28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17ŞUBAT1995CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI KOSGffi, bilgi bankası kuruyor • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Küçük ve Orta Ölçekli Sanayı Geliştirme ve Destekleme fdaresi Başkanlığı (KOSGEB), Avrupa Bilgi Merkezi ağına Türk sanayicisiyle ilgili bilgilen de yüklüyor. Sanayı \e Ticaret Bakanı Mehınet Dönen. dün düzenlediği basın toplantısmda, Avrupa Birligi'\le gümrük birliğine geçiş aşamasında, yabancı sanayicınin Türldye'yle işbirliğini kolaylaştırmak amacıyla yeni bir proje başlattıklannı bildirdi. Otomobilde Hiracat artışı • BURSA(AA)-Türk otomotiv sanayii 1995 yıhna, ihracat artışı ile girdi. Yılın ilk ayında gerçekleşen ihracat. 1994 yılı ocak ayına göre yüzde 14 artarak 60 milyon 978 bin dolara ulaştı. Uludağ Ihracatçı BirlikJeri Genel Sekreterlıği'nin aylık verilerine göre geçen ocak ayında gerçekJeşen ihracatta en büyük payı 49.5 milyon dolar ile otomotiv yan sanayii ürünleri aldı. RskobiPlik'te sözteşme • GİRESUN (AA) - Fındık Tanm Satış Kooperatifleri Birligi'ne (FÎSKOBfRLlK) bağlı işyerlerindeki büro ışçilerini ılgilendıren toplu iş sözleşmesi, işyerinde yetkili sendikanın belirlenememesi yüzünden imzalanamıyor. Önceki sözleşmeyi. Türk-lş"e bağlı Tez Koop-Iş Sendikası'nın imzaladığı Fiskobirlik'te, 31 Temmuz 1994'te sona eren sözleşme öncesi DlSJC'e bağlı Sosyal- Iş Sendikası da yetki talebinde bulundu. EBK'ye kasaplar talip • GAZİANTEP (AA) - Et ve Balık Ürünlen AŞ (EBK) Gaziantep kombınasını. 100 mılyar lira bedelle Kasaplar Odası almak istiyor. Oda Başkanı Yılmaz îsaoğlu, kombınayı aldıklan takdirde. metropol kent konumuna erişen Gaziantep te yaşayanlann, daha sağiıklı ve ucuz et yeme olanağına kavuşacaklannı söyledi. Kredi kartıyla telefon • ANKARA(AA)- Türkiye'de kredi kartlanyla telefon etme döneminin önümüzdeki mayıs ayından itibaren başlayacağı bildirildı. AR-GE Bölümü Müdürü Halil Eyüboğlu'na göre kredi kartı ile çalışan ankesörlü telefonlar önümüzdeki mayıs ayından itibaren halkın hizmetine sunulacak. Mahkeme kararları bile ekmekteki yüksek fiyat artışlannm önüne geçemedi Ekmek zaıtımına yargı yokHÜLYAGENÇ Mahkeme kararlan da ekmek- teki yüksek fiyat artışlannı önle- yemedi. Dört yılda 6 kez mahke- me kapısına giden ekmek zamla- n. Istanbul mahkemelerince ikı kez ıptal edildi. Ancak zamlan yapan fınncılar da davalan açan Istanbul Büyükşehir Belediyesı de mahkeme kararlannı hiçe sa- yarak uygulamaya yansıtmadı. Mahkeme sonuçlanmadan yaklaşık 5 ay önce ekmeğe ikin- ci bir zam yapılması Prof. Nuret- tmSözen'inbaşkanlıgı dönemın- de kazanılan davanın geçerliliği- ni kaybetmesine neden oldu. Re- cep Tayyip Erdoğan döneminde kazanılan davadaki iptal karan ise "piyasadaki fiyatlan Halk Ek- mek'le dengeÜYoruz" bahanesiy- le uygulanmadı. Istanbul Büyüİc- şehir Belediyesi'nce açılan 7'nci ekmek davasına ise fınncılar ta- rafından gramajın belediyeden izinsiz olarak 320 gramın altına düşürülmesi neden oldu. Bu da- va henüz sonuçlanmadı. Sözen'in belediye başkanlığı- nı yürütmekte olduğu 1992 yılı- nın ilk ayında ekmek fiyatlannın bin liradan bin 200 liraya çıkanl- masına belediyenin itiraz etmesi üzerine açılan dava ancak 24 Ka- sım 1992tarihindesonuçlanabil- di. Fakat dava sonuçlanmadan 5 ay önce. yani 30 Hazıran 1992*de Esnaf\e Sanatkârlar Odalan Bır- liği'nin fiyatlan 1200 liradan 1500 liraya çıkarması, mahke- menin -zammın iptati" yolunda- kı karannın uygulanmasına en- gel oldu. Belediye, haksız buldu- ğu ikinci bir zamma da yasal sü- resı ıçinde itiraz etti. ama bu kez davayı kazanamadı. Kurettin Sö- zen döneminde açılan diger 5 da- vada ise belediyenin itirazı mah- •Ekmekteki fiyat artışlan, dört yıîda iki kez iptal edilmesine rağmen zamlan yapan fınncılar da davalan açan belediye de kararlan hiçe sayarak uygulamaya yansıtmadı. Mahkemeden 5 ay önce ikinci bir zam yapılması Sözen döneminde kazanılan davanın geçerliliğini kaybetmesine neden oldu. Tayyip Erdoğan döneminde kazanılan davadaki iptal karan ise fiyatlan Halk Ekmek'le dengeliyonız bahanesiyle uygulanmadı. EKMEK DAVALARINA İLİSKIN SONUÇLAR ZAM 26.9.1991 20.1.1992 30.6.1992 2.10.1992 14.5.1993 13.10.1993 14.2.1994 18.4.1994 9.1.1995 FİYAT 1500 ^500 6.00< 7.500 MAHKEME KARARI İtiraz edilmedi \ t % ^ İtiraz edildi 24.11.92 (Beledıye lernrş sonuçlandı) ' ^ İtiraz edildi. % İı21 1.93 (Belediye aleyht^e 'sonuçlandı) 16 7.93 (Belediye aleyhine Sonuçlandı) _21 10.93 (Beledıya sonuçlandı) İtiraz edilmedi ,'.2 9.94 (Belediye ale bonuçlandı) 15 11.94 {Belediye lehıne Sonuçlandı) ""fiyata itiraz edilmedi YENİ ZAM 20.1.1992 ^30.6.1992 2.İ0.1992 44.3.1993 13'.mi993 14.2.1994 18.4 1 994 \9.t.1995 keme tarafından haksız bulundu. Erdoğan döneminde açılan 6. ek- mek davası 15 Kasım 1994 tari- hinde sonuçlandı. Mahkeme belediyenin itirazı- nı yerinde buldu. Bu arada ek- mek fıyatlanna ıkıncı bir zam ya- pılmamasına karşın. resmi ola- rak fiyatlann düşürülmesi için gırişimde bulunulmadı. Beledi- ye yetkilileri, serbest piyasa ko- şullan içinde özellikle dargelirli semtlerde ekmeğin satış fiyatı- nın kendiliğinden 4-5 bin liraya indiğinı ve bu yüzden mahkeme karannın uygulanmasına gerek kalmadığını ileri sürdüler. Fınncılar Odası ile Ekmek Iş- verenleri Sendikası arasındaki yetki mücadelesi. ekmeğin bir kez daha dava edilmesine neden oldu. 1995 ocak ayında ekmek fiyatlan konusunda filcir birliği- ne varan Ekmek Sanayii Işveren- leri Sendikası ile Istanbul Fınn- cılar Odası, zam oranını açıkla- ma yetkisi konusunda bir türlü anlaşamamışlardı. Sendika 5 ocakta 320 gram ekmek fıyatını 7 bin 500 lira olarak açıklayınca, " Fiyat açıklamaya biz yetkÜiyiz" diyen Istanbul Fınncılar Odası çözümü gramaj ı eksiltmekte bul- muştu. Ekmek gramajını 300 grama indiren Fınncılar Odası, fıyatı 7 bin lira olarak açıkladı. Esnaf ve belediyenin kazandığı 6'ncı ekmek mahkemesi sonucu- nun niçin uygulamaya geçirilme- diğini sordugumuz Istanbul Bü- yükşehir Bdediyesi Başkan Da- nışmaru Prof. Omer Dincer. fi- yatlann serbest piyasada kendi- liğinden düştüğünü vurguladı. O dönemde bir çuval unun fiyatının 3 kat artmış olduğuna dikkat çe- ken Dinçer, buna karşın