Katalog

10 NİSAN 1995 PAZARTESt CUMHUBİYET SAYFA HABERLER Aylıklarda 1 mayıstan başlayarak yüzde 34 artış öngören kararname, Başbakanlığa sunuldu Bağ-Kur emeldisine zam müjdesi • Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Aydın Güven Gürkan, Bağ-Kur emeklilerinin aylıklanndaki yüzde 31-34 oranındaki artışın, basamak göstergelerinin arttınlmasıyla sağlanacağını söyledi. • Gürkan, sağlanacak artışlarla, emekli ayhklannda 5 aylık süre içinde ulaşılan zam oranının yüzde 61 ile yüzde 66 olacağını bildirdi. ANKARA (Cumhuriyet Bii rosu) - Yaklaşık 700 bin Bağ- Kur emeklisinin aylıklarının 1 mayıstan itbaren nisan aylıklanna göre yüzde 31 -34 oranında arttınlmasıru öngören kararname, Başbakanlığa sunuldu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Aydın Güven Gürkan. dün yaptığı açıklamada. "Bu aruşlar. Arahk 1994 ayükJanyla karşılaştırılırsa, geçen 5 ayhk sürede sağlanan zam oranı yüzde 61 ile yüzde 66'ya ulaşmaktadır" dedi. Bağ-Kur emekJi aylıldanndaki artışlann "basamak göstergelerinin arttınlmasıyla" sağlanacağını kaydeden Gürkan, Bağ-Kur tarım sigortası emekli aylıkları Kararnameye göre, Bağ-Kur emekli aylıklanndaki artıs Basamak 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Nisan 95 763 175 887 513 1 011 850 1 136 188 1 260 525 1 384 563 1 509 200 1 633 538 1 757.875 1 882 213 2.006 550 2 130 888 Manı9S 1 029 000 1 200.500 1 372 000 1 543 500 1 715.000 I 886 500 2 058 000 2 229 500 2401 000 2 572 500 2 744 000 2 915 500 Artif oranı 35 35 36 36 36 36 36 36 37 37 37 37 açıklamasında şöyle dedi: "Söz konustı artışlann, memur ve işçi emeklilerinden farklı olarak 1 Mayıs 1995 tarihinden itibaren geçerli olmasının nedeni, basamak göstergelerindeki artıslann primkri de etkflemesi, dolayısıyla ayın yansına kadar eski göstergeler, yansından sonra ise yeni göstergeler üzerinden prim yatınlması olanağı bulunmamasından kavnaklanmaktadır." Emeklilik zirvesinde ikinci raunt başlıyor SSK'nfeı eniekHk yaşı hesabı 60-65 yaşmda emekliliğin yaşama geçmesi durumunda, 2007 yılında SSK'nin yıllık açığı 2.3 milyar dolar olacak. 53-58 yaşında 'yumuşak geçiş süreciyle' emekli olunması durumunda, SSK, 2007 yılında 1.2 milyar dolar açık verecek. GUNEŞGURSON ANKARA - Emeklilik zirvesinde bu hafta ikinci ra- unda girilirken SSK., emek- li olma yaşının arttınlması seçeneklerine göre. 2007 yı- lında kurumun yıllık bütçe açığının 1-2.3 milyar dolar arasında olacağını hesapla- dı. Buna göre, kadınlann 60. erkeklerin 65 yaşmda emek- li olması durumunda, kuru- mun 2007 yılındaki bütçe açığının 2.3 milyar dolar ol- ması, 'yumuşak geçiş süre- ciyle' 53-58 yaşında emekli- lik durumunda ise yıllık 1.2 milyar dolar açık verilmesi öngörülüyor. Sendikalar 'kazanılmış haklann' korunmasında ıs- rarlı olurken. SSK, 'kazanıl- mış değiL, beklenen hak' ol- duğunu ve beklenen hakla- nn 'değişebileceği' ilkesinı savunuyor. Çalışma ve Sos- yal Güvenlik Bakanı Aydın Güven Gürkan. SSK, işsiz- lik sigortası, iş güvencesi ve iş-kur yasa tasanlannı bır- leştirme yönündeki çalışma- sına son şeklini, yann bir araya geleceği Türk-Iş, Hak- tş, DİSK ve TİSK konfede- rasyonlannın temsılcileriyle verecek. Gürkan'a. ortalama öm- rün kadınlar için 80, erkek- leriçin 