Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 15 MART 1995 ÇARŞAMBA
HABERLER
gensoru önergesi
• ANKARA (ANKA) - RP
Grup Başkanvekili Şevket
Kazan, ilk olarak Başbakan
Tansu Çiller'in annesinin
Ölümü, ikinci defa Istanbul'da
gelişen olaylar nedeniyle geri
çektikleri, Başbakan Tansu
Çiller hakkındaki gensoru
önergesini üçûncü kez
TBMM Başkanhgı'na
vereceklerini açıkladı. Kazan,
"Gensoru önergemizi yann
(bugûn) vereceğiz. Böylece
önerge önümüzdekı hafta ele
alınacak'" dedi. Şevket Kazan,
gensoru önergelerinin
görüşülmesi sırasında her
türiü eleştirinin gûndeme
geldiğine dikkat çekerken,
bugünün birlik ve beraberliği
gerektirdiğini, böyle
tartışmalar için uygun
olmadığını ifade etti. Kazan,
gümrük birliğıne ilişkin
gensoru önergesinden
vazgeçmelerinin söz konusu
olmadığını, önergeyi yeniden
vereceklerini açıkladı.
Koruculann
askerflk görevi
• ANKARA (ANKA) -
Içişleri Bakanı Nahit
Menteşe, 512 köy
korucusunun askerligini görev
yaptıklan bölgede
sürdürdüğünü açıkladı.
Içişleri Bakanı Nahit
Menteşe, geçici köy
koruculannın, görev
yaptıklan bölgede askeriik
yükümlülüklenni yerine
getirme uygulamasına Kasım
1993 celbinden itibaren
başlandığı belirterek bu
uygulamanın sürdügünü
kaydetti. CHP Hatay
Milletvekili Fuat Çay'ın
konuyla ilgıli soru önergesini
yanıtlayan Nahit Menteşe.
1994 yılı içinde askeriik
hizmerini görev yaptıklan
i1lerde tamamlamalan uygun
görülen 512 köy korucusunun
dağılımlannın görev
yaptıklan il jandarma
komutanlıklan ernrine
yapıldığını bildirdi.
Pamukkale'nin
faturası
milletvekillerine
• DENİZLİ (Cumhuriyet) -
ANAP'ın Pamukkale
zirvesinin faturası
milletvekillerine kesılecek.
"Beyaz cennef'te 4 gün
devam eden "2000'e 5 Kala
Türkiye'nin Hedefleri" '
konulu toplantılar ıçin toplam
251 kişiyi agırlayan ANAP,
konaklama ve yemek
bedellerinin karşılanması için
96 milletvekilinin maaşından
10'ar milyon lira kesecek.
Geçen hafta perşembe gûnü
başlayan ve pazar günü sona
eren toplantılara ANAP
mılletvekilleri, MKYK
üyeleri, An grubu
temsilcilen, danışmanlar ve
sekreterler olmak üzere 350
kişi katıldı. Pamukkale
zirvesinin maliyetini
düşürmek için ANAP'lı
olarak bilinen isadamı Halit
Polat'ın Polat Moteli'nı seçen
ANAP Genel Merkezi,
böylece 2 milyar lirayı bulan
konaklama ve yemek
bedellerinden yüzde 50
indirimle yararlandı.
Cem Boyner'in
konferansı
ertelendi
• ANKARA (AA) - Yeni
Demokrasi Hareketi Genel
Başkanı Cem Boynerin
Ankara Oniversitesi Siyasal
Bilgiler Fakültesi'nde dün
vereceği "Değişim ve Yeni
Demokrasi Hareketi" konulu
konferans ertelendi.
Demokrasi Kuşağı Gençlik
Merkezi ve YDH Basın
Bürosu tarafından yapılan
açıklamada, konferansm "son
iki gündür Istanbul'da
meydana gelen olaylann
Ankara'ya sirayetine sebep
olmamak" amacıyla A.Ü.
Siyasal Bilgiler Fakültesi
Dekanlığı'nın önerisi ve
Demokrasi Kuşağı, Yeni
Demokrasi öncülerinin ortak
kararıyla 23 mart perşembe
gününe ertelendiğı
kaydedildi.
İşçiye sendikal
tazmtnat
güvencesi
• ANKARA (AA) - Yargıtay,
toplu iş sözleşmesı döneminin
bıtimine kısa sûre kala işten
çıkanlan işçiye sendikal
tazminat ödenmesi
gerektiğine karar verdi.
Yüksek Mahkeme, sendikal
tazminat istemini reddeden
yerel mahkemenin karannı
bozdu. Yargıtay 9. Hukuk
Dairesi'nce oybirliğiyle
alınan kararda. davalı
işyerinde, toplu iş
sözleşmesinin bitimine kısa
süre kala, davacı işçinin
'sendikaya üye oldugu'
gerekçesiyle işten atıldığı
kaydedildi.
Amerikan ve Avrupa basıııı Gaziosmanpaşa olaylannı aynntılı olarak duyurdn:
Laik Türkiye telılikealtunlaDış Haberler Servisi - Istan-
bul'dâki kanlı olaylar. dış ülke-
lerde geniş yankı uyandırdı.
Washington muhabirimiz Fu-
at Koziukhı'nun bildirdiğine gö-
re ikı haftadır birinci sayfalan-
nın manşetinde "laik Türld-
ye'nin tehlikede olduğunu" ve
"yıllardır baskı alrında kaian ve
öldürülen AlevUerüı arnk örgüt-
lü uyanış yönünde hareket etti-
ğjni" duyuran ABD basını, Ga-
ziosmanpaşa çatışmalanna ge-
niş yer verdi.
"AJevüere sakün ve çaüşmala-
rın büançosuna" yer verilen ha-
berlerin birçoğu fotoğraflı ya-
yımlandı.
Televizyonlarda polis barikat-
lannın hayli gerisinden kot ta-
kım elbiseli siviller, ellerinde
kalaşnikoflarla göstericilere ateş
açarken çekilen video bantlar-
da, çevik kuvvet polislerinin ba-
zılarının tabancalanndaki mer-
mileri havaya sıkarken, büyük
bölümünün ise kalabalığı hedef
aldığı görüntüler dikkat çekti.
Olaylara ilişkin haber prog-
ramlan "en çok izlenen" kanal
ABC televizyonunda, "stan-
dartian açısından uzun sayı-
lan"sürede ekrana geldi.
İki dakika süreli haberde,
"Amerika Birleşik Devletle-
ri'nin, önemli müttefıki Türld-
ye'deki getişmeierden büyük
kaygı duyduğu" vurgulandı ve
en az 16 kişinin yaşamını yitir-
dığı olaylarda polısin kalabalığa
ateş açtığı bildirildı.
Dış baan Gaziosmanpaşa oiayianna büyük bir önem vererek, bûhenlerinde geüşmeleri ilk haber olarak değerlendirdi. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ)
ABC muhabiri. kahvelere saldın sonrasın-
da polisin bölgeye gitmediğine dikkat çeker-
ken, yerel yönetimlenn başına geçenlerin din-
ci partiden olduğunu anlattı.
Refah Partisi (RP) Genel Başkanı Prof. Nec-
mettin Erbakan ve lstanbul Belediye Başka-
nı Tayyip Erdoğan'ın görüntüleriyle destekle-
nen haber metninde, söz konusu dinci yerel
yönetımlerin, lslami kurallan hayatageçirme-
ye çalıştığı da kaydedildi.
Haberi CBS ve NBC televizyonlan ise kı-
saca görüntülü duyurdu. Tüm dünyadan uydu
aracılığıyla izlenebilen CNN televizyonu da
yanm saatte bir yayımlanan bültenlerinde ha-
bere görüntülü yer verdi.
Almanya
Bonn muhabirimiz Metin Dalman'ın habe-
rine göre Istanbul'daki olaylar, Almanya'da
büyük yankı yarattı. Tüm Alman televizyon
kanallan, ana haber bültenlerinde ilk haber
olarak vererek olavlardan görüntüler yansıttı-
lar. Aynca radyo kanallan, programlannı ke-
serek gelişmeleri duyurdu. Olaylan yakından
takip edebilmek için hemen hemen tüm TV
kanallan, Istanbul'a muhabir ve çekim ekibi
gönderdi.
Almanya'da yaşayan Aleviler, Türk ve Al-
man tüm medya kurumlannı telefon bombar-
dımanına tutarak protestolannı dile getirdiler.
Özellikle Türk medyasma ait Almanya büro-
lannın telefonlan kitlenme noktasına geldi.
Avrupa Alevi Dernekleri Federasyonu'na
üye dernekler, Almanya'daki tüm Türk baş-
konsolosluklanna aynı anda siyah çelenk bı-
raktı, katıllerın bulunmasını isteyerek olayı
protesto ettıler. Frankfurt Başkonsolosu dışın-
daki tüm diplomatik temsilciler, protestocu
Ale\ ileri kabul ederek görüştü.
Fransa
Paris muhabirimiz Mişel Pertman'ın bildir-
diğine göre Fransız gazetelen Gaziosmanpa-
şa olaylan na genelde kısa yer verdi. Ancak sol
eğilımlı Liberalion gazetesi, dünkü sayısında.
aynntılı bilgi içeren biryazı yayımladı. "Ale-
vflene karşı düzenlenen bir saJdından sonra, ts-
tanbul'da şiddetli çatışmalar*
>
başl ıkl ı lstanbul
çıkışlı özel haberde, olaylann nedenlerine de-
ğinilirken, polisleıie göstericilerin ateşli silah
kullandıklan kaydedildi.
Fransa'nın önde gelen gazetelerinden Li-
beratıon. ülkede yaklaşık 15 milyon kişilik bir
Alevi cemaatinin yasadığını belirttikten son-
ra, çogunluğunun, genelde sol partılere oy ver-
diğine işaret etti.
Sag eğilimlı ciddi gazetelerden Le Rgpro ıle
merkez-sol eğilımli Infonnation gazetesi de
olaylan, kısa haber seklinde ajanslara dayana-
rak bildırdıler.
Belçika
Belçıka televizyonunun Fran-
sızca yayın yapan kesimi
(RTBF), lstanbul olaylannı
19.30 ve gece haberlerinde özet-
le şöyle verdi: Istanbul'un Avru-
pa yakasındaki varoşlanndan
Gazi Mahallesi'nde Alevi işyer-
lerine köktendinci tslamcılar ta-
rafından yapılan saldınlardan
sonra çıkan olaylarda sekiz kişi
öldürüldü; onlarca da yaralı var.
Islam'ın ilerici kanadını oluştu-
ran Aleviler, Sünni Müslümanlar
tarafından laik devleti destekle-
mekle suçlanıyorlar. 1993 Tem-
muzu'nda Alevi toplumunun dü-
zenlediği şenliklerde çıkan olay-
larda yakılan otelde otuzyedi ay-
dın yaşamını kaybetmişti. Gazi
Mahallesi'nde sokaga çıkma ya-
sağı kondu. Başbakan Tansu Çil-
ler halktan sağduyulu olmalan-
nı istedi.
Yazıh basına gelince: Brük-
sel'in en büyük günlük gazetesi
"Le Soir" birinci sayfada şu öze-
ti verdi: Alevilerin yoğun olarak
yaşadıklan bir lstanbul mahalle-
si, pazartesi günü sert çatışmala-
ra sahne oldu. Bir gün önce ken-
dilerine karşı yapılan. ölümcül
saldınyı protesto eden Alevi top-
lumu bireyleri ve güvenlik güç-
len arasında çıkan çatışmalarda
ona yakın insan öldü, onlarca da
yaralı var. Yeni bir emre kadar
mahallede sokaga çıkma yasağı
kondu. Başbakan Tansu Çiller
kriz kabinesini topladı. Aleviler
ilerici, Müslüman ve Anadolulu
bir toplum olup altmış milyonluk toplam nü-
fusta, en az on milyondurlar. Onlardan nefret
eden köktendinci lslamcılar, Alevileri laik re-
jirrun aleti olmakla suçlandınrlar.
Bulgaristan
Bulgaristan'da yayımlanan bütün gazeteler
haberi birinci sayfalannda ve genellikle man-
set olarak verdiler. Bağımsız '24 Saat' gaze-
tesi, "Bulgargöçmenlerinuı yaşadtgısemtkan
gölünedöndü" başlığı ıle verdiği haberde kaç
kişinin ölü oldugunun bılinmediğini öne sür-
dü. Haberde, kahvehanelere ve pastaneye ya-
pılan saldınnın aşın dinciler tarafından dü-
zenlediği belirtildi.
Eski MİT'çi Mahir Kaynak:
ABD ajanlaruıuı
küçük bir gözdağı
YUSUFÖZKAN
ANKARA- Eski Milli tstihbarat Teşkilatı (MİT) daire
başkanlanndan Prof. Mahir Kaynak. lstanbul-Gazıosmanpaşa'da
Alevilere yönelik saldınyla başlayan olaylann, "ABD ajanlaruun
faahyeti" olduğunu savunarak, Başbakan Tansu Çiller'in
hükümette kalması durumunda. olaylann daha da artacagını öne
sürdü. Kaynak, "Eğer bu hükümet devam ederse, Allah bizi
korusun" dedi. "ABD ajanlaruun bu kadarla vetineceklerini
sanmıyorum, bu sadece bir uvertürdür. Küçük bir ika/dır" diyen
Kaynak, olayın yeni hükümet tartışmalannın yoğunlaştıgı
dönemde ortaya çıkmasına dikkat çekerek, "Olay, hükümete bir
gözdağıdır" görüşünü ileri sürdü. Prof. Kaynak, 14 şubatta
gazetemızde yer alan "Casuslann Türkiye Dansı" başlıklı
haberde, Çiller hükümetinin, Ingiliz-lsrail ekseninde bir politika
izlediğini belirterek, bu nedenle ABD
ile ters düştüğunü öne sürmüşrü.
Kaynak, ABD'nin, Çiller hükümetinin
tasfiyesini sağlamak amacıyla
Türkiye'yi bir yandan ekonomik kıskaca
alırken, diğer yandan da kentlerde
terörist faaliyetler ve huzursuzluk ortamı
yaratacağını kaydetmiş ve şu görüşleri
dile getirmiştı:
"Bundan sonra şehuierde rastgele teröre
rastlayabiliriz. Herhangi bir köprüye,
bilmem nereve sabotajlar şekUnde
harekeder olabilir. 1980 öncesi teröre
dikkat ederseniz, bu \ asıftay dı, yani
hedefsizdL Rastgele bir kahve
taranıyordu, bir otobüs taranıyordu." Olaylan Cumhurivete
degerlendıren Kaynak, "Bastan beri Tûrkiye'de Alevt-Sünni
çatışmasını bekhyorduk, sürpriz olmadı" dedi. Ka>nak, olaylann
neye yönelik olduğunu belirlemek için iki kriter bulunduğunu
kaydederek, olayın yeni hükümet tartışmalannın yoğunlaştıgı bir
sırada ortaya çıkmasına dikkat çekti. Kaynak, şu
degerlendirmeyi yaptı: "Elimizdeki iki kriterden birincisi
zamanlama, ikincisi husumerin yönekligi güç. Zamanlama;
hükümetin henüz kurulması esnasındadır. Bu şuna delalet eder;
biri demiştir ki, 'Bu olaydan hükümet etkilensin, yani kurulması
zorlaşsın.' O halde hükümeti destekleyen bir gücün bunu yapması
söz konusu değiL Yani AvTupa ülkelerinin bunu yapması söz
konusu değil. Neden? Çünkü Avrupa'yla yeni bir anlaşma
imzalanmış ve Çiller'in başta bulunmasuu istiyoriar. Bu bfliniyor.
O bakle Avrupa dısında bir iş. Geriye ne kauyor; Amerika ve
Rusya."
Mahir Kaynak
Sokaga çıkma yasağından sonra dün bölge sakin bir gün geçirdi. (Fotoğraf: AHMET ŞIK)
Sağduyu tamam5 ya sonra?ORALÇALIŞLAR
Dün bütün gazeteler, televiyon kanallan
ve sorumlu sorumsuz herkes,
Gaziosmanpaşa halkını sağduyuya
çağırdı. Sağduyuya her zamankinden
daha çok ıhtiyacımız oldugu kesin. Alevi
yurttaşlann da bu sağduyuya sahip
oldugu inancındayız. İlk öfke
durulduktan sonra, ölülerini gömüp.
acılannı bastınp günlük yaşamlanna
dönecekler. Sonra ne olacak?
Yeni bir provokasyonla yerimizden
sıcrayana kadar, gündelik hayhuy peşinde
koşup duracağız. TV kanallanmız,
arabesk türkücülerle rating aramaya
devam edecekler. Bir yerlerden yeni
rüşvet pislikleri patlak verecek. Devletin
üst düzeyindekiler birbirlerinin altını
oyabilmek amacıyla yeni sıyasi
manevralar yapacaklar. CHP içinde hizip
faaliyetleri artarak devam edecek.
Karakollarda ışkence sürecek. insan
haklan ülke çapında ihlal edilmeye
devam edilecek. Güneydoğu'daki kanlı
çatışmalardakı ölü sayısı gündelik 20-25
rakamının altına düşmeyecek.
Örnekleri sonsuza kadar çoğaltmak
mümkün. Bu tablonun değışeceğmı ıddia
edebılir mıyiz? Vatandaş sağduyulu da
olsa, sol duyulu da olsa fark etmeyecek,
ülke bu karanlık tablo içinde yasamaya
mahkûm edilecek. Gaziosmanpaşa
olaylan bırkaç gün içinde unutulur gider,
kimse merak etmesın. Ama hepımizin
unutmaması gereken bir şey var: Bu
provokasyonlan yapanlar karanlık
köşelerinde oturuyorlar ve baltalannı
bilemeyi sürdürüyorlar. Ne yazık ki
onlann yakasından tutup hesap
sorabilecek bir güç de bugünkü siyasi
aymazlık nedeniyle ortaya çıkabilrniş
değil. Parlamento. sivasi partiler ve
medya maalesef gereken uyanıklığı
gösteremiyor. Herkes olaylann peşine
takılmış gidıyor. Aslında bütün bunlar bir
günde olmadı. Toplumun demokratik
direncinı kırabilmek ıçin bugüne kadar
ne gerekıyorsa yapıldı. 12 Eylül asken
darbesının kokusu şimdi çıkıyor.
Türkıye'de öyle bir sıstem kuruldu kı.
haksızdan ve zorbadan hesap sorabilecek
en küçük bir olanak bile acımasızca
bastınldı. O baskıcı ve despotik yasalar
ne ışe yaradı? Yalnızca demokratik
bılincı körelttı ve halkın denetım
yeteneginı ezdı. Katıli, provokatörü kim
ortaya çıkaracak? Kendisı suikast tehdidı
altındakı yönetıci mı? Demokrasi bilinci
gelişmemış. her şeyi baskı ile
çözebileceğini zanneden çağdışı
politikacı mı? Gözünü kâr hırsı bürümüş
medya mı? Herkes günü kurtarmaya
çalışıyor. Ama kimse bir şeyı
kurtarannyor. Gelin hep birhkte el ele
verelim. Demokrasınin önündekı dıkenli
telleri temizleyelım. Halkın denetim
gücünü geliştiren, onun konuşmasını ve
tepkı göstermesinı saglayan olanaklan
yaratalım. Böyle bir toplum içinde
provokatörlerin fazla şansı olmaz.
Konuşan ve tepki gösteren bir toplum,
denetleyen ve hesap soran bir toplumdur.
Siyasi partiler, gazeteciler ve halk. el ele
verelim, bu büyük acıdan ders çıkaralım.
Hep bırlikte demokrasi %e özgürlük
uzlaşması çevresınde bütünleşelim. Buna
hemen girişelim. Yoksa çok daha büyük
provokasyonlarla yüzyüze geleceğiz.
Bundan herkes zarar görüyor.
IZLENİMLER
Gece yansından.::
Gün ortasından...
AYTJIN ENGtN
Bir kez daha dikenli tel yu-
maklanndan örülü barikatlann
öte yanmdayız. Gece, çoktan
başladı. lstanbul az önce, Kü-
çükköy'de, Gaziosmanpa-
şa 'nın bu uç semtinde bitti.
Yağmur neredeyse ince ve
yakıcı buz kristallerine dönüş-
müş. Az ötede. bir cigara içimi
ötede "öteki lstanbul", Gazi
Mahallesi başlıyor. Ama ma-
halleye giden bütün yollar ke-
sik. Er onbaşısına, onbaşı çavu-
şa, çavuş assubaya... derken bir
binbaşının karşısında dil dök-
meye başlıyoruz:
- Binbaşım izin verseniz de_
Cumhuriyet'ten biz, Od kişi, iki
de BBA-VVTN televizyon eki-
bi_
- Kardeşim araba için hiç
izin istemeyin. Yasak.
- Yaya gideftm.
- Valla. Can güvenliğinizi
sağlayamam. Ne akla hizmet
gideceksiniz ki?
- O da bizim meslek riskimiz
olsun binbaşım.
- Bakın koruma vermem ya-
nınıza.
- Vermeyin binbaşun. Biz gi-
deriz^
Barikatın öteki yanına geç-
tik. Bir hayalet kentteyiz. Ken-
di ayak seslerimizi duyuyoruz.
Bir de köpek havlamalannı.
Cemevinin orada, uzakJarda
ateşler yaruyor. Sıkı bir yürü-
yüşle 20 dakikada ulaşıyoruz.
Doğru. Burası bir başka lstan-
bul. Öteki Istanbul'un televiz-
yon ekranlanndan izlediği o
gûvenli evlerden çok uzakta bir
başka lstanbul bu.
Cemevinin de bulunduğu Is-
metpaşa Caddesi'nde ellişer,
yüzer metre aralıkla barikatlar
var. Kimi sönmüş. kara duman-
lar savunıyor. Kiminin alevle-
ri hâlâ göklere yükseliyor. Ce-
mevinin az altında büyük bari-
kat var. Çevresinde 60 -70 ki-
şi. Birde kuru ayazdan sersem-
lemiş. gözleri kan çanagı
"medya emekçileri''. Haber
alışverişinden önce kâğıt men-
dü alışverişi yapıhyor. atv'den
Bertan Bayduk kamerasını
yüklenmiş (zaten hiç indirmis
görmedim) kendine sota vezu-
la bir yer anyor ve ateşi 40 de-
rece.
Barikatın alevleri birkarika-
türü aydınlatıyor. Genç dene-
cek yaşı çoktan aşmış biri, ka-
fasına bir Che Guavera beresi
geçirmiş. Alacakaranlıkta "ytf-
dız"ı da var mı göremedik.
Ama adamcağızın kendini Che
Guavera sandığı kesin. Kostak
kostak yürüyüşü, afisi, cakası
hepsi yerinde.
Hey yavnım hey, Boliv^a
dağlan nire, Küçükköy'ün Ga-
zi Mahallesi nire...
Gece yansını aştık. Bekleyiş
saçma sınınna ulaştı. Şu alev
alev yanan barikat neyi, kim-
den ayınyor? Bu barikat aşılır-
sa ne olacak, kalırsa ne olacak?
Birileri farkh düşünüyor
besbelli. "Tüp,diyor. Gaztüpü
bulaum. Barikata yerlestire-
lim."En yakındaki bir bakkal
dükkânının (adı tabii market
olmuş çoktan) camlan kazma
ve kürek saplanyla indiriliyor.
Bakkalın üstündeki katlardan
ürkek bir baş. Yalvaran bir ses:
- Ya gardaş niye beyle ediysi-
niz? Biz de buranın insanı de-
ğil miyik? Niye kıriysiniz cam-
lan? Yanıt Bolivya dağlanna
yaraşır ancak:
- Halkunız kınlan her şeyi
ödeyecektir kardaş!
Biz mevzilerimizi biraz da-
ha geriye çekiyoruz. Halk ev-
lerine çekilmiş. Halk yorgun,
ürkek ve acılı... Dönüyoruz.
Gün ışığmda bir tur daha.
Gazi Mahallesi'ne açılan yol-
lar hâlâ asker denetiminde.
Ama bu kez izin kolay çıkıyor.
Hem de arabayla. Gün ışığın-
da Ismet Paşa Caddesi daha da
yoksul, çamur daha yoğun,
yağmur daha soğuk. Büyük ba-
rikat daha da pekiştirilmiş. Az
ötede bir askeri birlik. Herkes
bekliyor. Ekmek almaya git-
mesi için çağnlan ve duymaz-
lıktan gelen çocukJar sokaklar-
da oynuyor. Resmi bültenlerde
bu herhalde "Gaziosmanpa-
şa'da durumun sakin okJuğu
büdiriMyor" diye yansıyacak-
tır. Alevi mahallelerini kuşatan
Sünni mahallelerinden ezan
sesleri yükseliyor. Camilerin
değişmez avadanlıklan hopar-
lörler salt Alevi mahallelerine
döndürülmüş gibı. lhlas Unlu
Gıdalar Mağazası'nda kınlan
camlan süpüren birine bunu
sojuyoruz. Omuz silkiyor,
"Öte yan dağ bayır, opurlör ni-
ye o yana dönderilsin ki?_" Gel
de sor bakalım, "Peki niye iBe
de bu yana dönderilmis ki?" di-
ye sor bakalım. Gazi Mahalle-
si barut fiçısı.
Bitirirken bir anımsatma:
Unutmuşolabilirsiniz. 12 Mart
Pazar gecesi bindikleri taksi-
nin şoförünü boğaziayan dört
kişi Alevilerin oturduğu Gazi
Mahallesi'nde kahveleri tara-
dılar. Iki yurttaşımızı öldürdü-
ler. Onlarca yaralı var. Katiller
Içişleri Bakanına göre "Dev-
Solcu da olabilir, PKK de ola-
bilir, HizbuDah da olabilir. İB-
DA-C de olabüir_." Otesini siz
getirin: Berber Emin de olabi-
lir. Fınncı Abdullah da olabilir.
Balıkçı Muammerde olabilir...
fleride tçişleri Bakanı olmayı
düşünüyorum. Baksanıza ne
kadar kolay...