Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CumhuriyeCİmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yavın Yönetmenı: Orhan Erinç #
Genel Yavın Koordınatörü: Hikmet
Çetinkava # Yazıişlerı Müdürleri:
fbrahim Vıldız (Sorumlu), Dinç Tayanç
0 Haber Merkezi Mudünı Hakan Kara
9 Görsel Yönetmen: Fikret Eser
D15 Haberler Ergun Bıkı • tstıhbarat Yalçın Çakır •
Ekonomı. Bfilent Kızanlık 9 Radyo-TV. U>gar Eremekt»
• Kültür Hından Şenköken • Spor Abdülkadir
Yücelman • Yuıt Haberler' Mehmet Sar»ç • Makaleler:
Sami KaraöreD tt Çevın: Seyftttin Turhan • Düzeltme:
Abdullah Yazıcı • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu
Yayın Kurulu llhan Selçuk
(Başkan). Orhan Erinç, Oktay
Kurtbdke. Özgen Acar, Hikmet
Çetinkava, Şükran Soner, Ergun
Balcı, Dinç Tayanç, tbrahim Yüdız.
Orhan Bursatı, Mustafa Balbay.
Ankara Temsılcisi: Mustafa Balbay 9 Haber Müdürü: Doğan
Akın Atatürk Bulvan No 125, Kat 4, Bakanlıklar-Ankara Tel
4195020(7 hat). Faks: 4195027 • IzmirTemsilcisı: SerdarKızık,
H. Zıya Blv. 1352 S 2/3 Tel 4411220, Faks: 4419117 • Adana
Temsücısi Çetin Yiğenoğlu, tnönü Cd. 119 S. No.l Kat:l, Tel:
3522550, Faks: 3522570
MûesseseMüdürû: Erol Erlurt•Koordinatör
Ahmet Konüsan • Muhasebe- BülentYener
0 Idare Hüsevin Cürer • Işletme Önder
Çelik • Bılgı-lşlem. Nail Inal • Bılgısayar
Sıstem: Mürüvet Çiler • Reklam: Reha
Işrtnuuı • Halkla thşkıler Nurten Berksoy
Yıyımlaysn >e Basan: Yenı Gün Haber Ajanst, Basm \e Yayıncthlt A $.
T Â i a d . 3 9 41Cag»lo4lu34334lst. PK 246 lstanbul Tel (0212) 512 05 05 (20 hat) Faks (O;212) 513 85 95 15ŞUBAT1995 tmsak: 5.27 Güneş:6.52 Öğle: 1225 Ikindi: 15.16 Akşam: 17.44 Yatsı: 19.04
Vücut dostu
tablet
• İstanbul Haber Servisi -
Özellıkle hanımlar arasında
en yaygın spor uğraşlanndan
biri olan step ve aerobikten
sonra vücudun potasyum
dengesinin korunması
gerektiği belirtildi.
Uzmanlar, genellikle spor
yapanlann yoğun potasyum
kaybettiklerini anımsatarak,
lif çekmesi, adele kramp ve
zayıflıklan, yorgunluk ve
halsizlik durumunda vitamin
ihtiyacının karşılanmasını
sağlıkh bulduklannı
vurguladılar.
Ramsey'm ihracat
• Haber Merkezi-1987'de
kurulan ve halen Zonguldak
Karabük ıle Kastamonu'daki
modern fabrikasında, 600
çahşanıyla erkek giyimine
yönelik üretim gerçekleştiren
Ramsey Giyim fîrmasının
ihracat atağı başlattıgı
belirtildi.
KAFOS Projesi
• İSTANBUL (AA) - PTT
Genel Müdürlüğü Basın ve
Halkla llişkiler
Müşavirliği'nden dün
yapılan açıklamada, Türkiye,
Bulgaristan \e Romanya'da
karasal bağlantılan olan
denizaltı fîber optik kablo
sisteminin (KAFOS) tesisi
ile ilgili kontratın bugün
lstanbul'da imzalanacağı
belirtildi.
ÇYDD paneH
• İstanbul Haber Servisi -
Çağdaş Yaşamı Destekleme
Derneğı Bakırköy Şubesi
tarafından "Orta Öğretim ve
Sorunlan" konulu bir panel
düzenlenecek. Galeria
Konferans Salonu'nda
cumartesi günü
düzenlenecek panele
konuşmacı olarak Doç. Dr.
Tüten Ang ile Gülsün
Özakın katılacak.
Gene Kelly
hastanede
• LOSANGELES-Rol
aldığı müzikal fılmlerde step
dansı ile ortaya koyduğu
performans nedeniyle tüm
sinemaseverlerin gönlünde
ayn bir taht kuran "Singin in
The Rain" fılminin
unutulmaz ismi Gene Kelly,
hastanede tedavi altında
rutuluyor.
Beymen Club ve
BeymenKids
• İstanbul Haber Servisi -
Beymen, 1995 ilkbahar-yaz
için hazırladığı sekiz ayn
koleksiyonun tanıtımına
'Erkek', 'V2 by Versace',
'Club" ve 'Kids'
ekspozisyonları ile başladı.
Beymen Genel Müdürü NUT
Akgerman yaptığı
açıklamada, "Sınırsız hizmet
prensibiyle 24 yıldır faaliyet
gösteriyoruz" dedi.
Boğaz köprüsü ihalesi, koruma kurulunun reddettiği 'onaysız' projeyle yapılıyor \
Çanakkale'de sorumsuz iııadaşıııa
•Karayollan 17. Bölge Müdürlüğü'nün 'kesinleşti'
dediği Çanakkale Boğazı köprüsü ve bağlantı yollan
projesinin yer seçimi Edirne Koruma Kurulu'nca uygun
bulunmadı. Ancak Baymdırlık Bakanlığı'nca
hazırlanan ihale dosyasında yer alıyor.
OKTAY EKtNCİ
Son zamanlarda Türkiye'nin gün-
demini "özelleştinne'' ve "solda bü-
tünfeşme" tartışmalan oluştururken.
hükümetin yasama sürecine ilişkin
gündemi de ilginç bir yoğunlukla
"imar ve koruma mevzuaü" üzerinde-
ki hummalı çalışmalara aynlmış du-
nımda.
Istanbul'un Bogaziçi bölgesi ve su
havzalanndakı imar yetkilerini valilik
kanalıyla Başbakanlığa bağlayan yasa
taslağının TBMM'ye sunulmasının ar-
dından, yine özellikle İstanbul"daki ta-
rihi köşk ve kasırlann Milli Saraylar
Daire Başkanlığı ile Kültür Bakanlı-
ğı'na bağlanması yönünde iki ayn tek-
lif. komisyonlarca inceleniyor. Bu ara-
da Başbaİcan Çfller'in talimatıyla tüm
kıyılarda yeni bir "SÎT alanı starüsü-
nün" belirlenip özel bir yasaya bağlan-
ması için de çalışmalann hızlandınldı-
ğı biliniyor.
Ankara'daki hükümet çevrelerinde
ûlkenin tarih. kültür ve doğa değerleri
üzerinde böylesine bir "titizlik'' göz-
lenirken. yine Ankara'daki proje ve ya-
tınm çevrelerinde bu tıtizliğin tam ter-
sini sergileyen bazı ihale hazırlıklan
ise sonuçlanma aşamasına getirilmiş
durumda.
Bunlar arasında. özellikle '•Çanak-
kale Boğazı Köprüsü'için düzenlenen
ihale dosyasındaki projeler, bölgenin
korunması gereken zenginlikleri üze-
rinde açık bir tehdıt oluşrurduğu gibi,
2863 sayıh Kültür ve Tabıat ir
nnı Koruma Kanunu çerçevesinde de
"yasal olmayan" bir nitelik taşıyorlar.
