05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13NİSAN 1995 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Prim ödeme günleri düşiirüldü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Aydm Güven Gürkan, emeklilik yaşmın arttınlmasma ilişkin yasa taslağını yumuşatarak sigortalılara, geç emeklilikte iki yeni seçenek daha sundu GÜNEŞ GÜRSON ANKARA - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Aydın Güven Gürkan. emeklilik yaşmın arttınlma- sına ilişkin yasa taslağmda, prim ödeme gûnlerini düşürdü. Gürkan'ın yeniden yumuşatarak sosyal taraflara sunduğu son önerisinde. ilk defa sıgortalı olanlar açısından yaşlılık aylığına hak kazanma şartı, iki esasa bağlandı. Bunlardan ılkinde, kadın sıgortalılann 55 yaşını doldurmuş olması ve en az 7 bin 200 gün primi ödenmiş sûreyi tamamlamalan; erkek sıgortahlann 60 yaşını doldurmuş olması ve en az 7 bin 800 gün primi ödenmiş sûreyi tamamlamalan esası getirili- yor tkinci esasta ise kadın sigortalılann 60 yaşını, erkek sigortalılann 65 yaşını doldurmuş olmalan ve en az 3 bin 600 gün primi ödenmiş sûreyi tamam- lamalan öngörülüyor. Sigortalı olarak çalışanlar için yaşlılık aylığına hak kazanma esaslanna ilişkin geçiş sürecinde, prim ödeme günlen düşürülerek, iki alternatif gündeme getirildi. Birinci alternatif: - Sigortalılık siiresi en az 18 yıl olan kadınlann 20 yıllık sigortalılık siireJerini doldurmalan ve 5 bin 200 gün prim ödemeleri gerekiyor. Sigortahlık süresi en az 23 yıl olan erkeklerin ise 25 yılhk sigortalılık sü- relerini doldtırmalan ve S bin SÖO gün prim ödemiş olmalan zorunlu tutuluyor. - Sigortalılık süresi 16 yıldan fazla, 18 yıldan az olan kadınlann 20 yıllık sigortalılık sürelerini dol- durmalan ve 5 • Gürkan'ın önerisine göre, ilk defâ sigortalı olanlar açısından yaşhlık aylığına hak kazanma şartı, iki esasa bağlandı. Buniardan ilkinde, kadın sigortalılann 55 yaşını (Joldurmuş olması ve en az 7 bin 200 gün primi ödenmiş sûreyi tamamlamalan; erkek sigortahlann 60 yaşını doldurmuş olması ve en az 7 bin 800 gûn primi ödenmiş sûreyi tarnamlamalan esası getiriliyor. Ikinci esasta ise, kadın sigortahlann 60 yaşını doldurmalan ve erkek sigortalılann 65 yaşını doldurmuş olmalan ve en az 3 bin 600 gün primi ödenmiş süreyi tamamlamalan öngörülüyor. bm 450 gün prim ödemeleri zo- runlu. Sigortalı- lık süresi 21 yıl- dan fazla. 23 yıl- dan az olan er- kekler ise 25 yıl- lık sigortalılık süresini doldur- makve5bın8OO gün prim öde- - 12 yıldan fazla, 14 yıldan az sigortası olan ka- dınlar, 20 yıllık sigortalılık sürelerini doldurup 6 bin gün prim ödediklerinde, yaşlılık aylığı almaya hak kazanacaklar. 17 yıldan fazla, 19 yıldan az sigorta- lılık süresi olan erkekler ise, 25 yıllık sigortalılık sü- relerini doldurup 6 bin 400 gün prim ödeyince. emekli olabile- cekler. Taslakta, emeklilığıne 11 yıl kalan kadın- lar için 50, 16 yıl kalan erkekler içınde55yaşsı- nın getiriliyor. - Sigortalılık süresi 10 yıldan fazla, 12 yıldan az olan kadınlar mek zorundalar. - Sigortalılık süresi 14 yıldan fazla, 16 yıldan az olan kadınlar 20 yıllık sigortalılık sürelerini doldur- makla ve 5 bin 700 gün prim ödemekle. emekli oJ- ma hakkını kazanabilecekler. 