Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 M,ART 1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Çijler'den kalem
miidüpüne ödül
• AJSKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan Tansu
Çiller. Özel K.alem Miidürii
Akın Istanbulluoğlu'nu Dış
Ticaret Müsteşarlığı
AnlaşmalarGenel
Müdürlügü'ne atadı. Hazine
Dış Ticaret Müsteşarlığı'nda
vekaleten yürütülen 7 genel
müdürlüğe asaleten atama
yapan Çiller'in, lcurum
dışııvdan yalnızca
Istanbulluoğlu'nu
görevlendirmesi dikkat
çekti. lstanbulluoglu'nun
Anlaşmalar Genel
Müdürlüğü'nün yanı sıra
"asıl işi'" olan Başbakanlık
Özel Kalem Müdürlüğü'nü
de sürdüreceği ögrenildi.
Ayçin işçiye
güuence verdi
• İstanbul Haber Servisi -
Hava-lş Sendıkası Genel
Başkanı Atilay Ayçin.
grevdeki HAVAŞ işçileri ile
grevleri ertelenen THY
işçilerine. haklannı
alamayacaklan bir
anlaşmayı imzalamama sözü
verdi. Atılay Ayçin, Türk
Hava Yollan Genel
Müdürlüğü önünde öncekı
akşam işçilere hıtaben
yaptiği konuşmada. THY
grevi hakkında açılan
davanın Danıştay'da karara
bağlanacak olması nedenıyle
kritik günler yaşandığını
söyledi.
Tekfen: Civan'la
ilgimiz yok
• İstanbul Haber Servisi -
Tekfen Holding tarafından
dün yapılan yazılı
açıklamada, "Tekfen ve
Necati Akçağlılar'ın, Engin
Civan'ın not deftenndeki
'Necati' ismi ile bir ilgisi
olmadığı" belirtildi.
Açıklamada. "tddiaedildiği
gibi rüşvet vant ise bununla
Tekfen'in ve de
Akçaglılar'ın hiçbir ilgisi
yokitur" denildi.
Çöpimha
teknolojisi
• İSTANBUL (AA)-
Zeytinburnu Belediye
Başkanlığı ile bir Isveç
firması tarafından ortaklaşa
düzenlenen, "Çöp imha
teknolojisindeki gelişmeler"
konulu panel, dün Holiday
Inn Oteli'nde yapıldı.
Zeytinburnu Belediye
Başkanı Adil Emecan
seminerde. " Merkezi
yönetim konuya el atarak
zanıan geçirmeden söz
konusu tesisleri mutlaka
kurmalıdır" dedi.
Toprakbank
altmları
dağıtılıyop
• Haber Merkezi -
Toprakbank"ın ramazan
ayında dağıttığı "40
Cumhuriyet Altmı"
sahiplenne kavuşuyor. Altın
kazanan talıhliler, Ramazan
Bayramı boyunca İstanbul
FM'de en çok dinlenen
programda verilen şifreleri
çözmüşlerdi. Altınlar bugün
saat 10.00'da
Gayrettepe'deki Toprakbank
Genel Müdürlüğü'nde
sahiplenne verilecek.
Karamollaoğlu
yargılanıyon
• SI\AS (AA) - Sıvas'ın
RP'li Belediye Başkanı
Temel Karamollaoğlu,
seçildikten sonra geçıci işçi
kadrosundakı 74 işçiyi sınav
yapmadan kadroya geçirdiği
iddıasıyla 1. Asliye Ceza
Mahkemesi'nde bugün
yargıç önüne çıkacak.
karamollaoğlu ile birlikte
Personel Müdürü Faruk
Bayat da yargılanacak. RP'li
Karamollaoğlu hakkında biri
Sıvas olaylan nedenıyle
diğerı de Maliye
Bakanlığı'ndan izin almadan
kaldınm ihalesi yaptığı için
iki dava daha var.
