Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13NİSAN 1995 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Prim ödeme günleri düşiirüldü
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Aydm Güven Gürkan, emeklilik yaşmın arttınlmasma
ilişkin yasa taslağını yumuşatarak sigortalılara, geç emeklilikte iki yeni seçenek daha sundu
GÜNEŞ GÜRSON
ANKARA - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Aydın Güven Gürkan. emeklilik yaşmın arttınlma-
sına ilişkin yasa taslağmda, prim ödeme gûnlerini
düşürdü.
Gürkan'ın yeniden yumuşatarak sosyal taraflara
sunduğu son önerisinde. ilk defa sıgortalı olanlar
açısından yaşlılık aylığına hak kazanma şartı, iki
esasa bağlandı.
Bunlardan ılkinde, kadın sıgortalılann 55 yaşını
doldurmuş olması ve en az 7 bin 200 gün primi
ödenmiş sûreyi tamamlamalan; erkek sıgortahlann
60 yaşını doldurmuş olması ve en az 7 bin 800 gün
primi ödenmiş sûreyi tamamlamalan esası getirili-
yor tkinci esasta ise kadın sigortalılann 60 yaşını,
erkek sigortalılann 65 yaşını doldurmuş olmalan ve
en az 3 bin 600 gün primi ödenmiş sûreyi tamam-
lamalan öngörülüyor.
Sigortalı olarak çalışanlar için yaşlılık aylığına
hak kazanma esaslanna ilişkin geçiş sürecinde, prim
ödeme günlen düşürülerek, iki alternatif gündeme
getirildi.
Birinci alternatif:
- Sigortalılık siiresi en az 18 yıl olan kadınlann 20
yıllık sigortalılık siireJerini doldurmalan ve 5 bin 200
gün prim ödemeleri gerekiyor. Sigortahlık süresi en
az 23 yıl olan erkeklerin ise 25 yılhk sigortalılık sü-
relerini doldtırmalan ve S bin SÖO gün prim ödemiş
olmalan zorunlu tutuluyor.
- Sigortalılık süresi 16 yıldan fazla, 18 yıldan az
olan kadınlann 20 yıllık sigortalılık sürelerini dol-
durmalan ve 5
• Gürkan'ın önerisine göre, ilk defâ sigortalı olanlar
açısından yaşhlık aylığına hak kazanma şartı, iki esasa
bağlandı. Buniardan ilkinde, kadın sigortalılann 55 yaşını
(Joldurmuş olması ve en az 7 bin 200 gün primi ödenmiş
sûreyi tamamlamalan; erkek sigortahlann 60 yaşını
doldurmuş olması ve en az 7 bin 800 gûn primi ödenmiş
sûreyi tarnamlamalan esası getiriliyor. Ikinci esasta ise,
kadın sigortahlann 60 yaşını doldurmalan ve erkek
sigortalılann 65 yaşını doldurmuş olmalan ve en az 3 bin
600 gün primi ödenmiş süreyi tamamlamalan öngörülüyor.
bm 450 gün prim
ödemeleri zo-
runlu. Sigortalı-
lık süresi 21 yıl-
dan fazla. 23 yıl-
dan az olan er-
kekler ise 25 yıl-
lık sigortalılık
süresini doldur-
makve5bın8OO
gün prim öde-
- 12 yıldan fazla, 14 yıldan az sigortası olan ka-
dınlar, 20 yıllık sigortalılık sürelerini doldurup 6 bin
gün prim ödediklerinde, yaşlılık aylığı almaya hak
kazanacaklar. 17 yıldan fazla, 19 yıldan az sigorta-
lılık süresi olan erkekler ise, 25 yıllık sigortalılık sü-
relerini doldurup 6 bin 400 gün prim ödeyince.
emekli olabile-
cekler. Taslakta,
emeklilığıne 11
yıl kalan kadın-
lar için 50, 16 yıl
kalan erkekler
içınde55yaşsı-
nın getiriliyor.
- Sigortalılık
süresi 10 yıldan
fazla, 12 yıldan
az olan kadınlar
mek zorundalar.
- Sigortalılık süresi 14 yıldan fazla, 16 yıldan az
olan kadınlar 20 yıllık sigortalılık sürelerini doldur-
makla ve 5 bin 700 gün prim ödemekle. emekli oJ-
ma hakkını kazanabilecekler. 19 yıldan fazla, 21 yıl-
dan az süre sigortaü olan erkekler ise 25 yılhk süre-
lerini doldurup 6 bin 100 gün prim ödeyerek emek-
liliğe hak kazanabilecekler.
6 bin 300 gün
prim ödeyip 50 yaşını doldurduklannda; sigortalı-
lık süresi 1 5 yıldan fazla, 17 yıldan az olan erkekler
6 bin 750 gün prim ödeyip 55yaşını doldurduklann-
da emekli olabilecekler.
- 8 yıldan fazla. 10 yıldan az sigortalılık süresin-
de olan kadınlar 6 bin 600 gün prim ödeyip. 51 ya-
şını doldurarak; 13 yıldan fazla ve 15 yıldan az si-
gortalıhk süresinde olan erkekler de 7 bin 100 gün
prim ödeyip, 56 yaşını doldurarak emekliliğe hak
kazanacaklar.
- Sigortalılık süresi 6-8 yıl arasında olan kadınla-
nn emekli olması için, 6 bin 900 gün prim ödemele-
ri 52 yaşını doldurmalan gerekiyor. 11-13 yıl arasın-
da sigortalı olan erkeklerin emekli olmalan için ge-
tirilen yaş sının 57, ödemeleri gereken prim gün sa-
yısı 7 bin 450 olarak belirlendi.
- Sigortalılık süresi 6 yıldan az olan kadınlann 7
bin 200 gün prim ödemeleri ve 53 yaşını doldurma-
lan; 11 yıldan az olan erkeklerin 7 bin 800 gün prim
ödemeleri ve 58 yaşını doldurmalan zorunlu.
İkinci alternatif:
15 yıllık sigortalılık süresini tamamlayarak, ka-
dın ise 50. erkek ise 55 yaşını doldurarak 3 bin 600
gün pnmi ödenmiş süreyi;
31 Aralık 1995 tarihine kadartamamlayan kadın-
lara 51, erkeklere 56;
1 Ocak 1996-31 Aralık 1996 tarihine kadar ta-
mamlayan kadınlara 52, erkeklere 57;EP 1 Ocak
1997-31 Aralık 1997 tarihine kadar tamamlayan
kadınlara 53, erkeklere 58 yaş sınırı getiriliyor
1 Ocak 1998-31 Aralık 1998 tanhine kadarta-
mamlayan kadınlara 54, erkeklere 59 yaşlannda
emekli olma hakkı tanınması öngörülüyor.
RTÜK, radyo ve televizyon yayınlannda uyulacak kurallar ile sorumluluklan belirledi
Yayınlara cinsellik ve şiddet smırı• Haber ve yorumlar aynlacak. Cinsel
duygulan sömürmeye yönelik
yapımlara kesin yasak getirildi. Bu tür
içerikli programlar için kamuoyu
önceden uyanlacak ve yapımlar saat
24.00'ten itibaren yayına konabilecek.
• Programın tanıtımında 'cinsellik
teşhiri' yapılamayacak. Gizli çekimler
'izinle' yayımlanabilecek. Şiddet
unsuru ağırlıklı dramatik yapımlar saat
23.00'ten sonra ekrana getirilebilecek.
Belediye
başkanma
toplaııtı
yasağı
ÖMERYURTSEVEN
DENİZLt - Bakfan ilçe-
sinde Belediye Başkanı Ce-
lal Tuyji'nin halkın sorunla-
nnı dinlemek amacıyla dü-
zenlediği toplantı. 2911 sa-
yılı Toplantı ve Gösteri Yü-
rüyüşleri Kanunu'nu gerek-
çe gösteren Kaymakam Mu-
sa Işın tarafından yasaklan-
dı.
tlçe halkını şaşkma çevı-
ren olay için başkan Tuyji,
"Ben halkımla konuşamaya-
cak mıyım" derken kayma-
kam, "Yasa böyle" diye sa-
vunma yaptı.
Ilçesinde Atatürk ve cum-
huriyet düşmanlanna karşı
mücadelesiyle tanınan Bak-
lan'ın ANAP'lı Belediye
Başkanı Celal Tuyji, düzen-
lediğı toplantının 2911 sayı-
Iı yasayla engellenmesı kar-
şısında adeta isyan etti.
Olayı Içişleri Bakanlı-
ğı'na bildireceğini ve hak-
kını arayacagıını belirten
Fuyjı, "Belediye illegal bir
örgüt mü? Ben halkın seçti-
ği bir temsikiy im. Hangi de-
mokratik ülkede seçilmiş bir
başkanın halkıyla yapacağı
toplantı engellenmiş? Bu
olayda amaç benim halkla
diyaloğumu koparmak. Ya-
pılan işlem kasıtlıdır" diye
konuştu.
Mücadelesini
sürdürecek
Önceki gün belediye sine-
masmda yapılacağı duyuru-
lan toplantının kaymakam-
lığın çıkardıgi engel yüzün-
den gerçekleştirilemediğini
anlatan belediye başkanı.
mücadelesini sürdüreceğini
ve hakhlıgını kanıtlayacağı-
nı sö/ledi.
Başkan Tuyji 'nin toplan-
tısım 2911 sayılı yasanın
10. naddesne dayanarak
izin vermeyen kaymakam
Mus» Işın ise telefonla yap-
tığırnz görüşmede, yasayı
uyguladığını savundu.
Kjnu halkında Denizli
Emnyet Müdürlüğü'nün
güvenlik şmesinden bilgi
aldjgını anlaan Işın, şunlan
söyledi:
"Imniyet yetkUileri bu
toplaıtııun 2911 sayılı yasa
kapsımına tjrdiğini bildir-
diler Bu nedtnle ben de top-
iantr ı organze eden düzen-
lemekurulu )aşkanı ve üye-
lerinn kimlkleri ve ikâmet
adretJerinin tüdirilmesini is-
tedân.
Tcplanb ginüne kadar sa-
nryorum bu belgeler yetiş-
me«L Amaç nıvenliği sağla-
malive toplıntı için hükü-
raet komiseri görevlendir-
m e k T
HÜLYA KARABAĞLI
ANKARA - Radyo ve Televizyon Üst Kurulu
(RTÜK), radyo ve televizyon yayıncılığında uyula-
cak kurallar \e sorumluluklan düzenleyen "Radyo
ve Televizyon Yaymlan Yayın Esas ve l'sulleri Hak-
kında VöneOnelik" çalışmasını tamamladı.
Yönetmelik uyannca,"şiddetve cinsellik'' içeren
dramatik yapımlara sınırlama getirildi. Bu tür ya-
pımlara "yayuı saatT sınırlaması getirilirken. tanı-
tım anonsİannda "cinsellik teşhiri"yapılması yasak-
landı.
RTÜK'ün yönetmelikte en ririz davrandığı bölü-
mü "cevap vedüzeltme'' hakkı oluşturdu. Yönetme-
likte, yanıt hakkını kullandırmayan kuruluşlara "3
aya"kadargeçici yayın durdurma, fiilin tekran du-
rumunda ise "yayın iznini iptal" cezalan öngörül-
dü. Yönetmeliğin "uyan,durdurma ve iptal7
'düzen-
Iemesinde, yayın kuruluşlan için ağır yaptınmlar
öngörüldü.
10 mflyar para cezası
Üst kurul tarafından yayınlan geçici ve sürekli ip-
tal edilmesine karşın "yayınlannı sürdürenfcre" fi-
ilin ağırlığına göre altı aydan iki yıla kadar hapis ce-
zası ve 100 milyon liradan 10 milyar lıraya kadar
para cezası verilmesi benimsendi.
"Genel İlkeler, Yayıncının Sorumluluklan, Siyasi
Yayınlar,Yükümlülükler-Yasaklar ve Müeyyideİer"
anabaşlıklannı içeren Yayın Esas ve L'sullen Hak-
kında Yönetmelik, Avrupa Sınırötesi TV Sözleş-
mesi ve 3984 sayılı Radyo ve Televizyonlann Ku-
ruluş Yayınlan Hakkında Kanun baz alınarak hazır-
landı.
Resmi Gazete'de yayımlandığı tarihten itibaren
yürürlüğü girecek olan yönetmeliğin "Genel ilke-
ler" bölümünde, kamu hizmeti anlayışı ve sorum-
luluk bilinciyle insan haklan ve temel özgürlükler
gözetilerek uyulması gereken kurallar açıklandı.
Buna göre yayınlarda haberlere, spor programlan-
na ve reklamlara aynlan süreler dışında kalan yayın
zamanının en az yansı "yerü yapunJara" aynlacak.
Yayınlarda, bilgi iletişim telefonlan yoluyla yanş-
ma ve benzeri yöntemlere başvurularak izleyiciye
ikramiye verilemeyecek, ikramıye verilmesine
"aracıhk" yapılmayacak ve
"totarya"ya fırsat tanınma-
yacak.
Yayın kuruluşlan, halkın
ruh sağlıgını bozacak, se-
bepsiz korkular yaratacak.
insanlan kaderciliğe yönel-
tecek şekilde program ya-
yımlayamayacak Cinsel
duygulan sömürmeye yöne-
lik yapımlar ekrana getinle-
meyecek. Bu tür program-
lar, daha önce yapılacak
"uyan"nm ardından, 24.00-
05.00 saatleri arasında ya-
yımlanacak.
Şiddet unsuru ağırlıklı
dramatik yapımlar da 23.00-
05.00 saatleri arasında yayı-
na konabilecek.
Gözalnnda kav bolduğu öoe sürükn Hasan Ocak'ın ailesi, İstanbuJ Vaü Yardımcısı Osman Demir ile görüştü.
4
Ocak'ın kaybı devletin suçu'tstanbul Haber Servisi - IHD, ÇHD üyeleri ile Hasan Ocak'ın
ailesi, dün Istanbul Vali Yardımcısı Osman Demir ile görüştü.
Gözaltında kaybolduğu öne sürülen Hasan Ocak'ın, gözaltına
alındığına ilişkin delıller oldugunu söyleyen avukat Ercan Kanar,
"Ocak'ın kay bu daha önceki kayıplar gibi tümden devletin suçu
olacaktır" dedi. İHD. ÇHD üyelen. öaziosmanpaşa ve Ümraniye'de
meydana gelen olaylar nedeniyle gözaltına almdığı öne sürülen ve
21 Mart 1995 tarihinden beri kendisınden haber alınamayan Hasan
Ocak için Istanbul Vali Yardımcısı Osman Demir ile görüştü. Baba
Ocak ve Aysel Ocak'ın da katıldığı görüşmede Hasan Ocak'ın
gözaltına alındığına ilişkin delillerin olduğu bir dosya Demir'e
verildi. Osman Demir, dosyayı inceleyeceğini ve gerekli yerlere
ulaştıracagını söyledi. İHD. ÇHD üyeleri ile Ocak'ın ailesi.
görüşmenin ardından valilik önünde bir basın açıklaması yaptı.
1994 yılındaki 8 kayba şimdi İsmail Bahçeci'den sonra, Hasan
Ocak'ın eklenmeye çalışıldığını öne süren Ercan Kanar, "Bir insan
daha öMürülmeden, kaybedilmeden, savcılar ve hukuktan bahseden
yetkfliler süratle gizli odaklann üzerine gitmeli, Hasan Ocak
meydana çıkanlmandır. Ayhan Uzala olayı göstermiştir Id, devlet
adına hareket eden hukuk dışı konfra odaklan vardır. Yine Ayhan
Uzala olayı göstermiştir ki, devleti yönetenler isterlerse bu odaklara
ulaşabilir, katliamlan engeHeyebilir" dedi.
Ekspres Kargo Bölge Müdürlüğü'ne bağlı isyerlerinde calısan 9 kişi gözaltında
Sendikacıya silahlı saldıntZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Türk-Iş'e bağlı Tüm-Tis
Sendikası üyesi Ozkan Üvez Aras Kargo önünde silahlı saldınya
uğradı. Üyelerine yönelik baskılann yoğunlaştığını öne süren Tüm-
Tis Genel Başkanı Sabri Topçu, Istanbul ve İ2mir'de bugüne kadar
şube yöneticileriyle birlikte 390 üyelerinin gözaltına almdıgını, 3
sendikacının bıçaklı ve silahlı saldınya uğradığını açıkladı. Ekspres
Kargo Bölge Müdürlüğü'ne bağlı değişık isyerlerinde çalışan 9
kışinin dün gözaltına alındığı ögrenildi.
Önceki gece Ekspres Kargo'nun Sanayi Bölgesi Şubesı önünde
bekleyen arkadaşlannı ziyarete giden Özkan Ûvez'ın silahlı
saldınya uğradığını, saldırganlann yakalanmadıgını belirten Sabri
Topçu, yaptığı açıklamada şunlan söyledi:
"tstanbul ve İzmir Bölge Çalışma müdüriüklerince düzenienen
raporiarda da belgelenen, anayasal hakkını kullanıp sendikaya üye
okluklan için işten atılan işçiler, mağdur olmalanna karşın suçlunun
üzerine gitmesi gereken polis, üyelerimizi sürekli gözaltına alıp dayak
atarak yıkürmaya çalışö. İstanbul ve İzmir'de adli tabipliklerden
aiınan raporiar, bu durumu belgeledL Şu ana dek her ikifldedegişik
tarihlerde yaşanan gözaltı sayısı 390'dır. Son örneği üyemizin
durumunu ögrenmek için hastaneye giden İzmir şubemiz
üyelerinden 9 kişi gözaltına ahndı."
Işveren yanlısı kışilerin, sendikalaşma hakkını kullanan işçilere
yönelik saldınlannın yoğunlaştığını belirten Topçu, "Saldınlara
karşı başta sendikalar olmak üzere tüm demokratik kuruluşlann
insanlık dışı saklmyı protesto eimelerini ve işe geri dönme
mücadelesi veren üyelerimizi Ekspres Kargo işçileri ile dayanışmaya
çağuTyonız" dedi.
Önceki gece Özkan Üvez'in yaralanmasından sonra, işe geri
dönmek için Ekspres Kargo'ya ait işyeri önünde oturma eylemi
yapan, Saljriye Bağdaj, Rıfat ŞenoL Feridun Yıküz, Zekeriya Şen,
Kanber Karadoğulu, Ozlen Ceylan, Mustafa Erol Orhan Polat,
Durali Ergün'in gözaltına alındıklan ögrenildi.
Gizli çekimlere izin
Yönetmelikle, yayınlara
ilişkin getirilen düzenleme-
ler şöyle:
- Gizli kamera. gizli mik-
rofon veya benzeri yöntem-
lerle yapılan çekimler ve tes-
pH edilen ses ka> ıtlan, ilgili-
lerin izni ofanadan yayımlan-
mayacak.
- Yayınlarda, farklı düşün-
ce ve inançlara yer verile-
cek, çokseslilik sağlanacak.
- Radyo ve televizyon ya-
yınlan Türkçe yapılacak.
Ancak e\rensel kültür ve
eserierin oluşmasına katkısı
olan yabancı diller ögretile-
bilecek. haber vediğer prog-
ramlarda kuUaıuiabiiecek.
- Yayıncı, dini ve ahlaki
konulan; kin ve nefret yara-
tacak, milli birlik ve bütün-
lüğü bozacak, ahlaka, bıli-
me, vicdan özgürlüğüne ve
çağdaş düşünceye ters düşe-
cek şekilde işlemeyecek.
- Siyasi partilere ilişkin ha-
ber, yorum ve eleştirüer, bu
kunimlann saygınhğını ze-
deleyecek unsurlar içenne-
yecek.
- Yayıncı. yayınlannda
yer verdiği eserlere telif
hakkı ödeyecek.
Maden
işçilerine
zorunlu kaza
sigortası
ANKARA(ANKA)-Yoz-
gat Sorgun'da yaşanan son
maden kazası hükümeti ha-
rekete geçirdi. Başbakan
Tansu Çüler, madenlerde ça-
lışan işçilere zorunlu kaza si-
gortası uygulaması getiril-
mesi için direktif verdi.
Hükümet, Sorgun'daki ka-
zadan sonra maden ocaklan-
na el atmaya karar verdi.
Başbakan Tansu Çiller. ma-
den ocaklannda çalışan işçi-
lere kaza sigortası uygula-
masının zorunlu hale getiril-
mesi ve bu alandaki yasala-
nn yeniden ele alınıp gözden
geçirilmesi direktifıni verdi.
Bu kapsamda, tüm dünyada-
ki maden ocaklan ve işçiler
ile ilgili düzenlemeler de ta-
ranarak mevcut yasafardaki
hükümlerde değişiklik ya-
pılması yoluna gidilecek.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Solcu Olmak ve Jakobenizm
Öylesine çarpıtmalar yaşıyoruz, kavramlar öylesine
attüst ediliyor ki zaman zaman hayret etmemek müm-
kün değil. "Yahu, bu adamlar bu işleri bilgisizliklerin-
den mi yapıyoıiar?" diye düşünüyorum. Ama bakıyo-
rurn konumlarına, mümkün değil. Bulunduklan yerlere
eş-dost hatın ile gelmiş bile olsalar, geçtikleri aşama-
larda çevreye 'kulak kabartsalar' bu hatalan yapmaz-
lar. O halde, geriye tek bir olasılık kalıyor ki o da, 'bi-
linçli' bir çarprtmayla karşı karşıya olmamız.
Bugünlerde sık sık karşılaştığımız bir görüş, bir iddia
var. Efendim, "Türkiye'de kendini solcu sananlarJa-
koben gelenekten geliyortarmış ve bu yüzden solcu ol-
malan mümkün değilmış." Burada kastedilen 'solcu-
lar', bizim gibi solcular. Yanı Kemalizmin sol bir çö-
zümlemesini yapan ve yeni koşullar karşısında günü-
müze uyarlamaya çalışan insanlar kastediliyor.
Yukandaki görüş bir 'saptama've bir 'iddia'üan oiu-
şuyor.
Yapılan 'saptama', Türkıye'dekı solculannönemlibir
bölümünün Jakoben bir gelenekten gelmeleri.
lleri sürülen 'iddia' da, Jakoben gelenekten gelenle-
rin solcu olmalannın mümkün olmaması.
Öncelikle şunu vurgulamak isterim ki yapılan sapta-
ma, doğrudur. Türkiye'de solculann (kendini solcu sa-
nanlar değil) önemli bir bölümü Jakoben gelenekten
gelir. Jön Türklerden beri gelen bir anlayış çerçevesin-
de, kendinde 'halkı ve devleti kurtarma' misyonunu
gören Türk aydını, bu anlayışını cumhuriyet sonrasın-
da da sürdürmüş ve bu anlayış çok partili yaşama ka-
dar sürmüştür.
Ancak bu saptamanın doğnj olmasına karşılık, ileri
sürülen iddia yanlış ve terstir. Zira Jakoben bir gelenek-
ten gelmek, solcu olmayı engellemez. Tam tersine, Ja-
kobenizm, solcu olmanın başlangıç noktasını oluştu-
rur.
Aslında bu sütunda da yüzlerce kez degindim. Sol-
cu olmak bir 'marifet', bir 'ayncalık' değildir. Ama ne-
dense Türkiye'de kimileri kendi 'ipe-sapa gelmez' ki-
mi düşüncelerini solculuk olarak tanımlamak için, 'sol'
kavramını da tersyüz etmektedir.
Sol ve sağ arasındaki aynm, 'düzenin değiştirilme-
si' çerçevesinde odaklaşır. Ve Fransız Devrimi'nden
beri, düzeni değiştirmekten yana olanlar 'solcu', dü-
zeni sürdürmekten yana olanlar 'sağcı' olarak tanım-
lanırlar.
Devnm Fransası'nda (elbette genel çizgiler içinde)
düzeni değiştirmek isteyen sınrf, 'üçüncü sınıf adı da
verilen, 'halk sınıfı' idi. Bunun öncülüğünü 'burjuvazi'
yapıyordu. Ama burjuvazinın (serbest meslek erbabı,
tüccar vb.) yanı sıra emekçi kesımler ve bunlann tem-
silcileri de aynı sınrf içinde yer alıyordu.
Düzeni korumaya çalışanlar ise 'soylular' (aristokrat-
lar) ve 'ruhbanlar' idi. Ancak kırsal kesimden gelen ki-
mi 'köy papazlan' da 'halksınıfı'na daha yakın idiler.
Fransa'da burjuvazi, iktidara ortak olduktan sonra,
niteliğinı değıştirdi ve 'düzenden yana' ağırlığını koy-
du. Yani bir anlamda 'sağcılaşt/'. Buna karşılık burju-
vaziden kimi kesimlen de kapsayan emekçi bir muha-
lefet başladı. Yani 'halk sınıfı' parçalandı ve bir kısmı,
düzeni temsil eden bir konuma gelirken bir kısmı, 'sol
muhalefeti' sürdürdü.
Jakobenler, burjuvazinin en 'aydınlık' ve en 'dinamik'
kesimi idiler. Insanlara kuru kuruya özgürlük sağlama-
nın mümkün olmadığını ve 'özgürfüklerin, ancak bu
özgürtükleri kullanma olanağı olanlar için' bir anlamı
olabileceğinı savunuyorlardı. Ve bu çerçeve içinde 'eşit-
liği' dile getiriyor, 'yüce cumhuriyetideali'r» ortaya ko-
yuyorlardı.
(Günümüzdekimi 'muhteremlerin', Jakobenizmito-
taliterizmle eşanlamlı kullanmak istemeleri, inanın mi-
demi bulandınyor...)
Jakobenizme göre devletin temel görevi, 'insanlann
eşit olabileceği bir ortamı oluşturmak ve ancak o or-
tam oluştuktan sonra özgüriükleri korumak' kji. Ve bu
ortam oluşuna kadar 'devnmci bir şiddet' uygulanma-
sını da mubah görüyordu. Kaldı ki 'es/c/düzen/n'tern-
silcilerinin elleri de armut toplamıyordu. 'Gasp etmiş'
ve yüzyıllardır sürdürmüş olduklan ayncalıklan bırak-
mak istemiyorlardı.
O dönemlerde Jakoben olmak demek, 'cumhuriyet-
çi' ve 'devnmci' olmak demekti. Eski kokuşmuş düze-
nin ayncalıklanna ve sömürüsüne karşı olmak demek-
ti...
Ve bu devnmci ruh, dalga dalga tüm Avrupa'ya yayıl-
dı. özellikle üniversite kentlerinde Jakobenizm, hem V-
lericiliği' ve hem de 'yurtseverliği' temsil edıyordu.
Ve Kari Marx, ilk devnmci gıdasını bu düşünceler-
den aldı. Ruhunu isyanla dolduran duygu ve düşün-
celerı, ilk kez Jakobenlerin satırianndan çıkarttı.
1840'larda Pans'e geldiği zaman 'inançlı've 'heyecan-
lı' bir Jakoben idi. Daha sonra Engels'le tanışacak ve
ingiltere'de sanayi işçilennin durumunu anladıktan son-
ra, kendi özgün kuramını gelıştirecektir.
Ve 1995 Türkiyesi'nde 'mürekkep yalamış' kimi aklı
evveller, 'Jakobenizmi' solcu olmanın önündeki engel
olarak görüyor ya da yutturmak istiyor. Insaf...
Ne demiş Victor Hugo: "Ihtilallerin üstünde gerçek
ve adalet; fırtınalann üzerindeki yıldızlı göklergibi sûr-
ergider..."
Kimileri ne yapsa boştur.
TÜRKİYE KIZILAY DERNEĞİ
GENEL MERKEZİ'NDEN
Türkiye Kızılay Dernegrnın 1995 yılı Olağan Genel
Kongresi. 28 Nisan 1995 cuma günü saat 10.00'da Anka-
ra'da Karayolları Genel Müdürlüğü Konferans Salo-
nu'nda açılış töremyle başlayacak ve çahşmalanna 29-30
Nisan 1995 cumartesi ve pazar günleri de aynı yerde de-
vam edecektir.
Kongre, ilk gün çoğunluk olmadığı takdırde, ertesi
gün aynı yerde ve aynı saatte toplanacaktır.
1995 YILI OLAĞAN GENEL KONGRE GÜNDEM]
1- Yoklama ve Genel Başkanın Genel Kongreyi açışı.
2- Başkanhk Divanj için bir başkan, iki başkanvekili
ve en az iki sekreter seçimi,
3- Saygı duruşu (Atatürk, Şehitler, Kızılaycılar) ve ls-
tiklâl Marşı,
4- Genel başkanın konuşması,
5- Genel Merkez ve Denetçıler Kurulu'nun 1994 yılı-
na ait raporlannın takdimi.
6- Genel Merkez ve Denetçıler Kurulu raporlanyla,
bütçe-bilanço, kesin hesap cetvelleri ile dileklen ilgilen-
diren işleri ıncelemek üzere en çok on birer üyeden te-
şekkül etmek üzere Bütçe ve Dılek Komisyonlan'nın se-
çilmesi,
7- Komisyonlann çalışmalanndan sonra verecekleri
raporlann üzerine,
a) Genel Merkez Kurulu'nun 1994 yılına ait çalışma
raporunun bilanço ve kesin hesap cetvelleriyle, Eİenetçi-
ler Kurulu'nun aynı yıla ait raporunun görüşülmesi ve
Genel Merkez Kurulu'nun ibrası.
b) 1995 yılı bütçe tasansınm incelenerek onaylanması,
c) Genel Kongre'ye sunulmuş bulunan şube dilekleriy-
le, delegelerin ileri süreceklen serbest dıleklerin ve Ge-
nel Merkez Kurulu'nca yapılacak tekliflerin tüzük hü-
kümlerine göre karara bağlanması,
8- Genel Merkez Kurulu'nca yapılacak tekliflerin gö-
rüşülmesi,
a) Asli üyelerden alınacak aidatlann tespiti,
b) Daimi ve Onursal üyelikle ilgili yapılacak bağışla-
nn belirlenmesi,
c) Genel Merkez Kurulu'nca teklif edilen şubelere vc
Genel Müdürlüğe ait terkin taleplen,
9- Genel Merkez Kurulu'ndan aynlacak üyelerin yeri-
ne yenilerinin ve yedeklerinın seçilmesi,
10- Beş kışilik Denetçıler Kurulu ile yedeklerinın se-
çilmesi,
11- Kapanış.