19 yıldan fazla, 21 yıl- dan az süre sigortaü olan erkekler ise 25 yılhk süre- lerini doldurup 6 bin 100 gün prim ödeyerek emek- liliğe hak kazanabilecekler. 6 bin 300 gün prim ödeyip 50 yaşını doldurduklannda; sigortalı- lık süresi 1 5 yıldan fazla, 17 yıldan az olan erkekler 6 bin 750 gün prim ödeyip 55yaşını doldurduklann- da emekli olabilecekler. - 8 yıldan fazla. 10 yıldan az sigortalılık süresin- de olan kadınlar 6 bin 600 gün prim ödeyip. 51 ya- şını doldurarak; 13 yıldan fazla ve 15 yıldan az si- gortalıhk süresinde olan erkekler de 7 bin 100 gün prim ödeyip, 56 yaşını doldurarak emekliliğe hak kazanacaklar. - Sigortalılık süresi 6-8 yıl arasında olan kadınla- nn emekli olması için, 6 bin 900 gün prim ödemele- ri 52 yaşını doldurmalan gerekiyor. 11-13 yıl arasın- da sigortalı olan erkeklerin emekli olmalan için ge- tirilen yaş sının 57, ödemeleri gereken prim gün sa- yısı 7 bin 450 olarak belirlendi. - Sigortalılık süresi 6 yıldan az olan kadınlann 7 bin 200 gün prim ödemeleri ve 53 yaşını doldurma- lan; 11 yıldan az olan erkeklerin 7 bin 800 gün prim ödemeleri ve 58 yaşını doldurmalan zorunlu. İkinci alternatif: 15 yıllık sigortalılık süresini tamamlayarak, ka- dın ise 50. erkek ise 55 yaşını doldurarak 3 bin 600 gün pnmi ödenmiş süreyi; 31 Aralık 1995 tarihine kadartamamlayan kadın- lara 51, erkeklere 56; 1 Ocak 1996-31 Aralık 1996 tarihine kadar ta- mamlayan kadınlara 52, erkeklere 57;EP 1 Ocak 1997-31 Aralık 1997 tarihine kadar tamamlayan kadınlara 53, erkeklere 58 yaş sınırı getiriliyor 1 Ocak 1998-31 Aralık 1998 tanhine kadarta- mamlayan kadınlara 54, erkeklere 59 yaşlannda emekli olma hakkı tanınması öngörülüyor. RTÜK, radyo ve televizyon yayınlannda uyulacak kurallar ile sorumluluklan belirledi Yayınlara cinsellik ve şiddet smırı• Haber ve yorumlar aynlacak. Cinsel duygulan sömürmeye yönelik yapımlara kesin yasak getirildi. Bu tür içerikli programlar için kamuoyu önceden uyanlacak ve yapımlar saat 24.00'ten itibaren yayına konabilecek. • Programın tanıtımında 'cinsellik teşhiri' yapılamayacak. Gizli çekimler 'izinle' yayımlanabilecek. Şiddet unsuru ağırlıklı dramatik yapımlar saat 23.00'ten sonra ekrana getirilebilecek. Belediye başkanma toplaııtı yasağı ÖMERYURTSEVEN DENİZLt - Bakfan ilçe- sinde Belediye Başkanı Ce- lal Tuyji'nin halkın sorunla- nnı dinlemek amacıyla dü- zenlediği toplantı. 2911 sa- yılı Toplantı ve Gösteri Yü- rüyüşleri Kanunu'nu gerek- çe gösteren Kaymakam Mu- sa Işın tarafından yasaklan- dı. tlçe halkını şaşkma çevı- ren olay için başkan Tuyji, "Ben halkımla konuşamaya- cak mıyım" derken kayma- kam, "Yasa böyle" diye sa- vunma yaptı. Ilçesinde Atatürk ve cum- huriyet düşmanlanna karşı mücadelesiyle tanınan Bak- lan'ın ANAP'lı Belediye Başkanı Celal Tuyji, düzen- lediğı toplantının 2911 sayı- Iı yasayla engellenmesı kar- şısında adeta isyan etti. Olayı Içişleri Bakanlı- ğı'na bildireceğini ve hak- kını arayacagıını belirten Fuyjı, "Belediye illegal bir örgüt mü? Ben halkın seçti- ği bir temsikiy im. Hangi de- mokratik ülkede seçilmiş bir başkanın halkıyla yapacağı toplantı engellenmiş? Bu olayda amaç benim halkla diyaloğumu koparmak. Ya- pılan işlem kasıtlıdır" diye konuştu. Mücadelesini sürdürecek Önceki gün belediye sine- masmda yapılacağı duyuru- lan toplantının kaymakam- lığın çıkardıgi engel yüzün- den gerçekleştirilemediğini anlatan belediye başkanı. mücadelesini sürdüreceğini ve hakhlıgını kanıtlayacağı- nı sö/ledi. Başkan Tuyji 'nin toplan- tısım 2911 sayılı yasanın 10. naddesne dayanarak izin vermeyen kaymakam Mus» Işın ise telefonla yap- tığırnz görüşmede, yasayı uyguladığını savundu. Kjnu halkında Denizli Emnyet Müdürlüğü'nün güvenlik şmesinden bilgi aldjgını anlaan Işın, şunlan söyledi: "Imniyet yetkUileri bu toplaıtııun 2911 sayılı yasa kapsımına tjrdiğini bildir- diler Bu nedtnle ben de top- iantr ı organze eden düzen- lemekurulu )aşkanı ve üye- lerinn kimlkleri ve ikâmet adretJerinin tüdirilmesini is- tedân. Tcplanb ginüne kadar sa- nryorum bu belgeler yetiş- me«L Amaç nıvenliği sağla- malive toplıntı için hükü- raet komiseri görevlendir- m e k T HÜLYA KARABAĞLI ANKARA - Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), radyo ve televizyon yayıncılığında uyula- cak kurallar \e sorumluluklan düzenleyen "Radyo ve Televizyon Yaymlan Yayın Esas ve l'sulleri Hak- kında VöneOnelik" çalışmasını tamamladı. Yönetmelik uyannca,"şiddetve cinsellik'' içeren dramatik yapımlara sınırlama getirildi. Bu tür ya- pımlara "yayuı saatT sınırlaması getirilirken. tanı- tım anonsİannda "cinsellik teşhiri"yapılması yasak- landı. RTÜK'ün yönetmelikte en ririz davrandığı bölü- mü "cevap vedüzeltme'' hakkı oluşturdu. Yönetme- likte, yanıt hakkını kullandırmayan kuruluşlara "3 aya"kadargeçici yayın durdurma, fiilin tekran du- rumunda ise "yayın iznini iptal" cezalan öngörül- dü. Yönetmeliğin "uyan,durdurma ve iptal7 'düzen- Iemesinde, yayın kuruluşlan için ağır yaptınmlar öngörüldü. 10 mflyar para cezası Üst kurul tarafından yayınlan geçici ve sürekli ip- tal edilmesine karşın "yayınlannı sürdürenfcre" fi- ilin ağırlığına göre altı aydan iki yıla kadar hapis ce- zası ve 100 milyon liradan 10 milyar lıraya kadar para cezası verilmesi benimsendi. "Genel İlkeler, Yayıncının Sorumluluklan, Siyasi Yayınlar,Yükümlülükler-Yasaklar ve Müeyyideİer" anabaşlıklannı içeren Yayın Esas ve L'sullen Hak- kında Yönetmelik, Avrupa Sınırötesi TV Sözleş- mesi ve 3984 sayılı Radyo ve Televizyonlann Ku- ruluş Yayınlan Hakkında Kanun baz alınarak hazır- landı. Resmi Gazete'de yayımlandığı tarihten itibaren yürürlüğü girecek olan yönetmeliğin "Genel ilke- ler" bölümünde, kamu hizmeti anlayışı ve sorum- luluk bilinciyle insan haklan ve temel özgürlükler gözetilerek uyulması gereken kurallar açıklandı. Buna göre yayınlarda haberlere, spor programlan- na ve reklamlara aynlan süreler dışında kalan yayın zamanının en az yansı "yerü yapunJara" aynlacak. Yayınlarda, bilgi iletişim telefonlan yoluyla yanş- ma ve benzeri yöntemlere başvurularak izleyiciye ikramiye verilemeyecek, ikramıye verilmesine "aracıhk" yapılmayacak ve "totarya"ya fırsat tanınma- yacak. Yayın kuruluşlan, halkın ruh sağlıgını bozacak, se- bepsiz korkular yaratacak. insanlan kaderciliğe yönel- tecek şekilde program ya- yımlayamayacak Cinsel duygulan sömürmeye yöne- lik yapımlar ekrana getinle- meyecek. Bu tür program- lar, daha önce yapılacak "uyan"nm ardından, 24.00- 05.00 saatleri arasında ya- yımlanacak. Şiddet unsuru ağırlıklı dramatik yapımlar da 23.00- 05.00 saatleri arasında yayı- na konabilecek. Gözalnnda kav bolduğu öoe sürükn Hasan Ocak'ın ailesi, İstanbuJ Vaü Yardımcısı Osman Demir ile görüştü. 4 Ocak'ın kaybı devletin suçu'tstanbul Haber Servisi - IHD, ÇHD üyeleri ile Hasan Ocak'ın ailesi, dün Istanbul Vali Yardımcısı Osman Demir ile görüştü. Gözaltında kaybolduğu öne sürülen Hasan Ocak'ın, gözaltına alındığına ilişkin delıller oldugunu söyleyen avukat Ercan Kanar, "Ocak'ın kay bu daha önceki kayıplar gibi tümden devletin suçu olacaktır" dedi. İHD. ÇHD üyelen. öaziosmanpaşa ve Ümraniye'de meydana gelen olaylar nedeniyle gözaltına almdığı öne sürülen ve 21 Mart 1995 tarihinden beri kendisınden haber alınamayan Hasan Ocak için Istanbul Vali Yardımcısı Osman Demir ile görüştü. Baba Ocak ve Aysel Ocak'ın da katıldığı görüşmede Hasan Ocak'ın gözaltına alındığına ilişkin delillerin olduğu bir dosya Demir'e verildi. Osman Demir, dosyayı inceleyeceğini ve gerekli yerlere ulaştıracagını söyledi. İHD. ÇHD üyeleri ile Ocak'ın ailesi. görüşmenin ardından valilik önünde bir basın açıklaması yaptı. 1994 yılındaki 8 kayba şimdi İsmail Bahçeci'den sonra, Hasan Ocak'ın eklenmeye çalışıldığını öne süren Ercan Kanar, "Bir insan daha öMürülmeden, kaybedilmeden, savcılar ve hukuktan bahseden yetkfliler süratle gizli odaklann üzerine gitmeli, Hasan Ocak meydana çıkanlmandır. Ayhan Uzala olayı göstermiştir Id, devlet adına hareket eden hukuk dışı konfra odaklan vardır. Yine Ayhan Uzala olayı göstermiştir ki, devleti yönetenler isterlerse bu odaklara ulaşabilir, katliamlan engeHeyebilir" dedi. Ekspres Kargo Bölge Müdürlüğü'ne bağlı isyerlerinde calısan 9 kişi gözaltında Sendikacıya silahlı saldıntZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Türk-Iş'e bağlı Tüm-Tis Sendikası üyesi Ozkan Üvez Aras Kargo önünde silahlı saldınya uğradı. Üyelerine yönelik baskılann yoğunlaştığını öne süren Tüm- Tis Genel Başkanı Sabri Topçu, Istanbul ve İ2mir'de bugüne kadar şube yöneticileriyle birlikte 390 üyelerinin gözaltına almdıgını, 3 sendikacının bıçaklı ve silahlı saldınya uğradığını açıkladı. Ekspres Kargo Bölge Müdürlüğü'ne bağlı değişık isyerlerinde çalışan 9 kışinin dün gözaltına alındığı ögrenildi. Önceki gece Ekspres Kargo'nun Sanayi Bölgesi Şubesı önünde bekleyen arkadaşlannı ziyarete giden Özkan Ûvez'ın silahlı saldınya uğradığını, saldırganlann yakalanmadıgını belirten Sabri Topçu, yaptığı açıklamada şunlan söyledi: "tstanbul ve İzmir Bölge Çalışma müdüriüklerince düzenienen raporiarda da belgelenen, anayasal hakkını kullanıp sendikaya üye okluklan için işten atılan işçiler, mağdur olmalanna karşın suçlunun üzerine gitmesi gereken polis, üyelerimizi sürekli gözaltına alıp dayak atarak yıkürmaya çalışö. İstanbul ve İzmir'de adli tabipliklerden aiınan raporiar, bu durumu belgeledL Şu ana dek her ikifldedegişik tarihlerde yaşanan gözaltı sayısı 390'dır. Son örneği üyemizin durumunu ögrenmek için hastaneye giden İzmir şubemiz üyelerinden 9 kişi gözaltına ahndı." Işveren yanlısı kışilerin, sendikalaşma hakkını kullanan işçilere yönelik saldınlannın yoğunlaştığını belirten Topçu, "Saldınlara karşı başta sendikalar olmak üzere tüm demokratik kuruluşlann insanlık dışı saklmyı protesto eimelerini ve işe geri dönme mücadelesi veren üyelerimizi Ekspres Kargo işçileri ile dayanışmaya çağuTyonız" dedi. Önceki gece Özkan Üvez'in yaralanmasından sonra, işe geri dönmek için Ekspres Kargo'ya ait işyeri önünde oturma eylemi yapan, Saljriye Bağdaj, Rıfat ŞenoL Feridun Yıküz, Zekeriya Şen, Kanber Karadoğulu, Ozlen Ceylan, Mustafa Erol Orhan Polat, Durali Ergün'in gözaltına alındıklan ögrenildi. Gizli çekimlere izin Yönetmelikle, yayınlara ilişkin getirilen düzenleme- ler şöyle: - Gizli kamera. gizli mik- rofon veya benzeri yöntem- lerle yapılan çekimler ve tes- pH edilen ses ka> ıtlan, ilgili- lerin izni ofanadan yayımlan- mayacak. - Yayınlarda, farklı düşün- ce ve inançlara yer verile- cek, çokseslilik sağlanacak. - Radyo ve televizyon ya- yınlan Türkçe yapılacak. Ancak e\rensel kültür ve eserierin oluşmasına katkısı olan yabancı diller ögretile- bilecek. haber vediğer prog- ramlarda kuUaıuiabiiecek. - Yayıncı, dini ve ahlaki konulan; kin ve nefret yara- tacak, milli birlik ve bütün- lüğü bozacak, ahlaka, bıli- me, vicdan özgürlüğüne ve çağdaş düşünceye ters düşe- cek şekilde işlemeyecek. - Siyasi partilere ilişkin ha- ber, yorum ve eleştirüer, bu kunimlann saygınhğını ze- deleyecek unsurlar içenne- yecek. - Yayıncı. yayınlannda yer verdiği eserlere telif hakkı ödeyecek. Maden işçilerine zorunlu kaza sigortası ANKARA(ANKA)-Yoz- gat Sorgun'da yaşanan son maden kazası hükümeti ha- rekete geçirdi. Başbakan Tansu Çüler, madenlerde ça- lışan işçilere zorunlu kaza si- gortası uygulaması getiril- mesi için direktif verdi. Hükümet, Sorgun'daki ka- zadan sonra maden ocaklan- na el atmaya karar verdi. Başbakan Tansu Çiller. ma- den ocaklannda çalışan işçi- lere kaza sigortası uygula- masının zorunlu hale getiril- mesi ve bu alandaki yasala- nn yeniden ele alınıp gözden geçirilmesi direktifıni verdi. Bu kapsamda, tüm dünyada- ki maden ocaklan ve işçiler ile ilgili düzenlemeler de ta- ranarak mevcut yasafardaki hükümlerde değişiklik ya- pılması yoluna gidilecek. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Solcu Olmak ve Jakobenizm Öylesine çarpıtmalar yaşıyoruz, kavramlar öylesine attüst ediliyor ki zaman zaman hayret etmemek müm- kün değil. "Yahu, bu adamlar bu işleri bilgisizliklerin- den mi yapıyoıiar?" diye düşünüyorum. Ama bakıyo- rurn konumlarına, mümkün değil. Bulunduklan yerlere eş-dost hatın ile gelmiş bile olsalar, geçtikleri aşama- larda çevreye 'kulak kabartsalar' bu hatalan yapmaz- lar. O halde, geriye tek bir olasılık kalıyor ki o da, 'bi- linçli' bir çarprtmayla karşı karşıya olmamız. Bugünlerde sık sık karşılaştığımız bir görüş, bir iddia var. Efendim, "Türkiye'de kendini solcu sananlarJa- koben gelenekten geliyortarmış ve bu yüzden solcu ol- malan mümkün değilmış." Burada kastedilen 'solcu- lar', bizim gibi solcular. Yanı Kemalizmin sol bir çö- zümlemesini yapan ve yeni koşullar karşısında günü- müze uyarlamaya çalışan insanlar kastediliyor. Yukandaki görüş bir 'saptama've bir 'iddia'üan oiu- şuyor. Yapılan 'saptama', Türkıye'dekı solculannönemlibir bölümünün Jakoben bir gelenekten gelmeleri. lleri sürülen 'iddia' da, Jakoben gelenekten gelenle- rin solcu olmalannın mümkün olmaması. Öncelikle şunu vurgulamak isterim ki yapılan sapta- ma, doğrudur. Türkiye'de solculann (kendini solcu sa- nanlar değil) önemli bir bölümü Jakoben gelenekten gelir. Jön Türklerden beri gelen bir anlayış çerçevesin- de, kendinde 'halkı ve devleti kurtarma' misyonunu gören Türk aydını, bu anlayışını cumhuriyet sonrasın- da da sürdürmüş ve bu anlayış çok partili yaşama ka- dar sürmüştür. Ancak bu saptamanın doğnj olmasına karşılık, ileri sürülen iddia yanlış ve terstir. Zira Jakoben bir gelenek- ten gelmek, solcu olmayı engellemez. Tam tersine, Ja- kobenizm, solcu olmanın başlangıç noktasını oluştu- rur. Aslında bu sütunda da yüzlerce kez degindim. Sol- cu olmak bir 'marifet', bir 'ayncalık' değildir. Ama ne- dense Türkiye'de kimileri kendi 'ipe-sapa gelmez' ki- mi düşüncelerini solculuk olarak tanımlamak için, 'sol' kavramını da tersyüz etmektedir. Sol ve sağ arasındaki aynm, 'düzenin değiştirilme- si' çerçevesinde odaklaşır. Ve Fransız Devrimi'nden beri, düzeni değiştirmekten yana olanlar 'solcu', dü- zeni sürdürmekten yana olanlar 'sağcı' olarak tanım- lanırlar. Devnm Fransası'nda (elbette genel çizgiler içinde) düzeni değiştirmek isteyen sınrf, 'üçüncü sınıf adı da verilen, 'halk sınıfı' idi. Bunun öncülüğünü 'burjuvazi' yapıyordu. Ama burjuvazinın (serbest meslek erbabı, tüccar vb.) yanı sıra emekçi kesımler ve bunlann tem- silcileri de aynı sınrf içinde yer alıyordu. Düzeni korumaya çalışanlar ise 'soylular' (aristokrat- lar) ve 'ruhbanlar' idi. Ancak kırsal kesimden gelen ki- mi 'köy papazlan' da 'halksınıfı'na daha yakın idiler. Fransa'da burjuvazi, iktidara ortak olduktan sonra, niteliğinı değıştirdi ve 'düzenden yana' ağırlığını koy- du. Yani bir anlamda 'sağcılaşt/'. Buna karşılık burju- vaziden kimi kesimlen de kapsayan emekçi bir muha- lefet başladı. Yani 'halk sınıfı' parçalandı ve bir kısmı, düzeni temsil eden bir konuma gelirken bir kısmı, 'sol muhalefeti' sürdürdü. Jakobenler, burjuvazinin en 'aydınlık' ve en 'dinamik' kesimi idiler. Insanlara kuru kuruya özgürlük sağlama- nın mümkün olmadığını ve 'özgürfüklerin, ancak bu özgürtükleri kullanma olanağı olanlar için' bir anlamı olabileceğinı savunuyorlardı. Ve bu çerçeve içinde 'eşit- liği' dile getiriyor, 'yüce cumhuriyetideali'r» ortaya ko- yuyorlardı. (Günümüzdekimi 'muhteremlerin', Jakobenizmito- taliterizmle eşanlamlı kullanmak istemeleri, inanın mi- demi bulandınyor...) Jakobenizme göre devletin temel görevi, 'insanlann eşit olabileceği bir ortamı oluşturmak ve ancak o or- tam oluştuktan sonra özgüriükleri korumak' kji. Ve bu ortam oluşuna kadar 'devnmci bir şiddet' uygulanma- sını da mubah görüyordu. Kaldı ki 'es/c/düzen/n'tern- silcilerinin elleri de armut toplamıyordu. 'Gasp etmiş' ve yüzyıllardır sürdürmüş olduklan ayncalıklan bırak- mak istemiyorlardı. O dönemlerde Jakoben olmak demek, 'cumhuriyet- çi' ve 'devnmci' olmak demekti. Eski kokuşmuş düze- nin ayncalıklanna ve sömürüsüne karşı olmak demek- ti... Ve bu devnmci ruh, dalga dalga tüm Avrupa'ya yayıl- dı. özellikle üniversite kentlerinde Jakobenizm, hem V- lericiliği' ve hem de 'yurtseverliği' temsil edıyordu. Ve Kari Marx, ilk devnmci gıdasını bu düşünceler- den aldı. Ruhunu isyanla dolduran duygu ve düşün- celerı, ilk kez Jakobenlerin satırianndan çıkarttı. 1840'larda Pans'e geldiği zaman 'inançlı've 'heyecan- lı' bir Jakoben idi. Daha sonra Engels'le tanışacak ve ingiltere'de sanayi işçilennin durumunu anladıktan son- ra, kendi özgün kuramını gelıştirecektir. Ve 1995 Türkiyesi'nde 'mürekkep yalamış' kimi aklı evveller, 'Jakobenizmi' solcu olmanın önündeki engel olarak görüyor ya da yutturmak istiyor. Insaf... Ne demiş Victor Hugo: "Ihtilallerin üstünde gerçek ve adalet; fırtınalann üzerindeki yıldızlı göklergibi sûr- ergider..." Kimileri ne yapsa boştur. TÜRKİYE KIZILAY DERNEĞİ GENEL MERKEZİ'NDEN Türkiye Kızılay Dernegrnın 1995 yılı Olağan Genel Kongresi. 28 Nisan 1995 cuma günü saat 10.00'da Anka- ra'da Karayolları Genel Müdürlüğü Konferans Salo- nu'nda açılış töremyle başlayacak ve çahşmalanna 29-30 Nisan 1995 cumartesi ve pazar günleri de aynı yerde de- vam edecektir. Kongre, ilk gün çoğunluk olmadığı takdırde, ertesi gün aynı yerde ve aynı saatte toplanacaktır. 1995 YILI OLAĞAN GENEL KONGRE GÜNDEM] 1- Yoklama ve Genel Başkanın Genel Kongreyi açışı. 2- Başkanhk Divanj için bir başkan, iki başkanvekili ve en az iki sekreter seçimi, 3- Saygı duruşu (Atatürk, Şehitler, Kızılaycılar) ve ls- tiklâl Marşı, 4- Genel başkanın konuşması, 5- Genel Merkez ve Denetçıler Kurulu'nun 1994 yılı- na ait raporlannın takdimi. 6- Genel Merkez ve Denetçıler Kurulu raporlanyla, bütçe-bilanço, kesin hesap cetvelleri ile dileklen ilgilen- diren işleri ıncelemek üzere en çok on birer üyeden te- şekkül etmek üzere Bütçe ve Dılek Komisyonlan'nın se- çilmesi, 7- Komisyonlann çalışmalanndan sonra verecekleri raporlann üzerine, a) Genel Merkez Kurulu'nun 1994 yılına ait çalışma raporunun bilanço ve kesin hesap cetvelleriyle, Eİenetçi- ler Kurulu'nun aynı yıla ait raporunun görüşülmesi ve Genel Merkez Kurulu'nun ibrası. b) 1995 yılı bütçe tasansınm incelenerek onaylanması, c) Genel Kongre'ye sunulmuş bulunan şube dilekleriy- le, delegelerin ileri süreceklen serbest dıleklerin ve Ge- nel Merkez Kurulu'nca yapılacak tekliflerin tüzük hü- kümlerine göre karara bağlanması, 8- Genel Merkez Kurulu'nca yapılacak tekliflerin gö- rüşülmesi, a) Asli üyelerden alınacak aidatlann tespiti, b) Daimi ve Onursal üyelikle ilgili yapılacak bağışla- nn belirlenmesi, c) Genel Merkez Kurulu'nca teklif edilen şubelere vc Genel Müdürlüğe ait terkin taleplen, 9- Genel Merkez Kurulu'ndan aynlacak üyelerin yeri- ne yenilerinin ve yedeklerinın seçilmesi, 10- Beş kışilik Denetçıler Kurulu ile yedeklerinın se- çilmesi, 11- Kapanış.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle