Katalog

28MART1995SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Aydınlık dergisi toplaöldı • İSTANBUL (ANKA)- Aydınhk dergisinin son sayısı, îstanbul Devlet Güvenlık Mahkemesi tarafindan "sayfa üstlerine atılan tarihlerin hatalı basıldığı" gerekçesiyle toplatıldı. Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Hasan Yalçın konuya ilişkin olarak yaptığı yazılı açıklamada. toplatmaya neden olarak gösterilen gerekçenin, sadece para cezasını içeren bir nitelik taşıdığını savundu. Sabiha Sertel anısına toplano • İstanbul Haber Servisi- Gazeteci-Yazar Sabiha Sertel, 100. doğum günü nedeniyle düzenlenen bir toplantıda anıldı. tstanbul Üniversitesi Kadın Sorunlan Araştırma ve Uygulama Merkezi'nin düzenlediği "100. Doğum Gününde Sabiha Sertel" konulu toplantı dün yapıldı. Toplantıda konuşan Sabiha Sertel'in kızı Yıldız Sertel. annesinın hayat hikâyesini anlatarak. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti binası duvanna asılmak üzere annesi Sabiha Sertel'in bir portresini Cemiyet yetkililerine armağan ettı. Toprak'tan RP'ye suçlama • İstanbul Haber Merkezi -DSP Îstanbul ll Başkanı Erdoğan Toprak yaptığı yazılı açıklamada. bir yıl önce işbaşına gelen RP'li Delediyelerin. bu süre içerisinde Îstanbul halkına hizmet vermek yerine sadece lafürettiğini belirtti. Deprem mühendisliğj • İSTANBUL (AA)- Deprem Mühendisliği Türk Milli Komitesı, TMMOB lnşaat Mühendisliği Odası fstanbul Şubesi başta olmak üzere çeşitli kuruluşlar tarafindan düzenlenen "3. Ulusal Deprem Mühendisliği Konferansı" fTÜ Kültür ve Sanat Merkezi'nde dün başladı. Başbakanlık Toplu Konut Idaresı Başkanı Yiğit Gülöksüz. konferansta yaptığı konuşmada. "Türkiye'de doğru dürüst inşaat yapılmıyor" dedi. B bombası padamadı • İstanbul Haber Servisi - Ümraniye Mustafa Kemal Mahallesi'nde önceki gece özel bir kliniğe molotofkokteylli saldm yapılmasının ardından dün de bir düğün salonuna el bombası atıldı. Olay yerine gelen bomba imha ekipleri, yaptıklan incelemede el bombasmın patlamamış olduğunu tespit ettiler. Köppü geliPleri • ANKARA (AA)- Istanbul Boöaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerinden bu yılm ilk iki ayında geçiş yapan araçlardan 434.3 milyar lira gelir sağlandı. Bayındırlık ve Iskân Bakanlığı tarafindan yapılan açıkJamaya göre ocak- şubat aylannda Îstanbul Boğaziçi Köprüsü'nden geçiş yapan 9 milyon 753 bin araç, 240 milyar 129 milyon 686 bin lira geçiş ücreti ödedi Aynı dönemde Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nden geçiş yapan 4 milyon 874 bin 136 araçtan ise 194 milyar 214 bin lira gelir sağlandı. THY'de sonuç yok • ÎSTANBUL (AA) - Türk Hava Yollan'nda resmi arabulucu olarak görevlendirilen Prof. Dr. Nusret Ekin başkanhğında. işveren sendıkası TÜHİS ile Hava-lş Sendikası yetkılilerinm katıldıklan ilk toplantıda sonuç alınamadı. 24 şubat tarihinde başlaması gereken grevin Bakanlar Kurulu karanyla 2 ay ertelenmesinin ardından, taraflar arabulucu başkanhğında THY Genel Yönetim binasında bir araya geldiler. Gerçekleştirilen toplantı sonrası biraçıklama yapan Hava-lş Sendikası Genel Başkanı Atılay Ayçin, işyeren sendikası TÜHtS'in ta\Tinın, grevin ertelenmesinden önceki tavırlanndan farklı olrnadığını söyledi. CHP'li bakanlan onaylayan Demirel, eski ortağının Dışişleri Bakanlığı'nı yorumladı: Iııöııü devlet içitı lıayıı-hANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cum- hurbaşkanı Süleyman Demirel, kabinenin CHP kanadında yapılan değişikliği onay- ladı. Solda bütünleşmenin ardından, "yeni hükümet istasyonda" diyerek 51. hüküme- tin kurulması gerektiğini savunan Demi- rel, Başbakan Tansu Çiller'in 50. hüküme- tin devamı konusundaki direncini kırama- ymca yeni kabine ısranndan vazgeçti. De- mirel. 20 Ekim 1991 seçimlerinin ardın- dan ortak hükümet kurduğu lzmir Millet- vekili Prof. Dr. Erdal Inönü'nün Dışişleri Bakanlığı'nı üstlenmesini, "Devlet içinçok hafyırb oMu" sözleriyle yorumladı. CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin'in. kendisini fesheden SHP'nin "OnursalGe- nel Başkanı" Inönü'nün yanı sıra. Prof. Dr. Aydın Güven Gürkan. Prof. Dr. Onur Kumbaracıbaşı, Ercan Karakaş ve Aigan Hacaloğlu gibi isimlerin kabinede yer al- ması. "Çetin,hem parti içi nıuhakfetin önü- nü kesti hem de hükümette güçlü ve etkili ortak olacağı mesajını \erdi" şeklindede- ğerlendirildi. Kabinenin CHP kanadmın, ekonomi politikalan ve özellikle Uluslara- rası Para Fonu (IMF) uygulamalan ile özel- leştirmeye yaklaşım konulannda merkez sağ partilere yakın görüşleriyle bilinen Mu- rat KarayaJçın ekibine karşı isimlerden oluşturulması dikkat çekti. Başbakan Çiller, kabinenin, CHP kana- dındaki değişiklik listesini dün Cumhur- başkanı Demirel'e sundu. Demirel. yeni listeyi, yaklaşık 1 saat süren görüşme sıra- sında "bekletmeden" onayladı. Kabinenin yeni üyeleri. CHP Genel Merkezi'nde bir toplantı yaptıktan sonra görevlerini, eski bakanlardan devraldılar. 12 sandalyeden oluşan kabinenin CHP kanadının 8'i SHPkökenli isimlerledoldu- ruldu. Kadın ve aileden sorumlu Devlet Ba- kanlığı ise Aysel Baykal'ın atanmasıyla, Türkan Akyol ve Önay AJpago gibi yine parlamento dışından bir isimle doldurul- du. Yeni CHP'li bakanlar ve seçim çevre- leri şöyle: HikmetÇetin: (Gaziantep) Dev- let Bakanı ve Başbakan Yardımcısı. Erdal İnönü: (lzmir) Dışişleri Bakanı. Aydın Güven Gürkan: (Içel) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı. MehmetMoğultay: (îstanbul) Adalet Ba- kanı. Erman Şahin: (Muğla) Bayındırlık ve Is- kân Bakanı. Hasan Akyol: (Bartın) Sanayi ve Ticaret Bakanı. Ercan Karakaş: (İstanbul) Kültür Baka- nı. trfan Gürpınar: (Kırklareli) Turizm Ba- kanı. Onur Kumbaracıbaşı: (Hatay) Denizci- likten sorumlu Devlet Bakanlığı. Algan Hacaloğlu: (tstanbul) fnsan hakla- nndan sorumlu Devlet Bakanlığı. Ziya Halis: (Sıvas) Şehircilikten sorum- lu Devlet Bakanlığı. Aysel Baykal: (Parlamento dışından) Ka- dın ve aileden sorumlu Deviet Bakanlığı. Karayalçın, hükümetteki son saatlerinde Cumhurİyel 'in sorulannı yanıtladı: HikmetÇetin benankkonıışmadı• Karayalçın, valilik ve büyükelçilik teklifleri aldığını, ancak devlette görev düşünmediğini söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP'ye katıİan SHP'nin genel başkanlıği- nın ardından, dün başba- kan yardımcılığı ve dışiş- leri bakanlığı görevlerine de veda eden Murat Kara- yalçın, parti liderliğinetek- rar aday olacağı yolundaki yorumlan değerlendirir- ken. "Siyasi çalışmalarunı sürdürmem doğai" diyerek genel başkanlık yanşı için açık kapı bırakti. Karayal- çın. kimseye kırgın olma- dığını belirtirken, CHP Ge- nel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Hikmet Çetin ile yeni bakanlara başanlar diledı. Karayalçın, valilik ve büyükelçilik teklifleri aldığını. ancak devlette gö- rev düşünmediğini söyle- di. Hikmet Çetin'in, kabine değişikliği çalışmalannda kendisiyle konuşmadığını. sadece listeyi okuduğunu bildiren Karayalçın, "Hik- met Çetin, Erdal İnönü'yü neden seçti, o konuda bir şey söjleyemem. Ama Sa- yın İnönü'nün çok başanlı bir dışişleri bakânlığı sergi- leyeceğine içtenlikle inam- yorum" değerlendirmesini yaptı. Karayalçın, Başba- kan Yardımcılığı ve Dışiş- leri Bakanlığı görevlerinin son saatlerinde Cumhuri- yet'in sorulanna şu yarutla- n verdi: - Hikmet Çetin, kabine değişikliği için sizinle ko- nuştu mu? - Hayır konuşmadı. Dün Sayın Başbakan'a gider- ken herhalde 7'ye 10 kala telefon erti ve bana listede- ki isimleri bildirdi. -Onun dışında bir görüş- me oMu mu? - Hayır olmadı. - Çetin'de, geçmişten ka- lan bir kırgınlık hissettiniz mi? - Hayır. Kızgın olmasını gerektiren bir şey olduğu- nu sanmıyorum. Bakanhk değişikliğini bir kırgınlık nedenı almayacağını bile- rek söylüyorum. Bu hep söyleniyor, "Karayalçın o Paris'teyken Çetin'i görev- den aldı" diye. Yani ha>Tet edilecek bir şey. Yani bir medya sorunu bu. Bu ka- naat yerleşmiş, ben bunu değiştıremiyorum. Ve de- ğiştırmekte başanlı olamı- yorum. Hikmet Çetin Pa- ris'teyken görevden alın- madı, ama o Paris'teyken birilerinin Dışişleri Bakan- lığı'na geleceği haberleri gazetelerde çıktı. Ben ga- zeteye demeç vermedim. Çıktıysa çıktı. Yani ben ga- zetecileri toplayıp da. "Hikmet Çetin'i şimdi at- mıyorum, ama yerine Ah- met'i, Mehmet'i getirece- ğim" demedim kimseye. MömtazSoj'sal'a, "Sizsöy- tedinizmi?"dedim, "Ha>ir ben de söylemedim" dedi. Ama şimdi 10 gündür Dı- şişleri 'nin başma kimin ge- leceği haberleri çıkıyor. Ben bundan dolayı Hikmet Çetin'i suçlayabilir mi- yim? - CHP liderliğine adaj olacak mısınız? - Ben siyasetçiyim. Tabii siyasi çalışmalanmı sürdü- receğim. Çok doğal bu. Onda bir olağanüstülük ol- duğunu sanmıyorum. Bir büro hazırlanıyor ya da ha- zırlandı. Arkadaşlanmızla birlikte bir büro tuttuk. - Kabine dışında. devlet- te bir görevlendirmeyi ka- bul eder misiniz? - Bir büyükelçilik, vali- lik filan söylendi. O tür şeyleri düşünmüyorum. - Kimseye kırgın mısı- nız? - Hayır. - Sizce Dışişleri Bakanb- gından aunmanız gerekü mijdi? - Onu ben değerlendire- rnem. Ben. "Niye ben d^a- nda bırakıhj'orum?'' diye bir şey demedim. öyle bir eleştiri de yapmıyorum. Şimdi eğer bana yöneltilen eleştiriler doğruysa benım de eleştiriler yapmam gere- kir. Ama ben bunu yapmı- yorum. ÇİZMEDEIV YUKARI / MUSA KART KAZiANAZA&MtZI 'Bir başkan dışanda kalsın'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kabinenin CHP kanadındaki değişiklikte Doğu ve Güneydoğu bölgelerinden hiçbir milletvekilinin kabineye girememesi. bölge milletvekillerinin sert tepkılerine neden oldu. "Bu kabinede biz temsil edflmiyoruz, biz üvey e\ lat muamelesi görüyoruz 1 " diyen Doğu ve Güneydoğulu millervekilleri. Genel Başkan Hikmet Çetin'in bölge milletvekili olduğunun anımsatılmasına karşı "Ozaman ilk seçimde Diyarbakır'dan ada> obun" önerisini getirdiler. Çetin'in değerlendirmesiyle kabinenin oluştuğunu vurgulayan eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ise kabinede kendisi dışında üç yeni ve eski genel başkan bulunmasını değerlendirirken, "Bütûn genel başkanlan, bütün yumurtalan aynı sepete km mamak İazun, bir genel başkana ihtiyaç olursa, dışanda da birisi kalsın" diye konuştu. Kabinenin CHP kanadındaki değişiklikle kabinede 3 milletvekili olan Kars ile 2'şer milletvekili bulunan Batman, Uşak ve Erzincan'dan temsilci alınmaması bu illerin temsılcilerinde sıkjntı yarattı. Doğu ve Güneydoğu ıllerinden partinin toplam 23 milletvekili bulunmasına karşın, bu bölgelerden Genel Başkan Hikmet Çetin dışında hiçbir milletvekilinin kabineye girememesi de sert tepkilere yol açtı. Genel Başkan Yardımcısı, istanbul Milletvekili İsmailCem'in kabine dışı kalması Çetin ve yakın çevTesinde üzüntüyle karşılandı. Cem. dün bu konudaki sorulara. "O kadar önemli degiL Ben baştan beri ancak yapabfleceğim bir îşte istekli olacağımı söy ledim. Genel başkan çok ısrar etti, o zaman, 'Sanayi Bakanlığı olabiiir' dedim. Genel başkan da, 'Oranın talibi çok' deyinee olay kapandı" karşılığını verdı. CHP'nin eski Genel Başkanı Deniz Baykal, Cumhuriyet'in kabme değişildiğiyle ilgili sorulannı yanıtlarken. "Arkadaşlanmız iyi niyetle hükümete başlavacaklar ve başanlı olacaklardır. Daha şu andan itibaren bir olumsuzluk bekleyişi içine girmeve gerek yok*' dedi. CHP lideri yeni dönemi değerlendirdi Çetin: Her şey güllük gülistanhk değil ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin, yeni- lenen 50. hükümetininönündepekçokso- run bulunduğunu, 'her şejin güllük gülis- tanlık olmadığım' belirterek "Hükümet karşılıkh güvene dayalı bir olgudur. Türki- ye'nin koşullan bu güvenj zorunlu kılıvor" dedi. Parti gruplannın öncelikli gündemi belirleyerek "Meclis'e hâkim olması" ge- rektiğini vurgulayan Çetin, "Varsayımüze- rine konuşmayı doğru bulmuyorum. Neyi vapacagımızı karariaştırdık, bunu yapmak göroimiz. Arkadaşlann geneleğilani, flke- lere ve programa bağlılıktır. Kimüğimizi devam ettirmektir, ilkeierimizi korumak- tır" görüşünü dile getirdi. CHP lideri Çetin, Cumhuriyet'in, kabi- nenin oluşum süreci ve yeni dönemdeki hedeflerine ilişkin sorulannı şöyle yanıt- ladı: - Bazı isimlerin kabine dışında kalması sizi sıkıntıya sokuyor mu? - Genelde olumlu değerlendirmeler alı- yoruz. tnsan daha fazla arkadaşını hükü- mette görmek ister. Istememize rağmen yapamadık. Örneğin İsmaîl Cem'le Seyfi Oktav için üzüldüm. Artık önümûzde ha- reketli bir dönem var. - Nasü bir takvim vereceksiniz? - Şu gün şu saat takvim vermenin yara- n olmadığı düşüncesindeyim. Bir kere Meclis'e hâkim değiliz, onu kabul etmek lazım. Hükümet başladıktan sonra iki par- tinin gruplan bir araya gelerek Meclis gün- demini belirleyecek. - Meclis'teki sıralama>i mı düzenkye- ceksüıiz? - Karanmız o. İki tarafın mutabakatı ol- madan yeni bir şey gündeme konmayacak. Bence gerçekçı olanı bu, doğru olanı bu. - DYP grubunu aşmanuı zor olacağuu düşünüyor musunuz? - Sanmıyorum. Gümrük birliği de onlar için iyi değerlendirilmesi gereken bir sü- reçtir. Bazı adımlar atmayınca birtakım olumsuzluklar çıkabilir. Olumlu adımlar atılamazsa, Avrupa Parlamentosu'nda çok güç durumda kalınz. Aynca kendımiz için olumlu adımJararmamız gerekir. Ama bu- nu bu dönemde yapmamız gerekir. - Demokratikleşmede tekrar bir zorluk- la karşılaşırsanız, ne yapmayı düşünüvor- sunuz? - Varsayım üzerine bir şey söylemem. ^en söyledim. CHP olarak bir protokol imzaladık. Daha yeni olabiiir. protokolün yapımcısı da ben değilim. Yaşama geçir- mek durumundayız. PM'deki arkadaşlann genel eğilimi, ilkelere ve programa bağlı- lıktır. - Güvenoyiaması konusunda bir tarih varmı? - Tarih koymadık. Çünkü bu güven oy- laması hükümetin faaliyetlerini etkileyen bir şey değil. O görev başında güvenoyia- ması. "Güvenoyu istiyorum" diye Başba- kan başvuracak. Görev başında güvenoyu istemedir bu. - Ağustos kurultayınuı ertelenmesi söz konusu mu? - Böyle bir şey söz konusu olamaz. Biz hızla görevimizi yapıyoruz. Takvimimizi yapmaya çalışıyoruz. Öyle bir şey yok. Takvim gidiyor. Takvim uygulandıktan sonra, birleşmenin kendiliğinden getirdi- ği bu hantal yapıdan kurrulmak lazım. S A L I T O P L A N T I L A R I B İ L İ M , B İ R E Y V E E T İ K BİYOTEKNOLOJİ VE ETİKYöneten Orhan Bursalı Konusmacılar Beyazıt Çırakoğlu. Şefık Görkey. Sorgun Tont 28 Mart 1995 Saat: 18.30 YAP1 KRED1 K Ü L T Ü R M E R K E Z İ Yapı Kredi Sermet Çifter Kütüphanesi | Istıklâ! Caddesi 285 Bcyoğlu 80050 İstanbul Telefon: (212) 252 47 00/44) - 245 20 41 Salı Toplanhları nı. isteyen herkes ücretsız olarak ızleyebilır. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Göçük... Yozgat'ın Sorgun ilçesinde 51 madenci toprak al- tında... Işçilerden 13'ü yaralı olarak kurtanldı. 15 işçi ya- şamını yitirdi. Toprak altında kalan diğer işçilerin yaşamından umut kesildi. Grizu patlaması maden ocaklarının ilkelliğinden kaynaklanıyor. Ölümle burun buruna çalışan işçiler her an böyle bir tehlikenin olacağını biliyor. Bugüne dek Zonguldak yöresinde yüzlerce insan bu nedenle yaşamını yitirdi. Ancak yetkililer hiçbir önlem almadı. 1995 Türkiyesi'nde insan yaşamı hâlâ önemsen- miyor. Bu ülkede insanlar bile bile zehirli mantar yi- yip ölüme gidebiliyor. Zehirli mantar yemekle madende, yani 900 met- re toprağın altında çalışmak arasında bir fark var mı? Elbetyok!.. Ikisi de aynı şey. Yaşama hakkının hiçe sayıldığı bir ülkede yaşam savaşımı veren yoksullann, emek- çilerin 'ölüme meydan okuması' da zaten bu yüz- den... Gaziosmanpaşa'da bir gece kahvehaneler ve bir pastane tarandı, iki kişi öldü. Ardından olaylar baş- iadı. ölü sayısı arttı. Polis halka ateş açtı. Barikatlar kuruldu. Kan gövdeyi götürdü. Ardından Ümraniye olaylan patladı. Yine kan döküldü, halka ateş açıldı. Sonuç ne oldu sonuç? Televizyonlarda, gazetelerde izlediniz. Suçlu he- men belirlendi: Iç ve dış güçler. Özellikle Yunanis- tan... Gaziosmanpaşa'da kahvehaneleri ve pastaneyi tarayanlar kimlerdi; polisin görevi suçluları yakala- mak değil miydi? Çağdaş ülkelerde güvenlik güçleri suçluyu bulup yakalar ve adalete teslim eder. Işte son örnek Ja- ponya'dan. Metroya zehirli gaz sıkan kişi 24 saat sonra yakalandı ve arkasındaki tarikat belirlendi. • • • Yozgat'ın Sorgun ilçesini, şarışın Başbakanımız Tansu Çiller ve eşi Özer Uçuran Çiller bilir mi aca- ba? 40 bin nüfuslu Sorgun'da halk geçimini tanm ve linyit işletmelerinde çalışarak sağlıyor. 27 Mart 1994 seçimlerinde Refah Partisi belediye seçimlerini ka- zanıyor, tıpkı Gaziosmanpaşa ve Ümraniye'de oldu- ğu gibi. Kapalı ekonominin egemen olduğu Sor- gun'da 'muhafazakârtık' insan yaşamının vazgeçil- mez koşulu oluyor. Kimi fotograflar düşüyor önüme. İnsan yüreğini al- tüst eden fotograflar bunlar. Sabah bir özel televizyonda, ünlü bir sanatçı ha- nımı telefonla arayan kadınlar. Az önce haberleri ve- ren özel televizyon kanalı "Sorgun 'da31 maden iş- çisinden umut kesildi" dedıkten sonra lapiska saç- lı sanatçı bayan, hayranlarından gelen fakslan oku- yor, canlı telefon bağlantısı yapıyor, şen şakrak kah- kahalaratıyor... Diyor ki: "Ooh.. sefam olsun, beni kıskananlar çatlasın..." Bu arada bir küçük haber dikkatimi çekiyor gaze- teierin iç sayfalarında. Şimdi bir başka fotoğrafla karşı karşıyayım... Esenyurt'ta çadırlarda yaşayan ve kâğıt toplaya- rak yaşamını sürdüren Hüseyin Selçuk, 9 yaşında- ki Hüseyin Kuleli'yi ensesınden bıçakla vurarak öl- dürmüş... Acaba katil Hüseyin Selçuk kaç yaşındaymış? Kimilerine göre 14, kimilerıne göre 16... Neden öldürmüş Hüseyin, 9 yaşındaki Salih'i? Küfürettiği için... Baba Necati Kulcli şöyle diyor "Oğlumun kanı yerde kalmayacak..." Aynı saatlerde 40 bin nüfuslu Sorgun ilçesinde on- larca madenci 900 metre toprak altındaydı ve ya- şamlanndan umut kesilmişti... • • • " Her grizu faciasında sendikalar ayağa kalkar... Derler ki: "Grizu, madencinin kaderi olmaktan çıkanlmalı- dır..." ' . Sonuç ne olur? Bir süre sonra yine bir grizu patlaması ve onlarca ölü. 1941 yılından 1994 yılına dek madenlerde mey- dana gelen kazalarda ölenlerin sayısı 3 binin üze- rinde. Bu kazalarda, 348 bin 177 kişi de yaralanmış. Elbet bu sayıyı terörle ya da zehirli mantar, Foli- dol ilacı içerek ölenlerfe karşılaştınrsak sevinebilir- siniz. Başta belirttiğimiz gibi, ülkemizde 'yaşama hak- to'yok. Biz ölülerimizin arkasından ağlayıp gözyaşı döke- riz sadece... Kimi zaman 'ölüme alkış tutsak' bile duygusal bir toplumuz... Yine Sorgun'da ölenler için ağlayacağız... Galiba başka yapacak şeyimiz de kalmadı... Bakan değişikliği sırası şimdi DYP'de YAPI KREDİ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHP'nin ardından. 50. hükümetin DYP kana- dında 'dar kapsanuY deği- şiklik yapmayı planlayan Başbakan Tansu Çiller'in, 'ağırlıklı' sosyal demokrat isimlere karşı merkez sağı güçlü gösterecek isimleri kabineye alması bekleniyor. Parti içi muhalefetin etkisiy- le güvenoylamasını tehlike- ye düşürmemek için DYP kanadındaki değişikliği CHP'ninkiyle aynı dönem- de yapmayan Çiller'in. geniş kapsamlı değişikliği 'seçim kozu' olarak ertelemesi bek- leniyor. Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel'in. yeniden kendisini bu göreve atama- yacağı kaygısıyla baştan be- ri '51. hükümet' oluşumuna karşı çıkan Başbakan Çiller, bu kez de grubu içindeki muhaliflerin. 'güvensizlik O>TI' vereceği olasılığını dık- kate alarak DYP kanadında- ki değişikliği güvenoyiama- sı sonrasına bıraktı. Çil- ler'in, muhaliflere karşı, ba- kanlık kozunu elinde tutarak güvenoyunu garantiye aldık- tan sonra kabine değişikligı- ne gitmesi, DYP grubunda rahatsızlık yarattı. DYP'de çok sayıda milletvekili ve parti yöneticisi, Çiller'in bu tavn ile grubuna 'güvensiz- Hk' gösterdiğine dikkat çe- kerek "Başbakan, bu ta>n nedeniyle. gruptan tepki gö- riirse, bunu yatıştırmak için DYP kanadındaki değişikli- ği hemen yapmavabüir" gö- rüşünü dile getiriyorlar. Çiller'in, D'VT kanadında- ki kabine değişikliğini iki aşamalı yapacağı belirtili- yor. tlk aşamada dar kap- samlı değişiklik yapması beklenen Çiller'in, büyük revizyonu ise olası birerken seçim ya da 1996 seçimleri öncesine denk getireceği be- lirtiliyor. Çiller'in, 'kufland- mayacak' dediği, 5 yeni dev- let bakanlığını da yine se- çimler öncesi kullanacağı bildiriliyor. Kabine değişikliği hükü- met ortağı DYP tarafindan olumlu karşılandı. DYP'liler Erdal İnönü'nün Dışişleri Bakanlığı'nı "İnönü.devlet adamı sorumluluğuvla hare- ketetmiş ve ülkeyaranna bu göre\i kabul etmistir" sözle- riyle değerlendirdiler.