14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 16MAYIS 1995 SALI 8 DIŞ HABERLER Ermenilerden Lewis r e 2. dava • STRASBOURG (A.A) - Fransa'daki Ennenilerin, sözde Ermeni soykmmı iddialannı çürüten ünlü tarihçı BernardLewis hakkında açüklan ikinci dava, 17 Mayıs Çarşamba günü Paris mahkemesinde görûlecek. Paris Mahkemesi, 8 Kasım I994'de yapılan duruşmada, Ermenilerin. Lewis hakkında açtıklan ilk davayı reddetmiş ve Hitler'in Musevilere yaptığı soykınm ile ilgili olarak, l990yılında Fransa'da çıkanlan ve "Gayssot Yasası" olarak bilinen yasanın, Ermeniler için uygulanmasınm sözkonusu olamayacağını bildirmişti. BM: Karadziç savaş suçlusudur • LAHEY (A.A) - Hollanda'nın Lahey kentindeki Birleşmiş Milletler eski Yugoslavya'daki Savaş Suçlan Mahkemesi savcılanndan Graham Blewitt, Bosnalı Sırplann lideri Radovan Karadzic'in Bosna'daki savaşm "sorumlusu" olduğunu söyledi. Savcı Blevvitt. Bosna'da yapılan araştırmalar sonucu, toplu katliam, tecavüz ve işkence suçlannın sorumlusu olarak bütûn şüphelerin Karadzic üzerinde toplandığını bildirdi, Faikoğlu'na bıçaklı saldm • İSKEÇE (A.A) - Iskeçe eski Bağımsız Milletvekili Ahmet Faikoğlu, dün şehir meydanında, Hacıprokopiu adında fanatik bir Yunanın bıçaklı saldınsına uğradı. Faikoğlu, Bati Trakya Vaaz ve trşad Heyeti üyelerinden Ahmet Kral ilebirlikte Iskeçe şehir meydanında yüriirken uğradtğı saldından hafif yaralarla kurtuldu. Saldırgan elindeki bıçakla Faikoğlu'nu yaraladıktan sonra, Türkiye ve Türklük aleyhinde sloganlar atarak, polis müdahale edemeden olay yerinden kaçtı. Demirkol Tüpkiye'ye iade edilmedi •BAKÜ (A.A) - Azerbaycan Milli Güvenlik Bakanı Namık Abasoy. 13- 17 Mart tarihlerinde Ozel Polis Birliği OMON'un darbe girişiminde rolü bulunduğu iddia edilen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Feıtnan Demirkol'un, "Azerbaycan güvenlik gücleri tarafindan yakalanıp Türk istihbarat yetkililerine teslim edildiği" şeklinde basında yer alan haberleri yalanladı. Azen-Ermeni göpüşmelepi • MOSKOVA (AA)- Azerbaycan ve Ermenistan ile Dağhk Karabağ Ermenilerinin katıldığı görûşmeler dün Moskova'da başladı. Görüşmelere Rusya, Finlandiya ve AGİT Minsk Grubu yetkilileri de katıhyor. Bu görüşmeleri, Minsk Grubu toplantılan izleyecek. Rusya'nın Karabağ Özel Temsilcisi Vladimir Kazimirov, görüşmelerden önce yaptığı açıklamada, önceki görüşmelerde taraflann, 'çatışmanın taraflannın kimler olduğu' konusunda anlaşmaya varamadıklannı ve bu oturumlann başansızlıkla sonuçlandığını anımsattı. Mitterrand buruk aypılıyor • STRASBOURG (AA) - Fransa'da Cumhurbaşkanı François Mitterrand'ın çarşamba günü görevi Jacques Chirac'a devretmesinden önce yapılan bir kamuoyu araştırmasına göre, halkın yüzde 49'u Mitterrand'dan memnun değil. IFOP inceleme merkezi tarafindan yapılan araştırmaya göre, halkın sadece yüzde 45'i Mitterrand'ın çalışmalanndan tatmin olduğunu bildirdi. Aynı araştırmaya göre, istifasım sunan Başbakan Edouard Balladur'ün son karnesi de pek parlak değıl. Fransa'da halkın yüzde 51'i Balladur'ün çalışmalanndan tatmin olmadığını belirtti. Tıırco yine görevde• Arjantin seçimlerinde oylann yüzde 49'unu alan Carlos Menem yeniden Devlet Başkanı seçildi. Dış Haberler Servisi - Arjantin'de önceki gün ya- pılan devlet başkanlığı se- çimlerini, 'El Tıırco' lakap- lı Devlet Başkanı Carlos Menem kazandı. Oylann yaklaşık yüzde 69'unun sayıldığı sırada ya- pılan açıklamaya göre oyla- nn yüzde 49.01 'ini Menem, yüzde 30.86'sını merkez-sol Frepaso koalisyonunun ada- yı Jose Octavio Bordon. yüzde 16.22'sini de Radikal Parti adayı Horacio Massac- cessi aldı. Menem'in seçimi açık farkla kazanmasıyla birlik- te, cumhurbaşkanlığı seçi- minin ikinci turuna gerek kalmadı. Arjantin'de bir adayın devlet başkanlığını ilk turda kazanması için oy- lann en az yüzde 45'ini ya da en yakın rakibinden yüz- de 10 fazlasıyla en az yüz- de 40'ını alması gerekiyor. Menem'in liderliğindeki neo-Peronıst Adalet Partisi. aynı gün yapılan parlamen- to seçimlerini de açık fark- la kazandı. İkinci kez devlet başkan- lığı koltuğuna oturmaya hak kazanan Carlos Menem'in zaferi, başkent Buenos Ai- res'te havai fışeklerle. coş- kulu bir biçimde kutlandı. Seçim zaferinin belli olma- sından sonra başkanlık sara- yınm balkonundan halkı se- lamlayan Menem. seçim za- ferini, 15marttabirhelikop- ter kazasında ölen oğlu Car- los Facundo'ya adadı. 4 yıl daha devlet başkanhğı görevini südürecek otan Menem oyumı kuliandıktan sonra halkı el sallayarak seiamladı. Menem, ülkenin eski li- deri Juan Peron ve eşi Evi- ta'nın büyük boy fotoğraf- lannı taşıyan coşkulu kala- balığa hitaben yaptığı ko- nuşmada, 'tüm Arjantinlile- rin lideri1 olma ve 'işsiziiği yenme' sözü verdi. Seçim sonucunun 'izledi- ği ekonomik politikalara halk tarafindan yakılmış ye- şfl ışık' olduğunu söyleyen Menem. "Hiperenflasyo- nun üstesinden geldik, şim- di sra tşsizlikte" dedi. Me- nem, konuşmasında 'her ArjanrJnHye iş' vaadinde bu- lundu. 'El Turco' Menem, baş- kanlık sarayının önünde toplanan coşkulu kalabalı- ğa "Şimdi kutlama>a.eğlen- meyedevanı edin. Amaya- nn hepiniz işinizin başmda olacaksınız. Çünkü özledigi- mi/ yaşama kaMişmak için çalışmak zorundayız. Çün- kü ben ülkemize layık oldu- ğu hizmetivermek içinyann buntda olacağmı" dedi. Falkland mûcadelesi Menem, Malvinas (Falk- land) adalannın egemenli- ğinin Ingiltere'den Arjan- tin'e geçmesi için diploma- tik yollardan büyük müca- dele vereceğini de söyledi. Arjantin ve Ingiltere 1982'de Atlantik'teki Mal- vinas adalannda 4 ay sürey- le savaşmış. çoğu Arjantin- li olmak üzere 1000 kadar asker ölmüştü. CARLOS ME\EM Futbol tutkunu ikinci kez Arjantin devlet başkanlığı koltuğuna oturan Carlos Menem, Suriyeli bir göçmen ailesinin çocuğu. Suriye kökenli olrnası nedeniyle 'FJ Turco' lakabı takılan Menem'in ailesi, yıllar önce işe seyyar satıcılıkla başlamış, zamanla bir mağaza, daha sonra maden ocağı sahibi olmuş. Futbol oynamayı. yanş otomobili ve uçak kullanmayı seven Menem, 'halkla ilişkiler' konusunda çok başanlı.lşçi kesimi tarafindan çok sevilen Menem. 1989'da devlet başkanlığına seçıldiği zaman, saç modeli ve popülist tavırlanyla toplumun üst tabakalan arasında alay konusu olmuştu. Ancak izlediği başanlı ekonorru politikalan, El Turco'yu 6 yıl sonra yeniden iktidara taşıdı. Arjantin ekonomisinin dusmanı hiperenflasyon Dış Haberler Servisi - Arjantin halkı, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Menem'i seçmekle hiperenflasyona karşı büyük bir başan ile yürütülen serbest pazar ekonomisini destekledilerini gösterdiler. Böylece, ülkeyi Batı demokrasilerinde izlenen normal ekonomik düzene getirmeyi başaran Menem'i ödüllendirmiş oldular. Ekonomi Bakanı Domingo Cavallo ülke ekonomisini üç haneli enflasyondan kurtanp, düze çıkaran ekonomi kurmaylannın başında geliyor. Enflasyon, 1989 da yüzde 5.000'lere çıkarak en yüksek düzeyine ulaştı. Menem hükümeti, kâr getirmeyen kamu kuruluşlannı özelleştirerek, özel emeklılik sistemine işlerlik kazandırarak ve yabancı sermayenin önündeki tüm engelleri kaldırarak ekonomide şok tedavi dönemini başjattı. 1995'ten önceki dört yıl boyunca kalkınma hızı yüzde 35'lere dayandı. Doğal olarak bu ekonomik önlemlerin bedelini yine çalışanlarödedi. Devlet dairelerinde çalışan memurlann bazı aylar maaşlan ödenemedı. Memurlar ve işçiler bazı kentlerde ayaklandı. 4 milyon dolaymda emekli. dünyanın bu en pahalı ülkesinde ayda ortalama 350 dolar emekli maaşı ile geçinmek zorunda kaldı. Bu arada işsizlik yüzde 12.2'lere trrmandı. Ne var ki seçmenler, korkutucu boyutlara ulaşan işsizliğe, hükümet üyelerinin yolsuzluk ve rüşvete kanşmasına, ekonomik kalkınmanın yavaşlamasına karşın önceliği enflasyonla savaşa tanıdılar. Referandumda Rusya ile ekonomik bütünleşme ve Rusça'ya eşit statü tanınması kabul edildi Beyaz Rusya'nın 'beyaz'ı gidiyorDış Haberler Servisi - Beyaz Rus- ya'da önceki gün düzenlenenen refe- randumda halk Rusya ile yakınlaşma yanlısı oy kullandı. Beyaz Rusya merkezi seçim komis- yonu başkan yanfcmcısı lvan LJkbacah referandumda sorulan dört soruya da yaklaşık yüzde 80 oranında onay gel- diğini açıkladı. 7 milyon 530 bin seç- menin kayıtlı bulunduğu seçimlere ka- tılma oranının yüzde 64.5 oranında ol- duğunu belirten Likhacah aynı gün ya- pılan genel seçimlere katılma oranın ise daha düşük olduğunu söyledi. Referan- dumda oylanan ve kabul edilen madde- ler şunlar: Ekonomik entegrasyon:Be- yaz Rusya'nın ileride Rusya ile birliğe gıtmesınin önünü açan referandumda halka sorulan sorulardan ilki, iki ülke- nin ekonomik entegrasyona gidişinin halk tarafindan onaylanıp onaylanma- dığiydı. Halkın bu konuda Devlet Baş- kanı Atatander Lukaşenko'ya destek vermesi Moskova ile güçlü ekonomik bağlarkurulmasını isteyen lideri mem- nun etti. Ekonomik biriik kının oyladığı konulardan bir diğen ise kırmızı beyaz renklere sahip Beyaz Rusya bayrağının değiştirilerek yenne eski Sovyetler Birliğinin bayrağını an- dıran kızıl birbayrağın getirilmesi idi. Üzerinde Komünist Parti'nin orak ve çekiç amblemlerinin bulunmadıgı bay- rağın yanı sıra Sovyet dönemindeki ba- zı sembollerin yeniden kullanılması Beyaz Rusya halkı tarafindan kabul edildi. RUSÇa'ya esit StatÜ: Referan- Lukaşenko, Minsk kentinde oyunu kullanmasımn ardından AFP'ye verdi- ği demecinde referandumun temel nok- tasının Rusya ile ekonomik biriiğinsağ- , ... ,, .. n lanması olduğunu söyledi. Beyaz Rus- **?* gıdjlen uçuncu maddeyı ıse Rus ya Devlet Başkanı siyasi bırlık ile ılgı- li bir soru üzerine ise "Eğer halk ister- se, Sovyetler Birliği dönemindekinden bfledaha sıkı bir siyasi entegrasyona gi- deriz. Slav birliği herşeyüı üzerindedir" dedi. KIZIİ bayrak: Beyaz Rusya hal- Beyaz Rusya Devlet Başkanı Aksander Lukaşenko re- farandum sonucunda \tvâ vetkiler elde etti. KİMLİK KARTI/ BEYAZ RUSYA Nüfus: 10.25 milyon. Nüfusun yüzde 77.9'u Beyaz Rus, 13.2'sı Rus, 4.1'i Polonyalı, 2.9'u Ukraynalı ve 1.1'i ise Yahudi. Yüzök-ümü: 207.600 kilometrekare. Komşulan: Polonya, Litvanya ve Letonya, Ukrayna, Rusya. Başkent: Minsk. nüfusu 1.6 milyon. Ekonomi: Beyaz Rusya, Ukrayna ve Rusya ile birlıkte eski Sovyetler Birliği'nin "Slav" özünü oluşturuyor. Özellikle tanm ve teknoloji alanında büyük ilerlemeler kaydeden ülkede sanayi 1991 'den sonra gerileme gösterdi. Önemli bir tanm üreticisi olan Beyaz Rusya'da, tanm hâlâ kolektif çiftliklerde yapılıyor. Ülke aynca hampetrol, doğal gaz ve kâğıt üretiminde önde geliyor. Ülkenin üçte bıri ormanlarla kaplı. Din: Çoğunluk Rus Ortodoks. Katolikler doğuda yoğunlaşıyor. Dfl: Çoğunluk Rusça konuşuyor. Komünist yönetim döneminde Rusçaya çok benziyen Beyaz Rusça unutulmaya terk edildi. BEYAZ RUSYA LETONYA RUSYA nın ülkenin resmi dili olan Beyaz Rusya diliyle aynı statüye yükseltilme- si oluşturuyordu. Bu maddenin de ka- bulüyle Rusça ülkede resmi dil olarak geçerlilik kazandı.tkinci ve üçüncü maddelerin kabul edilmesiyle Beyaz Rusya halkı Lukaşenko'nun Rusya'yla ekonomik biriik önerisinin yanı sıra Moskova'ya kültürel ve siyasi biriik için de yeşil ışık yakmış oldu. Lukaşenko'ya ek yetki: Rusya ile ilışkilen geliştirmeyi amaçlayan ilk üç maddenin yanı sıra devlet başkanlığı görevini sürdüren Alexander Lukaşenko'nun yetkilerinin genişletilmesini öneren dördüncü bir madde de oylanarak kabul edildi. Bu maddenin kabulü Devlet Baş- kanı'na parlamentoyu fesh et- me yetkisini veriyor. Muhale- fet partilerinin ve milliyetçi kuruluşlann şiddetle karşı çıkmalanna karşın Lukaşen- ko'nun Beyaz Rusya halkını ikna edebilmesi Beyaz Rus- ya'nın Sovyetler Birliği dö- nemindeki göreceli zenginli- ğıni özlemesine bağlanıyor.t00km Almanya'da4 Mein Kampf kavgasıDış Haberler Servisi - 2. Dünya Sa- vaşının sona ermesinin üzerinden 50 yıl geçmesine karşın, Almanlar Hit- ler'in "Mein Kampf-Ka> gam" adlı ki- tabından hâlâ utanç duyuyor. Bir za- manlann en çok okunan kitabı olarak bir döneme damgasını voıran "Kav- gam"ın bugün Almanya sınırlan için- de basımı yasak. Bonn, ülke içindeki yasakla yetinmeyerek diğer ülkelere kitabı yayunlamamalan doğrultusunda baskı yapıyor. Son günlerde kitabı basmak isteyen Isveç'teki bir yayınevi ile anlaşmazlı- ğa düşen Alman yetkililer, yayınevi aleyhine dava açn. Bonn'un düşünce özgürlüğünü çiğnediğini ileri süren fs- veçli yetkililer, hiçbir gücün kitabın ya- yımlanmasma engel olamayacağını duyurdu. Buarada"Kavgam" KudüsÜniver- sitesi tarafindan ıbrani dilinde yayın- ladı. Alman yetkililer Kudüs Üniversi- tesi'nin bu girişimine müdahale etme- ye haklan olmadığını öne sürerek, "İs- rail'indurumu farkb. Savaşta en büyük yarayı alan Yahudiler. ırklanna karşı bir soykınm harekâtı yüriiten Hitler'i • Bonn'un Hitler'in Kavgam adlı kitabına yasak koyması düşünce özgürlüğünün sınırlanması olarak görülüyor. daha hi tanımak için bu kitabı okumak zorundalar" dıye konuşuyor. "Kavgam" Hitler'in, gençlik, Yahu- diler, 1 .Dünya Savaşı yenilgisi, propa- ganda. Nazi Partisi ve liderin yetkileri üzerine düşüncelerini topluyor. Kitabın 1925'te yayımlanan ilk yansını Rudolf Hess'e dikte eftiren Hitler, bu bölüme ' > Bir Öngörii" adını veriyor. tkinci ya- n "Nasyonai Sosyalist Hareket" adı al- nnda 1926'dabasılıyor. 1930'daikibö- lüm ilk kez bir araya getirilerek tek ki- tap halinde yaymmlanıyor ve 1933'te Hitler iktidara geliyor. "Kavgam", 1930 ile Hitler'in yaşamına son verdi- ği 30 Nisan 1945 tarihine kadar olan dönemde 10 milyon adet basılıyor. Ye- ni evlenen çiftler daha evlendirme da- iresinden çıkmadan ellerine tutuştutu- rulan kitabın. eski kitaplann satıldığı dükkanlarda satılması yasaklanıyor. Parti, her "iyi Alman" vatandaşının bu kitabı el altında bulundurması gerekti- ğini vurguluyor. Savaştan sonra kitabın yayın haklan Bavyera Eyaleti'ne dev- rediliyor. Bavyera Eyaleti ise Naziz- min, tarihin derinliklerine gömülmesi ve ırkçılığıri yeniden hortlalamaması için kitabın yayımlanmasını yasaklı- yor ve elçilikler kanalı ile dış ülkelere de bu doğrultuda baskı yapıyor. Öte yandan kitabın yasaklanmasın- dan yana olan yetkililer. "Irkçıhğuınr- manma eğilimi gösterdiği son günlerde, bu khap pek çok taze beyni zehirli>«bi- fir." diye konuşuyor. Ne yazık ki, kor- san basımevlerinin bastığı kitap, bu- gün el altından Neo-Nazilerin ellerine ulaşıyor. Amerikalılar da yasak dinle- miyor. 1930'larda kitabın yayın hakkı- nı elde eden bir Amerikan kitapevi, ki- tabı Almanya'daki ABD üslerinde sa- tıyor. Almanya'da telif hakkı süresi 70 yıldır. Hitler'in ölümünün üzerinden 50 yıl geçtiğine göre yayınevleri"Kav- gam"ı 20 yıl sonra istediği gibi yayım- layabilir, ancak 20 yıl sonra Hitler'in faşist Fıkirlerini kaç kişinin okumak is- teyeceği merak konusu. Hitler "Kavgam" adlı kitabını portatif bir Remington daktiloda yazmış ve orijinal kopyasını imzalamışü. TURMKE SEMÎH GÜNVER Bayram Oncesi VeCahttHayta Nazi yenilgisinin 50'nci yıldönümü için Çiller, De- mireTin yerine Paris ve Moskova'ya gitti. Champs Elysee'de, TV'de kırmızı görünen, aslındaturuncu bir elbtse giymişti. Chirac'dan sıcak ilgi gördü. Bir kuş hafifliği ile Mitterrand'ın omzuna kondu. Hain kur- dun kandırıp yediği kırmızı pelerinli küçük kızı andı- nyordu. Mitterrand yorgundu, hastaydı. Başını çevi- rip karşısında Çiller' in güler yüzünü görünce bir an durakladı, dişleri dökük ağzı aralandı, Çiller'in elini ka- pıtokmağınıçevırirgibı sıkıpyürüyüverdi. Çiller, Fran- sızların gönlünü almak için Juppe'ye gülücükler gön- derdi. Kalabalıkta sıkışıp kalmıştı, seke seke ön sıra- lara doğru kendisine yol açtı. Çalım attı, atağa geç- ti. atv muhabiri, Çiller'in hücum taktiğini bir at yanşı- nı anlatırgibi verdi. Ben bu gayretten rahatsızoldum. Paris'te kızaran Çiller, Moskova'da sararmıştı. Ge- çit töreninde tribünün sol ucunda üçüncü sırada us- lu uslu oturmak zorunda kaldı. Oysa san elbisesi çok şıktı. Teselliyi, yanında Butros Gali'nin oturmasında buldu. Daha sonra Zafer Müzesi'nde Clinton'la yan yana geldi. Hilary'yi hissedilirderecede kıskandırdı. Clinton'la dört elle tokalaştılar. Hazar petrollerinin Türkiye'den geçmesine Rusları ısındırmayı başardı. Ispanyol Başbakanı'ndan gümrük birliği için destek vaadi aldı. Oteldeki odasında bulunan dinleme alet- lerine boş verdi. Türkiye'ye memnun döndü, 16 kur- ban kestirdi. Clinton Moskova'da bir gün fazia kaldı. Yertsinden beklediği hiçbir şeyi alamadı. iran'a verilecek nükle- er santral konusunda bile Yeltsin, ucuz bir ödünle ye- tindi. Clinton için Moskova görüşmeleri büyük fıyas- ko oldu. Bizim basın ise nedense lyimser. Bu arada Demirel, 32. Gün programına çıktı. Üz- gündü, ağır eleştirilerden dolayı kızgındı. Birand'ın bol kahkahalı baskılarına direndi. Ciddiyet ve vaka- rını korudu. Kendi görüşlerini savundu. Nazik soru- lan teğet geçti. Genellemelerle yetindi. Kimsenin aley- hinde konuşmadı. Fakat Çiller'le hiçbir konuda anla- şamadığını da kamuoyuna hissettirmekte sakınca görmedi. ANAP erken seçim isteğinde direniyor. DSP, MHP ve RP pusuda bekliyor. CHP tatilde. Bir bayramı daha arkada bıraktık. • • • Telefondaki ses, titrek ve ağlamaklıydı: "Ben, de- di Sevim Akman. Cahit Hayta öldü. Hiçbir şeyyaz- madıntz. Neden? Istanbul'da toprağa verdik. Cena- zesinde yalnız Büyükelçi Necdet Kent vardı. Dışiş- leri Bakanlığı ilgisiz kaldı." Cahit'i en son Ankara'da Galatasaraylılar Kulü- bü'nde görmüştüm. Sağlıklı görünmüyordu. ölüm haberini Sevim'den aldım. Üzüldüm ve şaşırdım. Mahtnut Dikerdem'in vefatı üzerine 13 Ekim 1993'te yayımlanan yazıma şöyle başlamıştım: "Galatasaray Usesi'ne 1927yılında yatılı olarak girdim. Bizden iki yıl önceki sınıf; diğerlerinden farklı, kişilik sahibi, id- dialı, yenilikler yaratan renklh bir topluluktu. Cahit Hayta ve Mahmut Dikerdem bu sınıfın en göze çar- pan, akıllı, zeki, dinamik veyerinde duramayan iki öğ- rencisiydi. Ikisi de inandıklan fıkirlerin savunucusu ve mücadeleci çocuklardı. Her şeye rağmen karakter- leri itibanyla birbiıierinden farklıydılar. Mahmut daha solda, Cahit onun sağında bir Atatürkçüydü. Mah- mut daha gösterişti, Caflit daha sakindi. ıkisi de ay- nı mesleği seçtiler ve büyükelçiliğe kadar yükseldi- ler. Cahit bugün Ankara da huzurlu bir emeklilik ha- yatını sürdürüyor." Cahit 1916 doğumluydu. Galatasaray'ı ve Istanbul Hukuk Fakültesi'ni bitirmişti. Meslek memurluğu sı- navını kazanarak Dışişleri'ne 30 Ocak 1939 tarihin- de girdi. Sırası ile Tahran, Roma, Paris büyükelçilik- lerinde görev aldı. Lizbon, Avrupa Konseyi'nde, Strasbourg, Oslo'da büyükelçilik yaptı. Bakanlıkta genel sekreter yardımcılığını üstlendi. Lisanlan kuv- vetli, vazifeye bağlılığı ve işte ciddiyeti ile tanınmıştı. Münzevi bir karakten vardı. Evlenmedi. Kendi dün- yası içinde yaşadı. Sevim Akman, Cahit'e, daima destek oldu ve yardımına koştu. Akciğeri geçen ay su toplamış. Hastanede hastalığın gerçek nedenini bulabilmek için bir süre daha kalmasını istemişler. "Hayır, çıkacağım. 23 Nisan'da dairemin balkonuna bayrağımı asacağım" diye tutturmuş. Birkaç gün son- ra da kalbinin kurbanı olmuş. Hayta, herkesten uzak, yalnız yaşadı, ölümünde de resmi merasim yapılma- masını vasiyet etmiş. Sessiz sedasız ebediyete inti- kal etti. Memleketini çok seven ve onu dışanda en iyi şekilde savunan bir aydın kişiyi kaybettik. AJIah'tan rahmetler dilerim. Eski bakanın rusvet davası bitti Tapie'ye iki yıl hapis VALENCIENNES (AFP) - Fransız polirikacı ve eski bakan Bernard Ta- pie, 2 >il hapse mahkum oldu. 52 yaşındaki eski ba- kanın rüşvet ve maç satın almak suçundan aldığı. 2 yıllık mahkumiyetin 1 yılı- nı hapiste geçireceği bildi- rildi. Geçtiğimiz yıl iflas eden Tapie, başkanı olduğu Marsilya'nın 1993 Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupa- sı'nı kazanmadan önce Va- lenciennes takımına karşı oynadığı maçı para karşılı- ğı satın almakla suçlanmış- tı. Marsilya takımuıın ge- nel sekreteri Jean Pierre Bernes' de Valenciennes takımının 3 oyuncusuna rüşvet verdiği için suçlu bulunup ve 2 yıl hapis ce- zası aldı. Ancak şartlı tah- liye edildi. Bernes, 15 bin frank para cezasına da çarptınlmıştı. Bernard İapie, görev sü- resini tamamlayan Fransız Cumhurbaşkanı François Mitterrand'ın en beğendi- ği politikacılardan biri. Fransa'da eski sosyalist hü- kümette görev alan Tapie. bu hükümette şehirleşme- den sonımlu bakan görevi- ni üslenmişti. Fransız Mec- lis'i ve Avrupa Parlamen- tosu üyesi olan Tapie'nin bu ünvanlannın elinden alı- nacağı bildirildi. Mahkemenin görüldüğü kuzey Fransız kasabası, duruşma süresince Ta- pie'nin tavırlan, kavgalar, yapılan küfurlü açıklama- lar, mahkeme salonunun terk etmelerle Fransız bası- nının ilgi odağı olmuştu. Savcı Montgolfier, dava süresince gerçeğin yansı- nı anlatıldığını ileri sürmüş ve bunun üzerine Tapie'nin "Ben iyi inançla yalan söy- ledim" cevabı kahkahalara yol açmıştı. Tapie, mah- kum olmadan önce yaptığı açıklamada " Hapis beni öl- dü rmez ancak birçok kişi- ye sonsuz zevk verecek r de- mişti. Dava sonunda. Valenci- ennes takımının eski oyun- culanndan ve Arjantin Mil- li takımının Dünya Kupa- sı yıldızlanndan Jorge Bur- ruchaga ve Christophe Ro- bert rüşvet olayına kanş- tıklan için 6'şar ay hapis cazası aldılar ve şartlı tah- liyeyle serbest bırakıldılar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle