Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 NİSAN 1995 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
DYP'de gözJer
per'e çevriMi
• ANKARA (ANKA)-
Başbakan Tansu Çiller'in
ABD'den dönüşü ile
birhkte gözler kabinenin
DYP kanadmda yapılacak
değişikliğe çevrildi.
Çiller'in ise DYP
kanadındaki değişikliği iki
aşamada gerçekleştireceği,
ilkinin kapsamının çok dar
tutuiacağı bildirildi.
Çeth, gezîleriııi
erteledî
• ANKARA (ANKA)-
CHP ve SHP örgûtlerinin
yeterince kaynaşamaması.
CHP Genel Başkanı
Hikmet Çetin'in yapmayı
planladığı yurt gezisi ve
mitinglerinin ertelenmesine
yol açtı. Çetin, bayram
sonrasında yine
Gaziantep'ten başlayacak
bir programla lider
olduktan sonra ilk kez
alanlara çıkacak. 31
agustos kurultayı için il ve
ilçe kongTelerinin de
yapılacağı bu dönemde
Çetin çok sayıda il
örgütünü ziyaret edecek.
Çetin'in. gezisinde haziran
ayında ara yerel seçım
yapılacak beldelere ağırlık
vereceği öğrenildi.
Gökçek'ten
yezir davası
• ANKARA (AA)-
Ankara Büyükşehir
Belediye Başkanı Melih
Gökçek, yayımladığı bir
haberde kendisine, 'yezit'
denildiği gerekçesiyle
Bugün gazetesi hakkında
300 milyon liralik tazminat
davası açtı. Gökçek'in
avukatı Ahmet Kodal
tarafından hazırlanarak
nöbetçi asliye hukuk
mahkemesine verilen dava
dilekçesinde, gazetenin
gönderdilderi tekzip
metnini yayımlamaması
üzerine başvurulan Ankara
4. Sulh Ceza
Mahkemesi'nin, tekzibin
yayımlanması karannı
verdiği hatırlatıldı.
THY grevinin
ertelenmesi
• İSTANBUL(AA)-
Hava-tş Sendıkası,
Bakanlar Kurulu'nun THY
gtevrni 66 gün süreyle
ertelemesi yönündeki
karannın ipta.li için
Danıştay'a açtıklan
davanın süresi içinde
olumlu yada olumsuz
sonuçlandınlmamasını
"hukuk skandalı" olarak
nitelendirdi. Hava-lş Genel
Merkez Yönetim Kurulu
adına yapılan açıklamada.
"Yasaya göre THY
grevimizin 60 gün süreyle
ertelenmesi demek, bu 60
gün içinde anlaşma
olmazsa. sözleşmemızin
Yüksek Hakem Kurulu'na
(YHK) gitmesi demektir.
Bu açıdan, bu davanın
hukuk üsfünlüğü ve
gerekliliği söz konusuysa
24 Nisan 1995 tarihine
kadar bitirilmesı gerekirdi"
denildi.
Paskalya
Bayramı
• İSTANBUL(AA)-
Paskalya Bayramı, Fener
Rum Ortodoks
Patrikhanesi'nde yapılan
ayinle kutlandı. Fener Rum
Patriği I. Bartholomeos'un
yönettiği ayinde, Incü'den
bir pasaj Rumca, Türkçe,
Fransızca, Ingilizce,
Latince, Ermenice,
ttalyanca ve eski Yunanca
okundu. Ayine, ünlü
işadamı Rahmi Koç'un
yanı sıra Rusya
Federasyonu, ABD, Fransa
ve Yunanistan'ın Istanbul
başkonsoloslan da katıldı.
Ayin sonunda, katılanlara
geleneksel olarak kırmızı
yumurta dağıtıldı.
Trafik kazası
• İSTANBUL(AA)-
Maltepe Gümüş.suyu'nda
dün sabah meydana gelen
zincirleme trafik kazasında
3 kişi öldü. 9 kişi
yaralandı. Alınan bilgiye
göre, E-5 karayolunda
meydana gelen kazada,
Harem-Gebze hattında
çalışan Hasan Çetiner
yönetimindeki 41 M 3404
plakalı minibüs, Hasan
Altmsöğüt'ün kullandığı
34 DVJ 32 plakah kamyona
arkadan çarparak devrildi.
Arkadan gelen Süleytnan
Kabakçı yönetimindeki 34
CRG 03 plakalı özel
otomobil de minibüse
çarptı. Kazada, otobüs
sürücüsü Süleyman
Kabakçı. Sultan Gökçe ve
1.5 yaşındaki Nermin
Gökçe yaşamını yitirdi.
Yaralanan 9 kişi, Kartal
Eğitim ve Araştırma
Hastanesi'nde tedavi altına
alındı.
Mumcu suikastınm 27. ayında ne fail ne de delil var
Coşkun'un iddiaları hasıralb
Milli Savunma Bakanlıgı, Yargıç Binbaşı Ülkü Coşkun'un, Mumcu suikastınm çözülmesini
'devletin istemediğini' ima eden sözleri ile soruşturmayı 'savsakladığı' iddialannı ciddiye almadı
• Uğur Mumcu'nun eşi Güldal Mumcu, Milli Savunma
Bakanhğı'naayncayaptığı başvuruda, incelemeyapılması
durumunda Ülkü Coşkun'un "Bu işi devlet yapmıştır. Siyasi iktidar
isterse bu iş çözülür" yönündeki sözlerine çeşıtli ortamlarda şahit
olan tanıklann gösterileceğini vurguladı.
GUNEŞGURSON
Güldal Mumcu. Adalet Bakanlığı'nın
ardından Milli Savunma Bakanlığı'na
da başvurdu.
ANKARA - Gazetemiz yazan Uğur
MumcıTnun öldürülmesinin 27. ayında, su-
ıkastın soruşturulmasında gündeme gelen
"Bu işi devlet yapmıştır. Siyasi iktidar ister-
se, bu iş çözülür" iddiası, dev let tarafından
rafa kaldınldı. Mıllı Savunma Bakanlığı
(MSB), askeri yargıç Binbaşı Ülkü Coş-
kun'un. Mumcu suikastınm çözülmesini
'devletin istemediğini' ıma eden sözleri ile
soruşturmayı 'savsakladığV iddialannı cid-
diye almadı. Güldal Mumcu'nun başvuru-
sunıı 'lüzum görmeyerek' işlemden kaldı-
ran Milli Savunma Bakanı Mehmet Göl-
han'ın, 'askeri adalet müfeöişi'görevlendir-
me>erek Askeri Hâkimler Yasası'na aykın
davrandığı belırtıldı. Güldal Mumcu,
MSB'ye aynca başyurarak inceleme yapıl-
ması durumunda. Ülkü Coşkun'un devleti
sorumlu gösteren açıklamalarda bulundu-
ğuna çeşitli ortamlartla şahit olan tanıkla-
nn gösterileceğini vurguladı.
5 ay önce Binbaşı Ülkü Coşkun hakkın-
da Adalet Bakanlığı'na yapılan. ancak as-
keri hâkim olduğu için MSB'ye gönderilen
başvurunun reddedildiği. 17 Nisan 1995 ta-
rihinde Güldal Mumcu'ya bildirildi. Ada-
let Bakanlığı Ceza tşlen Genel Müdürlüğü
tarafından gönderilen yanıtta. "Dilekçeniz
üzerine Ankara 2 İNVlu DGM yedek üyesi
yargıç kıdemli Binbaşı Ülkü Coşkun hak-
kında, ilgilinin subay olması nedeniyle,
MSB'ce 357 sayılı" Askeri Hâkimler
Vasısı'nın 25. maddesi uyannca evrakm iş-
lemden kaldınldığı aniaşılmıştir" dendi
Asken Hâkimler Yasası'nın 23. madde-
sinde, askeri yargıçlar ve savcılar hakkın-
da ihbar ve şikâyet olması durumunda, so-
ruşturma izni verilmesıne 'lüzum olup ol-
madığının tespiti için Milli Savunma Baka-
nı tarafından. ilgili şahıstan kıdemli bir as-
keri adalet müfettişi görev lendirilmesi' ön-
göriilmesıne karşın Gölhan, Coşkun "a ıliş-
kin iddiayı, 'kendi takdiryetkisini' kullana-
rak 'askeri adalet müfettişi görevlendirme-
den' geçersiz saydı.
Müfettiş görevlendirmedi
Gölhan, yasanın soruşturmaya ilışkın 25.
maddesinde. "Milli Savunma Bakanı, so-
ruşturma yapmaya memur edilen askeri
adalet müfettişince düzenlenen ve düşünce-
sini de kapsayan evrakı incelcr, elde edilen
sonuca göre hazuiık soruşrurması yapılma-
sı için izin verilmesine veya disiplin cezası ta-
yinine, yahut kovuşturma yapılmasına lü-
zum görmezse, evrakın işlemden kaldınl-
masına karar verir" hükmünü dıkkate al-
madı Mıllı Savunma Bakanf nın, müfettış
görevlendirmcden, iddiayı işlemden kaldır-
Almanya
İslamcılık
konusunda
kaygılı
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Yunanis-
tan'da hükümet yanlısı
görüşleriyle bilinen Kat-
himerinı gazetesi, Al-
manya'nın, Türkiye'nin
Avrupa Birliği ile güm-
rük bırliğine girişiyle ls-
lamcılığın yayılmasından
kaygi duyduğunu ileri
sürdü.
Kathimerini gazetesin-
de, AB konulanndan so-
rumlu Dışişleri Bakan
Yardımosı Mangakis'e
Alman Dışişleri Bakan
Yardımcısı Peter Hart-
manntarafından verilen
yemeğe dikkat çekildi.
Yunan gazetesi, AB Dı-
şişleri Bakan Yardımcısı
ile yapılan görüşmelerde
geçen konulan, Tansu
Çiller hükümetinin Al-
manya tarafından da za-
yıf bulunduğuna ilişkin
bir kanıt olarak değerlen-
dirdi.
Ulkeler sorumlu
Haberde. "Sayın Çil-
ler'in ABD'yi zryareti sı-
rasında Türk askeri bir-
liklerinin Kuzey Irak'tan
ne zaman çekileceği ko-
nusundaki sözünü geri al-
ması ile de bu görüş teyit
edilmişoldu" görüşü dıle
getirildı. Habere göre
Mangakis. yaptığı görüş-
melerin ardından gümrük
birliği üzerindeki Yunan
vetosunun kaldınlmasıy-
la Avrupa'da tüm ülkele-
rin, sorumluluğu üzerle-
rine aldığını kaydttti.
Kathimerini gazetesi.
"Türkiye'nin komşulan
ile olan sorunlan, şimdi
AvTupa'nın sonınlan-
dır" değerlendirmesini
yaptı. Haberde, "Alman
hüikümeti. anlaşmanın 7
nıart günü onaylanması
için bütün taraflara doğ-
ru ve her türlü bedele kar-
şılıkbir dizi baskı uygula-
maktadır. Bundan önceki
günlerde gerek Yunanlı.
gerek Kıbnslı diplomat-
lar da buna benzer baskı-
lara maruz kaldüar" id-
diasında bulunuldu.
TSK'nin Kuzey Irak'a düzenlediği Çelik Harekâö. birinci ayını geride bırakrı. Bölgedeki askeri yetkililer. bir-
likierin moraJinin yüksek olduğunu ve harekâtın pianlandığı şekilde sürdürüldüğünü bildirdiler. Geçen süre
içinde, 464'ü sağ olmak üzere 476 PKK militanı etkisiz hale getirilirken PKK'nin çok sa> ıda silah ve mühim-
mabna el konuldu. 2 adet geri tepmesiz top ve 6 adet güdümlü tanksavar rokeri de ele geçirildi.
Harekât ikinci ayında
ması. 'hukuka aykın' olarak nıtelendirildi.
Güldal Mumcu, soruşturmanm savsak-
landığına ilişkin iddiasının araştınlması için
Adalet Bakanlığı'ndan sonra Milli Savun-
ma Bakanlığı'na da (MSB) başvurdu. Ül-
kü Coşkun'un ıddıaiannın açıklığa kavuş-
turulması konusunda bilgisıne başvurulma-
dığını kaydeden Güldal Mumcu. dilekçe-
sinde şöylededi
"Adalet Bakanlığı kanalı ile size ulaşan di-
lekçemde sözünü ettiğim konularda maale-
sef Bakanlığınızca da hiçbir inceleme yapıl-
mamış olduğu anlaşılmaktadır. İyi bir üıce-
lemeyapılmış olsa idi, DGM eski savcısı Ül-
kü Coşkun'un evimde ifademi ahrken tanık-
lann önünde'Bu olay ı devlet yapmıştır Si-
yasi iktidar isterse, bu iş çözülür' şekiinde-
ki sözler üzerinde önemle durulması gere-
kirdi. Bu sözler ve iddia, yalnız evimde ta-
nıklann önünde söylenmekle kalmamış;
başka zaman ve yerierde başka kişilere de
yinelenmiştir.' Soruşturma açıldığında, bu
kişilerin adlan ve adresleri bildirilecektir.
Bakanlığmızuı görevi olan bu iddianın açık-
lığa ka\ uşturuJması, tüm ulusu ve devleti
yakından Ugilendirmektedir. Bunun içindir
ki Adalet Bakanlığı kanalı ile Bakanlığını-
za ulasan dilekçem ü/erindc > eterti incele-
me yapılmadan verilen karar, beni endişeye
sevketmiştir. Bilgime başvurulmayıp, böy-
le bir cevapla işin kapatılma>a çâiışıunası
da hukuk ve bakanlıgınız adına üzüntü ve-
ricidir.
Soruşturmamn eski savcısı Ülkü Coşkun,
hazniadığı raporla. İstanbul
Emniyet Müdüıiüğü'ndetu-
tulan tutanaklarda yapılan
tarih tahrifatını beşeri bir
hata olarak nitelevip, cinaye-
tin a>dınlarıunasına >önelik
ipuçlannın yok olmasına ne-
den olmuştur. Bu davraıuşı
ile De\ let Güvenlik Mahke-
mesi eski savcısı Ülkü Coş-
kun, hukuk kurallanna, so-
nışturmanın gereklerine uy-
gun davranmamış, Cumhu-
riyet Savcıhğı'nın sa\ guılıgı-
na. inandıncılığına gölgedü-
şürmüşfür.
Dahaönce, Adalet Bakan-
lığı tarafından size iletilen di-
lekçemde belirtilen ve yuka-
nda bir kısmını yinelediğim
konular, Milli Sa\ unma Ba-
kanlığı 'nca gerektiği şekilde
incelenmedikçe, kamu vic-
danı, cinayetin aydınlaülma-
sına kimlerin niçin engel ol-
duğunu sormaya devam ede-
cektir.
Dilekçemeönem verip,ge-
rekli araştırma ve inceleme-
yi yapacağınız ve sonucu ta-
rafuna bildireceğiniz inan-
cıyia saygılar sunanm."
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Türk Silahlı Kuv\etle"n'nın (TSK)
PKK. kamplannı yok etmek ve
örgütün lojistik desteğini kesmek
amacıyla Kuzey Irak'a düzenlediği
operasyon birinci ayını geride
bıraktı. Askeri yetkililer. PKK'nin
bazı bilgıleri ezberlettikleri
köylüleri yabancı basın karşısına
çıkararak propaganda çalışması
içıne girdiğini söylediler.
Bölgedeki askeri yetkililerden
edinilen bilgiye göre TSK
birliklerinin. Sinat, Haftanin, Mezi-
Keryaderi, Hakurk ve Şivi
bölgelerini kapsayan bir hat
üzennde düzenledikleri yaklaşık 40
kilometre dennliğindeki "Çefik
HarekâO" planlandığj şekilde
sürüyor. Uydu fotoğraflannın yanı
sıra bölgede çalışmalarda bulunan
istihbarat elemanlannın saptadığı
yaklaşık 20 civanndaki PKK
kampını hedef alan TSK birlikleri.
20 mart günü erken saatlerde
başlattıklan operasyonun birinci
haftasında bölgede tam alan
hâkimiyeti sağladılar. Diyarbakır ve
Malatya Erhaç üslerinden kalkan F-
16 ve F-4 uçaklannın hava desteği
verdiği operasyonda, tank ve zırhlı
kanverler de kullanıldı.
Oparasyonun başlatılmasından bir
süre önce Habur sınır kapısından
Kuzey Irak'a giren zırhlı birlıkler,
140 kilometre uzunluğunda bir yay
çizerek PKK militanlannm güneye
kaçmalannı engellemeye çalışırken
başta Çukurca olmak üzere sının
geçerek bolgeye giren piyadeler.
belirlenen hedefleri kuşatma altına
aldılar. Operasyonun
başlatılmasınından iki gün önce
Diyarbakır üssüne getirilen özel
harekât birlikleri, helikopterlerle
PKK kamplannm yakmlanna
indinldiler. 35 bin personelle
sürdürülen operasyonun
başlangıcında savaş uçaklan
tarafından bolgeye ilk üç gün içinde
60 sorti yapıtarak PKK
kamplannda bulunan uçaksavar
mevzilen imha edildi. Çelik
Harekâtı'nda geçen süre içinde,
464'ü ölü olmak üzere 476 PKK
militanı etkisiz hale getirildi.
Operasyonlar sonucu, örgütün 21
tabancasına. 933 piyade tüfeğine,
43 makineli tüfeğine, 5 adet
"Doçka" olarak adlandınlan
uçaksavar makineli tüfeğine, 31
havanına. 118 roketatanna, 8
bombaatanna, 2 geri tepmesiz
topuna. 6 adet güdümlü tanksavar
roketine ve 3492 adet şarjörüne el
konuldu. TSK birlikleri bu
silahların yanı sıra, 290 adet anti
tank maymı. 5487 adet anti
personel maymı, 6774 adet havan
mühimmatı, 3371 adet RPG 7-11
roketi, 582 bın 600 adet fişeği. 50
bın 670 Doçka mermisi. 101 adet
geri tepmesiz top mermisi, 3853
adet el bombası ele geçirdiler.
Birlikler, kamplarda yaptıklan
aramalarda ise 8 adet jeneratör, 17
adet el telsizi, 30 adet akü, 4 adet
mayın dedektörü, 14 adet gece
görüş cihazı. 193 ton yiyecek
malzemesi ve 1913 çiftayakkabı
bulundu. Bölgedeki askeri
yetkililer, Kuzey Irak halkının
TSK'ye olan olumlu tutumunun
sürdüğünü belirtirken birliklerin
moralinin yüksek olduğunu
aktardılar.
17PKK^öldürtildü
Tunceh'de, güvenlik kuvvetlerince
dün gerçekleştirilen operasyonlarda
PKK'Ii 17 terörist öldürüldü.
Tunceli'de 18 gündür devam eden
operasyonlarda 67'si ölü. 3'ü yaralı
ve 14'ü de teslim olmak üzere,
toplam 84 PKK'li terörist ele
geçirildi.
Okullara ders olarak konulan insan haklannda yelpaze genişliyor
Yöneticilere insan hakları dersi
ERGÜNAKSOV
ANKARA-lnsan haklanndan sorumlu Dev-
let Bakanhğı'nın, "hizmetiçieğitinı'' adı altın-
da başta emniyet müdürleri olmak üzere. bakan-
lıklar ve kamu kuruluşlannda görevli üst düzey
yöneticilere insan haklan konusunda eğitim ve-
rilmesi yönündeçalışmabaşlattığı bildirildi. in-
san hakJanndan sorumiu Devlet Bakanı AJgan
Hacaloğlu. 3 ay gibi kısa bir eğitimden geçiri-
len polislerin, dengeli, hoşgörülü ve kucaklayı-
cı davranamayağını söyledi. Hacaloğlu. Terör-
le Mücadele Yasası'nın (TMY) düşünce açık-
lamayı suç sayan hükümlerinin kaldınlmama-
sı durumunda "koalisyonun tıkanacağuTi" be-
lirterek "Açıkça söyleyeyim. aksi halde koalisyo-
nun sürmesi mümkün olamaz" dedi.
İlk ve orta dereceli okullarda "insan haklan
dersi" okutulması yönünde insan haklanndan
sorumlu Devlet Bakanlığı ile Milli Eğitim Ba-
kanlığı arasında, bir süre önce yapılan protoko-
lün genişletileceği bildirildi. İnsan haklanndan
sorumlu Devlet Bakanlığı'nın, insan haklan
dersinin kamu kurum ve kuruluşlanna da yan-
• İnsan haklanndan sorumlu Devlet
Bakanlığı. hizmet içi eğitim adı
altında, başta emniyet müdürleri
olmak üzere, bakanlıklar ve kamu
kuruluşlannda görevli üst düzey
yöneticilere insan haklan dersi
verilmesi yönünde çalışma başlattı.
sıtılmasını istediği bildirildi. İnsan haklanndan
sorumlu Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu. yü-
rütülen çalışmanın tamamlanmak üzere olduğu-
nu belirterek Cumhuriyet e "MilU Eğitim Ba-
kanlığı ile yapılan protokolü daha kapsamlı ha-
legetirmeyitasarlıyoruz. Eğitim projesini üç bo-
yuta çıkarmak için yoğun bir çalışma içindeyiz.
Tamamlanmak üzere olan çaiışmay ı Bakanlar
Kurulu'na sunacağım"dedı Hacaloğlu, şunla-
n söyledi:
"Çalışmanın ilk boyutunu hizmet içi eğitim
oluşturacak. Emniyet kesimi başta olmaz üze-
re, bakanlıklar ile kamu kurum \e kuruluşlann-
da görevli üst düzey yöneticilere insan haklan
konusunda eğitim verilecek. Liselerde ve orta-
okullarda insan haklan dersi verilmesi yönün-
deki protokolün, Yüksek Oğrenim Kurumu'na
da aktanlmasını istiyoruz. İnsan haklan dersi-
nin AçıkOğretim Fakültesiaracıhyığıylateleviz-
yonda verilmesini ve ünhersitelerde insan hak-
İannın bir bilim dalı haline getirilmesini tasar-
lıyoruz."
Hacaloğlu, çalışmanın üçüncü boyutunu ise
sivil toplum örgütleriyle ilişkilerin geliştirilme-
sıne ayırdıklannı vurgulayarak görüşlerini şöy-
le dilegetirdi:
"Sivil toplum ve kültür alanında eksiklikler
vardır. 18 yaşındaki 6 bin polis İstanbul'da gö-
revlendirilmiş. Bu çocuklar 3 ay gibi üstün kö-
rii bir eğitimden geçirilmiş. O zaman insan hak-
lan kültürünü nereden alacaklar? Bu polisler
bir tehlike sezdiği zaman, tepkisini bir sosyai
psikolog gibi değerlendirip, dengeli, hoşgörülü
ve kucaklayıcı davranamaz. Bir kültür eksikb-
ği vardır. Örgütlü örgütsüz herkes belirii bü- du-
yarhlığa girmelL Farklı bir yapı oluşturmaya
çalışıyoruz, şov yapmıyoruz. Herkes şundan
emin olsun, Bakanlar Kurulu'nda insan hakla-
n oiayı tartışılacaktır."
Mumcu'nun iddiası
Güldal Mumcu'nun, Ül-
kü Coşkun'un sözlerine iliş-
kin iddiası. TBMM Faili
Meçhul Siyasi Cinayetleri
Araştınna Komisyonu rapo-
rundada yer almadı. Rapor-
da, hâkim Ülkü Coşkun ile
Ankara DGM Başsavcısı
Nusret Demiral hakkında,
komisyona belge-bilgi ak-
tarmadıklan gerekçesiyle
Hâkimler ve Savcılar Yük-
sek Kurulu'na suç duyuru-
sunda bulunuldu.
Güldal Mumcu. geçen yıl
kasım ayında, Adalet Ba-
kanlığı'na yaptığı başvuru-
da, Mumcu suikastınm ol-
duğu dönemde, cinayeti so-
ruşturmakJa görevli Ankara
DGM savcısı olan Ülkü
Coşkun'un, bu görevden ah-
narak hâkimliğe atanması ve
6 ay süreyle soruşturma dos-
yasının 'akürmazhk içinde'
ortada kalmasının nedenleri
hakkında bilgi edinmek için
Adalet Bakanhğı'na başvur-
muştu. Mumcu, başvunı-
sunda, Coşkun'un, kendisi-
nin ifadesini alırken "Bu
olayı devlet yapmıştır. Siyasi
iktidar isterse, bu iş çözülür"
dedığini vurgulayarak so-
mştunnanın sürüncemede
bırakıldığını ileri sürmüştü.
Başvurda. olay sonrasında
yapılan delil toplanmasında-
İci özensızliğin yanı sıra so-
ruşturma sürecinde TRT'de
yapılan birprogramda Anka-
ra DGM'nin 'gizli' damgası-
nı taşıyan bilirkişi raporu
üzerinde soruşturmayı saptı-
racak biçımde açıklamalar
yapılmasına dikkat çekılmiş-
tı. Mumcu suikastında tanık
olarak ortaya çıkan Ayhan
Aydın'ın televizyonda sorgu-
ya çekilerek yalancı olduğu
ızleniminin uyandınlmak is-
tendiği de vurgulanarak Içiş-
leri Bakanı Nahit Mente-
şe'nin cinayeti "Eski bir olay'
olarak nıtelendirmesı, 'Dev-
letin bu olaya önem vermedi-
ğjnin' göstergesi olarak nite-
lendirilmişti.
Adalet Bakanı Mehmet
Moğultay da soruşturmadaki
eksıkliklerin bir an önce gi-
derilmesinı isteyen bu baş-
vuruyu, Coşkun askeri yargı-
ya bağlı olduğu için 15 Ara-
hk 1994 tarihinde, MSB'ye
göndererek 2845 sayılı
DGM'lerin Kuruluş ve Yar-
gılama Usulleri Hakkındaki
Yasa'run 34. maddesi uyann-
ca, Coşkun'un ıfadesınin
alınması ve "gereginin ifasını'
istemişti.
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Kalem Kırılınca...
Başbakan Tansu Çiller'in 'gülen gözleri'nde bir
anda şimşekler çakıyor, yüzü asılıyor ve etindeki ka-
lemin kapağını 'çıt' diye kınyor...
Yanrt veriyor Tansu Hanım:
"Bizim saklanacak bir şeyimizyoktur..."
Ardından daha da hırçınlaşarak ekliyor:
"Her şey esasen kamuoyu önünde. Meclis araş-
tırması çerçevesinde devam etmektedir. Saklı olan
hiçbir şeyimiz yok..."
Neden birdenbire sinirlenip hırçınlaşıyor ve üstelik
kaleminin kapağını kınyor Tansu Hanım?
VVashington muhabirimiz Fuat Kozluklu'nun bir
sorusu üzerine...
Bizim Fuat, şu soruyu yöneltiyor Tansu Hanım'a:
"ABD'deki mallannızla ilgili olarak 1994 yılı vergi
bildiriminiz ne kadar? Bir önceki yılki bildiriminizden
ne oranda vergi iadesi aldınız?..."
Söyleyin Ailah aşkına bu soruda ne var? Dünya-
nın her ülkesinde başkanlar, başbakanlar, bakanlar
ve milletvekilleri bu tür soaılarla karşılaşmazlar mı?
Böyle sorular karşısında yanıt vermezler mi?
Sorunun yanıtı gayet açıktır.
Başbakan der ki:
"Bu tür sorular bana çok yöneltildi. Bir kez de Ho-
uston'da yanrtlayayım: 1994 yılında şu kadar vergi
bildiriminde bulundum, şuntan şunlan ödedim, şun-
ları şunlan da aldım..."
Arna Tansu Hanım böyle yapmıyor. Sinırleniyor,
hırçınlaşıyor, kaleminin kapağını kınyor. Bu arada
Başbakan'a yakın bir kişi de Fuat'a şöyle diyon
"Güzelim geziyi altüst ettiniz..."
• • •
Tansu Hanım, Houston'da kaleminin kapağını kı-
rarken TBMM Malvarlıklannı Araştırma Komisyonu,
'kaynağı belli olmayan mallan' araştırmak için ABD
seferine hazırlanıyordu.
Bakın ANAP'lı Selçuk Maruflu ne diyor:
"Özer Uçuran Çiller, bizden önce ABD'ye gide-
rek önlem almışlardır..."
Maruflu'nun söylediklerine bir kulak verelim ister-
seniz:
"ANAP olarak iki soruya yanıt anyoruz. llki, Türki-
ye'nin geleceğine inanan, aslında geleceğini oluş-
turmaktan sorumlu olan bir başbakan neden Türki-
ye yerine ABD'ye yatınm yapıyor? Ikincisi Bay Çil-
ler, ABD'ye 925 bin dolar götürdüklerini beyan edi-
yor. Oysa mallann değeri 6 milyon dolann üzerinde.
Aradaki farkı nereden buldu? Aynca Tansu Hanım 'ın
mallan ortaya çıktığından beri Çiller Ailesi, Ameri-
ka'daki gayrimenkullerini satacağını söylüyor. Ancak
bir çırpıda satamıyor. Bu durum, onlann, bu malla-
n satmak konusunda samimi oimadıklar/nı düşûn-
dürüyor." •
•••
Tansu Hanım, kendisine yöneltilen bir soruya sinir-
lenip, kaleminin kapağını kırarsaTanm Bakanı DYP'li-
Refaiddin Şahin de kendisine "Bu nasıl kalkmma"
diyen bir yurttaşa nasıl davranır?
Aynen şöyle:
"Senin kafanı kopartmak lazım..."
Olay Samsun'un Evci beldesinde geçiyor. Bakan
Şahin, yurttaşlara Türkiye'nin nasıl kalkındığını anla*;
tıyor. Tam bu sırada Cemil Yıldız adlı yurttaş baka-
na yanıt veriyor:
llkel köprülerden geçip gidiyoruz, açlıktan ne-
fesimiz kokuyor. Bu nasıl kalkmma?"
Tanm Bakın Şahin, tıpkı Tansu Hanım gibi sinirle-
nip hırçınlaşıyor. Yurttaşa bağırmaya başlıyor:
"Devletin bakanına saygısızlık yapanın cezasını
ben veririm..."
Ortalık kanşıyor. Polisler, Cemil Yıldız'ı uzaklaştır-
maya çabalıyor, kimi DYP'liler de tekmeliyor...
Bakan Şahin yumruklannı sıkıp devam ediyor:
"Biz vatan kurtarmaktan bahsediyonız, sen ilkel
köprülerden. Muhalefetten olduğun belli. Aslında
senin kafanı kopartmak lazım, fakat burada bulunan-
lann hatınna bir şey yapmıyorum..."
Işte size biri Houston'da diğeri Samsun'da geçen
iki olayın fotoğrafı...
Başbakan kaleminin kapağını kınyor, Tanm Baka-
nı yurttaşın kafasını koparmaya kalkıyor.
Bu iki olay bize imam-cemaat ilişkisini çok güzel
anlatan bir atasözümüzü anımsattı.
Bir de ikide bir 'demokratikleşme', 'yaşama hak-
kı\ 'yargısızinfazlara son' diyor: Uğur Mumcu, Mu-
ammer Aksoy, Bahriye Üçok, Çetin Emeç, Onat
Kutlar, Turan Dursun, Musa Anter ve yüzlerce 'fa-
ili meçhul'ün 'belli olan faılleri'nin bulunması için ça-
balıyoruz...
ANAP ısrarından vazgeçti:
Özelleştirme geliri
ile borçlar ödensin
• ANAP Grup Başkanvekili Oltan
Sungurlu, "Ülke çıkmaza gidiyor. Bu
durumda ülke çıkarlannı göz önünde
bulundurmak zorundayız" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet kendi arasında yaptığı
Bürosu) - Özelleştirme ile
ilgili çerçeve yasaya elde
edilecek gelirierin Hazi-
ne'ye aktanlmaması koşu-
luyla destek veren ANAP,
"ülke zor durumda"gerek-
çesiyle bu ısranndan vaz-
geçti. ANAP Grup Başkan-
vekili Oltan Sungurlu, "Ül-
ke çıkmaza gidiyor. Bu du-
rumda ülke çıkaıianm göz
önünde bulundurmak zo-
rundayız. Yine de yönlen-
dirme yapıyor ve 'Bu gelir-
leri iç ve dış borç ödeme-
sinde kullan' dıyoruz" de-
di.
PTT'nin T'sinin özelleş-
tirilmesi ile ilgili yasa tasa-
nsı. TBMM Ulaştırma Ko-
misyonu'nda görüşülürken
tasanda, T'nin özelleştiril-
mesinden elde edilecek ge-
lirin yüzde 80'inin Hazi-
ne'ye aktanlması ile ilgili
hükmü gören ANAP şaşır-
dı. Özelleştirme Yasası'na
"Özelleştirme gelirieri Ha-
zine'ye aktarürnayacak"
diye hüküm dahi koyduran
ANAP ilk önce PTT'nin
T'si ile ilgili tasanya karşı
çıktı. Ancak tasan Plan
Bütçe Komisyonu'nda gö-
riişülmeden önce, ANAP
bir
dizı toplanf sonunda bu
konudaki ısranndan vaz-
geçme karan aldı.
ANAP'm bu karan alma-
sında bir süre önce
ANAP'tan aynlan daha
sonra yeniden dönen îstan-
bul Milletvekili GüneşTa-
ner etkili oldu.
Taner, iç ve dış borçlann
hızla büyüdüğünü, böyle
giderse 1997 yılında Tür-
kiye'nin borçlannı ödeye-
mez duruma düşeceğini
söyledi ve PTT'nin T'si ile
ilgili tasanya bütçe gelirle-
rinin iç ve dış borçlann
ödenmesi koşuluyla Hazi-
ne'ye aktanlmasına destek
verilmesini istedi. Bu öne-
ri ANAP Genel Başkanı
Mesut Yılmaz ve diğer yö-
neticilerile Plan Bütçe Ko-
misyonu'nun ANAP'lı
üyeleri tarafından kabul
edildi.
Konuya ilişkin olarak
Cumhuriyet'in sorulannı
yanıtlayan Oltan Sungurlu,
^Biraz da çark etrik'"dedi.
Ülkenin bir çıkmaza doğru
gittiğini ileri süren Sungur-
lu, gelirierin iç ve dış borç-
lan karşılayamaz hale gel-
diğini söyledi.