Demir-Çelik'te
södeşme dönemi
• ZONGL LDAK (AA) -
Karabük ve Iskenderun
Demir-Çelik fabrikalannda
çalışan 14 bin 450 işçiyi
kapsayan toplu iş sözleşmesi
görüşmelerine önümüzdeki
günlerde başlanması
bekleniyor. Özçelik-Iş
Sendikası Karabük Şubesi
Sekreteri Ruhi Ayhan, yetki
belgesının geldiğini
belirterek Türkiye Demir-
Çelik Işletmeleri'ne bağiı
Iskenderun Demir-Çelik'te
yaklaşık 10 bin. Karabük
Demir-Çelik Fabrikasf nda
ise 4 bin 450 işçi adına
ışveren sendikası Kamu-
Sen'le yapılacak 16. dönem
toplu iş sözleşmesi
görüşmelerine yakında
başlayacaklannı bildirdi.
CHP Genel Başkanı ile DYP Genel Başkanı yeni hükümet için görüşecek
Liderler masaya oturayorANKARA (Cumhuriyet Biirosu) -
Başbakan Tansu Çiller ile CHP Genel
Başkanı Hikmet Çetin'in hükümet ko-
nusunu görüşmek üzere bugün ya da ya-
nn masaya oturmalan bekleniyor. Gö-
rüşmede "51. hükümet kuruimazsa mut-
laka güvenoyu istenmesi, demokratikleş-
menin takvime bağlanması" koşullannı
öne sürmeye hazırlanan Çetin, dün grup
toplantısında yaptıgi konuşmada da,
Başbakan Tansu Çiiler'e özelleştirme
konusunda ilk uyanlannı yaptı. Çetin,
"Toplumun bu konudaki kavgı ve endi-
şelerini gidermek zorundayız. Yağma iz-
lenimi \erilmeden, özelleştirmenin şeffaf,
net ve haklı olarak yapıldığı halka anla-
tıimair dedı. Başbakan Çiller'in Brük-
sel'den dörunesinin ardından, hükümet
konusu yeniden gündemin ilk sırasına
yükseldi. ÇHP Genel Başkanı Hikmet
Çetin dün bu konuda. "Henüzsöylenecek
bir şey yok. Daha görüşmedik. Sa> ın Baş-
bakan ile ba> ramda gümriik birliği ko-
nusunda görüştük. Kendisine bu konuda
temel amacın tam üyelik olduğunu söyle-
dinı. V'ann (bugün) ya da yanndan son-
ra hükümet konusunda ilk ciddi. resmi
görüşmeyi yapacağız" dedı.
Ç Ş DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'le yeni
kabine için masaya oturacak olan CHP Genel Başkanı Hikmet
Çetin, 51. hükümet kuruimazsa güvenoyu isteyecek ve
demokratikleşmenin takvime bağlanması şartını öne sürecek.
Çetin'in Başbakan Tansu Çiller ile gö-
rüşmesindeÇHPPartiMeclisi'nin(PM),
51. hükümet kurulması yönündeki eğili-
mini aktarması ve 50. hükümetin sürme-
si durumunda da mutlaka güvenoyu is-
tenmesi gerekliliği üzerinde durması
bekleniyor. Çetin'in, DYP-ÇHP koalis-
yonunun sürmesi için demokratikleşme-
ye ilişkin düzenlemelerin takvime bağ-
lanması, başta anayasa değişikliği olmak
üzere, düşünce suçunun kaldınlması ve
benzeri yasalann yer aldığı paketin sü-
rüncemede bırakılmadan TBMM tatile
girinceye dek çıkanlması koşullannı da
aktaracağı bildirildi.
Çetin, dün partisınin TBMM grup top-
lantısında yaptığı konuşmada, Başbakan
Çiiler'e özelleştirme konusunda da şu
uyanlarda bulundu: "Henüz başlangıç
noktasındayız. Ama, toplumda ilk uygu-
lamalardan sonra ortaya çıkan ciddi bir
endişe ve kuşku var. Ozeüeşrirmede ba-
şanya ulaşmak için bu endişelerin gide-
rilmesi gerekir. Bunların elden çıkanla-
cagı kanısı >a>gın. Biz bu yasaya destek
verdik. ama kaygı \e endişeleri ortadan
kaldırmak gerekir. Özelleştirme net, şef-
faf \e haklı olmalı. Yağma izlenimi verme-
yecek şekilde yapıldığı halka anlatılmak"*
Başkanlık Kurulu sıkıntısı
ÇHP'oin örgütlenme çalışmalanna da
hız verildi. Çetin, "Bir an evvel U \e üçe-
lerde iki levhayı ortadan kaldırmamız,
CHP çabsında bütüıüeşmeyi sağlamamız
gerekir'' dedi. Önceki gün akşam yapı-
lan Merkez Yürütme Kurulu (M YK) top-
lantısında da bu ay sonuna dek örgütle-
rin bütünleşmesinın sağlanması karara
bağlandı. Toplantıda aynca 8 genel baş-
kan yardımcısından 7'si belırlendi. Genel
başkan yardımcılıklanna SHP kökenli
Mustafa Timisi, Ertöz Vahit Suiçmez,
Etem Cankurtaran ile birlikte tsmail
Cem, AB Topuz, Erol Çevikçe ve Hasan
Fehmi Güneş getirildi. Çetin, bir genel
başkan yardımcısını daha. SHP kökenli-
ler arasından atayacak. Genel Sekreter
Adnan Keskin. genel sekreter yardımcı-
larının da bu hafta sonuna dek belirlene-
ceğini bildirdi. 6'sı SHP kökenli olmak
üzere toplam 11 genel sekreter yardım-
cısının atanması bekleniyor. Genel sek-
reter yardımcılannın da atanmasından
sonra. daha önce seçılen genel sayman ve
genel sekreterle birlikte toplam 21 kişi-
lik başkanlık kurulu oluşmuş olacak.
Başkanlık kurulunun oluşması sırasın-
da, hükümet dengeleri nedenıyle sıkın-
tılar yaşandı. Kabineye gırmesıne kesin
gözüyle bakılan Ismail Gem'in genel
başkan yardımcılığı görevine atanması
çeşitli yonımlarayol açtı. Kulislerde "Bu
bir taktik. Bakan olunca istifa eder, yeri-
ne başkası atanır" >orumlannın yanı sı-
ra. "İstanbul Milletvekili Aigan Haca-
loğlu ile Cem aynı bölgeden. Bu du-
rumda Hacaloğlu bakan oluyor" de-
ğerlendırmeleri de yapıldı. Cem ise ge-
nel başkan yardımcılığına atanması ko-
nusunda herhangi bir rahatsızlık dile
getirmedi.
Yılmaz, gümrük birliğiyle, sağlanacak yararlann tahmini ve belirsiz olduğunu ileri sürdü:
Zararı yararından daha çok
OSMAN AYDOĞAN
ANKARA - ANAP Genel
Başkanı Mesut Yılmaz,
Türkiye ile Avrupa Birliği
(AB) arasında imzalanan
gümrük birligı (GB)
anlaşmasının "otdubittiye"
getinldiğinı savunarak
"Ortada olan, biten bir şey
yok" dedi.
Türkiye'nin uğrayacağı
milyarlarca dolar zarann
karşılığında kazançlannın ne
olacağmın belirsiz olduğunu
söyleyen Yılmaz. "Sağtama
bağlanmış bir şey yok.
Dolay ısıyla zarar daha fazla
olacak" dedi. Başlayan süreci.
iç politıka kaygılanyla
eleştirmediğini ifade eden
Yılmaz, hedefin AB'ye tam
üyelik olması gerektiğini,
ancak hükümetin GB'yle
yetinileceği mesajı verdiğini
söyledi.
Türkiye'nin GB'ye gıriş
sürecini, "Bir insanın içinde su
olup olmadığına bakmadan
havuza atlamasına" benzeten
Mesut Yılmaz, Cumhuriyet'ın
konuya ilişkin sorulannı
yanıtlarken "Her şey oldu bhti
gibi bir hava yaratılıyor*' diye
konuştu. Yılmaz, "Halbuki
ortada olan, biten bir şey yok.
Yalnızca, Ortaklık Konseyi
mutabakat metni var, o da
AvTupa Birliği Bakanlar
Konseyi ve Avrupa
Pariamentosu'nun onavına
•Gümrük birliğinin
günlük iç politika
kaygılanyla bakılacak
bir konu olmadığını
söyleyen ANAP Genel
Başkanı Mesut
Yılmaz, "Sağlama
bağlanmış bir şey yok.
Dolayısıyla zarar daha
fazla olacak. Her şey
oldu-bitti gibi bir hava
yaratılıyor" dedi.
tabi" dedi.
Bu onayın da otomatikman
olmayacağına dikkat çekerek
yerine getirilmesi gereken
ekonomi ve
demokratikleşmeyle ilgili
koşullar olduğunu söyleyen
Yılmaz, buna karşı çıktıklannı
belirterek sözlerini şöyle
sürdürdü:
"Buna itirazımız var. hem
ortada bir şey yok, hem şarta
bağlanmış bir onay ihtiyacı
var."
Türkiye'nin GB'ye
gırmesinden doğacak
zararlannın belli olduğunu ve
ilk yıl için 2.8 miiyar dolarlık
bir fon kaybına uğrayacağını
söyleyen Yılmaz, bu zarann
karşılanıp karşılanmayacağı
konusunun belirsiz olduğunu
bildirdi. Yılmaz, yaklaşık 3
miiyar dolarlık kredi
olanağının 5 yıllık bir sürede
kullanılmasının zaran
karşılamayacağını belirterek
" Dolayısıyla, zarar daha fazla
olacak. Sağlanacak y ararla.
zarar arasında orantı yok'"
dedi. __J
t
Önlem alınmadr
Yılmaz. "Neler getirecegj
konusunda hiçbir açıkhk yok.
Tahminler var; yabancı
sermaye artabilir. yeni
teknoloji gelebilir \s gibi. Ama,
bunlar hep tahmin. Sağlama
bağlanmış herhangi bir şey
yok" diye konuştu. Yılmaz.
Çetin, Türkiye'nin ara formülleri kabul edemeyeceğini söyledi:
Gümrükbirliğinin temelinde CHP var
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı
Hikmet Çetin. Ankara Antlaşmasf nı
1963 yıfinda dönemin başbakanı İsmet
tnönünun imzaladığını, gümrük birliği
ile ilgili siyasi karan da 49. hükümetin
verdiğini anımsatarak, "Gümriik
birliğinin temelinde CHP vardır, Avrupa
üe bütünleşme CHP ilkelerinin
zaferidir"dedı.
Statüye dikkat
Hikmet Çetin, "Avrupa'nın baa liderleri,
ülkeleri Türkiye'yi tam üye yapmadan.
ortak üye de yapmadan ikisi arasında bir
starü düşiinüyorlar. Bu ara statüye dikkat
etmek gerekiyor. Temel amaç, tam
üyeliktir. Türkiye, ara formülü kabul
etmemelidir"diye konuştu.
Uzun süredir rahatsız olduğu için
Istanbul'da bulunan CHP tzmir
Mıllervekili Erdal İnönü, dün partisinin
TBMM grup toplantısına katıldı. tnönü,
ilgı odağı olurken, milletvekilleri ve parti
yöneticileri tek tek kendisine geçmiş
olsun dileklenni ilettiler. CHP lideri
Hikmet Çetin de konuşmasına Erdal
înönü'ye 'geçmiş olsun' diyerek başladı.
Bu günün Türkiye için önemli bir gün
olduğuna dikkat çeken Çetin, sözlerini
şöyle sürdürdü:
"Bu gün Türkiye'yi ebediyen Avrupa'ya
bağlayacak olan anlaşmayı imzaJamış
oluyoruz. Bu sözler, ne bana, ne de
bugünkü başbakana ait Bu sözler, 1963
yılında dönemin başbakanı olarak
Ankara Antlaşmasrnı im/alayan İsmet
Jnönü'ye aittir. CHP geleneği çağdaşhğı,
laik Cumhuriyet ilkelerini ebedi kılma
yolunu Avrupa ile birlikte olmakta gördü.
Bugün de, yine bizinı de içinde
bulunduğumuz hükümet gümrük
birliğini bir aşamava getirdi. Bunun
gerisinde 32 ydhk bir çaba var. Gümriik
birliği her şeyin sonu değU, başlangKL
Türkiye şimdi çok ciddi, önemli bir
döneme giriyor. Ankara Antlaşması'nda
son dönem için süre belirrilmiyor. Geçiş
dönemi için süre var, ama son dönem için
süre yok. Türkiye'ye önemli göre> ve
sorumluiuklar düşüyor."
AB'nin politıkalannın CHP'nin
savunduğu politikalar olduğunu
\iirgulayan Çetin, "Bunu sadece
ekonomik biriik olarak görmemek
gerekir. Gerisinde siyasal ilkeler var.
Demokrasi başka yerde olduğu için bizde
de olsun diye değil, bizinı halkınuz da
bunu istediği için, aynca girmek
istediğimiz AB'nin de ilkeleri bunlar
olduğu için uymak zorunda olduğumuz
kurallar var. Türkiye insan haklan
sorununu çözmeden,
demokratikleşmenin önündeki engelleri
kaldınmadan bu topluluğun onurlu, eşit,
haklı bir üyesi olamaz" dedi.
ÇHP Genel Başkanı Hikmet Çetin,
gümrük birliğinin arkasında 32 yıllık bir
çaba olduğunu, bu konudaki siyasi karan
da 49. hükümetin verdiğini anımsatarak,
emeği geçen Dışişleri Bakanhğı
mensuplanna da teşekkür etti.
GB'den etkılenecek sanayi
kollannı komyucu hiçbir
önlem alınmamasını da
eleştirdi.
Türkiye'nin anlaşmayla AB
tarafından KKTÇ'ye
uyguladığı ambargoya da
uymak zorunda kalacağını
ifade eden Yılmaz, bunun tersi
bir hüküm bulunmadığını
söyledi. Türkıye'nin AB'den
farklı davTanmasının söz
konusu olamayacağını
kaydeden Yılmaz. "Avnıpa
Birliği'nin aldığı kararlaru
Türkiye Ortakhk Konseyi'nde
kabul etmek durumunda.
Kabul etmeyebilir ama o
zaman da gümrük birliğini
askıya almtş ohır" görüşünü
dile getirdi.
Solda birleşme sonucu.
hükümetin ÇHP kanadının
istifa etmiş sayıldığını belirten
Yılmaz, şunlan söyledi:
"GB'nin böyle bir ortamda
gerçekleştirilmesini Türkiye
için talihsi/lik sayiyoruz.
Birincisi. Türkiye'nin
ekonomik açıdan en zayif
olduğu bir noktada bu adım
atılıyor. tkincisi, Dışişleri
Bakanı dahil 12 bakamn
müstafi olduğu bir hükümet
tarafından atılıyor. Burada
asgari yapdması gereken
konunun yeniden Meclis'e
getirilmesidir. Genel görüşme
verdik: bu genel görüşmenin
sonunda bir temenni karan
ahndı. Bizce yeniden
görüşülmesine ihriyaç var."
Yılmaz. GB anlaşmasına
yönelik eleştirilerinin,
"Başbakan Çiller'in prim
toplamasından duyduğu
rahatsızhk" olarak
gösterilmesınin kamuoyunu
yanıltmak olacağını belırtirken
eleştirilen de şu sözlerle
yanıtladı:
"Böyle günlük iç politika
kaygılanyla bakılacak bir konu
değil. Burada bizim
poUtikamız AB'nin tam
üyeliğini hedef almaktır. GB
bunun için bir araç, aşama
olmalıdır. Ama, bugün gelinen
noktada hele bu kopanlan
yaygara. bizim bu aşamayla
yetineceğimiz mesajuu veriyor
Batı'y a. Bu. çok zararudır. Biz
bunun tam üyelik yolunda bir
adım olduğunu söylüyonız da
Batıhlar hiç böyle bir şey
söylemiyorlar."
ANAP Genel Başkan
Yardımcısı Ekrem Pakdemirli
de Türkiye'nin birliğe girerken
ne gibi tavizler verdiğınin
bilınmediğıni belirterek
hükümetı kamuoyunu
yeterince aydınlatmamakla
suçladı.
Hükümetin yapılan
anlaşmalan Meclis'e
getirmesini isteyen Pakdemirli,
"Gümrük birliği anlaşması
madem ki Avrupa
Parlamentosu'nun onayına
sunulacak, o zaman biz de
Meclis'te 3-5 gün tartışıunasuıı,
ne alıyoruz, ne tavizler
veriyoruz bunian öğrenmek
istiyonız" dedi.
DEP karannın basım hakkının, Zübeyde Hanım Vakfı'na bağışlanması tepki yarattı
DGM'den Çiller'in vakfına telif desteği
ANKARA (CumhuriyetBürosu) -An-
kara Devlet Güvenlik Mahkemesi
(DGM), DEP davasına ilişkin gerekçeli
karann, "her hakkı mahfuz tutulmak"
kaydıyla basımını yaptınp telif hakkını
da Başbakan Tansu Çiller'in başkanı ol-
duğu Zübeyde Hanım Şehit Analannı
Koruma Vakfi'na bağışladı. DEP'lilenn
a\ukatı Yusuf Alataş. DGM'nin bu tutu-
muna tepki gösterirken. yargı tarihinde
ilk kez boyle bir olayın yaşandığını kay-
detti.
DGM'nin, PKK'ye karşı olan mücade-
lede ölen insanlarla müvekkilleri arasın-
da bağlantı kurmaya çalıştığını vurgula-
yan Alataş, "Kimdir bunu yapanlar? Bu
hakkı kendilerinde nasıl görmektedirler?
Karann telif hakkını kim tespit etmiştir?
Telif hakkını kim ve hangi hak ve yetki ile
vakfa bağtşiamıştır? Bunun hesabıru han-
gi merci soracaktır?" dedi. DGM'nin bu
tutumu hakkında suç duyurusunda bulu-
nacaklannı ifade eden Alataş, Yargıtay "a
da temyiz isteme gerekçelerini 7 gün
içinde ileteceklerini söyledi.
A\ııkat Alataş, dün bir basın toplantı-
sı dûzenleyerek DEPdavası gerekçeli ka-
ranyla ilgili görüşlerini açıkladı. Basın
toplantısına Mahmut Aunak ile Sım Sa-
kık da katıldı. Alataş, yargılamanın 6 mil-
letvekili için 4 ay, 2 milletvekili için sa-
dece 38 gün sürmesine karşın gerekçeli
karann yazılmasının 3 ay sürmesinin,
yargılamanın adilliği veyansızlığı konu-
sunda ciddi kuşkular yarattığını söyledi.
Toplam 697 sayfadan oluşan gerekçeli
karann 237 sayfasının iddianame. 47 say-
fasının esas hakkındaki düşünce, 143
sayfasının milletvekillerinin savunması,
113 sayfasının PKK'nin herkesçe bili-
nen eylemleri, 54 sayfasının iddianame-
deki iddialann tekran. 82 sayfasının
TG Y 125,168 ve 169. maddesi ile görüş-
ler ile Yargıtay kararlan, 11 sayfasının
muhalefet şerhi, 6 sayfasının ise gerekçe
bölümünden oluştuğuna dikkat çeken
Alataş, "En fazla 70-80 sayfa olarak ha-
zırlanabilecek karar, 697 sayfa olarak su-
nulmuş. Karar, gümrük birliği görüşme-
leri ve uygun ortamın beklenilmesi kay-
gısryla, uzun bir süredir bekletilip bizlere
tebtiğ edilmedi" diye konuştu.
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Şampanyalar Patladı...
Bahçedeki badem ağaçları, yalancı bahara yenik düş-
müştü...
Pırıl pırıl birgökyüzü, insanı sanki sınlsıklam sarhoş eden
düşler denizine götürmüştü.
Karşıdaki manav yine erken uyanmış, çiçekçi kadın he-
men yanı başında yerini almıştı.
Gazeteleri masanın üzerine koydum. Üç büyük gazete-
miz bırbirıne benzer başlıklar atmıştı.
Milliyet ve Sabah'ın başlıkları aynıydı: "Yeni bir Türkiye."
Hürriyet'inki ise biraz farklıydı: "Çağ açan imza."
Cumhuriyet'in yine solculuğu mu tutmuştu ne?
Ah şu Cumhuriyet olmasa işler nasıl da tıkır tıkır yürüye-
cekti...
"Avrupa'yla yeni dönem..."
Ben bir bahar sarhoşluğu içinde "Şerefe Türkiye, şere-
fe Çiller" diyememenin ezikliği (!) içinde olmalıyım ki Tür-
kiye'nin yeni ufuklarını pek göremiyorum. Belki de kend»
öz değerlerimden kopmadığım için "dövize endeksli" ya-
şam bıçimınin dışında kalıp "yükselen değeriere" de ye-
nik düşmüyorum. Onun için de gümrük birliği anlaşması-
nı ne "ça<J açan bir imza" ne de "yeni bir Türkiye" olarak
görebiliyorum.
Ne bileyim çağın gerisinde (!) kaldık...
Bir türiu çağı yakalayamadığımız için de yükselen de-
ğerlenn ınsan yaşamını altüst eden çizgisinde olanları kıs-
kandık.
önce şunu belirtelim: Gümrük bırliğine, Avrupa'ya adım
atmamıza karşı filan degilim...
Elbet Türkiye'nin çağdaşlaşmasından ve Avrupa'yla bü-
tünleşmesinden yanayım.
Kendi ülkemin çıkarlarını, geleceğini düşünmek zorun-
dayım.
Demek şampanyalar, Türkiye'nin yeni ufuklan için pat-
latıldı. Şu Çiller olmasaydı, imza da atılmayacaktı...
Insanlar böylesine 'yalak' olmak zorunda mıdır?
• • •
önceki gece Brüksel'de şampanyalar Türkiye'nin yeni
ufuklan için patlatılırken, Tunceli muhabirimiz Nazım De-
mir'in 'Eşeklere yurtdışı desteği' başlıklı haberi, Cumhu-
riyet'in Haber Merkezi'nde sayfaya girecek yer anyordu.
Neyse ki haber kurtuldu, Semih Poroy'un karikatürüy-
le birlikte birınci sayfanın altında yer aldı.
Haber, yeni ufuklararayan Türkiye fotoğrafını yansrtıyor-
du.
Okuyalım:
"PKK'ye karşı baştatılan operasyonda, köylerin yakılma-
sı ve boşaltılması sonucu ortada kalan ve bir kısmı özel
tim görevlileh tarafından itlafedilen eşek, köpek ve katır-
lara uluslararası hayvan kuruluşları sahip çıktı. Merkezi
Londra 'da bulunan International Donkey Protection Trust
(Uluslararası Eşekleri Koruma Derneği), Turizm Bakanh-
ğı 'na başvurarak Tunceli'de eşeklerin öldürüldüğünü, bu-
nun acilen önlenmesini ve hayvanlann koruma altına alın-
masını istedi."
Insanlan öldüren bir zihniyet, hiç hayvanlara acır mıydı?
Güneydoğu'da köyler basılıyor, yargısız ınfazlar yapılı-
yordu.
Ben bir yargısız infaza tanık olmuştum 1992 yılında...
Karşı apartman bir gece basılmış, polis otolannın siren-
leri ortalıgı çınlatmıştı.
Anne ve baba öldürülmüş, bebek kurtulmuştu...
Daha sonra televizyonlarda izledim yargısız infazlaa.. M
Kimi yurttaşlar sokaklarda kurt ışareti yapıp marşlar söy-
lüyorlardı. ^ '- "• "•
O denli acıydı ki ulus olarak ölüme alkış tutuyorduk...
Şimdi Tunceli'de hayvan katliamına karşı yurt dışında bir
kamuoyu oluşacaktı.
Tunceli'den Cumhuriyet'e ulaşan haberi, Brüksel'e geç-
mek geçti içimizden. Murat Karayalçın'a bir de soru yö-
neltmek:
"Hayvan haklan konusunda ne düşünüyorsunuz?"
Tam şampanyalar şerefe kalkmışken acaba ne yanıt ve-
recekti Karayalçin?
• • •
Bahçedeki pembe gülümsemeler içindeki badem ağaç-
larına, masmavi gökyüzüne bakarken bir şey daha dü-
şündüm.
Gümrük birliğinin temelinde kimi zibidilerin, dönek sos-
yalistlerin hor gördüğü altı oklu CHP vardı.
Dün sabah CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin, Ankara
Antlaşması'nı 1963 yılında dönemin başbakanı İsmet Inö-
nü'nün imzaladığını belirtirken şöyle diyordu:
"Avrupa ile bütünleşme CHP ilkelerinin zaferidir."
Geride 32 yıllık bir çaba vardı. Ama o çaba nedense b«r
çırpıda unutuluyordu.
Üstelik davullu zurnalı kutlamalar niye?
CHP'liOnurKumrabaracıbaşı'nıntanısınakulakverin:
"Türkiye'nin fan\lı manevralaryapması mümkündü. 7e-
laşa girdi. Yunanistan'ın veto tehdidi telaşı arttırdı. Tela-
şın sorumlusu da Başbakan Çiller'dir."
Evet Gümrük Birliği Anlaşması'na imzayı attık ve kurtul-
duk...
Ben Tunceli'de öldürülen insanlan ve hayvanları düşü-
nüyorum. Üzgünüm ama bu şölen gününde "Şerefe Tür-
kiye, şerefe Çiller" diyemiyorum.
Demiral ve Güvener,
DEP'lilenn idamında ısrarlı
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)- DGM Başsavcısı Nusret
Demiral ile mahkemenin asker
üyesi Çetin Güvener, mahkûm
olan DEP millet\ekillennin
idamında ısrarlı olduklannı
açıkladılar.
Demiral. DEP'lılerle ilgili
hazırlanan gerekçeli karan
açıklandıktan sonra verdiği be-
yanatta, sanıkJann idam ceza-
sını öngören Türk Ceza Yasa-
sı'nın 125. maddesi gereğince
cezalandınlmalan için Yargı-
tay'a temyiz başvurusunda bu-
lunacağını bildirdi.
" PKK'nin siyasi kanadını teş-
kil ettikleri" kanıtlanan sanık-
lar için verilen cezalan az bulan
ve mahkeme karanna karşı olan
Demiral, şehitlerin kanının yer-
de kalmaması için her türlü hu-
kuk mücadelesini sürdüreceği-
ni vurguladı.
Demiral, DEP'lilerle ilgili
hazırladığı temyiz başvurusu-
nun, mahkemenin gerekçeli ka-
ran ile birlikte önümüzdeki
günlerde Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcılığf na gönderileceği-
ni söyledi.
Güvener de idamdan
yana
DGM'nin kıdemli Hâkım Al-
bayı Çetin Güvener de toplanan
delillere. olaylann tarzı ve so-
nucuna göre tüm sanıklann
PKK terörörgütünün siyasi ka-
nadını oluşturduğunu öne sür-
dü.
Mahkemenin sanıklar için
verdiği cezayı az bulan, DEP
davasında yargılanan tüm mil-
letvekillerinin, PKK'nin siyasi
kanadını teşkil edip hususi gö-
revler üstlendiklerini öne süren
Güvener, "Kürdistan devle-
ti"kurmayı arzu eden sanıkla-
nn TGK'nin 168' 1. maddesi ge-
reğince idam edilmelerini iste-
di.
Güvener. hazırladığı muhale-
fet şerhinde, özetle şöyle dedi:
"Sanıklann PKK örgütü ve
mensuplan ile asli iştirak halle-
rinin söz konusu olduğu, eyiem-
lerinin başka şekilde değerlendl-
rilemeyeceği, hele hele özel fer'i
iştirakin sanıklar icin düşünfi-
lemeyeceği, PKK çetesi ve mili-
tanlan ile cümle sanıklann ara-
lannda organik bir bağın mev-
cudiyeti karşısuıda sanıklann iş-
bu çete mensuplan ile özel ve is-
tisnai bir tarzda münasebet için-
de olduklan hiçbir şekilde kabul
edilemez.
Sanıklann tümü, PKK adh il-
legal silahlı çetenuı üyeleri olup
iştirakleri asli iştirak şeklinde te-
bellü etmiştir.
Mev~zu davay a uygunluk gös-
teren TCK'nin 168/1. maddesi
ile yapılacak ceza uygulaması
haödir."