ekmek fiyatlannın 4 ile 5 bin lira arası- na çekildiğini ifade etti. Dinçer, ekmeğin farklı ağırlıldarda satıl- masının karmaşa yaratacağına dikkat çekti. Neydi ne oldu? 1930 yıhndan bu yana 198 kez zam gören ekmeğin fıyatı 5 ku- ruştan 7 bin 500 liraya yükseldi. Ağırlığı 1375 gramdan 300 gra- ma düşen ekmek günümüze ka- dar yüzde 78 küçülürken fiyatı ise ]' milyon 499 bin 900 kat art- tı. Ekmek 1939 yılında 1000 gra- ma inerken fiyatı ise 9 kunışa yükseldi. 1986 yılında 400 gram ekmek 70 liradan satılırken 1988"de 80 gram daha küçülen ve 320 gram olan ekmeğin fiyatı 200 liraya yükseltilmiş oldu. Son belırlenen ekmek fiyatlanyla bir- likte Istanbul Fınncılar Odası 17 Ocaktan itibaren ekmeğin grama- jını 320 gramdan 300 grama dü- şürdü. Ekmek fiyatlan Nurettin Sö- zen'in beledive başkanlıgı döne- mine kadar fstanbul Belediyesi tarafından belirleniyordu. Istan- bul Büyükşehir Belediyesı, 17 Mayıs 1991'de fiyatlan serbest bıraktı. Istanbul Belediyesi, kont- rol olanağı için bakkallann han- gi fınnlarla çalıştığını gösterir levha asmalan konusunda uyan- da bulundu. Bu tarihten itibaren ekmek fiyatlannı esnaf fınncılar adma Esnaf ve Sanatkârlar Oda- lan Birliği, Ekmek Sanayii Işve- renleri Sendikası belirieyebiliyor. Belediyenin ise bu fiyatlara iti- raz etme hakkı bulunuyor. Yüzde 1 'lik kesinti yüzünden alım satımda kayıtdışına kaçış yoğunlaştı Tarımda Bağ-Kur priıııi sancısı MERİHAK İZMİR- Tanmda yüzde 1 "lik Bağ-Kur kesintisi ve diğer ver- giler nedeniyle hem tüccar hem de üretici farurasız alım satıma yöneliyor. Hükümetin tanmsal ürünlerde prim sisteminden vaz- geçmesinin ardından yoğunla- şan faturasız satış sonrası çiftcı- nin "kesme, istemiyorum" de- mesinin yanı sıra yasanın "kes- mezsen hapse atanm" baskısı üzerine tüccann, hayalı kişilere ya da farklı Bağ-Kur üyeleri adı- na pnm yatırdığı belirtilirken, bu yolla tanmda büyük bir vergi kaybı oluştuğu ileri sürülüyor. Uludağ Ihracatçılar Birliği Yaş Meyve ve Sebze Ihracatçıla- n Birliği Yönetim Kurulu Baş- kanı Ozkan Kamiloğlu, Bağ- Kur'un sıkıntıya gırmesinin ar- dından, hükümetin bir çıkış yo lu aradığını ve bütün alıp satılan ürünlerin stopajına ek olarak yüzde 1 ek vergi şartı getirdiği- nı anımsattı. Her ayın 20'sinde muhtasar vergi verilirken Bağ- Kur primlerinin de tüccar tara- fından yatınldığını vurgu,^an Kamiloğlu şöyle konuştu: u Bu- na itiraziar oldu. Danışta) kara- rrvla bu. bir sûre durduruİdu. th- racatta aksamalar me> dana gel- mcyc başladı. \'eni bir genelge ya- Yinîlandı ve kari olarak \ürüriü- ğe kondu. Bazı firmalar bunu ödemedi, ba/ılan da şerhli öde- di. 'İhdas hakkıınız saklı kalma koşulu\ la bunu ödüyoruz' di\en- ler oldu. Bunları da ortadan kal- dıran, kesin bir genelge yayım- landı \e ödeme şekillcri belirlen- di. ttiraz hakkı da geçersiz kılın- dL Bu. böylece >asallaştınlmış ol- du. Şimdi aldığınıız \e sattığırnı/ bütün ürünlerden yüzde 1 ora- nında Bağ-Kur'a prim kesiiiyor ve biz bunlan ödüyoruz." Çiftçilenn çoğunun Bağ-Kur mükellefi olmadığını belirten Kamiloğlu. "Adamın ürününü alryorum. ama onun Bağ-Kur'a kaydı yok. Çiftçi bugünkü kültü- rüyle vergUendirme sistemim tam manasıyla kav ramış değil. Hâlâ 1940li yıllann korkulan içinde. İ rettiğini doğrudan be- yan etmeye korkuyor. Bu şartJar Çiftçilerin çoğunun Bağ-Kur kaydı yok. Bank Indosuez ve kamu vicdanı G eçenhaftabuköşede, BankIndosuez'in, ekonomi bürokrasisi ile kurduğu çok yönlü ilişkilerden söz etmiştik. Bazı hatırtatmalar yapalım. Merkezi Paris'te bulunan banka, Turgut Özal ın Başbakanlığı döneminde Bank Indosuez'in üst yönetirniyle kurduğu yakın diyalog sayesinde Türkiye'de şube açtı. Daha sonra bu şubeyi ayn bir tican bankaya dönüştüren Bank Indosuez, Özal döneminin Merkez Bankası Başkanı Yavuz Canevi'ye TürKiye'de bir de yatırtm bankası kurdurdu. Geçen yıl yaşanan finansal krizin de etkisiyle, Bank Indosuez, Türkiye'deki büyük mevduat bankalanyla rekabet edemeyen ticari bankasını satışa çıkardı. Bankaya tek alıcı olan Tunca Grup, satış protokolü imzalanmasına karşın Hazine'den izin alamadığı için bankayı alamadı. Bu arada Arena programında, eski Emlakbank Genel Müdürü Engin Civan'ın, Isviçre'deki Bank Indosuez kanalıyla Özal ailesinin fertlerine para gönderdiği iddialanna yer verildi. Aynı günlerde Emlak Bankası ile Sabah Gazetesi dahil pek çok yayının sahibi olan Dinç Bilgin'e ait Medya Grup, ortaklık kurarak Tunca Grup'un karşılaştığı engellerin hiçbirine rastlamadan bankayj aldılar. Yavuz Canevi, ellerinde kalan yatınm bankası kanalıyla, PTTnin Tsinden başlamak üzere Türkiye'deki büyük özelleştirme projelerine danışmanlık yapmak üzere konsorsiyumlar kurduklannı ve uluslararası sermayeyi bu satışlara yöneltmeye ugraşacaklannı açıkladı. Canevi, Bank Indosuez'in aynca hükümetin borç isteğiyle toplantıya çağırdığı "Türkiye'ye yakıniığı ile tanınan yabancı bankalar" arasında yer aldığını ve dış borç için kulislerin sürdüğünü de belirtti. Kafalarda soru işaretleri yaratan bu ilişkiler yumağına rağmen, Canevi'nin bir sözünü hatırlatmış; "Alan razı satan razı, bize ne oluyor" demiştik. Önceki gün gördük ki ANAP Aydın Mılletvekili Yüksel Yalova da bu ışlere akıl erdiremeyip, Başbakan Tansu Çiller'in yanıtlaması isteğiyle Meclis'e bir soru önergesi vermiş. Ancak Yalova'nın önergesinde yer verdiği sorulann pek çoğunun yanıtı, yine bu sayfalarda yayımlanan Emlakbank Genel Müdürü Aydın Ayaydın röportajının içinde vardı. Yüksel Yalova'nın sorulan, "Bir devlet bankası olan Emlak Bankası'nın nasıl böyle bir ortaklığa girip, böyle bir bankayı satın alabildiği" üzerinde yoğunlaşıyor. Bu ortaklığın maliyeti ve Emlakbank'ın kuruluş amacına uygunluğu gibi konular, buzdağının görünen yüzü. Yalova, ANAP - Bank Indosuez - özelleştirme üçgeninin dışma taşamadığı için suyun altındaki kütleyi görmüyor. Soru önergesinde eksik bırakıldığını düşündüğümüz bazı çelişkileri sıralayalım. Bank Indosuez'in Türkiye'deki bankalanndan binni Emlakbank - Dinç Bilgin ortaklığına satan murahhas aza Yavuz Canevi, bu ticari bankayı artık işlerine yaramadığı için sattıklannı ve bir yıl sonra ortaklıktan tümüyte çekileceklerini vıirguluyor. Buna karşın Ayaydın, neden ısrarla "Bank Indosuez'le ortak olup, uluslararası finans piyasalanyla bağımızı güçlendirdik" savunmasını yapıyor? Türkiye'nin en büyük ve en yaygın bankalanndan biri olan Emlakbank'ın, sektörde rekabet gücü bulunmayan 2 şubeli bir bankaya ortak olmaya ihtiyacı var mı? Bu ortaklık, Dinç Bilgin ve Medya Grup'a, Ihlas Holding, Aydın Doğan ve Erol Aksoy gibi örnekleri bilinen hem banka, hem gazete- televizyon patronluğu yolunu açmaktan öteye, kime ne fayda sağlayacak? Medya ile finans kesimi arasında güçlenen organik bağ, basının bağımsızlığını tehdit etmeyecek mi? Ayaydın'ın, "Bank Indosuez'in hem özelleştirme tecrübelerinden hem de bu konuda uluslararası sermaye ile olan bağlantılanndan yararlapacağız" biçimindeki düşüncesini, ekonomiyi yönetenler de paylaşıyor mu? Telecom'un danışmanlık ihalesinde kendisini "çok şanslı" gören Bank Indosuez'in, hem Tye değer biçilmesinde baş rol oynayıp hem de uluslararası alıcılar bulacak olması, Türkiye'nin çıkarları açısından sakınca yaratmayacak mı? Bank Indosuez'in, hükümetin muhtaç olduğu dış borcu bulma ümidi taşıdığı yabancı bankalardan biri olması ve bu konuda pazarlıkların sürmesi de "işine yaramayan bankayı satın almak" ve "telecom'un danışmanlık ihalesinde avantaj sağlamak" gibi tavizleri gündeme getirdi mi ya da getirecek mi? Bütün bunlar kamu vicdanını rahatsız etmeyecek mi? • altmda kimse müstahsil makbu- zu imzalamak istemiyor" dedi. Ege Çıftçiler Demeği 2. Baş- kanı Suat Zeytinoğlu, bu tür ka- çaklara hükümetin yardımcı ol- Fuarlann çakışması tepki topladı Ekonomi Senisi - Türkiye Giyim Sanayıcileri Derneği tarafından desteklenen 2. Uluslararası Istanbul Moda Fuan 1MF "95'in açılışmırı Izmir PRET '95 fuanyla aynı tarihe getirilmesi tepki topla- dı. IZFAŞ tarafından 7'ncisi düzenlenen Izmir PRET '95 (Tekstil. Hazır Giyim ve Mo- da) Fuan'nın açılışmda ko- nuşma yapan İZFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bo- vacıoğlu. bu olayın İstanbul- Izmir çekişmesi olmadığını vurgulayarak. olayın tekstil- ciler arasındaki hizbi göster- diğini bildirdi. Aynı sektörde bulunan kurumJann a>Tiı ta- rihte Fuar yapmasınm hizip- çilik yapmak dışında bir şey olmadığını kaydeden Boyacı- oğlu, daha önce 23 Şubat 1995'te yapılması planlanan fuann 16 şubata alınmasını. bu şekilde nitelendirdiklerini kaydetti. Fuann zayıflatılmak istendiğine dikkat ceken Bo- yacıoğlu, TGSD ile Okan Oğuz yönetiminin arasını aç- mak isteyen kişilerin bu ola- ya neden olduğunu açıkladı. Dış Ticaret Müsteşan Nejat Erol, iki fuann aynı tarihlerde yapılmasının zamanlama ha- tası olduğunu vurgulayarak. müsteşarlık olarak yurtiçi ve yurtdışındaki uluslararası fu- arlara katılmayacaklannı söy- ledi. Erol, dünya pazarlanna da- ha büyük oranlarda katılmak istediklerini belirterek. bunun için daha fazla miktarda ve kaliteli sanayi mamulü üret- mek gerektiğini vurguladı. duğunu savundu. Zeytinoğlu, hükümetin prim sistemini kal- dırmasının ardından kaçaklann hem çiftçi hem de tüccar tarafın- dan yapıldığını belirtti. Tütünde baş fiyat 142 bin lira İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)- Ege ekici tütün piya- sası bugün Devlet Bakanı Na- fiz Kurt'un da katılımıyla açı- lıyor. Oretıcinin 180 bin lira olan baş fiyat beklentisine kar- şın hükümetin primle birlikte tütüne 142 bin lira vermesi bekleniyor. Her yıl olduğu gibi bu yıl da üreticinin istediği baş fıyata hükümet yanaşmıyor. Hükü- metin baş fiyatı 130 bin lira olarak belirlemesi, 12 bin lira da prim vermesi bekleniyor. Böylece baş fiyat, primle bir- likte 142 bin lira olacak. Geçen yıl baş fiyat 54 bin olarak açık- lanmış ve 17 bin lira da prim verilmişti. Piyasaya devletten önce gi- ren tüccar, tütün toplamaya başladı. Denizli'de piyasa açıl- madan üretilen tütünlerin yüz- de 95'ı tüccar tarafından alın- dı. Tüccar piyasadan 80 ila 125 bin lira arasında ürün alıyor. YORUM ÖZTİN AKGÜÇ Tarihsel Görev "Tarihsel görev" gibi klişeleşmiş, basmakalıp başlık- lar ne ölçüde ilginç bilmiyorum ama yann ki CHP-SHP birleşme kurultayı için daha uygun bir başlık bulama- dım. Yann delegeleri, yalnız partilerin değil, büyük bir ola- sılıkla Türkiye'nin geleceğini de etkileyecek bir görev beklıyor. Bu gerçekten tarihsel bir görevdir. Tüm dele- geler kişisel tutkulanndan, kişisel beklentilerinden, hat- ta duygularından arınmış olarak hareket edecekler, esenliğe doğru bir çıkış yolu bulacaklar veya başka bir fiyaskonun, başarısızlığın hazırlayıcısı olacaklardır. In- san yaşamında bu tür karartann alındığı anlar sayılıdır. Delegelerin büyük bir sorumluluk duygusu ile hareket etmeleri, yıllardır bu partilere oy vermiş kişilerin beklen- tisidir. Sorun yalnız partilerin birleşmesi değildir. Önemli olan Türkiye'nin sorunlanna, vatandaşlann sorunlanna sahip çıkılmasıdır. Türkiye, belki de tarihinin en buna- lımlı dönemlerinden birini yaşıyor. Kendilerini muhafa- zakâr sağcı diye yaftalayan, gerçekte muhafazakâr ol- rnanın da nitelik ve ahlaki değerferini taşımayan kadro- lar, partiler eliyle Türkiye bugünkü duruma düşürüldü. Laikliği, gerçek anlamda çağdaşlığı, yenilikçiliği, de- mokrasiyi, insan haklarını, toplumsal hukuk devletini savunacak, Türkiye'nin çıkarlannı koruyacak, T.C.'yi ya- şatmayı amaçlayan bir partiye, bir siyasal topluluğa şiddetle gereksinim var. Bir partinin ülkeye hizmet için iktidarda olması şart değildir. Muhaleferte de bazı olumsuzluklan önleyerek, frenleyerek ülkeye hizmet edilebilir. CHP, 1950-60 dö- nemlerinde bunun ömeklerini vermiştir. Laiklik, eğitim, demokrasi, konusunda daha fazla geri adım atılama- mışsabunda CHP'nin önemli katkısı, freni olmuştur. Günümüzde Kemalizmin ve sosyal demokratlığın farklı olduğu, bunlann bağdaştınlamayacağını savunan kişi ve yazarfar ortaya çıkmıştır. Kendilerince yüzeysel bazı nedenler ileri sürerek, ayınm yapmakta, belki genç kuşaklan etkilemeye çalışmaktadırlar. Bu kişilerin Ke- malizmi de, sosyal demokrasiyi de pek anlamadıklan, özümseyemedikleri ortadadır. Insana değer verme, in- sanı her yönüyle geliştirme, banş severlik, demokrasi, daha dengeli paylaşım, laiklik, geniş kesimlere hizmet götürme, Kemalizmin de sosyaldemokratlann da özde amaçlandır. Batı Avrupa ülkelerinin günümüzdeki uygu- lamaları ile 1930 Türkiye'sinin uygulamaları arasındaki farklan, amaçlar, koşullar dikkate alınmadan karşılaştı- rarak; işte bunlar değişik akımlardır demek bence, özür dilerim, en iyimser tanımlama ile yüzeyselliktir. Türki- ye'de ne yazık ki, bazı etiketlerin ardına sığınılarak, çok yanlış yorumlar yapılabilmekte, iddialar ortaya atılabil- mektedir. Türkiye'de bir akımın yaşayabilmesi için, ona bilinçli olarak inanmış, özverili yandışlarının olması gerekir. Bunların çoğunluk olması da gerekli değildir. Bilinçli, inançlı, özverili kişiler topluma katkıda bulunabilirler, hizmet verebilirler. Şunun veya bunun sesyayarlılığına soyunanlar, her davranışlarında çıkar güdenler, esen yele göre yelken açanlar, duruma göre her rengi boya- yanlar, belki belirli çevrelerce şu veya bu şekilde ödül- lendiriliyorlar, beyaz camın gülleri oluyorlar ama, bir saygınlık kazanamıyorlar. Satılık, kiralık insanlara, onlan satan alan ve kiraiayanlar dahi para chşında değer ver- memekte, saygı göstermemektedir. Bir kişinin, bir hareket, bir akım içinde yer alması, her aşamada, her basamakta olabilir. Herkesin parti başka- nı, parti yöneticisi, hatta delege olması hizmet için şart değildir. Daha alçakgönüllü, daha gösterişsiz, daha geri planlarda kalınarak, partiye de, akıma da katktda bulu- nabilinir. Vıtrin herkesi, her zaman alamayabilir. Ülkemizde 1950'den özellikle 1980'den sonra yaşa- nan olaylar, tutumlar, insanı da kirletti, karakterleri de aşındırdı. Yarınki toplantıdaki en büyük kaygımız, bu aşınmadan kaynaklanıyor. Kişisel olarak birleşmenin, kamuoyunda yıpranmış, güven vermeyen, bölekçi olarak tanınan kişilerden ann- mış ve partinin özüne dönük olarak CHP'de olmasını diliyorum. Bu fırsatı iyi kullanmak bir görev, kaçırmak ise toplumsal bir suçtur. Peşin alımlarda % 24.76'ya varan indirimler.. Yuva kredisi faiz oranlarında özel indirimler.. E M L A K B A N K A S I ' n ı n size sunduğu bunca kolaylık, bunca fırsat varken, sizin de bir eviniz olmalı. Siz de, EMLAK BANKASI'nın mükemmel projelerinin birinde yeni bir yaşamın, değerli bir yatırımın sahibi olmalısınız. EMLAK BANKASI'nın İstanbul Bahçeşehir, Sinanoba, Mimaroba, Ataşehir; Ankara Konutkent II, Bilkent II, Elvankent, Etlik; İzmir Gaziemir II, Mavişehir; Antakya Adana Evleri ve Gebze Mutlukent'de yeni etap satışlar için uygulanan özel indirimlerden, son derece uygun vade, faiz oranlarından yararlanın. Her zaman değerli kalacak yeni bir evin sahibi olun. ' M u t l a k a b i r e v i n i z o l s u n . . . S a t ı ş l a r ı m ı z b a ş l a m ı ş t ı r . C EMLAK BANKASI' D a h a U y g a r B i r Y a s a m İ ç i n E M L A K B A N K A S I P A Z A R L A M A D A I R E B A Ş K A N L I G I Ucanbul P ı u r l ı m ı Mudurlugu: Te< 0.212ı 276 58 34 - 28S 19 90 A n k a r a P a z a r l a m a . M ü d ü r l ü g u : Tel 0(31 2) 426 04 06 - 427 52 22 z a r l a m a Mudurlugu: Tel 0(232» 44 I 90 66 • 336 07 5 4 - 2 5 1 36 6 4 - 2 5 1 36 04 ve t u m Emlak Bankası Şubeleri h i z m e t i n i z d e d i r .
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle