Bosna vurgunu ola- yında adı geçenler tarafindan kurulan holdinge devredildiği bildiriliyor. RP'nin Bosna skandah patlak verince birbirlerini tammadiklarını söyleyerek RP-Milli Görüş ve IHH arasında bağ ol- • Necmettin Erbakan'ın babası tarafından kurulan ve Milli Görüş tarafindan işletilen Selam GmbH tasfiye edilerek kurulan Royal Holding'i, Bosna skandah sanıklanndan IHH Başkanı Abdurrahman Çiğdem yönetiyor. • Royal şirketler grubuna bağlı bir yan dış ticaret kurumunun müdürlüğünü ise kendisini İslam âleminin . şeyhülislamı ilan eden AMGT yöneticisi Ali Yüksel yapıyor. madığını savlayan Türk şerıatçıların. 1984 senesınden beri çok sıkı tican bağ- lar içerisinde olduklan böylece belirlendi. Refah Partisi liden Erbakan'ın bızzat ba- bası tarafindan kurulan şirketler grubu- nun son dönemdeki müdürlüğünü Bosna skandah sanığı IHH Başkanı Abdurrah- man Çiğdem'in yaptığının belgelenmesi- nin soruşturmalara yeni bir boyut katması bekleniyor. Kamuoyunca Mercümek skandalı olarak bilinen vurgun olayında Almanya'da Milli Görüş ve Refah Partisi ile ilişkilerini sürekli reddeden IHH Baş- kanı Abdurrahma Çiğdem'in bu örgüt çevresinde kurulan şirketlerin birleştiği Roval Holding'ın sorumlu müdürü olduğu belirlendi. Milli Gerüş'e bağlı 400'ü aşkın camiyi birer satış mağazası olarak kullanarak ibadet amacıyla bu kurumlara gelen Türk vatandaşlanna sebze, meyve ve "helal et" satarak her sene yüz milyonlarca mark ci- ro yapan mağazalar zincirinin kurucusu- nun Erbakan'ın babası Akgün Erbakan Çiller: Türkiye, Avrupa'nın yanmda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ikinci Dünya Savaşı'nın Avrupa cephesinde bitişinin 50. yıldönümü törenlerine katılmak için dün Paris'e giden Başbakan Tansu Çiller. Türkiye'nin savaşta ve banşta sürekli Avrupa'nın yanında olduğuna dikkat çekti. Rusya'daki törenlere katılmak için Moskova'ya da gidecek olan Çiller, Çeçenya'daki savaş için, Çeçen halkınm istemi ve Rusya'nın toprak bütünlüğü kapsamında çözüm bulunmasını isteyeceğini belirtti. Başbakan Çiller, 2. Dünya Savaşı'nın Avrupa cephesinde sona erişinin 50. yıldönümü törenlennde Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i temsil edecek. Fransa ve Rusya'daki törenlere ayn ayn katılmak üzere dün Paris'e gıden Başbakan yayımladığı mesajda. 40 milyon civannda insanın yaşamını yitirdiği savaşın dünyanın en büyük felaketi olduğunu belirtti. Çiller, "Türkiye, ortak değerlerin savunmasında ve yüceleştirilmesinde banşta olsun, savaşta olsun her zaman Avrupa'nın yanmda, Avrupa'nın içinde olmuştur. Başta Balkanlar. Orta Doğu ve Akdeniz olmak üzere. bölgede istikrar kutbu olarak Türkiye -Avrupa banşına, refahına ve kültürüne etkin katkısını sürdürmekte kararudır" dedi. Çiller, Rusya'nın da büyük bir değişim yaşadığını kaydederek. Rus halkının demokrasinin nimetlerinden yararlanması için Türkiye'nin elinden geleni yapacağını kaydetti. Çiller, Türkiye ile Rusya'nın 70 yıldan beri iyi komşuluk ilişkilerinin sürdüğünü. iki ülkenin birbirine karşı "dikkatii" davrandığını vurguladı. Çiller, AKKA ve Çeçenistan sorunu nedeniyle iki ülke arasındaki gergınliklere üstü kapalı olarak değinirken, şunlan kaydetti: "Rusya'nın imzaladtgı bütün mihVtlerarası aniaşmalara saygılı ve riavetkâr olması, onun milletlerarası alandaki itibannı artıracaktır. Buna. Rusya'nın silahsı/lanma ve terörle mücadclc alanJanndaki ve AGİT çerçevesindeki demokratik seçimle işbaşına gelen Cumhurbaşkanı Yeitsüı'in ve çalışma arkadaşlannın, Rus halkınm sahip olduğu yüksek değerlere en az Rusya'nın dostlan kadar itina gösterecekleri düşüncesinde>iz. Çeçenya'da sivil halk acımasız saldınlara maalesef hâlâ hedef olmaktadır. Binlerce masum insan hayatını ka>betmiştir. G«rek Paris'te, gerek >losko\a'da yapacağını temaslarda Çeçema krizine barışçı vollardan. ön koşulsuz olarak başlatılacak dhalogla, insan haklanna saygı ve Rusya'nın toprak bütünlüğü çerçevesinde ve Çeçen halkının arzusu istikametinde çözüm bulunması gerektiği yolundaki düşüncelerimizi bir kez daha ve en güçlü şekiide dile getireceğim.'1 Irkı, dini, dili ne olursa olsun tüm uluslann kardeşlik. banş ve huzur içinde yaşamalanyla insanlığın geleceğinin ilerlemeye yönelik olacağını belirten Çiller, 2. Dünya Savaşı'nın 50. yıldönümünün bu yöndeki iradenin oluşmasını çabuklaştırması dileğinde bulundu. Başbakan Çiller Paris'te. olduğu belirlendi. 20. 3.1984 tarihinde Münih'te kurularak HBR 73838 ticari si- cil numarası ile tescil edilen Selam GmbH'nin sorumlu müdürlüğünün 1989 senesine kadar Erbakan ailesi tarafindan yürütüldüğü belirlendi. 25.6.1985 tarihın- den 21.4.1985'e kadar RP lideri Necmet- tin Erbakan'ın babası Akgün Erbakan ve 21.4.1985'ten 8.3.1989'a kadar Erbakan ailesinin Almanya'daki sağ kolu konu- mundaki yeğen Mehmet Sabri Erba- kan'ın Selam GmbH'nin sorumlu müdü- rü olduğu belgelendi. Erbakan ailesinin denetimindeki şirket merkezinin 25 Hazı- ran 1985 günü Milli Görüş'ün de bulun- duğu Köln kentine nakledildiği ve yeni merkezinde HBR 15346 sicil ile tescilli olduğu görüldü, Bosna vurgunu skandalınm patlak ver- mesi ve Erbakan ailesinin Almanya'daki siyasi çalışmaların yanı sıra ticari faali- yetlerinin de Cumhuriyet tarafindan bel- gelenmesi üzerine 7.2.1995 tarihinde Selam GmbH'- nin tasfiye edıldiği öğrenil- di. Hemen hemen tüm AMGT camilerinde satış mağazalan bulunan Selam GmbH'nin faaliyetlerinin, kurulan Royal Holding ta- rafindan yürütüldüğünün saptanması üzerine sürdü- rülen araştırmalar sonucu Erbakan ailesi tarafindan kurulan ticari yapıların Milli Görüş kurmaylan ve Bosna vurgunu skandah sa- nıklanna devredildiği belir- lendi. Royal Holding kap- samında 9.2.1990 tarihinde kurulan HBR 202221 tescil no'lu ilk şirketin başında AMGT kurmaylanndan Ali Yüksel ve Hüseyin Özdo- ğan'ın olduğu belirlendi. 1993 senesinde kapsamı genişletilen ve faaliyeti ala- nı Köln Ticari Sicil Mahke- mesi'nın 8.6.1993 tarih ve 23863 karar numarası ile tescil edilen. 100 bin DM sermayeli, Royal şirketler grubunun sorumlu müdür- lüğüne IHH Başkanı Ab- durrahman Çiğdem'in geti- rildiği öğrenildi. İTİ ÜĞÜPOLİTİKA GÜNLÜĞÜ HtKMET ÇETİNKAYA Demokrasi Kahramanı... Sabah gazetelere bir göz atıyorum... Milhyet: "Bildiğimi yaparım..." Başbakan Tansu Çiller, kendisini eleştirenlere böyle yanıt veriyor... Hürriyet: "En geç 98'de Avrupa Biriiği'ne tarn üyeyiz..." Sabah: "Çiller: Demokrasi Türkiye'yi bölmez..." Üç gazetenin yöneticileri ve yazarları Başbakan Çiller'le görüşmüşler. Bızce en ilginci Sabah'a söy- ledikleri. Acaba demokrasinin Türkiye'yi bölecegini kim söyledi? Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel mi, Hüsa- mettin Cindoruk mu, Mesut Yılmaz mı, yoksa Hikmet Çetin mi? Kımsenın böyle bir şey söylediği filan yok... Ama DYP grubunda milliyetçi-muhafazakâr bir kesim var ki ne zaman demokratikleşme gündeme gelse zıplamaya başlıyor: "Önce terör önlensin, sonra demokrasi gelsin..." Nedense Başbakan bırdenbıre demokrasi kahra- manı kesildi. Kendı grubuna 'demokrasiyi.' yaşam biçimi olarak kabul ettıremeyen Tansu Hanım, ba- kın şimdi ne diyor: "Ne münasebet! Terör, demokratikleşmeye en- gel değil..." Acaba Tansu Hanım'a göre demokratikleşme nedir? Şudur: Özelleştirme = demokrasi. Ancak kimi köşe yazarları, nedense son günler- de panik içindeler. Biri geçenlerde şöyle yazıyordu: "Bizi kımse bölemez. Böyle senaryolar üretenler geçmişten ders almalı..." Bu arkadaşlanmız son günlerde kendilerini sa- vunmaya başladılar durduk yerde. Şöyle diyorlar: "Biz vatan haıni değiliz..." Yahu size kimse 'vatan haini' filan demedi... 'Vatan aşkına' niye bu alınganlık? Aklıma bir fıkra geliyor, ama bugün anlatmaya- cağım... • • • Tansu Hanım'a soruyoıiar: "Terörle Mücadele Yasası'nın 8. maddesi konu- şuldu. Bu haliyle 8. maddeyi iptal ettirecek misi- niz? İptal etme konusunda kararlı mısınız?" Yanıt: "Evet kararlıyım, kararlıyım. Aynntılannı grubum- da konuşacağım. Grubumla konuşmadan önce bu meselenın aynntılanna girmem olay olur. Yani ter- sine işler. Yani olaya yardımcı olmaz, bilakis daha fazla durdurucu olur..." Demek kı Başbakan, DYP grubuyla henüz bu konuyu konuşmamış... Burada bir kandırmaca yapıyor Başbakan. Her zaman olduğu gıbi konuşuyor. Kendısi de DYP grubunda 'demokrasiyi' bir yaşam biçimi olarak görmüyor. Bu, bir oyalama yöntemi değil mi? E v e t ö y l e ! ' • -'-' •*••*- • • • O zaman? «•-—•- --•«»* Işte "Demokratikleşme nasıl gidiyor" sorusuria verdiği yanıt Çiller'in: "Demokrasiyi ben algıladığım için hep söyledim. Herkese eşit, her yöreye eşit, şu yöreye ayn, bu yöreye ayn bir demokrasi kabul etmem, o siyasi çözüm olur..." Siz ne anladınız bu yanıttan? Biz hiçbır şey anlamadık... Sabah gazetesinde demokrasiyle ilgili yanıtlannı baştan sona dek okudum Tansu Hamm'ın... Başta belirttiğimiz gibi 'oyalama yöntemi'ni ge- çerlı sayıyor Başbakan. • • • Milliyet, Hürriyet ve Sabah gazetelerine neden konuşmak zorunluluğunu duydu Tansu Hanım? Yanıtı şudur: "Tansu Hanım'ın koltuğu sallanmaya başladı..." DYP'nin en güçlü olduğu Ege yöresinde yapılan kamuoyu araştırmasının (DYP yaptırdı) sonucunu öğrenmek ister misiniz? Hemen söyleyelim: DSP birinci. ANAP ikinci, RP üçüncü, CHP dördüncü ve DYP beşınci parti ko- numunda. Merak edenler DYP yöneticilerine sorabılirier... Ya istanbul'da durum nedir? DSP birinci, RP ikinci, ANAP üçüncü, DYP ile CHP de dördüncülükte... Başbakan Çiller'in koltuğundan başka bir derdi yok bize kalırsa... Demokratikleşmeyle ilgili söylediklerinin tümü kandırmaca... ı Tansu Hanım, bir yandan 'demokrasi' diyor, öte yandan "Isteyen dilediği yere kurban derisini verir" diyerek demokrasi düşmanı şeriatçılara göz kır- pıyor... Yılmaz'dan, ANAP'a bölücülük suçlaması yönelten Çiller'e tepki 'Açıklamazsa babası gibi müfteri olur' VUSLFÖZKAN AKKUŞ - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz. ülkeyı bölünme noktasına getirmekle suçlayan Baş- bakan Tansu Çiller'e sert tepki gösterdı Yılmaz. Başbakan'ın. "10 yıl için- de devlerin belgeferi açık- landığında bu gerçek or- ta\a çıkacak" açıklaması- na. "Böyle vadeli yalan olur mu? Böyle bir iddiası varsa 10 dakika bile bek- lemesin. Eğer açıklamaz- sa. o da babası gibi müfte- ri olur" vanıtını verdi. Başbakan Çiller'i. halk Önünde tartışmaya çagı- ran Yılmaz, "Hem bana kaçak diyor, hem kendisi kaçıyor. Benden korku- yorsan, yanına babanı da al, öyle gel* dedi. Fatsa'da balıkçılarla ağ çeken Yılmaz, Akkuş'ta halka seslenirken. hükü- metin arkasında halk des- teğı kalmayınca, ANAP'a yeni ıftiralaratmaya çalış- tığını söyledi. Çiller'in id- dıalanna değınen Yılma?. "Böyle vadeli \alan olur mu? Öyle bir iddiası var- sa, 10 sene değil, 10 daki- ka bile beklemcsin. Ken- disinin çok sevdiği bir de- vim var; hodri meydan di- yorum. .Ne biliyorsan açıkla. Eğer açıklamazsa, o da babası gibi müfteri olur" dedi. Akkuş yaylasında gfze- tecilerın sorularını yanıt- la>an Yılmaz, Başba- kan'ın, terörle mücadele- nın demokrasiye engel ol- madığı yönündeki sözle- rinin anımsatılması üzeri- ne şunlan söyledi: "Şu anda teröıie müca- dele nedenivle maalesef mevcut demokrasi bile ça- uştınlmamaktıdır. Bakan- lar Kurulu devredışı. Te- rörle mücadeleyi hükü- mef değil, doğrudan doğ- ruya güvenlik güçleri yü- rütmektedir.n
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle