04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 MAYIS 1995 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER DYP anketinden DYPçıktı • ANKARA(ANKA)-4 haziran ara yerel seçimleri için 36 seçim bölgesinde yaptınlan kamuoyu araştırmasında DYP yüzde 25 oyla birinci parti çıktı. DYP'nin 4 haziran ara yerel seçimleri için yaptırdığı kamuoyu araştırmasında DYP yüzde 25 oy aldı. Araştırmaya göre yüzde 17 oranında oyla RP, DYP'yi izliyor. Yüzde 16 oy oranıyla da ANAP, araştırmadan üçüncü parti olarak çıktı. Öte yandan DYP, 35 bölgede gireceği seçim için "ne yönde propaganda yapılacağı ve bölgenin ihtiyaçlannın belirlenmesi" amacıyla araştırma başlattı. Bayram sonrası sonuçlanacak araştırma çerçevesinde propaganda çalışmalan yörılendirilecek. Boşanmada ortak paylaşım • ANKARA (ANKA) - Evlilik sırasında edinilen mallann boşanma halinde eşler arasında ortak paylaşımını öngören Medeni Kanun'un değişikliği çalışmalan ile birlikte yasa değişikliğine yönelik "erkek ağırlıkh" tepkiler sürerken, Devlet Bakanı Aysel Baykal, yapılması istenilen değişikliğin erkeklerin de işine geleceğini söyledi. Isviçre modelini getiren değişikliğin asıl amacmın kadınlar olmasına karşın erkeklerin de işine yarayacağını ifade eden Baykal, "Bu yasa değişikliği yalnızca ekonomik güvencesi olmayan kadınlann değil, belli kaygılarla eşinin üzerine mal yapıp eşinin kendisini boşamasından sonra ortada kalan erkeklerin de işine yarayacak" diye konuştu. Sağda binlik toplantıları • tZMİR/ANKARA (UBA)- Sağda birlik toplantılannın ikincisi mayıs sonunda tzmir'de yapılacak. tzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura'nın ev *-, sahipliğinde gercekleşecek toplantıda, ANAP, DYP, RP, MHP, BBP, YP, DP çatısı altında bulunan "muhafazakâr" eğilimleri bütünleştirme yollan aranacak. tlki nisan ayında Ankara'da yapılan toplantıda, tzmir'deki ikinci buluşmaya kadar projeler geliştirilmesi ve bunlann tartışma gündemine getirilmesi kararlaştınlmıştı. Frak mecburiyeti • ANKARA (UBA) - Anayasa Komisyonu bünyesinde oluşturulan ve yeni Meclis içtüzüğünü hazırlayan Alt Komisyon Başkanı DYP Istanbul Milletvekili Coşkun Kırca, "kıyafet alanındaki" değişiklik hazırlığı konusunda şunlan söyledi: "Meclis başkamna frak mecburiyetini, sadece törenli oturumlarda koyuyoruz. Törenli oturumlar, yani cumhurbaşkanının ant içmesi gibı oturumlar olacak bunlar. Onun dışında aynı şekilde koyu renk bir şehir kıyafetiyle gelecek. Her oturumda frak mecburiyetinin kaldınlmasını önereceğiz." Srtıyönetimin atnğıişçi • ANKARA (UBA)- Yargıtay, sıkıyönetimin talebi üzerine işten çıkanlan işçinin tekrar işe dönmesi halinde aradaki sürede toplusözleşme ile oluşan ücretlerin ödenmesinin talep edilemeyeceğine karar verdi. Yargıtay Dokuzuncu Hukuk Dairesi, Sıkıyönetim Komutanlığı'nın talebi üzerine işten çıkanlan bir işçinin, uzun bir süre sonra yeniden işe alındığı takdirde aradaki sürede toplusözleşme ile oluşan ücretlerin ödenmesi talebinde bulunamayacağını kararlaştırdı. Yargıtay'm karannda işçinin işten çıkanlmasında işverenin kusurlu davTanışının söz konusu olmadığı belirtilerek. iş mevzuatında işyeri temsilcileri hariç, işvçınin işe iadesini öngören bir düzenleme bulunmadığına dikkat çekildi. Demirel'iıı referandum çıkışı, hükümetin CHP kanadmda tepkilere yol açtı: Demokrasiye yeni engelANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, 9 günlük bayram tatili boyunca tatil yörele- rinde verdiği mesajlar, Terörle Mücadele Yasası'nın (TMY) 8. maddesinin kaldınl- ması ve Türk Ceza Yasası'nın (TCK) 311. maddesine bir fıkra eklenmesi konusunda hükümet düzeyinde vanlan anlaşmadan ge- ri adım atılabileceği kaygılannm yoğunlaş- masma neden oldu. Cumhurbaşkanı Demi- rel, dün Başbakan Tansu Çiller ile bir tele- fon görüşmesi yaparken konu yann topla- nacak DYP grubunda tartışmaya açılacak. DYP içindeki "Şahinler" ve "Demirel yanhlan"nın, yannki grup toplantısmda. Cumhurbaşkanı'nın "referandum" öneri- sine dayanarak TMY'deki değişikliğe iliş- kin eleştirilerini ağırlaştırmalan bekleni- yor. Hükümetin ve özellikle DYP grubunun bu haftaki öncelikli gün- dem maddesi, TMY'nin 8. maddesinin kaldınlması ve Türk Ceza Yasasf nın 311. maddesine bir fikra eklen- mesi konusunda vanlan uzlaşma olacak. Yann ya- pılacak DYP grup toplan- tısmda, Devlet Bakanı Be- kir Sami Daçe, gelinen aşa- mayı anlatacak. DYP yö- netimınin, Demirel'in öne- rilerinden etkilenen gru- bun baskısıyla üzerinde uzlaşılan taslağa eleştirile- rin artmasından kaygı duy- duğu belirtildi. Cumhuriyet'in konuya ilişkin sorulannı yanıtla- yan DYP Genel Başkan Yardımcısı Ismail Köse, Cumhurbaşkanı Demi- rel'in referandum önerisi için, "Kanunlar için refe- randum yaptlamaz. Bunlar bugünün meselesi dcğil. Sa- yın Cumhurbaşkanı, eğer sıkıntı varsa zaman zanıan bazı konular halka sonıl- sun istiyor. Temenniden ibaret, ötıümü/ü açıyor, ışık tutuyor. Bu meselede ısrar- lı olduğunu sanmıyorum. Anayasada ohnayan şey için ısraıiı ohnanın anlamı yok" değerlendirmesıni yaptı. Demirel'in, "askertere damşümasT açıklamasıyla Milli Güvenlik Kurulu'nu (MGK) "kastetmişolabile- ceğtoi", ulusal birlik ve bü- tünlükle ilgili konularda bunun doğal olduğunu be- lirten Köse, "Sayın Demi- rel, durup dunırken bir şey sövlemez. Kendi sorumlu- • Devlet Bakanı Algan Hacaloglu, demokratikleşmede yeni engeller yaratılmamasını ıstedi. CHP'li Erdem: Cumhurbaşkanı, 8. maddenin kaldınlmasını istemeyenlere destek veriyor, politika yapmak istiyorsa Cumhurbaşkanlığı nı bıraksın. luğunu idrak eder. Anayasayı ve anayasada- ki boşluidan iyi biiir. Eleştirilere üzülüyo- rum" dedi Köse, kamuoyunun üzerinde en çok tar- tıştığı konunun 8. maddenin kaldınlması hazırlıklan olduğunu vurgulayarak "Bu- nun ölçüsünü koyup gündemden kaldırma- lıyız. Üzerinde anlaşılan tasan taslagını ka- muoyu da benimsemiş gjbi" görüşünü dile getirdi. DYP grubunun, konu üzerinde çok duyarlı olduğunu belirten Köse. şunlan söyledi: "6-7 bin aile şehit vermiş. Bu konuda ya- pacağımız her şey Anadolu'dan ses getire- cektir. Çok büyük bir hassasiyet doğarsa onu dikkate almamazlık edemeyiz. Biz bir siyasi partiyiz, seçmenlerimiz var. Muhale- fetin de anîayışlı olması lazım. ANAP fikir özgüriüğünü savunmuyor muydu? Şimdi sırf DYP'ye muhalefet olmak için '8. mad- de kaldınlamaz" diyor. Toplum. ANAP'ın yaptığı bu ikili davranışlardan dolayıonu af- fetmeyecek." Köse, Cumhurbaşkanı'nın yaptığı açık- lamalanrı bugün netlik kazanacağmı ve ya- nn grupta görüşülebileceğini belirterek ÇtZMEDEN YUKARI/ MUSA KART 3OY/LD/R BU HALK/N ÖNÜNDEYİM' "Alman mesafeden geri gidilmesinden kor- karun" dedi. ANAP'ın ardmdan CHP de Demirel'e, "Kendi işini yap" eleştirisinde bulundu. CHP'li Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu, dün düzenlediği basın toplantısmda, refe- randumu toplumsal katılım açısından uy- gun gördüğünü, ancak demokratikleşmede yeni engeller süreci yaratılmak ıstenmesi- ne katılmadığmı belirtti. Hacaloğlu. Demi- rel'i isim vermeden eleştirirken "Referan- dum talebi getirenler, gümriik birliğine üç kala değil, çok önceden getirmeli\ diler. Bu- gün düğmeye basılmıştır, okyaydan çıkmış- ür. demokrasinin ve demokratikleşmenin geregini >apmak lazun" dedi. Hacaloğlu, 8. madde değişikliğinin bir simge haline geldiğini belirterek "Bu de- ğişikliği engellemeye çalışmak ülke yara- nna değildir" görüşünü di- le getirdi. CHP Genel Sekreter Yar- dımcısı Eşref Erdem de Cumhurbaşkanı Demirel'in son çıkışlanyla ilgili olarak Cumhuriyet'e şu değerlen- dirmeleri yaptı: "Cumhur- başkanı kendi işini, cumhur- başkanlığını yapsın. Bizim sistemimizde bir cumhurbaş- kanının yapmaması gereken şeyleri yapıyor. Sayın Cum- hurbaşkanı, maalesef hızla bir kamplaşma ve kutuplaş- manın tohumlannı atıyor. Anayasamızda referandu- mun koşullan belli. Sayın Cumhurbaşkanı'nın bunu bilmemesi mümkiin değil." Demirerie tartişmam Hikmet Çetin, dün Anka- ra'dan tstanbul'a gelişinde Atatürk Havalimanı'nda ba- sın mensuplannın sorulannı yanıtladı. Çetin, son günler- de tartışma konusu olan refe- randum ile ilgili bir soru üze- rine, kendisinin Cumhurbaş- kanı Süleyman Demirel ile bu konuda herhangi bir tar- tışmayagırmeyeceğini belir- terek "Şu anda hukuk siste- minde uygulanabilirliği ol- madığı için o konuda isteyip istememek başka bir şey... bu. demokrarik araçtır. Gerekti- ğinde kullanılabilir. ama bu- günkü hukuk sistemi içinde sınıriı bir kullanım alanı var- du- r şeklinde konuştu. Erken seçimle ilgili olarak bir soruyu da yanıtlayan Çe- tin, "Şu sırada bir erken se- çimi Türkrve'nin gündemin- de görmüyorum" dedi. Birgen Keleş: Ana-bacı edebiyatının arkasına sığınmayın ANKARA (ANKA) - CHP Genel Sekreter Yar- dımcısı Birgen Keleş, An- neler Günü dolayısıyla ül- keyi yönetenlere çağnda bulunarak "Ana-bacı keU- melerinin arkasına sığın- maktan vazgeçip olumsuz- luklanndan daha çok ka- dınlann etkilendiği ekono- miyi düzehin'* dedi. CHP'nin kadın örgüt- lenmesinden sorumlu Ge- nel Sekreter Yardımcısı Birgen Keleş, Anneler Gü- nü dolayısıyla CHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısmda ekono- mik ve sosyal göstergele- rin, dünyanm her yerinde ekonomik dengesizlikler- den en çok etkilenen kesi- min kadınlar olduğunu or- taya koyduğunu vurgula- dı. Keleş, Türkiye'nin, di- ğer ülkelere göre hâlâ an- ne ve bebek ölümlerinde ön sıralarda bulunduğuna işaret ederek annelere ve- rilecek en güzel hediyenin Türk ekonomisinin düzel- tilmesi olduğunu söyledi. Ekonominin iyileştiril- mesiyle Türkiye'nin de- mokratikleşme açısından daha hızlı yol alacağını ve dış politikasında da daha başanlı olacağını kayde- den Keleş, "ekonomi pob- fikasmda daha çok yatın- ma ağırlık veren kararla- nn alınmasını, özelleştir- menin kamu kuruluşlan- mn sermaye kesimine hak- sız kazanç sağlama aracı olarak kuUanümamasuu, tanm alanmda uzun vade- li politikalaria üretimin artünlarak üretici koope- ratiflerine ağırlık verihne- smi, eğram ve sağlıkta nr- sat eşitliğinin sağlanması- nu ekonominin kara para ve sıcak pararun hâkimive- tinden kurtanhnasım" is- tedi. Birgen Keleş, CHP ola- rak kadın örgütlenmesine ağırlık vererek kadınlann politikada söz sahibi ol- ması için çalıştıklannı da sözlerine ekledi. Güvenlik sağlanamayınca, Güneydoğu'da bazı köylere ulaşılamadı Aşı kampanyasına güvenlik engeli ERGÜNAKSOY ANKARA - Sağhk Bakanhğı tarafından Türkıye genelinde başlatılan 'Ulusal Aşı Kampaması'nın Güneydoğu'da 'fıyaskoyla' sonuçlandığı bildinldi. Valiliklere başvuran sağhk müdürlüğü yetkilileri, güvenliğin sağlanamaması nedeniyle bazı köy ve mezralara ulaşılamadığını kaydettiler. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Sekreteri Ata Soyer, bölgedeki silahlı çatışma ortamının halk sağlığı üzennde olumsuz etki yarattığım belirterek "Çocuk sağlığı söz konusu olduğunda. güvenlik veya herhangi başka bir gerekçe kullanılmamah" dedi. Sağlık Bakanhğı tarafından bir süre önce başlatılan çocuk felcine karşı aşı kampanyasmın. Güneydoğu'da 'güvenlik engeline' takıldığı bildirildi. Sultanahmet Valiliklere. yürütülen kampanya ile ilgili rapor sunan bazı sağlık müdürlüğü yetkilileri, güvenlik güçlerince güvenliğin sağlanamaması nedeniyle bazı köy ve mezralara ulaşılamadığını bildirdiler. Bu nedenle yüzlerce çocuğa aşı yapılamadığmı belirten yetkililer, raporlannda aşılama kapsamı dışında tutulan köylerin adlanna da yer verdiler. Kritik bölgeter Diyarbakır'ın Kulp ilçesindeki askeri yetkililer tarafından Diyarbakır Valiliği'ne gönderilen bir yazıda da bazı köylerin güvenlik nedeniyle aşı kampanyası dışında tutulduğu ortaya çıktı. Yazıda şöyle dendi: "tlgi sajıh >azı gereğince komutanlığımızca bölgemizdeki PKK terör örgütü mensuplaruım faaliyetleri de göz önüne alınarak komutanlığımız tarafından emniyet tedbüieri konusunda aşılama yapılabümesi mümkün olan köylerin listesi çıkarümıştır. Diğer köylerden. halen dolu olanlara gidilmesi \e aşı yapılması, bölgenin kritik olması nedeniyle mümkün değüdir." Ata Soyer'den eleştiri Sağlık Bakanhğı tarafından yürütülen kampanyayı yakmdan izleyen TTB Genel Sekreteri Ata Soyer, aşılamanın ciddi bir iş olduğunu belirterek şunlan söyledi: "Güvenlik veya herhangi başka bir gerekçe, aşılamanın yapılmaması için kuUanılmamalrydı. Özellikle çocuk sağlığı söz konusu olduğunda, bu daha büyük önem kazanıyor. Bu bir anlamda, bölgedeki silahlı çatışma ortamının halk sağlığı üzerinde olumsuz etkisinin en tipik ömeğidir. Bakanhk tarafından böyle iddialı bir kampanyanın başanlı olması için önceden önlem alınması gerekirdi." Ata Soyer şqylede\am etti: "Onlenebilir hastalıklann halen ülkemi/de bir sorun olması, düzenli aşılamanın yapılmamasının bir sonucudur. Yıllardır bölgede olağanüstü bir dunım vardır. Buna karşın, sağhk personelinden. sağhk kurumlanndan. olağan koşuUarda olduğu gibi hizmet bekleniyor. Oysa en basit aşılama işleminde bile, sağlık hizmetleri bölgenin gerçekliğine tosluyor." Bölgedeki olağanüstü koşullann sona erdirilmesi gerektiğini vurgulayan Soyer. "SivU halkm bu ortamdan en az etkUeneceği bir sağhk hizmeti örgütienmesi, bir an önce yaşama geçirUmeBdir" dedi. Cumhuriyet Tuvalete bomba: 1 kişi yaralandı Istanbul Haber Servisi - Sultanahmet'te bir çay bahçesinin tuvaletine, kimliği belirlenemeyen kişi ya da kişilerce konulan bombanın patlaması sonucu bir kişi hafif şekilde yaralandı. Sultanahmet Camii karşısında bulunan Derviş Çay Bahçesi'nin erkekler tuvaletinde dün akşam saat 20.00 sıralannda patlama meydana geldi. Patlama sırasında tuvalette bulunan Selçuk Belsa (33), patlamanm etkisiyle yıkılan duvann parçalanyla hafif şekilde yaralandı. Saldında hafif şekilde yaralanan Belsa, patlamayı basın mensuplanna şöyle açıkladı: "Çay bahçesinde kız arkadaşun ile otururken ru\-alete gittim. lçeri girdikten kısa bir süre sonra korkunç bir gürültü duydum. Önce ne olduğunu anlayamadım. Yaralanmama rağmen kendimi dışan atabUdim." (Fotoğraf: AYKUT KÜÇÜKKAYA) YHLIK'921 OCAK1991 / 31 ARALIK 1991 S ^M YILLIK'931 OCAK1 992 / 31 ARALIK 1992 S \J 1991 ve 1992 yıllarının önemli olayları, belgeler Büyük boy, lüks ciltli, 458 sayfa o Yurtta neler oldu? r ^ ""L o Dünyada neler oldu? . > YENİ o Ekonominin iki yılı o Kültür, sanat, basın o Yeşil ve temiz çevre için yazılar \Y\ YILLIK o Toplum ve insanlar BİRDEN o 1991 ve 1992'den çizgiler ^iS 5 %JCumhuriyet Kitap Kulübü Çağ Pazarlama A.Ş. Türkocağı Cad. 39/41 (34334) Cağaloğlu-İstanbul Tel:512 05 05 ÇIKTI POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Özgürlük Bölücülük mü?.. Adalet Bakanı Mehmet Moğultay diyor ki: "Demokrasiden korkmayalım. Düşünce özgüıiü- ğü ülkeyi bölmez. Düşünceyi suç olmaktan çıkarmak zorvndayız..." Ne yazık ki biz demokrasiden korkuyoruz... Demokrasi bir yaşam biçimi değil midir? Evet, öyledir... Ama 14 yıldır 12 Eylül'ün 'cuntacıpaşalan'nm ha- zıriattığı anayasayı TBMM, bir türlü değiştiremedi. Neredeyse her gün düşünce özgürlüğünden söz ediyor ve tartışıyoruz. Bu tartışmaya Cumhurbaşka- nı Süleyman Demirel de katıldı. Cumhurbaşkanı Demirel, düşüncelerini açıkladı. Ne diyor Demirel: "TüFkiye'de demokrasi TMY'nin 8. maddesine en- deksli değildir..." Ardından ekledi: "Eğer 8. madde pariamentoda hırçın birtakım tar- tışmalara sebep olacaksa referandum müessesesi kullanılabilir." Cumhurbaşkanı, gümrük birliği tartışmalarının da aynı yöntemle çözümlenebileceğini önerip diyor ki: "Demokrasi, her şeye çare getirmiştir..." Cumhurbaşkanı böyle konuşamaz mı? Elbet konuşur... Bizim 'medyatikler' ise olayı nedense hemen sap- tırdılar... Şöyle dıyoriar "Cumhurbaşkanı demokrasi düşmanı..." Başbakan Tansu Çiller'in bugüne dek yaptığı tu- tarsızlıklan görmeyip tartışmayı başka bir noktaya çekiyorlar... Ortalık kanşıyor, kafalar allak bullak oluyor... Hükümetin görevi bellidir. Burada engel Cumhur- başkanı Demirel de değildir. DYP-CHP koalisyonu eğer TMY'nin 8. maddesini kaldıracaksa ortalığın kanştınlmasına gerek yoktur. • • • Medyatikler Cumhurbaşkanı Demirel'e vuruyor, Başbakan Çiller'i kucaklıyor... "Demirel demokrasi istemiyor..." CMUK (Ceza Muhakemeleri Usul Kanunu) Mec- lis'ten geçtiğinde ne olmuştu? Cumhurbaşkanı Turgut Özal veto etmişti... Şimdi Terörle Mücadele Yasası'nın kaldınlmasına ilişkin kanun, Meclis'ten geçsin ve Cumhurbaşkanı Demirel'in önüne gelsin. Bakalım Demirel veto ede- cek mi, yoksa etmeyecek mi? Eğer Demirel, veto yetkisini demokratikleşmeyi engel için kullanırsa o zaman elbet tepki gösterilecek, işin rengi değişecek- tir. Biz, Cumhurbaşkanı Demirel'den demokrasi iste- miyoruz. Istediğimiz adres: DYP-CHP hükümetidir. Yani Tansu Çiller ve Hikmet Çetin. Oyun oynayıp hedef saptırmaya hiç gerek yok... Gerçekten demokrasi isteniyorsa bu tür oyunlan yeni baştan sergilemek bizce tuzak. Nasıl bir tuzak? Şöyle: "önce özelleştirme, sonra demokrasi..." CMUK, Meclis'ten geçip Özal tarafından veto edi- lince "CMUK, hırsızlann işine yarayacak" diye ka- lem oynatanlaria, TMY'nin 8. maddesi kalkmadan "Demirel demokrasi düşmanı" diyenlerin amacı or- tadadır. Onlar her dönem 'gemisini yürüten kap- fan'dır. Işte oyun içinde oyun buna denir... • * • Toplum olarak hem tepkisiz hem de şaşkınız... özel televizyonlann 'Türkçe konuşma özürlü' şar- kıcılanna endekslenen; her gece 'şıkıdım şıkıdım' oynayıp 'oyalama beni' diyerek hüzünlenen; 'elma şekeri'yle avunan bir toplumun bireyleri olarak 'de- mokrasi'yt de "Beni zamana ayaria" diyerek yaşa- yıp gidiyoruz. Yargısız infazlara 'alkış tutup' demokrasinin vaz- geçilmez koşulu 'yaşam özgüriüğü'nü görmezlikten geliyoruz... Yine özel televizyon kanallannda 'kültür ve sanat tartışmalan' adı altında 'demokrasi ve özgürtükleri'; Osmanlı hayranlığı, Atatürk ve cumhuriyet düşman- lığıyla gözler önüne seriyoruz. Ne çabuk unuttuk Turgut Özal'ın CMUK'u veto ettiğini? Ozal, Atatürk'ten sonra en büyük devrimci lider değil miydi? Ozal, sapına kadar demokrat ve özgüıiükçü değil miydi? Haydi DYP'li ve CHP'liler, gerçekleştirin şu de- mokratikleşmeyi... Kaldırın özgürlüklerin önündeki tüm engelleri. Tartışmaya hiç gerek yok! Demokrasi, bölücülük değildir... Aile Günü mesajında hoşgörüyü anlattı Çiller: Savaşta demokrasi olmaz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çiller, hoşgörününtükendiği anda çatışma ve savaşlann başladığmı belirterek, "Ça- üşmalann, savaşlann bulun- duğu yerde de, demokrasi- den söz edilemez. Sadece şid- detten söz edüir" dedi. Başbakan Çiller, Birleş- miş Milletler Genel Kuru- lu'nca ilan edilen ve bu yıl ikincisi kutlanan 15 Mayıs Uluslararası Aile Günü ne- deniyle dün yayımladığı me- sajda, toplumun ve demokra- sinin vazgeçilmez unsuru olan aileye desteğin uluslara- rası boyutta ele alındığını vurguladı. Dünyanm herhan- gi bir köşesinde başlayan ai- le içi anlaşmazlık ve çatış- maların şiddete dönüşerek toplumun içini kemirdiğinı belirten Çiller. şunlan söyle- di: "Aile ve hoşgörü birbirini bütünleyen iki kavramdır. Hoşgörü, ailede başlar. Afle içerisinde yaşanan hoşgörü olgusu da toplumlara ayna gibi yansır. Hoşgörü dediği- miz şey,demokrasinin de adı- dır. Dünyada sevginin, ban- şın, kardeşliğia, dostluğun te- meli ailede ahlır. Hoşgörü- nün rükendiöi yerde çanşma- lar. anlaşmazhklar, savaşlar söz konusudur. Çaoşmalann, savaşlann bulunduğu yerde de demokrasiden söz edile- mez. Sadece şiddetten söz edilebilir. Şiddeti besleyip bü- yütcn aile ortanu, dün\ adaki düzensizlikten, çaüşmalar- dan, sav^aşlardan da sorum- ludur." Çiller. şiddete hoşgörü gösterilemeyeceğini belirte- rek, "İnsanlann doğal hakla- n olan yaşama haklanna yö- nelik saldınlara hoşgörüyle yaklaşmak da mümkün de- ğildir" görüşünü ıfade ettı. Çetin'in mesajı CHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Hik- met Çetin de, Anneler Günü mesajında, "Bence tüm an- neler. hiçbir aynm gözetmek- sizin, vıbn annesi payesine la- yıktniar" görüşünü dile ge- lırdı. Çetin, "Dünyamızda yaşanan terör ve savaşlann acısını en çok anneler çek- mektedir. Bundan dolayı an- nelere verilecek en güzel ar- mağan, banş için mücadele etmek, terörii ve savaşlan or- tadan kaldırmak için çaba göstermektir" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle