Katalog

ÎAYFA CUMHURİYET 26 ŞUBAT1995 PAZAR HABERLER t irbakan: =ettıullah Hoca tizdendir HstanbulHaberServisi- lefah Partisi Genel Başkanı ^ecmettin Erbakan. bazı artilerin hem iftar yapıp Km de köktendinciliğe karşı :ephe aldıklannı söyledi. lefah Partisi Istanbul il Feşkilatı tarafından iüzenlenen ıftar yemeği Uaköy Mavi Marmara Et ^okantası'nda verildi. stanbul Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan ve diğer lelediye başkanlan ile jartilılerin de katıldığı /emekte bir konuşma yapan Necmettin Erbakan, "Bize tarşı cephe alanlar. Fethullah Gülen Hoca ile jörüşüyorlar. Fethullah Hoca da bizdendir diye konuştu. Cumhurbaşkanrnın bile hocalan çağırarak iftar yemekleri düzenlediğini belirten Erbakan, "Artık vakit gelmiştir" dedi. hkücüler yine saldırdı UtanbulHaberServisi- Alibeyköy Güzeltepe Mahallesi Sokullu Caddesi üzerindeki Dılan Pastanesi'nde bulunanlar, oruç tutmadıklan gerekçesi ile bir grup ülkücünün saldınsına uğradı. Dün akşam saatlennde meydana gelen saldın sonucu pastanede bulunanlardan bazılannın tartaklanarak yaralandıklan öğrenildi. Saldırganlar kaçarak izlerini kaybettirirken olay yerine gelen güvenlik güçleri, saldınya uğrayan gruptan 30 kişiyi gözaltına alarak Alibeyköy Polis Karakolu'na götürdü. Güvenlik güçlerinin saldırganlar yerine saldınya ugrayanları gözaltına alması çevrede tepkiyle karşılandı. Basın aracı kaza yaptı: 1 ölü • ANKARA (AA) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın Karabük'teki mitingini ızleyen basın mensuplannın çektiği görüntü bantlannı Ankara'ya yetiştirmek üzere GeredeVien yola'cıkanözel aracın takla atması sonucu 1 kişi öldü, 2 kişi de yaralandı. Araçta bulunan Hasan Kahveci adlı kişinin olay yerinde yaşamını yitirdiği, sürücü Hikmet Kılıç ile üçüncü kişinin yaralı olarak Ankara'da hastaneye kaldmldığı bildirildi. tazminat davası • CİHANBEYLİ (Cumhuriyet) - Beş yıldır Cihanbeyli Belediyesi'nde memur olarak çalışan Faruk Tûrkmen, rahatsızlığı nedeniyle elli milyon TL rutannda ilaç alınca RP'li Belediye Başkanı Nuri Ünalan tarafından 'hırsız'lıkla suçlandı. Yapılan inceleme sonucu ilaçlann gereğinden fazla alınmadığı ortaya çıktı. Bunun üzerine Faruk Türkmen önceki gün Belediye Başkanı Ünalan hakkında 2S0 milyon TUlik tazminat davası açtı. Kumar nedeniyle olduruldu • CİHANBEYLİ (Cumhuriyet) - Cihanbeyli'de Seçkin Kıraathanesi'nde kumar oynayan Rasim Feslioğlu (25), 20 bin TUyi ödemediği gerekçesiyle Şükrü Ankan (16) tarafindan öldürüldü. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor. Adana'da operasyon • ADANA (AA) - Adana'da. düzenledikleri hayali vergi levhası ve sahte kimlikle yurtdışına "şirket yetkilisi" gibi adam gönderen bir şebekenin 3 elemanı yakalandı. Adana Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, bir ihban değerlendiren Mali Şube ekîpleri, Abidinpaşa Caddesi Saygan lşhanı'nda faaliyet gösteten PEM thtalat Turizm Ltd. Şirketi'ne operasyon dûzenlendi. Operasyonda çeşitli yerlerde faaliyet gösteren şirketlerin unvanlannı kuHanarak, bu şirketlere hayali vergi levhalan, sahte kimlik tanzim ederek, yurtdışına şirket yetkilisi ve şirket sahibi olarak adam gönderdiği belirlenen Selahattin Polatoğlu (40), Murat Elyakut (37) ve Halil Üredi (42) yakalandı. TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu, DGM Başsavcısı Demiral'ı suçladı: Sorustıırma savsaldandı• TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu, DGM Başsavcısı Nusret Demiral'ı, görevini dikkatli yapmamakla suçladı. Komisyon, soruşturmayı başlatan eski DGM Savcısı Ülkü Coşkun'un da soruşturmayı başka yöne sevk ettiğini ileri sürdü. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Bombalı bir saldınyla 25 ay önce yaşamını yitiren gazete- mizyazanUğurMunıcu'yailiş- kin soruşturmayı yürüten ma- kamlar. 'görevi ihnıal etmek ve savsaklamak'la suçlandı. TBMM Faili Meçhul Cinayetle- ri Araştırma Komisyonu, Mum- cu soruşturmasını yürüten An- kara Devlet Güvenlik Mahkeme- si (DGM) Başsavcısı Nusret De- mirat'a, 'görevini dikkatli yerine getirmemek'. dönemin DGM Savcısı Ülkü Coşkun a da 'yan- Uş tespitlerle, soruşturmayı baş- ka yöne sevk etmek1 suçlamala- nnı yöneltti. Komisyon, soruşturma ma- kamlanna ilişkin sa\lannı, gü- venlik güçlerinin eksikliklerinin tespit edilmemesine ilişkin bel- gelere dayandırdı. Ankara DGM'nin, komisyonun görevi ve yetkisi gereği, olay hakkında bilgi toplamasından 'rahatsız'ol- duğunun kaydeditdiği komisyon raporunda. 'komisyonun inandı- ncdığına gölge düşürme'yönün- de ışlemlerde bulunulduğuna dikkat çekildi. Soruşturmayı yürütmekle so- rumlu sa\cılann 'kanuni görevi- ni yapmayan veya ihmal eden ki- şüer' olarak tanımlandığı rapor- da, Ankara DGM savcıları hak- kında. parlamentoya karşı 'cep- he oluştunılmasına yol açüklan' suçlaması da yer aldı. Raporda, Ankara DGM'nin, Islami HareketÖrgütü (tHÖ) so- ruşturmasında, Uğur Mumcu su- ikastıyla igili hiçbir kanıt elde edilemediğini kanıtlama çabası- na girdiği kaydedildi. DGM Baş- savcısı Nusret Demiral'ın tali- matı üzerine, tHÖ operasyonun- da ele geçirilen Ayhan Lsta ve Mehmet Ali Şeker adlı örgüt üye- lerini, Mumcu'nun aracınabom- ba koyarken gördügünü ilen sü- ren sürpriz tanık Ayhan Ayduı hakkında, 'yalancı beyanda bu- lunmaktan' dava açılmasına kar- şın; tanıklık yapan ve ifadeleri- nin dogru olmadığı anlaşılan di- ğer kişiler hakkında, savcılığın suç duyurusunda bulunmaması. 'cetişkT olarak nitelendirildi. Ta- nık Aydın'ın ifadesiyle. polis tu- tanaklanndaki tahrifatm önem kazandığına değinilerek, Ay- dın'ın ifadesinin geçedilik ka- zanması durumunda Şeker ve Usta"nın 'Mumcu'nun katil zan- lılan olarak yargılanabilecekle- ri' vurgulandı. Ankara DGM'nin. İHÖ üyele- İHD'de düzenlenen basın toplantısında,giderek artan insan haklan ihlalleri protesto edildi. (Fotoğraf: AHMET ŞIK) IHD, ocak ayında 76 aydının gözaltına alındığını bildirdi Hoşgörü Yılı, hoşgörüsüz başladı İstanbul Haber Servisi - Dünya Hoşgörü Yılı ilan edilen 1995 yılinda ülkemizde kül- tür. sanat, eğitim ve basm-yayın alanındakı ihlalleT. bu yılın ilk 1 ayında da hızla devam etti. tnsan Haklan Demeği (tHD) lstanbul Şubesi Kültür Komisyonu'nun hazırladığı ra- pora göre bu yıl ocak ayı içensinde gazeteci, yazar ve sanatçılann aralarında bulunduğu 76 kişinin gözaltına alındığı ve 20'si hakkın- da soruşturma açıldığı veya yargılandığı be- lirlendi. Halen 103 düşünce suçlusunun ce- zaevlerinde bulunduğu vurgulanan raporda 1260 gazete ve derginin de toplatıldığı, 25 ga- zete, dergi, radyo ve TV'nin yayınının dur- durulduğu belirtildi. lHD'nin yaptığı Türkiye'nin 1995 Dünya Hoşgörü Yılı'na düşüncelennden ötürü 103 kişinin cezaevlerinde bulunması, yazar Yaşar Kemal'in Alman Der Spiegel dergisine yaz- dığı bir yazıdan ötürü hakkında dava açılma- sı. Özgür Ülke gazetesinin önce bombalanıp ardından toplatılma ve kapatılması. sisteme muhalıf dergı ve gazetelerin bürolannın ba- sıhp yayınlarının toplatılmasıyla girdiğinı söylediler. Açıklamada işkenceden kayıpla- ra. yargısız infazlardan köy yakmalara kadar insan haklan ihlallerine yer veren muhalif basının keyfı kararlarla susturulmaya çalışıl- dığı belırtılerek. "Son MGK toplantisından buyana, muhalifbasın ü/erindeki antidemok- ratik uygulamalar açısından yeni bir dönem başlamıştır. De\let. muhalif basının susturul- ması noktasında mevcut işlevişi yeterli gör- me>ip 1983 vılında TC \na>asası'na giren ancak bugüne değin kullanılmayan 5680 sa- yıh yasanın ek 2/2 maddesi u\ gulanarak "da- ha önce >ayınlanan \e kapatılmış olan bir ga- zete0e benzer özellikleri olan gazetenin kapa- olmasını' sağlıvor. Aynı madde benzer gaze- te ve dergilerin de savcüık karan olmaksızın İnsan Haklan Derneği îstanbul Şubesi Kültür Komisyonu'nun "• 'hazjrladıep râpora göre bu yıl ocak ayı içensinde gazeteci. yazar ve sanatçılann aralannda bulunduğu 76 kişinin gözaltına alındığı ve 20 si hakkında soruşturma açıldığı veya yargılandığı belirlendi. emniyet güçlerinin inisiyarifinde toplablmast- nı olanaklı kıhyor. A\nı maddeyle verilecek oJası bir cezanın 10 kat arronlması da öngö- rûlüyor" dendi. Bu anayasa maddesinin, 1995 Hoşgörü Yı- lı'nda ınsanlann en temel hak ve özgürlükle- nnden bırisi olan 'düşüncenin ifadesi ve ha- ber alntaözgürlüğünü' kısıtladıgını belirten Kültür Komisyonu ü\eleri "MGK tavsiyele- ri ile hizava girmemekte ve gerçekleri iletmek- te ısrar eden basına, düşünürlere, kültür sa- nat harekederine ve ürünlerine sahip çıkma- nın tam zamanıdır. Tüm yasaklara karşın dünya dönüyor" şeklinde konuştular. Belge Yayınları sahibi Ayşe Zarakolu da hoşgörü, halklann kardeşliği. düşünce özgür- lüğü gıbi kavramlann sınırlannın çizilmesı gerektiğini belirttiği konuşmasında, "Ben ne RomaŞı >akan Neron'a, ne de Şırnak'ı >~akan askere hoşgörü gösteririm. Ne Nusrei Demı- ral'ı, ne de DGM'leri hoşgörebilirim. Hoşgö- rü haklann. insanlann her anlamda eşit oldu- ğu yertleolur. \ma fikir suçlanmn. insan hak- lan ihlallerinin devam ettiği bir yerdc hoşgö- rü olacağına inanmıyorum. Bağımsız olma- >an bir >argı\a hoşgörü göstermeveceğim'" dedi. İHD Kültür Komisyonu'nun hazırladığı ra- porda. aralannda Ismail Beşikçi, Fikret Baş- ka\a, Haluk Gerger, Mehdi Zana, Yümaz Odabaşı gıbı yazarlar ile gazeteci ve sanatçı- lann da bulunduğu 103 kişinin düşünce suç- lusu olarak cezaevlennde bulunduğu belirti- lerek. ocak ayı içerisindekı kültür. sanat ve basın-yaym alanındaki ihlaller şöyle sıralan- dı: - Düşüncesini açıklamaktan ceza alan: 1 - Yargılanan, soruşturma açılan gazeteci. yazar, sanatçı: 20 - Gözaltına alınan aydınlar: 56 -Toplatılan. el konulanyayın: 1260 - Polis baskınına uğrayan gazete, dergi. dernek. sendika: 32 - Kaçınlan gazeteci. yazar sanatçı: 2 - Saldınya uğrayan gazeteci. yazar, sanat- çı: 5 - Saldınya uğrayan yayın organı: 3 - Öldürülen gazeteci. yazan 1 - Tutuklanan gazeteci, yazar, sanatçı: 17 - Kapatılan dernek: 1 - Gözaltına alınan dernek üyesi: 6 - Kapatılan kültür merkezi: 1 - Kapatılan kadın sığınma evi: 1 - Baskın yapılan kültür merkezi: 2 - Yasaklanan kültürel etkinük: 1 - Yargılanan tHD yöneticisi ve üyesi: 7 - Faaliyeti durdurulan yayın: 25 - Gözaltına alınan öğretmen, öğrenci: 141 - Soruşturma açılan öğretmen, öğrenci: 109 - Kaçınlan öğretmen, öğrenci: 3 - Öldürülen öğretmen, öğrenci: 5 - Saldınya uğrayan öğretmen, öğrenci: 168 - Tutuklanan öğretmen, öğrenci: 10 - Kürtçe kaset dinlediği için gözaltına alı- nan: 13 - Arapça yayın yapan TV, radyoya verilen ceza: 84 milvon. rine ilişkin polis tutanaklannda- ki tahrifatm önemli olmadığını kanıtlayarak, komisyonun sapta- malannı 'boşa çıkarma'çabası içinde olmasının eleştınldiği ra- porda, çelişkiler şöyle >er aldı: "Ankara DGM Başsavcıltgı. tanık Ayhan Aydın hakkında ya- lan beyanda bulunmaktan dava acmışfır. Bu konuda daha önce- den tanıklık yapıp, verdikleri ifa- delerin gerçek olmadığı anlaşı- lanlar hakkında sav cılıgın suç du- yurusunda bulunmaması bir ya- na; tanık Ayhan Aydın'ın Anka- ra Emniyet Müdürlüğü'ne baş- vurup Uğur Mumcu hadisesi hakkında bildiklerini anlattığı 31 Ocak 1993 tarihinden beri (Ay- dın hakkında, başvurusundan 9 ay sonra dava açıldı) neden dola- yı Ankara DGM Başsavcıbğı'nın Ayhan Avdın hakkında yalancı beyanda bulunmaktan suç du> u- rusunda bulunmadığı da av n bir çelişkiler zinciridir. Görüldüğü üzere, komisyonumuzun görevi veyetkisi gereği olay hakkında bil- gi toplamasından rahatsız olan kişi veya kurumlar. komisyonu- muzun inandıncılıgına gölge dü- şürmek için, yukandaki olayda oMuğu gibi, birçok ışlemlerde bu- lunmuşlardnv" Raporda. Nusret Demiral'ın komisyona bilgi akışını engelle- yerek, komisyonun 'anayasal yet- ki ve görevine miidahale ederek, işlevsiz hale getirmcye çalıştıgY ileri süriildü. 'Coşkun görevi savsakladT Olay tarihinde soruşturmayt yürüten DGM Savcısı Ülkü Coş- kun, TBMM Komisyonu'nca, 'görevi savsaklamış' olarak de- ğerlendınldı Coşkun'un. görevi ihmalle suçlanması, tstanbul'da yapılan tHÖ operasyonunun. Coşkun'un ileri sürdüğü gibi 23 Ocak 1993 tarihinde değil, 20 Ocak 1993 tarihinde başladığını gösteren Emniyet Müdürlü- ğü'nün 'olay yakalamazaptetme tutanagYna dayandınldı. Kadı- köy llçe Emniyet Müdürlüğü ta- rafından 20 Ocak 1993 günü sa- at 15.00 sıralannda Kadıköy Erenköy STFA Bloklan, 7. Blok arka garajı içinde park halinde bulunan 34 BAE 08 sahte plaka- lı gri renkli Kartal marka oto içe- risine binen Süleyman Tokmak- tepe ısimli şahsın yakalandığının kaydedildiği tutanakta. bu kişi- nin üzerindeki çağn cihazına ge- len mesajlar üzerine aynı gün sa- at 22.00 sıralannda belirlenen ye- ni adrese de operasyon düzenlen- diği belirtildi. Bu operasyonda "Şenol Dev- rim" kod isimli Ayhan Usta ya- kalanırken. çok sayıda patlayıcı madde, silah ve doküman ele ge- çirildi. 20 Ocak 1993 saat 23.00'te dü- zenlendiğı belirlenen rutanağın, Ülkü Coşkun'un lslamı Hare- ket'e yönelik operasyonun 23 Ocak 1993 tarihinde başladığını ispatlama çabasınm 'boşagittiği- nin' göstergesi olduğuna dikkat çeken TBMM Komisyonu, Coş- kun'la ılgilı şu saptamayı yaptı: "Bu operasyonun 20 Ocak 1993 tarihinde Kadıköy Ekipler Amirliği tarafindan başlatüdığı sabit olmuşrur. Buradan da açık- ça görüldüğü üzere, Cumhuriyet Savcısı Ülkü Coşkun, İslami Ha- reket'e yönelik olarak yapılan operasyonun başlangıç tarihini tespit için İstanbul'agidişinde gö- revini sav saklamış., resnıi belgele- ri tam olarak dikkatli bir şekilde incekmediğinden, yanhş tespirJe- riyle soruşturmayı başka yöne sevk etmiştir." BM CAZİP YA1MM ARAd HAZİNE BONOSU Naşıl alınır? Riski nedir? Getirisi nasıl hesaplanır? İSTANBUU.U KÖMÜR SOLUMAYACAK GAP BÖLGESİNDE YETİŞECEK ÜRÜNL£R BORSA ŞİRKETURİNİN AÇIKLANAN 1994 BİIANÇOIARJ... DOSYA: SANAYİMİZ 6ÜMRÜK BİRÜĞİ'NE HAZ1R Ml? BAYI tLAN T.C BÜNYAN KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1992/956 Davacı Hazine vekili Av. Betül Özkan tarafından davalı Lütfi Ekinci aley- hine mahkememize açılan kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşmasında venlen ara karan gereğince: Davalı mirasçılanndan Halil Dursun, Şerife ve Mehmet Ekinci'nin tüm aramalara rağmen tebliga- ta yarar açık adresi tespit ediletnediğinden adı geçenlere dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilememiştir. M a h k e m e m i z d e yargılaması devam eden Samağır Köyü mevkiinde 106 ada. 173 parsel sayılı taşınmaza ilişkin ibraz et- mek istedikleri belgeleri duruşmanın bırakıldığı 25.4.1995 günü mahke- memize ibraz etmesi ya da kendilerini bir vekille tem- sil ettirmesi, aksi halde da- vanın yokluklannda de- vam edeceği ve karar ver- ileceği hususu dava dilekçesi yerine kaim ol- mak üzere ilanen tebliğ ol- MIKRO DtNÇ TAYANÇ Biraz Yüpeklilik Eni konu zorlanıyoruz, Cumhuriyet'in "LJse ve Dengi Okullar Kompozisyon Yanşması"nda... Gençler bunlar, kalemleri "tutulmuyor"... Kimi oturmuş, 15 yaşa sığma- yacak düşüncelerini, "yüzyıllarca yaşamış" insan birikim ve bilgeliğiyte sayfalara dökmüş; kiminin "yazın" falan umurunda değil, sırf "duygu" yüklü kalemiyle yüklenmiş düşünceye... "Eni konu zorlanıyoruz" lafı "laf"la kalıyor... Bir yanım- da Necati Cumalı, ki adı bile birlikte jüride otmanın onu- runa onur katıyor; bir yanımda her yazdığını satınna de- ğin okumanın "sorumluluğunu " taşıdığım Erol Toy... Kar- şımda, yazın ve de düşün dünyasına "okuyarak" adım at- mamı sağlamış Konur Ertop... Üstelik, bir de "ihtiyari" oy var; Cumhuriyet'in aydınlık aydını Nurten Berksoy'dan gelecek... Gel de çık işin içinden... Kimimiz "de"leri "da "lan ayrı yazmayı bilememiş diye karşı çıkryoruz, sanki ünlü "köşelehmiz" bilirmişgibi... Ki- mimiz "uzunparagraffar"dan, "eskimiş coşkulardan" dem indirerekü! Oysa, gencecik "yazaıiar", sırf Cumhuriyet'eyazmışol- manın onurunu paylaşrnak istercesine, "ınanç/a'yazmış- lar duygulannı, düşüncelerini... Sonunda "karar" veriyoruz; Bu işin 'birincisi* olmaz... "Başanlılan" olur, diye... • • • "Birinci" olmaya yönelik insanlara geçiyor aklım, elim- de olmaksızın.... Politikada birinci, politik kavgada birinci, uzlaşmazlıkta birinci... Kötü fena "jürisiyorum!!!' Istiyorum ki, Cumalı ile Toy "iyi bir kompozisyon" uğru- na, sesleri "avukat" ve de "yazar" kalınlığında sertleştir- sinler; kırılmadan, gücendirmeden... Istiyorum ki, Ertop'la ben, "gü/ümsemey/e gizlenmiş bir anlayışlılık" çerçeve- sinde "mizah" katalım seçimeü! Zor geliyor; zor geliyor seçmek ve de seçilmişi onayla- mak... Ama, "aydınlanmacı beyinler" olarak, "uzlaşıyoruz!" • • • "Aydınlanmacı beyinler" üzerine, kendi "aydınlık" bey- nimle tartışmaya giriyorum bir anda. Gözümde ne Cuma- lı kalıyor, ne Toy, ne Ertop, ne de BEN! Yıllar yıllar öncesine dönüyorum; taa, 70'lerin ortalann- da biryere... "BEN" diyor, Türk Haberler Ajansı'nın Yazıişleri Müdü- rü Hasan Yılmaer, "BENolsam Ecevit'/n yerine, çıkanm halkın karşısına. ..BEN derim, BEN böyle de böyle bir Tür- kiye'yi devir alıyorum... Bu koşullar altında bunlan, bun- lan yapabilirim; bunlan, bunlan yapamam..." Yıllar öncesine "dönüşüm" bir şey kazandırmıyor ba- na; yrttk "umu("lann ve de "keşke Hasan Abi" hayıflan- masının dışında... Yıllar sonrasına, "göçer" gibi konuyorumü! Bir "kınk" CHP çıkıyor karşıma... "Hasan Ab/"denaldığım "ders/e"sormakistiyorum Hik- met Çetin'e; "SEN, çıkıp da 'Ben, böyle böyle bir sosyal demokrat taban devir alıyorum. Aldığım taban, altimdan kaymaktadır ve kaydıkça, sağ yükselmektedir. BEN, bu- gün ne Murat'ın, ne Deniz'in tarihsel yanılgılannın miras- çısı olmayacağtm. BEN, bu hükümette.sbu işbiriikçiligin i ;;' de yokum. BİZ, sosyal demokratız...' diyebılir misinfız}?*^ • • • Diyemezsin(iz)! Diyemeyeceksinfız)! Çünkü; SlZLER'de ne Cumalı'nın, ne Toy'un, ne Er- top'un (ne de, hasbelkader, bendenizin) "aydınlanma uğ- runa, uzlaşabilecek, karanlıkla savaşabilecek" beyin ya- pısı varü! SlZ'ler, ille de "birinci" seçmek; dahası "birinci seçil- mek" için VAR'sınızü! Sonuncu olamayacak birinin yanında "ikinci" olmak ba- hasına... Ana fikir: Düşünsel seçicilik, bölüşümü "bütünleştirir." Ana fikrin ana fikri: Düşünü olmayan beyinler, "bütün- leşmeyi" bölük pörçük eder. Demirara 1 milyarlık 4 aşk davası9 • Paris Kürt Enstitüsü Başkanı Kendal Nezan'ın, Nus- ret Demiral aleyhine açtığı 1 milyar lirahk tazminat davası karar aşamasına gelirken, Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, taraflann yetki yönünden iti- razlan üzerine, dosyayı Yargıtay'a gönderdi. EVİN GÖKTAŞ ANKARA - Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Başsavcısı Nusret Demiral, Paris Kürt Enstitüsü Başkanı Kendal unur. Basın: 5772 tLAN T.C. DERİNKUYU SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: I993>l7 Karar No: 1994/73 Tebligat yapılmış sayılacak şahıslar. 1. Fatma Aksu, Salih ve Arzu kızı 1310 doğumlu Derinkuyu ilçesı Cumhunyet Mahallesi nüfusuna kayıtlı 2. Ali Aksu. Hasan ve Hava oğlu Dennkuyu ilçesı Cumhuriyet Mahallesi. Karar özeti: Derinkuyu ilçesı Cumhuriyet Mahallesi Avşar Sokak'ta kaın cinsi ev ve avlu olan ada 31. parsel 2'de kayıtlı taşınmazın satılarak paraya çevnlmesine dair talebin mahke- memızce kabulüne karar verildiğı hakkında. Yukanda yazılı ilanın yine yukanda adı geçen şahıslara ilanın yayım tanhinden 15 gün sonra kesınlesmiş sayılacağı tebliğ ol- unur. Basm: 8061 ILAN T.C. POZANTI KADASTRO MAHKEMESİ EsasNo: 1994/229 Davacı Pozantı Orman lşletme Müdürlüğü vekili Av. Meryem Bakırtaş tarafından davalı Sevdiye Uzun hakkında mahkemem- ize açılan kadastro tespitine itiraz ve tescil davasının mahke- memizde yapılan açık yargılaması sırasında verilen ara karar geregınce; Davah Sevdiye Uzun adma çıkanlan davetiyenin bila tebliğ mahkememize iade edildiğı, zabıtaca tahkikat ve araştırmalan ile de teblığe yarar açık adresinin tespit edilemediğinden davalı adma ilanen tebligat yapılmasına karar verilmıştır. Venlen karar gereğince davalı Sevdiye Lzun'un 6.4.1995 günü saat 10.00'da mahkememizde hazır bulunması, duruşmaya gelmedığı takdirde, kendisinı bir vekille temsil ettirmediği takdirde mahkememızin 1994/229 esas sayılı Pozantı ılçesi Akçatekır beldesı Küçüktekır Mahallesi 220 ada, 9 parsele ilişkin yargılamanın yokluğunda yapılmaya davam edıleceği ve gıyabında karar venleceği. dava dilekçesi yerine kaım olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 8.2.1995 Basın: 8404 Nezan'ı, DGM'yi Türk ve dûnya kamuoyu önünde küçük düşürmekle suçladı. Nezan'ın; Fransa Cumhurbaşkaıu François Mitterrand' ın eşi Bayan Mttter- rand ile Güneydoğu ziyareti sırasmda aşk yaşadığı savının basına sızdınlması üzerine Demiral aleyhine açtığı dava karar aşamasına gelirken, lstan- bul Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, taraflann yetki yönünden itirazlan üzerine, dosyayı Yargıtay'a gönderdi. Demiral, Nezan'ın kişilik hak- lanna saldınldıği gerekçesiyle açtığı tazminat davasında talep ettiği 1 milyar liranın u as- tronomik" bir rakam olduğunu mahkemeye bildirdi. Davanın, Ankara'da mı Istanbul'da mı görüleceğini kesinleştirecek olan Yargıtay 6. Hukuk Daire- si 'nin, karannı önümüzdeki gün- lerde vereceği bildirildi. Dava, Fransa Devlet Başkanı François Mitterrand'ın eşinin, Paris Kürt Enstitüsü Başkanı Kendal Nezan'la Güneydoğu'da aşk yaşadığı iddialan üzerine açıldı. 6 Ağustos 1994 günü bazı gazetelerde yayımlanan bir hab- erde, Bayan Mitterrand'ın, 28 Nisan-2 Mayıs 1989 tarihleri arasında Kuzey Irak'taki peşmergelerle görüşmek üzere geldiği Güneydoğu'da, Kendal Nezan'la birlikte Silvan'ın Salkımlı mezrasına gidip aşk hayatı yaşadıklan öne sürüldü. Bunun üzerine Nezan, kişilik haklannın zedelendiği gerekçe- siyle avukatı Hasip Kaplan aracılığıyla mahkemeye başvur- du. Dava dilekçesinde, bu haberin tamamen asılsız olduğu belirtilerek, aşk senaryosunun MIT tarafından hazırlanıp DGM'ye gönderildiği ve daha sonra Başsavcı Demiral'ca basına sızdınldığı iddia edildi.