Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 MART1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
75 MART DÜNYA TÜKETlCİ HAKLARIGÜNÜ
Türk tüketicisiıun kudayacak neyî var?
HÜLYAGENÇ
Bugün 15 Mart. 'Dünya Tüketici Hak-
ları Günü". ABD başkanlanndan John F.
Kennedy'nın Berlin'de "Hepimiz tüke-
üciyiz" diye başlayan konuşmasımn üze-
rinden 33 yıl gecti. Aradan geçen yıllar.
dünya tüketici hareketinin gelişmesine
çok şeyler kazandınrken Türkiye olan bi-
tenden habersiz yerli malı haflalannı kut-
lamaya devam etti.
Türk tüketicisinin bir asır geriden ta-
kip ettiği bilinçlenme rüzgân, bugün Av-
rupa Birliği'ne girme hevesi ve hazırlık-
lan ile bambaşka bir noktaya geldi. Son
20 yıldır 10 kez Meclis kapısından dönen
Tüketici Yasası, eksiği ve yetersizliği ile
de olsa 6 ay sonra yürürlüğe girecek. An-
cak Batılı toplumlarda sivil toplum hare-
ketiyle başlayan tüketici hareketinin Tür-
kiye'de istenilen noktaya geldiğini söyle-
mek bugün için olası değil. Hükümetin
çizdiği çerçevede, firmalann imkân tanı-
dıgı ölçüde gelişmeye çalışan tüketici
hakJan. tüketicinin ülke çapında örgütle-
nip sesini çıkarmaya başlamasına kadar
da devam edecek. Tabii ki tüketici hakJa-
n 1980Tİ yıllara göre bir hayli yol kat et-
ti. Önceki yıllarda satın aldığı ürünlerde
birçok soninla karşılaşan tüketici, prob-
lemlerini ıletmeye ilgili makam bulamı-
yor, günlerce üretici firmalann kapısını
aşındınyordu. Tüketiciler, çoğu zaman
haklannı aramaktan vazgeçmek zorunda
kalıyorlardı.
1980'li yıllarda yaşamlan birkaç olayi
hatırlatmak. tüketici hareketinin nereye
geldiğini göstermek konusunda yeterli
olacak. 1984 yılında satın aldığı bluzun
üzerinde temizleme etiketi gören tüketi-
ci ürünün kullanıldığım anlayarak satıcı
firmaya gitmiş. Sorunu çözümlenmey-
ince ticaret odasına ve Kocaeli il zabıta-
sına gitmiş. Tüketici, gerekli yardımı ala-
mayınca gazetemize başvurmuş. Gaze-
temiz aracıhğıyla yapılan görüşmeler de
ilgili merci bulamama yüzünden sonuç-
lanamamış. llhan Ateş isımli okunımuz.
renkli bır televizyon alıyor. tkinci günden
itibaren televizyondan 'vıız' sesi gelme-
yebaşlıyor. Satıcıya başvuruyor, "Servi-
se tamire göDderebiliriz" cevabını alı-
yor. Kabul etmiyor, gazetemizi anyor.
Ancak gazetemiz. ürünün satın alınması-
nın üzerinden 40 gün geçtiği için tüketi-
ciye yardımcı olamıyor.
Orgütlü firmalar karşısında, tek başı-
na mücadele eden tüketicinin zamanla
hakkını aramaya başlaması ve örgütlen-
mesi, üretici firmalan harekete geçirme-
ye yetti. Ilk başta büyük firmalar tarafin-
dan kurulmaya başlanılan 'tüketici danış-
ma hatlan' İcüçük firmalar arasında da
yaygınlaştı.
Batılı tüketici.,
hakkına
sahip çıktı
Tüketici bilinci ve
örgütlenmesi ile bu
alandaki yasal dü-
zenlemelere öncülük
eden Batı dünyası,
ABD'de de başlayan
kitlesel tüketici tepkisi ile bu alanda düğrne-
ye bastı. Bunu ABD'deki yasal düzenleme-
ler ve Avrupa'da hükümetlerin desteği ile
oluşturulan yapılanma izledi.
Tüketim çılgınlığını adeta tüm dünyaya
yayan ABD, tüketici haklanyla 19'uncu yüz-
yılın sonuna doğru tanıştı. Ekonomik alan-
da yaşanan kargaşalar ve artan gıda fiyatla-
nna karşı yayılan boykotlar. yeni tüketici ör-
gütlerinin ortayaçıkmasını gerekli kıldı. Sa-
tılan mallann tüketiciye cevap vermediği du-
rumlann gazetelerde ve diğer yayımlarda iş-
Jenmesi. tüketiciyi koruyucu yasalann çıka-
nlmasına zemin hazırladı. Kamuoyu baskj-
sı karşısında ABD Kongresi 1906 yılında
"Gıda Maddeleri ve tlaç Yasası" ile "Et De-
netimi Yasası"nı çıkarmak zorunda kaldı.
Gıda Maddeleri ve llaç Yasası, bozuk ve hi-
leli gıda maddeleri ile ilaçlann üretimini ve
satışını yasakladı. Bu arada özel komite,
kulüp ve birliklerin de kurulmasını hızlandı.
. 1930*lu yıllarda görülen ikinci tüketici ha-
reketlerini 196O'lı yıllarda görülen üçüncü
dönem gelişmeler izledi. Devlet başkanlan
tüketici haklanyla direkt olarak ilgilenme-
ye başladı. Temel tüketici haklan devletçe
kabul edildi. Gönüllü örgütlenmeler de bu
dönemde görülmemiş boyutlara ulaştı. Böy-
lece ABD tüketim cenneti haline geldi.
ABD'de başlayan ve
giderek boyutlan geniş-
lemeye başlayan tüketi-
ci haklan. Avrupa ülke-
lerinin ardından Japon-
ya. Avustralya ve Kana-
da gibi birçok ülkeye
yayıldı. Bu yaygınlaşma
çerçevesinde 1960 yılında Hollanda'nın La-
hey kentinde düzenlenen bir konferanstâ
"ÜlustBrarası Tüketici Birlikleri Örgütü (1O-
CU)" kurulması fikri ortaya atıldı. 1962 yı-
lında 16 ülkenin tüketiciler birliklerinin ka-
tılmasıylabirlikgenişledi. Örgüt 1990 yılın-
da bünyesinde 63 ülkeden oluşan 176 tüke-
cici örgütü bannıyordu.
lsveç, tüketici korunmasında Avrupa'da
ve dünyada öncü ülkelerden biri. Aynca,
kendine has yönleriyle tüm Avrupa'da tec-
riibesinden yararlanılan "Iskandinav mo-
deli"nin de temel direği. lsveç'teki gelişme,
toplumun dayatmasından çok. sendikalar.
kooperatiflervepolitikacılann tüketici hak-
lanna sahip çıkrnasıyla sağlandı.
lngiltere. Fransa ve Almanya'da tüketici
haklarının gündeme gelmesi için 196O'lı
yılları beklemek gerekti. Bu gelişmede
AT'nin 1957 yılında başlattığı tüketici prog-
ramlannın büyük etkisi oldu.
Tüketiciyi Koruma Derneği tarafindan düzenlenen "Bilinçli Tüketim Nasıl CMur" konulu karikatür yanşmasuıda General AIi Rıza Ersin Lisesi'nden
Cemre Ozkurt (soldan ilk ikisi)üe Özel Erenköy Güneş Lisesi'nden Abdullah Sevgili'nin (sağdaki>çizimleri ilk üçe gjrdi.
Türkiye 100 yıl geriden geliyorAmerika'da yüzyılı aşkın bir süredir
gündemde olan tüketici haklan,
Türkiye'de 1970'li yıllarda önem
kazanmaya başladı. Ülke
ekonomisinde altyapının hızlı
gelişmesı, sanayinın büyümesine
paralel olarak tüketim harcamatannın
artması bu konuyu gündeme getirdı.
Ilk tüketiciyi koruma yasa tasansı
1971'de hazırlandı. 199O'lı yıllara
gelinceye kadar hazırlanan 10
tasandan hiçbirisi yasaiaşamadı.
Tüketici haklan ilk kez resmi olarak
1982 Anayasası'nda yer aldı.
Tüketicinin korunmasıyla ilgili olan
birçok yasa ve bunlarla bağlantılı bir
çok tüzük ve yönetmelikler bir kargaşa
içinde değişik bırim ve organlann
yetkisinde toplandı. Birbirlerinden
kopuk ve geniş ölçüde etkisiz halde
olan bu yasalardan tüketici
faydalanamadı. Çeşitli üniversitelerde
tüketici haklan konusunda eğitim
verilmeye başlandı. Sivil örgütler, TSE
ve yerel yönetimler de tüketici
bılincinı yerleştirmeye çalışıyorlardı.
Aynca TOBB, TÜSIAD ve lstanbul
Ticaret Odası gibi kuruluşlar da çeşitli
yayınlar ve etkinliklerle tüketici
bilincinın gelişmesine katkıda
bulunmaya çalıştılar. Örgütlenen ve
gelişen tüketici bilinci karşısında
SHP-DYP koalisoyunu da
hazırladıklan protokolde "Tüketici
Haklan Vasası"nın çıkanlmasına yer
verdi. MÜ Öğretim Görevlisi Doç. Dr.
Hurşit Güneş başkanlığında bir
komısyon kurularak, yasa tasansı
1992'de Meclis'e sunuldu. 1994
sonuna kadar bekleyen yasa. gümriik
birliğine girme hazırlıklannın
yoğunlaşması üzerine yeniden ele
alındı. 1995 Marti'nda Meclıs'te kabul
edildi.
7UKETİCÎ YASASI GÖSTERMELlK Mİ?..
Cezalar yasada yetersiz kakyor
• Tüketici Yasası'nın hazırlayıcılanndan Doç. Dr. Hurşit Güneş,
tasannın Meclis'te tırpanlandığını savunarak, Erdal Inönü'nün
Meclis'e 13 sayfalık eleştiri mektubu verdiğini söylüyor.
Tüketici yasa tasansı-
nın miman Hurşit Gü-
neş, Meclis'ten geçen
yasayı eksik buluyor.
"Çerçeve yasa" niteli-
ğinde çıkanlan Tüketici
Kanunu'nun meclisten
geçerken "ürpanlandı-
ğmı" hatırlatan Marma-
ra Üniversitesi tktisat
Fakültesi Öğretim Gö-
revlisi Doç. Dr. Hurşit
Güneş, bu olaydan duy-
dukları rahatsızlıklan
dile getirmek için 13
sayfa uzunluğunda bir mektup hazırla-
dıklannı ve bunu Erdal tnönü tarafin-
dan Meclis'e sunduklannı dile getirdi.
Yasada öngörülen cezalann yetersiz ol-
duğunu hatırlatan Güneş. "Yediğiniz
tostun bozuk çıkması halinde sabcının
parayı iade etmesi u\gun bulunuyor.
Oysa insan sağlığım iİgilendiren konu-
larda daha büyük cezai müeyyideter uy-
gulanmalı" dedi.Güneş. yasayla kurul-
ması öngörülen Reklam Kurulu'nun
fonksiyonlannın da sınırlandığına dik-
kat çekti.
Piyasada bulunan ürünlerden birinin
bozuk veya defolu çıkması halinde ay-
nı anda üretilen tüm se-
rinin toplanılmasını ön-
geren "Sınıf Davası "
uygulamasının Türki-
ye'ye uyarlanamayaca-
gını bildiren Güneş, bu
nedenle tüketici yasa-
sında söz konusu uygu-
lamaya yer verilmediği-
ni hatırlattı. Tüketici
Yasası'rtm iki yeniiik
getirdiğini söyleyen
Güneş, "Bunlardan ilki
kurulması öngörülen
Tüketici Mahkemeleri,
diğeri ise yasanın tüketicinin örgürJen-
mesine zemin hazırlamasrdedi."Yasa-
nın getirdiği en büyük yenilik" olarak
nitelendirdiği tüketici mahkemelerinin
kurulmasının şüpheli olduğunu bildi-
ren Güneş. Adalet Bakanlığı'nın özel
ihtisas mahkemelerine karşı çıktığını
söyledi. Adalet Bakanlığı'nın 'hukuk
sistemini bozuyor' gerekçesiyle, yasa
tasansında bulunan tüketici mahkeme-
leri kurulmasını öngeren maddeyi Mec-
lis'teki göriişmeler sırasında çıkardığı-
nı hatırlatan Güneş. "Israrlanmız üze-
rine bu madde yeniden eklendi ve bu şe-
kilde yasalaşb" diye konuştu.
Tüketici bankalara korumasız
• Tüketicileri Koruma Derneği Başkanı Ayşe Akman yasanın,
tüketicileri, kredi sözleşmelerinin hükümlerinin belirlenmesinde
bankalara karşı korumadığını savunuyor.
Tüketici Yasası'nı ek-
sik bulan Tüketiciyi Ko-
ruma Derneği, değışik-
lik için gerekli çalışma-
lara şımdiden başladı.
Yasada yer alan tüketici
kredilerine yönelik
maddeyi eleştiren Tüke-
ticiyi Koruma Derneği
(TUKODER), kredı
sözleşmelerinin her iki
tarafin da çıkarlannı ko-
ruyacak şekilde hazır-
lanması gerektiğini sa-
vundu.
Tüketici Yasası'nı eksik bulduğunu
vurgulayan TÜKODER Başkanı Ayşe
Akman, "Biz dernek olarak, kredi söz-
leşmelerinin iki tarafin çıkarlannı koru-
yacak şekilde düzenlenmesini istiyoruz"
dedi. Akman, kredi sözleşmelerinin tek
tip ve okunabilir büyüklükte düzenlen-
mesi gerektiğini vurglayarak. "Yetkili
bir merci tarafindan tektipolarak ha-
zırlanan sözleşmeler bürün bankalara
yollanniairdedı. Kredi sözleşmelerin-
de yeralan faiz oranlannın net bir şekil-
de belirtilmesinı ve değiştirilmemesini
isteyen Akman, "Bankalar gecmişe ve
gdeceğe yönelik olarak değişiklik yap-
mayacaklannı taahhüt
altına almalılar" diye
konuştu. Tüketici kredi-
sı alanlann vergi ve
harçlardan muaf olma-
lan gerektiğini savunan
Akman. kredi kullanan
kişinin borç bitimine ka-
dar olan miktan önce-
den bılraesi gerektiğini
savundu. Akman, söz-
leşme örneklerinin kre-
di kullanmak isteyen tü-
keticilere incelemek
üzere verilmesi gerekti-
ğini savundu.
Tüketici örgütlerinin yasal düzenle-
melerle oluşturulan kurullarda söz sa-
hibi olmalan gerektiğini anımsatan Ak-
man, Rekabet Kanunu'na göre kurul-
ması öngörülen Rekabet Kurulu'nda bir
tüketici örgütü üyesine yer verilmediği-
ne dikkat çekti.
Tüketici örgütlerinin devlete ait labo-
ratuvarlardan ücretsiz olarak yararlan-
ması için çahştıklannı belirten Akman.
"Hazırlanan yasa tasansında buna
ilişkin bir madde vardı. Tasan yasa-
laştiğında bu madde kaldırılmıştı"
şeklinde konuştu.
Sermaye Piyasası Kurulu
MENKUL KIYMETLERİN GERİ ALMA (REPO)
VEYA SATMA (TERS REPOl TAAHHÜDÜ İLE
AL1M SATIMI YETKİ BELGESİ
Numara&t Tmh
ARK/RP- 106 06.03.1995
Scrauye Piyasası Kunılu'nca Camiş Menkul Değerier A.Ş.nin I6.02.I99S
urihinden mbaren Menkul Kıymeılenn Geri Alma veya Saıma
Tuhhüduyle Alım Salımı faalıyeünde bulunması U)gun gönilmuştur
Bu helge sıhıbı aracı kurura. Serv V. No: 7 TeMiği'nın 5'ıncı maddesindc
yer alan menkul kıymetler uzennde gen alma (repot veya saıma (lers repo)
taahhudu ile alım satım yapabilır.
Bu belge. 3794 sayılı Kanun ile değişik 2499 sayılı Sermaye Pıyasası
Kanunu'nun 3 lıncı nuddesı uyannca venlmistir.
Ali Ihs» KARACAN
Baskan
Onaklıiın:
BaflıtJdugıT Sml Mtmm
Sıatfte
İamb.1
202416-1-19956
mııımıılııımnııımiııııııımııı
İLAN
T.Ç.
TERME ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
1994/292
Davacı Hüseyin Ustaoglu vekili tarafindan davalılar Mak-
bule Ustaoglu ve Arife Ustaoglu aleyhine açılan tapu iptali
davasının verilen ara karan gereğince:
Davalılardan Makbule Ustaoğlu'na adresinin yetersizliği
nedeni ile tebligatın yapılamadığı ve tüm aramalara rağmen
adresinin tespit edilemediğinden bahisle samk adına tebliga-
tın ilan yolu ile yapılmasına karar verilmiştir.
Karar gereğince adı geçen Makbule Ustaoğlu'na tebligat
yerine geçerli olmak üzere duruşma günü olan 30.3.1995 gü-
nü mahkememizde hazır bulunması hususu ilan olunur.
Basın: 10305
İLAN
T.C.
ERZURUM SULH HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo: 1995 50
Kayyım tayini isteyenler Ali Özengez ve Aydın Özengez
vekilleri tarafindan kayyıma muhtaç olan Abbas kızı Hediye
için açılan kayyım tayini davasının yapılan yargılaması sıra-
sında;
Mahkememizce kayyım tayin edilecek şahıs olan Abbas kı-
zı Hediye'nin adresini bilen veya Hediye'nin mirasçısı oldu-
ğunu iddia edenler varsa yukanda numarası yazılı dosyaya
duruşma günü olan 28.3.1995 gününe kadar müracaat etme-
leri hakkında ılandır.
Basın: 10293
İLAN
T.C. BAŞBAKANLIK
HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI'NDAN
Riunione Adristika Di Sigurta (R.A.S.) Türkiye Şu-
besi'nintüm Sigorta branşlarındaki ruhsatlan (Yangın,
Nakliyat, Kaza ve Makine - Montaj), 7297 sayılı Sigor-
ta Murakabe Kanunu'nun 539 sayılı K.H.K. ile deği-
şik 3'üncü maddesine istinaden iptal edilmiştir.
Keyfiyet, anılan Kanun hükümleri uyannca ilan olu-
nur.
tLAN
ANTALYA 6. ASLİYE HUKUK HÂKİMLtĞl'NDEN
DosyaNo: 1993/615 Esas
Davacı Elif Ayşe Karaca vekili Av. Halit Uysal taraftndan mah-
kememize hasımsız olarak açılan gaiplik karan verilmesine ait
da\-anın yapılan tensip ara karan gereğince ilan yapılmasına ka-
rar verilmekle;
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu 26.8.1993 ta-
rihli dilekçesinde: müvekkil babası muris Halil Yoylu'nun vefat
etmiş olduğunu. geriye kızı Ayşe, oğlu Ali, oğlu Hasan. kızı
Emine. oğlu Hüseyin, oğlu Mevlüt olmak üzere 6 mirasçısmın
kaldığını, Halil Yoylu'nun oğlu Hüseyin ve Mevlüt Yoylu'dan
uzun zamandan beri haber alınmadığını, bu haber ahnmama sü-
resinin MK. 31. maddesindeki 5 yıllık süreden daha fazla oldu-
ğunu, Hüseyin ve Mevlüt'ün evlenmediklerinden bildikleri ka-
dan ile çocuklannın olmadığını. muris Halil Yoylu'dan kalan te-
rekenin paylaşılacağından vesair sebeplerle işbu davayı açma
zorunda kaldıklannı talep etmekle;
Antalya ili. Korkuteli ilçesı, Nebiler köyü, C. 049/02, S. 40,
K. 37'de nüfusa kayıtlı Halil Yoylu oğlu 1944 doğumlu Hüseyin
Yoylu ile 1950 doğumlu Mevlüt Yoylu'nun gaipliğine karar ve-
rilmesi istenildiğinden ilgililerin mahkememizin yukanda numa-
rası yazılı dosyasına müracaat etmeleri (üç ay içerisinde), aksi
takdirde gaipliğine karar verileceği (MK. 31. Md. gereğince) hu-
susu ilanen tebliğ olunur. 17.2.1995
Basın: 10273
MEİS
CAFE&BAR
EZGİNİN• • «• V ••
GUNLUGUher çarşamba sizlerle
Saat: 22.00
BOyükparmakkapı Sok. No. 7/2
Beyoğlu (Hayal Kahvea yanı)
Tel: 293 9973
ŞİŞLİ 3. SULH HUKUK
HÂKtVILİĞİ'NDEN
994/689 Vası
Hâkımlığimızin 7/2/995
tarih, 994/689 esas 995/90
sayılı karan ile Şişli Çifte Ce-
vizler durağı Gönen Sokak
Şule Ap. No: 6/5'te ikamet
eden mahcure Emine Yağ-
cı'ya. Şerife Yağcı'nın vasi
tayin edilmiş bulunduğu ila-
nen tebliğ olunur. 17/2/995
Basm:11064
ISJANBUL YEMtNLl MALt MÜŞAVlRLER ODASI tLE
BÜLENT SOYLAN YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLÎK A.Ş.
RUSYA FEDERASYONU
MALİ MEVZUATI
SEMÎNERİ
20/21 Mart 1995 DedemanOteli
Rusya Federasyonu'ndaki vergiler ve uygulaması,
şirketlerin hesap denetimi (Auditing), beyanname
Akreditasyon, lisans, şirketlerin kuruluş işlemleri
Ayrıntıh bilgi ve kayıt için Tel: 225 06 98 - 230 44 73
İLAN
T.C.
GÖRELE ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 1990/27
Karar No: 1994/63
Davacı Kemal Alaca tarafindan davalılar Tapu Sıcil Müdürlü-
ğü ve diğerleri aleyhlerine mahkememizde açılan mesaha tashi-
hi davasının sonunda verilen 8.4.1994 tanh ve 1990'27 esas,
1994/63 karar sayılı ilam Görele Mal Müdürlüğü'nce temyiz
olunup Yargıtay 14'ncü Hukuk Dairesi'nin 26.12.1994 tarih ve
1994/9299-12081 esas-karar sayılı ılamıyla onanıp hâkimliğimi-
ze gönderilmekle;
Bugüne kadar yapılan tüm aramalarda adreslerinde bulunama-
yan;
1- Teşmilen davalılar Ahmet Yosma mirasçılan Şükrü, Salih,
Ismet ve Muammer Yosma,
2- Hasan Durmuş mirasçılan Hurşit, Mehmet. Erkan. Esat ve
tbrahim Durmuş.
3- Hüseyin Durmuş mirasçılan Tülay ve Sadettin Dunnuş,
4- Salih oğlu Ahmet Yosma.
5- Aralıkoz Köyü'nden Cemal kızı Melahat Ekiz'e Yargıtay
14'üncü Hukuk Dairesi'nin 26.12.1994 tarih ve 1994/9299'-
12081 esas-karar sayılı ilamı ilanen tebliğ olunur. 1.2.1995
Basın: 10286
İLAN
TARSUS 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
HÂKİMLİĞİ'NDEN
DosyaNo: 1993/702
Davacı Gül Emre vekili Av. Mehmet Benli tarafindan davalı
Cemal Emre aleyhine açılan boşanma davasında:
Verilen ara karan gereğince davalı Muhyettinoğlu. 1.1.1969
D.'lu Cemal Emre'nin tebligata sarih adresi savcılıkça da aran-
mış olup bulunamadığından ilanen tebliğine karar verilmiş olup,
verilen karar gereğince duruşma günü olan 13.4.1995 günü sa-
at 9.00'da mahkemede hazır bulunması. aksi halde duruşmanın
yokluğunda devam edeceği davetiye yerine kaim olmak üzere
(HUMK'nin 213 M.D.) ilan olunur. 5.1.1995
Basın: 3985
BENCE
İZZETTİN ÖNDER
Sistem ve Algılama
Bozukluğu
Türkiye belirii aralıklarla çok büyük sosyal sorunlar-
la karşı karşıya kalıyor ya da bu sorunlaria karşı karşı-
ya getiriliyor. Ideolojik esasa dayalı sistem çatışması,
inanç farklılıkları çatışması, ırk esasına dayalı çatışma-
lar sürüp gitmekte. Belli ki, birisi tutmaz ise, diğeri tez-
gâhlanıp devreye sokulmaktadır. Aynı şekilde belli ki
bunlar kışkırtmaya dayalı çatışmalardır. Bu kışkırt-
malarda dış mihraklann rolü diğer ülkeler için de geçer-
lidir. O ülkelerde de Türkiye'deki çatışma ortamının bi-
ri ya da diğeri bulunmaktadır. O ülkelerde de bu "yu-
muşak karın" dış güçlerce kaşınmaktadır. Ama oralar-
da sonuç daha farklı olmaktadır.
Türkiye'de sosyal farklılaşmanın çok sıcak ve canlı
yaşanması nedenleri arasında, Türkiye'nin coğrafı ko-
numundan sosyo-kültürel çeşitliliğine dek bir dizi fak-
tör vardır. Bu faktörlerin bir kısmı ancak uzun dönem-
de denetlenebilir nitelikte olduğu halde, bir kısmı ta-
mamıyla denetim dışıdır. Denetlenebilir faktöıierdeki
başan şansı da çok tartışmalı olabilir. Bunlann hepsi
doğru olmakla beraber, aynı derecede doğru olan di-
ğer bir gerçek de, tüm bu olaylann ve en son yaşanan
üzücü olayın teşhisinin isabetli ve yerinde olmadığıdır.
Zira, tüm bu olaylan dış güçlere ya da kışkırtıcılara bağ-
lamak ve halkımıza sükûnet tavsiyesinde bulunmak,
şakayı alay ile biribirine kanştırmaktan farksızdır.
Türkiye'de, istemesek hatta bir şey yapamasak da,
doğru olarak algılamamız gerekli olan ciddi bir sosyal
olgu ya da değişim yaşanmaktadır. Bunun temelinde
de sistemin ve ekonominin insanlarımızı tümü ile kap-
sayamaması, onlan dışlaması yatmaktadır.
Yalnızlığa ve güçsüzlüğe itilen insanlanmız ürküyor,
sertleşiyor ve işin en acısı da radikal akımlan besliyor.
Aç kalan bir hayvanın yapamayacağı hiçbir şey olma-
dığı gibi, sosyo-psikolojik yalnızlığa itilen bir insan ya
da insan topluluğunun da yapamayacağı hiçbir şey
yoktur.
Plansız, programsız ve en önemlisi de yetersiz bir
amorf ekonomik irileşme, iletişimin bu denli gelişmiş
olduğu bir çağda inanılmaz gizil toplumsal güçler üre-
tir.
Tüpgazlan evlerimizde bomba sandık, doğalgaz şe-
bekesini patlamaya hazır tehlike diye algıladık da, bu
plansız, programsız şişkinliğin gizil gücünü ve potan-
siyelini kavrayamadık.
Acaba bizim algılama düzeyimiz sadece görüp do-
kunabildiğimiz fıziksel ve somut nesneleri mi kapsa-
maktadır? Evet, çünkü sistem, bizim sosyal olgu ve
olaylan aktif ve fiziksel görüntülere dönüşmeden algı-
lamamızı engellemektedir. işte bu nedenle, Ankara An-
laşması'nın üzerinden 32 yıl geçmiş olduğu halde sa-
nayimiz hâlâ bu durumda, trafikte ise içine hiçbir ya-
bancının girmeye cesaret edemediği haıika bir siste-
mi yaratmış bulunmaktayız.
Düşmanın görevi düşmanlık yapmaktır. Ajanın göre-
vi de kışkırtmaktır. Onlar bir yanlış yapmıyor, görevle-
rini yapıyorlar. Onlara kızmak hedef saptırmaktır, asıl
düşmanı gizlemektir. Bizonlarla uğraşacağımıza, bu or-
tamı yaratan baş düşmanımızı saptamaya çalışalım.
Halkı bu durumda bırakan, eğitimi ve sağlığı piyasa
güçlerine teslime hazırlanan, tonlarca emekçiyi soka-
ğa döktükten sonra, harika bir "kriz yönetimi" başan-
sı göstererek kârlann katlanmasına izin veren, daha
birçok mucizeler yaratan sisteme şöyle bir bakalım. Bu
sistem halkı dışladıkça, birileri ona sahip çıkar ve çıka-
caktır da, birileri de onlan kışkırtacaktır.
Bu gidişle sadece kışkırtanlara kızmakla kalmayıp,
yeni sahiplere teşekkür borcumuzu da sunacağız. Kim-
bilir, belki de bu sahipler muazzam bir potansiyeli ka-
nalize ediyor, hatta bir derecede pasifize de ediyor ola-
bilir.
Demokrasi ve sosyal düzenin asıl düşmanları, düzen-
sizlikten yararlananlar değil, bu ortamı yaratanlardır.
ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME DERNEĞİ
YARARINA
ÜNLÜ GENÇ TÜRK PİYANO VİRTÜÖZÜ
FAZIL SAY
PİYANO RESİTALİ
İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ
MADEN FAKÜLTESİ G AMFİSİ
MAÇKA/İSTANBUL
29 MART 1995 ÇARŞAMBA
SAAT: 20.30
Davetiyeler Devlet Tiyatroları
Taksim Sahnesi Gişesinden Sağlanabilir.
BİLGİ İÇİN: 0-212-273 16 32, 288 54 31
AYDLN ASLİYE 2. HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
DosyaNo: 1994/390
Davacı S.S.Es-Ko Dükknlan Toplu Işyeri Yapı Koop. vekilleri
Av. Adnan Çukur-Av. Ali thsan Yılmaz tarafindan davalılar Ali Yıl-
dız \e Bülent Filibeli aleyhine açılan netice olarak Es-Ko Çarşısı
zemin kat B Blok 12 nolu dükkâna davalılann vaki el atmasının ön-
lenmesine ilişkin davada davalılardan Ali Yıldız'ın Aydın Orta
Mah. Cad. 72 Evler Andaş Apt. Kat 3 adresine yapılan duruşma gü-
nünü bildirir tebligatın bila ıkmal iade edildiği. yapılan araştırma-
ya rağmen de tebligata sarih açık adresi tahkik edilemediğinden. du-
ruşma gününü bildirir tebligatın gazetede ilanen tebliğine karar ve-
rilmiş olup buna göre yukarda bahsedildiği üzere davalı Ali Yıldız'ın
duruşma günü olan 13.4.1995 günü saat 9.10'da mahkemede biz-
zat hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, ay-
nca hazır bulunmadığı ve bir vekille de kendisini temsil ettirmedi-
ği takdirde HUMK'nin 3156 sayılı kanunla değişik 213. maddesi
gereğince yargılamanın yokluğunda devam edeceği ve hükûm ve-
rileceği tebligat yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur.
Basın: 11325
ERENKÖY GİRİŞ GÜMRÜK
MÜDÜRLÜĞU'NDEN
Gümrüğümüzce Gepsa Gıda Gıyim Ihr. ve lth. Paz. San. A.Ş.
adına işlem gören 33569 sayılı 10.6.1985 günlü giriş beyanna-
mesinden kaynaklanan gelir eksiği ile ilgili olarak Danıştay 7.
Daire Başkanlığı'nın E: 1989/1799. K: 1993/2094 sayılı
24.5.1993 günlü karan lehimize sonuçlanmıştır.
Bu nedenle 3.855.720. -TL. gelir eksiğinin tahsil zaman aşı-
mma uğramaması nedeniyle başkaca bir adresi bulunamadığın-
dan müdürlüğümüz saymanlık müdürlüğüne ödenmesi tebliğ
olunur.
Basın: 10696