Çünkü söz konusu köprünün Çanak-
kale'deki tarihsel değerlerin "üzerin-
den" geçmesiniöngörenbuprojeyle il-
gili olarak Edirne Kültür ve Tabiat
Vaıiıklan Koruma KuruJu'nun 26 E\ -
lül 1994 tarihınde aldığı kapsamlı bir
"ret" karan var.
Kurulun gerek yer seçimi açısından,
gerekse bağlantı yollan güzergâhlan-
nın yine SİT alanlannı tahrip edeceğı
gerekçesiyle uygun görmediği bir pro-
jeye göre köprüyü ihaleye çıkartmak
ise aynı 2863 sayıh yasaya ve genelde-
ki imar ve ihale mevzuatına göre "hu-
kuken" mümkün değil.
Tarihe duyarsız proje
Karayollan 17. Bölge Müdürlü-
ğü'nün 1994 yılı eylül ayında incelen-
mesi için Edirne Koruma Kurulu'na
sunduğu "Çanakkale Boğazı Karayo-
lu Geçişi" adını taşıyan asma köprü ve
bağlantı yollan projesi, yer seçımı ko-
nusunda "3 aKernatifin karşılaştınl-
ması~ sonucunda saptanan "en uygun
seçeneğe" göre düzenlenmiş. Karayol-
lan'nın proje ekindeki raporunda en
uygun seçenek olarak "güneydeki ge-
çiş" öngörülürken, yine bu projenin
aynı nedenle "kesinleştirikliği" de
özellikle belirtiliyor.
Ne var ki Edirne Koruma Kuru-
lu'nca proje ve seçenekJer üzerinde ya-
pılan incelemede. Karayollan'nın bu
çalışmalan ve karşılaştırmalan yapar-
ken, bölgedeki "kühürel vaıiıklânn et-
Maliyeti düşürmek amacıUa Boğaz'ın en dar yeri olan Kilitbahir Kalesi-
Çanakkale arasında yapımı istenen asma köprü, tarihive doğal SİT aianının
üzerine oturacak. (Fotoğraf: OKTAY EKİNCİ)
kilenmesi" faktörünü göz önüne hiç
almadığı kanısına vanlıyor.
Çünkü "kesinleştirildiği'' belirtilen
proje, yine Koruma Kurulu'nun sapta-
malanna göre "köprü ayaklan tarihi
Kilitbahir Kalesi ve tarihi Çanakkale
tabyalannuı üsrüne ve önüne oturacak
şekikfc" düzenlenmiş. Köprüyle bağ-
lantılı güneydeki otoyol geçişi ise ay-
nı saptamaya ait ifadeye göre "Dünya
kültür mirasuun en önemli yeıierinden
sayüan Troas bölgesini de etkileyerek
bozacak" birgüzergâhtaprojelendiril-
miş.
Koruma kurulu karan
Edirne Kültür ve Tabiat Varlıklan
Koruma Kurulu'nun, Karayollan 17.
Bölge Müdürlüğü'nce sunulan bupro-
jeyi "reddettigr 26.9.1994 gün ve
1970 sayıh karan. "Çanakkale Boğa-
zı Karayolu Geçişi Projesi'nin, tarihi,
doğal, antik ve kentsel SİT aianlannı
olumsuzolarak etkile>eceği" görüşüne
dayanıyor.
Köprü geçişi için seçilen yerin ku-
zeyinin 1,2 ve 3. derece doğal ve ar-
keolojik SlT alanı olmasının yanı sıra
Gelibolu Yarunadası Milli Parla sınır-
lan içerisınde bulunması nedeniyle
"miHi tarihimk" açısından önem taşı-
yan Çanakkale savaş alanlannı da et-
kileyip peyzajını bozacağı voırgulanan
kurul karannda, projenin uygun görül-
mediği de şöyle belirtiliyor:
"Sonuç olarak kurulumuz, 'kesin-
leştiği belirtilen" seçeneğin kültür ve
doğal varhklan tahrip edici niteüğin-
den dolayi hiçbir şekiide kabul edile-
mez olduğuna ve Çanakkale Boğazı
Karayolu Geçişi ile ilgili seçeneklerin
yeniden ele ahnarak ve kesin karar ve-
rilmcden kurul görüşüne sunulmasma
karar vermiştir."
Bir İhtiras' uğruna
Çanakkale Boğazı'ndaki tarihi K3H-
bahir Kalesi'yle hemen karşısmdaki
Çimenlik Kalesi'nin ve bu iki anıt eser
çevresındekı SlT alanlanyla birlikte
Gelibolu Yanmadası Milli Parkı'nda-
ki tabyalann. doğal zengınliğin ve Ça-
nakkale Savaşı anılannın "üzerinden
geçecek" olan bu duyarsız proje, Ko-
ruma Kurulu'nun eleştirisine ve ret ka-
ranna rağmen Baymdırlık ve Iskan Ba-
kanlığı ile Kamu Ortaklığı Idaresi ve
Hazine Müsteşarlığı arasındakı "mu-
tabakaf sonucunda ihaleye çıkartıl-
mış durumda.
Kurul, Türkiye'yi bir "hukukdevie-
ti" kabul ederek, 2863 sayıh yasa ge-
reğince kendisine "tarihe ve ülkeye say-
gdı bir yeni proje" sunulmasını beİc-
lerken. Başbakanlık da köprü ihalesi-
nin kurulca reddedilen projeye göre bir
an önce sonuçlanması için girişimler-
de bulunuyor. Öte yandan yine aynı
başbakanlık, ülkenin ve bu arada İstan-
bul "un tarih ve doğa değerlerini ''ken-
disine bağlamak" için de bir dizı yeni
yasa taslağını ardı ardına gündeme ge-
tiriyor. Anlaşılan, bu tür projeler için
"ban engeBer" kaldınlmak isteniyor.
Bütün bu gelişmeler karşısında ise
başta Çanakkale Betediyesi olmak üze-
re, yöredeki duyarlı kurumlar, sivil
toplum örgütleri ve meslek kuruluşla-
n da Çanakkale'nin tarihsel kişiliği-
nin "yap-işlet-devret" modeliyle ger-
Çekleşecek uygarlık dışı bir rant pro-
jesine kurban edilmemesi içinj'Oğun
çaba içerisindeler. Köprünün getirece-
ği tahribatın yanı sıra özellikle bağlan-
tı ve çevre yollannm şimdıden yarat-
tığı "arsaveararispekülasYonuna" ba-
karak, Çanakkale için belki de tarihin
yeni bir "kurtuluş destanı" yazmasına
umut bağlıyorlar.
Evet. Eğer hükümet, köprü projesi
için maliyetten önce ülİce değerlerimi-
zi gözetir ve kurulun istediği "yeniyer
seçimialternatiflerT üzerinde durursa,
Çanakkale gerçekten bir kez daha
"kurtanhmş" olacak. Ama Başbakan-
lık ihalede ısrar ederse, Türkiye'nin
onuru olan evrensel bir miras, belki de
bir "•ihtiras" uğruna yok olup gi-
decek...
tstanbul, Mexico City'yi de geride bırakarak dünya birinciliğine yükseldi
Kirlilikte toplu ölüm tehlikesi
YASEMtN KOYLTÜRK
Başta lstanbul olmak üzere
tüm yurdu 3 gündür etkisi altına
alan sisli ve kirli hava ölümcül
boyutlaraulaştı. lstanbul Teknik
Üniversitesi Maden Fakültesi
Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan
Kural'ın hazırladığı "İstan-
bul'un Hava KirliUği Sorunu ve
Çözümleri" konulu rapora göre.
lstanbullular, her ne kadar Hit-
ler'in gaz odalanndaki kadar ol-
masa da ölümcül değeri yüksek
bir havayı teneffüs ediyor.
Istanbul'un hava kirliliği açı-
sından Mexico City'yi de geride
bırakarak dünyada birincı sıra\ a
yükseldiği belirtilen raporda
toplu ölüm tehlikesine dikkat çe-
kiliyor. Hava kirliliği nedenıyİL
kentte yaşayanlann, hayatlann-
dan ortalama 2 ile 4_yıl kaybet-
tiği vurgulanarak "İstanbul'da
hava kirliliğinin yoğun olduğu kış
a> lannda, >azaylanna göreÖlüm
oranı iki kat artmaktadır. Yapı-
lan araşürmalara göre 1993>ıhn-
dalstanbulda6bin 500kişiha-
va kirliliği nedeniyleyaşaırunı yi-
tirmiştir. Aynca hava kirliliği in-
sanlarda sürekli bir baş ağnsı,
baş dönmesi. brtkinlik, göz rahat-
sızlığı, saç dokülmesi. dolaşun ve
solunum yollan hastalıkları ile
kanser ve direnç düşüklüklerine
de neden olmaktadır" deniliyor.
lstanbul'da rüzgârsız geçen
gün sayısmın yüzde 20 oranında
olduğuna işaret edilerek yüksek
basınç altında bir haftalık rüz-
gârsız dönemin toplu ölümlere
neden olacağı vurgulanıyor. Ra-
pora göre. gittikçe yaklaşan bu
tehlikenin önlenebilmesi için
çirkin ve yüksek yapılaşmanın
yasaklanması şart.
Hava kirliliğine neden olan en
büyük etkenin egzoz gazlan ol-
duğu belirtilen rapora göre. ikin-
ci etken ise ev ve sanayi kaynak-
lı ısınma ile sanayideki üretim-
den kaynaklanan kirlenme. Bir
milyondan fazla aracın bulundu-
ğu fstanbul 'da trafığe çıkan araç-
lann kentin havasına verdiği kar-
bonmonoksit miktan günde 753
ton. Trafikteki araçlann en az
yansımn motorayarlannın hata-
lı olması ise bu araçlann havayı
normal smırlardan 2-3 kat daha
fazla kirletmesine neden oluyor.
Önlemler şöyle sıralanıyor:
"Toplu taşunacılık ve yük taşı-
macılığında ra\lı sisteme bir an
öncegeçilmelidir. İstanbul metro-
su en kısa zamanda bitirilmeli-
dir. Taksilerde durak sistemine
geçilerek, sürekli dolaşan taksi
uygulamasına son verihnelidir.*'
Raporda, tstanbul'da kullanılan
kömürlerin yüzde 80'inin Ağaç-
lı bölgesindeki ruhsatsız 200
ocaktan geldiği belirtilerek bu
kömürlerin insan sağlığına za-
rarh olduğuna dikkat çekiliyor.
Yakıtlardan kaynaklanan kirlili-
ğin önlenebilmesi için en ideal
çözüm yolunun doğal gaz oldu-
ğu vurgulanıyor.
En çevreci
gazete:
Cumhuriyet
ANK4RA (Cumhuriyet
Bürosu) - Çevre Bakanlığı.
1994 yılında basında çıkan
çevre haberleri sıralamasında.
Cumhuriyet'in ilk sırada yer
aldığım açıkladı. Milliyet
gazetesi yazan Derya Sazak
da en çok çevTe konulannı
köşesinde işleyen yazar
unvanını kazandı. Çe\Te
Bakanlığı'ndan yapılan
açıklamada. 1994 yılında
yazılı basında yayımlanan
"çevre" ile ilgili haber
istatistiğine göre çevre
haberlerinin yüzde 50
oranında arttığı belirtildi. En
fazla çevre haberi yayımlayan
gazete unvanmı önceki
yıllardaki gibi yine
Cumhuriyet aldı. Çevre
Bakanlığı'nın istatistiklerine
göre en çok çevre haberlerine
yer veren ilk 10 gazete şöyle:
Cumhuriyet (930), Günaydın
(866). Hürriyet (824), Zaman
(652), Sabah (580), Yeni Asır
(484). Yeni Asya (472), Milli
Gazete (413), Meydan (401),
Milliyet (381). 1994 içinde
gazetelerde yer alan çevre
haberlerinin yüzde 23'ünüsu
ve su kirliliği, yüzde 12'sini
hava kirliliği, yüzde 22'sini
doğal yaşam, yüzde 10'unu
nükleer santrallar ve enerji,
yüzde 15'ini atıklar, yüzde
3'ünü de gürültü konulu
haberler oluşturdu.
Greenpeace Akdeniz Koordınatörü Mario Damato:
Tehlikeleri anlatmaktan vazgeçmeyiz
tnVtİTOTAN
İZJV1İR- Greenpeace Akdeniz Projesi Ko-
ordınatörü Dr. Mario Damato, nükleer en-
düstriden de destek kabul etmekle suçlandık-
lannı belirterek, "insam şaşırtacak boyutta
cehalet sergilenmektedir'* dedi. Damato
Amerika'da 100'ün üzennde nükleer santral
siparişinin iptal edildiğine dikkat çekerek.
birçok Avrupa ülkesinin kendi nükleer prog-
ramlannı durdurmak için resmi kararlar al-
dığını söyledi ve "Neden Greenpeace'e sal-
dınyorlar? Bu konuyu i>i düşünmek lazım"
diye konuştu.
Nükleer yanlılanna bir yanıt da Greenpe-
ace Akdeniz Projesi Koordinatörü Mano Da-
mato'dan geldi. 11 kasımda Ankara'daki TEK
genel Müdürlüğü önündeki nükleer santral-
lara karşı eyleme de katılan, kendini binaya
zincirleyen ve bu gösteri nedeniyle yann yar-
gılanacak olan Damato, Greenpeace'le ilgili
kamuoyuna yansıyan "çarpıtümış'', yanlış
bilgileri düzeltti. Damato. Türkiye'yi de uya-
rarak"Eğer Türkiye nükleer enerji planlan-
nı sürdürürse, atıklar, kaza riski «ibi sayısız
ekonomik \e çevresel soruna boğulmaktan
kurrulamayacaktır" dedi.
Degışik kesimlerce desteklendıkleri ve
"*bazı çevrelerin örgütü" gıbı göstenlmeleri-
nin çok üzücü olduğunu belirten Damato şöy-
• 11 kasımda Ankara'daki TEK
Genel Müdürlüğü önündeki
nükleer santrallara karşı eyleme
katılan ve kendini binaya
zincirleyen Damato, bu gösteri
nedeniyle yann yargılanacak.
le konuştu:
"Greenpeace'i petrol ya da kömür kartel-
lerinden \e\a herhangi bir devlet organından
para almakla suçlanıak. insanı şaşırtacak bo-
yutta bir cehalet sergilemekdir. Greenpe-
ace'in tüm ka> naklan ideallerimizi destekle-
yen bire>terinkatkılanyla sağlanmakta ve ba-
ğışlar 20 ABD Dolan gibi küçük rakamlarla
daha bü>ük rakamlar arasında değjşmekte-
dir. Greenpeace'e dünyada olanaklan ölçü-
sünde katkıda bulunan ortalama 4 miryon
üyesi bulunmaktadır. 1995 bütçesi 28.6 milyon
ABD Dolandır. Bütçe her yıl örgüt dışından
denetleykriler tarafından incelenir ve herkes
alınan sonuçlara ulaşabilir. Hesaplanmız in-
celemeye açık olup, daha fazla açıklamaya ge-
rek bırakmamaktadır. Greenpeace nükleer
endüstriden nıali destek almakla da suclan-
maktadır. Bu kez ktdia sahibi kömür ve pet-
rol lobiskJir. Bu tip suçlamalar fosil yakıt kui-
lanımına karşı yaptığunız eylemler sonrası or-
taya çıkmaktadır."
Greenpeace'i karalama amacının dikkat-
leri ana konulardan başka yerlere çekmek ve
gerçeklerin Türk vatandaşlannm gözünden
kaçırmak olduğunu belirten Damato "Halbu-
ki Greenpeace gerçekleri açığa çıkarmak zo-
nındadır. Gerçekten tehüke olan konulan an-
latmaktan vazgeçmeye niverimiz yok. Ger-
çekler ve rakamlar önemlkUr" diye konuştu.
Damato.şunlan söyledi:
"Birçok Avrupa ülkesi kendi nükleer prog-
ramlannı durdurmak için resmi kararlar al-
mıştır. Avustuna Zvventendorf 'taki tek sant-
ralınıterk etti Yunanistan ilk nükleer santra-
hnı yapma planlanndan vazgeçti. ABD'de,
1978'den beri hiçbir reaktör siparişi olmamış
ve yflzün üzerinde santral siparişi iptal edil-
miştir. Amerikan iş dergisi Forbes, nükleer
endüstriyi, 'ABD iş dünvasındaki en büyük
yönetimsel facia' olarak nitelendirmiştir. ku-
zey Amerika ve Ban Avrupa'da yeni sipariş ol-
maması onlan bunun yerine başka bir pazar
aramaya zoriadı. Asya en umut verici pazar
okluğunu gösterdiyse de Kuze> Afrika, Gü-
ney Amerika ve Türkiye onlann müstakbel
müşteri listesinde >cr almaktadır. Yüksek ma-
HyetJ ve kaza riskinin yanısıra nükleer güçle
ilgili başka aşılmaz sorunlar da vardır. Uran-
yum madenlerinde, nükleer güç santraDann-
da büyük miktarda radyoaktif atık üretilmek-
tedir."
PERtTON DtYALtZİ TÜRKtYE^DE
Böbrek hastalarına
yeni tedavi yöntemi
tstanbul Haber Servisi - Böbrek hastalanna yeni bir tedavi
yöntemi sunan periton diyalizi, Türkıye'ye geldi. Eczacıbaşı
Holding Yönetim Kurulu Başkanı Şakir Eczacıbaşı. "Bu ürûn
dhaliz makhtesinden daha ucuza gehnekte ve hasta egitim gör-
dükten sonra kendine uygulayabilmektedir
n
dedi. Böbrek yet-
mezliğinin tedavisinde yem bir yöntem olan ve Eczacıbaşı-Bax-
ter Hastane Ürünleri Kuruluşu tarafından Türkiye'ye getirilen
CAPD (Ayakta Devamlı Periton Diyalizi). dün Eczacıbaşı'nda
yapılan toplantıyla basına tanıtıldı. Toplantıya Eczacıbaşı Hol-
ding Yönetim Kurulu Başkanı Şakir Eczacıbaşı, Eczacıbaşı-Bax-
ter Hastane Ürünle-
ri Genel Müdürü Se-
dat Biröl, Eczacıba-
şı-Baxter Hastane
Ürünleri Renal
Ürünler Pazarlama
ve Tanıtım Müdürü
Mehmet Tanyolaç
ile Doç. Dr. Fatma
CAPD nedir?
ABD, Kanada \e Avrupa ülkelerin-
de kullanımı giderek yaygınlaşan
CAPD, kann boşluğuna verilen özel
brr solüsyon aracıhğı ve hastanm ka-
nn içi zannın yardımıyla kantn atık
maddelerden anndınlması ve SI\T den-
gesinin sağlanması işlemidir.
KarakuUukçu katıl-
dı. CAPD'nin diya-
liz makinelerine ya-
pılan yatınmın azal-
masına ve hastanın
kendisine daha faz-
la zaman ayırması-
na yarayacağını
söyleyen Şakir Ec-
zacıbaşı, "Diyaliz
makineleri yurtdt-
şmdan getiriliyor. Bu
yûzden pahahya
mal oluyor. Bu ürûn
ise daha ucuza mal
oluyor ve hasta egi-
tim gördükten son-
ra kendine uygula-
yabiliyor" dedi.
CAPD'yi kullanan-
lann makineye bağ-
lı olmadığını vurgu-
layan Mehmet Tan-
yolaç ise bu sayede
hastalann evlerinde,
işyerlerinde, okul-
da, seyahatte ya da
uygun bulunan öte-
ki ortamlarda kendi kendilerine uygulayabildiklerini söyledi.
Hemodiyaliz makinesine giren hastanın bir yılda 11-12 bin do-
lar harcadığını belirten Tanyolaç, "CAPD 8 bin dolara mal olu-
yor. Aynca tüm SSK'Bler ve Bağ-Kur'lular yararlanabilir" dedi.
CAPD'yi kullanacak hastalann eğitim görmesi gerektiğini be-
lirten Fatma KarakuUukçu da "CAPD'yi aktif bir yaşamı olan,
okuma yazma bilen, sterü şartlara sahip hastalara tavsiye ediyo-
ruz. Bu ürünün kullanımı için hastanm eğitim alması gerekir.
CAPD günde üç kez uygulanır. Her bir değişim >aklaşık 45 daki-
ka sürer" dedi.
200 bin tirajlı ücretsiz gazete
Nasıl uygulanır?
Böbrek yetmezliği çeken bir hasta-
nın periton diyalizi yöntemini uygula-
yabilmesi için, kann boşluğuna, peri-
ton diyaliz solüsyonunun girişini sağ-
layacak ince yumuşak bir plastik tûp
(katater), küçük bir ameliyat yardımry-
la yerleştirilir. Katater bir kez yerleşti-
rildikten ve gerekli eğitim tamamlaa-
dıktan sonra hasta, periton dıyalizini
uygulamaya hazırdır.
Diyaliz işlemi, hastanm durumuna
göre 1.5-2 lıtre arasında değişen peri-
ton diyaliz solüsyonunun kann boşlu-
ğuna verilmesiyle başlar. On dakika
süren "dohmt aşaması
<
'n<ian sonra so-
lüsyonun 4-6 saat kann boşluğunda
kalinası gerekir. Aöm madde ve kirii
suyun kann zanndan kann boşluğuna
süzüldüğütt
diyaMzaşaması", hastanın
genel durumuna \e doktorun hastaya
önerdiği süreye bağh olarak sekiz saate
kadar uzayabilir.
GÜRHANUÇKAN
STOCKHOLM-13şubat
sabahı Stockholm'deki metro
istasyonlannda işlerine
yetişme telaşmdaki halkı
ilginç bir görünrü karşıladı:
lstasyonlann giriş yerlerini
konulmuş sahnelerde genç
kızlar ve delikanlılar. canlı
müzik eşliğinde resmen 'can
can" şovu yapıyorlardı!
Paris'teki bir kabareden
gelmiş gibi dans eden gençler,
dışandaki kann ve buzun
soğuğunu, aceleci
başkentlilere unutturuyordu.
Bu gösterinin nedeni,
başkentin yeni bir gazeteye
kavuşmuş olmasıydı. Adı
üzerinde Metro gazetesi,
tümüyle reklam gelirleriyle
ayakta durabilmeyi umduğu
için halka haftanın 5 işgünü
sabahlan bedava dağıtılacak.
Burada hemen hemen
yalmzca reklam içeren ve
evlere ücretsiz bırakılan
küçük bölge gazetelerine halk
alışkın, ama bu gazete, hem
tirajı bakımından hem de en
son haberleri okurlara
yetiştirmeyi amaçladığından,
farklı bir konuma sahip. 13
kişiden oluşan gazete
yönetimi, ilk günlerde
ürünlerini halka dağıtmak için
400 adet emekliyi çalıştırdı.
Metro yönetimi, ülkenin en
büyük iki sabah gazetesi
Dagens Nyheter (300.8 bin)
ve Svenska Dagbiadet'in
(122.8 bin) en büyük
giderlerinin, sabahlan
abonelerin evlerine
dağıtımından oluştuğunu,
kendilerinin böyle bir
giderleri olmadığı için
gazeteyi ücretsiz
çıkarabildiklerini açıkladı.