75 olacağı varsayımı üzennden yapılan emeklilik yaşının arttınlması hesapla- malannda. kurumun içinde bulunduğu darboğazdan kurtulması için, seçenekli maliyet hesaplamalan su- nuldu. SSK'nin hazırladığı, emeklilik yaşının arttınlma- sı seçeneklerinin, kurumun bütçesinde yaratacağı açığa ilişkin hesaplaması. şöyle düzenlendi: - Kaduı 60, Erkek 65: Ka- dınlann 7 bin 200, erkekle- rin 9 bin gün prim ödeyerek, 60-65 yaşında, geçiş dönemi olmaksızın, emekli olmalan durumunda, 2007 yılındaki yıllık açık 2.3 milyar dolar olarak öngörüldü. -Kaduı55,Erkek60: Ka- dınlar 7 bin 200, erkekler 9 bin gün prim ödeyerek. 55- 60 yaşında. yumuşak bır ge- çiş sürecinin ardından emek- li olurlarsa, 2007 yılında 1 milyar dolar yıllık açık söz konusu olacak. -Kadın55,Erkek60:Ka- dın ve erkek çalışanlann 7 bin 200 gün prim ödemeleri ve yumuşak geçiş sürecinin ardından emekli olmalan durumunda, SSK'nin 2007 yılındaki bütçe açığı 1.5 mil- yar dolar olarak gerçekleşe- cek. - Kaduı 53, Erkek 58: Ka- dınlann 7 bin 200, erkekle- rin 7 bin 800 gün prim öde- yerek. yumuşak bir geçiş sü- recinde -53-58 yaşlannda emekli olmalan durumunda, kurumun bütçe açığının t .2 milyar dolar olması hesap- landı. Laikliğin kabulünün 67.yüı İstanbul Haber Servisi - - Cumhunyetin temel ilkelerinden biri sayılan laikliğin kabulünün 67. yildönümü tüm yurtta kutlanıyor. Cumhuriyet döneminin özünü oluşturan laiklik refonmlan. 1928 yılında yapılan "devletin dininin din-i Istam" olduğu yolundaki kuralın anayasadan çıkanlmasıyla anayasal düzene de yansımıştı. 1937 yılı anayasa değişiklikleriyle CHP'nin ilkeleri arasında da yer alan laiklik, 1961 Anayasası ile sağlam güvencelere bağlandı. Diyanet Işleri Başkanlığı, bir anayasa kurumu olarak metinde yer aldı. Laikliğin kabulünün 67. yıldönumünü nedeniyle bir açıklama yapan Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Bilge Bilgiç, laikliğin din ile devlet işlerinin aynlması gibi basit bir anlayış olmadığını vurgulayarak demokrasi, özgürlük ve bağımsızlıkla da bağlantılı olduğunu söyledi. Anayasanın 2. maddesinin cumhunyetin temel niteliğini gösterdiğini vurgulayan Bilgiç, "Anavasamızın 2. maddesindeki 'kural değişririlmedikçe, 24'5 maddenin değiştirilmesinde bir sakınca yoktur'savı kesinlikle geçerli değUdir. Oysa 24/5 madde yaptınmı içeren emreden bir kuraidır. Bu maddenin 5. fikrasının kaldınlması halinde laiklik ilkesinden vazgeçUmiş olacaktır" dedi. Mustafa Kemal Derneği de yayımladığı yazılı açıklamada, Türk halkının içinde bulunduğumuz günlerde etnik hareketler, mezhep aynlıklan ve şeriatla bölünmeye çalışıldığına dikkat çekti. Açıklamada Türk halkının yıliarca uyutulduğu öne sürülerek "Arük uyuyan Türk halkı olarak uyanmalı. çağdaş düşünen ve düşündüğünü milli sorumluluk bilinci içinde havata geçiren Türk insanı olmaliMz" denildi. Balat Minibüs denize uçtu: 1 ölü tstanbul Haber Servisi - Balat'ta denize uçan minibüste 20 yaşındaki Iran uyruklu genç öldü. Balat Fener lskelesi yanındaki Polis Emeklileri Lokali'nde garson olarak çahşan ve lran uyruklu olduğu öğrenilen Feridun Sucai. önceki gece 01.00 sıralannda, lokale ait 34 S 0797 plakah minibüsü kullanmak isterken henüz belirlenemeyen bir nedenle denize uçtu. Park etmiş diğer araçlara da çarpan Sucai 'nin ehliyeti olmadığı belirlendi. Minibüsün denize dü$tüğünü gören arkadaşlan, Sucai'yi kurtaramazken, onun araba kullanmaya çok hevesli olduğunu ve bu nedenle minibüsü çalıştırmış olabileceğini söylediler. (Fotoğraf: KEREM ELGAZ) Yüce Divan'ın kararı çarşambaya ATıKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Esti Bayındırlık ve Iskan Bakanlan Safa Girayve Cengiz Ahuıkaya ile esli KarayoIIan Genel Müdürü Atılay Coşkunoğlunun, görev yartıklan dönemde "otoyol üuteierinde devleti zarara uğ-atüklarT gerekçesiyle Yüce Dvan'da yargılandıklan davada kca."ann çarşamba günü verilmesi bedeniyor. Yüce Divan'da yapılan yargılamada, iddia ve savunmanın gcsterdiği çok sayıda tanık diılenmış. Kamu Ortaldığı îdaresi yanında. KarayoIIan Genel Müdürlüğü ile Hazine Müsteşarlığı'nın da davaya müdahil olarak katılmalanna karar verilmişti. Sanıklar, iddia makamında yer alan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın esas hakkındaki mütaalasından sonra savunmalannı yapmışlar ve suçlamalan reddetmişlerdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, sanıklardan Cengiz Altınkaya hakkında. Türk Ceza Yasasf nın "görevi savsaklama" fiilini düzenleyen 230/2 ve ceza arttınmmı öngöre 30. maddelerinın iki kez uygulanmasını isteyerek, 1 yıldan 9 yıla kadar hapis cezası talebinde bulundu. Safa Giray hakkında ise, TCK'nin aynı maddesi gereğince 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası isteminde bulunulurken, eski KarayoIIan Gene] Müdürü Atalay Coşkunoğlu'nun da TCK'nin "görevin genel nitelikte kötüye kullanılmasıTulini düzenleyen 240/1 ve ceza arttınmını öngören 80. maddesi uyannca, 1 yıldan 4.5 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandınlmasi istendi. ı 2 3 4 5 6 7 g 9 10 II 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 Nban 1 266 200 1 420 550 1.574 900 1.729 250 1 883 600 2 050 500 2 226 600 2 398 100 2.569 600 2.741 100 2.912 600 3.084 100 3 641 475 4.198 850 4.756.225 5.313.600 5.870.975 6.428.350 6.985.725 7 543 100 8 100 475 8 557 850 9 215 225 9 772 600 { 9SM»yw 1 694 950 1 892.175 2 089 400 2 286 625 2 483 850 2 706 800 2 929 750 3 152 700 3 375 650 3 598 600 3 821 550 4 044 500 4 773 375 5 502 250 6.231 125 6.960.000 7 688 875 8 417 750 9 146 625 9 875 500 10 604.375 11 333 250 12 062 125 12 291 000 95 Arü* oranı 34 33 33 32 32 32 32 31 31 31 31 31 31 31 31 31 31 31 31 31 31 31 31 31 Havaş işçisi, bugün Basbakanlık ve Türk-İş'e gidecek. (Fotoğraf: R1ZA EZER) Havaş işçisi hükümet kapısmda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Seslerini duyurmak için Ankara'ya gelerek DYP ve CHP Genel Merkezi'ne yürüyen yaklaşık 1500 Havaş işçisi, bugün de Bas- bakanlık ve Türk-lş'te haklannı arayacak- lar. Hükümetin, yıhn ilk 6 ayı için ücretlerin dondurulmasını teklif etmesiyle 46 gündür grevde olan Havaş işçileri, kurumun Ya- zeks A.Ş'ye satılması karannın ardından toplusözleşme sürecinin de tıkanması üze- rine seslerini duyurmak için önceki gün Ankara'ya yürüdüler. îlkgünDYPveCHP genel merkezlerine giden ve CHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Hikmet Çetin'le göriişen yaklaşık 1500 Havaş işçi- si, " Hakkımızı almadan istanbul'a dönme- yeceğiz'' mesajını verdiler. Yazeks firması ile toplusözleşme görüş- melerini yürüten Türk Hava-lş Sendikası arasında sıkışıp kaldıklannı vurgulayan iş- çiler, "Bizi buraya getiren, CHP ve DYP hü- kümetini protesto edryoruz. Siyasi iktidar bu konudaki aymazlığuu bıraksın arük" dediler. Hava-lş Genel Başkanı Atila> Ayçin de, yaklaşık 6 aydır muhatap bulamadıklannı belirterek, 40günüaşkm süredirgrevde ol- duklannı söyledi. Ayçin. şu açıklamayı yaptı: "Mücadelemizde haklı olduğumuza inanıyorsak. önümüzde aşılmayacak engel yoktur. 36 milyon dolara Yazeks'e peşkeş çe- kiknHavaş'ayürmeceğiz,g)deceğiz.Biziş- çilere sıfir ücret ödemekten hükümet utan- mıyor mu?" Ayçin, Başbakan Tansu Çfller'in ABD Başkanı BU] CHnton'a taşeronluk yaptığı- nı savunarak. "Eğerbuülkedemokratikle- şecekse, Clinton için değiL Türk toplumu için olmalı. Havaş'ı özelleştirmekten vazge- çin. Yetkfliyi karşınıza oturtun, sözleşme ol- madan Ankara'dan gftmeyeceğiz'' diye ko- nuştu. lşçiler bugün Basbakanlık ve Türk- İş'e yürüyecekler. Kaçak kömürler, dinei vakıfları ısıttıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP'li Ankara Büyükşehir Belediye Başka- nı Melih Gökçek'ın. kaçak olarak yakala- nan 100 ton kömürü, RP'nin yan kuruluşu olarak nitelenen Milli Gençlik Vakfi'nca işletilen vakıf ve yurtlaradağıttığı belgelen- di. Cumhuriyet'in ele geçirdiği tutanaklar- da, RP'li belediyenin Muradiye Kültür Vak- fi'na 45 ton, Tek-Dav Vakfı'na 25 ton, Se- fa Yardımlaşma Vakfı'na 6 ton, Aziziye, Karagedik Kuran Kursu'na 10 ton, Yahya- lar ve Samanpazan Yurdu'na 2'şer ton, Hak-Yol Vakfı Fıkıh Enstitüsü'ne 1 ton kö- mür verdiği belirlendi. Gökçek, Bel-Ko'dan kömür isteminde bulunan vakıf ve camilere yardım yapılma- sının söz konusu olmadığını, Aziziye Ca- misi'nin istediği 40 tonluk kömür talebinin uygun bulunmadığını söylemişti. Yakalanan kömürlerin büyük bölümü- nün yardıma muhtaç yurttaşlara dağıtıldı- ğını, bunda da siyasi görüş farkı gözetilme- diğini savunan Gökçek, bir süre önce yap- tığı bir konuşmada şöyle demişti: "Kömür dağıtımından benim bilgim olmamasına karşın Bel-Ko yönetkilerinin yaptığı bu uy- gulama benim tarafımdan da doğal karşı- lanmışör." Milli Gençlik Vakfı Ankara Şubesi'nce 14 Eylül 1994 tarihinde Bel-Ko Genel Mü- dürlüğü'ne gönderilen dilekcede, vakfa bağlı öğrencilerin kaldığı evlerin ve öğren- ci yurtlannın açık adresleri ve kömür ge- reksinimleri belirtilerek gerekJi işlemin ya- pılması istendi. Dilekcede, Aziziye Yurdu, Yahyalar Yur- du ve Samapazan Yurdu'nun yanı sıra, "Öğrenci Evleri" başlığı altında bazı evle- rin açık adresleri ve bannan kişi sayısı ve- rildi. Ankara Kömür Satış Genel Koordinatö- rü Hanifî Karaveli ve yardımcısı Hasan Köktaş'ın imzasını taşıyan, 8 Eylül 1994 tarih ve TM/DT. sayılı, kömür yardımı ya- pılması hakkındaki belgede, Muradiye Kül- tür Vakfı'na 45 tonluk kaçak kömür veril- diği belirlendi. 23 Eylül 1994 tarih ve TM/DT. sayılı ya- zıyla kömür yardımı için başvuran 13 kişi- ye ve Aziziye Yurdu'na 20 ton, Yahyalar Yurdu'na 10 ton, Samanpazan Yurdu'na 10 ton, Karagedik Kuran Kursu'na 10 ton, Hak-Yol Vakfı Fıkıh Enstitüsü ne de 1 ton kaçak kömür dağıtıldı. Bel-Ko Ankara Kömür Satış Müdürü AhmetAdilimzalı, 26 Eylül 1994, TM/DT. 473 sayılı belgede de Sefa Yardımlaşma ve Eğitim Vakfı'na 6 ton kaçak kömür yeril- di. CUMHURIYET'TEN OKURLARA ORHANERİNÇ Özgürlükleri Beklerken... Basın Özgürlüğü kavramının "Halkın haberfere u- Iaşmaözgüı1üğüvehakkı''kavramıolarakbenimsen- mesinin üzerinden yıllar geçti. Basın Özgürlüğü, olay- lan öznel yorumlarla çarpıtmaya alışmış kimi politi- kacılartarafından kötüye kullanılır olmuştu. Bu özgür- lüğü, basın mensuplannın istediklerini yazabilmek için istediklerini öne sürerek kamuoyunu etkilemenin kolaylığına alışmışlardı. Bugün geldiğimiz noktada, kime sorarsanızsorun, hepsi "düşünce açıklama özgüriüğünden yana" oldu- ğunu söylüyor. Somut bir girişim istendiğinde de ken- di görüşüne göre sınırlar koymaya kalkışıyor. 20 Ekim 1991 seçimleri, meydanlarda özgürlükle- ri ve demokrasiyi getireceğine söz veren iki partiyi ik- tidara taşıdı. DYP ve SHR kurdukları hükümette de bu ilkeleri gerçekleştırmeyi hükümet programı ile üstlendiler. 25 Kasım 1991 günü TBMM'de okunan programlarından birkaç alıntıyı hatırlamakta yarar var "Hukuk sistemimizde, evrensel demokrasiye aykın hüküm veyayapılanmalarhangiyasadayeralmtş olur- sa olsun, bunlann tümü evrensel değerler ve noımlar çerçevesinde değiştirilecektir. Hükümetimiz '12 Eylül Hukuku' kalıntılan olarak ni- telendirilebilecek yasal düzenlemeleri, uygulamalan ve kısıtlamalan süratleyürüriûkten kaldırarak, heralan- da tam demokratik bir siyasi ortamı yaratmak gerek- liliğine kesinlikle inanmaktadır. Sansür, Muzır ve Basın Yasası gibi yasalardan kay- naklanan kısıtlayıcı düzenlemeler, gerek toplumsalya- ratıcılığı özgürieştirmek, gerekse hükümetimizin te- mellendirmeye çalıştığı demokratikleşme ülküsünü hızlandırmak için kaldınlacaktır." Sayın Demirel'in başbakanlığında kurulan koalis- yon hükümetinin programı, SHP ve DYP milletvekil- leri tarafından yaşama geçirilmek üzere kabul edildi. CHP'liler, o dönemde SHP'den ayrılmamışlardı. Bu nedenle SHP ile CHP'nin tek çatı altında birieşrnele- ri, pratikte bir değişiklik getirmiyor. Ama o hükümet programına oy veren ve sayılan bir hayli fazla olan DYP milletvekillerinin bugünkü tutumlannı anlayabil- mek olası değil. Ülke bütünlüğüne ve can güvenliği- ne yöneltilmiş PKKterörü o günlerde de vardı. "Oza- man gerçekleribilmeden oy verdik" diyorlarsa, bunu önce kendi partilerine ve seçmenlerine anlatmak du- rumundalar. • Silahlı Kuvvetlerimizin Kuzey Irak'ta sürdürdüğü Çelik Harekâtı geçen hafta da gündemin en sıcak ko- nusuydu. Kuvvetlerimizin birbölümünün çekileceği- ni ABD kaynaklanna dayanarak veren Fuat Kozluk- lu'nun haberi ile Cumhuriyet bir gün öncelik aldı. Türkiye'nin Kuzey Irak konusundaki yerel çözüm planını da diğer gazetelerden önce vermemizi sağ- layan Lale Sanibrahimoğlu, izleyen günlerde de PKK'lilerdeelegeçirilenAlmansilahlanileNATO'nun çokuluslu tümen karargâhının Atina'da kurulmasına karşı Türkiye'nin isteklerini de haberleştirdi. • Düşünce açıklama özgürlüğü konusunda yapıl- mak istenilen iyileştirmeye direnen DYP'lilerle ilgili haben Ayse Sayın, Cezaların Infazı Hakkındaki Ya- sa'da yapılması düşünülen değişiklikleri de Evin Göktaş haberleştirdi. • Adı çeşitli öldürme ve işkence olaylanna kanşan JİTEM'in kapatıldığını dayalnızcaCumhuriyet okur- ları Kemal Yurteri'nin haberinden öğrendiler. • Petrol Ofisi'nde yıllardır süregeldiği belirtilen yol- suzluk ve usulsüzlük olaylannı ortaya koyan soruş- turma raporlannı Esra Yener gündeme getirdi. • 12 Mart günü Gazi Mahallesi'nde kahvehanelerin taranması ile başlayarak ölüm, kan ve gözyaşı ile sonuçlanan olayların perde arkasını Zafer Aknar, Ayşe Yıldırım ve Ahmet Şık araştırarak yazdılar. Di- zimiz pek çok aynntıyı ve soruların yanıtlannı ortaya koyacak. • Dün üniversite birinci basamak sınavında yaklaşık 1 milyon 270 bin aday ter döktü. Sınavlar konusun- da yapılan yeni değişiklikleri adaylara Figen Atalay aktardı. Yazanmız Dr. Erdal Atabek de başarılı birsı- nav vermenin özelliklerinı adaylara duyurdu. • 14. İstanbul Uluslararası Film Festivali başarılı bir şekilde sürüyor. Cumhuriyet, kültür ve sanatın önem- li dallarından biri olan sinemaya verdiği önemi bir kez daha kanıtladı. Sungu Çapan ve Cumhur Can- bazoğlu hem haberleri, hem de yorumlan ile festi- vali okurlanmıza en geniş biçimde aktanyoriar. • TÜYAP 2. Ankara Kitap Fuan 15 nisanda açılıyor. Cumhuriyet Kitap eki, 13 nisan günü okurlanmıza su- nulacak sayısmda fuan ve etkinliklerini geniş biçim- de aktaracak bir içerikle hazırlandı. "Düşünce ve Açıklama Özgürlüğü"nü ana konu olarak seçen fu- ann düşün ve kültür yaşamımıza olumlu katkıları ola- cak. • Önümüzdeki pazartesiye kadar gönlünüzce bir hafta geçirmeniz dileği ve saygılarımızla. îşçi atma rekoru ANAP'h belediyede MERSİN (Cumhuriyet Güney İlleri Bürosu) - ANAP'h Anakent Beledi- ye Başkanı Okan Merzeci, beş yıl aradan sonra ikinci kez koltuğa oturunca ilk iş olarak, eski başkan Kaya Mutiu döneminde alınan 4 bin kişinin işine son verip Türkiye'de en fazla işçi çı- karan belediye başkanı un- vanını aldı. Başkan Merzeci, kalan personelin maaşlannı öde- yebihnek ve göreve başla- dığı ilk günden itibaren ya- kındığı borç batağindan kurtulabilmek için çeşitli yöntemler deneyerek para bulmak istedi. Bu yöntem- lerden en ilginci ise beledi- yeyi satışa çıkarmasıydı. Merzeci, önce 500 milyar lira olarak açıkladığı fiyatı daha sonra 3 trilyona çıkar- dı. Ancak bugüne dek alıcı çıkmadı. Ankara'ya gitti- ğinde görme olanağı bula- madığı için borç isteyeme- diği Başbakan Tansu ÇU- ler'i, yat limanının temeli- ni atmak için geldiğı Mer- sin'de sürpriz bir pankartla karşıladı. Merzeci, limanın karşısındaki binaya astırdı- ğı dev pankartta, "Dünya fani / Ölüm ani / Şu Mersin Büyükşehir Belediyesi'ne yardım etseniz/ JVe olur va- ni" diyerek yardım istedi. İstediği yardımı yine ala- madı. Merzeci, işçi çıkarmanın yanında belediye mülkleri- ni de sarmaya başiadı. Sata- madıklannı ise kiralayarak gelirelde etmeye çalıştı. Bir yıl içerisinde sattığı ya da kiraladığı belediye mülkle- rinden elde ettığı paralar- dan 900 milyar lirayı, çıkar- dığı işçilere tazminat ola- rak ödeyince Mersin'e hiz- met etmek için yine para kalmadı. Merzeci, belediye binalannın temizliği, ken- tin temizlik ışleri, otobüsler ve mezarlık hizmetlerini özelleştirdi. Ancak cenaze kaldırma işini üstlenen fir- ma yetkililerinin. fahiş miktarda para almalan üze- rine bu hızmetin özelleştir- me işleminı iptal etti.