Katalog

Cumhuriyet tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç 9 Genei Vayın Koordinatörü. Hikmet Çetinkaya 0 Yaznşlerı Müdürlerı fbrahim Yıldız, Dinç Tayanç (Sorumlu), • Haber Merkezı Müdünı. Hakan Kara • Görsel Yönetmen- Fİkret Eser Dış Haberler Ergiın Balcı • tsahbarat Yılfin Çalar • Ekonomı: Bûlent Kızanlık • Radyo-TV- Uyg»r Eremektar • Kültûr HandanŞenköken • Spor Abdülkadir Yâcelnun • Yurt Haberlen Mehmet Sar»ç • Makakler Sami Karaören # Çevın Styfeftiu Turhan 0 [>uzeltme Abdullah YIZKI • Fotoğraf Erdoğan Köseoglu Ya>in KuruJu. tlhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktay Kurtböke. Özgeo Acar, Hikmet Çetinkaya, ŞSkran Soner. Ergun Balcı. Dürç Tayanç, Ibrahim YıMız, Orhan Bursalı. Mustafa Balbav. Ankara Temsıicısı Mustafa Balbav • HaberMüdünı. Dogan AJanAtatûrkBuIvanNo 125. Kat:4.Bakanlıkjar-Ankara Tel 4195020 (7 hat). Faks. 4195027 •izmırTemsılcısı Serdar Kızık.H ZıyaBlv 1352 S.2'3Tel:4411220.Faks.4419117 •AdanaTemsıkısı ÇetinYiğenoğhl,tnönüCd. H 9 S . N o l Kat.l.Tel: 3522550. Faks 3522570 Müessese Müdürû ErolErkut# MEDYA C: • Yonetım Kunılu Koordınatör Ahmet konıban • Başkanı-Genel Müdür Golbin Muhaâebe Büient Y ener # Idare: Erduran 0 Koordınatör Reha Hüseyin Gürer • Işletme Önder Iptman • Genel Müdur Yardım- ÇeBk • Bılgı-îşlem Nail İnai • cısı MİIK Akdag • Halkla llış- Bügısayar Sıaem Müıûvet Çiler kıler Müdünı ISurteo Berksoy YayımUyıı vt Basan: Yenı Gün Haber Ajansı. Basın ve Yayıncılık A Ş Türkocağı cad 3941 Cağaloglu 34334 Ist PK 246 lstanbul Tel (0/212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0.212) 513 85 95 29MAYIS1995 Imsak. 3.35 Güneş: 5.29 Öğle: 13.08 Jkindi: 17.05 Akşam: 20.34 Yatsı. 22.19 MEDYACTCI 5i40753-5i39580-5i3846O-6i.Faks 5H8466 Eğffim uçağı ESKİŞEHİR(AA)- THK'ye ait yangın söndûrme uçağı Eskişehir'in lnönü ilçesi yakınlannda düştü. Kazada, pilot Serhan Uzun (27) öidü. pilot Uzun (27,) yönetimındeki THK'ye ait M-18 Dramadır trpi yangın söndûrme uçağı, lnönü ilçesi Kandilli Köyü yakınlannda düştü, kazada, pilot Serhan Uzun hayatını kaybetti. THK tarafindan yangın söndürme amaçlı kullanılan uçağın, bir hafta sûreyle lnönü THK tesislerine eğıtim uçuşlan için gönderildiği bıldirildi. Bektr* mühendisleri seçimi İstanbul Haber Servisi - Elektrik Mühendısleri Odası lstanbul Şubesi Olağanüstü Genel Kunılu yapıldı. Yönetim lcurulu, dün yapılan seçimlerle belli oldu. tki gnıbun katıldığı seçimlerde "Meslekteki Birlik" grubu 1126oy alırken, "Demokratlar" gurubu 1175oyaldı. Seçim sonucunda lstanbul Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kunılu şu isimlerden oluştu: Gazi Ipek, Mustafa Mesut Çelik, Hakkı Kaya Ocakaçan, Necdet Oğuz, Alaaddin Anahtarcı, Hüseyin Yeşil ve Erol Celepsoy. Demokratlar jgnıbu seçim başansını İTU Maçka Sosyal Tesisleri'nde dün akşam verdiği yemekle kutladı. Seçimlerle ilgili olarak Cumhuriyet'e bir açıklama yapan Doğan Soysüren, "8 ay sonrakı seçimleri de kazanacağız" dedi. Yeni bir antik tiyatro bulımdu • FETHİYE(AA)- Fethiye'de, 2000 yıl önce yapılan, ancak hızlı yapılaşma nedeniyle toprak altında kalan 5 bin kişilik bir antik tiyatro gün ışıgına çıkanldı. Fethiye Müzesi'nce yapılan kurtarma kazılannda tespit edilen Telmessos Antik Tiyatrosu, aynı zamanda yeni bir antik kentin de var olduğunu göstenyor. Ancak, antik kent de t yapılaşmaya yeruk düşmüş. Grup Vttatmn'den AtatÜPk' çağnsı • SİLİFKE (Cumhuriyet) -22. Uluslararası Silifke Müzik ve Folklor Festivali, önceki gece düzenlenen balo ve konser ile sona erdi. Kapanış konserlerini elektrik kesintısi nedeniyle iki saat gecikmeli gerçekleştiren Grup Vitamin, coşkuyla ızlendi. Konser sırasında nefret edilmesi gereken kişilere lanet yağdınlmasını isteyen grup üyeleri, "Eğer etrafinızda nefret ettiğiniz kimse yoksa 'ben insancılım' diyorsanız, o zaman aklınıza Atatürk'e 'veled-i zina' diyeni getirin, Atatürk'e dil uzatanlan getirin. Atatürk'e hakaret edilmesine izin vermeyiz" dediler. Anne martnm duyguhı çabası • İSTANBUL (AA>- Annelik duygusu, insanlarda olduğu kadar hayvanlarda da güçlü. Bir otelin üst katındaki balkonun kenannı kendisine yuva olarak seçen anne martı, günümüzde bitmeye yüz tutan yeşılliğin arasında, üç yavrusunu tehlikelerden uzak tutma kaygısı içinde büyütmeye çalışıyor. Diğer îslamcı kesimlerin katılmadığı 'Fetih Şenliği', Refahlılann 'fetih' çığlıklanna sahne oldu Savaş kışkırbcı fetih güldürüsü•Istanbul'un fethinin 542. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen 'Fetih Etkinlikleri'nin bir bölümü olan kalyonlann karadan çekilip Haliç'e indirilmesi gösterisi bir çocuk müsameresinden farksızdı. •Ancak bir "Refah eylemi" olarak başlayıp biten gösteri, "Fetih bekleyen yeni Bizanslar" pankartlan ve sloganlanyla tam bir savaş kışkırtıcıhğma dönüştü. AYDESENGİN ...ve dahi Konya Vılayetu mehteran takırru, Konya şehr-emini tarafundan, Beyoğhı Fatihi Nusret Bayraktar Han emrune tahsis edilıp, Istambol şehri- nin Dolmabahçe nam meydanuna iki adum ileru, bir adum geru nizamu ile duhul ettiğinde, ol meydanda topla- nan yüz pare levendi ve dahi bir kaç yüz pare Fırka-tül-Refah taraftaranu- nu fevkalade tehyiç etmüş olup, hep beraber tekbır getürülerek mehteran teşyi edülmüş idı... Meydanda topla- nan Muhammed ümmetince, "Beyoğ- hı Fatihi" olarak takdim edilen Nus- ret Bayraktar Efendi'nin nutku pür- dikkat takip edülmüş ve keza "yaşa, varol" nidalan ile takdir edülmüş ve bılahara yüz pare levendün çektigi i- ki pare kadırga ile on pare levend yav- rusunun çektügü bir pare balıkçı ka- yuğu dua ve tekbirlerle Taksim nam, küfîir ve günah ehlinin çokça bulun- dugu semte müteveccihen hareket et- müş idi. Yıllardan hicri 1415, rumi 1411 ve aylardan Zilhicce'nin 27'si idü... Eğer önceki gün Beyoglu Beledi- yesi'nin Istanbul'un fethinin 542. yıl- dönümü dolayısıyla düzenledığı "Fe- tih Etkinlikleri"nin bir bölümü olan kalyonlann karadan çekilip Haliç'e ın- dırilmesı gösterisini bir "vakanüvis" izlese, herhalde böyle yazardı ve olsa olsa bizim cehaletimizden kaynakla- nan Osmanlıca uydurmalann yerine. uyduruk Osmanlıcanın doğru terim- lerini koyardı. Zaten bizim niyetimız de bu çocuk- su ve çocukça gösteriyi anlatmak de- ğil. Gösteriyi izleyen ya da katılanlar mutluydular. Kalyonlar harekete geç- riğinde gerçekten heyecanlandılar. Tekbirler daha bir üst perdeden, daha birgayretli haykınlıroldu; gözlerpar- ladı. kalyonlan çeken levent gıysıli de- likanlılar neredeyse çok ağır ve zah- metli bir iş yaptıklanna inanır oldular. Doğrusu kimseye zarar vermeyen, bu çocuksu gösteriyi eleştirmenin, karşı çıkmanın anlamı yok. Gereği de yok. Yakışıgı da yok. Fatih atında, Akşemsettin yaya örneğin Fatih'i canlandıran (Bur- nu, Italyan BeUini'nin çizdiği portre- deki Fatih Sultan Mehmet'in burnu- nun tıpatıp aynıydı ve anlaşılan o yüz- den seçilmişti) işçi NeşetÇelik'in, ün- lü kırat yerine bir kula kısrağa bindi- rilmesine; biryandan Fatih'in bilime, bilim adamma verdiği önem vurgula- nırken, bıryandan Akşemsettin'i can- landıran Abdurrahman Acar'ın o sı- cakta, yayan yapıldak taa Taksim'e kadar yürütülmesine; zaten "canlan- dınlmış" Akşemsettin'in tarihi giysi- lerinin altına mokasenlerinı çekmiş oluşuna, üstelik ayakkabılannın arka- sına Kasımpaşa usulü basmasındaki özensizliğe değinmeye gerek yok. Aynca fetihten 542 yıl sonra düzen- lenmiş bir gösteride, "Fatih gemileri yağü kızaldar üstünde vürütmüştü. Buniarsa kamvonlann arkasma takı- lan çekkilerin lastik tekerleklu rul- manlı şasflerinin üstüne gemi oturta- rak asfaitta yürüttüler'' deyip bunu bir 'Fetih Etkinlikleri' çerçevesinde önceki gün gerçekkştirilen, karvonlann karadan Haliç'e indirilmesi, sözde loentlerin çektiği, tekeriekler üzerinde yürü- yen ka\ık irileri (en üstte) ve Akşemsettin'i canlandıran Abdurrahman Acar'ın arkasına bastıgı a>akkabılan (iistte sağda) ve daha birçok yönüyie bir U- kokul güldüriisüne benziyordu. Nitekim Ayasofya'da eylem yapan Aczmendiier de (üstte soida) gösteriyi 'maskaralık' olarak tanımlıyordu. kusur gibi göstermek de insafa sığ- maz. Baştan söyledik. Bu çocuksu bir gösteriydi. Bir ilkokul müsameresi düzeyinde tasarlanmış ve gerçekleşti- nlmişti. Ancak oynayan memnun, ız- leyen memnunsa söylenecek söz ol- masa gerek. Ama önceki gün izlediğimiz göste- ri üstüne yazılması, mutlaka yazılma- sı, altı defalarca çızilmesi gereken bir nokta var. Türkiye'de sıyasal Islamı inceleyen- Iergenellikle Refah Partisi'ni "sistem içi bir hareket" olarak niteliyorlar. Si- yasal ıktidan ele geçirmesinin bir dü- zen değışikliği anlamına gelmeyece- ğini vurguluyorlar. Tehlikenin daha köktenci sryasal tslam fraksiyonlann- dan kaynaklandığını belirtiyorlar. Dikkatleri sadece Aczmendilerin, İB- DA-C'nın, Hızbullah'ın, Nizam-ı Alemcilerin üzerine çekmek istiyor- lar._ Önceki gün siyasal Islamın aşın ka- natlan Dolmabahçe'de değı'llerdi. Kal- yon çekmek gibi bir gösteriye ıtibar et- memişlerdi. Ayasofya önünde çok da- ha miHtan bir eylem için toplanmışlar- dı. Eskiden yaptığımız bir röportajdan dolayı Aczmendilerle aramız iyidir. Birine yanaşıp "Niçin Dolmabah- çe'deki kalyon yürütroe gösterisine ka- tılnıadıklannı" sorduk. Belırgın bır aşağılamayla dudak büktü: - Maskarabknr bey dedi.Mübarek fethin sene-i devrivesinde yapılacak daha ciddi, daha ha>ırta faaliyetler ol- sa gerek. N'apalım. NurTalebeleri'nin Aczmendi kanadından bir militan böyle düşünüyor demek. Yeniden Dolmabahçe'ye dönelim. Burada toplananlar gerçekten de salt Refahçılardı. Nıtekım "protokolsafla- n" silme sıvama Refah ılen gelenle- nnden oluşmuştu. Kalyonlann arka- sından hepsinin bır elden çıktığı he- men belli olan pankartlarla yürüyen Îslamcı militanlar da Refah'ın genç- lik kolu ışlevı gören MBIiGençlik Vak- fi'ndandılar. Aralanna ne Refah dışı îslamcı fraksıyonlan, ne Türk-lslam sentezcisi Türkeş (MHP) yandaşlan- nı ne de Îslam-Türk sentezcisi Büyük Birlik Partisi yandaşlannı kattılar. Gösteri bır "Refah eyfemi" olarak baş- ladı ve bir "Refah eylemi" olarak bit- tı. Nitekim yol boyunca sık sık "Ar- kadaşlar tespit edilen sloganlardan başkasını söylemeyiniz. Prtn okasvona imkân vermeyiniz" uyanlan yapıldı. Uzun süredir Refah çizgisini bu ka- dar katıksız yansıtan bir başka îslam- cı eylem, gösteri, etkinlik izlememiş- tik. lyı oldu. Gerçekten tartışılmaya değer bir "çİ2gi"nin saf olarak somut- lanması yararlı oldu Yeni Bizans neresi? Salt "önceden tespit ediuniş" slo ganlann haykınldığı, "önceden yazü- mış" pankartlann taşındığı göstende durmaksızın "Fetih bekleyen yeni Bi- zansiar"dan söz edıldı, "Biz, biz, biz! Fatihlerin nesÜjiz!" dıye haykınldı. Pankartlar da öyle. "Yeni Bizanslar var fethedilecek!", diye yazılıydı. Sa- yabildığımiz 12 pankarttan sekizi "fethedilecek Bizanslar" üstüneydi. Şımdı soralım: Neresidir fethedile- cek, fethedttmeyi bekleyen yeni Bi- zans? Atina mı, Belgrad mı, Sofya mı, Bükreş mi, Budapeşte mi, Viyana mı? Bugün Hınstiyan halklann yaşadığı kâfırbeldelerimi? Beyoğlu Belediye Başkanı Nusret Bayraktar gösteriyi izleyenlere Be- voğluFatihiolaraktanıtıldı. Yoksa ye- ni Bizanslar, henüz Refahlı belediye- lere kavuşmamış tstanbul ilçeleri, öte- ki Anadolu kentleri mi ? Yeni Bizans- lardan bıri Beşiktaş mı, Kadıköy mü, Şişli mi, Eminönü mü? Fetih adı üstünde lslamı yaymak, küfur ehlıni hak dinine (lslama) ka- vuşturmak amacıyla yapılan yayılma- cı savaşlardır. 542 yıl önce bu, o çağın ölçülerinegöreanlaşılabılırbireylem- di. Haçlı Seferleri, kutsal topraklan tslamdan kurtarmak için düzenlenmiş yayılmacı savaşlardı. Osmanlının Av- rupa ovalanna yönelen seferleri de öy- le. 542 yıl öncesi tarihtir ve o dönemin ölçütlenne göre değerlendirmek ge- rekir. Savaş kışkırtıcılığı Amahıcri 1415, rumi 1411,kame- n bılmem kaç filan değil 1995 yılınm mayıs aymın 27'sinde "fetih çığhkla- n"nın anlamı savaş kışkırhcılığından başka nedir? lnsanlık sınırlann silik- leştirilmesine, gitgide de kaldınlması- na yönelmişken, yeni sınır çizgilen çekme peşinde koşmak, fethedilecek topraklar özlemek. böylesine dinsel misyonlar (görevler) jükümlenmek, yeterince kan ve ateşe boğulmuş yer- yüzünde yeni savaşlar, yeni acılar, ye- ni ölümler, yeni kınmlar, yeni yıkım- lardan başka ne anlama geliyor? Refah'ın kendisinden başka hiçbir siyasal Îslamcı kanadın, fraksiyonun, cemaatin katılmadığı Dolmabahçe- Taksim-Kasımpaşa gösterisinde ete kemiğe bürünen, aşk ile, şevk ile yi- nelenen, resmi politikayı yansıtan pankartlarla süslenmiş bu savaş kış- kırtıcılığı çizgisi kanımızca önemli- dir. Yoksa "sistem içi" dıye sunulan bir partinin sakıncasızlığına, bu fetih fe- tişizmine resmen savunan savaş kış- brtıcısı çizgisi de dahil mi? Yanıt salt Refah'ın değil, Refah'ı "öyle" değerlendirenlerin de bor- cudur. Refah Partili Anakent Belediye Başkanı, yargı kararlanna karşın katlı kavşak yapımını sürdürüyor Gökçek, Ankara'yı altüst ediyorISIKKANSU ANKARA - Metro ve Ankaray çalışmalannı tamamlamayan RP'li Ankara Anakent Belediye Başkanı Metih Gökçek, kenti altüst edecek tasanmlan, yargı kararlanna da aykın olarak uygulamaya geçirdi. Türk Mimar ve Mühendis Odalan Birliği (TMMOB) Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Fatih Söyler, kentlerin araçlar için değil, ınsanlar için var olduğuna dikkat çekerek "MeMh Gökcek'in kath kaN-şaklan, eksik bügiye, sanal trafik düzenüıe ve planstz tasarlamaya da>andığuıdan son derece yaıihş ve geriye dönühnez yaünmlardır" dedi. Danıştay'ın karan Gökçek'in, Ankara'da yapmayı düşündüğü 17 adet kath kavşak tasanmından ilki olan Mithatpaşa Caddesi'ndeki çalışmalan, Danıştay tarafindan yürütmeyi durdurma karan verilmesine karşın sürdürmesi tepki çekıyor. TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Söyler, kent merkezlerinde katlı kavşaklann bir çözüm olmadığını dile • Kentlerin araçlar için değil insanlar için olduğunu belirten TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Fatih Söyler, Melih Gökcek'in katlı kavşak uygulamasını eleştirerek, "Bunlar, eksik bilgiye, sanal trafik düzenine ve plansız tasarlamaya dayandığından yanlış ve geriye dönülmez yatınmlardır" dedi. getirerek şu görüşleri savundu: "Kentier araçlar için değil, insanlar için vardır. Otomobiller, kent içindeld seyahatimizi, servis ihtiyacunızı giderirler. Kent merkezlerinde mümkün olduğu kadar az araç kuUannıak, kentsel planlamanın ana ilkelerinden birisidir. Kent merkezlerinin çeperlerinde otoparklar yaparak ya da kent merkezine girişi zorlaştıran öniemler alarak özel araçla kent merkezine akışa kısıtlama yoluna gidühor. Kent merkezlerinde yava bölgeleri yapıbyor. Aynca, kentier, sadece düz bir yolun etrafında oluşmuş yapılardan ibaret değiller. Yumak gibi kannaşık bir yol agı ile öriilii haldeler. Biitün yollar birbiriyie çakışıyor. Yüzlerce, binlerce kavşak, merkeze çıkryor. Bazı kavşaklarda trafik yöğunlaşıp sıkışmaya başladığmda, katlı kavşak ile rrafiği akjtmak çözüm değiL Çünkü. kath ka\ şakla çözüme gittiğiniz anda, 50-100 metre sonra başka bir ka> şakla karşuaşıyorsunuz. V ine kuyTuklar oluşuyor. Dolayısıyla bir katiı kavşak yaptığınız zaman bir sonraki kavşakta daha büyük bir yoğunlaşmaya neden oluyor ve bu korkunç bir kısırdöngüye dönüşüyor." Genelkurmay Kavşağı Bu kısırdöngüye, Genellcurmay Başkanlığı'na yakın bölgede yapılan katlı kavşağı örnek gösteren Fatih Söyler, "Burada alttan bir geçişle sinyal kaldırümış ve Akay yönünde beklemesiz geçiş verihn^tir. Ne olmuştur? O köprünün alûnda trafik yığılması artmıştır. Ka>şak, üzerinde 10 tane poüsin yönetebikiigi trafik düzenine dönüşmüştür. Şu anda, sırf Genelkurma> Kavşagı'ndaki bu katlı kavşak v üzünden Akay'da bir kath kavşak ihtiyacı 'sanki' doğmuş gibidir" dedi. Söyler, halen metro ve Ankaray çahşmalannın sürdüğünü, bu yüzden Ankara'da oturmuş bir trafik düzeni bulunmadığma dikkat çekti ve şu anda kent içi ulaşımın 'sanal' trafik olduğunu dile getirdi Söyler. "Gerçek bu- trafik düzeninde değiliz. Metro ve Ankaray çalışmalan eğer tamamlanabilirse, bütün güzergâhlarda farkh bir trafik yoğunluğu olduğunu göreceğiz. Dolayısıyla bazı kavşaklarda katlı kavşak çözümüne gidilmesi. eksik bilgiye, sanal bir trafik düzenine, plansız bir tasarlamaya davandığından son derece yanhş ve geriye dönülmez bir yaünmdır" diye konuştu. Ankaray ve metro Kentin bütün ulaşım sistemınin sanal değil, gerçekçi bilgilendirmeye ve etüde dayanan bir değerlendirmeye tabi tutulmasını isteyen Fatih Söyler, ancak bu değerlendirme sonucunda, kent merkezinde olabildiğince özel taşımacılığı sırurlandıracak ve merkezi bilgısayar kontrollü sistemle denetimli trafik akışı sağlayabilecek bir yöntem geliştirilmescni önerdi. Söyler. başkentteki birçok çahşmanın durduğuna da işaret ederek şunlan söyledi "Ankaray'uı yüzde 90'ı tamamlanmıştır. Bu yaünmın bitirilmesi için gayret gösterilmenıiştir. Metro çalışmalan tümüyle durduruldu. Eleştirimize karşın, Kocatepe Camisi'nin yanındaki otopark inşaatuıda hiç çalışılnuyor. Portakal Çiçeği \"adisi'nde durum aynı. Dikmen V'adisi çalışmalan, başka bir anlayışla tekrar başlatıhyor. Burada, kentsel mekân anlayışına ihanet edildiğJ konusunda kuşkulanmız var. Buna benzer, kentin pek çok projesi bekleriliyor ya da yapılır gibi gösteriliyor. Melih Gökçek, eleştirilebilecek yönleri olan bu projelere devam ederse, Ankara'ya çok büyük katkılarda bulunabilir." 3 milyara satıldı Kültür Servisi - Portakal Sanat ve Kültür Evi'nin dün Conrad lstanbul'da düzenlediği "Selçuklu, Osmanlı Sanat Eseıieri Porselen, Hat, OrientaUst, Klasik ve Çağdaş Türk Res- mi"müzayedesinde teklifle satışa sunulan Sultan Abdülmecid döneminden, "Tuğralı Gümüş Leğen tbrik", 3 milyar liraya alıcı buldu. 1 milyar 500 bin liradan arttırmaya su- nulan, dövme tekniğiyle yapılmış "Tombak Miğfer", ancak I milyar 300 bin liraya alıcı bulurken; "Sultan 1. Ahmed'in Tuğralı Fer- manı" açılış fıyatı olan 1 mılyar 250 milyon liraya satıldı.